23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
. 2 AUUSTOS 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Chanıorro'nıın 100 günti • Dış Haberler Servisi — Nikaragua'da yann Violetta Chamorro'nun başa geçişinin 100. günü. Solcu Sandinist hükümeti 25 Ç şubat seçimlerinde deviren Jj ve 25 nisanda resmen devlet •> başkanı olan Chamorro'nun " tüm sorunlan çözmesinin beklenmiş olmasına karşm, Nikaragua'da sorunlar süniyor. 14 partili koalisyon hükumetinden başlayarak ;» dalga dalga tüm Nikaragua " sorunlarla çalkalanıyor. Hükümetin, Sandinistler'le gizli paktlar oiuşturduğu yolundaki iddialar sürüyor. Başlangıçta % Chamorro hükümetini | tutan işadamlan ve I yatınmcılar, boyle dengesiz bir ortamda yatırım yapamayacaklanndan yakıruyorlar Mozambik'te çok parti • MAPUTO (AA) — Mozambik'te Devlet Başkanı Joaquim Chissano, ülkede 13 yıldır süren çatışmalan sona erdirmek amacıyla biiyük bir imtiyaz vererek ulkede, tek parti devletinin çok partili sisteme geçmek için kaldırıldığını açıkladı. Açıklama, Güneydoğu Afrika ülkelerinden Mozambik'te 600.000'den fazla kişinin ölumüne yol açan iç savaşa son verebilmek amacıyla Devlet Başkanı Joaquim Chissano tarafından yapılan en önemli reform olarak nitelendiriliyor. Sokağa çıkma • JAMMU (AA) — Hindistan'ın kuzeyinde Jammu-Keş.mir eyaletinde, 15 Müslüman aynlıkçının •ve polise bilgi ' sızdırdığından şüphe edilen dört kişinin öldürüldüğü, bunun üzerine sınırsız sokağa çıkma yasağı ilan edildiği bildirildi. Keşmir'de askeri bir yetkili yaptığı açıklamada, Hint-Pakistan sınınndan geçmek isteyen Müslüman aynhkçıların öldürüldüğünü belirtti. Gürcistaıvda anlaşma • MOSKOVA (AA) — SSCB'nin Gürcistan Cumhuriyeti'nde 6 glindur devam eden tren durdurma eylemi sona erdi. Eylemciler, Bu yü sonunda yapılacak seçimlerin çok- partili olması konusunda yönetim ile anlaşmaya vardı. Gürcistan milliyetçi hareketinin önde gelen isimlerinden Zviad Gamsakhurdia, telefonla yaptığı açıklamada, "Istediğimizi kopardığımız için eyleme son verdik" diye konuştu. Gamsakhurdia, "siyasi partiler artık seçimlere katılabilecek ve Gürcistan parlamentosunda çoğunluğu milliyetçilerin Oluşturacağına inanıyoruz" diye konuştu. Uçak düştü: 30 ölti • Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birliği'nin Ermenistan Cumhuriyeti'nde, Yakovlev-40 tipi küçük bir yolcu uçağının düşmesi sonucu 30 kişi öldü. Ermenistan Haber Ajansı, Erivan'dan kalkan uçağın Dağlık Karabağ özerk bölgesinde henüz bilinmeyen bir nedenle dfiştüğünü bildirdi. Ajans kazada uçaktaki 26 yolcu ve 4 mürettebattan kurtulan olmadığını belirtti. B-2'ye ödenek yok • WASHINGTON (AA) — ABD Temsilciler Meclisi Silahh Kuvvetler Komitesi, B-2 Stealth bombardıman uçaklanna ödenek ayrılmamasını kararlaştırdı. Komite, seyyar stratejik füzeler için öngörülen miktan da azaltırken, Başkan Bush'un 'Yıldız Savaşları' için isfediği 4.9 milyar doların 2 milyar kısılması için tavsiye kararı aldı. KıbrısRum Kesimi Lideri Vasiliu, Yunan gazetesine demeç verdi Maraş yerleşime açılamazAtina'da yayımlanan sol eğilimli Ethnos gazetesine bir demeç veren Yorgo Vasiliu, Maraş'm yerleşime açılması ile ilgili söylentilerin aslı olmadığım söyledi. STELYO BERBERAKİS ATİNA — Kıbns Rum Yonetirai lideri Yorgo Vasiliu, Atina'da yaytmlanan sol egi- limli Ethnos gazetesine verdiği özel demeç- te Kıbns sorununun dünyadaki gelişmele- re paralel olarak yeni bir yörüngeye girdi- ğini söyledi. Maraş'ın yerleşime açılması ile ilgili söy- lentilerin "aslı olmadıgına" dıkkati çeken Vasiliu: "Bu sadece Kıbns Turk askerleri- nin Turk askeri kuvvetlerinin emri alün- da Maraş'a yerleştirilmesidlr" değerlendir- mesınde bulundu. Vasiliu bu konudaki so- ruyu şöyle yanıtladı: "Kıbns Turklerinin ezici bir çofunluğu Kıbns'ın yeniden bir- leşmesini arzo edhor. Kıbns'ın bugunku şeklinin ilerisi için istikrar ve güven kav- detmediğini bilivorlar. Ben şahsen kendi- lerine bu guvenceleri verecek bir çözüm şekli bulunmasını istiyonım. Maraş'ın ise yerleşime açılması gibi bir faaliyetin Kıb- ns'ın bütüniügu için yapılan ugraşüara agır bir darbe olacagımn da fariandalar. Biz de bunun farkındayız. Bu bölgenin resmen yerleşime açılması için gösterflecek ber tiir- deki faaliyetler biıtiin dunyaya karşı bir tahrik nitdigi taşıyacaktır." Vasiliu bu arada ttalya ile Almanya'nın Kıbns konusunda"yeııi seraryotar" hazır- ladıkları ile ilgili çıkan haberlerin de "abartraalı" olduğunu söyledi. AT ülkele- rinin Kıbns konusunda son zamanlarda ol- dukça duyarlıhk gösterdiğini kabul eden Vasiliu, aynı duyarlılığı ABD'nin de gös- termeye başlamış olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Vasiliu bu konu- da sövle dedi: "Kıbns sornnunun ABD ve SSCB lider- lerinin müzakere masasına gelmiş olması ve Dublin'deki AT zirvesinde Kıbns ile il- gili ortak goruşler Kıbns soruaunun yeni bir yörüngeye oturdugunu gösterivor. Ay- nca ABD'nin ük kez Kıbns konusunda açık bir dil kullanmaya başlaması da tesa- düfi degfldir." Vasiliu, BM ekaleri Feyzal ile Camtinon'- un Lefkoşa-Ankara-Atina üçgenini ziyaret etmelerinden "önemli bir haber çıkmayacagı" kehanetinde bulunduktan sonra Kıbns Rumlannın AT başvurusunun görüşüleceği 17 eylül gününün "önemli bir gün" olacağına dikkati çekti. Vasiliu, Kıb- ns'ın AT başvunısu ile ilgili soruya verdi- ği yanıtında şu göruşleri savundu: "Bu başvuru bizim için zorunluydu. Kıb- ns'ın AT'nin bir parçası olması için aülan bir adımdır. AT ilkelerinin Kıbns için de geçerti olması gerektigine inanıyoruz. Bu aynea Kıbns Türklerine de bir çagruhr. AT üyesd olmaya çahşan Türkiye için iyi bir fır- sattır. Oysa Türkiye AT başvurumuza sert tepkiler gosterdi. Ben bu tavırlanna katıl- mıyorum. Kıbnslı Türklerin de bu konu- daki goruşlerinin alınmusı gerektiği yolun- daki tezi savunan Türkiye, başvurunun ka- bul iı için zamanın daha çok erken oldu- nu bizden daha iyi bilir. O zamana kadar çozıim bulur. Kıbns yeniden birtesirse, baş- vurunun kabulıi de o kadar çabuk olur." Vasiliu son olarak Türkiye'nin Kıbns ko- nusunda tavnnı değerlendirirken şöyle de- di: "Tiırkiye son zamanlarda Kıbns koıtu- suna daha çok ağırlık vermeye başladı. Türkiye Cumhurbaşkanı ya da Başbakanı, Kıbns ile ilgili açıklama yapmaktan kaçı- nırdı. Şimdi ise Türkiye'nin konu ile ilgili girmiş oldugu zor dunımun bilincine var- mış bulunuyorlar. Bu nedenle Kıbns ile il- gili açıklamalan sıklastırdılar. Türkiye'nin Kıbns konusunda yalnızlıga itildigi görül- mektedir. Çunku Türkiye'nin tavn, genel olarak Avrupa'daki gelişmelere ters oran- dlıdır.' Liberya'da içsavaş sürüyor Barış Gticü gündemdeMONROV1A (Ajanslar) — Li- berya'da günlerdir süren iç savaş, tam bir "kargaşaya" dönüştü. Başkent Monrovia'da hükümet güçleri ile asiler arasındaki çatış- malar surerken, ABD, Liberya'- ya Birleşmiş Milletler Banş Gücü göndenlmesi çağrısmda bulundu. Liberya Devlet Başkanı Samnel Doe, asilerin Monrovia kent mer- kezinde bulunduklarını doğrula- yarak "Ancak, son asker ölene kadar direnmeye devam edece- giz" dedi. AP'nin haberine göre günlerdir başkent Monrovia'da hükümet güçleri ile çarpışan isyanctlar Do- e'ya bir türlü son darbeyi vuramı- yorlar. Siyasi gözlemciler, bunda Charies Taylor ve Prens Yormie Johnson'a bağlı isyanalar arasın- daki görüş aynlıklarımn etken ol- duğunu belirtiyorlar. Ajans, is- yancılann, başkent Monrovia'da elçiliklerin bulunduğu Mamba Point mahallesini ele geçirdikle- rini bildirdi. Mamba Point'te ABD ve Ingiltere büyükelçilikle- ri bulunuyor. Bu arada hükümet birliklerinin dün sabaha karşı Monrovia'da büyük bir saldırı başlattıkları ve özellikte Charies Taylor komuta- sındaki isyancılara büyük kayıp- lar verdirdikleri bildirildi. Ajans- lar, hükümet güçlerinin bu saldı- nsının, 600 kişinin ölumüne yol açan kilise kathammdan sonra ya- pılmasına dikkat çekiyorlar. ABD tarafından Liberya'da günlerdir süren iç savaşa ilişkin yapılan açıklamada da, ulkeye BM Banş Gücü gönderilmesi yo- lunda çaüşmalar yapıldığı bildiril- di. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Richard Boucher, Birleşmiş Mil- letler Güvenlik Konseyi'nin, bu konuyu görüşebileceğini ve Liber- ya'ya asker gOnderilrnesinin ABD yönetimi tarafından istendiğini belirtti. Boucher, Liberya'daki dunıma ilişkin celişkili bilgiler gel- diğini, kontrolun kimin eUnde bu- lunduğunun bilinmediğini de kay- detti. Ote yandan, hükümet askerle- ri tarafından bir kilisede bulunan sivillere karşı girişildiği iddia edi- len katliamın yankıları sürüyor. Dünya Kiüseler Federasyonu ve Kiliseler Konseyi, hükümet asker- leri tarafından girişilen bu katli- amı kmadılar. Federasyon ve konsey tarafın- dan yapılan açıklamalarda, "Ki- Useye geierek sıgınan kadın, erkek ve çocuk sivillerin boyle vahşice öldünılmeleri iğrenç bir ols denildi. ~ W>ery»'da günlerdir sureniç«^y^$, bin;ok>jnjıu ulurüuğu jerlerden ( F f R ^jıyÎ8iltjl9ILIf.^^5. Wery g ç«^y^$, ; > j ğ sına ve savaşin azanamadıgı bolgelere goç etmesine yol açtı. (Fotoğraf: Reuter) POLTTIKADA SORU1NLAR ERGUNBALa • İki Olay ye Düşündürdükleri Dış olaylar o denli hızlı gelişiyor ki bu yoğun trafik içinde bazı haberlerin üzerinde yeterince durulamryor. Güney Afrika ve Fran- sa'da son günlerde meydana gelen iki olay da bu bağlamda ba- sınımızda fazla yansıtılmadı. Güney Afrika'daki olay özellıkle Türkiye açısından ilginç nite- likte. Irkçı rejimde Komünist Partisi 40 yıllık bir yasak dönemin- den sonra pazar günü ilk kez yasal bir toplant düzenleyerek ser- bestçe faaliyet göstermesine izin verilmesini kutladı. 1950 yılın- dan bu yana yeraltında faaliyet gösteren Komünist Partisi'nin bu ilk düzenlediği yasal mitinge 30 binden fazla kişi katıldı. Parti, bu yılın başlarında Devlet Başkanı Frederik de Klerk tarafından yasallaşttrılmış ve cezaevinde bulunan üyeleri serbest bırakıl- mıştı. Parti Genel Sekreterı Joe Slovo, coşkulu kalabalığa yaptı- ğı konuşmada, "Bugun Güney Afrika Komünist Partıst yeniden doğdu" dedi. Bir diğer yetkili, "Sömürülen 6 milyon işçinin kalp- lerinde kızıl bayrak tekrar dalgalanıyor" şeklinde konuştu. Bu olayın üzerinde neden duruyoruz? Türkiye'de demokrasi konusunda Tanzimat'tan bu yana Batı örnek alınır. Batı'nın kurumları, fıkır özgûrlüğü belirtlerek Batı: ya kıyasla ülkemızin ne denlı gerıde olduğu vurgulanır. Son bir yıl içinde Doğu Avrupa ve Sovyetler Birlıği de demokrasi ve çok- seslilik konusunda bızı gerıde bıraktılar. Komşumuz BulgaristarS- da hem Komünist Parti (Bulgaristan Sosyalist Partisi) hem de kapitalist partiler var. Sovyetler Bırliği'nde Kızıl Meydan'da gös- tericıler komünizm aleyhınde sloganlar atıyor, serbest pıyasa ve özel teşebbüsû istediklerıni ılan ediyorlar Türkiye'de ise Komünist Partisi hâlâ yasak. jnsanlar komünizm propagandası yapmak suçundan yargılanıyoıiar. Komünist Sov- yetler Bırliği'nde Kızıl Meydan'da göstericiler, "Kahrolsun komünizm" diye rahatça bağırabilirken, Türkiye'de "Kahrolsun kapitalizm" diye bağıran bir vatandaş kendini karakolda bulu- yor. Türkiye'yi demokrasi açısından geride bırakan ülkeler kerva- nına son olarak ırkçı Güney Afrika da katıldı. Ülkede Komünist Parti artık yasal. Parti yetkiltleri on binlerce kişinin katıldığı mi- tingde yaptıkları konuşmalarda, "Kızıl bayrak, sömürülen işçi- lerin kaipierinde yeniden dalgalanıyor" dıyorlar. Irkçı rejimde yapılan bu konuşmayı, bir vatandaş Taksim Mey- danı'nda yapmaya kalkışsa başına neler gelecegini hepimiz çok iyi biliriz. • * * Basınımızda üzerinde pek fazla durulmayan diğer bir haber ise Fransa'dan. Bu haber de Batı'nın çifte standardını ve sami- miyetsiziiğinı göstermesı bakımından anlamlı. Paris hükümeti ge- çen hafta sonunda Lübnanlı terörist Enis Nakkaş'ı serbest bı- raktı. Nakkaş, 1980 yılında İran'ın eskı başbakanlarından Şahpur Bahtıyar'a suıkast gırışımınde bulunmustu. Bahtıyar, olaydan yara almadan kurtulmuş, ancak silahh saldırı sırasında bir polısle bir Fransız ölmüş, Nakkaş mahkeme tarafından yaşamboyu hapse mahkûm edilmıştı. Iran, son zamanlarda Nakkaş'ın serbest bı- rakılması ıçın yoğun baskı yapıyordu. Tahran yönetimi, Nakkaş'ın serbest bırakılmasının Lübnan'da İran yanlısı Hızbullah tarafın- dan rehin tutulan Batılıların salınmasını kolaytaştıracağını belir- tiyordu. 'Internatıonal Herald Trıbune' gazetesı, "Nakkaş'ın ser- best bırakılması ile Paris-Tahran ilişkilerinin düzelmesinin önün- deki en önemli engel kalktı" diyor. Batılılar, Üçüncü Dünya ülkelerine insan hakları ve demokra- si konulannda ders vermeye bayılırtar. Teröristlerte pazartık ya- pılmasının kesinlikle karşısında olduklannı sık sık vurgularlar. Te- rprizmi destekleyen ülkeler hakkında listeler düzenterter. Ama kendi çıkarları söz konusu olduğunda sosyalist Mitterrand yö- netiminin yaptığı gibi ateşli biçımde savunduklan ilkeleri unut- makta tereddüt etmezler. Kimi zaman dünya politikası açısından pek önemli oörünme- yen haberler, üzerinde durulduklannda ilginç anlam kazanıyoriar. TÜRK TİCARET BANKASI A.Ş UMUM MÜDÜRLÜĞÜNDEN Müfettiş Muavinleri Almaçaktır. 1- Imtihana kanlabılmek için: a) T.C. vatandaşı ve erkek olması, b) Hukuk, iktisat, Işletme, Siyasal Bilgiler, İktisadi ve İdari Büimler Fakulteleri ile bu fakultelere denklıgi yetkili makamlarca kabul edilmiş, ögrenim süresi en az 4 yıl olan yurt içi ve yurt dışm- daki fakulte veya yüksek okullarm birinden mezun olmak, c) Imtihan tarihi olan 2.9.1990 gününe kadar 30 yaşını dol- durmamış bulunmak, (2.9.1960 tarihinden önceki doğumlular im- tihana kabul edilmeyecektır.) d) Askerlik görevini yapmış olmak, (Herhangi bir nedenle askerlik hizmet dışı bırakılmış olanlar imtihana kabul edilmez.) e) Başka bir kuruma karşı mecburi çalışma taahhudü bu- lunmamak, f) Sağlık dunımunun Türkiye'nin heT yerinde çalışmaya ve seyahate elverişlı bulunması, g) Daha once Bankamız Müfettiş Muavinliği imtihantna bir defadan fa2İa girmemiş olması, şartları aranmaktadır. 2- Yabancı Dil Imtihanı (Ingilizce-Fransızca veya Almanca) 2.9.1990 Pazar gûnü saat 9.00'da Istanbul, Ankara ve Izmır'de ya- pılacak, başarı gösterenler 15.9".199O -16.9.1990 (Cumartesi-Pazar) gûnleri aynı yeı ve saatte mesleki konulardan yazılı imtihana tâbi tutulacak, söz konusu imtihan neticesinde uygun görulen adaylar İstanbul'a mülâkata çağrılacaklardır. 3- İmtihana katılmak istiyenlerin 24.8.1990 gunu saat 18.00'e kadar İstanbul'da Uraum Müdurlüğümuz Teftiş Heyeti Reislığinde bulunacak şekilde, imtihana gireceklen yer ve yabancı dili belirtir bir yazı ile muracaat ederek istenilen belgeleri vermeleri veya posta ile göndermeleri gerekmektedir. 4- İmtihan komıları, istenilen belgeler ile ücret, yevmiye, lisan tazminatı, sosyal yardım ve emeklilik haklarını belirten açıklama yaıısı, istanbul'da Umum Müdürluğumuz Teftiş Heyeti Reisliği'nden veya Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Kayseri, Edıme, Eskişehir, Trab- zon, Erzurum ve Diyarbakır Şube Müdurluklerimizden sağlanabilir. Ankara'dan AT'ye Rum başvunısu konusunda Cuellar'a açık çağn 6 Görüşünüzü ortayakoyurf i BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın Kıbns özel temsilcisi Oscar Camillion'a, Rum başvurusundan duyulan rahatsızlık iletildi. Camillion, "Türk tarafı başvuruyu engel olarak görüyorsa bunu değerlendiririz" dedi. Özçeri - Camillion görüşmesinden sonra Dışişleri Bakanlığı'nda yapılan değerlendirmelere iyimser bir havanm egemen olduğu gözlendi. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) — Ankara, Guney Kıbns Rum yönetimirun Avrupa Topluluğu'na (AT) yaptığı katılma başvunısuy- la ilgili rahatsızlığıru Birleşmiş Milletler'e (BM) en üst düzeyde ileterek, Genel Sekreter Perez de Cuellar'ın bu konudaki görüşleri- ni açıklıkla ortaya koyması çağrı- smda bulundu. Bu çağn, BM Ge- nel Sekreteri'nin Kıbns özel tem- silcisi Oscar Camillionia dün An- kara'da yapılan görüşmelerde di- le getirildi. Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Büyükelçi Tugay Özçeri ile Oscar Camillion arasındaki göruşmeye BM Genel Sekreterliği'nde Kıbns konusunu izleyen Siyasi Işler Mü- durü Gustave Feissel ile Dışişleri Bakanlığı Ikiü Siyasi Işler Genel Mudürü Elçi Korkmaz Haktaaır TRINIDAD da katıldı. Görüşmede, Türkiyei nin Kıbns konusundaki gelenek- sel göruşleri yindendi ve Rum yo- netiminin AT başvunısu konusun- daki son durum karşılıklı olarak değerlendirildi. Müsteşar Tugay özçeri görüş- meden sonra gazetecilerin sorula- nnı yanıtlarken, Rum yönetiminin AT'ye yaptığı başvurunun BM Güvenlik Konseyi'nin mart ayuı- da aldığı 649 sayılı karann 5'inci maddesine aykın olduğunu söyle- di. özçeri, "dolayısıyla başvuru Kıbns'taki görüşmelerin tekrar başlaması için bir engel teşkil edi- yor ve engelin ortadan kalkması lazun" dedi. Büyükelçi özçeri, bir gazetecinin "Türkiye bu engeller kalkmadığı sürece görüşmeterin yeniden başlamasına karşı mı?" şeklindeki sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Ouu demiyorum. Bunun cid- di bir engel oMnğa kamsındavız. Ea azrndan bnJanacak çozum için belirii bir atmosferin olması la- zun, güven atmosferinin olması lazım. Herhalde gıiven atmosferi- BC katkıda bulunmak egilimi la- şıyan bir davranış degil bu. Dola- yısyla AT Konse>i'nin 17 eylül gü- nü alacağı karar, burada büyuk önem taşı\or. Tabialıyla burada öncm taşıyan en esaslı nokta, ge- nel sekreterin raporunda değinil- ntemiş olan AT başvunısu konu- sunda geael sekreterin düşüncde- riain açıklıkla ortaya konması ge- regidir." BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın Kıbns özel temsilcisi Oscar Camilüon da göruşmeler- den sonra gazetecilerin sorulannı yanıtladı. "Kıbns'ın ATye başvu- rusunu Türk tarafı bir engel ola- rak görüyorsa, bunu degerlendir- raek zorundayu" diyen Camilli- on, başvurunun BM'de nasıl de- ğerlendirildiği konusundaki bir soru üzerine şunları söyledi: "Kıbns Türk tarafı birçok kez, bu başvurunun görüşmelerin de- vamı için bir engel oluşrurdagn- nu söyledi. Bizce önemli olan, iki tarafın da bu engett aşabilecek bir anlaşmaya varabilmesidir.» Özçeri-Camillion görüşmesin- den sonra Dışişleri Bakanlığı'nda yapılan değerlendirmelere "iyimser" bir havanın egemen ol- duğu gözlendi. Yetkililer, bu iyim- serliğin Camillion ve Feissel'in gö- ruşmedeki tavırlannın, BM Genel Sekreterliği'nin Kıbns Rum yöne- timinin ATye başvunısu konu- sunda "duyarlı" olduğunu göster- mesinden kaynaklandığını belirt- tiler. Öte yandan, CamilUon-özçeri göruşmesinde, Türkiye ile KKTC arasındaki mutabakat metninde bir niyet beyaıu olarak yer alan "pasaporl nygnlamasıodan vazgeçilrnesi" konusunun ele alın- madığı oğrenildi. Darbeciler teslinı olduMIAMI/PORT OF SPA1N (AA) — Karaib ülkelerinden Tri- nidad ve Tobago'da hafta sonun- da darbe girişiminde bulunarak, partamento ve televizyon binası- na girip, aralannda hükümet üye- lerioin de bulunduğu çok sayıda kişiyi rehin alan Müslüman ey- lemciler teslim oltnaya başladılar. Karaib Haber Ajansı'run bildir- diğine göre, liderliğini Yasin Ebu Beldr'in yaptığı Müslüman eylem- ciler, koşulsuz olarak rehineleri serbest buakmayı kabullendiler. "Müslümanlar Camiası" adlı grup, rehineler arasında bulunan Başbakan Artbnr M.R. Robin- son'u önceki gün serbest bırak- mıştı. Görgü tanıklannuı verdiği bil- gilere göre ise 6 gün süren en az 20 kişinin ölümüyle sonuçlanan eylem, televizyon binasmdaki 25 kişinin tek tek salınmasıyla sona erdi. Rehinelerin, askerler tarafın- dan otobüslere bindirilerek götü- rülmesinden sonra, eylemciler de dışan çıkarak teslim oldular. Teslim olan 50 kadar eylemci- nin arasında, "Müslümanlar Camiası" adlı grubun lideri Yasin Ebu Bekir'in de bulunduğu kay- dedildi. Ebu Bekir'in, diğer eylem- ciler gibi, silahmı bırakıp elini ba- şımn arkasına koyarak teslim ol- duğu ifade edildi. Askerlerin, 17 rehinenin tutul- duğu parlamento binasmı boşalt- mak üzere hareket ettikleri de bil- dirildi. Bu arada serbest bırakılan Art- hur Robinson'un katarakt rahat- sızlığı olduğu ve acilen tıbbi mü- dahale görmesi gerektiği aksi tak- dirde kör kalacağı bildirildi. öte yandan halkın az sayıdaki açık gıda dükkâru ile benzin istas- yonları önunde uzun kuyruklar oluşturduğu, yiyecek sıkıntısının artmasından endişe edildiği kay- dedildi. ABD'nin "askeri raüdaha- leje destek sagiamayacagı" yağma hareketinden dolayı ortaya çıka- cak gıda ve malzeme kıüığına kar- şı gemilerle mal göndereceği açık- landı. Araımızdan ayrılışının 1. yılında, canımız, kardeşimiz Av. MESUT VURAL'ı Sevgi ve özlemle anacağız. Babası: Hasan Vural Eşi: Nuray Vurai Kızr. Bengisu Vural Arkadaşları. 3 Ağustos 1990 Cebeci Asri Mezarlığı/Ankara Saat: 12.30 OZNUR KIRDEMIRıle ERDOĞAN ERİŞEN Evlcndilcr 1.8.199(K)ıdu
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear