Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
11 OCAK 1991 CUMHURİYET/17
HAVA DURUMU TURKIYE'DE BUGUN
U e v M Meteorotaji Işleri Genel M0-
dûriûflü'nden alınaı bMgiye göre, yur-
dun gûney kesmtari çok buhıttu. Ak-
denfc bOgesi safians* yağejlı, ötev
yaıter parçab ve az bulutlu geçecek
Yurdun iç kssimlenn<le yer yer yojun
olmak üzere sisS geçecek. HA/A 31-
CAKLIĞI: Ûnemli bir deföMk olma-
yacat HÜZGAfl: Kuzey ve do0u yön-
lenJen haSf ara s n ort» kuvvette ese-
cek. Denizlerimiaie Ege'de yıMız ve
poyraz Afcdeniztfe jûndojusu ve ke-
şişlemaden. Oteki (torizterde kıble ve
lodosön 2-4 Ege ve Karadecıız'de S4
kuvvetinde saatte 4-16 Ege ve Kara-
deniz'de 21-27 deniz mü hda esecek.
dalga yüksekbği 05-15 Ege ve Ka-
Y 18° 10° Oyartator
S 11" PHITO
S 16° 4»Erzmıan
S 11° 2°Erajrum
S -3°-W°Estaş*h»
S 8° r>Gaa»nap
Y 19° 11° Gıresun
3°-1° Mmsa
10° 1°KMara»
S°-6°Menin
0»-15°Mujh
8° ° M
V 18° 11° Gümûştune S
radenız açıklarında 2-3 metre dolayında bulunacak. Van Gölû n-
de fıava: Az bvluttu ve sJsi geçece* rüıgir ktuey ve doflu yön-
teroen hafit ara sıra orta kuvvette esecek. Gûl küçük dalgalı
olacak
Bokı
Btına
S 9° PHakkân
S 19° 8»lsparU Y
S 11" «"tetanöul S
S 12° 2°lzror S
S 9°-3°Kars S
S 5°-8° Kasomonu S
1-Kayseri
3°KrtmJ
Ç
Çorum
OerazS
6»
S 13°
S 12°
S 10° rKuâıya
S 15° 4°Maiat>a
0
13° 5°0nto
5° o°Ms
4f -6° Samsun
11° 5°Sirt
12° 5°Sinoo
17° 5°Sıv3S
1° -14°TelonJaj
5° O°tatızon
9° 0°Tiınal
17° fllşak
19° 3°VSn
11° 2°YteBat
3°-4° ZonfluidaJc
S 15° 5°
Y « ° 7°
Y «°11°
S 15° <°
S -«°-M°
Y 9° 1°
S 10° 1°
S 13° 5°
B 12° 5°
S 5° -2°
B 13° 5°
S 3°-5°
S 11° «°
S 12° 5°
S 5°-4°
S 12° 3°
S 6°-7°
S 7° 0°
8 13° fi°
bukmj «aOmırlu ^ lart A-aç* B-buhıtlu G^PU^K* K-lart S-ssl Y-yaC™n«
DUNYA'DA BUGUN
Be/toı
Bonn
Briitarf
Budapeşa
Cenevre
Cezayır
Cıdde
Ouba
Vantfk
Viyae B 8°
VtesNnjton B 7°
ZüriH B 9°
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ XII. ve XIII. yüz-
yıllarda Fransa'nın
güneyindeki gezgjn
halk şairlerine veri-
len ad. 2/ Su düze-
yindeki sıra kaya-
lar... Şüphe. 3/ Yiye-
cek bulamayan, yok-
sul kimse... Islam'da
haram sayılan faiz.
4/ "Aynı biçimde"
anlamında kullanı-
Ian bağlaç... Müzik-
te armoni kurallan-
na göre üst üste bin-
dirilmiş sesler. 5/
Yurdumuzda kış sporlan merkezi
olan dağ... Fas'm plaka işareti. 6/
Kertenkele derisi. 7/ Thıbzon'un bir
ilçesi... Kuyruksokumu kemiği. 8/
Bir tür Ingiliz birası... Domuz yav-
rusu. 9/ Aktif... Eski Mısır'da güneş
tannsı.
YUKARIDAN AŞAGIYA:
1/ Yüzgeçleri dikenli ve zehirli, eti se-
vilen bir baJık. 2/ Meyveleri şekerJe
kaynatarak haarlanan tatlı... Kastan-
yet eşligınde bir kişi tarafından yapılan İ^Danyol dansı. 3/ Akıl...
Karanlık. 4/ Erkek kardej. 5/ Gösteriş, caka... Maksimum. 6/
Kaplumbağa kabuğu... Bir sayı. 7/ Çocuk... Gün. 8/ Bir no-
ta... Kemiklerin yuvarlak ucu... Kimi yörelerde kadınların boy-
dan boya örtündükleri çarşaf. 9/ Doğu Karadeniz kıyı bölge-
sinde yetişen, uzun kuyruklu ve beyaz renkli koyun türü.
60 YIL ÖNCE Cumhuhyet
Sokaktaki Çocuklar
11 OCAK 1931
Vali ve Belediye Reisi Muhittin B. bir muharririmize bu
sene şehrimizde yapılacak içtimaî muavenet hakkında şu
izahatı vermiştir:
—Bu sene yeni bütçemizde en ziyade ehemmiyet
verdiğimiz işlerden biri hıfzıssıhha kanununun bize
verdiği selâhiyetten istifade ederek muaveneti içtimaiye
teşkilâtını tevsi etmektir.
Bunun için bütçeye iki yüz bin lira kadar bir tahsisat
koyarak şehirde mUhim muavenet tertibatı alacağız.
Gıdasız çocuklara yapılmakta olan muaveneti tevsi ve
bakım evlerini tezyit edilecektir. Bilhassa verem
sanatoryumuna veya hastaneye yatıramadığımız veya
çocuklarını bir yere
bırakamadıklan için hastaneye
yatamamak ve ayakta tedavi
edilmek mecburiyetinde olan
verem başlangıcında bulunafı
beş, altı bin hastaya her gün
ikişer yumurta, yağ ve tatlı
vermek suretile muavenet
edeceğiz. Yapacağımız
muavenetin en mühimmi şudur:
Kemington
PORTATIF-REHKLI
RKMINGTON PORTATlF
Kimsesiz bu gibi biçareleri toplatıp derhal mevcut
medrese binalarından bir ikisini bunlara tahsis
ettireceğim. Bu çocuklan giydirip mekteplere
sevkedeceğim. Eğer bunlar aileleri tarafından
sevkedilmiyor ve bakılmıyorlarsa kanun bize bunları iaşe
ve tedris edip masarifini ailesinden tahsili emval
kanununa tevfikan tahsil etmeği emretmektedir. Işte
yukarıda söylediğim, dört esaslı tedbir bu sene şehrin
fakir tabakası üzerinde müessir bir muavenet olacaktır.
Ziraat Kongresi
Umumi ziraat kongresi bugün ikinci umumî içtimaını
aktederek encümenlerden gelen çiçekçilik, gülcülük
raporlannı müzakere eylemiştir. Çiçekçiliğin inkişafmı
temin maksadile encümen tarafından teklif olunan
esaslan üzerinde ve bilhassa Çiçekçilikte kullanılması için
funda toprağının müsait bir resimle çiçekçilere verilmesi
ve hariçten ithal edilecek çiçek soğanlarının gümrük
resminin tenzili temenniyatı etrafmda leh ve aleyhinde bir
çok murahhaslar söz söylemişlerdir.
Bundan sonra gülcülük hakkındaki raporun
müzakeresine geçilmiştir. Encümen raporunda
memleketin büyük bir servet membaı olan ve nev'i
itibarile terakkisiz bir haJde bulunan gölyağaiığının
muhtelif safahatından bahsedilerek bu gibi
san'atlarımızın hangi esbap tahtı tesirinde gittikçe
mevküni kaybettiğini izah ve halen Isparta ve havaüsinde
2000-2500 dönüm gül buiunduğu ve bundan 18 bin
miskal gülyağı istihsal edildiği zikredilmektedir. Encümen
tarafından raporda, gülcülük ve gülyağcıhğının inkişafı
için baa temenniyatta bulunmuşlardır. Heyeti umumiye
bu temenniyatı kabul ederek ictimaa nihayet vermiştir.
30 YEL ÖNCE Cumhuriyet
11 OCAK 1961
Gazetemiz, bugün basınla ilgili kanunları protesto
nedeniyle yayımlanmamıştır.
GEgEN YIL BUGÜN Cumhuriyet
Bulgarlarla 'ortak diP
11 OCAK 1990
Türkiye ve Bulgaristan dışişleri bakanlan arasında
Kuveyt'te gerçekleştirilen zirve dün "göruşmelere devam
etme" yolunda mutabakatla sonuçlandı. Dışişleri Bakanı
Mesut Yılmaz, iki gündür süren temasları
değerlendirirken, "Görüş benzerlikleri, aynlıklanndan
daha fazla" derken, Bulgar meslektası Boiko Dimitrov
da "iki Ulke arasında güven arttırıcı önlemler paketi"nin
gerekliliğinden söz etti.
AA'nın haberine göre Mesut Yılmaz ve Boiko Dimitrov,
dün sabah düzenlenen törende, göruşmelere ilişkin ortak
bildiriyi basına açikladılar. Bildiride, Yılmaz ve
Dimitrov'un daha etraflı bir değerlendirme yapabilmek
için görüşmelere devam edilmesi konusunda mutabık
kaJdıklan belirtildi.
^Gerekçeli' tecavüz
Anayasa Mahkemesi, fuhuşu meslek edinen (fahişe, hayat
kadını) kadınlara yönelik tecavüzün, daha az cezayı
gerektirdiğini kabul etti.
Yüksek Mahkeme, fuhuşu meslek edinen kadınlara tecavüz
edilmesinin, "iffetli kadınlara" yönelik tecavüz suçuna göre
daha hafîf hapisle cezalandınlmasının anayasaya uygun
olduğunu hükme bağ'adı.
Söz konusu karara 11 üyeden 7'si olumlu oy verdi. Anayasa
Mahkemesi Başkanı Mahmut Çuhruk, Başkanvekili Yekta
Güngör Özden'le, üyeler Necdet Dancıoğlu ve Servet Tüzün
karara, "Anılan ceza maddesinin eşitlik ilkesini zedelediği ve
kadının saygınlığını ortadan kaldırdığı" gerekçesiyle karşı
çıktılar.
TAKITSMA
145. Vüında Tanınsal Egitinı
Çağı atlamak, otoyollar yapmak, beş yıldızh otelleri hizmete
sokmaktan öte eğitilmiş insan gücü Ue gerçekleştirilebilir.
Bugün ülkemizde tarımsal egitimin 145.
yıldönümü kutlanmaktadır. Yirminci ytlz-
yıhn son dönemlerinin yaşanmakta olduğu
dünyamızda, ülkemizin gerçek yerini ala-
bilmesi, bilim ve teknoloji yarışuıa katıla-
bilmesi pek çok faktöre bağlı bulunmakta-
dır. Hiç şüphesiz ki bunlann başında nite-
likli insan gücünün yetiştirilmesi gelmekie-
dir. Mükemmel eğitımli, bilgili ve çağdaş
insan yetiştiremezsek, yapılan fiziki yatı-
nmlann hiçbir anlamı kalmaz.
Ülkemiz, cografi konumu nedeniyle zen-
gin bir tarımsal üretim potansiyeline sahip
bulunmaktadır. Nitekim bu üretim potan-
siyelinin değerlendirilmesiyle cumhuriyeti-
mizin ilk yıllannda yaklaşık 13 milyon nü-
fusumuzu besleyebilen tarım sektörü bugün
57 milyonun gıda gereksinimini karşılamak-
ta, tanma dayalı sanayinin hammaddesini
üretmekte ve artan üretimi dışsaüma yön-
lendirebilmektedir. Bu başarmın sağlanma-
sı, taruna yapılan fiziki >atınmlar ve bu fi-
ziki yatınmlan etkili bir şekilde hizmete so-
kan üreücimiz, ziraat mühendisimiz ve tek-
nisyenimiz sayesinde olmuştur.
Tanm sektörüne hizmet veren ziraat mü-
hendisi ve teknisyenlerinin eğitimi halen n-
raat fakültelerinde ve meslek liselerinde ya-
pılmaktadır. Bugün diğer alanlaıda da ol-
duğu gibi tanmsal eğitim konusunda izle-
rıen politikanın temel sorunu, kalitesiz egi-
timdir. Ülkemizde universitelerin sayısı her
geçen gün hızla artmaktadır. "Her şehire
bir üniversite" sloganı izlenen politikayı
açık bir şekilde tarumlamaktadır. Buna
bağlı olarak fakülte sayısı, bu bağlamda da
ziraat fakültesi sayısı hızla artmaktadır.
1981 yıbna kadar 6 olan ziraat fakültesi sa-
yısı bugün 12'ye ulaşmıştır. öğrenci sayısı
artmış, bu artısa paralel olarak öğretim
üyesi sayısının artmaması nedeniyle daha
iyi bir eğitim ortamından hızla uzaklaşılımş-
tır.
Diğer yandan, öğrenci sayısının artma-
sına karşılık, çalışma alanlanrun belirli sı-
nırlar içinde kalması, günümüzde önemli
boyutlarda bir banndırma sorununun or-
taya çıkmasına neden olmuştur. Pek çok zi-
raat mühendisi işsiz dolaşmaktadır.
Türkiye'de tarımsal eğitim alanında zi-
raat fakülteleri yanında yer alan bir diğer
kurum tanm meslek liseleridir. Halen bu
alanda dokuz tanm meslek lisesi vardır.
Bu okullardan 1989-1990 öğretim yılmda
mezun olan öğrenci sayısı 286'dır. Tanm
meslek liseleriyle ilgili bu sayısal verilere
karşın, 1988-1989 döneminde 351 adet
imam hatip lisesi bulunmaktadır. Bu okul-
lann öğrenci sayısı ise 30.000'i gecmekte-
dir. Buradan hangi alanlarda eğitime daha
çok ağırhk verildiği ya da tercihlerin nere-
lere yönlendirildiği açık bir şekilde anlaşı-
labilmektedir.
Sonuç olarak; eğitim Türkiye'nin en
önemli sorunu, kalkınmanın anahtan ko-
numundadır. Sadece tanm alanında değil,
heraen tüm sektörlerde belirlenen hedefle-
re ulaşabilmek için öncelik verilmesi gere-
ken temel faktör; eğitim, yetişmiş insan gü-
cü olmalıdır. Yetişmiş insan gücü elde ede-
bileceğimiz en büyük sermayedir. Çağı at-
lamak, otoyollar yapmak, beş yıldızlı otel-
leri hizmete sokmaktan öte eğitilmiş insan
gücü ile gerçekleştirilebilir.
Teknolojinin baş döndürücü bir hızla ge-
liştiği günümüzde, eğitim konusunda belir-
tilmesi gereken diğer faktör, eğitimin sadece
okul süresiyle kısıtlı kalmamasıdır. Yetiş-
miş bireye çalışma hayatı boyunca kesin-
tisiz bir bilgi akışı sağlanmasına ağırhk
verilmelidir. Çağımızda ekonomik ve siya-
si dengelerin hızla değişmesi, toplumlan et-
kilemekte, onları yeni arayışlara, yeni ya-
pılanmalara yöneltmektedir. Bu nedenle,
eğitim sisteminin durağan bir yapıda değil,
çağa, yeniliklere, değişimlere ayak uydura-
cak bir yapıda olması, yani gerektiğinde
kendini yenilemesi zorunlu görülmektedir.
tBRAHİM YETKİN
Türkiye Ziraatçiler Dernegi
Gcnel Başkanı
Galeri - Atölyo • 132 64 26
C.tesı 13 OO'ten 24.00 e kadar
gıSftirtrtk eğfemrken
vtükf özrürkahr.
^
348 79 97
FETHIARDA
RESIM SERGISi
'2OCAK-2ŞUBAT
91
BEMDAM
fanak
CAN
ŞAHİNGİRAY
Suluboya Resım Sergisi
7 Ocak - 21 Ocak
Mıpctiy» Cad. **/!
Bl«r 169 1» 35 - 1 « 32 »1
TEH SANAT GALERİSİ
rOıcsaözEN
Resim Sergisi
MÎNE
SANAT GALERtSt
A D E M
G E N Ç
Resim Sergisi
10 Ocak-5 Şubat
No 2t AHıyol 3U « 40
AEDPA
AikTekstiltunk SanalGıterisi
TARIK
CARIM
Resim sergisi
9 Ocak - 28 Ocak
HOvm Q«rad> Cad. 126
T.puoy, Maydan 13» 12 7»
Ü M İ f
SANAT OALCKİSt
RAMUŞİPEK
Resım Seı%isi
4 Ocak - 23 Ocak »1
ittlkl»! Cad. T«rtoı Çıkmuı
27/34 B*yo0u 144 M 33
ÇOPERA)
SANAT GAl E • I S I
MUZAFFER AKYOL
TUNCEL DOGRU
MEHMET PESEN
RASİN
Karma Resim Sergisi
24 Aralık -12 Ocak'91
Th* Mamıır* OMI Ytnı
OiMra ij hanı 14» 92 02
RAFET
EKİZSERGİSİ
U Ocak 1991- 28 Ocak 1991
RAMKOSANAT MERKEZİ
Atiye Sok. Yuva Apt. 8/2
_Teşvikiye 136 15 38 _
I b r a h i m A l p t e k i n
ResimSeıgjsi
7-280akm. UÛ0-18O0
(Psargûrkridtşmöa)
TP\fonca
„, ıJvtodern Sanat
_ r Gakrisi m^,^,
V&likDnağı Caddesi No 117/2 Nişantaşı-İstanbul Tfcl. 130 39 80
ARKEONSANAT GALERB1
SÛREKLİ
ÇAGDAŞÖZGÜNBASH
StÖthCYKE
YAÛJ BOYA TABLOLAR
SATÇKCSKEZİ
BKELE CAD. B •rrAUJY TEL ı» m s
ÜRÜN
SANAT GAI^RlSt
AYHAN
SOYLU
Resim Sergisi
12 Ocak-« Şubat
lll» • Sok. Çafrn Han
1W TOnal 151 «6 25
AKIN
YILDIRIM
Heykel Sergisi
27 Aralık - 22 Ocak
Nbpvttyt Aytar Cad. m Apt.
24/6 Lmnt 169 M 14
fMACKA SANATGAL£«Sİ
FÜSUN
ONUR
"Galeri Işıklan"
18 AralıK 90 -19 Ocak'91
EytamCad 31/A
Maçka 140 90 23
ARAUK'90
ÇAĞDAŞ
SANAT SERGİSİ
24 Arahk'9(l K»Ocak'»l
ÖBtemir Atauı
Hale Arpacıoğhı
İpek Aksiığur Dtıben
Mustafa Ata
Tomur Atagök
Bedri Baykam
Adnan Çoker
Haluk Gedik
Bünyamio Özgiihekin
YusufTaklak
Hale Tenger
Ömer l'luç
SOYAH
SANAT GALERISI
Devlet Sanatçısı ödülKİ
EŞREF ÜREN
Resim Sergisi
5 Ocak-20 Ocak
Sergınn galen payımn tumû Oogal
Hayalı KorumaDefneğıne
bagtşlanmıştır
0bt»««r c«L(«ııl
Horttat lır taıan Kınıı
Uumtn St* No (VK
M4 3S 9İ t w H 1 4 T a
TURAN EROL
Resim Sergisi 12 Ocak-10 Şubat
Cevdel Paşa Cad No: 384 Bebek 165 74 96
TOMUR ATAGÖK
11.1-275.1991
OİRİHOD KÛLTOR MERKEZİ
I S T A - N 1 U I
LJrlAHT SANAT GALERİLERİ
YAVUZ TANYELÎ
3 Cteak - 22 Ocak 1991
Abdi Ipekçi Cad. No: 18 Ntymtafi 141 21 83
S*«FA SANAT 6A1EHİJİ
KARADANA
SEÜM
Resim Sergisi
9 Ocak - 5 Şubat
DERİ SHOVV IHLAMUR
Ihlamurdere Cad Yeşüçımefi Sc*
No. 91 Beîıktas/İST. 1S9 72 55
İTALYAN ÜSEÜLER
DERNEÖİ SUNAR
ÇAĞDAŞ TÜRK
RESİM SERGİSİ
M Rl İYtM
CİHAT OZfcGEMEN
RAMİZ AYfHS
İBRAHİM BALABAN
FROL OZDEN
ŞADAN BEZtYİŞ
DCVKİM FRBİL
BAY'RAM GÜMCS
AVNİ UEMECOCLt
riJMAOCAKLI
İBRAHtM 0FTÇtOĞLL
MJZHET KLTLUC
ML'STAFA AVA2
MFHMET PESEN
MUSTAFA ASLIER
MFHMFTÖZER
EKREM KAHRAMAN
SANl< MLRATU
FRCİN İNAN
VELİSAPAZ
9^23 OCAK 1 » !
ITALYAN KÜLTÜR MERKEZİ
MefruUy«tCal No 161
fe - BTANBUL
BİLİM SANAT GALERİSİ
B SALON
YASEMİN ÖZEN GÖK
"Suskun Resımler" Sergisi
22 Aralık -15 Ocak'91
MOMrdar Cad. Akmar Pssajı, No: 70 V2
Kadlkoy {Sular idaresı Vanı) 349 26 10
galeri
atöJye
I D E
s ı \ ı / / 1 /
Hafta sonu - Haftı içi
Her yaş için
resim - heykel
363 60 37
VEFATLAR
İÇİN
Yurtiçı, yurtdışı cenaze nakle-
dilır, cenaze ıladama, malzeme,
tabut, bütün işlemler hassasi-
yetle, suratle yapılır. Işletmede
aynca 18 ambülans mevcuftur.
Cenaze iianlarında hizmet be-
delı alınmaz.
İSLAM CENAZE İŞLERİ
14720 06-1406886
Mesul Müdiir
HafızVELİERDEMİR
OZEL BORA
SURUCU KURSU
OERSHANE:
ÜSKÜDAR: 343 67 82
PİSTLERİMİZ
KOZYATAĞI: 362 47 33
TARABYA : 162 08 18
Tercihınızı yaparken
dershane ve pistlerimizı
yerinde inceieyin
NİŞANTAŞI
RESTAURANT
Diiğün Salonlan
> Yemekli-Kişi başı 16.500 TL.
t> Mezeli-Yemekli 19.500 TL.
Rez. 147 62 39-147 74 40
SaJonlanmız kümalı ve
•400-1000 kişiliktir.
Yeni Yıl Armağanı
MOÖOLLAR'dan
MURATSES'in
Yıllar Sonra
Yeni Kaseti
AUTGMATOtf
KAYNAK MÜZİK TİCARET
Teyyarecı M Alı Bey Sk No- 6/A
&Sİİ-ISTAN8UL Tö 13136 74 I
ANKARA...AJNKA
MUŞERREF HEKİMOĞLU
Dağlan Aşarak
Ankara'ya dönüyorum. E-5 karayolundayız. Otobüste
çok az yolcu var. Nedeni madencilerin yürüyüşü. Barikat-
lar aşılırsa, yol kapanırsa, olay çıkarsa diye düşünenler
yolculuğu göze alamıyor anlaşılan, otobüsler de boş. Bolu
Dağı'nın doruğundaki lokanta ve kahveler de...
Güneşli bir gün. Ama dağlar parlamıyor, efkârlı duru-
yorlar. Eteklerinde yaşanan olayları izler gibi sessizce di-
kiliyor dağlar. Son günlerde nelere tanık oldular... Ne ma-
sallar yazıldı yamaçlannda. Düşündükçe saygı, onur ve
coşku duyuyor insan. Bu dağlardan tüm dağlara bir se-
lam yollar gibi. Dağların şarkısına madencilerin ayak se-
si karışır gibi...
196O'lı yıllarda Türkiye işçi Partisi'nin bir mitingini anım-
sryorum. Yapı-iş Sendikası'nın Başkanı Tahir Oztürk ko-
nuşuyor kürsüde. Sesi hâlâ kulağımda:
"Dağlan aşarak barajlar kuracağız."
Belleğimde o günlerden anılar, Bağdat'ta duyduğum
sözleri de anımsıyorum. Yıllarca önce kadınlar konseyi-
nin toplantısına gittiğim zaman Bayındırlık Bakanı Safa
Giray onuruna bir yemekte duydum o sözleri. Ben, SHP
milletvekili (o zaman SODEP'liydi) Birgen Keleş ile gittim-
Bağdat'a. Uluslararası Kadın Kongresi'ne Türkiye'den biz
katıldık. Safa Giray da Iraklılarla bir toplantıya geldi. Bir
yemekte bulustuk. Sanırım, Irak Suişleri'nden önde ge-
len bir kişi, Bağdat yollarını yeşerten fidanlara sevgiyle
bakıyor, gölgelerinde çocuklarının oynayacağını soylüyor-
du. Sesi gülüyordu konuşurken. Sulama işlerini gerçek-
leştiren Türkler de gülümsüyordu bu sözlere. O yeşilliği
üretenler de dağlan aşarak gelen Türk işçileri. Bolu Da-
ğı'na tırmanırken düşünüyorum. Iraklı çocuklar fidanla-
rın altında oynamaya vakit bulamıyor. Savaş rüzgârtarı ye-
şil fidanları da düşleri, umutları da sokJuruyor giderek.
Emek ve alın teri ile üretilen güzelliklerin bir anda yok ol-
ması insana korku veriyor. Savaş çok acımasız, ama sa-
vaşa karar verenler daha acımasız değil mi?
Kimse konuşmuyor, kaset de çalmıyor, derin bir sessiz-
lik var otobüste. Dağların ötesinden gelen soluğu dinler
gibi. Yürüyüş Ankara'ya ulaşamadı, ama o soluk her ye-
re ulaştı. ilgili çevreleri de yeteri kadar uyardı mı acaba?
Yanlış hesap, düzelme yoluna girdi ama kimi sözleri ve
yorumları unutmak kolay değil. Bir kez daha gördük, du-
yarsızlıkla diyalog oluşmuyor! Sorunlan konuşarak, tartı-
şarak uzlaşmaya vanlıyor ancak.
Bir gerçeğin daha altını çizmek gerekir. Barikatlar, göz-
altılar, Çankaya'yı yasak kent görüntüsüne getiren önlem-
ler de demokratik yaşama ters düşüyor. Bir toplum, bir
yönetim, emeğin yüce değeri ile güçlenir ancak. Toplu-
mun emek kesimine sevgi ve anlayışla bakmaz, hakkını
vermezse, gücünü yitirmesi kaçınılmaz. Darboğazlar var-
sa birlikte aşılabilir. Konuşarak tartışarak bir çözüme ula-
şılır. Olaya dar açıdan bakarak uzlaşmaya yanaşmayarak
darboğazlar, çıkmaza yönelir ancak. Çıkmazlar kimseye
soluk aldırmıyor sonra!
Acı ama gerçek, ANAP yönetiminde dikensiz gül bah-
çesi alışkanlığı sürüyor. Demokratik haklann, özgürlüklerin
askıya alındığı uzun yıllardan sonra demokratik düzenle
uyum sağlamak güç geliyor galiba. Grev, çalışma yaşa-
mında doğal bir olay. Elbet doğasını zorlamamak koşu-
luyla. Sevindirici bir olay, toplumun çalışan kesiminde zor-
lamadan çok, güzel bir bilinçlenme var. Akılcı, dengefi bir
davranış. Doğalı da bu. Uzlaşmazlık, duyguşallık hiçbir
şey üretmiyor. Oysa üretimie yaşıyor onlar. Üretimi dur-
durmak, emekçilere mutluluk verebilir mi hiç! Asıl mutlu-
luğu üreterek duyar çalışanlar. Dağlan aşarak kurduklan
barajlarla. Elleri, alın terleriyle oluşan ürünlerle... ,,^
• • •
Yazımı politikacılara bir selamla sona erdirivorum.
196O'lı yıllarda yaşadığımız bir olayı anlatarak: Başkent
Ankara'da bir işçi eylemi var. 1961 Anayasası doğrultusun-
da haklarını, özgürlüklerini yaşamak için bir protesto yü-
rüyüşü yapıyor işçiler. Gündemde yine bir ücret politika-
sı var. Biz gazeteciler adım adım izliyoruz yürüyüşü. Tu-
tucu çevreler kuşkulu. Sert tepkiler olursa diye korkuyor-
lar. Kimi dükkânlar kepenklerini kapıyor. Ulus'tan Meclis'e
doğru yürüyen işçilerin kimi yalınayak, sloganlarında aç-
lık da var. Ama Ulus'ta da Kızılayda'da da yiyecek satan
yeriere kirpiklerinin ucuyla bakmadılar, kepenklerini ka-
patan satıcıların şaşkın bakışları önünde dimdik ilerledi-
ler. Bir pencere camı bile kırılmadı o yürüyüşte. Ancak gö-
revliler de sessiz kaldılar, yürüyüşü izlemekle yetindiler.
O yürüyüşie açlık Meciis kapısına dayandı bir bakıma.
Meclis'te de Demokrat Partililerin affı konuşuluyor. Yıllar
geçti, Demokrat Partililer affedildiler, Meclis'e geldiler, yeni
partiler kuruldu, işçiler, sendikacılar da Meclis'e girdi, ama
çalışma yaşamını ilgilendiren sorunlar hâlâ gelmiyor gün-
deme! Sorunların çözümüne öneriler düşünülmüyor hâ-
lâ. Politikacılarımızdan da biraz üretkenlik bekleniyor ar-
tık.
ÇALtŞAMARIN
SORULARiySORUIVLARI
YHMAZŞİPAL
-EmekJilik hakları düşer mi?"
SORU: Emeklüik koşnBannı (25 fîiH hizmet siiresi re 50 ya-
ŞIDI doldunnak) famarnlamış bir memnrun, emekü
aytıgı bağlanmsstnı ve ikramiye almasını önleyecek
disiplin saçn ya da başkaca ceza var mıdır? AliHan
cezalar sebebiyle emekliiik haklan düşer mi?
YANrK T.C. Emekli Sandjğı Yasası'nın 39. maddesinde emekli
aylığı bağlanacak durumlar belirtilmiştir.
"h) Fiili hizmet müddetleri 20 yıl ve yaşlan 45'i dolduran
kadın iştirakçilere istekleri özerine;
i) Fiili hizmet müddetleri 25 yıl ve yaşlan 50'yi dolduran
erkek iştirakçilere istekleri üzerine" emekli aylığı baglanır.
Aynı yasanm Ek 20. maddesine göre de "Emekli, adi malul-
lük, vazife malullüğü aylığı bağlanan ve yahut toptan ödeme
yapılan; sivil, asker tüm iştirakçUere" emekli ikramiyesi de
ödenir.
Emekliiik haklannın düşmesini, bağlanan aylıklann sürekli
olarak kesilmesini gerektiren nedenler yasanm 92. maddesin-
de yer almıştır.
"Madde 92- Iştirakçilerden Türk vatandaşlığından çıkanlan,
Türk vatandaşlığını bırakan, yabancı memleket uyruğuna gi-
renlerin (Türk vatandaşbğını muhafaza edenler hariç) bu ka-
nunla tanınan her çeşit haklan düşer.
Ayhk almakta iken veya ayhk bağlama hakkı doğmadan önce,
tanınan her çeşit haklan bu madde uyarınca düşenler, bu du-
rumJarın ortadan kalkması halinde, sandığa yaalı olarak ya-
pacakları müracaatlan takip eden aybaşından itibaren bu
kanunda öngörülen diğer şartlan da taşunalan kaydıyla bu hak-
lardan yeniden yararlandınlırlar!'
T.C. Emekli Sandığı Yasası'nın ilk şekline göre bazı suç ve
cezalar, emekli aylıklannın sürekli kesümesini gerektirmekteydL
92. maddesinin ilk şekline göre:
tştirakçilerden kasıtiı olmayan ya da tahrik son ucu oluşan
fiiller dışında kalan "Bir yıldan fazla ağır hapis veya beş yıl-
dan fazla hapis cezalan ile yahut hırsızlık, emniyeti suiistimal,
sahtekârlık, dolandıncılık, yalan yere şahitlik, yalan yere ye-
min, cürüm uydurma, iftira, rüşvet, zimmet ve ihtilas suçları-
nın birinden 6 aydan ziyade hapis cezası ile veya en az bir yıldan
aşağı olmamak üzere mükerrer hapis cezalanm gerektiren suç
ile veya Askeri Ceza Kanunu hükümlerine göre ve başka bir
ceza ile birlikte veya yalnız olarak verilmiş bulunan askerlik-
ten tart cezası ile hükümlü duruma girenlerin" emekliiik hak-
lan düşmekteydi.
Bu uygulama, 27 yıl önce fiili hizmet süresinin yam sıra 50
yaşmı da dolduran erkek iştirakçilere, Türk vatandaşlığından
çıkanlmak ya da Türk vatandaşlığını bırakmamak koşulu ile
emekli aylığı bağlanmasını ve ikramiye ödenmesini engeUeye-
cek yasa hükmü bulunmamaktadır.