26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyel Sahıbı Cumhurıyet Matbaaolık *e Gazeteclıl. Turk Anonım Şırkeu adlna N»dır N«d> 9 Genel Ya>ın Mııduru Hasan Cemai. Muessese Muduru Eminr Uşaklıgıl, Ya7i Işlen Muduru Ok«> GOIKHSIR. 9 Haoer Merkezı Mudurii- YaK» Bıytr, Savfa Duzenı Yönetmenı Ali V » , 9 Temsilciler ANKARA Ahmn Tın, İZMİR Hikmrl Çrtıııkıya. ADASA Çcsn Yl£«ıoglıı I, Pbhtıka Otal Ba$lıng*. D15 Haberler Erj» Brio. Ekonomı Cagiz Tartmn. 1} Sendjka Şdkran Krttncı. Kukur LdaJ l u o . Eğıtım Gcacsı> >tylut. Haber \ra$tırma faârf Bcrfcn, Yurt Haberten Necdd DS£M, Spor Danışmant AbduUtadır Yucdman, Di/ı Yazılaı Keıtn Çahjfcan, Araşlımu >»m Mp«>. Duzdtmc tbdalafe Yuxı 9 Kaordjıuıor Aknrt Korakan. 9 Malı Ijler fcrol Elfcm. 9 Muhasebe Bulnıl Vknrr 9 Bu«r-Plankma Sfcvp Omnbe^o0ıı 9 Reklam Vv>f Torun. 9 Ek Yayınlar Hriyı Ak>tJ 9 Idarc Hux»n (jam. 9 IjlelTnr Onder Çdk. 9 Btlgı-Ijlem V«J inal. 9 Pcrsond Stvp BosUncroilu. iteun w K/ra/ı Cumhuny» Maıba^ılık v* GazeKokk T-A Ş. Turk Ocajj Cad N>41 Ca*»k>ttu H3» l« P*. 246-İManbul lu 512 05 05 (2ü hal Tdex 222« FM. (11 526 60 ^ 9 Bumkr *mk*n: /jya OoUip BK Inkıiap S No l9/«. Td. : ! ' II 4ı-4T. fckx 42344 FM. (4) 133 05 65 9 L°™" H /jya M\ 1352 S i ) , Ta. 13 12 30 TdOL 5U59 Fa». (51) 19 53 «0 9 4da» Inonu Cad 119 S \o I Kil I. Tö 19 V 52 (4 hall, Ifta 62155. Fu. (71) 19 V 52 TAKVIM: 23 MART 1990 Imsak 4 30 Guneş: 5.56 Oğle: 12.15 Ikindi: 15.42 Akşam: 18.25 Yatsı: 19 45 Uluslararası Af Örgütü'nden Türkiye'ye eleştiri: Tutuklu ve hükümlü kadına cinsel taciz Tecavüz ve saldırıların esas olarak suçluların ele geçirilmesi için yapılan aramalarda; tutuklama, sorgulama ve gözaltı aşamalarında meydana geidiği belirtildi. Dış Haberler Servisi — Ulus- lararası Af Örgutü, aralarında Tüıkiye'nin de bulunduğu pek çok Üçüncu Dünya ulkesinde, gözaltındaki tutuklu ve hüküm- lü kadınlann, devlet görevlileri tarafından cinsel tacize maruz bı- rakıldığını belirledi. Kadınlara yönelik cinsel saldı- nlar ve bunların engellenmesi için aiınabilecek önlemler, ABD Temsilciler Meclisi tnsan Haklan Komisyonu'nda ele aJındı. Ulus- lararası Af örgütû'nün komisyo- na sunduğu raporda, kadınlara yönelik cinsel tacizin yaygın ol- duğu ve dünyanın pek çok böl- gesinde "doğal" karsılandığı be- lirtildi. Komsiyonun oturumun- da bir konuşma yapan Uluslara- rası Af örgütü temsilcisi Goler Balcher, özellikle Üçüncü Dün- ya ülkelerinde, kadınlann sık sık devletin güvenlik güçleri, polis, asker, cezaevi yetkilileri ve diğer resmi görevliler tarafından çeşitli şekillerde saldırıya uğradıklarını söyledi. Butcher, bu tur saldın- Iara. Hindistan. Filipinier, Lüb- aan, Tiirkiye, tran, Somali, Za- fre, Şili, Guatemaia, Sri Lanka, H Saivador, Bonna, Pakistan ve Ugaada'da rastlandığımn belir- lendiğini söyledi. Tecavüz ve di- ger saldınlann, suçlulann ele ge- çirilmesi için yapılan aramalar, tutuklama, sorgulama ve gözal- tı sırasında gerçekleştiğıni belir- ten Butcher, çogu bölgelerde bu- nun 'dogal' karşılandığını ve ge- nellikle cezai ışlem uygulanmadı- ğını kaydetti. Butcher, cezaevle- rinde de cinselliğin, kadın tutuk- lu ve hükümlülere karşı yaygın biçimde baskı aracı olarak kul- lanıldığını söyledi. Konunun tartışıldiğ: Temsilci- ler Meclisi tnsan Haklan Komis- yonu'nda söz alan temsilciler, ABD'nin, kadınlara yönelik cin- sel tacizin durdurulması için ha- rekete geçmesini istediler. Ko- misyonda konuşan Patricia Scıroeder, cinsel tacizin, insan haklan ihlalleri kapsamında ele alınması gerektiğini belirterek "Irk aynmcılıgına ve insan hak- lan Ihİallerine şiddetle karşı çı- kan ABD, cinsel aynmcüıja ve sjddete de karsı çıkmalıdır" de- di. Patricia Schroeder, tecavü- zün, evlilik içi siddet, kadın tica- reti ve gelin yakma gibi davranış- lann, 'gdenek' olarak adlandın- lamayacağını belirterek buniara Imha edilecek 1200varil kayboldu GEBZE (AA) — Gebze- DUovası'nda kunılu Marshall Bo- ya Fabrikası'na ait 150 ton bozuk kimyevi madde dolu 1200 varilin, imha için bırakıldığı Tavşancıl Be- lediyesi çöpluğunde kaybolduğu bildirildi. Boya fabrikası yetkiülerinin bir süre önce bozuk olduğu gerekçe- siyle 150 ton tutarında 1200 vari- lin imhası için Tavşancıl Belediye- si'ne başvurduğunu belirten yetki- liler, gerekli iznin alınmasından sonra varillerin çöplüğe bırakıldı- ğını ifade ettiler. Varillerin bırakıldığı sahile ya- kın alanda inceleme yapan Geb- ze Kaymakamı Atilla Yaşa, Koca- eli Çevre Sağlığı ekipleriyle birlik- te bir rapor tuttu. Kaymakam Ya- şa, daha sonra varillerin bölgeye dökulmesine izin veren Tavşancıl Belediye Baskanı Salib Güa ile bir göruşme yaptı. Kaymakam Yasa, fabrikanın depolannda bozulduğunu iddia ettigi maddeleri, Tavşancıl Beledi- yesi'yle birlikte yerinde tespit ede- rek, imha edilmesi için alınan ka- rarı onayladıklanru belirtti. Yaşa, şunları söyledi: "Kocaeli Çevre Saglıgı Daire Başkanlığı'nın, 150 ton yeriue sa- dece 20 ton malın imha edildiğini tespit etmesi iizerine, adı geçen kimyasal maddeierin gerçekten bozuk olnp otmadığına dair bir rapor hazırlanması için, Kocaeli VaJUigi'nden teknik bir beyet oluş- tnrulmasııu istedik. Teknik beyet henüz oluşturulup bir rapor hazırlanmadığı için, ne- n'ce hakkında yonım j-apamayaca- |ım. Fabrika yetkililerioe, imha edilen 20 tonun haricindeki bozuk mailan sordugumuzda 'maJJar uçucu niteliktedır, uçmuş olabilir' ya da 'bidonlar içindeki mallar, imha için bırakıldıklan yerden, bi- don hırsızları tarafından çalınmış olabilir 1 cevaplarını aJdık." Tehlikeli Kocaeli Çevre Sağlığı Daire Başkanı Yılmaz Yaman da, "Tav- şancıl Belediyesi çoplügünde 20 ton tutanndaki 30-40 varilin bu- lundugunu tespit ettik. Çevre sağ- lığı açısından tehlikeli olan öteki varillerin nereye bırakıldığı konu- sonda ise herhangi bir bilgi edıne- medik" dıye konuştu. karşı kararlılıkla karşı çıkılması gerektiğini söyledi. Bu arada Avrupa Parlamento- su Kadın Haklan Komisyonu'n ca Brüksel'de düzenlenen bir sempozyum, AT ülkelerinde ça- lışan topluluk dışı ülkeler vatan- daşı veya etnik azınlık mensubu kadınlann ırkçılık kurbanı ol* dukianm ortaya koydu. tki gun süren toplantılar sıra- sında söz alan konusmacılar, ırk- çılık ve aynmcılığa karşı müca- deienin gereği üzerinde durdular ve ailelerin parçalanmasına yol açan ırkçı yasalann yürürlükten kaldınlmasını istediler. Toplaıı- tı sonunda yayımlanan bildiride ıse alayü bir dil kulanüarak "Irk- çılık, ber yerde mevcnt ve sagbkb Mçirade hızla gdisiyor" derüldi. Çiçek tozuna, hayvan tüyüne, strese, soğukalgınlığına veyeniaşklara dikkat! Bahar sana alerjim varM E R İ H AK İZMİR — tlkbahar raevsüninin yavaş yavaş kendini hissettirmeye başladığı bu günlerde, mevsimlik hastalıklar da ortaya çıkıyor. Bu hastahklar içinde kendinden en çok söz ettiren hiç kuşkusuz aler- ji. Çiçek tozlan, tozlu evler, yol- lar, kedi-köpek gibi ev hayvania- nnın tüyleri, özellikle yaz aylann- da çokça tUketilen hazır gıda maddeleri başlıca alerji kaynakla- nndan. Uzmanlar alerjiye hassas olanlann kendilerini korumaları gerektiğini söylerken alerji hasta- lıkları için "cehennem" aylanmn başladığına da dikkat çektiler. Hatta bahar aşklarıyla yaşanan gerginlik ve streslerin bile alerji- ye yol açabileceği öne sürülüyor. Aierji kelimesi birçok insam ra- hatsız eden bir sözcük. Pek çok insan baharla birlikte kendilerini kırlara ve bahçelere atarken çiçek tozlarına karşı alerjisi olanlar bu- ralardan kaçmak zorunda kalıyor. Alerji birçok kişi için de "asünT hastaiığının ilk adımı ola- rak sayıhyor. Alerjinin, akciğerı çok duvarlı hale getirmesi astım krizini daha etkin hale getiriyor. Alerji mevsimi Baharla birlikte gelen alerji mevsimi birçok kişinin "cehennem hayatı" yaşamasına yol açıyor. Çiçek tozundan çevre kirliliğine ve strese kadar birçok etken baharla birlikte hassas bünyeli kişilerde "astım" başlangıcı sayılan alerjiye ve akciğer rahatsızlıklarma yol açıyor. Kesin önlem yok Alerjinin çok kesin bir tedavisi yok. Kişilerin alerji duyduğu etkenlerden uzak durması gerekiyor. Antihistamin türü ilaçlar ise sinir sistemini etkileyerek uyku ve uyuşukluk haline yol açıyor. Alerjinin büyük ölçüde genlerden kaynaklandığı ve bu nedenle ana babalardaki alerjinin çocukları da etkilediği kaydediliyor. Bitki tozlan akağerleri çok duyar- lı duruma getirdıkten sonra soğuk algınlığı, sinir gerginliği gibi astı- ma yol açan etkenler daha güçlü etki gösterebiliyor. Alerjinin şu ya da bu yöntemle geçiştirilmesi mumkün. Ama kök- lu bir tedavi henuz yapılamıyor. Piyasadaki ilaçlar bu hastahğı at- latmaya yararken hastahğı tama- mı ile ortadan kaldırma gibi bir etkinlikleri yok. Uzmanlar bu ko- nuda alerji hastalığı olanlardan, alerji olduklan maddeden uzak durmalarını öneriyorlar. Doktor- lann ise bu hastalıkta en çok ver- diği ilaçlann başında antihistamin türü geliyor. Bunlar sinir sistemi- ni etkilediği için uyuşukluk ve uy- ku yapıyor. Alerji konusunda bilgilerine başvurduğumuz Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi tç Hastalıkları Ana Bilim Dalı, lmmunolojı Bölüm Başkam Prof. Dr. Tomris Kabak- cı, alerjinin, kişilerin belli uyarı- lara normalden farklı yarut verme- sinden kaynaklandığmı söyledi. Prof. Dr. Kabakçı, alerjinin vüzde 80 genetik bir olay olduğu- nu, onun dışındakı sebeplerin ise henüz biünemediğini de belirtti. Alerjiyi ortaya çıkartan belli ne- denler olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Tomris Kabakçı, "Bun- lardan biri stres. Hrrbaogi bir si- nirsel olayda, stres mevcut olan duyarlığı asikâr duruma getirir. Çeşitli hastahklar, kullanılan ilaçs- lar, bazen de hiçbir neden yokken ortaya çıkar. Eğer hem anne ve babada alerji hastalığı varsa ço- cukta bunun göriinmea erken yaş- larda olur. Eğer birisinde varsa bu nzun sıire sonra kendini göslerir ya da hiç göstenneyebilir" dedi. Alerjik reaksıyonlann çeşitli ol- duğunu behrten Prof. Dr. Kabakçı şunları söyledi: "Alerjik nezie, üsl solunam yol- lan alerjisi, gıda aierjileri, ilaç alerjileri, böcek, an sokmalanna karsı alerji. Çok sayıda çeşidi var. Alerjinin sayıa bilinmemekle bir- likte diınyada ve Türkiye'de ber yiiz kişiden 15'inde aierji hastaiı- ğının oldnğn saptanmısbr." Türkiye'de alerji hastaiığının halk tarafından yeni yeni önem- senmeye başlandığına dikkat çe- ken Prof. Dr. Tomris Kabakçı, teknolojik gelışmenin de alerjik duyumları harekete geçirdiğini söyledi. Özellikle hava kirliliği, kimya- sal madde atıklan hazır gıda mad- deleri içinde bulunan koruyucu maddeler, boya ve katkı madde- ierin duyarlı kişilerde alerjik reak- siyonlara neden olduğunu vurgu- layan Prof. Dr. Kabakçı, "Alerjr- nin en iyi tedavisi kornnmakür" diye konuştu. Capucine de öldü Perdenin en giızel kadınlarından biriydi. Boylu poslu, yapılı, saglıklı bir kadın... Mankenlikten geldiği sinemada, çok değişik filmlerde albenisini kullanmış, "Punbe Panter"de Peter Sellers'İD, "Sonsnz Şarkı"da Liszt rolundeki Dirk Bogarde'ın, 'Yedinci Şafak"U VVUliam Holden'in, "Bal Kutusu"nda Rex Harrison'un, "Kırmızı Günes"te Alain Delon'nn başını döndürmiiş, Fellini'nin "Satiricon"unda Romalı bir "ev sahibesi"ni canlandırmıştı. Bu guzel Fransız kadını, "inziva"ya çekildiği Lozan'da evinin balkonundao kendini aşağıya attı. 57 vasında\dı. Guzelliği, cinsel cazibesi ve oldukça parlak bir meslek yaşamı, ona mutluluk getirmeje yetmemişli. Sinema tarihinin başka birçok ovuncusu gibi!.. Tiyatroculardan Gürün için soruşturma isteği Şehir Tiyatroları çalışanları, Genel Sanat Yönetmeni Gencay Gürün'ün, haklarında "Aldatılmış ya da kötü niyetli kişiler" şeklindeki demecinden dolayı soruşturma açılması için belediyeye başvuracaklar. Külrtir Serrisi — Şehir Tiyatro- lan yönetmeliğinin değıştirilmesi- ni protesto eden Şehir Tiyatrola- rı çalışanlan, Genel Sanat Yönet- meni Gencay Güriin hakkında so- ruşturma açılması için belediyeye başvuracaklannı apkladılar. Şe- hir Tiyatrolan çalışanlan, Gü- rün'ün, protesto eylemlerine ka- tılanlar için "aManlıms ya da kö- tü niyetli kişiler" tarumiamasını kullandığı için soruşturma iste- minde bulunacaklannı belirttiler. Gencay Gürün, bir gazeteye ver- diği demeçte, "Bu tiyatro için ça- lışan herkes kadar, belki de mad- den ve manen hcpsinden çok da- ha fazla çaba sarf ettim aJtı yıl- dır... Benden bu tiyatronun aley- hinde hiçbir bareket beklenemez. Bunu iddia edenler kotıi niyetli ya da aldatılmış kişilerdir..." demişti. Avukat Çetin özek'le görüş- tüklerini ve Gencay Gürün'ün bu sözlerinin 657 sayılı "tsnat ve If- tinüara Karşı Konuuna" madde- sine girdiğini öğrendiklerini belir- ten Şehir Tiyatrolan çalısanları, "Şehir Tiyatrolan Yonetmeliği'- nin değiştirilmesine karşı gırişti- ğimiz savunma burada bitmedi. Asıl şimdi baslıyor" dediler. Şehir Tiyatrolan'yla ilgili son gelişmeleri görüşmek için bir ara- ya gelen 50 kadar Şehir Tiyatro- lan çalışanı, Istanbul Belediyesi'- nin, dört set işçisi hakkında taki- bat yapmasıru ve Şehir Tiyatrola- n'nın kıdemli oyunculanndan Nedret Gövenç ve Burçin Oraloğ- lu hakkında, basına beyanat ver- mekten soruşturma açmasıru da kınadılar. Kurum çalışanlan, "Bu soruşturma rum şehir tijatroJan- nı hedef alır. Giıvenç ve Oralog- lu, dilekçeye imza atmış 216 kişi- den sadece ikisidir" dediler. Oyuncu, yönetmen ve teknis- yenlerin dün Fatih Reşat Nurı Sahnesi'nde yaptıkJan toplantıda, Genel Sanat Yönetmeni Gencay Gürün'ün tutumu da sert bir dil- le eleştirildi. Oyuncu ve yönet- menler, Istanbul Anakent Beledi- ye Baskanlığı'nın, Şehir Tiyatro- lan yönetmeliğini "Gencay Gü- rün'ün konumunu yasallaşürmak için" değiştirdiğini de vurguladı- lar. . Kurum çalışanlan, "1981 U- rihli Şehir Tiyatrolan Yönetmeli- ği'ndeki 'tek kişi'nin (Genel sanat Yönetmeni) kayıtaz şartsu ege- menligini kurmaya yööeHk" mad- desini de kabul etmediklerini bil- dirdiler. Şehir Tiyatrolan çahşanlannın protestoları, tstanbul Belediye Baskanlığı'nın hazırladığı yönet- melik tasarısının açığa çıkmasıy- la başladı. Çalışanlar, o güne dek topladıklan 212 imzalı dilekçele- rini Belediye Başkanj Nnrettin Sö- zen'e sunmak istediler. Ancak So- zen, sanatçıların görüşme ısleği- ni iki kez reddetti. Bir gün sonra da yönetmelik değişikliği beledi- ye meclisinde kabul edildi. Bu arada Başkan Sozen dört set işçi- si hakkında "yönetmelik taslağı- nı eUerinde bulundurduklan için" takibat açılmasını, aynca Nedret Güvenç ve Burçin Oraloğlu hak- kında da basına beyanat vermek- ten soruşturma açılmasını istedi. Nedret Güvenç ve Burçin Ora- loğlu'nun konuşmalar yaptıkları toplantıda basın da yer almış ve çok sayıda oyuncu ve yönetmen de göruşlerini dile getinnişti. YaşlılarHaftası nedeniylepaneldekonuşan Bakan Çiçek Türkiye'de yaşlı sorunu yok Sosyal Güvenlik Politikası Açısından Yaşlıların Korunması panelinde konuşan Bakan Çiçek, Türkiye'nin genç ve dinamik bir nüfus yapısına sahip olduğunu, Batı'daki anlamda yaşlı sorunu olmadığını söyledi. Eğitim Servisi — Yaşlılar Haf- tası nedeniyle Devlet Bakaniıgı ile Marmara Üniversitesi tktisadi Idari Bilimler Fakültesi'nce dü- zenlenen panelde, "Sosyal Güven- lik Politikası Açısından Yaşlüann Korunması" konusu tartışıldı. Devlet Bakanı Cemil Çiçek, pa- nelin açıhşında yaptığı konuşma- da, Türkiye'nin genç ve dinamik bir nüfus yapısına sahip olduğu- nu, Batı'daki anlamda "yaşlı sorunu" olmadığını söyledi. Nü- fusun yüzde4.15'inin yaşlılardan oluştuğunu belirten Çiçek, bu ko- nuda şimdiden önlem almmama- sı halinde ilerde sorun çıkabilece- ğini kaydetti. Yaşlılann ekonomik sartlannın düzeltilmesinin yanı sı- ra, sevgi, saygı ve ilgi bekledikle- rini belirten bakan, "Geniş aile ti- pi saglıklı toplumun temel şartı- dır. Huzurevleri açarak, yaşlılara gerekli sosyal hizmeti veremeyiz. Huzurevleri, ister fiziki koşullan çok iyi olsun, ister 'huzurevı' adını taşısın, gerçek anfamda huzurevi değiDer" dedi. Yaşlıları huzurlu ai- le ortamında yaşatmanın en doğ- rusu olduğunu vurgulayan Cemıl Çiçek, bir huzurevinin yaklaşık 5 milyar braya mal olduğunu söyle- di. Sosyal hizmetler ve çocuk esır- geme kurumlan için bu yıl bütçe- den 200 milyar lira ayrıldığını bil- diren bakan, "Huzurevleri insan- lan mutlu etmiyorsa boş yere mil- varlar akıtmak anlamsız" diye ko- nuştu. Marmara Üniversitesı Rektörü Prof. Orhan Oguz da Türkiye'de yaşlılık konusunun yeni yeni gün- deme geldiğini ve üniversitelerin bu konuyu bilimsel açıdan ele ala- caklannı belirtti. Huzurevlerinin Türkiye'de Batı'daki gibi "işle- medigini" vurgulayan Prof. Oğuz, "Türk aile yapısı buna uygun de- ğil. Yaşlılar, çocuklanndan, torun- lanndan kopmak istemiyorlar" dedi. Daha sonra başlayan panelde konuşan Prof. Dr. Nuri Çelik, "çahşan yaşhlar" konusunu ele al- dı. Prof. Çelik, işten çıkarmalar- da yaşlıların ön planda tutulduk- larım kaydetti. Saraydan spagetti kaçırma 31 yıllık aşçı, Mengenli Ali Rıza Karabulut İtalyanların spagettiyi Osmanlı saraylarından kendi ülkelerine kaçırdıklarım ileri sürüyor. Ali Rıza Usta'ya göre Türk mutfağı yozlaşma tehlikesi ile karşı karşıya. KUTLU ESENDEMİR ULUDAĞ — Ali Rıza Karabu- lut 31 yıllık aşçı. Çoğu meslekta- şı gibi o da Mengenli. Karabulut için aşçılık, baba mesleğinden de öte ata mesleğı. Dedesi ve babası da aşçıymış. Kendisi gibi 2 oğlu da mutfak emekçisi... Türk Mutfağını Geliştirme ve Yasatma Sempozyumu sonrasın- da Uludağ'da görüştüğümüz Ali Rıza Usta zengin Türk mutfagının yozlaşma tehlikesi ile karsı karşı- ya bulunduğunu, bunun turizmi etkileyebileceğinı söyledi. "Nere- deyse iskender dönerin üzerine bir sos döküp ttalyan usaliı diyectgiz" diye yakman Ali Rıza Usta "Çogu vemek birim Osmanlı sarayianndan çıkmadır. Taozimat döneminde bizim saraylannuzda uşakhk yapan ttalyanlar spagettiyi kendi ülkelerine kaçınp ulusal ye- mekleri haline getirmişlerdir" di- ye konuştu. Halen Side"de büyük bir turis- tik işletmenin aşçıbaşüığım yapan Ali Rıza Usta ile daha sonra di- yaloğumuz şöyle gelişti: — Uzun yıllardır turistik işlet- melerde aşcıbaşdık vaptıgınızı be- lirtti niz, gelen turistlerin yemek olarak bekientileri neler? KARABULUT — önce şunu söyleyeyim: Yemek, turizmin kal- bidir. Gelenler tarihimizi çok iyi biliyorlar. Bizim peygamberimizi de bizden iyi tanıdıkları gibi ye- meklerimiz hakkjnda bizden faz- la bilgilerı var. Turistler doğal ola- rak otellerde Turk yemeklerinı tat- mak istiyorlar. Ama ne mumkun! Her otelde Fransız, ttalyan, lngi- liz yemekleri... Tabii bu durum hem Türk turizmine görünmez bir darbe vuruyor hem de kendi kul- türümüzu tanıtma olanağını eli- mızden alıyor? Turistler biz- den Türk yemeklerini istiyorlar. Biz maalesef kendi yemekierimi- zi tanıtamıyoruz. Yunanistan gibi bir ülke bizim bazı yemeklerimi- zi kendi mutfaklarına geçirerek bizden çok daha iyi bir şekilde ta- nıtıyor. — Türk mutfağını tanıtmak, geliştinnek için ne yapılabilir? KARABULirT — Mutfağımız çok zengin. Onlan bir katalogla da olsa bir araya toplamamız la- zım. Bir dağınıklık var. Turizm Bakaniığı'nın bununla ilgilenme- sı gerek, ama uzman kişiler ba- kanlıkta yok. — Mutfaklarda bayan aşçılara hiç rastianmıyor. Bunun nedeni ne olabilir? KARABULUT — Kadın aşçı- lara ihtiyaç çok. Bayanlara bu im- kânı vermiyoruz. Onlara bu imkâ- nı versek Turk mutfağı daha kalkınır. — Siz Mengenlisiniz. Mengen bir aşçı madeni. Bu maden nasıl oluşmuş? KARABULUT — Bunun köke- ni ta Osmanh'ya kadar iniyor. Bo- lu'ya bağlı Mengen ilçesınde Tan- zımat dönemlerinde tanm ve hay- vancılığa müsait olmadığı için İs- tanbul'a gidenler buradaki Rum- lar'dan bu mesleği öğrenmişler. Böylelikle Mengen arasında bir sirkülasyon sağlanmış. Mengen kendisini bu ise adamış. — Ali Rıza LUta Türk matfağı nerede başlıyor? Hangi yemekle- rimiz önde gellyor? KARABULUT — Türk mutfa- ğı gerçek olarak kuru fasulye ile başlar. Tatlılarla sürer. Milletimiz çok zampara. Eskiden bu yana. Tatlılanmız bunun için gelişmiş, zenginleşmiştir. — Türk mutfagına Avrupa ye- meklerinin girmesi ne zaman başhyor? KARABULUT — 2. Dünya Sa- vaşı'ndan sonra bizim yemekieri- mizi Avrupahlar çalmaya başladı. O zaman yemek kultürleri yoktu. Bunu bizden çalarak geliştirdiler. örneğin FransiA Alman ve Yu- nanlılar patlıcan çeşitlerini bizden almışlardır. Biz de 1948'den son- ra onlardan çalmaya başlamışız, dana bereze, istiganoff gibi bunun yanında bazı soğuk et ceşitleri bize gelmiş... Bayraıııcla 9 gün tatil • ANKARA (ANKA) — Kamu kesiminde çalışanlar, nisan ayı sonunda 9 gün tatil yapma olanağına sahip olacak. 23 nisan ile Ramazan Bayramı arasında 1.5 gun tatil ilan edildi. Şevket Yılmaz başkanlığındaki Türk-lş heyeti ve Başbakan Akbulut arasında yapılan anayasa ile 1475, 2821 ve 2822 sayılı calışma yasalannda değışiklik teküflerine ilişkin göruşme 2.5 saat sürdü. Görüşmeden sonra bir açıklama yapan Türk-lş Genel Başkanı Şevket Yılmaz 23 Nisan ile Ramazan Bavramı arasındaki 1.5 günün tatil ilan edilmesi ve iki tatilin birleştirilmesi önerilerinin Başbakan tarafından kabul edildiğini söyledi. Yılmaz, kararın devlet kunıiuşlanndaki tüm çalışanları kapsayacağını, özel sektör için de yol gösterici olacağını ifade etti. En büyük genelev satıhyor • SYDNEY (AA) — Avustralya'da bulunan, dünyanan en büyük genelevi 'Daily Planet' satışa çıkarıldı. Melbourne'daki klimalı, 16 odalı, yüzme havuzlu, her yanı mermer ve aynalarla dekore edilmiş olan 'Daily Planet'in satışa çıkanldığı açıklandı. Ünlu Playboy dergisinin "Daily Planef'i dünyanın en büyük genelevi seçtiğini anımsatan yetkili, iki katlı işletmenin yıllık gelirinin net 1.7 milyon dolar (yaklaşık 5 milyar TL) olduğunu belirtti ve burada çalışan kızlann ücretinin duruma göre 10 ila 50 dolar arasında değiştiğini söyledi. Optik '90 Fuan açıldı • tSTANBUL (AA) — Şişli Belediye Başkanı Fatma Girik, Uluslararası 6. Optik Ürünleri Fuan'nı açtı. Istanbul Sergi Sarayı'nda açılan Optik Fuan'nda, gözlük ve aksesuarlan ile optik eşya ve gereçleri sergilenlyor. Fuara, başta Avusturya olmak üzere, Çin, Isviçre, Federal Almanya, Demokratik Aİmanya, Fransa, Ingiltere, Italya, Japonya, Macaristan, Singapur, Türkiye, ABD ve Yunanistan'dan toplam 126 şirket katıldı. 26 marta kadar açık kalacak olan fuar süresince optik konusunda çeşitli paneller düzenlenecek. Sakatkğın önlenmesi • Saghk Servisi — Türkiye'de bedensel ve zihinsei özürlü yaklaşık 5 milyon insanın yaşadjğı bildirildi. Türkiye Sakatlar Konfederasyonu tarafından Istanbu! Dedeman Oteli'nde düzenlenen, "Sakathğın önlenmesi ve ulkemizde sakatlara hizmet eden kuruiuşlar arasındaki koordinasyon" konulu toplantıda konuşan Konfederasyon Başkanı Doç. Dr. Türgut Göksoy çeşitli rakamsal veriler sundu. Göksoy, Türkiye'de 100 bin bedensel, 2 milyon işitme ve konuşma, 700 bin ortopedik özürlü bulunduğunu, zihinsei ozürlülerin sayısının ise 1 milyon 800 bin olduğunu söyledi. Toplantıda, özurlülerin daha kolay iş bulabılmeleri için SSK primlerinden tamamen muaf tutulmalan ve özürlü işçi çalıştıran işverenlere vergi kolaylıkları tanınması istendi. Ozel tiyatroya destek • ANKARA (Cumhuriyet Bîirosu) — Anakent Belediyesi, başkentteki özel tiyatrolara yardım için 100 milyon liralık fon oluşturdu. Anakent belediyesi yetkililerinden edinilen bilgiye göre önümüzdeki günlerde oluşturulacak değerlendirme kurulu, yardım yapılacak tiyatrolan saptayacak. Fransaidan caz • Haber Merkezi — Ünlü Fransız caz sanatçısı Frederic Bargeon, bir hafta sureyle İstanbul'da çalacak. Arnavutköy'deki Naima Caz Kulübü'nde 2 nisana kadar çalacak olan basçı Bargeon'a gitarda tsviçreli Roberto Bossard, piyanoda Ali Peret ve davulda da Murat Verdi eşlik edecekler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear