Catalog

31 ARALIK 1990 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TÜRKİYE'DE BUGÜN Devlet Meteoroloji İşleri Genei Mûdüriüöü'nden alman brtgiye gö- re yurdun tacey kesımlen parçalı bulutlu, öteki yerier açık ve az bu- lutlu, Marmara ile yurdun ic ke- simleri sabah saatiermde yoğun olmak ûzere yer yer sısli gececek. HAVA SICAKLIĞI: Yurdun batı ke- RSÂR dentfdegûnbatısıvekarayel.ötekı denizterimizde yıldız ve poyraz- Dalga yüksekhğ, 0.5 ila 1, yer yer 15 m dolaymda ola- cak. Van Gölü'nde Hava: Parçalı ve az bulutlu gececek Gol kuçuk dalgalı olacak. Adana Adap&an Adıyaman Afyoo Ağn Ankara Amakya AntaJya Artvın Aydın Balrtear Büecı» Bıngöl BitKs Bolu Bursa CanaMale Conım Denof A 16° 1°0ıyart>alOT B 9° 5°EdifTO A 9° -2° Erancan S 7° -2° Erajrum S -5° -14°Eslaşe(w 5°-3° Gaaanteo A 17° 6°&resun B A 12° 5° Gümuşhane S B 5°-2° Hattan 6 S 12° 4°lspafQ S S 10° 3°lsünbul S S 10° 4°tanr A 3°-6° Kare B 2°-4° Kasomonu S S 5°-1° Kaysen S 9° 3° Kırtdarel B 10° 4°Konya S y-6°N>tan»a S 11" 5°Maölya 6° -5° ttansa 8°-1° KMaraş 4°-tCPMeıan f 18°M»8la 5° -1° Muş 8°-3°NıJ* g° 5°0rdu 4"-6° Rce 2°-S°Sarasu(i 8 0 ! " Sırt W 5°S«KK) 14° 5°Sıvas -6° •«"TeionlaO 5° -5° Trataon 2°-9"\ncelı -7° -1° Uşak 6°-«° Van 7°-f Itegat 4° -5° Zongutlak A 12° 5° A 9°-2° A 16° 5° A 12° 9° B -1° -12° B 6°-6° 8 8° 5" B KF 9° B 11° 5° A 6° 2° B 12° 6° S 3° -5° F 3° 5° 4°-8° 9» 0° 2° -12° S°S° B 10° 5" tmutiu yacnunu g g sot S BULMACA SEVDKLflMHZII fili»Urmi PATHİ 9E5 SOLDAN SAĞA: 1/ Fbtoğraf camı ya- pımında ve cerrah- İıkta kullanılan, al- kolle eter kanşımı içinde sıvı durumu- na getirilen nitrose- lüloz. 2/ Mercana- da... Alaturka mü- zikte tempo. 3/ Kür- kü değerli yırtıcı bir hayvan... Tahıl ürün- lerinin alımıyla ilgi- li kuruluşumuzun kısa yazılışı. 4/ Me- zopotamya'da kurul- muş en büyük site- lerden biri... Bir müzik sesini belirt- meye yarayan işaret. 5/ KUçük ki- tap... Bir haber ajansının simgesi. 6/ Yeraltı suyunu taşıyan geçirimli kat- man. 7/ Iskambilde koz... Süt çocuk- larını sallamaya yarayan küçük kar- yola. 8/ Haysiyet... Eski dilde enge- rek yılanı.9/ Gerek teşhis ve tedavi, geTek koruyucu hekirnlik bakınun- dan organizmanın tümüyle ilgili has- talıklara bakan hekim. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Buğday, nusır gibi tahıllann kuruyemiş gibi yenilmek üzere kavrulan taneleri. 2/ Denizayısı da denilen bir fok türü... Sık gözlü ağ. 3/ Yeterince aydınhk olmayan... Fin hamamı. 4/ tm- kân... Bir çalgı. 5/ Amerika'da yaşayan ve geriye doğru uçma özelliği de olan küçük bir kuş. 6/ Yugoslavya'nın plaka işare- ti... Dokuma tezgâhında tarağı tutan ağaç ya da metal parça. 7/ Sanat öğreticisi... Cinsiyet. 8/ Işık yeğinliği birimi... Öngün. 9/ ÜZCTİ toprak ya da otla örtülmüş saman yığını... Garez. 6 0 YIL ÖNCE CumhurİYet Ankara'da vaziyet31 ARALIK 1930 Bütün Ankara'yı Menemen hâdisesinin tesirleri altında buldum. Burada hemen herkes faciayı yalnız nefretle karşılanmağı kâfi bulmıyarak müteşebbis ve müretteplerinden yakın ve uzak cümlesinin lâyıkolduktarı cezaya sür'atle uğratılmalan lüzumunda ittifak ediyorlar. Heman her mahfelde bu mes'elenin ayni hararetle konuşulduğunu gördüm; Ankara bütün inkılâpçı ruhile ayaklanraıştır denilebilir. Kendisinden bir cüz olan Kubilay Beyin feci akibetinden müteessir olan ordu mahfelleri hâdise muvacehesinde Meclisin ve hükûmetin ve milletin gösterdiği gayet şiddetli alâkadan pek mütehassis ve hiç olmazsa bununla müteselli görünüyorlar. Bilhassa Meclisin bu mes'ele muvacehesinde gösterdiği alâka ve heyecap had derecelerindedir. Felâketten çıkan ibret dersüe müessir ve kat'î tedbirler alınması arefesinde bulunuyoruz. Menemen hâdisesini doğuran esbap ve avamilin kâffesi tahlil olunmaktadır. Alınacak tedbirlerin pek esash ve isabetli olacağına tereddütsüz hükmedebiliriz. YUNUS NADl 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet CHP'nin temsilcileri31 ARALIK 1960 Cumhuriyet Halk Partisinin Kurucu Meclise girecek 49 temsilcisi bugün Genel Merkezde yapılan ve gece geç saatlere kadar devam eden seçimler sonunda belli olmuştur. Seçimler münasebetiyle bugün C.H.P. Genel Merkezi tarihî bir Doğan Avcıoflu gun daha yasamıştır. Evvelce Kurucu Meclis seçimlerine adaylığını koymıyacağını bildiren Genel Başkan İsmet İnönü, parti teşkilâtımn ve Meclisinin daimi israrı üzerine fikrinden caymış ve adaylığını koyarak ilk turda ittifakla Kurucu Meclis üyeliğini kazanmıştır. Kurucu Meclis üyeliği seçimleri münasebetiyle sabahın erken saatlerinden itibaren Genel Merkez binasmın bulunduğu sokakta delegeler toplanmıya başlamışlardır. Saat 9'da seçimler başlanuştu". Kurucu meclis üyeliğine birinci turda secilen 44 kişi şunlardır: Atalay Akan, Ismail Rüştü Aksal, Mebrure Aksoley, Osman Alişiroğlu, Doğan Avcıoğlu, Şevki Aysan, Cihat Baban, Cemil Sait Barlas, KemaU Bayazıt, Suphi Baykam, Ranp Tahir Burak, Alev Coşkun, Vedat Dicleli, BüJent Ecevit, Yusuf Âdil Egeli, Feridun Ergin, Sait Naci Ergin, Turgut Göle, Ferda Güley, Şemsettin Günaltay, Turan Güneş, Mehmet Hazer, İsmet înönü, Şefik Inan, Ihsan Kabadayı, Enver Ziya Karal, Fevzi Lûtfı Karaosmanoğlu, Ferit Melen, Ziya Müezzinoğlu, Fazıl Nalbantoğla, Hamdi Orhan, Ibrahim Saffet Omay, Atıf ödül, Emin Paksüt, Âdil Sağıroğlu, Celâl Sait Siren, Emin Soysal, Mümtaz Soysal, Cafer Tüzel, Nüvit Yetkin, Cemal Yıldırun. İkinci turda seçilenler şunlardır: Bahri Yazır, Şinasi Özdenoğlu, Coşkun Kırca, Hamza Eroğlu, Dâniş Yurdakul. îstanbul gazetecileri dün Kurucu Meclis temsilcilerini seçmişlerdir. Dün saat 15 te başlıyan seçim saat 17 de sona ermiş ve neticeler üçüncü turun sonunda belli olmuştur. İlk turda 32 secmenden 28 rey alan Ali Ihsan Göğüş nisabı temin ederek seçimi kazanmış, ikinci ve üçüncü turda nisap temin edilemediğinden en çok rey alan Kemal Zeki Gençosman, Babür Ardahar ve Ömer Sami Coşar Kurucu Meclise seçilmişlerdir. Mümtaz Soysal GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet 'Uzlaşma' önerisi 31 ARALIK 1989 Cumhurbaşkanı Turgut özal, 1990 yılına girerken Türkiye'nin çok önemli bir dönüm noktasına geldiğini belirterek "Bu son dönemecte enflasyonla mücadele için toplumsal bir uzlaşma içine girilmesi gerekmektedir" dedi. lart A-tpık B-bukıOu G-9ûneşlı K-fcar» S-stsi Y-yaOmırtij Kahıre* DÛNYA'DA BUGÜN Amstertam Amman ADna BaOdat Barcekma Basd Belgnd Bertın Bonn Bıûksel Budapeste Cenem Cezayv Ckkte Ouba Ffankturt Sme Hetsınfcı Kahıre Kopenhag Y 8° A 19» A 12° A 14° B 10° B <° B 6° Y 6° Y 6° Y 8° B -1» B 4° B 17° A 24° A 20° Y 6° A 18° K 2° A 20° Y 6° Y 6° A 17° Mdano Montreaj UasUm Mûrih Lenıngrad K -2° Lomira Y W Madnd B 10° 8 3° B 10° K -2° Y 6° V 8° Oslo Pans Prag Rıyad ftoma Sotya Sam felfcnv Inıs Varşo» Vene(Wı Viyana K -1° Y 8° B 5° A 22° B 14° A 16° A 20» A 21° B 4° B 3° B 7» VteshmBlonY 7° Zûr* B 4° IARTISMA Doğal Hayatı Korumanın Öneıni Dünyada gelmiş geçmiş birçok büyük doğa korumacısı avcılıktan gelmiş kimselerdir. Aynı şekilde avcılar da giderek çevre ve yaban hayatırun korunması konularında aktif olarak rol almaya başlamışlardır. Sayın Meltem Altınörs, 25.12.1990 tarihli Cumhuriyet Gazetesi'nde yer alan yazınızı ilgiyle ve duyarlıbğınızdan etkilenerek oku- duk. Bu konudaki görüşlerimızi daha de- taylı biçimde açıklamak istiyoruz. Üzerinde durmak istediğimiz ilk nokta, av konusunda "köktenci" bir çözüm getir- menin imkânsız olduğudur. Insanoğlunun ilkcağlardan günümüze taşıdığı kültürünün bir parçası olan bu alışkanlığın bugünden yarına yok olmasını beklemek hayalcilik olur. Bu konudaki doğru yaklaşımın av hayvanlarının nesillerinin tehlikeye girme- sini önleyecek, kontrollü, yasalara uygun ve sürdurülebüir avcılığı savunmak olduğu- na inamyoruz. Bizim asıl düşündüğümüz, av hayvanlanmn gelecek kuşaklannın ya- şama şansıdır, aynı zamanda da gelecek ku- şak avcıların daha bilinçli yetişmesidir. Doğa ve doğal zenginliklenn korunması herkesi ilgilendiren bir konu olmasma rağ- men, av hayvanlarının nesillerinin yok ol- masından en çok etkilenecek kesim de av- alardır. Bugün için Türkiye'de bu bilince sahip avcılarm varlığı ütopik gibi görünü- yorsa da bu anlayış Avrupa'da çok yaygın- dır. Yasalara uygun avlanmarun kendi ya- ranna olduğunu anlayan avcı, bu kuralla- n uygular ve savunur. Almaaya ve Avus- turya'da bir ara çok azalan geyik ve kara- ca türleri bu sayede yeniden çoğalmıştır, öy- le ki bir ara ava kapatılan bölgeler yeniden ava açümıştır. Bugün Türkiye'de sülün gör- mek hayal olmuştur, oysa Avrupa'da tavuk kadar yaygındır. Bugün Türkiye'de 4 milyonun üstünde avcı vardır. Ve ne yazık ki yurdumuzda av- laklar, av türleri, av mevsimleri hakkında- ki yasaklar, sınırlamalar konusunda ne ye- terli eğitim ne de yeterli denetim vardır. Bir- çok av hayvanı türü tehlike altındadır. lş- te bu nedenle Dogal Hayatı Konıma Der- negi gibi kuruluşlara bu konuda gerçekçi yaklaşımlar getirmek, avcılan eğitmeye yö- nelik çalışmalar sürdürmek, av mevzuatı- nı iyileştirmek ve denetim mekanizmasmı geliştirmek için devlet kuruluşları ile ortak Genel Mudiıru çalışmalar yürütmek gibi görevler düşmek- tedir. Bir konunun daha altını çizmek gereki- yor. Doğaya ve yaban hayatına avcılık ka- dar, hatta daha çok zarar veren, hayvan- ların yaşama alanlanrun tahrip edilerek ne- sillerinin yok olmasına yol açan başka et- kenler de söz konusudur. Bunları şöyle özetleyebiliriz: Çevre konusunda devlet po- litikalarının eksikliği, kıyı, orman, yaban hayatı, amenejman planlarının yetersizliği, pek çok kuş türünün yaşama alanı olan su- lak alanlann ve sazlıklann devlet kuruluş- lan eliyle (DSİ, Köy Hizmetleri gibi) yok edilmesi, ormanlann tanm alanı acmak, ya- pılaşma gibi nedenlerle yok edilmesi, suni gübrenin aşın ve bilinçsiz kullanımı... Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz ki do- ğamn ve yaban hayatının korunması için bi- linçsiz avlanma kadar diğer olumsuz etken- lerle de mücadele etmek gereklidir. Dünya- da gehniş geçmiş birçok büyük doğa koru- macısı avcıiıktan gelmiş kimselerdir. Aynı şekilde avcüar da giderek çevre ve yaban hayatının korunması konularında aktif ola- rak rol almaya başlamışlardır. Bilinçli av- cı, kaçak avcılığın ve doğa tahribinin ön- lenmesinde çok önemli bir denetleme un- surudur. Yeter ki Türkiye de bu anlayışta- ki avcılara sahip olabilsin. Ancak artık kesinlikle yiyecek ihtiyacın- dan kaynaklanmayan, giderek hayvanlara fırsat tanımayan 20. yüzyıl avalığımn spor olup olmadığı ise başka bir tartışmanın ko- nusudur, başka bir platformda tartışılma- sı gerekir. NERGİS YAZGAN Doğal Hayatı Konıma Dernegi CentratYILBAŞI BALOSU ALIKOCATEPEPerşembe, Cuma. Cumartesi ve Vılbaşı gece» ÖZKAN TURGAY Eçliğinde Grup M4J0RAN Her celderı, h\er tarden NÎLGÜNALTI1VEL tTürk Hafıf Batı MuzığO ORYANTAL BELÎNDA ERCAN AKIŞIK ( Gulduru Shovv ) Sabahakıdardıns «r fjltnrr Linıitsü içki ıe motfak show, Senis ve KDV dahil 150.000.TL. Rez: 34B 14 56 Kadıköy Eskı Iskele Karşısı MO D A SANAT S ı ı ı r s ı ı İ ç k i IOfl.000 T L S o r * i s v e KDV Dahıldir. OZEL mBAŞIPROGRAM • Sulukule Eğlencesi • GrupEYLÜL Udi Şantör •AYDOCANDondurmacılar I M e y d a n ı Pamukbank Yanı MODA ORYANTAL • MW0IA A N I Y l L l N I Z I K U T L A R E S E N Lİ K LE R D İ LE R İ Z . .. Yeni yılda mözikli öğlen, akşam yemeklerine... Pazartesi, Çarşamba, Cumartesileri 15.00"te müzikli "çay zamanı"na bekliyoruZ. Cafe - Bar ISTIKLAL CAO PEREMECI SOK 20/7 BARO HAN 80050 BEYOÖIU Î S T A N B U L 1 4 S 1 6 5 1 5 1 1 6 4 2 FAX: 151 68 31 Erkin Koray • perşembe-cuma Fasıl Geceleri çarşamba-cumartcsi Aziz Hoca- Gitarist Mahmut li\e musîc Ahmet pazar-salı Yılbası proğramında sürpriz Oricntal Not: Yılbaşı rezcrvasyonu için Fix 100.0C0 TL. RCD LIÖMTC A F E • B A R Tel 336 20 67 • 336 54 71 Vılla Kalamış Restaurant Altı • Yat Lımanı Karşısı Kalamış • NİŞANTAŞI RESTAURANT Düğün Salonlan > Yemekli-Kifi başı 16300 TL. > Mezdi-Yemekli 19.500 TL. Rez. 147 62 39 -147 74 40 Solonlanmız klimah ve 400-1000 kifiliktir. PİLİÇ DANA JAMBON SAtAM SOStS Ürünlerimizin hiçbirinde domuz eti ve yağı yoktur. Yeni ytlın tüm gönül dostlanmıza sağlık, iyilik ve sevgiler getirmesini diliyoruz. Saygılanmızla. Kışla Caddesi No: 25 Emınta^ Binatlı Sitesi Kat: 2 No: 95-96-99 Topçular-Istanbul Tel: 577 80 99 576 06 71 544 38 21 Fax: 474 54 76 Almanya lise çıkışh filoloji öğrencisinden ALMANCA ve İNGİLİZCE ders verilir. 136 08 86 Au Pair Acentası Ingıltefe-Amenka 9.1-15» 53 4M61 «67 BİR YAYINOLIK ŞİRKETt İÇİN MUHASEBE \^E BÜRO ELEMANIARTYORUZ. İŞ DENEYİMİ OLAN, BİLGtSAYARLA ÇALIŞMIŞ, ZORUNLU HİZMET ENGELİ BULUNMAYAN (KADIN VEYA ERKEK) ADAYLARA ÖNCELİK TANINACAKTIR. ÖZGEÇMİŞİNİZİ, İSTEDİĞİNİZ NET CCRETİ VE DİĞER KOŞULLARI İÇEREN BAŞVURUNUZU RESMİNİZLE BİRLİKTE " PERSONEL" P.K.183, SİRKECİ (pJtodu 34432) ÎSTANBUL ADRESİNE GÖNDERMENİZİ RİCA EDERİZ. BAŞVURU>nJZ, GİZLİ TUTULACAKTIR. BOGAZ'DA YILBAŞI Tarabya, Sarıver, Beykoz, Bebek koylannı (Harem 89) ile gezelim, yeni yıla doğa ve nostalji ile (çırelım. Yüzer restaurantımızın Kuruçeşme'den hareket saatı 21.00 Zengin mönü, sınırsu içki. Rçzervasyon Tel: 145 77 93 - 165 54 61 POLTTIKA VE OTESİ MKHMKn KF.MA1 Başı Çekene Sormalı... Leninizm, Stalinizm, Troçkizm, Trtoizm... Yirmi İkinci tong- re derken glasnost ve perestroykaya değin geldik. Her şey açıklıkla yenileniyor, yeniden yapılanıyor. Düşünceler kökün- den kazınsa bile yeniden yapıianmanın içine giriyor, orada eriyor, yeni bir potaya bürünüyordu. Dün böylesi atılımların hepsi döneklikti. Bugün nedir? Kısaca bugün glasnost ve pe- reştroykadır. İlk açıklık ve yenileşmeye başından girersek, dönemin TKP Sekreteri Vedat Nedim Tör, 'Yıllar Böyte Geçti'de açık açık anlatır. Bu açıklamalar bugün suçlanamaz sanırım. Işe hep içtenlikle başlanmış, sonra yollar aynlmıştır. Şimdi Vedat Ne- dim Tör'ü dinleyelim: "Nuruitah Esat Sümer, Mustafa Nermi, Mümtaz Fazlı Tay- lan, Sadık Ahi, Vehbı Sarıdal. Nizamertin Ali Sav, şimdi ad- lannı hatırlayamadığım birkaç arkadaş 'Türkiye İşçi ve Çiftçi Sosyalist Partisi'ni kurduk. Kurtuluş adlı bir dergi yayımlamaya başladık. Berlin Türk Kulübü'nde heyecanlı toplantılar yapı- lıyor, konferanslar veriliyor, çetin çatışmalar oluyordu(...) Iş- te 1918-22 yıllarında Berlin'deki bazı Türk gençleri kafa ve ruh besinlerini Marksişt dünya görüşünde bulmuşlardı. Ber- lin'de öğrenimi bitirip İstanbui'a döndükten sonra bazı arka- daşlarla komûnist partisini yaşatmaya çalıştık. Her komünist partısi gibi biz de Komintern'e bağlıydık. Ve zaman zaman bu merkezden bize uygulanması mümkün olmayan birtakım direktifler alıyorduk. Ben, Şevket Süreyya Aydemir, İsmail HüsrevTökin, Burhan Belge bunlara karşı direniyorduk. Fa- kat parti disiplini kurallarına göre Moskcva'nın emirlerine ka- yrtsız şartsız uymak gerektiğini bize hatırlatan Komintern mü- messili Şefik Hüsnü karşısında, partiden çekilmekten baş- ka çıkar yol bulamadık. Bu karanmızı bir toplantıda açıkça bildirdik. Böyiece parti ile ilişkimizi kestik. Fakat aradan çok geçmeden bir ihbar üzerine tutuklandık. İstanbul Ağır Çeza Mahkemesi'nde yargılanırken, ben, Başsavcı Kenan (Öner) Bey'e ve yargıç Sabri Bey'e gerçekleri bütün çıplakhğı ile an- lattım. Bu davranışımdan dolayı muhbir' damgasını vurdu- lar (...) Oysa inanmadığım birtakım gosteriş hareketlerine körü körüne sürûklenmektense, partiden ayrılmayı yeğledim." Şevket Süreyya ise Ankara İstiklal Mahkemesi'ne her şe- yi açık açık anlatarak Afyon Hapisanesi'ne yollanıyor. Hal- buki istese Boğaz'dan geçen bir gemiye atlayarak Sovyetler Birliği'ne geçebilirdi. Açıklığı, yeniden yapılanmayı deniyor. Gizli komünist partisi içinde bundan sonra türlü çekişme- ler ve dalgalanmalar olmuştur. Bir gün hepsi açığa çıkacak. Gİzli parti içinde bir dalgalanma da 1946'da olmuş, kimi Şefik Hüsnü'nün, kimi Esat Adil'in çevresinde öbeklenmiş- tir. Ardından 1952 tutuklamaları gelir. Burada ayrılmalar, bö- lünmeler, yıpranmalar olur. Türkiye İşçi Partisi denemeleri- ne gelince, partiyi çökertmek için kimileri ellerinden geleni artlarına komamışlardır. Mehmet Ali Aybar'ın çoğu haklı çı- kan önerilerinin doğruluğu bugün ortada. 1970'leri 80'leri atlayarak bugünlere gelelim. TKP TİP'le birteşerek dışarıdan içeriye uzandı. Yasallığını elde edebil- mek için var gücüyle çabalıyor. Soida toplanma belirtileri de görülüyor. TKP'nin son yöneticileri olarak yurda gelenler yeniden ya- pılandıklarını yıllar sonrası şöyle açıklıyorlar: "...Kapitalist deviete de sosyalist devlete de Atatürkçü dev- lete de karşıyım. Çünkü devletin ideolojiye sahip olmasına karşıytm. Devlet demokratik olmalıdır. Bugün komünistler ola- rak eğer kendimize bir kimlik anyorsak önce devtetçiliğe karşı çıkmalıyız. Yenilenir, yeniden yapılanırken TKP'nin son mirasçıları (mi- rasçılar diyorum, elde kalanı budur) devletçilikten de mer- kezi planlamadan da işçi egemenliginden de sıyrıldıklarını söylüyorlar. Zaten yurda gelirken de NATO'ya karşı çıkmadı- lar. TKP'nin yüzü degişirken bakalım yillardır torbada saklt olandan neleri atacaklardır. Şimdi şöyle düşünelim, yeniden yapılanırken çekilen bunca acılar bu noklaya gelmek için miydi? Hapishaneler, işkence evleri, falakalar, askılar, hortumlu sular, tırnak sökmeler, ce- reyana tutmalar böylesi bir yapılanma için miydi? Bunu Bay Gorbaçov'a sormalı... Bu işin başını çeken odur ... ÇAUŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞtPAL "Kıdem tazminaü tavanı" SORU: 1991 yılı 1. yan olan 1 Ocmk-30 Haziran 1991 için- beürlenen kıdem tazminaü tavanı ne oldu? Bu Uvan n«sıl hesapfanıyor? E.E. YANIİİ Iş Yasası'nın 14. maddesi "Kıdem Tazminatı" ile Ugi- lidir. Bu madde ile kıdem tazminatına tavan sınır da getiril- miştir. t "Kıdem tazminatlanrun yıllık miktan, Devlet Memurları Ka- nunu'nu tabi en yüksek Devlet memuruna 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yüı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesini geçemez." 1991 yüı 1 ocak-30 haziran için genel aylık ile kıdem aylığı katsayısı 3S2 ve taban aylık katsayısı 480 olarak belirlenmiştir. Bu katsayılara göre en yuksek devlet memuru olan Başba- kanlık Müsteşarına bir hizmet yüı karşılığı olarak 2 milyon 489 bin 600 lira emeklilik ikramiyesi ödenecektir. Bu tutar aynı za- manda bir yıl için ödenebüecek en yüksek kıdem tazminatıdır. Kısaca, 2 milyon 48 bin 600 lira, 1991'in 1 yansı için belirle- nen kıdem tazminatının tavanıdır. Hesaplanması: Memur emekli ikramiyeleri; Genel Aylık İkramiyesi, Kıdem Aylık İkramiyesi ve Taban Aylık Ikramiyesi toplamından oluş- maktadır. Genel Aylık İkramiyesi: 1.500 En yüksek genel aylık göstergesi (1. derece 4. kademe) 4.400 Başbakanlık Müsteşan'nın 1991 yılı ek göstergesi 5.900 En yüksek toplam genel aylık göstergesi 5.900 (En yüksek toplam genel aylık göstergesi) X 352 Ge- nel aylık katsayısı = 2.076.800 Genel aylık ikramiyesi Kıdem aylık ikramiyesi: 200 en yüksek kıdem aylık göstergesi (hizmet yüı 21 yıl ve sonrası için) 200 (kıdem aybk göstergesi) X 352 (kıdem aylık katsayısı)= 70.400 (kıdem aylık ikramiyesine esas tutar) 70.400 X %75 (1991 yılı için kıdem aylık ikramiyesine uygu- lanacak oran)= 52.800 (kıdem aybk ikramiyesi) Taban aylık ikramiyesi: 1.000 (taban aylık göstergesi) X 480 (taban aylık katsayısı) = 480.000 (taban aylık ikramiyesine esas tutar) 480.000 X % 75 (1991 için uygulanacak oran)= 360.000 TL. (kıdem aybk ikramiyesi) 1 yıl karşılığı en yüksek devlet memuru ikramiyesi: 2.076.800 TL. en yüksek genel aylık ikramiyesi 52.800 TL. en yüksek kıdem ayhk ikramiyesi 360.000 TL. en yüksek taban aybk ikramiyesi 2.489.600 TL. Basbakanlık Müsteşan'mn 1 yühk hizmet kar- şılığı toplam emeklilik ikramiyesi 2.489.00 TL. = Kıdem tazminatı tavanı tLAN MAZGİRT SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 1989/13 Davacı Sürmeli Doğan ve muşterekleri tarafından davah tsmail Coş- kun aleyhine açılan men'i müdahale davasının yapılan açık yargıla- ması sırasında Mazgirt ilçesi Ortaharraan köyündeki 485 nolu parsele dahili davalılarda Salih Coşkun ve Ali Coşkun müşıerekli olup, ad- resleri meçhul olduğundan dahili dava dilekçesi tebliğ edilmemiş ol- duğu anlaşıldığından, 4.2.1991 günü duruşmada hazır bulunmanu^ bulunmadığınız takdirde kendinizi bir vekil ile temsü ettinnemz ve- ya mazaret bildirmediğiniz takdirde işbu ilamn dahili dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere ilandan 15 gun sonra tebliğ edilmiş sayıla- cağı Uanen tebliğ otunur. Basın: 49605