23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahıbı: Cumhtuıyel Malbaacılık vc Gazrtccılık Türk Aoonım Şırkelı adına Na«T Nxil 0 Gend Yayın Müdürû. H s u CMMİ. Müesscse Mudflnı: Ejnnt Lş^ütfü, Yaa Işlen Mudürd. Okı> Goaeasuı. • Haber Mcrken Mudurü Yılpa Baycr. Sayfa Düzenı Yönetmenı: Aü Aor 0 Temsılater ANKARA. Aknct Tn. İZMİR HikmM Çetiakaym, *DAN\ Çrtn It POIUIIUL C<W «•»!•««. Dıs HaMrter E<taa Brin. Ekooom, Ch|u lartu. Is Sendılu i * n Idad, Kulıılr C<W Vtm, Isunbui Habcrten tad Kicâk. EJKım Gcacn Şnlak Vıın Habafen Ncrid Dot". 5pot Duusmuı AMalka«r Vmhsu. Dızı ftzilar KCRS Çakşfcam. Are$tırma ^ i a Alpo. DUKlImr AMsJlak \aaa £ koorduıatör Afanef KontaM Q Ma.ı I^İCT En»l Erfcal 0 Muhasebc M n l lNa £ Bulçe Piaajama Sc«p OıwıİKfn|h f Rcklzm Anc Tonifl 0 EJı tt*ınl*r Hal» \lvol 0 ldar<r Hasota Cvtr 0 Itktme OWn Çdik 0 B,l» ls.cn: \ d lnl § Pmond Scv,, Kı>-oı Kumlu Bukuı Nadk"»a« OU» AUal. Y*» «wrr. H>»a Cnul. Hikjoel Çniaksn. Ok» GMCUİB. ttar MaMCV, lAuu Sriçık. Alı S « n AtaM !•• Ozeucılık T.A-Ş. THrt Ocag Cıd. » 4 1 Cafıjotlıı Î4334 ls! PK 2*6 lsujllnl. Td 512 05 05 (20 hal). Tdes 22246, Fu. <l) 52* «0 72 £ Bvtvlcr Aakan: Zıy» GOkalp Blv tnküap S. No. I9'4. Td 133 II 4M7 Tetaı «2344. Fu. (4) 133 05 65 % baar. H Zıy« Bh 1352 S. 2/3. Td. 13 12 30 Ttia 52359. Fu. (51) 19 53 «0 . tnoml Cad 119 S No 1 Kat 1. Td 19 37 52 (4 h»0. Tek* 62155. F«x (71) 19 25 7» TAKVtMr 21 KASIM 1990 Imsak: 5.21 Güneş: 6.50 Öğle: 11.54 tkındi: 14.26 Akşam: 16.49 Yatsı: 18.13 Teletekst, TV1 ve TVS'tenyayımlanacak Günde 15 saat 'ekran gazete' TRT'nin "Telegün" adlı teletekst yayınları günlük haberler, borsa, spor, döviz kurları başta olmak üzere çeşitli konuları kapsıyor. "Telegün" 3 aralıkta TV 1 ve TV 5'ten, teletekst şifre çözücüsü olan TV'lerden izlenebilecek. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — TRT'nin bir süredir TV3'ten "deoeme" niteliğinde sürdürdüp "telefekst" yayırüa- n 3 araJıklan başlayarak TV1 ve TV5'ten normal yayına geçe- cek. Yalnızca teletekst sistemi olan televizyonlardan izlenebi- lecek bu yayınlar, "decoder" denilen "şifre cözücü" araçla Görüntülü telefonun ilkî Köşk'e ANKARA (AA) — Görün- tülü telefon, ilk aşamada, Cumhurbaşkanlığı Köşkü, Baş- bakanlık Konutu, başbakanlık ile bakanhklarda hizmete girecek. PTT Genel Müdürlüğü tara- fından gelecek yılın ortaların- da gerçekleştirilmesi beklenen görüntülü telefon sistemi, ko- nuşanlan aparey üzerindeki ek- rana yavaş çekimli olarak ge- tiriyor. Cumhurbaşkanlığı Köşkü, Başbakanlık Konutu ve basba- kanlık ile Ankara'nın çeşitli semtlerinde buiunan bakankk binalanna çekilecek fıberoptik kablolarla görüntülü iletişim sağlanacak. Görüntülü telefonun, ISDN olarak adlandınlan ve halen Türkiye'de dar bandı kuUarula- bilen teknolojinin gelişmiş şek- liyle mümkün olabileceğini kaydeden PTT yetkilileri, bu sistem için özel santral da ge- rektiğini bildirdüer. Görüntülü telefon için kulla- nılacak kameralı terminallerin piyasada, 10-20 bin dolar ara- sında satıldığı bildirildi. Görüntülü cihazlann, araç telefonunda- olduğu gibi PTTden kiralanabileceği ya da piyasadan alınabileceği ve PTTye aylık kullanım ücreti ödeneceği kaydedildi. ekrana yansıyabilecek. "Ekran gazete" olarak da ad- landınlan teletekst sistemi ile borsa, spor, günlük haberler, Merkez Bankası döviz kurlan ekrana yazılı olarak gelecek. 500 sayfa ile yayına başlayacak teletekst yayınlan TV1 ve TV5'in normal yayın süreleri içinde izlenebilecek. Her sayfa- da farklı bir konu başlığının yer alacağı teletekst-TV yayınlan içine "küçük ilanlar" da alınacak. Haber merkezi ile sürekli bağlantıh çahşacak olan siste- me göre haberler, en taze şek- liyle sunulacak. Aynca TRT ile Isunbul Menkul Kıymetler Borsası arasmda kurulacak bil- gisayar ağı ile borsa haberleri her 2-3 dakika ya da>5 dakika- da bir verilebilecek. Teletekst sayfalan arasında aynca radyo- TV programları, gerekli tele- fonlar, tş ve Işçi Bulma Kuru- mu ilanları, magazin, aktüali- te, Merkez Bankası yanı sıra di- ğer bankalann günlük döviz kurlan verilebilecek. TRT, tele- tekstli TV alıcılannın çoğalma- sma paralel olarak yayın sayfa- lannı arttırabilecek ve konu çe- şitliliğine gidecek. Şifreli tele- tekst yayınının yanı sıra TRT, TV3'ten normal akış içinde sunduğu l.S saatlik yayını yine sürdürecek. TKTnin 'TMegün" adı altın- da gerçekleşıirdiği yayınlar, 10 ocakta "ltapalı devre" olarak başlamıştı. Teknik olarak bu yaymlan yapmaya hazır olan TRT, Türkiye'de teletekst siste- mine uygun alıcılann çok az ol- ması nedeniyle TV3'ten 5 gün 1.5 saat normal yayın içinde su- nuyordu. Ithal TV alıcılarında bu sistemin olduğunu belirten TRT yetkilileri, bu alıcılardaki harf ve karakterlerin Türkçeye uygun olmaması nedeniyle yerli üretim teletekstli televizyonlann tercih edilmesi gerektiğıni söy- lüyorlar. MANYAS GÖLÜ Fabrîka atıkları kuşları yok edîyor HAKAN KARA tZMİR — Manyas gölü can çekişiyor. Ağaçta yuva yapan su kuşlanmn sayısının 1967 yı- lından bu yana yüzde 50 ora- nında azaJdığı saptandı. DSı tarafından gölün güney kesimi- ne yaptınlan setlerle batakhk- lann kurutulması sonucu kuş- ların beslenme alanlan önemli ölçüde azalırken, göl çevresin- deki 13 fabrika, atöiye, man- dıra ve tavuk çiftliklerinin atık- lanyla oluşan yoğun kirlilik ve aşın balık avcılığı da gölün ve- rimini önemli ölçüde düşurdü. Manyas Kuş Cenneti ile ilgi- li olarak bir rapor hazırlayan DHKD Kuş Bölümü uzmanla- n, gölün kurtarılması için bir an önce harekete geçilmesi ge- Carettalara ortak koruma MEHMET AKA TAŞUCU — Deniz kaplum- bağalarının üreme alanlannın konınabilmesi için çevre örgüt- lerinin yanı sıra yurttaşlar ve balıkçılann da katılacaği ortak bir çalışma başlatılmasının zo- nınlu olduğu vurgulandı. Ko- ruma çalışmalan sırasında ağ- lan zarar gören balıkçılann, bu yöndeki kayıplannın da karşı- Ianması gerektiği belirtildi. Deniz kaplumbağalarının üreme alanlannın korunabil- mesi amacıyla Başbakanlık Çevre Müsteşarlığı, bakanlık- lar, üniversite ve dernek tem- silcilerinden oluşan komisyon üyelerinin, bu alandaki sorun- lan yetkili ve yurttaşlara anla- tabilmek amacıyla düzenlediği "Deniz Kaplumbagalan Üreme Alanlan ve Bahkçüık" konulu seminer Taşucu kasabasında yapıldı. Milli Eğitim Bakanhğı APK uzmanı Ismet Yalçın, insanoğ- lunun var oluşundan itibaren kendi yaşam koşullannı değiş- tirmeye çahşırken ilk önce far- kında olmadan daha sonra ise bireysel çıkarlan a|ır bastığm- dan çevresine zarar vererek kir- liliğe yol açtığını anlattı. Dokuz Eylül Üniversitesi öğ- retim görevlilerinden Hakan Dnnnuş, Akdeniz sahillerinde caretta carette ve chelonia mydas olmak üzere iki tür kap- lumbağa bulunduğunu belirte- rek üreme ve yaşam ortamları- na Uişkin bilgiler verdi. rektiğini dile getirdiler. Hazır- lanan rapor Uluslararası Kuş- lan Koruma Konseyi'nin yam sıra Cumhurbaşkam Turgut Özal ve bakanlara da gönderil- di. Halen sadece yüzde 0.4'ü koruma kapsamında olan gö- lün tümünün Kuş Cenneti Milli Parkı ilan edilmesi isteniyor. Manyas gölünde 1967 yılın- da yapılan sayımlarda ağaçlar- da yuva yapan su kuşlannın sa- yısının 2881 olduğu saptanmış- ü. DHKD Kuş Bölümü uzman- lan Mnrat Yarar, Aylin Erk- man, Gernant Magnin, Didem Demirözlü ve Ciineyt Gök ta- rafından gerçekleştirilen son araştırmadaysa, ağaçlarda yu- va yapan su kuşlannın sayısı- nın 1420'ye düştüğü belirlendi. Yüzde 50'yi aşkın düşüş Man- yas gölünde yaşanan olumsuz gelişmelere ilişkin oldukça çar- pıa bir gösterge olarak değer- İendirildi. 64 hektarlık alanıyla Avru- pa'nın en küçük milli parkı olan Manyas Kuş Cenneti Milli Parkı'mn 16 bin 800 hektarlık Manyas gölünün sadece yüzde 0.4'lük bölümünü kapsadığı belirtildi. 1967 yıhndaki araş- tırmada kuşlann dört alanda dön koloni halinde bulunduk- lan saptanırken, son calışma- da üç alanın yok edildiği göriil- dü. Uzmanlar bu üç alanın bü- yük bir olasılıkla insan eliyle, ağaçlann kesilmesi sonucu yok edildiğini öne sürüyorlar. Kirlilik ve aşırı bahk avcılığı sonucu Manyas gölünün son on yıldaki veriminin önemli öl- çüde düştüğü vurgulanırken, gölün doğal değerlerinin yok olmaktan kurtanlabilmesi için alınması gereken önlemler şöy- le sıralandı: Bölgede bağunsız bir kuruluş tarafından çevre etki değerlen- dirmesi yapılmahdır. • Milli parkta iireyen kuşla- nn son derece önemli beslenme alanlannın.eski haline getiril- mesi için gölün güney kıyısın- daki setlerin önemli bir kısmı- nın 300-800 m. geriye alınması gerekir. • Ağaçlarda üreyen kuşlann gölun çevresinde de üremeleri- ni teşvik etmek için bölgedeki nehir kenarlannda buiunan ağaçlann ve sazlann kesimi ile sazlann yakılması yasaklanma- hdır. • Gölün ekolojik dengesinin gelecekte de konınmasını ga- ranti altına almak için tüm göl milli park sınırianna dahil edil- meli ve bölge için bir amenaj- man planı oluşturulmalıdır. „ Almanya'da toplumdan dışlanan Türk çetelerinin öyküsünü anlatıyor Türk genci,çeteci olduAlmanya'da Türk gençlik çetelerinin sayısı hızla Yabancıların ikinci kuşağının mülteci, işsiz ve artıyor. Bu çetelerin birçoğu Nazilerle çatışmanın parasız durumda olması gençlerin suça yanı sıra uyuşturucu satışı ve otomobil hırsızlığı yönelmesini hızlandırıyor. Ailelerinden kopan ve ışlerine bulaşıyor, bölgelerinde iktidar kavgası Alman toplumu tarafından dışlanan Türk veriyorlar. Dıs Haberler Servisi — Ber- lin'deki son sokak çatışmalann- dan sonra Alman basını projek- törleri "Türk sokak çeteleri" üzerine çevirmeye başladı. Almanya'nın en yüksek tiraj- h ve ciddi dergisi "Der Spiegel" bu haftaki sayısında Berlin'de- ki Türk gençlik çetelerine geniş yer ayırdı. Der Spiegel'e göre Al- man toplumundan gittikçe dış- lanan Türk gençleri her geçen gün daha fazla suça itiliyor. Bu çeteler uyuşturucu satışı ve so- kak hırsızlığında önemli bir yer tutmaya başlıyorlar. Ve Berlin- de giderek New York'takilere benzeyen 'yabancı gençlik çeteleri' savaşlan yaşanıyor. Der Spiegel dergisinin son sa- yısında yer alan Turk çetelerine ilişkin haberin geniş bir özetini okuyucularımıza sunuyoruz; "Güven, 18 yaşında, Berlin- de yaşayan bir Türk genci. Ken- disini artık ne evde ne de sokak- ta 'zayıf hisseımek istemiyor.' Bu yüzden kendi ülkesinden gençlerin oluşturduğu çeteye ka- tılmış. Bu çeteler bir kaç düzi- ne gençten oluşuyor ve kentin kuzeyinde, vatandaşlan olduğu kadar polisi de korkutuyorlar, bundan 'zevk' alıyorlar, kendi- lerini 'daha iyi' hissediyorlar ve tabii 'gerekirse dövüşiiyoriar.' Ancak Güven'in çeteler konu- sunda eski heyecanı kalmamış. 'Bazılan için çete aile gibi, ama farkında olmadan felakete sü- riikkniyorlar' diyor. Güven'in kendisi de perişanhğın kucağın- da. Bu yılın mayıs ayında 17 ya- şındaki bir Alman çırağını Na- zi olduğu gerekçesiyle bıçakla- dığı için hapishaneye girmiş. Bu gençleri, çetelerde bir sığınak buluyorlar. NEDENSUÇA İTİLÎYORLAR? Gelecek umutları yokTürk gençlik çetelerinin suç oranında hızlı bir artış gozleniyor. Nazilerle sokak çatışmalarının yanı sıra uyuşturucu ticareti ve otomobil hırsızlıkları, gençlik çetelerinin uğraş alanına giriyor. Münih'te 5 kişilik bir Türk gençlik çetesi 58 hırsızlık ve 16 otomat soygunu ile suçlanıyor. Berlin'de 30 kişilik Türk çetesi "Fighters"ın 15 ile 19 yaş arasındaki elemanlannın çeşitli soygunlann yanı sıra 98 otomobil hırsızlığı yaptığı ve toplam 300 bin marklık zarara yol açtığı kaydediliyor. Bu hızlı artışı, Suçluluk Enstitusu Başkanı Edwin Kube, "Yabancı gençlerin sosyal bakımdan geri kalmalan ve kızgınlıklarını bedensel şiddet yoluyla dışa vurmalan" olarak açıklıyor. Sosyal yaşamı aşağılara doğru kayan birçok yabancı "karanlık bir korku ve geleceğe giivensidik" sonucu şiddete itiliyor. GENÇ TÜRKLER— 'şansları yok' Alman toplumunda olay, Alman kentlerinde bir alt kültür oluşturan yabancı genç- lerin şiddete ne kadar kolay baş- vurabildiğini gösteriyor. Güven şimdi pişman. Hücre- sinden diğer Türk gençlerine 'şiddete başvurmamalannı' tav- siye ediyor. Suçlu genç akranla- nnı tartışmaya, sabıra ve banş- çüığa davet ederken şöyle diyor: 'Yani durumu düzeltin ve bir kez daha 'Bu boktan yabancılar şu- nu bunu yapıyor' denmesine fır- sat vermeyin.' Güven'in çağnsı yüzlerce gen- ci kapsıyor. Gerçi şiddete başvu- ran gençler Almanya'da yaşayan 5 milyon yabana çok küçük bir yüzdesini oluşturuyor, ancak bu küçük militan azınlığın davra- mşlan, Almanya'daki politika- cılann şu sıra tartıştığı 'multi- kiiltürel toplum' (çok kültürlü toplum) konusundaki görüşleri derinden etkiliyor. 70*li yıllarda gelecek çok par- lak görünüyordu. 'Misafir işci' olarak adlandınlan ve ttalya, Portekiz, Yugoslavya, Yunanis- tan ile gittikçe artan sayıda Türkiye*den gelen insanlar Al- man toplumuna sorun çıkarma- dan uyum sağlayabiliyorlardı. Sağcı radikallerin karşı propa- gandasına rağmen yabancıların suç oranı Ahnanlannkinden da- ha yüksek değildi. Ancak sosyal bilimciler daha o zamandan uyanyor ve yaban- cıların topluma entegrasyonu yönünde hızlı ve kapsamlı prog- ramlar gerçekleştirilmezse Al- manya'nın büyük kentlerinde 'bir dizi küçük New York' mey- dana geleceğini söylüyorlardı. Bugun bu öngörülere yaklaşıl- mış durumda. Bu durum ikinci yabana akı- mnın, birincisi gibi 'misafir- işçi'lerden oluşmamasından kaynaklanıyor. Bu yeni kuşak daha çok 'misafir-işsizler'den ve sosyal yardıma muhtaç kişiler- den oluşuyor. Yuz binlerce göçmen, sefalet ve iç savaşın hüküm sürdüğü bölgelerden kalkıp Almanya'ya SOKAK SAVAŞI — Berlin'de geçen haftaki sokak savaşında Türk çeteleri de önemli bir yer tuttular. Alman kamuoyu şimdi başta Berlin Türk çeteleri ohnak üzere j-abancılar arasında suç oranının artışının nedenlerini tartışıyor. Berlin'deçeteci Türkgençleri, MERM^MSL'eyaşantılarınıanlattılar Kreuzberg bizden sonılurDış Haberler Servisi — "36"lılar ve Ghetto Sisters" (Getto Kız Kardeşleri), Berlin- deki gençlerden oluşan yaklaşık 30 yabana gruptan ikisi. Kreuz- berg'in posta kodu 36'dan ötü- rü "36"hlar ismini almış olan bu Türk çet«.sine yaşlan 14 ile 22 arasında değişen yaklaşık 150 kişi üye. Aynı bölgeye mensup "Gbetto Sisters" grubunun için- de ise yaşlan 14 ile 18 arasında değişen "Türk kızlan" bulunu- yor. Aşağıda Alman haftalık "Der Spiegel" dergisinin bu çete üye- leriyle yaptığı söyleşiyi sunuyo- ruz: Spiegel: Kaç yaşlanndasınız ve neler yapıyorsunuz? Neco: Ben 18 yaşındayım ve levha çizimcisi olarak çırakhk yapıyorum. Yüdınm: 18 yaşındayım. Ser- bestim ve hiçbir şey yapmıyo- rum. Sokaktayım. ApoOo: Ben de 18 yaşındayım ve işsizim. Ilkokulu bitireme- dim. Hiçbir şey yapmadım. Spiegel: Kime karşı çete savaşı yapıyorsunuz? Neco: Nasıl desem, VVedding, Schöneberg vs. o bölgelerdeki- lerle hep birtakım sürtüşmeleri- miz oldu. Sonra da kavga ettik işte. Ya onlar bizim bölgeye, Kre- uzberg'e geldi ya da biz onlara gittik. Spiegel: Neden "bizim" böl- ge diyorsun? Apollo: Yani, biz Kreuzberg- den gençleriz. Şöyle diyelim: Kreuzberg bizim. Burayı biz yö- netiyoruz. Sözümüz geçerlidir burada. Ve de işte birtakım gençler var, diyelim ki Schöne- berg'den, onlar da Kreuzberg 1 de söz sahibi olduklarını iddia ediyorlar. Onlar 'cafe'ye gelip "En büyük benim" deyince, biz de hayır diyoruz. O zaman da savaş başlıyor. Spiegel: Bir örnek? Neco: Wedding'e karşı bir çete savaşımız vardı ve bu savaş bir yıl sürdü. Spiegel: Nasıl gelişti? Yıldınm: Biz bayağı uzun bir süreden beri birlikteyiz ve birbi- rimize güveniyoruz. Ölüm kalım meselesi söz konusu olsa bile biz mutlaka birbirimize guvenece- ğiz. Biz birbirimizi çok yakm- dan tanıyoruz ve her birimizin kim olduğunu biliyoruz. Ama eğer yeni biri gelirse onu tanı- mak için uzun bir süreye ihtiyaç olacak. Bu kadar çok zamanı- mız yok. Sayımız yeterli. Spiegel: Kızlar da var mı? Neco: Bunu arkada oturan Des'e sorsana. 36'lı boys (Türk çetesi): Biz bayağı uzun süredir Jjirlikteyiz. Wedding'den gelen Nazilerle, Black Panthers grubuyla çatıştık. Ölüm kalım meselesi bile olsa birbirimize güveniriz. Aramıza yeni eleman almıyoruz. Belki küçükleri... Neco: Biz 20 kişiydik ve Wed- ding'de "Black Panther" diye bir grup vardı. Onlar anneleri- mize hakaret etti. Sonra da bı- çaklarla birbirimize girdik. Bi- risi yüzünden, iki üç kişi de ba- cak ve kıçlarından bıçaklandı. Spiegel: "36"lılara nasıl üye olunuyor? Yüdınm: "36"hlara artık kim- se alınmıyor, belki küçükler... Spiegel: Küçükler mi? Yıldınm: Evet, yani 12-14 ya- şındakiler. Her neyse bize artık kimse ahnmayacak. Spiegel: Neden almmayacak? Desj Biz ayn bir grubuz... Spiegel: Adı? Des: "Ghetto Sisters" (Getto Kız Kardesleri). Biz yaklaşık on kişiyiz ve her gün beraberiz. Normal arkadaşlarız, ama eğer kavga başlarsa iş ciddileşir. Spiegel: Kime, size katılabile- cek kadar çok güveniyorsunuz? Yıldınm: Örneğin hastaneye düşme tehlikesi ile karşı karşıya kalsa bile seni yan yolda bırak- mayan bir kişiye. Spiegel: Aslında bu gruplar, sağcı şiddet yanhlarından ko- runmak amacıyla kuruldu. Neco: Evet, Naziler, bu bizim ana noktamız. Bizim dUşmanı- mız. O zaman gençlik çeteleri mutlaka birlik oluyor. O zaman hepimiz kardeşiz. Eğer bir yer- de bir Nazi bulursak kavga çı- kartınz. Apollo: Eğer birisine sataşıh- yorsa, o zaman biz her zaman hazır ve nazırız. Spiegel: Neden Ghetto Sis- ters'lan kurdunuz? Des: Çünkü biz Nazi kanlan- na karşı savaşmak istiyoruz. Spiegel: Nazi karılanna mı? Des: Evet. VVeddingli kızlar bir keresinde tam anlamıyla ap- talca davrandılar. Biz de bize böyle davranılma- sını istemedik ve bir kavga baş- lattık. Polis bir kez kız arkada- şımın kafasına vurdu. Hem de öylesine sert ki her yerinde izler kaldı. Beni de bir kez yakaladı- lar. Oysa yanımda hiçbir şey yoktu, bıçak yoktu. Spiegel: Senin için kim Nazi? Des: Benim için Naziler; ap- talca konuşan, kafalan kazınmış olan ve üzerinde Alman bayra- ğının amblemi buiunan bom- bardıman ceketleri giyen kişiler. Spiegel: Duvarla birlikte sizin için değişen bir şey oldu mu? Apollo: Evet, her şey karma- karışık bir hale geldi. Duvar yı- kılmadan once daha fazla hak- ka sahiptim. Belki biz yabancı- lara, seçme hakkı bile tanıyacak- lardı. Ama şimdi karşı tarafta- kiler geliyor ve onlar benden da- ha fazla hakka sahip olacaklar. geliyorlar. Birçoklan insan tüc- carlan tarafından Almanya'ya satıhyor ve mülteci olarak çalış- madıklan halde refahtan pay al- maya çalışıyorlar. Bu yeni mültecilerin çocukla- nnın cebinde para yok, ancak boş zamanları çok. Herhangi bir mesleki başan şanslan yok, ancak önlerinde özendikleri baştan çıkartıa örnekler var: Suçluluk yollannı çok hızlı tır- manmış hemşerileri. önıeğin uyuşturucu kacakçılan. Bunlar ceplerinde şişkin cüzdanlarla, pahalı tabancaJarla ve hızh oto- mobillerle hava atarak gençlere kötü örnek oluyorlar. Yabancı gençlerin çok büyük bir bölümü kung-fu, Ninjutsu gibi Uzakdoğu sporlarına me- raklı. 'tnsanları haklama teknegi' denen bu tür sporlann kurslarına en az 20 bin yabana gencin devam ettiği bildiriliyor. Dışlanan gençlik Berlin-Kreuzberg ya da Hamburg-Altona'daki ortam, gençlerin çete suçlan işlemesi için New York ya da Marsilya'- dan farksız. Gençler ailelerinden koptuğu ve Alman çevreye de uyamadığı zaman, çeteler daha büyük çekicilik kazanıyor. Berlin'de Türk Aile Birliği Başkanı Kâzım Aydın, gençlerin dışlanmasına değinirken 'Kim- se onlan Beriinli saymıyor' di- yor. Türk gençleri her gün top- lum tarafından itiliyorlar. Git- tikleri oyun salonunda son ku- ruşlannı da tüketince dışan atı- lıyorlar, diskolann kapısında duran bekçiler ise 'güneyli görii- nen tipler'i içeri bile almıyorlar. Frankfurt'U Türk çetelerin- den olan 'Bomber Boys'un (bombaa gençler) elemanlann- dan biri 'Can sıkıntısından böy- le boktan şeyler yapıyoruz' di- yor. Birçok çete ise artık kendi İ?ölgesini kontrol etmek için sa- vaşıyor. Frankfurt Suç Masası Komiseri Lothar Hermann, bu çabayı 'kendini ispatlama ve ik- tidar saglama' olarak tanımlı- yor. Amaçları ne? Genç Türk çeteleri Nazilerle savaşıyor Dış Haberler Servisi — Ber- lin'de 16 yaşındaki bir çırakhk okulu öğrencisi şunları anlatı- yor: 'Spandau'da bir okul bili- yorum. Orada çok sayıda ya- bancı ve birçok Nazi var. Hep kavga çıkıyor. Türkler '36'h gençler' çetesini, Naziler de NVedding'deki Nazi çeteleri yar- dıma çağınyoriar. Kreuzbergler boşanıyor ve parkta Nazilerle dövüşüyoriar.' Bu tur kavgalarda ölenler ve yaralananlar da oluyor. Hanno- ver'deki Türk çeteleri, skinhead- lerin 'Kanakanlardan annmış bölge' (Kanakan, Türkler için kullanılan, böcek anlamına aşa- ğılayıa bir söz) anlayışını yık- maya çalışıyor. Berlinü Türk çe- tesi '36'li Boys' ise gururla ken- di bolgelerinin 'Nazilerden annmış' olduğunu söylüyorlar. Duisburg bölgesinde neo- Nazi çetelere katılan 60-70 ka- dar Türk gencinin de bulundu- ğu ve yabancı çetelerin kendi aralannda da kavga ettikleri be- lirtiliyor. Çeteler sokak hırsızlığı ve kü- çük soygunlara da yatkın bir du- rumdalar. Berlin'de 19 yaşında- ki Türk genci Hasan, arkadaş- lannı çetecilikten vazgeçireme- diğini anlatırken şöyle diyor: 'Burada Kreuzberg'de 14-15 yaşında çocuklar bile suç kerva- nına katüıyor. Esas işleri otomo- bil radyolan. Burada rahatca 2 bin marklık bir videoyu 150 marka satın alabilirsin. Ya da uyuşturucu. Köşeyi dönsen bu- lursun. Yalnızca esrar degil, ero- in ve daha sert şeyleri de kiiçü- cük çocuklar satıyor.' Hamburg'da polis, kuçuk TUrk çocuklanndan oluşan bir uyuşturucu çetesini ele geçirdi. 14 yaşındaki Mehmet'in üstün- den 7 bin mark çıktı. Tiirk-Doğulu kavgası Berlin'de duvann yıkılmasın- dan sonra Türk gençleri ile Do- ğu Alman gençleri arasında ek bir çatışma daha patlak verdi. Kendini Berlin'in yerlisi sayan Türk gençleri, Doğuluların re- kabetinden korkmaya başladı. Eğitimci Scruth, bu kavgayı 'Üçuncu sınıflık kavgası' diye adlandınyor. Berlin'de sokak çetelerinin isim listesini tutan kartoteksle- rin sayısı hızla artıyor. Macar arkeologa ödtil • ANKARA (AA) — Macaristan'daki Türk Kültur varhklannın korunması konusunda yaptığı çalışmalar nedeniyle Macar Arkeolog Dr. Gero Gyozo'ya Kultür Bakanhğı şildi verildi. Kültur Bakanhğı Müsteşan Acar Okan, törende yaptığı konuşmada, Macaristan'da ölen Kanuni Sultan Süleyman'ın, Zigetvar yakınlannda, iç organlanmn gömüldüğü mezann anıt haline dönüştürüleceğini söyledi. Kanuni Sultan Süleyman için Macaristan'da yaptınlacak anıt mezar çalışmasında da görev alacak olan Gyözo, Macaristan'daki Türk mimari yapıtlannı restore eden tek uzman olarak da tanınıyor. Sınav yönetmeligi • ANKARA (ANKA) — Ankara Üniversitesi sınav yönetmeliğinde yapılan değişiklikle, yükseköğretim kanunu ile getirilen ve alınması zorunlu olan Atatürk ilkeleri ve inkılap tarihi, Türkçe, yabancı dil, beden eğitimi veya güzel sanatların bir dalının seçildiği dersler, öğrencilerin sınıf geçmesini etkilemeyecek. Ankara Üniversitesi Kayıt, öğretim ve Sınav Çerçeve Yönetmeliği'nde yapılan değişiklik dünkü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmelik hükümleri 1989-1990 öğretim yılı başından itibaren geçerli olacak. Borçlu telefona kapama • ANKARA (AA) — PTT, eylul dönemine ait borçlarını ödemeyen abonelerin telefonlarını görüşmeye kapattı. Tstanbul'da 150 bin, Ankara'da 60 bin, tzmir'de de 40 bin abonenin telefonu kesildi. PTT yetkilileri, kapatüan telefonların, borçlan PTT merkezlerine yatınlıp, ödeme makbuzlannın, açma kapama servisine gösterilmesinden sonra görüşmeye açılacağını söylediler. Borçlanndan dolayı telefonlan kapatılan abonelerin, PTT merkezlerine bağlı gise önlerinde uzun kuyruklar oluşturduğu bildirildi. Satilmayan bilete 2 milyar • DENİZLİ (AA) — Milli Piyango'nun 19 kasım çekilişinde, büyük ikramiye olan 2 milyar liranın Denizli'nin Sarayköy ilçesinde satılmayan bilete çıktığı öğrenildi. Sarayköy'e 1981 yılında da, o yılın en büyük ikramiyesi olan 2 milyon liranın çıktığı, ancak o zaman da biletin satılmamış olduğunun aniaşıldığı bildirildi. Lahitten yalak • ÇİNE (AA) — Aydm'ın Çine ilçesine bağlı Kabataş köyünde, Bizanslılar döneminden kalma "antik bebek lahti", "yalak" olarak kullanıbyor. Kabataş Köyü Camii'ne ait tarihi çeşmenin önünde buiunan yalağın yaklaşık 70-80 yıl kadar önce, Doğanyurt köyü sınırlan içinde kalan antik Alabanda kentinden almarak çeşmenin önüne konulduğu ve o tarihten bu yana yalak olarak kullanıldığı anlaşıldı. Mavi trene amerikanbar • ANKARA (ANKA) — tstanbul-Karaman arasında her gün karşılıklı olarak sefer yapan İçanadolu mavi trenine, içinde amerikanbar da buiunan büfe vagon eklendi. Vagonda, soğuk ve sıcak yiyecekler ile aperitifler bulunuyor. Tfeni bir yanık merheıni • HACKENSACK (AA) — Su Rongsiang adh Çinli bir doktor, "Devrim" diye nitelendirdiği bir yamk merhemi geüştirdi. Federal Sağlık yetkilileri ve yamk uzmanlan ile görüşmeler yapmak ve patent almak için girişimlerde bulunmak üzere New Jersey eyaletinin Hackensack kentinde buiunan Su Rongsiang, gazetecilere yaptığı açıklamada, merhemini 54 bin yamk vakası üzerinde denediğini kaydetti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear