Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
5 NİSAN 1990 * HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19
GÜISEYDOĞU HABERLERİ
Muhalefetten
basına destektnönü Basırı gorevini yapıyor, olayları doğru
değerlendirmek açıkhktan geçer.
Demirel Gerçeklerin yazılmasından 'PKK
propagandası' diye rahatsız olanlar var.
Gerçeİder söylenecek ve yazılacaktır.
Lice'de kepenk kapama eylemi
ANKARA (Cnmhuriyet Buro-
sn) — SHP Genel Başkanı Erdal
Inönn üe DYP Genel Başkanı Su-
leyman Demirel, Cumhurbaşka
nı Turgut Ozal'ın yarın yapacağı
"basın nrvesi" öncesınde, bası-
nın Guneydoğu olaylarında gore
vını yaptığını ve olavları doğru de-
ğerlendırmenın "açıklıktan",
"gerceklerin yazılmasından" geç-
tığıru ıfade ettıler
Inönu, Cumhunyet'ın sorusu
üzenne, "Zirve gerçekJeşmeden
ve Ozal'ın yaklaşımını ortaya
koymadan" değerlendırme yap-
mayı "anlamlı bulmadıgını" ıfa-
de ettı SHP hderı, "Siz SHP Ge-
nel Başkanı olarak, basının Gu-
neydoğu olaylanna vaklaşımı ko-
nusunda değerlendırmenız olabı-
lir mi?" sorusuna şu karşılığı
verdı
"Basın gorevini yapmaya çalı-
şıyor. Basından benıra bir şıkâye-
tim yok. Doğu'da bır huzursuz-
lok yaşamyor. Bır aynlıkçı örgu-
tnn sılahlı hareketı var. Buna kar-
şı guvenlık guçlennın mucadelesi
var. Ama bu arada o yorede ya-
şayaa vatandaşlar rahatsız olu-
yoriar. Kaçımlmaz bir sonuç. Bır
yerde sflahb bir hareket varsa ora-
da yaşavan herkes rahatsız olur.
Basın oradakı olaylan duyurmak-
la gorevlı. Burada silahlı bir rau-
cadelenin yanı sıra bir de propa-
ganda savaşı \ar. Bu propagan-
da mucadelesınde basının, zaman
zaman farkında olmadan, taraf
tuttuğu degerlendırmeleri yapılı-
yor. Boyle şeyler olabılır. Haberi
yazan muhabırler orada gorduk-
lennı vansıtıvorlar. Farkında ol-
madan bır mucadelenın ıçıne gi-
rebilirler Butun bunlann çaresi
gene açıklıktır. AçıklıkJa olanlar
duyunılursa herkes ıvıce anlarsa
ne oiup bittiğioı, değerlendirme
de daha sağlıklı yapılır ve esas
araaç olan herkesin bir arada ya-
şaması ve ulke butunlugu koru-
nurken, haikın da butun haklar-
dan yararlanarak huzur ıçinde >a-
şaması amaana vanJır Burada da
basın butun demokratık uğraşlar-
da olduğu gibı önemli bır gorev
yapıyor. Ben konuya boyle ba-
kıyorum.
Muhabırlerin gerceği oiduğu gi-
bı haber vermesı, bazı şartlarda
guç olabilir. Çatışma şartlannda
her zaman guç olur. Bunlann
hepsinı doğru değerlendirmek ve
açıklıktan korkmadan, olaylan
değerlendırmek, ulkeyı bır arada
tutacak yaklaşımı surdurmeklir
gerekli olan."
Demirel
DYP Genel Başkanı Demırd de
Cumhunyet'ın sorulannı yanıtlar-
ken, "Basının Guneydoğu'daki
olaylarla ılgilı anlayışını ovuyo-
nım. Basın olayı çok lyi kavra-
mışür. Basının sezgisı ve mesete-
leri tartışması övguye değerdir.
Basının olaylarla ilgilı hassasıye-
lıni ovguye değer buldum" dıye
konuştu
Demirel, "Çankaya'da basın-
dan ne istenebilir?" sorusuna,
"Basından, devletin yamnda ol-
ması islenir. Turkıve'nın bolun-
mez butunluğunun yamnda olma-
sı istenır" vanıtını \erdı DYP lı-
derı, "Basının bu konudakı tutu-
mundan oır kaygı mı var acaba?"
sorusu üzenne de "Kaygı olsa da
olmasa da onlar daüna istenir"
dedı.
Basının hassası>etım ve vata-
nperverlığını daıma takdırle kar-
sıladığını bıldıren Dernırel, bır
başka soru üzenne de Guneydo-
ğu'dakı olaylarla ılgilı gerçeklen
söylemevı ve yazmayı "PKK pro-
pagandası" zannedenler olduğu-
nu belırtu
(Baştarafı 1. Sayfada)
üzenne ılçedekı 186 esnafın tümu
ışyerlennı açrnadı Dıyarbakır Va-
lısı Cengiz Bulul da dun Lıce'ye
gelerek kepenk kapatma olayını
ızledı Lıce Beledıyesı hoparlörun-
den sık sık yapılan anonslarda,
"Oiaganustu Hal Bolge Valiliği -
nin emridir. Esnafiann en kısa su-
rede dukkânlannı açması gerek-
mektedir. Aksi halde dukkânlar
zoria açüralacaktır" denıldı Bu-
na karşın esnaflann ışyerlennı aç-
maları sağlanamadı Kepenk ka-
pama eylemıne polıs mudahalede
bulunmadı tlçe merkezındekı fı-
rınlann da kepenk kapama eyle-
mıne katılması nedenıyle dun bu
yuk boyutta ekmek sıkıntısı mey-
dana geldı Bu arada 80 öğrencı-
sı bulunan Lıce Lısesı'nde öğren-
cılenn derslere gırmemesı nede-
nıyle dun eğıtım >apılamadı
Yaklaşık 20 bın ışyennden 18
bınının kepenk kapadığı Bat-
TJN HABER YORUMU
'Kanşıkhk Kürt
kentlerine egemen'
SABETAY VAROL
PARİS — Lıberatıcm Gazetesı
dun, "Kanşıklıklar Kurt kentlen-
ne egemen oluyor" başlığı altın-
da bır yazı yayımlandı Ankara
1
dan kaleme almdığı belırtılen ya-
zı, Cızre ve Nusaybın'de başlayan
eylemlenn Mardın ve Dıyarbakır'a
yayıldığını ılen suruyor Lıberatı-
on, Guneydoğu'nun en büyük
kentı olan Dıyarbakır'da PKK'nın
ıstedığı gıbı hareket edebıldığını
öne sürerek, buna son dukkân ka-
pama eylemlennı örnek gösterı-
yor
Lıberatıon, Kurtçe kaset ve ya-
yınlann Dıyarbakır'da kolaylıkla
termn edıldığını yazarak, bölgede-
kı toplumsal ve ekonomık koşul-
ların genlığıne ışaret edıyor Ya-
ada şöyle deruvor "Kentteki Turk
mahallelenmn goreli zenginligi,
gençlerde çaresizh'k duygusunu
guçlendınyor Buralarda sıze, ken-
tin eskı mahallelenmn, Kurtierin
temızlık bilraezligi yuzunden pis
kaldığı soyleniyor. Ancak Tnrk
mahallerini çoğu kez bclediye te-
mızletıyor. Sokaklarda şalvarh
Kurt koylulen yamnda, başlan ke-
fiyeli Iraklı Knrt multecıler gozle-
niyor."
Okullarda söyletılen Atatürki
ün "Ne Mutlu Turkum Diyene"
sözlenrun çocuklara alçak sesle
Kürtçeye çevnldığını de öne suren
Lıberatıon yazan, öğretmenlenn
bu durumu görmezlıkten geldığı-
nı de ıfade edıyor Lıberatıon,
PKK'run "fanatik" nıtelemesıyle
suçlandığım ancak son zamanlar-
da PKK hderı Abdullah Ocalani
ın bu ıddıayı yalanlarcasına de-
meçler verdığını ekledı. Hurrıyet
Gazetesı'nde çıkan bu demeçte
Öcalan'ın, Ankara'ya "ateşkes"
önermesı Lıberatıon vazarı tara-
fmdan aynlıkçı örgutun "hedef-
lerinde daha ılımh davranması"
olarak gostenldı
Türkiye tehdit altında9
(Baştarafı 1. Sayfada)
olsun, bu Turkiye'yi çevreleyen
ulkelerde istikran teminat alöna
almıvor. Doğrudan bır Sovyel
tehdidi şimdilık azalmış olabilir.
Ancak bolgesel tehdit kısa vade-
de yukselebıh'r. Son gunlerde
Irak, İran, Suriye ve Libya ile il-
gili gelışmeler, 'yenı bır yapı' al-
tında Batı guvenlık tşbırliğinı ge-
rektirebiur. Turkıye'nın 1970Terde
nasıl, dışandan destek goren ve
lasmen kışkırtılan sıyası şıddet
olaylanna muhatap olduğunu ha-
orlatmak isterim."
Hup>e, Turkıye'yı çevreleyen
venı tehdıdın en az bır nükleer sal-
dırı kadar tehlıkeh olduğunu ıle-
n surerek, bu tehdıtlerı şöyle sı-
raladı
" Ayaklanmalar, kentsel ve kır-
sal kesımde yurutulecek genlla fa-
aliyetlen, komşulannda sıvil DH-
fusu hedefleyen kimyasal silah
saldınlan, Goney SSCB'de mey-
dana gdcbflecek kanşıklıkJar,
Gancydogu Avrupa'da devnmci
dcğisiklikler, Turkiye'deki boru
hatlan da olmak uzere Ban'nın
yasamsal pctrol bagtanblanna yö-
nelik tehditler ve bunlann tunm-
nun aynı anda yasanabilme ola-
sıtagı".
Daha sonra bu tehdıtlenn bır
kısmını tek tek ele alan Hupe,
Sovyetler'dekı demokratıkleşme
ruzgârlarımn Moskova'nın Mus-
lüman Sovyet cumhunyetı uzenn-
dekı kontrolünu gevşettığmı, "bu-
nun da Turkiye'nin guvenlik du-
nımıınu daha da koruleştirdiğini"
söyledı. Kendı îslamı rejımını ıh-
raç etmek ısteyen Iran ıle Irak'-
takı totaliter Baas rejımının bu ıkı
ulkeyı, "ek istikrarsızlık unsuru"
halıne getırdığını kaydeden Hupe,
şöyle devam ettı,
"Eskiden, Sovyet tehdidi gtın-
demdeyken, Avrupa'daki sılah,
araç ve teçbizat yonünden sefer-
beriik bazııiık durumu ber kon-
tenjana karşı en üst duzeydeydi.
Turkiye de bu çabaların bir par-
çası idi \e dogal olarak korunu-
yordu da. Bır acil kriz halinde
Turkler insan gucunn sağladıklan
surece biz sılah, araç ve teçhızat
eksikliğıni gıderebılirdik. Ama
şımdı Batı Avrupa'da azalan in-
san gucu ile bırlıkte bu duzey de
duşuyor. Ote yandan kongre Kıb-
ns ile Ogili siyası kaygılar nedeniy-
le Turkiye'yi NATO standartla-
nnda bir modernızasyondan ab-
koydu. Şimdi Varşova Paktı'nın
Batı Avrupa'ya tehdidi azalıyor.
Bu da bizı ve digertennı, Turki-
ye'ye bir tehdit vakı olduğu
man gereksinmeknnı karşılayabi-
lecek bazırlıkta olmaktan uzak
hale getınyor. Unotmamalıyız ki
Korfez savaşı, Turkiye'nin doğu-
sunda savaşta pişmiş ıkı deneyımli
ordu ortaya eıkardı: tran ve Irak.
Turkiye'den başka hiçbır NATO
uyesınin, Varşova Paktı uyesı ol-
mayan komşulanyla benzeri mns-
takbel sorunu var. Aynca Sovyet-
ler Dogu Avrnpa'dan asker ve
ekıpman çektikçe bunlann bir kıs-
mını Doğu ve Guney'e yonelık
olarak konuşlandıracak. Turkiye,
bu bakımdan daha da buyuk bır
tehdıtle karşı karşıya."
Turkiye'mn Batı ıçın sadece
stratejık bır "ieri karakol" değıl,
aynı zamanda, "diplomatik bir
kapı" olduğunu da ılen suren Hu-
pe, "Turkiye'nin diplomatik eri-
şimi Doğu Akdenız'dekı yakıo
dostumuz ve muttefıkımız İsrad'-
den daha fazla" dıye konuştu
Avnca son zamanlarda "Muslü-
man ve gayn muslumler arasında
dunya sahnesınde" görulen çatış-
malar bakımından da Turkiye'nin
önemını vurgulayan Hupe, Sov-
yetler'de 42, îran'da 11, Çın'de 7,
Afganıstan'da 2, Bulgarıstan'da
1 mılyon, Irak'da 400, Yunams-
tan, Romanya, Yugoslavya ve
Moğolıstan'da 200'er bın, Sun-
>e'de 100, Kıbrıs'ta 160 bın Müs-
İuman Türk'ün yaşadığına dıkkat
çektıkten sonra "Bojie bir ortam-
da kendilennı Avnıpa ile butun-
leşmeye adamış Turklerle daha
fazla yakınla>maktan daha onenı-
lı bır hedef duşunemiyorum" dı-
ye konuştu.
man'da bıneyakın dukkânın, Sı-
ırt Valısı Atilla Koç ve Kayma-
kam Ali Ulger'ın emırlen doğrul-
tusunda ozel tını gorevlılerınce
balyozla cam ve vıtnnlerın kınla-
rak açtırıldığı ılen suruldu Ilçe-
dekı 15 carncı dukkânında cam-
lar tukenınce dukkânlannın cam-
lannı taktıramayan esnaf, çevre ıl
ve ılçelerden cam geTeksınımını
karşılamaya başladı Bu arada Sı-
ırt Valısı Koç, dun üçede yaptığı
ıncelemeler sırasında kapaiı bulu-
nan Oncu Eczanesı'nın de ke-
penklennın kınlarak açılması em-
rını özel tımlere vermesı üzenne
eczane sahıbı Hayrettin Oncu tım-
lere mudahale ettı Kaymakam
Ah Ulger'ın de eczane sahıbı Hay-
rettin öncu'ye hakaret ederek to-
katladığı one suruldu Eczacı
Hayrettin Oncu oncekı gun yasa-
dığı olaydan sonra yaptığı açıkla-
mada "Hakkımı yasal yollardan
arayacağım. Kimse be'ni tokat-
layamaz" dedı
Batman'dakı Japon Pasajı'nda
kaçak eşya satan \e kalp knzı ge-
çırdığı ıçın 20 gundur dukkânım
açmayan Suleyman Çiftçı adında-
kı esnafın da dukkânının camla-
nnın kırıldığı öğremldı Çiftçı,
"Himde çahşamayacagıma ilişkin
doktor raporum bıle var. Neden
benim dukkânınnn camlannı kır-
dılar? Davacı olacağım" dıve
yakındı
Esnafın kepenk kapama eyle-
mınden sonra ılçede başlatılan
operasyon surerken, cadde ve so-
kaklarda özel tım görevhlen su-
rekh devrıye gezıyor Esnafın ke-
penk kapatma eylemıyle ılgilı şu
ana kadar 35 kışının gözaltına
almdığı öğremldı
Batman'ın Ofis Caddesı'nde
dun kapaiı olan dukkânları sap-
tamaya çalışan polıslerı denetle-
yen Kaymakam Alı Ülger, orada
bulunan gazetecılen azarladı Ga-
zetealer \e Kaymakam Ulger ara-
• TAM EMNIYETLI
• EKONOMIK
• KULLANIM! PRATİK VE RAHAT
• OTOMATİK ATEŞLEME
• OTOMATİK SU BASINÇ AYARI
• TURK STANOARTLARINA (TSE) UYGUN
• TESİSAT1NIZA KOLAY MONTAJ
• ULKE ÇAPINDA YAYGIN SERVİS TEŞKİLATI
Bu şofben DOĞAL GAZ ılede kullanılabılır.
"YILLARCABERABER"
Genel Dağıtım ELMOR A$.veEMAR AS. 5
ELMOR A$ v» OMfl 1 $ ftÛHKf*» TOn.tM.UUU t
sında geçen konuşma aynen şöyle
— Kaç kışi gozaltında?
KAYMAKAM — Ben ıdan yö-
netıayım, adlı yonetıcı değılım,
bılmıyorum Gözaltı konusunda
bılgı veremem, savcı beyden aiın
— 1000'e yakın dukkânın cam-
lannın kınldığı soylentısı var.
KAYMAKAM — Yeter be, sız
benım avukatım mısınız lan
9
Gı-
dın vatandaşa sorun Devlet ya
vardır, ya yoktur Devlet ya başa
ya kuzgun leşe
Kaymakam Ulger bu sdzlenn-
den sonra Cumhunyet muhabır-
len Ergun Aksoy, Zafer Aknar ve
Arif Aslan ıle Hurrıyet gazetesı
muhabırı Fanık Bahkçı'nın üstu-
ne yurudu ve gazetecılen azarla-
dı
Surt Barosu Başkanı Avukat
Zeki Ekmen ıle İHD Dıyarbakır
Şube Yönetım Kurulu uyesı Şirin
Tepik, yetkılılenn tutumunu kına-
dılar Şırın Tepık ve Zekı Ekmen,
"Kepenklenn kapatılması ne ka-
dar uzucuyse işyerlerinin camla-
nnın kınlması da o kadar uzncu-
dur. Biz olaya hukuk açısından
bakanz" dedıler
Bir yıla kadar hapis
Öte yandan Mardın'ın Nusay-
bın, Kızıltepe ve Cızre ılçelerıyle
Dıyarbakır kent merkezınde bır
süre önce toplu gösten yürüyüşü-
ne muhalefetten tutuklanarak Dı-
yarbakır DGM'ye sevk edılen 231
sanıktan, lOl'ı haklunda hanrla-
nan ıddıaname son aşamaya
geldı
DGM yetkılılennden alınan bıl-
gıye göre bır sure önce Mardın'-
ın Nusaybın, Cızre ve Kızıltepe ıl-
çelennde kepenk kapatma ve top-
lu gösten yurüyuşü düzenleyen
toplam 229 kışı gözaltına alındı
Dıyarbakır DGM'ye sevk edılerek
sorgulamalan tamamlanan sanık-
lardan 99'u tutuklandı
Bu arada, Dıyarbakır şehır
merkezınde geçen hafta kepenk
kapatma eylemi sırasında Alı
Emın Lısesı'nde de ıkı öğrencı bıl-
dın dağıttıklan sırada yakalanmış
ve sorgulanmalarından sonra nö-
betçı mahkemece tutuklan-
mışlardı
DGM yetkılılen, ıddıanamele-
n hazırlanan sanıklardan t.r kıs-
mının, göstenlerde, Cızre ve Nu-
saybın'de bayrak yaktıklannı, ey-
lem sırasında guvenlık kuvvetle-
rıne ateş açtıklannı ve Ataturk.
bustunu de parçaladıklannı bıl-
dırdıler
Yetkılıler, gruplar halinde ıddı-
aname hazırlanacağını behrterek,
samklar hakkında 6 ay ıle 1 yıl
arasında hapıs cezası ıstemıyle da-
va açılacağını kaydettıler
GOZLEM
UGUR MLMCU
(Baftarafı 1. Sayfada)
meksızın taşıtilması olayıdır
4791 ton 337 kg'lık gazete kâğıdının "navlun ücretı"
327474 59 dolardır Bu tutarın Turk ürası karşılığı da
758104 620 lıradır
"Navlun" denız taşımacılığı karşılığında ödenen ücret de-
mektır
4791 ton gazete kâğıdı, Denız Naklıyat Genel Mudürlu-
ğu'nun Kanada'dakı Havvsksbury lımanmdakı acentesı
"March Shıppıng" ıle gemıye gazete kâğıtlarını yukleyen
"Navıonıce Inc" adına "Tncolor" şırketı teleks yazışmaları
ıle taşımacılık anlaşması sağlanmıs ve yuk, Istanbul lıma-
nına kadar taşınmıştır
Olayda "Stora" adında bır başka şırketın adı da geçmek-
tedır
Bu gıbı taşımacılık ışlerınde navlun ucretı peşın olarak
ödenır Denız Naklıyat Şırketı'nın "Burdur" gemısı ıle taşı-
nan 4791 ton kâğıt ıçın taşıma ücretı ödenmemıştır
Denız taşımacılığında uluslararası kurallar geçerlıdır Bu
kurallar, butun ulkelerde hemen hemen aynıdır
Bu kurallardan bırı "konşımento" düzenlenmesıne ılışkın-
dır Konşımento duzenleme yetkısı, Denız Naklıyat Genel
Mudurluğu'nun yetkılı temsılcısıne tanınmıştır
Denız tıcaretıne ılışkın bu açık kurallara karşın Denız Nak-
lıyat Genel Mudurluğu'nun yetkılı temsılcısı olmayan "March
Shıppıng" ıle "Tncolor" şırketı ve ayrıca "Manne Chartenng"
ayrı ayrı konşımentolar duzenlemış ve 4791 ton kâğıt bu bel-
geler ıle taşınmıştır
Bu şırketlerden yalnızca bırtanesının Denız Naklıyat Ge-
nel Mudurluğu adına konşımento duzenleme yetkısı bulun-
maktadır Yetkılı "March Shıppıng" şırketının duzenledığı
konşımentoda yasal kurallara uyulmamıştır
Konşımentolar uzerınde yapılan ıncelemede bu 4791 ton
kâğıdın hangı şırket tarafından gonderıldığme ılışkın bırbı-
rınden değışık bıldırımler yapıldığı saptanmıştır, konşımen-
tolardan bırını düzenleyen "Tncolor" şırketının banka hesap-
larında 100 doiar bulunan kuçuk bır şırket olduğu da anla-
şılmıştır
Özetle, Denız Naklıyat Genel Mudurluğu, açıkça dolan-
dırılmıştır
Konşımento düzenleyen "Navıonıce" ve "Tncolor" şırket-
lerı mal varlıkları olmayan ıkı paravan şırkettır
758 mılyon 104 bın 620 TL'yı kımın odeyeceğı bellı de-
ğıldır
El oğlu malını devlet gemılerı ıle böyle ucretsız taşıttır-
mıştır
Denız Naklıyat Genel Mudurluğu, yasalara ve uluslara-
rası kuraliara aykırı olarak nasıl böyle anlaşmalar yapar?
Konşımentolar mcelenmeden 4791 ton kâğıt gemıye nasıl
yukletılır? Anlaşma ımzalayan şırket hakkında nıçın kuçü-
cük bır ınceleme bıle yapılmaz?
Devlet, hademe alırken bın bır turlu guvenlık soruştur-
ması yaptırıyor, ama ne devlete zırhlı araç ve gereç satan
"Schuca" şırketı ıle ılgilı bır ınceleme yapılıyor ne bu taşı-
macılık şırketlen ıle!
Schuca'run Dışışlerı Bakanlığımıza sattığı butun araç ve
gereç bozuk çıkıyor, bu taşımacılık şırketlen de tonlarca kâ-
ğıdı devlet gemılen ıle ucretsız taşıtıyorlar
Devlet şırketlen ışte boyle yonetıhyor Sonra da devlet şır-
ketlerının lyı yonetılmedığı ve bu yuzden zarar ettıklerı de
ılen surüluyor
Butun bunlar da ozelleştırmenın ve ozelleştırme adına
"yabancılaşttrma"n\r\ gerekçelerı oluyor
1
Devlete bağlı denızcılık fıloları ışte boyle yonetılıyor
Evet, ışte boyle
Neyse, aldığınız denız havası bılmem yararlı oldu mu
9
Partilere ilgi azalıyor
tç Politika Servisi — Güneydo-
ğu'da gelışen son olaylar, yörede
sıyası partılerın etkınlıklerını
onemlı ölçüde yıtırdıklenm orta-
ya çıkardı
Bölgede sıyası partılerın etkın-
lığını yıtırdığıne ılışkın örnekler
şöyle sıralanıyor
• Cızre olaylannı ızlemek uze-
re yöreye gıden "paıiamento he-
yeti"run ANAP'lı, SHP'lı, DYP'lı
uyelen kendı üçe başkanlannı hu-
kumet konağına çağırmasma kar-
şın, Cızre'de hiçbır partının ılçe
başkanı partısının mılletvekılleny-
le göruşmeye gıtmedı
• Guneydoğu'dakı son olaylar-
la ılgilı olarak bölgede ınceleme
>apan ANAP mılletvekıllennden
Nuretün Yılmaz, ve Kemal Bırlik-
ın, "özel tım olaylann büyume-
sınde etken oldu. Halk, özel tım-
den şıkâyetçı" yolundakı açıkla-
malarına karşın Başbakan Akbu-
lul ve Içışlen Bakanı Aksu bu yol-
dakı demeçlerın "PKK propagan-
dası olduğunu" söyledıler. ANAP
grubunun 27 marttakı toplantısın-
da "yore halkını PKK kışkıroyor"
sözlerıne Van Mılletvekılı Aydın
Arvasi, "Bınlerce kışı sokağa do-
kulmuş yunıyor. Hepsinı PKK mı
kışkırtü?" dıye tepkı gösterırken
Mardın Mılletvekılı Nuretün Yıl-
maz ve Surt Mılletvekılı Kemal
Birlik'e soz venlmedı
ANAP'm Doğulu mılletvekıUe-
rı, "Turkiye genelinde bır politi-
kadan soguma var. Ama bu bızım
bölgede daha yoğun" dıverek
ANAP'm bolgedekı durumuna
şöyle dıle getırdıler
"Bölgede sadece ANAP degil,
obur partiler de sadece tabela par-
tıleri haline geldi. ANAP'ın 26
Mart mahallı secimlerı sonrasın-
daki genel taban kavbının dışın-
da SHP'nın Kurt mılletvekılleri-
nı partıden atması da partımızde
etkili oldu. Bu milletvekıllennin
partılerinden uzaklaşması,
SHP'nın karşısındaki ANAP ve
DYP'nın de etkısızleşmesine yol
açn, şımdı Dogu'da Sosyalıst Parti
ve \enı Oiuşum guçlu. Onlann dı-
şında parti yok sayılır."
ANAP Teşküat Başkanlığı'na
uye kayıtlarının venılenmesı ıçın
en az başvurunun da Doğu ıllenn-
de olduğu öğremldı ANAP'ın bu
ıllere ılışkın uye kavıtlarının du-
zenlı olmadığı. uyelenn belırlen-
mesınde guçluk çekıldığı belınıl-
dı Sadece yerel seçunlenn yemlen-
dığı Hakkârı ıl merkezındekı
ANAP uye kavıtlarının duzenlı
hale geldığı kaydedıldı
SHP Genel Saymanı, Dıyarba-
kır Mılletvekılı Fuat Atalay, Do-
ğu ve Guneydoğu bölgelerınde
devletin kurumlarırun yetennce ış-
letılmedığını, sıyasal yönetımden
sonra kurulu duzene karşı da addı
bır guvensızlık oluştuğunu söyle-
dı
Ocak 1990 tanhınde, SHP Mer-
kez Yurutme Kurulu'na "ozellik-
le kırsal kesimde yaşayan haikın
önemli bır bolumunun yoğun in-
san haklan ıhlallen ve kotu yone-
n'm uygulamalan karşjsında yöne-
tıme hiçbır ınancı kalmamış, bu
inançsızlık gıderek devlete ve bu-
tun kurumlara (sıyasal partiler da-
hil) karşı guvensızlığı endise veri-
ci boyuta ulaştırmıştır" bıçımın-
de rapor veren SHP Genel Sayma-
nı Dıyarbakır Mılletvekılı Fuat
Atalay, sorunun kaynağının çok
boyutlu olduğunu dıle getırdı
Doğu-Guneydou'ya ılışkın SHP
Genel Merkezı'ne bugune dek
20'ye yakın rapor verdığını belır-
ten Atalay, Cumhunyet'ın konu-
ya ılışkın sorularını yanıtlarken,
bu bolgedekı "siyasetsizliğin" ne-
denlenm şu noktalarda topladı
"— Uzun yıllardır bu sorun go-
nılmemiş, belki de gorulmek is-
tenmemıştır Sorunun temelı, et-
nık kımlik, buradan kaynaklanan
kulturei, sosyal geuşim, ekonomik
ve siyasaldır.
— Kurt kımlığının varlığını
Turkiye Cumhurıyetı'nın, etmk
mozaığı ıçinde olan bır zengınlık
verecek yaklaşımlardan uzaklaşıl-
mış, butunleyıcı ve Turkiye'nin
butunlüğu ıçinde sorunlan kavra-
maktan uzak yaklaşımlar göstenl-
mıştır
— 12 Eylul ve ANAP donemi
uygulamalannda kestirmeci ço-
zumler nedenıyle sorun buyumuş-
lur, ıçınden çıkılmaz hale gel-
miştir.
DY P'de ıse Guneydoğu olayla-
rının, parti orgutunu dığer parti-
ler kadar etkılemedığı bıldınldı
DYP'nın örgut ışlennden sorum-
lu Genel Başkan Yardımcısı Meh-
met Golhan, bölgede hiçbır örgut-
te boşluk ve kendılerıne yansıyan
bır sorun olmadığını savundu
Basuıa engelleme
(Baftarafı 1. Sayfada)
ğı bıldırılmıştı Ancak Sabah ın
pazartesı gunku manşetınde ıse
"Çok önemli açtklama"da şöyle
denıyordu "Adalet Bakam'nın
isteği uzerine Ozal suikasüyla il-
giiiolarak Ahmet Vardarın bul-
dugu çok önemli belgeleri ve ta-
nık ifadelennin yayınını bır sure
ertelemek karan aldık."
Guneş Gazetesı'nde dun "Ozal
suikastinde surpriz tanık" başlıklı
bır haber yer alınca, Sabah yöne-
tıcılen, Adalet ve Içışlen Bakan-
lanyla göruşerek, kendılennın va-
salara saygılı davranarak ellerın-
dekı haberi vermedıklenm, ancak
bu konuda bazı bılgılenn basına
sızdırıldığından vakındılar Bu-
nun üzenne Sabah gazetesı elın-
dekı belge ve bılgılen bugunku sa-
yısında manşetten vayına verdı
Ancak, bu haberın gazetede yer
aldığını oğrenen Ankara DGM
Savcısı Ulkn Coşkun, Sabah'ın
Ankara matbaasına polıs gonde-
rerek, gazetenın dağıtımını engel-
ledı Aynı şekılde Istanbul ve Iz-
mır matbaalan da ablukav a alın-
dı Gazete yönetıcılerıne DGM
Sasası Ulku Coşkun, "Gazetenın
dağıtımını engelleraiyonım, sade-
ce dağıtımdan önce gazeteyı go-
rup ona gore karar vereceğim"
dedı Genel Ya>ın Yönetmenı Za-
fer Mutlu, pohslenn elınde bır
mahkeme karan olmadığını behr-
tınce, Coşkun "Ben gazetenizı
sansur etmivorum. sadece gonıp
oyle karar vereceğim" dedı
Sabah bunun üzenne haberi çı-
kartarak, "Vardar'ın haberi san-
sur ediidi" başlığıyla haberını ye-
nıledı
\ynı şekılde Bugun, Güneş ve
Gunaydm'ın Ankara matbaalan-
nın da pohslerce kuşatılarak, bu
volda bır haberın olup olmadığı
araştırıldı Guneş ve Gunavdın'-
ın bu nedenle baskıları bu" saat ge-
cıktı "Ozal suikasti" ıle ılgilı bır
haberın olmadığı görulünce dağı-
fraı serbest bırakıldı
DGM Savcısı Coşkun, "Cnm-
hurbaşkanı Ozal ile ilgili suikast
olayımn aydınlatılması çalışmala-
nnda devlet açısından önem taşı-
yan, gizli kalması gereken bazı
bılgılenn ıfşa edıleceğine dair is-
tihbarat alındığından gazeteler
Basın Yasası'nın ek 1. maddesi
gereğince gerekli onlemlerin
alındığım" soyledı
Dalaman Tarım Açık Cezaevı
Savcısı Necmeltin Karabacakoğ-
In, sılahlı gasp suçundan 20 yıla
mahkûm olup Dalaman'da ceza-
sını çekmekte olan Ulkücu Baha-
dır Tamer'ın kendısıyle ılgıh, "ta-
mamen hayal mahsulu" ıddıalar
ortaya attığını behrterek, şunları
soyledı
"Bahadır Taraer, oturduğu
yerde yalan soyleyen, dengesiz bir
adamdır. Mebmet Ali Ağca, Kar-
tal Demirag ve Bahadır Taroer ay-
nı turde insanlardır. Mektupta
konu edilen olaylann tumu hayal
mahsulu ve yalandır. Deh' saçması
bir haberle nğraşıyonız."
Savcı, Bahadır Tamer'ın şu an-
da ıfadesının alınması ıçın Anka-
ra'da bulunduğunu söyledı
Adalet Bakanı Oltan Sungurlu,
Sabah gazetesının cezaevınden
Ahmet Vardar'a göndenlen mek-
tubu kendılerıne verdıklennı, bu-
nun uzerine DGM Savcılığı'nca
soruşturma başlatddığını soyleye-
rek, Soruşturma devam ederken
niye mektubu açıklıyorlar, anla-
rnıyorum" dedı
EVET/HAYIR
OKTtf AKBAL
(Baftarafı 2. Sayfada)
"Bu narmanın sonu gelır, ka-
pıştırın gıder ayak — Yarın, ba-
karsınız sönmüş bugün çatırdı-
yan ocak — Bugün kı mıdeler ka-
vı bugun kı çorbalar sıcak —
Atıştırın, tıkıştırın kapış kapış ça-
nak çanak "
"2000'e Doğru dergısınde ad-
lan geçen ANAP'lılar bugune ka-
dar sustular Kendılerınden he-
sap sorulana kadar susacaklar
mı'' Bütun bu suçlamaları ıçlerı-
ne sınrlırprPkler mı? Göreceöız