Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahıbı Cumhunveı Matbaacıhk ve GazetecLİık Turk ^nonım Şırkeiı adına
>»dir .\«di 9 Oenel Vavın Muduru H ı u ı Omal. Muessese Muduru
ERIIHC l>>klıgil. Vazı l>kr: Muduru Oka> Gonensiı, 9 Haber Merkezı
Muduru YaJçın Ba>er, Savfa Duzerıı \onetmenı \li Aar, 0 Temsılaler
ANKARA Ahmcı Tuı. IZMİR Hikran Çttıııkm. \ D ^ \ \ Çtan Yigenoglu
1, Polınka. CtM BaşlulgK. L>; Haberfcr E ı j n Bala. EJıonomı Otıgu Turtaa. .; Sendıka juiuu. Kriroci. Kullur Otal l » .
Egıtırı Gcwe*> 5«>tan. Ha^er ^lasnrma Ismei Berfcgn, Yun Haberten Necdel Dojtan. Spor Daıuşmdn \bdulk«dir YucHnun.
Dıs Yazıiar Kcfrnı Çahfkan, Aıa^ünna ŞateH \lp«). Duzdlme Abduisk ^azKi. 0 Koordınator Atimtt Konüsan. 0 Malı !>Le'
Erol OkıB. 0 Muhasebr Buknl YBW # Bulçe-PIanlama. Scvp Oanubc^ogtu 0 Iteklanı Ms» Toran. • Ek Ya>ınlar Hnlyı
Akvol • Idare HusQİn Gmr. • i;tame Ondn Çdik. # B:lg!-i;ıcro SuJ tnal. • Per^ond -O10 Bosunoofthı.
Cumlıunı« VtebaaaJık w GüaMaljk T-*-S Türk Ocajı Cad }9'4I * t
316-luntU Td 512 05 05 120 haıl, Trt" 22246 Fl» (1) 526 60 72 #
Zıva Gökalp Bh Inkjap S. >o 19 4, Td 133 I] 4M\ TdEL 42J4» Fax (4) 133
I O K H Zıya Blv 1352 5U.3 Tü !3 12 30. IÖOL 5235» F». (51) 19 53 60
Inonu Cad !19 S No ' Kal I. Td 19 3' 52 14 hall. THH: 62155, Fai (71) l« r 52
TAKVİM: 16 MART 1990 lmsak: 4.43 Guneş: 6.08 Oğle: 12.18 Ikindi: 15.38 Akşam- 18.17 Yatsı: 19.37
Özel ÇevreKorumaKurulu Başkanı Tunca Toskay 'sihirli kutu'ya kaçtı, koltuğu boş kaldı
'Çevre Konıma' sahipsiz!özel koruma nedir? 5 Temmuz 1988'de
Bakanlar Kurulu, 3 bölgeyi özel koruma alanı
ilan etti: Fethiye-Göcek, Köyceğiz-Dalyan ve
Gökova. Bu bölgelerde daha önce başlanan
turistik yatırımlar durduruldu. Buralardan
sorumlu Başbakanhğa bağlı Özel Çevre Koruma
Kurulu oluşturuldu. Başına Toskay getirildi.
Toskay gitti Prof. Tunca Toskay "Bizden
habersiz bu bölgede kuş bile uçmayacak''
türünden açıklamalar yaptıktan sonra Çevre
Koruma Kurulu Başkanlıgı'ndan ayrılıp, özel
TV şirketi Magic Box'a (sihirli kutu) transfer
oldu. Çevre Koruma Kurulu Başkanlığı'na ise
halen kimse atanmadı.
Bölgeler neolacak? 5 Mart 1990'da
Göksu, Patara ve Kekova da özel koruma alanı
ilan edildi. Böylece Türkiye'de koruma
bölgelerinin sayısı 6'ya yükseldi. Ancak bu
bölgelerin ne olacağı, burada turistik girişimlerin
kaderi halen belli değil. Ankara'da memurlar
başvurulara "bekleyin" yanıtını veriyorlar.
MUSTAFA BALBAY
ANKARA — özel Çevre Koru-
ma Kurulu'nun Gaziosmanpaşa
Koza sokaktaki merkezi son gün-
lerde daha bir hareketlı. Koruma
aJanı ilan edılen yerlerdeki koope-
ratiflerin ortaklaıı, bu bölgelerde
faaliyet gösteren inşaat fırmalan-
nın temsilcileri hep aym soruyu
soruyorlar: "Bu bölgeler ae ola-
cak?" Buradaki memurların ver-
diği yanıt da aym: "Bekleyin, bir
karar verecegiz."
Bakanlar Kurulu'nun 5 Tem-
muz 1988'de Fethiye-Göcek, Köy-
cegiz-Dalyan ve Gökova'da özel
koruma alanı ilan etmesiyle baş-
layan bu tartışma 5 Mart 199O'da
Göksu, Patara ve Kekova'run da
bu alanJara dahil edilmesiyle de-
vam ediyor.
Başlangıçta olumlu bir girişim
olarak değerlendirilen bu çalışma-
larda "korumacıhk" anlamında
"örnek" bir tavır sergilenememe-
si pek çok soru işaretini de bera-
berinde getiriyor.
Kurul, yapısını
oluşturabildi mi?
5 Temmuz 1988'den kısa bir sü-
re sonra oluşturulan Başbakanh-
ğa bağlı Özel Çevre Koruma Ku-
rulu Ankara'da bir inşaat şirketi-
nin devrettiği biııada çalışmaya
UZMANLARDAN i
Yumuşak mimari olmalı'
Çevre koruma bölgeleri
KÖVCEĞIZ-DALYAN
FCTHIYE-I
SEffi»
MZBE
NE OLACAK? Güne>deki 6 koruma bolgesinin kaderi belirsiz.
Bugünku çalışma biçimiyle çok büyük bir umut
vaat etmeyen özel çevre koruma alanı uygulama-
sının sağhklı bir biçimde yaşama geçirilmesi için
uzmanlar şu önerileri getiriyorlar:
• Böylesi bir kumlun hükümetin memurların-
dan oluşması yanlış bir tutum. Kurum öncelikle
özerk olmalı. Diğer ülkelerde bu tür kurumlar
özerktir ve yaptırımlan vardır.
• Bu kurullarda görev alanların şehir plancısı,
mimar ağırlıklı olması, "Koruma rtu, kollama mı?"
sorusunu gündeme getiriyor. Kurullar mutlaka baş-
ta çevre mühendisi, biyolog, ziraat mühendisi ol-
mak üzere sağhklı bir koruma için gerekli uzman-
ları içermeli.
• Tum dünyada kıyılarda izlenen politika soft
architecture, yani "yumuşak mimari"dir. Bu böl-
gelerde imara izin verilecek yerlerde doğal malze-
meyle, tek katlı ve hiçbir ağaç kesilmeksizin inşa-
at yapılması sağlanmalıdır.
• Koruma alanı içinde kalan yerlerde tahsisli ko-
yu bulunan kişilerin zaran diye bir şey soz konu-
su olamaz. Çünkü bu kişiler 49 yıllığma ve hiçbir
bedel ödemeksizin yer aldılar. Eğer bu kişilenn za-
ranrıın önlenmesi için Turizm Bakanlığj başka yer
gösterecekse o zaman koruma alanlarında tarlası
bulunan köylüye de başka yer verilsin.
başladı. Kurulun başına getirilen
Prof. Tunca Toskay, "Bizden ha-
bersiz bu bölgelerde kuş bile uç-
mayacak" diye göreve başladı.
Ancak o günden bu yana kurul
bazı envanter çalışmaları dışında
herhangi bir işlem yapmadı.
Kurulun bünyesinde halen 12
kişi çalışıyor. Bu kişilenn şehir
plancısı, mimar ve diğer personel-
den oluştuğu dikkat çekiyor. Böy-
le bir kurulun bünyesinde ziraat
mühendisinden biyoloğa kadar
toprak ve deniz bilimleriyle ilgili
pek çok uzmanın yer alması ge-
rektiği belirtiliyor.
Prof. Tunca Toskay'm özel te-
levizyon şirketi Magic Box'a (Si-
hirli Kutu) transferinden sonra ha-
len yerine bir atama yapılaraadı.
Bu görevi Nnri Dindar vekaleten
yürütüyor. Dindar, eleman sayısı
ve niteliğuıdeki bu çarpıklık anım-
satıldığında şu yanıtı veriyor:
"Bu kadar eiemanla işlerin yü-
rümesi zor tabii, ama sayımız ya-
kın bir gelecekte 69'a çıkacak. O
zaman değişik meslek gruplann-
dan da eleman alabileceğû. Kad-
romuz zenginleşecek."
Dindar, kadro artışının ne za-
man gercekleşeceği sorusuna ise
"Sozleşmeti deman cahşünnamız
için bazı burokratik işJemlerin ta-
mamlanması gerekiyor" karşılığı-
nı veriyor.
Koruma alanlannda
durum
Özel koruma alanı içinde koy
ya da ormanlık kiraJayan yüzü aş-
kın kişi ve kuruluştan sadece Bü-
yük Katrancı koyunda inşaatı bu-
lunan tbrahim Vaoa'yla anlaşma
sağlandı ve bu koy kamuya açıl-
dı. Çünkü Yazıa'nın Fethiye'de bir
koyu daha bulunuyor. Bunun dı-
şındaki tahsislerde herhangi bir
değişiklik yok. Yaklaşık bin yatak-
h tatil köyu olması önlenen Büyük
Katrancı'da şimdi de işletme so-
runu çıkü. Günubirlik turizme ye-
niden açılacak olan koyu, Orman
Genel Müdürlügü ile özel Koru-
ma Alanları Kurulu işletmek için
anlaşamıyor.
Köyceğiz ve Dalyan'da 5 Man
1990'daki kararname ile biraz da-
ha genişletilen koruma alanı için-
de büyük yatırımlar yok. Ancak
bölgenin çevresinin betonla kuşa-
tılma tehlikesi gündemde. Caret-
ta caretta türii kaplumbağaları ile
ünlü Dalyan'da bugüne değin 180
kuş türü belirlendi. Kavala İnşaat'
ın otel yapmasının da engellendi-
ği bölge son dönemde DSt'nin
tehdidi aJtında. DSt inşa ettiği ka-
nallarla bölgenin atıklannı Dal-
yan deltasına ulaştırıyor.
Burada inşa edilen kaçak yapı-
lann tümünün yıkılacağının açık-
lanmasına karşın hâlâ Dalyan'da-
ki PTT bınasının kaçak olan iki
katı bile yıkılamadı.
Gökova Körfezi de "beton ku-
satma" tehlikesiyle karşı karşıya.
Bölgenin çevresinde faaliyet gös-
teren inşaat şirketleri reklam Jİa-
Aküzüm çevreyi 'net' göremiyorTurizm Bakanı Aknziun Çevre Koruma
bölgesindeki yatınmlar konusunda tam bir
tespit ve netlik yok. Koruma için kararname
yetmez, kanun çıkarılmalı.
Turizm Bakanı tlhan Aküzüm
de özel koruma alanlarının gele-
ceği konusunda henüz kesin bir
adım atılmadığını vurguluyor.
Aküzüm, bu konudaki sorula-
rımızı şöyle yanıtladı:
— Bu alanlar içinde yatınmı
olanlara 10 kasımda çıkan karar-
name uyannca Turizm Bakanlı-
gı'nca başka bir bölgeden yer ve-
rilecek. Bu çalışma ne durumda?
AKÜZÜM — Bu kişi ve kuru-
luşlara onumüzdeki günlerde ya-
tLHAN AKÜZÜM — Turizm
alanı ilan edilen bir yerde altya-
pıyı da biz getiriyoruz.
zı yazacağız. 'Gelin bir araya ge-
lelim, Hazine'ye ait olan yerler-
den size yatırım alanı gösterelim'
diyecefiz.
— Tahsis alan kaç kişi var?
AKÜZLTVf — Kesin rakam ak-
lımda değıl, ama 100'ii aşkın. Ben
onlara yatırım yeri göstermek için
fazla acele etmiyorum. Hele bir.
mevcut turistik tesisler dolsun, iş-
lesin. Sonra onlar da yatırım ya-
par.
— Koruma alanı içinde yatırı-
ma başiamış olan varsa ne yapa-
caksınız?
AKÜZÜM — O konuda tam
bir tespit yok daha. tşte önümüz-
deki günlerde çağırıp konuşaca-
gız. Aslında o konuda da tam bir
netlik yok. Zaten ben bu karar-
name ile konımacılığın tam ola-
rak gerçekJeşebilecegİm düşünmü-
yorum. Bu konuda kanun çıkarıl-
malı. Bazı kişiler bu tur kararla-
nn tam uygulanamayabileceğiııi
düşündüğünden yavaş hareket
ediyor.
— Bu bölgelerde Turizm Ba-
kanlıgı'nın ve Bayındırlık tskân
BakanJığı'nın yetkfli olmasıyla be-
ledi\eler tümüyle devre dışı kalı-
yor. Bu, genel demokratik işleyi-
şe aykın degil mi?
AKÜZÜM — Ben öyle düşün-
müyorum. Belediye başkanlan bi-
ze teşekkur ediyor. Niye teşekkür
ediyor? Çünkü o bölgelerdeki ba-
zı sorumlulukları da biz üzerimi-
ze almış oluyoruz. örneğin turizm
alanı ilan edilen bir yerde altya-
pıyı da biz getiriyoruz.
özel çevre koruma bölgelerin-
den direkt söz konusu kurul so-
rumlu, ancak bunun üzerinde de
Başbakanlık Musteşarı Ahmet
Selçnk, özel Çevre Koruma Ku-
rulu Başkanı, Turizm Bakanhğı
Musteşan MusUfa Türkmea, Or-
man Genel Müdürü Nevzat Özer
ve Çevre Müsteşan Halit Kara'-
dan oluşan bir "çevre kurulu"
bulunuyor. Gerek bu kurulda ge-
rekse diğer birimlerde üniversite-
lerden, meslek odalanndan ve ye-
rel yönetimlerden kimse bulun-
muyor. Mimar Emin AtaJa, ulus-
lararası platformda çevre koru-
macılığının bir "bütiin" olduğu-
nu belirterek "Çevreyle dogradan
temas halinde olan belediyelerle
bu işin bilimini yapan üniversite-
lerin devre dışı tutulması kabul
edilemez. Bu tutum sürerse degi- — .—.
şik soru işaretleri de beraberinde FETHIYE — 5 Temmuz 198Sde Fethiye-Göcek. Köyceğiz-Dalyan ve Gökova'da, 5 Mart 1990'da Göksu, Patara ve Kekova'da Bakanlar
gelir" diye konuşuyor. Kurulu kararıyla özel koruma alanları ilan edildi. Bu çalışmalar pek çok soru işaretini beraberinde getirdi.
rak "tnşaatımız özel çevre koru-
ma alanı kıyısındadır" ibaresini
koyuyorlar.
Fethiye-Göcek bölgesindeki ko-
ruma alanı "gelecegi en belirsiz"
yerler arasında bulunuyor. Fethi-
ye Körfezi ile Dalaman Çayı ara-
sında kalan bölgede 1984 yılında
Kültür ve Turizm Bakanlığı Plan-
lama ve Yatırımlar Daire Başkan-
lığı ile Turizm Bankası'nın ortak-
lasa hazırladığı 1/25.000 ölçekli
nazım imar planında yaklaşık 50
bin yatakiık otel, motel ve tatil kö-
yü planlanıyordu. Bunun >amnda
holdinglere kiralanan koylann
önemli bir bölümü bu bölgede bu-
lunuyor.
Fethiye-Göcek-Dalaman arasın-
da koy kiralayanların çoğunluğu-
nun "ileride dumm degişebilr"
düşüncesiyle "kendilerine yeni yer
Uhsisi" için Turizm Bakanlığı'na
başvurmakta "yavaş" davrandığı
belirtiliyor. Turizm Bakanlığı yet-
kilileri, "Bu şirketler belki bir yo-
Innu bulup yaortmımızı gercekieş-
tiririz düşüncesindeler" diyorlar.
5 Mart 1990'da koruma alanı
ilan edilen Patara'da ise ciddi bir
kooperatif sorunu yaşanıyor. Böl-
gede bir devre-müûc konut yapan
firma, üç kooperatif ve birçok otel
inşaatı var. Patara'da yeni Hitit
kooperatifinin 850 üyesinden bi-
ri olduğunu söyleyen bir yurttaş
yakmmasını şöyle dile getiriyor:
"Bugüne kadar 10 milyon lira
para ödedim. tnşaat su basmanı
bifti. Bazı inşaatlarda çabya bile
gelindi. Bizim inşaatımız duracak
mı? Başka bir yer gostermelerinin
de bir anlamı yok. Buraya milyon-
larca lira para gömüldü."
Patara'da bazı tngiliz firmala-
nrun da yatınm hazırbğı içinde ol-
duğu biliniyor.
BaştaPatara'dakıler olmak üze-
re özel koruma alanı içindeki ko-
operatiflerde "soekülatörierin tü-
redigi" dikkat çekiyor. lnşaatlann
durmasıyla paniğe kapılan koope-
ratif uyelerine ödedikleri paranın
az bir bölümünün teklif edildigi
öne sürülüyor.
Kekova, koruma alanı içinde
olan en "bakir" yerlerden. Bura-
da sadece Ömer Özer adlı bir gi-
rişimci imar izni almıştı. Bunun
dışında bölgenin bazı yerlerinin
"askeri alan içinde" kalması ne-
demyle önceki yıllarda herhangi
bir yüklenme olmadığı içiı. de bu-
rada korumanın "amacına ulaş-
mış olabilecegi" ifade ediliyor.
Göksu deltası 300'ü aşkın kuş
türü, geniş baJıkçılık olanaklan
caretta caretta kaplumbağası, ge-
niş AJtınkum sahili ile güzel bir
bütünlük oluşturuyor. Bölge son
iki yıldır karides çıftliği girişim-
dlerinin tehdidi altındaydı. Bunun
yanında kıyıdan alınan kum, do-
ğal yapıyı bozuyordu. SEKA Ta-
şucu Tesisleri de önemli bir kirli-
lik kaynağı. Korumanın buraya
neler kazandıracağı henüz bilin-
miyor.
Yetkililer ne diyor?
Çevreden sorumlu Devlet Baka-
nı Vehbi Dinçerler, koruma alan-
larıyla Ugili sorulara "ynyarlak"
yanıtlar veriyor. Dinçerler, "Çatas-
raalanmız henüz tamamlanmadı.
Koruma alanı olan yerde yatinma
izin vermeyecegiz. Turizm alanı
olan yerler daha az korunuyor.
Biz yapılaşmayı mümkiin oldugu
kadar aza indirecegiz" diyor.
Patara, Göksu ve Kekova'da ha-
len özel koruma kurulundan üç
kişilik bir ekip "inceleme" gezisi
yapıyor. Bu ekip bölgedeki son
durumu saptayacak. Ekipteki ki-
şilenn mesleği şehir planlamacısı
ve mimar. Bu da incelemenin han-
gi yönde olacağı konusunda fikir
verivor.
'Çocuk anneye psikoterapi ııygulanmalı'
Uzmanlar, 9 yaşında doğum yapan S.B.'nin
psikiyatrik kontrol altında tutulması, bebeğin
de yakından incelenmesi gerektiğini
söylüyorlar. S.B. 'nin gerçek yaşı araştırılıyor.
Haber Araşnrma Servisi — Af-
yon Doğumevı'nde 9 yaşında do-
ğum yapan S.Knın gerçek yaşı in-
celeniyor. Çay tlçesi Cumhuriyet
Savcılığı tarafmdan yürütülen so-
ruşturma sonucu S.B.'nin nüfus
kutüğunde 9 olarak görülen yaşın-
dan daha buyük olabileceği öne
sunilüyor. Uzmanlar organik ola-
rak bu tur doğumların imkânsız
olmadığını, ancak çok uzak ihti-
mallerle meydana gelebileceğini
öne süruyorlar.
9 yaşında doğum yapan S.BÎnin
durumunu tıbbi ve psikolojik açı-
dan değerlendiren uzmanlar, ku-
çük annenın sonraki yaşlarda
mutlaka psikiyatrik kontrol altın-
da tutulması gerektiğini vurgulu-
yorlar. Kuçuk yaşta doğum yap-
manın ise normal bir ameliyat gı-
bi bedensel hiçbir özur bırakma-
yacağı belirtiliyor.
Istanbul Tıp Fakültesi'nden
Prof. AbduUab Turfanda, S.B.'nin
gebe kalmak için uygun bir yaşta
olmadığını belirterek şunları söy-
ledi:
"Bu yaştaki bir çocugun leğen
kemikleri yeterii buyuklukte degil-
dir. Gebe kaldıktan sonra doğum
şekli sezaryen olacaktır. Henüz
kemikleri bile tam teşekkül etmiş
değil. Doğum sonrası anne ve ço-
cukta doğum travmalan ortaya çı-
kabilir. Avrıca psikolojik açıdan
da anne olmaya hazır degil. Psi-
kolojik depresyona girebilir."
İstanbul Tıp Fakültesi'nden
Doç. Dr. Fecri Sevilen de "çok
nadir" olarak değerlendirdiği olay
konusunda şoyle konuştu:
"Ergenlik başlangıcı, kişilerde
ve değişik coğrafyalarda yaşayan-
lar için farklüıklar göslerse de or-
talama 12-13 >as olarak biliniyor.
Ergenlik oluştuktan sonra sağhklı
bir şekilde yumurtlama ve yumur-
talıklann duzenli çalışması birkaç
yıl zaman alır. O açıdan 15 yaşın-
dan itibaren bir gebelik gelişmesi
beklenebilir. Bazen erken ergenlik
denilen dunımlar ortaya çıkar.
Birtakım hormana), tömöre< ve
doğumsal hastalıklarda 7-8 yaşın-
da âdet kanaması ya da bormo-
nal faaliyet çok nadiren göruliir.
Bazen belirli hiçbir neden saptan-
madan çok erken yaşlarda hormo-
nal faaliyet ortaya çıkabilir. Kıi-
çük bir çocugun kadınlık organı
da küçüktur. Küçük bir kadınlık
organının gebe kalması ve gebe-
liği laşıyabilmesi çok özel bir du-
ruradur. Bazen çok sıcak iklimler-
de erken ergenlik ve erken doğum
mumkündür. Organik olarak bu
tür doğum imkânsız değildir ve
çok az ihtimallerle meydana gde-
bilir."
Kuçük yaşta doğumun normal
bir ameliyat gibi bedensel hiçbir
ozür bırakmayacağını söyleyen
Doç. Sevilen, bu arada yeni doğa-
nın yakından incelenmesi gerekti-
ğini, enfeksiyonlara dayanıksız
olacak bebeğin yetersizhk ve ek-
sikliklerinin ortaya çıkabileceğini
söyledi.
Olayın psikolojik yönünü de-
ğerlendiren İstanbul Tıp Fakülte-
si'nden Prof. Dr. Aysel Ekşi ise
çocugun zekâsının normal olma-
sı durumunda erken gelişmiş ola-
bileceğini, 9 yaşında doğum yapa-
bildiğine göre de rahim gelişme-
sinin 8 yaşında tamamlanmış ol-
ması gerektiğini söyledi. Çocugun
kemik yaşının büyük olması du-
rumunda bile 12 yaşın doğuın
yapmak için erken bir yaş olduğu-
nu söyleyen Prof. Ekşi, "Daha
çok problemli kızlarda bu kadar
erken yaşta anne olmak ihtiyacı
oluyor. Anne olmak ve sevgi ibti-
yacı ile hamile kalabiJiyorlar" di-
ye konuştu. Prof. Ekşi, annenin
zekâsında bir gerilik olması duru-
munda, bu tur kişilikteki insanla-
rın cinsel dürtülerini kontrol altı-
na almakta zorluk çekebilecekle-
rini belirterek şunları söyledi:
"Eğer zekâ geriliği varsa teca-
viize yol açacak davranışlarda bu-
lunmuş olabilir. Ya da kızın bu
halini kullanmış olabilirier. Duru-
ma aile ve çevresinin olumlu bak-
ması ve abartmaması gerekir. Suç-
lamamak ve ona annelik yaklaşı-
mını ögretecek yeüşkinler burada
çok önemli. Geri zekâlı değil de
ruhsal dengesizlik varsa, mutlaka
bir şeyler yapüraah, tedavisi müra-
kün olabilir. Sağlıklıysa ruh sağ-
lıgının gelişmesi baltalanacaktır.
Mutlaka psikiyatrik kontrol altın-
da tutulması gerekir."
İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk
Psikiyatrisi Bilim Dalı uzmanı
Ümraıı Korkmaziar, kuçük anne-
ye psikoterapi uygulanması gerek-
tiğini vurguladı. Henüz bir çocuk
olduğu için olayın sonuçlarını
sonradan yaşayacağını belirten
Korkmaziar şöyle konuştu:
"Anneliğe hazır olmadıgı için
kimlik bocalamasını yoğun yaşa-
yabilir. İleride kadınlık rolü ile il-
gili sorunlar çıkabilir. Bebek, ai-
le ve anne için psikolerapi gereki-
yor."
Tîtan füzesi
başarısız
• CAPE CANAVERAL
(AA) — Cape Canaveral
Üsstı'nden önceki gün bir
Titan-3 füzesiyle fırlatılan
haberleşme uydusu lnselsat
6'nın yörüngeye yerleştirme
işlemi başarısızlıkla
sonuçlandı. Cape
Canaveral'daki uzmanlar,
tnselsat'ı fırlatıcısından
ayırmak için yeni
girişimlerde
bulunulabileceğini
belirterek, bu girişimler
sonucu uydunun
motorlarının çalıştınlarak,
dunyadan 36.000 km.
uzaklıktaki yörüngesine
oturtulabileceğini
kaydediyorlar.
Çetin Ejneç
Galerisi
• Haber Merkezi — Izmir
Büyükşehir Belediyesi Sanat
Galerisi'nin adı "Çetin
Emeç Sanat Galerisi"
olarak değiştirildi. Belediye
Meclisi'nin dunkü
oturumunda, Belediye
Başkanı Yüksel Çakmur'un
gündeme getirdiği isim
değişikliği, oybirliği ile
kabul edildi. Bu arada
Kocaeli Gazeteciler
Cemiyeti, silahlı bir saldırı
sonucu ölen gazeteci Çetin
Emeç'in anısını yaşatmak
amacıyla sahil kesiminde
ağaçlandırma çalışmalanyla
"Çetin Emeç Koruluğu"
oluşturulmasını kararlaştırdı.
Kıyılara yeni
düzen
• ANKARA (AA) —
TBMM Genel Kurulu,
Anayasa Mahkemesi'nin
1986 yılında iptal ettiği
yasanın yerine hazırlanan
kıyı yasa tasarısının 7
maddesini kabul etti.
Tasarının benimsenen
maddelerine göre, askeri
yasak bölgeler ve giivenlik
bölgelerinde veya ülke
guvenliği ile ilgili Türk
Silahlı Kuvvetleri'ne ait
harekat ve savunma amaçh
kıyılarda, eğitim tesisi
yapılabilecek. Tasarının
komisyondan gelen halinde
ise, buralarda konut ve
sosyal tesislerle birlikte
eğitim tesisi de
yapılamıyordu. Sahil şeridi
çizgisi, imarlı alanlarda 20,
iman bulunmayan belediye
ve mücavir alanlarda 50,
bunun dışındaki yerlerde ise
100 metre olarak uygulanacak.
Tablo hınsızlıgı
• Haber Merkezi —
tstanbul'da 10 gün önce
ortaya çıkarılan tablo
hırsızlığı ile ilgili olarak
polisçe gözaltına alınan,
ancak soruşturma süresince
yurt dışına çıkmaması
koşulu ile salıverilen iki
tngilizden birinin dün
Türkiye'den gizlice aynldığı
öne sürüldü. De'nis Alan
Jackson adlı Irlandalının
dün sabah Ingiliz
Havayollan'na ait bir
uçakla İstanbul'dan
ayrıldığı, diğer yabancı
zanlı iames Mauion'un ise
halen tstanbul'da
bulunduğu öğrenildi.
Kjsıth ilaç
uygulaması
• ANKARA (ANKA) —
Maliye ve Gümrük
Bakanlığı'nın "ilaç ısrafını
önlemek" gerekçesiyle
uygulamaya koyduğu
esaslar, dün yürürlüğe girdi.
1990 Mali Yılı Bütçe
Uygulama Talimatı'ndaki
ilaçların teminine ilişkin
esaslar, gerek memurlan
gerekse emeklileri ve
bunlann dul ve yetimlerini
ilgilendiriyor. Anılan
esaslar, memurlann 10
günden daha fazla siiren
hastalıkları için her
defasında polikliniklerde
kuyruğa girip silbaştan aynı
işlemleri yaptırmalarına
neden olacak.
Tersanede
yangın
• BODRUM (Cumhuriyet)
— İçmeler yöresindeki
tersanede dün sabaha karşı
çıkan yangında 2 yatın
tümüyle yandığı, zarann 2
milyar lira dolayında
olduğu bildirildi. Bu arada
yangından önce patlamalar
duyuldu. Bodrum
Cumhuriyet Başsavcısı Zeki
Karaman, patlamaların
yangının çıktığı yerdeki
tüplerden
kaynaklanabileceğini
söyledi. Alınan bilgiye göre
dün sabaha karşı tersanenin
çekek yeri olarak kullanılan
bölümde önce patlamalar
duyuldu. Daha sonra
yaklaşık 1500 kadar yat,
sandal ve kayığın
bulunduğu çekek yerinde 2
gezi yatı alev aJarak
tümüyle yandı.