Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahıbi: Cumhuriyel Matbaacılık ve Gazeıecilik Türk Anonim Şirketi adına
Nadir \adi 0 Genel Vayın Müduru: Hssan Cemal. Müessese Müdurü:
Emine Işaklıgıl, Yazı tşleri Muduru: Ok»y Gonmsin. • Haber Merkezi
Muduru: Yalçin Ba>er, Sayfa Düzeni Yonetmeni: Ali Acır, # Tetnsılaler
ANkARA: Ahmeı Tan, İZMİR: Hikmet Çrtnkjya. A D A N A : Çetin Yijenoglu
1; Polııika: Cdal BaşJangıç. D15 Hat*rler: Eıgna Balo, Ekonomı Ccngiz Turlauı. I> Sendika: Şuknn K t n o . Kiıllür: Cttal Lskr.
Egttım: Gcnca> Şayian, Haber Aıaştırma: tanH Beftan, Yurt Haberlen: NeedM Dogan. Spor Danijıranı: AMîdkadir Vucriman,
Dın Yaziar KCTCOI Çalçkıa. Arasüıma: Sahuı Alpa>, Düzeltme: AbdoDah Yucı. # KoordmatOr: Khmn Korutan. 0 Mı!ı Işler
Erol Eıfcut, 9 Muhasebe: Böfcnf Vnır # Butçc-Planlama Sngi Osmint*vo$lu 0 Rcktam A»K Tonu, # Ek Yayınlar Hulyı
Ak>ol • Idaıc: Hüayin Garer. # ljlnme: Öadcr Çdik, • Bile-lşlem Nıü InL • Ptrsonei: Scvp BosUBaogtu.
fiasü» w Yawn Cumhanym Mi'tejot* « Guraolik TA.J Tlirk Ocaft C*i. 39/4;
HJM Kı. PK: 246-lsta.ioul. Td; 512 05 05 (20 haü. Tekjt 22246 FM: (I) 526 60 72 0
Burvlar Ankm Zıya Gokal? Btv Inkılap S. So: !9'4, Td: 133 II 4M7. Ttta: 42J44 FM: (4) 133
05 65 • tnm: H Z,.a Blv 1352 SJ2-3, Td 13 12 30. THct 52359 Fax. (51) 19 53 60
• Aıtem: Inoml Cad. 119 & No: 1 Kjt I. Td: 19 37 52 (4 RBU, Ttto. 62155, F». (71) 19 r 52
TAKVIM: 15 MAYIS 1990 Imsak: 3.54 Güneş: 5.40 Öğle: 13.05 tkindi: 17.00 Akşam: 20.21 Yatsı: 21.59
TMMOB'nin Ankararaporu
4
Çevre yolu
çevreyi ezîp
geçecek'TMMOB'nin raporuna göre yapılması
planlanan Ankara Çevre Otoyolu ile 1 milyon
200 bin ağaç ve fidan kesilecek.
İDİL GÜRSEL
ANKARA — Ankara - Gere-
de Otoyolu çerçevesinde yapılma-
sı düşünulen Ankara çevre oto-
yolu, kentin var olan tüm çevre
varlıklannı tahrip edecek. Yapı-
mı planlanan otoyolla yaklaşık 1
milyon 200 bin fidan ve ağaç ke-
silecek.
TMMOB, büyük bir bölümü
dış kredi ile gerçekleştirilecek
olan Ankara çevre otoyoluyla il-
gili hazırladığı raporda, yol pro-
jelendirilirken, hiçbir çevre değe-
Bülbüldağı
ormanına
turistik
otel izni
VEYSEL EROL
SELÇUK — Tanm Orman ve
Köyişleri Bakanlığı'nca bir firma-
ya49 yıllığına Büibüldağı'nda kira-
lanan ve Hıristiyanlann hac için
geldikleri Meryemana Evi'nin de
bulunduğu ormanlık alana bin ya-
taklı turistik tesis yapılması, bilir-
kişi karanna kaldı. Selçuk Beledi-
yesi, ormanlık alanın katledilmesi
anlamını taşıyan böyle bir tahsisin
verilmesini "saşırtıa" olarak nite-
ledi, rırma ise plan ve projesi hazır
olan tesisi yaptırmakta kararlı ol-
duğunu açıkladı.
Ankara'da kurulu Mensevi Ya-
yın veiurizm Endüstri A.Ş. firma-
sınm yetkilileri Tanm Orman ve
Köyişleri BakanlığVna başvurarak,
Bülbüldağı'ndaki genç orman alan
üzerinde 120 bin metrekarelik bö-
lümde bin yataklı turistik tesis yap-
tırmak istedi. Başvuruyu kabul
eden bakanlık istenilen bölgeyi 49
yıllığına firmaya kiraladı. Plan ve
projelerini de hazırlayanfirmain-
şaat izni için Selçuk Belediyesi'ne
başvurdu. Olayı yerinde bulmayan
ve bir orman kadiamı olarak nite-
leyen Selçuk Belediye Meclisi baş-
vuruyu reddetti. Bunun üzerine lı-
mir ldare Mahkemesi'nebaşvuran
firma yürütmeyi durdurma kararı
alınmasım istedi. Firmarun başvu-
rusu üzerine mahkeme de da\-ayla
ilgili olarak DokuzEylül Üniversi-
tesi Öğretim üyelerinden Prof. Dr.
Sezai Göksu, Prof. Dr. Çınar Atay
ve Prof.Dr. Mesut Ayan'ı bilirkişi
olarak atadı.
rinin gözönüne alınmadığına dik-
kat çekiyor. Kentin gelecekteki su
gereksinimini karşıiamak üzere
planlanan ışıklar baraj gölü ve su
havzasının da yolun altında ka-
lacağının vurgulandıjı raporda,
şu noktalara değinilıyor:
Barajlar kirl«i>or: Oto-
yol, Ankara'nın iki önemli su
kaynağı oian Bayındır Baraj Gö-
lü ve Çubuk Baraj Gölü üzerin-
den geçiyor. Yolla Çubuk Barajı
çevresindeki 210 bin, Bayındır
Barajı çevresindeki 250 bin ağaç
yolu yok olacak.
Ankara'nın önemli rekreasyon-
merkezleri olan Eymir ve Moğan
gölleri arasından geçen yol bir sü-
re sonra gölün çevresindeki can-
lı yaşamın yok olfnasına neden
olacak.
Yeşil alan ve agaç kat-
liamı: Otoyol Ankara çevresin-
deki yeşi1 kuşakta en azından 5
milyon 200 bin metrekare orman
alamnın yıkıma uğramasına ne-
den olacak.
Tarihi degerler yok
edtliyor: Çevre otoyolunun
kentin kuzeyinde bulunan bölü-
mü 1. derecede arkeolojik SİT
alanı üzerinden geçiyor. Kentin
güneyinde Gölbasj'nın kuzej'ba-
tısında yer alan rekreasyon alanı
Çatalçeşme yöresi de otoyol altın-
da kalacak.
Kenli bozacak: Çevre oto-
yolu kentin gelişme alanlarının
ortasından ve kıyısından geçen,
çok sayıda kavşakla kenfe bağla-
nan, mevcut kent yerleşik alanı-
nın tam sınırından geçerek geliş-
me alanlarıyla kenti ayıran bir
konumda tasarlanıyor.
kaynak ^avBr^aBİı^ı
ve nühendislik hataları:
Dodurga köyü doğusunda kalan
vadi boyunca 5 kilometre uzun-
luktaki heyelanlı alan seçilmiş,
yol 500 metre uzatılarak maliyet
10 milyar lira artmış.
• Tarihi Çatalçeşme bölgesin-
deki yeraltı su seviyesi yiizeye ya-
kın bulunmakta. Bu alanı geç-
mek için önerilen kavşak, 15 mil-
yar liralık bir maliyet artışı getir-
mekte ve 180 bin metrekare or-
man alanı tahrip edilmekte.
• Yaylabağ, Karataş, Kurucak
ve Kurşunlar köyleri arasında
toplam 10 kilometrelik kaymaya
müsait heyelanlı alanın seçilme-
si en az 40 milyar liralık maliyet
artışı getirmekte.
ALIŞILAN GÖRÜNTÜLER — Seul sokaklannda sık sık yaşanan gönıntülcnİM bJri: Elinde megafonla propaganda yapan bir gösterici. (Fotoğraf: Mustafa Balbay)
Güney Kore, Filipinler, Taylandgibi ülkelerde'demokrasi kavgası'yükseliyor
Asya kaplanı öfkeli
AT-TÜRKİYE
ABD,üyeIik
için
karamsar
ABD Dışışleri Bakan
Yardımcısı Johnson,
AT'nin 'entegrasyon' ve
'dışa açılma'
politikalarının Türkiye ve
Avusturya'nın şansını
azalttığını söyledi.
WASHINGTON (Cnmburiyet)
— ABD Dışışleri Bakan Yardım-
cısı Vekili Ralph Johnson, Avru-
pa Topluluğu'nun "dışa açılma"
yerine "entegrasyon" politikaları-
na yönelmesinin Türkiye ve Avus-
turya'nın tam üyelik şansını azalt-
tığını söyledi.
Johnson, Washington'da yapı-
lan Türk Amerikan Asamblesi yıl-
lık toplantısında yaptığı konuşma-
da, topiuluk içinde "dışa açılma"
ve "siyasi ve ekonomik entegras-
yon" diye beliren iki görüşten
ikincisinin ağır basmaya başladı-
ğını, bunun da yenj üyeliğe daha
az dikkat ve öncelik verilmesi an-
lamına geldiğini vurguladıktan
sonra, "Bu durumdan dolayı İs-
kandinav ülkeleri ile Türkiye ve
Avusturya. toplulukla olan ilişki-
lerini yeniden dfişünmeye
başladılar" diye konuştu.
Topluluğun, Doğu Bloku ülke-
leri ile, en çok Türkiye ile olduğu
gibi "ortaklık" anlaşması yapaca-
ğmı, bundan öteye gidemeyeceği-
ni kaydeden Johnson, şöyle ko-
nuştu:
"Tarihi açıdan biz hep Türkiye^
nin Avrupa Topluluğu'nun bir
parçası olmasını destekleyegetdik.
Bunun Batı'nın menfaatine oldu-
gunu düşüniiyoruz, Türkiye'nin de
menfaatine oiduğunu düşunüyo-
rnz. Siyasi ve ekonomik açıdan
Avrupa'ya daha entegre olmuş bir
Türkiye fikri bizim için çok cazip.
Buna çok önem veriyonız."
Avrupa Topluluğu'nun
"entegrasyon" eğilimi içinde ol-
masmın, yeni üye olmasa dalıi
Türkiye'yi topiuluk ile ekonomik
ilişkilerini geliştirmekten alakoy-
madığım kaydeden Johnson, top-
luluğun da bunu nasıl yapabilece-
ği yönünde bir arayış içinde oidu-
ğunu ifade etti.
Güney Kore'de işçi ve öğrenci hareketleri
gittikçe yayılıyor. Bu kesimler ekonomik
kalkınmadan yeterince pay alamadıklarını öne
sürerek gösteriler düzenliyor, greve gidiyorlar.
Birçok sendikacı tutuklu. Batılı gözlemcilere
göre 'Asya kaplanı' olarak anılan ve sanayi
atılımı yapan bu ülkelerde çalkantı kolay
durulmayacak.
MUSTAFA BALBAY
SEUL - MANİLA - BANG-
KOK — Seul Plaza Oteli'nin önü-
nü kapatan çok sayıda gösterici el-
lerinde dövizler, slogan atarak ey-
lem yapıyor. Göstericilerden biri-
si megafonla slogana katılıyor.
Trafiği bir süre aksatan grup gü-
venlik görevlilerinin olay yerine
gelmesiyle birlikte dağılıyor.
Güney Kore'nin başkenti Seul-
de halkın artık alışık olduğu gö-
rüntüler bunlar. îşyerlerindeki
grev dalgasına eklenen büyük
kentlerdeki gösteriler yeni kaza-
nımları beraberinde getirirken
Güney Kore bir anlamda demok-
rasi smavı veriyor.
Demokrasi "Asya kaplanlan"
diye anılan Güney Kore, Tayvan,
Hong Kong, FiüpinJer ve Tayland
gibi ülkelerde yaşanan ortak bir
"sonın" olarak gözlemleniyor.
"Ne pahasına oluısa olsun eko-
nomik kalkınma" sloganıyla ha-
reket eden Güney Kore yönetimi-
ni son günlerde işçiler ve öğrenci-
ler iyice sıkıştınyor. Seul'deki lüks
iş merkezlerine, dev fabrikalara
karşın ekonomik kalkınmadan iş-
çilerin ve diğer çabşanlann yete-
rince pay alamadıklan gözleniyor.
Son birkaç ay içinde yaygınlaşan
grevlerin ve işçi eylemlerin fatura-
sı: 200*0 aşkın tutuklu sendikacı.
Seul'de ÜCT« artışırun yaru sıra
"daha fazla sosyal hak için" mü-
cadele eden isçiler ulkedeki son
gelişmeler konusunda şu değerle-
dirmeyi yapıyorlar:
"Güney Kore'de ekonomi
emme-basma tuJıunba gibL Ham-
madde hemen hemen tiunüyle dı-
şandan geliyor. Fabrikalarda üriin
eide ediiip ihracat yapıiıyor. Ülke-
deki yaürunlann çogu da çokulns-
lu şirketlem gerçekJeştirildi. Ko-
re'nin tek kazanç kaynagı iş gücü.
Başka bir sennaye yok."
Başta Seul olmak üzere ülkenin
birçok kentinde 1987'deki kanlı
gösterilerin ardından işçi ücretle-
rine ahşılmadık oranda zamlar
yapılmıştı. Güney Kore'de bugün
sürdürülen uğraş ise daha çok sos-
yal haklann arttınlması. Fazla
mesaı kavramının henüz bilinme-
diği Güney Kore'de işçiler eğitim
yardımı, daha özgür örgütlenme,
tutuklu sendikacüann serbet bıra-
küması ve benzer gefekçelerle gre-
ve gidiyorlar. Ancak bu grevlerin
önemli bir bölümü hükümetin ya-
sal olarak tanımadığı sendikalar-
ca gerçekleştirüiyor. Bunu gerekçe
yapan polis de grevdeki işyerleri-
ne baskın düzenliyor.
Seul'de görev yapan Batılı bir
diplomat son olaylan şöyle yo-
rumluyor:
"Uzakdogu'nun kendine has bir
yapısı var. Kab disiplin, üste say-
gı geleneksel bir dunım. Güney
İspanyol turizmciMaria Rufılanchas:
Turistin kalitesi
sayısından önemli
Lambada:Brezîlya farkı
Dış Haberler Servisi — Bir süre önce Floransa'da düzenlenen
Lambada Dünya Yarışması'na 19 ülkeden toplam 60 çift
katıldı. Bir yılı aşkın süredir tüm dünyayı kasıp kavuran
"Lambada", ülkemizde de yediden yetmişe büyük ilgi
topluyor. Kalçaları hemen hemen tümüyle açıkta bırakan,
fırıl fırıl fırıldayan kısacık etekleriyle yarışmacılar
Lambada'nın en erotik örneklerini sundu. Haberi veren
Alman "Stern" dergisine göre yanşmaya AJmanya'dan da
beş çift katıldı. Ancak ateşli yapılarıyla Güney Amerikalılar
tüm kuralları hiçe sayıp "kalçalarıyla" harikalar yaratırken,
Alman yarışmacılardan Matthias Freydank "Güney
Amerikalıların yanında biz Batılıların Lambada girişimleri,
Antarktika'da ananas yetiştirmeye benziyor" dedi. Almanlar
yanşmanın başında elendi, kazanan Brezilyalılar oldu.
Maria Luz Rufilanchas 1989'da
İspanya'ya 54 milyon turist
geldiğini, turizmden 16 milyar
dolar gelir elde edildiğini
söylüyor. "Bir önceki yılla
karşılaştırıldığında turist
^ayısında binde 2 oranında bir
azalma olduğu görülüyor. Bunun
gelirlere yansıması yüzde 3
oranına kadar varıyor" diyor.
CEM HAMULOĞLU
YONCA ÖZKAYA
"Aman İspanya'ya benzemeye-
lim!" Bu tümce, Türkiye"de tu-
rizmle ilgili toplantılarda sürekli
yineleniyor. Çünkü İspanya, "tu-
rizm uğruna" çevrenin nasıl bozu-
labileceğine en iyi örneği oluştu-
ruyor.
ispanya bu duruma nasıl geldi?
Türkiye'nin bu örnekten çıkarta-
cağı dersler nelerdir? Bu ve ben-
zeri soruları, îspanya'nın turizm
politikalanndan sorumlu raüdür
yardımcısı Maria Luz Rufilanc-
has'a yöneltme olanağı bulduk.
Geçen hafta lstanbul'da yapılan
Dünya Turizm Örgütü'nün (WT0)
toplantısında tspanya adına katı-
lan Rufilanchas, "tspanya ve
betonlaşma" üzerine şunlan söy-
ledi:
"tspanya'da belirii bölgelerde
kötü yapılaşma olduğu, çevre ko-
romasına dikkat edilmediği doğ-
ru. Ancak bu yalnız bizim degil
ttalya, Portekiz ve Yunanistan'ın
da sorunu. Ajrıca bu tür spekü-
iasyoniardan kendini kurtarabüen
tek bir ttlke de yok."
Peki, Türkiye'nin aynı "kötü
sonuca" ulaşmaması ıçm neler
yapılabilir? Bu soruya "Türkler is-
tedikleri takdirde tspanyol otori-
telerden bu konuda yardım alabi-
lirler. Büyük bir açıklıkla sorun-
lann nerelerde oiduğunu, taangi-
lerinİD mutlaka önlenmesi gerek-
tigini söyleyebiliriz. Araa tüm sap-
tamalara karşın yanbşlıklan bütü-
nüyle önlemek her zaman müm-
kiin olmuyor, çünkü hiçbir hata
yapılmsyan bir turizm sektörü
düşünemiyorum" yanıtııu veren
Maria Luz Rufilanchas, "torizm
ve tspanya" üzerine şunları söylü-
yon'Günümüzde turistik gelişme
nin bir sanayi ve bunun da özel iş-
letmeierin elinde olduğu artık ka-
bul edildi. Turizm sektörunun özel
sektör tarafından geliştirilmesi ge-
rekügine inanıyoruz. 1989 yüında
tspanya'ya 54 milyon turist geldi.
Turizmden elde edilen gelir ise 16
milyar dolar oldu. Bir önceki yıl-
la karsılaşünJdıgjuda turist sayı-
sında binde 2 oranında bir azalma
olduğu görülüyor. Bunun gelirle-
re yansıması ise yüzde 3 oranına
kadar vanyor. Tabii ki turizm ge-
lirlerinin azalmasım istemeyiz,
ama tspanya'ya gelen turistlerin
çok uç bir kesimini oluşturan ki-
şilerin sayısında bir ölçüde azal-
ma olmasını çok kötü olarak de-
geriendirmiyoruz."
Ekonomik sorunlan yüzünden
geçen yıl fazla gezmeyen İngiliz-
lerin bu düşüşte etkisi olup otma-
dığını ise Rufilanchas şöyle değer-
lendiriyor:
"Jngiltere'de alınao kararlardan
etkilenen Ingilizler, paket tur ya-
pan turist kapsamına giriyor. Alt
tabakalardan geliyorlar ve zaten
girtikleri ülkenin turizm gelirleri-
ni önemli ölçöde elkileyecek bir
harcama yapmıyorlar. Tatillerini
ucuza çıkanyorlar. Biz onlann
tspanya turizmine fazla katkı sag-
ladığı göriişünde değiliz. Bu du-
rumda hükümetin önereceği tek
şey, otel yöneticilerine turistlerin
kalitesinin sayıdan daha önemli
oiduğunu anlatmak olmalı."
Kore modeli de zaten bu ilkelerle
ayakta durdu. Ancak şimdi işçi-
ler batılı anlamda demokrasiyi,
insan haklannı istiyorlar. Göıü-
nen o ki demokrasi sancılan ar-
tarak devam edecek."
Bir Alman sanayicinin, "Böy-
lesi bir ekonomik büyüme elde et-
mek için üç işçi nesiini harcamak-
tan bftşka çare yoktur" diye değer-
lendirdiği Güney Kore Modeli
gözden düserken ulkedeki kalkın-
ma hızında da belli bir düşüş dik-
kati çekiyor. 1980'li yıllarda yüz-
de 10'lan aşan kalkınma hızı bu-
gün yüzde 5-6 dolayında. Buna
karşın Güney Kore Japonya'dan
gözünü ayırmış değil. Ulkedeki
ekonomik planlamalar, sürekli
benzer dallarda at koşturan Ja-
ponya'ya ulaşmayı hedefliyor.
Tayland: Ordu-
hüktimet el ele
Başkent Bangkok ve nüfusu
200 bini geçmeyen taşra kentlerin-
den oluşan Tayland da ekonomik
kalkınmasını işçi gücüne dayamış
ülkelerden. Tam bir Japon kuşat-
masının gözlendiği Tayland'a ya-
bancı sermayenin yüzde 50'den
fazlası bu ülkeden geliyor. Japon-
lann Bangkok ve çevresindeki ya-
tırımı 7 milyar doları aşmış du-
rumda.
Tayland'da hükumet üyelerinin
ve temsilciler meclisi üyelerinin
çoğu askerlerden oluşuyor. Başba-
kan Prem Tinsulanond da eski bir
general. Ordunun işlevi ise sade-
ce ülkeyi düşmandan korumakla
sırurlı değil. Ülke yönetiminde de
söz sahibi. Bunun yanında silahlı
kuvvetler mensuplarımn dışanda
işyeri açrnası ve>r
a yöneticilik yap-
ması da olağan.
Bangkok'u ikiye bölen Chae
Phraya Nehri'nde tur düzenleyen
bir tekne sahibinin bize yöneltti-
ği, "Türkiye'nin yönetim biçimi
nedir" sorusuna, "demokrasi" di-
ye yamtlayınca tekne sahibi şu
karşıhğı verdi:
"— Bizde de demokrasi."
Günlük asgari ücret
3 dolar
Taylandlının bu yanıtı demok-
rasi kavrtmının ne kadar geniş ol-
duğunun da bir göstergesi.
Halen günlük asgari ücretin 3
dolar dolayında olduğu Tayland
1
da ücret artışı ve benzer eylemle-
rin yoğun olmamasına gerekçe
olarak ülkenin doğai yapısı gös-
teriliyor. Tropikal iklimin hüküm
sürdüğü Tayland'da hava sıcaklı-
ğı kjş mevsiminde bile 25 derece-
nin altına düşmüyor. Tropik or-
manların cömertçe sunduğu mey-
veler ve deniz ürünleri yiyecek so-
rununu da hafifletiyor. Örneğin
Türkiye'de pahalı deniz ürünleri
diye bilinen karidesin kilosu 2-3
bin lira arasında. Balıklar daha
ucuz.
Yılhk ihracatın 20 milyar dola-
rı aştığı Tkyland'da milli gelirden
alt sınıflara düşen payın ne kadar
az olduğu Bangkok'un ünlü
Lumphini Parkı'nda rahatça göz-
lenebiliyor. Park yemyeşil. Dev
ağaçlar ve koşu yolları var. Bura-
da orta yaşı geçmiş ve bol kilolu
kadın ve erkekler sabah sporu ya-
pıyor. Bunların 5-6 katı insan da
spor yapanlara birşeyler satabil-
mek için uğraşıyor. Meyve suyu,
hafif yiyecekler bunların başında
geliyor. Sendikaların devlet-ordu
denetiminde olduğu Tayland'da
yaygın grev yasak.
Sait Faik v
gecesi
• KUItür Servisi —
Türkiye Yazarlar
Sendikası'nın "Ustalarla
Birlikte-7 Sait Faik
Abasıyanık'ı Anma
Gecesi" Beyoğlu Karaça
Tiyatro'da yapıldı. İsa
Çelik'in "İnsan ve Sait
Faik" başlıklı dia
gösterisiyle başlayan anma
gecesinde açılış
konuşmasını yapan TYS
Genel Başkanı Oktay
Akbal, Sait Faik'in yeğeni
Mustafa Abasıyanık'a
geleneksel hediye olarak
işlemeli bir bakır çanak
sundu. Sunuculuğunu
Candan Sabuncu'nun
yaptığı gecede söz alan
PEN Yazarlar Derneği
Genel Başkanı Yaşar
Kemal, Sait Faik'in
edebiyatımızda çok ilginç
bir kişiliğe sahip oiduğunu
belirterek, Türk hikâyesinin
ve dilimizin Sait Faik'e
kadar sınırlı olduğunu, bu
sınırların ilk kez Sait Faik
tarafından kmldığını
söyledi. Yıldız Kenter, Sait
Faik'in "Eftalikus'un
Kahvesi", Şükran Güngör,
"Hişt Hişt" adlı yapıtlarını
okuyarak anma gecesine
katıldılar.
Danimarkalı
hekimler
• Sağiık Servisi —
Danimarka'dan 40 kişilik
bir pratisyen hekim grubu
Türkiye'nin sağiık
sorunlarını yerinde görmek
üzere ülkemize geldi.
Hekimler 14-18 mayıs
tarihleri arasında, lç
Hastahkları Anabilim Dalı
ve Toplum Hekimliği
profesörü Bülent
Berkarda'nın yönettiği
"Danimarkab pratisyen
hekimler kursu"na
katılıyorlar. tlki dün
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
kütüphanesinde yapılan
kursta, Türkiye'nin coğrafi,
iklim, nüfus özellikleri,
yaşam tarzı, Türkiye'deki
sağiık üniteleri, sağiık
personeli ve sağiık
problemleri Prof. Dr. Uğur
Derman tarafmdan
anlatıldı.
Darüşşafakalda
pilav günü
• Eğitim Servisi — Özel
Darüşşafaka Lisesi
mezuniarı, 20 mayıs günü
okulda düzenienecek
geleneksel "Pilav
Günü"nde bir araya
gelecek. "Pilav Günü"nde,
lisenin kuruluşunun 117.
yıldönümü de kutlanacak.
Türkmen,
turizm müşaviri
• Haber Araştırma Servisi
— Turizm Bakanlığı
müsteşarı Mustafa
Türkmen "sürpriz" bir
kararla ABD Türkiye
Büyükelçiliği'ne "turizm
müşaviri" olarak atandı.
Turiz Bakanı flhan
Aküzüm, Cumhuriyet
muhabirinin sorularım
şöyle yanıtladı: "Müsteşar
alındı, ABD'ye gitmesi
kesinleşti. Kararnamesini
bugün sevk ettim. tstifa
kesinlikle söz konusu değil.
10-15 gün önce bana geldi
ve ABD'ye gitmek istediğini
söyledi. Çünkü yapacağımız
tanıtım atağı için ABD
büyük önem taşıyor. Ben
de saygıyla karşüadım."
Grençlik
Haftası
• ANKARA (AA) — 19
Mayıs Atatürk'ü Anma ve
Gençlik ve Spor Bayramı'nı
da içine alan "Gençlik
Haftası" bugün başlıyor.
Haftanın başlaması
dolayısıyla Devlet Bakanı
Ismet Özarslan
başkanlığında, öğrenci, izci
ve sporculardan oluşan bir
heyet, bugün Aıutkabir'i
ziyaret edecek.
Kodak
fotogyaf ödülti
• Haber Merkezi — Bu yıl
ülkemizin ikinci kez
katılacağı Avrupa Kodak
Ödülü Fotoğraf
Yarışması'nın Türkiye
elemeleri sonuçlandı. Geçen
hafta toplanan Ersin Alok,
Mengü Ertel, Ali Üstündağ,
tzzet Keribar, tsa Çeük,
Paul McMillen ve Ahmet
öner Gezgin'den kurulu
jüri, katılan eserleri
değerlendirdi ve yarışmada
Türkiye'yi temsil edecek
sanatçı ve eserini belirledi.
Türkiye elemesini kazanan
yanşmacı 17 mayıs
perşembe günü Sheraton
Oteli Aquarius Salonu'nda
saat 11.00'de yapılacak
basın toplantısında
kamuoyuna açıklanacak ve
ödülü verilecek.