14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 HAZÎRAN 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Çinıento tiretinıi dtişttt • ANKARA (AA) — Kamu ve özel fabrikalardaki grev, çünento üretiminin düşmesine neden oldu. Bu yılın ilk beş aylık döneminde gerçekleştirilen çinıento üretimi, geçen yüın aynı dönemine orania yüzde 8.85 oranında azalarak 8 tnilyon 346 bin ton olarak gerçekleşti. Çimento üretimindeki azalmaya paralel olarak iç satışlarda da azalma görüldü. Geçen yıl mayıs sonu itibarıyla toplam 8 milyon 903 bin ton çimento iç piyasada tüketilirken bu yılın aynı döneminde tüketim 7 milyon 933 bin tonda kaldı. tç tüketim yüzde 11 oranında azaldı. Demir^çelik sektörü dertli • ANKARA (ANKA) — Demir Çelik Ureticileri Derneği Başkanı Arif Onat, demir-çelik sektörünün "sahipsiz" olduğunu savunarak "Mümkün olduğunca kontrollü ithalat, konınmuş ihracat olması gerekir" dedi. Sektördeki üretim fazlasına değinen Onat, subvansiyonların yetersiz olduğunu, fiyatlann bu yüzden dış pazarlarda rekabete olanak vermeyecek ölçüde yüksek olduğunu ifade etti. Reklam Ajansı rehberi • Ekonomi Servisi — Reklam vercn, reklam ajansı ve sektöre hizmet eden diğer kuruluşlann birbirlerini daha iyi tanımalan ve aradıkları nitelikteki şirketi kolayca bulmalan amaayla Türkiye'de ilk kez çıkarüan "Türkiye Reklam Ajansları Rehberi 1990" yayınlandı. Renkli ofset baskılı ve 130 sayfadan oluşan rehberde; reklam ajanslan, araştırma şirketleri, doğrudan pazarlamacılar, video-fılm yapuncılan, fotoğraf çekim şirketleri, fotoğraf îaboratuvarları, grafik büroları, halkla ilişkiler kuruluşları, matbaalar, multivizyon şirketleri, radyo reklamcıları ve renk aynmı stüdyolarını kapsayan 60 fırmanın ayrıntılı tanıtımları yer alıyor. Leyla Alaton Rotaryen oldu • Ekonomi Servisi — Rotary Kulüplerine geçen yıla kadar yalmzca erkekler üye olabiliyorlardı. Geçen yü Uluslararası Rotary'de alınan karar gereğince kadınlann da üye olmalan kararlaştınldı. Türkiye'nin ilk kadın üyesi Prof. Dr. Yakut özden Irmak oldu. Türkiye'nin ikinci kadın Rotaryen üyesi de Alarko Şirketler Topluluğu Pazarlama ve Halkla İlişkiler Müdürü Leyla Alaton oldu. Leyla Alaton, aynı zamanda TUStAD'ın iki kadın üyesinden biri olup, GYİAD'da Yönetim Kurulu 2. Başkanı ve pek çok derneğin üyesidir. TESK'te görev dağılımı • ANKARA (AA) — Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK) Yönetim Kurulu BaşkanlığYna Cemal Tercan getirildi. AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, TESK'in 30 mayısta yapılan genel kurulunda seçilen yeni yönetim kurulu görev dağılımı yaptı. Buna göre, Cemal Tercan yönetim kurulu başkanlığına getirilirken, Derviş Günday, Suat Yalkm ve Kamil Kabakçı başkanvekili seçildiler. Trakya Birlik genel kurulu • EDtRNE (Cumhuriyet) — Trakya Birlik'in 17. Genel Kurulu pazar günü yapılacak. Genel kurul toplantısında yönetim ve denetim kurullarınm seçiminin yanı sıra, birliğin eski genel müdürlerinden Muhittin Soyer hakkında hazırlanan müfettiş raporu da görüşülecek. Genel kurul, Soyer hakkında bu rapor doğrultusunda işlem yapılıp yapılmayacağına karar verecek. BORSADAN M Akçimento'nun ödenmiş sermayesini 39.37S railyon liradan 84.656 milyon liraya çıkartırken yapmış olduğu nakit karşılığı sermaye arttırımında ortaklarca kullamlmayan rüçhan hakları, 11 haziran-10 temmuz arasında tMKB'de düzenlenecek özel seanslarda, Akbank aracıhgıyla satılacak. 3 binliraya Petkim lıissesiÖzeileştirmenin en büyük aşaması, Petkim hisselerinin halka arzıyla gerçekleşiyor. 18 veya25 haziranda başlanacak satışlardan 600 milyar-1 trilyon lira arasında gelir bekleniyor. ABDURRAHMAN YILDIRIM Özeileştirmenin en büyük aşa- ması, Petkim hisselerinin halka arayla gerçekleşiyor. Türkiye'nin dördüncü büyük sanayi kuruluşu Petkim'in hisseleri 18 veya 25 ha- ziranda satışa çıkartıhyor. Şirke- tin yüzde 10-20*si arasında bir his- sesinin satışından 600 milyar lira ile 1 trilyon lira arasında bir kay- nak sağlanması hedefleniyor. tş Bankası araalığıyla gerçekleştiri- lecek halka arzdan sonra borsada işlem görmeye başîayacak Petkim, hem yapısı hem büyüklüğü hem de piyasa değeri itibarıyla borsa- nın yıldızı olan Erdemir'e rakip olacâk. Özelleştirmeyi yürüten kamu ortaklığından şirkât bilançosuna ilişkin alınan bilgiye göre Petkim1 in 1989 yılında toplam net kârı 377 milyar lira oldu. Satışlarının toplamı da 2.1 trilyon liraya var- dı. Petkımin son Sat*tar Dûnem kân ödenmiş sermaye Personel sayısı 5 yıtı 1M3 157.569 3.170 110.000 7.442 (Milyon TL) 1M« 324.734 10.897 121.736 7.483 1M7 702.022 49.185 184.736 7.242 i m 1.615.683 356.942 223.958 7.705 i m 2.100.000 377.000 400.000 9.500 EdinUen bilgiye göre, Petkim- in tüm illerde ve yurtdışında Türkiye tş Bankası şubelerinden satışı konusunda Kamu Ortaklığı tdaresi ile banka arasında anlaş- maya varıldı. Iştirak hisselerinin satışında izlenen yöntemin aynısı- nın uygulanacağı Petkim'in halka açılması için televizyonda tanıtım kampanyası başlatıldı. Şirketi ta- nıtıcı prospektüslerin basımı sü- rerken satışın 18 haziran pazarte- si gününe yetiştirilmesi bekleniyor. Eğer hazırhklar tamamlanamaz- sa bu kez satışlar 25 hazirana sar- kacak. Satışlar haziran ayı sonu- na kadar sürdürülecek. Sermayesi 2 trilyon liraya çıkar- tılan Petkim'in hisse senetlerinin 3000 lira dolayında olması bekle- niyor. 6-7 trilyon lira arasında de- ğer biçilen Petkim'in hisselerinin* bu fiyatı, sermayesi ile oranlandı- ğında normal sayılıyor. Bu fiyat- tan hisse. senetlerinin piyasada "cazip" bulunarak talep göreceği hesaplanıyor. Böylelikle de piya- sada art arda devam eden halka açılma ve bu yolla çekilen paranın Petkim'in satışında yaratacağı de- zavantaj giderilecek. Petkim hisselerinin 3 bin lira fi- yattan satılması durumunda yatı- rımda en önemlı kriter olan fiyat kazanç katsayısı, borsa ortalama- sırun çok altında olacak- Borsa or- Petkim hisselerinin 3 bin lira dolayında bir fiyatla satılması bekleniyor. 1989 yılında toplam net kân 377 milyar lira olan Petkim, borsamn yıldızı Erdemir'le boy ölçüşecek. ney Kore'ye kadar uzanan bölge- de şimdilik bu boyutta başka bir petrokimya tesisinin bulunmaması oluşturuyor. Petkim, gerçekleştir- diği üretimle birlikte dünya petro kimya sanayü üretiminin yüzde l'ini karşılıyor. Petkim hisselerinin satışında ça- lışanlara öncelik tanınacak. Kre- dili ve taksitli yapılacak bu satış- lar çahşanlann gelir durumuna göre sürelendirilecek ve taksitlen- dirilecek. 10 bin dolayındaki Pet- kim çalışanına ve emeklisine ve- rilmesi planlanan hisselerden 50-60 milyar liralık bir satışın ger- çekleşmesi bekleniyor. Kredili ya- pılacak bu satışlarda aylık kazancı 1 milyon liraya kadar olanlara 15 ay vade 5 eşit taksit, aylık geüri 2.5 milyon liraya varanlara 9 ay vade 3 taksit, 2.5 milyon liradan fazla olanlara da 6 ay vade tanınacak. Petkim'in özelleştirilmesinde aynca 1987'de satılan 50 milyar li- ralık dolara ve marka endeksli tahvillerin hisse senedine çevrilme- si yolu da izlenecek. talaması 22 dolayında olan fiyat kazanç katsayısı Petkim'de 16 ola- rak gerçekleşmiş olacak. Satıştan hemen sonra borsada işlem gör- meye başîayacak Petkim hisseleri şimdiye kadar borsanın yıldızı ha- line gelen Erdemir ile boy ölçüşe- cek. Tekel konumundaki bu iki dev sanayi kuruluşundan Petkim, 500 büyük sanayi kuruluşu sıra- larnasında Tüpraş, TEK ve Tekel- in ardından 4. sırada, Erdemir de 5. sırada bulunuyor. Petkim his- selerini borsada cazip kılacak baş- ka bir etkeni ise tekel olmasının yamnda, Petkim ürünlerine tale- bin 1997-98 yıllarında iki katına çıkacak olması ve ttalya'dan Gü- Otoda yedek parça sorunuHaksız Ucuzluk, ithal otomobillerin daha sonra bakım ve servis konusunda tüketiciye sorun çıkartacağı öne sürülüyor. îthalatçılar ise satış sonrasında da uygun fiyat ve hizmet vereceklerini söylüyor. EStN SUNGUR Otomobil ithalatında gümrük duvarlarının aşağıya çekilmesi Türkiye'ye çok değişik marka ve modelde otomobilin girmesine olanak tanıdı. Birçoğu yerli oto- mobillere göre daha ucuz olduğu için tüketiciler tarafından da ter- cih edilen bu otomobillerin, 4-5 yıl sonra bakım ve servis eksikli- ğinden dolayı alıcılanna sorun çı- karacağı savunuluyor. Tüketicileri satış sonrasında ye- terli servis ve yedek parça hizme- ti sunulmayan model ve marka- ları almamaları konusunda uya- ran Taşıt Araçlan Yan Sanayici- leri Derneği (TAYSAD) Başkanı Ahmet Arkan, ithalattaki patla- maıun Türkiye'nin otomobil par- kım son derece çirkinleştirdiğini savundu. "Her gün ne idügü be- lirsiz, hiç kimsenin tanımadığı marka ve modelde otomobil ge- tiriliyor. Buolann bakım ve ser- visini düşünen yok" diyen Arkan, ucuz olduğu için tercih edilen bir- çok otomobilin ekonomik ömrü- nü yanladığında yeterli bakımı göremeyeceği için kullanılamaz hale geleceğini öne sürdü. TAY- SAD Başkanı Ahmet Arkan şöy- le konuştu: "Otomobil ithalatımn ucuzla- ülmasından sonra kimi ıthalatçı- lar, küçük partiler halinde hiç ta- nınmamış, Türk tüketicisinin hiç bilracdiği model ve markalarda araç getirmeye başladılar. Eski- den de ithalat oluyordu. ama bu derece yogun ve denetimsiz değil- di. Tüketici ucuz diye bu otorao- billeri tercih ediyor, sonrasını iyi hesaplamıyor. Özellikk Uzakdo- ğu ve bazı Doğu Bloku ülkeleri- nin izledikleri bir politika var. Bu ülkeler otomobilden kazanmaya- lım, ama satış sonrası servis ve ba- kımdan zararı kapatahm diyoriar. O zaman alış maliyeti diişük olan otomobiller en ufak bir tamir ih- tiyacında tüketicinin canını yakı- vor. Bu nedenle otomobil alacak olanlar ilk verdiği parayı diişün- memeli. Satış. sonrası bakım ve servis olanaklannı araştınp, öyle karar vermeli." Sanayü ve Ticaret Bakanlığı'- nın ithalatçılara yeterlilik belgesi verirken servis istasyoniannın ni- teliğine dikkat etmediğınden ya- kınan TAYSAD Başkanı, bakan- lığın belge verirken daha fazla sa- yıda servis istasyonu istemesi ve Otomobil ithalatı bildirilen istasyonlann yeterliliği konusunda araştırma yapması ge- rektiğini söyledi. "Bizde ip kopmuş" diyen Arkan, berber dükkânı açmak için sertifıka iste- nirken otomobil tamiri yapacak olanlardan hiçbir uzmanlık belge- sinin talep edilmemesüıi eksiklik olarak niteledi. Otomobil tthalatçılan Derneği Genel Sekreteri ve Genoto Genel Müdürü llhan Çetinkaya da ba- kankğın yeterlilik belgesi verme- den önce ithalatçı firmamn ana- bayi ile anlaşıp anlaşmadığını ve satış sonrası hizmetleri verebilmek için yedek parça stoku, teknik dö- kümantasyon ve personel ile özel aletlere sahip olup olmadığım araştırması gerektiğini vurguladı. Çetinkaya, ana bayi ile anlaşma yapmamış olan ithalatçılann oto- mobillerin özellikle yedek par^a ve bakım hizmetlerini sağlamak- ta yetersiz kaldıklarım belirtti. Son yıllarda fiyat avantajı ne- deniyle tüketici tarafından tercih edilen Ladalann ithalatını yapan Çelik Motor'un ithalat şefi Nnret- tin Erdogan, Doğu Bloku ülkele- rinden gelen otomobillerin yedek parçalannın diğer otomobillere göre daha pahalı olduğu görüşü- ne katılmadıklannı belirterek "Biz snrekli fiyat araştırması ya- pıyoruz. Servis hizmeüerini aksal- mamak için de tüm yurt çapında örgütlendik. Şu anda Lada grubu için 26 adet yedek parça bayii ve 32 adet de servis istasyonnyla hiz- met veriyoruz. Piyasaya ayak uy- durmak için hem satışta hem de satış sonrasında uygun fiyat ve hizmeti vermek zorundayız" di- ye konuştu. IMStoo. 1 9 N l k tth. |a*tt} 4 ay (adet) BMW Mercedes Opel Peugeot Alfa Romeo Audi W.Wagen Jaguar Citroen Austin Toyota Mazda Suzuki Honda Nissan Subaru Skoda Lada Samarra Lada Statıon Lada Jeep Aro Jeep Dacia Oltcit General Motors 1.153 449 243 204 188 85 75 68 44 18 395 302 196 148 75 32 622 548 98 148 101 1 1 18 791 467 181 134 202 76 23 931 765 453 417 259 10 1.170 79 126 175 416 235 12 12 5.270 7.803 0ı AMA ÇOK Y kazanca karşı tavır ANKARA (AA) — Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederas- yonu'nun çağrısı üzerine "haksız kazanca yönelik fiyat artışlanna karşılık ortak politikalar oluştu- rulması" amacıyla bugün topla- nan 22 meslek kuruluşunun tera- silcisi ortak bildiri yayınladı. Bildiride, yasal sımrlar içinde kalmak koşuluyla tüketicinin ko- runması mücadelesi verme kara- rı alındığı belirtilerek, dünyada- ki tüm ekonomik sistemlerin üreüm-tüketim ilişkisi üzerine ku- rulduğu, bu sistemde aksayan herhangi bir konuda üret'ci ile tü- keticinin ortak tavır almasımn do- ğal olduğu kaydedildi. Tüketicinin korunmasının dev- let açıstndan olduğu kadar özel sektör açısından da hayati önem taşıdığı ifade edilen bildiride, şu görüşlere yer verildi: "Hangi ülkede olursa olsun ge- lir dengesizliğini beraberinde ge- tiren fiyat artışlanna uretim yeter- sizliği de eklenince tüketici kesi- min çaresizliği kaçınılmazdır. Çağdaş anayasalarda ifadesini bulan sosyal devlet kavramı tüke- ticinin korunmasını, halkın ko- runması ile eş deger saymış ve devlete bu kesimin konınması ko- nusunda görev ve sorumlulukUr yüklemiştir. Çalışmalanmızın kahcı, etkin bir toplantı yapılmasına ekono- mik gelişmeleri izlemek ve her üç ayda yapılacak toplantıya bilgi aktanlması üzerine sekreterya ku- rulmasına, tüketici)i konıma amacıyla yapılacak yasal düzen- lemelere katkıda bulunmak üze- re çalışmalar yapılmasına, bu ça- lışmalann bir basın bildirisi ile halkımıza duyunılmasına oy bir- liği ile karar verilmiştir." Kendi sormnınu kendin çöz Konfeksiyon ihracatçıları kur baskısından kurtulmanın yolunu buldu Ekonomi Servisi — Bir taraftan düşük tutulan kurlar, bir taraftan iplik fıyatlannda spekülasyon bo- yutlarına varan artışlar yüzünden ihracattaki fiyat avantajını hızla yitiren hazır giyim ve konfeksiyon ihracatçıları, sektörde meydana gelebilecek zincirleme bir krizin önüne geçmek için geliştirdikleri formülü Maliye Bakanhğı'na ka- bul ettirdiler. Mevcut serbest böl- gelerden döviz baanda mal temi- nine dayanan formülle yüzde 4Cnara varan kur makasının getir- diği baskıyı hafifletebilecekler. thracat pazarlannı koruma ve yaşama savaşı verdiklerini belirten hazır giyim ve konfeksiyon ihra- catçıları, sonunda sorunlarının çözümünü kendi geliştirdikleri bir formülle buldular. Mevcut mevzu- atta ve teşvik uygulamalarında hiçbir değişikliğe gitmeden ihra- catçıya yüzde 16 civannda mali- yet azaltma olanağı verecek bu uy- gulama, lstanbul Serbest Bölgesi 1 nin tamamlanması beklenmeden, mevcut serbest bölgelerin hazır gi- yim ve konfeksiyon için girdi sağ- lama amacıyla kullanılması esası- na dayanıyor. Formülün şöyle iş- lemesi öngörülüyor: • "Türki\ede üretüen kumaş ve iplik, serbest bölgeye ihraç edile- cek. Bu malzemeler serbest bölge- den ihracat kaydıyla, çogu orta ve küçük boy olan hazır giyim ve konfeksiyon ureticileri tarafından ihtiyaç ölçüsünde ithal edilecek. • Söz konusu kumaş ve ipliğin geçici ithal yoluyla alınması ü r e- ticiye yüzde 6 dolayında bir KDV avantajı sağlayacak. • Söz konnsu malzemenin ihraç birim fıyatı iç pazar fiyaündan dü- şük olduğu için hazır giyim ve konfeksiyon üretidsi, maliyetle- rinde yüzde 10'luk bir düşüşü de bu yolla sağlayacak. • Serbest bölgeye yapılan ihra- catla yabancı ülkeye yapılan ihra- cat arasında bir fark ounadığın- dan, kumaş ve iplik üreticisi za- rar görmeyecek. • Herhangi bir ülkeden ucuz mal ithal etmek yerine Türkiye^ de üretiien mallar kullanılmış ola- cak. Söz konusu forraülü geçen haf- ta Ankara'da Maliye ve Gümrük Bakanlığı'nda ilgililere anlatan Gi- yim Sanayicileri Derneği yönetici- lerinin, Bakan Adnan Kahveci, Gelirler Genel Müdürü Altan Tu- fan ve Gümrükler Genel Müdü- rü Mustafa Görsan tarafından olumlu karşılandığı öğrenildi. Formülün uygulanması için bir tebliğin yeterli olacağı da söz ko- nusu toplantıda ortaya çıktı. Ko- nu yarın bir kez de dernek üyele- rinin ve Maliye Bakanı Adnan Kahveci'nin katılacağı bir toplan- tıda ele alınacak. İŞÇtNtN EVKENİNDEN ŞUKRAN KETENCt Kol Kaptırma Toplusozleşme uyuşmaziıklannda Türk-İş ve sendikalann düş- tükleri durum "el verip kol kaptırma" atasûzüne çok uygun dü- şüyor. Türk-iş yönetimi, sendika liderleri, son Türk-lş Genel Kurulu ve ittifakJarından sonra dayanacaklan gücün sendikalar daya- nışması, işçi taban olduğunu âdeta unuttular. 1984'ten bu ya- na "işçi düşmant", halkı temsil anlamında da "gayri meşru" ilan ettikleri ANAP iktidarına yakınlaşmanın yollarını aradılar. ANAP hükümetlerine destek verme anlamına gelen, "toplum- sal uzlaşma" çağrısı ile canlanan hükümet ve işverenlerle iyi ilişkiler çerçevesinde, üçlü görûşmeler, resmi ve özel zirveler gerçekleştirildi. Türk-lş ve sendikalar, işçi sınıfı ne kazandı, ya da neleri kaybetti? Uluslararası Çalışma örgütü ILO'nun genel kurul çalışmala- n dün başladı. En kalabalık heyetle Türk sendikacıların ne ya- zık ki işçi çıkarlarını savunabilme değil, turistik bir gezi yapıp dönecekleri şimdiden belli oldu. Şimdi bu yargımıza çok kızıp bizi önyargılı olmakla suçlayacaklar. Keşke yanılmış olsak. Ka- labalık heyetlerin ILO'da etkinlik, işçi çıkarlarının savunulma- sında, gereksiz harcama ötesinde hiçbir yararı olmadığım her- kes çok iyi biliyor. ILO'da işçi çıkarlarının savunulması yolunda öncelikle bir önceki genel kurul sonrası bir yıl boyunca yapıl- ması gerekenler vardı. Bunlar yapılmamıştır. Örneğin Türk-İş, ILO politikası açısından, işçi çıkarları anla- mında olumlu hiçbir sonuç almadığı, ayiardır oyalama olarak sü- rüp giden üçlü gorüşmelere, sonuçsuz kalacağını bile bile "evet" demekle önemli bir strateji hatası işledi. Deneyli Türk-İş yöneti- crtefi, bu üçlü görüşmelerde ANAP iktidan ve bu pariamento arit- metiğinde, sendikal hakları cendereye almış yasalarda olumlu hiçbir değişiklik olamayacağını elbette biliyorlardı. Onlar belki işçiler ve sendikaları oyalamayı, zaman kazanmayı Türkiye po- litikaları açısından yararlı görmüş olabilirler. Ancak Türk-İş yö- netiminin, ILO politikasına yönelik zararını bilmesi, gözetmesi de gerekmez miydi? Türk-İş yöneticileri. sonuç aiınmasa da kc- tarılmış üçlü toplantıların ILO için hükümetler lehine artı puan olduğunu bizden.daha iyi bilirler. Türk hükümetinin ILO da, iş- çiye olumlu hiçbir hak getirmeyen bu görüşmeleri, nasıl kulla- nabileceğini de. Aralık aymdaki genel kuruldan bu yana hiçbir sendikal ciddi iş yapmamaya gerekçe olarak ortaya atılan üçlü görûşmeler sa- dece ILO'da işçi çıkarlarının savunulmasında zararlı olmadı el- bet. Çok daha fazla zararı bu yılın toplusozleşme uyuşmazlık- larına ilişkin gelişmeler üzerinde oldu. Sendikalann toplu, ta- ban güçlerine dayalı etkinliklerini kullanmaları engellendi. İşçi tabandaki dinamizm, gelisen potansiyel, karaıiılık değerlendi- rilmedi. Aksine bundan korkulup işçi gûcünün etkisiz hale gel- mesini sağlayacak bir politika izlendi. Toplusozleşme uyuşmaz- lıkları için işverenler ve de özellikle siyasi iktidara el uzatılıp kol kaptırıldı. Şimdi her iki cephe de sendikalardaki bu dağınıklığı, Türk-iş'in işlevini yapmamasım ne güzel değeriendiriyorlar. TÜSİAD Başkanı Cem Boyner'e kadar uzanan isveren cep- hesi, işçi ücret artışlarının enflasyonu körükleyeceği, sendika- lann asın istekleri olduğu kampanyalarında çok başanlılar. Türk- İş ve. sendikaları, işçilerin, değil enflasyondan sorumlu olmak, 1980 yılından bu yana aralıksız ağır yoksullaşmalannı bir ölçü- de kapatmaktan ne kadar uzak olduklarını anlatmayı becere- miyorlar. Belediye işçilerinin sözleşmesinin ardından "çöpçü- ler milyoner oldu" diye bir fırtınadır estirildi. Kimse gerçek ista- tistiklerle işçi ücretlerinin nerelerde, hâlâ ne kadar kayıpta ol- duğunu görmek istemiyor. Türk-iş yönetimi kitlenen kamu uyuşmaziıklannda, tabandan gelen gücünü kullanmayı unutmuş, hükümete yalvarıyor. Gün- lerce Başbakan'la görüşebilmek üzere bekleniyor, ILO seya- hati dahi erteleniyor. Sonunda görüşülebilen Bakan Cemil Çi- ç^k, âdeta alay edercesine, Türk-İş'in Başbakan'la görüşme is- teğinin yanlış olduğunu, Başbakan'la sözleşme görüşmelerinin yapılamayacağını söylüyor. Bir yandan da Türk-lş içindeki sağ ittHakın çatladtğı, ANAP'a yakm sendika başkanlarınm kendile- rini kurtarmak üzere diğerlerini satma girişimleri içinde olduğu dedikodulan yaytlryor. Tabanına değil, daha önce işçi düşmanı ilan ettiği siyasi ikti- dara el uzatmayi yeğleyen bir işçi konfederasyonu yönetiminin, son genel kurul ittifakının hali başka ne olabilir ki? Maliye Bakanı Adnan Kahveci: TIR'laragümrüksüz mazot verilebilir'İSTANBUL (AA) — Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahveci, Türk nakliyecilerinin rekabet şart- larının iyileştirilmesi yolunda gümrüksüz mazot sağlanması fik- rini "sempatik" bulduğunu söy- ledi. Uluslararası Nakliyeciler Der- neği'nin (UND) Genel Kurulu ls- tanbul Ticaret Odası'nda (tTO) yapüdı. Adnan Kahveci, Genel Kurul'da yaptığı konuşmada, "Öncelikle, yurtdışına çıkan TIR'lara gnmriiksüz mazot veril- mesi fikri. diğer ulkelerin nakli- yecüiUe ilgili yapüklannı gördük- ten sonra bana da cazip gddi" de- di. Kahveci, Avnıpa'daki tek güm- rük formu uygulamasına Türki- ye'nin de geçmesi gerektiğini kay- dederek, konuyu TBMM'nin önumüzdeki dönem yapılacak toplantılarında gündeme getirece- ğini belirtti. Yatınmcılann dışa açılmalanıı- da sağlanan kolayhkları da anla- tan Kahveci, "Avrupa'da söz sa- hibi olmak için oradaki yabana nakiiye flrmalanm alabilirsiniz. Bunun yolunu açtık" dedi. Adnan Kahveci, SSCB ile süren vize sorununa değinerek, bu ülke- nin konuya sıcak bakmamasına karşın, iki ülke arasında yakm za- manda yapılacak görüşmelerde konuyu gündeme getireceğini soz- lerine ekledi. UND Başkanı Saffet Uiosoy da yaptığı konuşmada, ithalatın ve ihracatm artmasına karşın Türk nakliyecilerinin toplam taşıma hizmetlerinden aldığı payın gittik- çe azaldığını, yuklerin yabancılar tarafından taşındığını, bunun da yurtdışına daha fazla döviz öden- diği anlamına geldiğini söyledi. Ulaştırma Bakanlığı Müsteşa- n Ertan Yülek, nakliyecilerin so- runlanna çözümler getirme yo- lunda sürdürdükleri çalışmalara değinerek, "Iran ve Irak ile yapı- lan görûşmeler sonucunda canlı- lık gelmiştir. Aynı şekilde, giiney limanlanmızın caalanraası için de görûşmeler sürdürülnyor" dedi. ik savıınınası İgADAMININ HAZİRAN 1990 GÜNLÜĞÜ Haarlayan:H.TurgutAnğ 11 Hazirana kadar MEHMET YAPICI ADANA — Avrupa Toplulu- ğu'nun (AT) bir süre önce üye ül- kelerin piyasalannı bozduğu ge- rekçesiyle pamuk ile pamuk- polyester karışımı Türk iplikleri için açtığı "damping somştnrnıa- sı"na resmi itiraz yapıldı. Türki- ye, yaptığı itirazda, damping iddi- alarmı reddetti ve AT'nin salt ken- di sanayicisini korumak amacıy- la böyle bir yola başvurduğu gö- rüşünü savundu. 'Damping soruşturması Türkiye'nin kendi iç pazar fıyatı altında topluluğa iplik soktuğu ve üye ulkelerin pazarlarında haksız rekabete yol açarak AT sanayici- sini zarara uğrattığı yolundaki id- dialann gerçek bir dayanağının ol- madığı vurgulamyor. Tekstil ve Hammaddeleri thracatçıları Bir- likleri'nce hazırlanan ve koordina- tör görevi yapan Akdeniz Tekstil ve Hammaddeleri lhracatçılan Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Şevki Altınöz ile yönetim kurulu üyesi Yaman Karamollaoglu tara- fından Brüksel'deki AT Komisyo- nu'na verilen itiraz dosyasında, Türk ipliklerine "damping sonış- turması"nın haksız yere açıldığı- nı kanıtlayan çok sayıda belgeye yer verildi. Bu arada, haklannda soruştur- ma açılan 21'i imalatçı-ihracatçı, 10'u da tüccar ihracatçı olmak üzere toplam 31 firmadan 15'i, AT Avrupa'ya dönük iplik ihracatının yüzde 70'ini gerçekleştiren imalatçı ve ihracatçılar, AT'nin "damping soruşturması"na 30 klasörlük belgeyle itiraz ettiler. tarafından gönderilen sorulara ya- nıt verdi. Ceytaş. Birko. Tariş, Antbiriik, Söktaş, Trakya İplik, Yalova Elyaf, Bisaş, Sönmez Pa- muklu Mensucat, Çukurt»-a Sana- yi İşletmeleri, Yidaş, Karsu ve Akiplik gibı AT'ye dönük iplik ih- racatının yüzde 70'ini gerçekleşti- ren imalatçı-ihracatçıların, dam- ping fiyatla topluluğa ihracat yap- madıklan yolundaki savunmala- rını içeren 30 klasör doküman da AT Komisyonu'na sunuldu. Akdeniz Tekstil ve Hammadde- leri thracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Şevki Altınöz, Brüksel dönüşü Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, "Türkiye'nin AT piyasasuu bozan bir ülke ol- madığını kanıtlanyla komisyona sunduk. Yapılacak olan soruştur- manın sonunda bunun böyle ol- duğunu anlayacaklardır" dedi. 'Türk ipliğinin AT'ye girişi engelieniyor* Şevki Altınöz, AT'nin asıl ama- cının, Türk ipliğinin topluluk ül- kelerine girmesini engellemek ve kendi sektörlerini himaye etmek olduğunu vurgularken konuya ilişkin olarak sunulan görüş ve iti- razları içeren dosyada özellikle bu noktanın üzerinde durulduğunu da bildirdi. AT Komisyonu'nun, soruştur- maya konu olan firmalardan gi- den ürün maliyet fiyatlarına iliş- kin bilgileri eylül ayına kadar Brüksel'deki merkezde inceleyece- ği ve muhtemelen bu tarihten son- ra bu bilgilerin doğruluklannı saptamak için Türkiye'ye gelece- ği belirtiliyor. • Boş video ve ses kaseti imal ya da ithalinden geçen ay kesilen vergi kesintisi Ziraat Bankası'na yatınhr, bildirimi Turizm Bakanhğı'na yollanır. • TV satışı bandrol ücreti Ziraat Bankası'na yatınlır, bildirimi TRT Genel Müdürlüğü'ne gönderilir. 15 Hazirana kadar • Geçen ayın Banka ve Sigorta Işlemleri Beyannarnesi vergi dairesine verilir ve ödenir. • Anlaşmah matbaalarda geçen ay basılan ve dağıtılan fatura, psv ve reçetelerin bildirimleri, vergi daireleri ile defterdarlıklara verilir. • Eczaneler, Tapu Sicil Müdürlükleri, Mimar ve Mühendisler, İmalatçı Kuyumcu ve Mıhlamacılar ile anlaşmalı matbaalann reçete basımını içeren mayıs '90 aylık biigi ve form bildirimleri, Maliye ve Gümrük Bakanlığı Vergi Istihbarat Şb. - Ulus - Ankara'ya taahhûtlü gönderilir. 20 Hazirana kadar • Anonim şirketlerin Damga Vergisi Beyannamesi vergi dairesine verilir ve pul bedelleri ödenir. • Ücretlilerin geçen ay alış belge sonuçlan, Vergi tade Beyannamesi ile vergi dairesine verilir. • Kişi ve şirketlerin haziran '90 Geçici vergisi ödenir. • 10'dan fazla işçi çalıştıran işyerlerinde geçen ay yapılan ödemelerin vergi kesintileri, Muhtasar Beyanname ile vergi dairesine verilir ve ödenir. • Kendi adlanna reklam yapanlar ve reklamcılann geçen aya ait İlan, Reklam Beyannamesi ile Eğlence, Yangın Sigorta ve Akaryakıt Tüketim Beyannameleri belediyeye verilir ve ödenir. 25 Hazirana kadar • Geçen ayın KDV Beyannamesi vergi dairesine verilir, vergi kesinti fazlası ödenir. • Kurulu kooperatifler, anasözleşmelerini 3476 s. Kooperatifler Yasası'na göre yeniden düzenlemelidirler. (20. ay - RG 25.10.1988) 28 Hazirana kadar • Yürürlükteki dış ticaret şirketleri yeni karara uyum sağlayacak düzenlemeyi yapmalıdırlar. (11. ay - RG 27.7.1989) • Daha önce satılmış, ama trafik ve vergi kaydı eski sahipleri adına görünen araçların yeni sahipleri, noter satış belgesi ile II Trafik Bürosu'na cezasu düzeltme işlemi yaptırabilirler. (14. ay-RG 28.4.1989) 29 Hazirana kadar • Emlak Vergisi Beyannamesi belediyeye verilir. tlk yan taksidi belediye veznesine, ilgili bankaya, postaçekine yatınlır. (Ek süre) . • Kamu kurumları işçilerine 1990 yılı 2. yan ikramiyesi ödenir. (6772 s. yasa m. 1) 30 Hazirana kadar (2 Temnmz Pazartesi'ye kadar) • Bağ-Kur'un haziran aylık pirimi bankaya, postaçekine, il müdürlük veznesine ödenir. • Mayıs aylık sigorta bildirgesi SSK Bölge Müdürlüğü'ne verilir ve aylık prim tutarı ödenir. • Gelir Vergisinin 2. yan taksidi (1/3*0) ödenmelidir. • Geçen ay 9'dan fazla işçi çalıştıranlarca: a) Konut E. Y. Fonu Bildirimi SSK Müdürlüğü'ne verilir, tutan banka ya da sigortaya ödenir. b) Zonınlu Tasarruf Kesintisi yeni aylık bildirim formlan Ziraat B. şubesine verilir ve yatınlır. (RG 11.1.1990) • Yedek subay yoklamasmın son ayı. • İhracatçılar Birliği yıllık aidatı ödenir. • Sermaye Piyasası Kanunu kapsamına giren kuruluşlar, Sermaye Piyasası Kurulu'na geçen ay bildirimde bulunmayanlara uyan. • Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi veren ticaret ve serbest meslek sahipleri geçen ayın Vergi tade Beyannamesi'ni verirler. • Zonınlu tasarruf kesintisinde 2 yılı dolduranlar, Ziraat B. şubesine birer dilekçeyle başvururlarsa birikimin faiTinin 1/3'ünü geri alırlar. • Eski tip sürücii belgeleri yenileriyle değiştirilmelidir. (3. ay) • Geçen yıl satışlan 15 milyonu aşan perakendecilerden yazar kasa alamayanlar, hazırlıklannı bitirmelidirler. (Ek süre - R.G. 2.6.1990)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear