25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
/ EKİM 1990 EKONOMİ CUMHURÎYET/13 Memur emeklileri • ANKARA (AA) — Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü, bugünden itibaren memur emeklilerine yanm triJyon lirayı aşkın maaş ödemeye hazırlanıyor. 931 doğurnlu ve üstü yaş ^rubundaki toplam 305 bin 493 memur, emekli dul ve yetimine bugünden itibaren Ziraat Bankası şubeleri aracıljğıyla, 3'er aylık maaşları karşılığı toplam 510 milyar 521 milyon 127 bin 262 lira ödeme yapılacak. Ekim, kasım ve arahk aylanru içercn ödemeler, çek yerine Ziraat Bankası'nda memur emekülerinin adlanna açılan hesaba geçilecek. Dünya Bankası kredisi • BURSA (AA) — Bursa Büyükşehir Belediyesi, çevresel altyapı projesi için Dünya Bankası'ndan 65 milyon dolarlık kredi talebinde bulundu. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Teoman özalp, kredi verilmesi konusunun önümüzdeki hafta içerisinde VVashington'da yapılacak toplantıda ele alınacağını bildirdi. Dünya Bankası'ndan Daniel Coant başkanlığındaki üç kişilik bir heyetin kendisini ziyaret ettiğini kaydeden özalp, "1 hafta sonra Washington'da yapılacak toplantıda 65 milyon dolarlık kredi talebimiz gündeme gelecek. Belediyelere ödeme • ANKARA (AA) — Maliye ve Gümrük Bakanhğı Büyüksehir Beledıyeleri'nin ağustos ayı paylannın borç kesintisi yapılmaksızın odenmesi için saymanlıklara talimat verdi. Buna göre Istanbul'a 80.9, Ankara'ya 31, tzmir'e de 8 milyar lira ödeme yapılacak. DFTnin 30. yıldönümü • ANKARA (ANKA) — Devlet Planlama Teskilatı'nın (DPT) 30. kuruluş yıldönümü düzenlenen etkinüklerle lcutlanıyor. 30 Eylül 1960*ta kurulan DPTnin kuruluş yıldönümü nedeniyle "Planlı kalkınmanın 30. yıh ve DPT" konulu bir yayın hazırlandı. Yayının önsözünde "1960 devrüni, cağdaş planlama Ukelerine dayanan yeni bir ekonomik ve kalkınma yaklaşımımn anayasaya girmesine neden olmuştur" denildi. Yayında ayrıca planlı kalkınma döneminde hazırlanan 5 yıllık kalkınma programlannın gayri safî milli hasıla büyüme hızları için öngördüğü hedeflerle, bu yıllarda yasarulan gerçekleşmeler karşılaştınldı. Müteahhitlerirı raporu • ANKARA (AA) — Türk Müteahhitler Birliği, dış müteahhitlik hLzmetlerinden sağlanan gelirin Uzerinden alınan yüzde 10'luk stopajın "işadammı cezalandıncı" nitelikte olduğunu belirterek bunun kaldırılmasını istedi. Türk Müteahhitler Birliği sorunlanna ilişkin olarak Başbakan Yıldırım Akbulut'a rapor sundu. Raporda, hakedişlerin ödenmesinde büyük aksama ve gecikmeler olduğu, fırmalann bu gecikmeler karşısında önemü ölçüde parasal kayıplara uğradığı kaydedilerek uluslararası alışkanlıklar paralelinde bu gecikmelere reeskont faizi uygulanması istendi. Elektriğe ekim zammı • ANKARA (AA) — Elektrik satış fiyatlarına, önceden belirlenen programa uygun olarak, ekim ayı için ortalama yûzde 3 yapılan zam bugün yürürlüğe giriyor. Bugünden gecerli olan yeni tarifeye göre elektriğin kilovatsaat (KVVH) fiyatı, meskenlerde 120 KWH'yi aşan tüketim için de 232 liradan 239 liraya yükseltildi. Ticarethaneler, resmi daireler ve yazıhanelerde tüketilen elektriğin KWH satış fiyatı da 233 liradan 240 liraya çıkartıldı. Sanayide kullanılan elektriğin KVVH fiyatı da Ankara, lstanbul, Izmir, Kocaeli, Bursa ve Adana için 222 lira, kalkınmada öncelikli iller için 178 lira, diğer iller için de 211 lira olarak belirlendi. Bankalarda sermaye sonınuEkonomi Servisi — Prof. Dr. Selçuk Abaç*ın tbar Grubu ile birlikte hazırla- dığı "Türkiye'de Bankalar ve Bankacı- hk Sistemi '90" araştırması yayımlandı. 62 bankayı kapsayan araştırma ban- kalann sermaye yapjannın güçsüzlüğü- nü ortayaya koyuyor. Araştırmada sek- töre ancak 1 trilyon lira sermaye konul- ması durumunda eksi olan sermayenin sıfırlanacağı hesaplandı. Bunun da ya para enjeksiyonu ya da halka açılma yo- luyla gerçekleşebileceği belirtilirken ba- zı bankalann mali yapılarından dolayı halka açılacak durumda olmadığı da kaydedildi. Araştınnayla ilgili bir basın toplantı- sı diizenleyen Selçuk Abaç, 1989 yılmın bankacılık tablosunu şöyle belirledi: • Mevduat kaynak maliyetindeki ar- tış, fazla likidite, plasman sıkıabsı ve raevduattan kaçış. • Bankalararası farklılıklar Inter- bank'tan net fon kullanan bankalar avantajlı, biiyiikler zorda. • Ynrtdtsı fonlamada artış. • Kredi taleplerinde diisüş yeni plas- man arayışları ve (üketici kredilerinde GüNEŞ artış. • Yeniden eksiye dönüsen reel mevdu- at faizleri. • Sektör geoeüode sermaye yelersizügi ve önemü performans düşiişü. Selçuk Abaç, 1990 yıh ilk altı ayının panoramasını da şöyle çıkardı: • Ekonomide canlanma, kredi talep- lerinde artış, fazla likidite azalış. • Interbank'tan diişiik faizle kaynak yaratma irakânlannın son bulması. • TL mevduat hacminde enflasyonun altında artış (1990'ın ilk 8 ayında artış r o21.6, yıJ sonunda muhtemel artış "Fe.35-40) • Yurtdışı fonlama stratejisine ağııiık verilmesi. • Tiıketici kredilerinde hızlanan artış. • Halka açılma ve borsadan kaynak yaratma arayışları. • Sektör genelinde performans artışı. Prof. Dr. Selçuk Abaç, 1990 yılmın son üç ayında Körfez krizi nedeniyle, ye- ni stratejilerin bankalara uygulanması- nın gündeme geleceğini, bunun da hal- ka açılmanın hızlandınlması ve kıyı ban- kacılığı şeklinde olacağını belirtti. En büyük 20 bankanın 1989 karnesi Bankaadr Ziraat Bankası ş Bankası Ernlak Bankası Akbank Yapı Kredi Vakıflar Bankası Malkbank jarantı Bankası 'amukbank Eximbank Etıbank Türkbank T. Kaikmma Bankası Sümerbank İller Bankası TSKB Töbank Esbank kîisal Bankası Şekertıank TopUm aktifler nilyar n 21.916 11.750 9.767 6.956 6.400 5.870 4.710 4.201 4.156 3.099 2.884 2.839 2.300 2.090 1.938 1.513 1.292 1.194 1.189 1.000 AktHterin garUrtsl: Net kâr/Toplan aziık: Özsermaye/Topiam aktıfler Aktmedn getirisi % . 1.17 " 106 0.31 496 209 255 0.10 1.69 0.28 0.84 9 80 1.79 0.99 0.09 0.77 2.31 0.1? 2.32 2.96 2.00 i aktıfler Öz seniHjre yctirisi % 40.45 18.67 7.22 49.57 51.79 52.62 1.60 31.75 4.26 7.54 54.36 28.92 22.70 0.91 6.60 36.38 1.55 41.79 56.82 30.10 FiMfKal la*» sutt* 3.92 7.04 4.23 12.58 4.99 6.79 8.39 6.77 8.14 11.14 24.53 7.92 6.46 15.10 14.23 6.36 10.01 8.47 7.29 8.54 ızssfvıayc fctiıfai: . Rnansal KaMıraç: Yabancı Kasa ve bankalar + Menkul değerler Ttpiamriskit gayrınakdı kredıler tarplam HnMsal kaldınç 20.44 11.21 20.11 5.76 16.06 11.60 9.34 11.73 956 6.83 1.48 9.77 12.04 4.00 4.32 11.96 6.47 8.09 10.21 9.65 Takipteki krediler Toptaır, kretifer 0.00 0.6Û 1.43 0.06 2.16 5.54 1.21 0.26 0.51 Q.OO 18.38 0.00 3.37 0.07 000 1157 4 49 0.00 1.53 2.13 Net kâr/özsermaye Likrt aktiflef TopUm akttfler 38.57 45.67 19.68 49.77 48.31 47.64 39.53 42.64 . 37.54 19.11 28.81 58.63 20.56 25.37 7.27 25.50 27.98 39.93 25.61 40.82 Toptam riski karfdama oraıı* 3.39 5.30 348 10.79 3.63 5 06 7.68 4 42 5.89 8.97 22.08 5.44 5.19 13.78 13.50 4.19 7.56 4.85 3.75 4.44 Ramsal bafMh kaynaklar/Özsermaye. Uktt ı•ktffler •ranı: Özsermaye/Toplam aktıfler + TANER EKONOMIYIANLATTI 6 Umudumıız yabancı sermayede'j BİIAL ÇETİN Devlet Bakanı Giineş Taner, Körfez krizi dolayısıyla bozulan dengeleri, ya- bancı sermaye yatırımlanndaki artışın yeniden ayarlayacağını öne surdü. Ta- ner'e sorduğumuz sorular ve yanıtları şöyle: —Körfez krizinin ekonomi iizerindeki etkilerini degerlendirir misiniz? Bunun 1991 ve ileriki yıllara yönelik olası so- nuçlan neler olur? TANER—Bir tanesi Irak ve Kuveyt'e yapmış olduğumuz ihracat; görebildiği- miz önümüzdeki bir beş sene içerisinde o pazann başka bir tarafa yönlendiril- mesi lazımdır. tkincisi, tabii buradan ge- lecek olan gelirlerin ödemeler dengesi- ne menfı tesir edeceğidir. Yalnız işte ser- best ekonominin güzelliği, bir denge bo- zulursa bir başka denge gelir. Bunun ye- rine de Türkiye'deki yabancı sermaye yatırımlanndaki artışlar bunu kompanse edecektir. Bunun yerine Türkiye'de kı- yı bankacılığını şimdi bir kararname ile serbest bırakıyoruz. Türkiye, Ortado- ğu'nun finans merkezi haline gelebilir. —Krizden etkilenen müieahhil ve ihra- catçılara devlet yardımı yapılacağı açık- landı. Bunun yöntemi nasıl olacak, za- rarlan tümuyle Hazine'ce mi karşılana- cak? TANER—Dış ticarette diğer ülkelere kredi açanlar veya burada çalışanlar o ülkelerin e.\jmbank)an tarafından sigor- talanarak giderler. Türkiye'de bu şekil- de bir uygulama yok idi o zaman. Yani Türkiye'den buraya gidenler kendi risk- leri içerisinde gitmişlerdir. Dolayısıyla hükümetin bu şirketlere yardım etme gi- TANER'DEN Krizden uğradığımız zararları yabancı sermaye girişi teiafi edecektir. Krizden etkilenenlerin zararlarını tümüyle ödemeyi düşünmüyoruz. 1991'de enflasyon hedefim, rakamı yüzde 20'lere indirmeİctir. Vatandaş," haksız fiyat arttıranlan bana şikâyet etsin, defterini düreyim. I bi bir taahhüdü yoktur. Bununla bera- ber komşumuzdaki gelişmelerin ekono- miye ve bu şirketlere getirebileceği zor- luklar düşünülerek hükumet, çeşitli mo- deller içerisinde onlara yardımcı olma- nın yollarını aramaktadır. Müteahhit sektörü, hizmet sektöru, ihracatçıların hakiki zararlarının bir kısmının bu Kör- fez krizi çözülünceye kadar belki kredi- lendirilmesi, belki fiili zarariarının bir kısmının hangi miktar ödeneceğine Ha- zine'nin karar vereceği bir formül içeri- sinde ve dokümante edilmek kaydıyla odenmesi. Yoksa tamamıyla zararları- nı ödemek gibi bir düşünceye sahip de- ğiliz. Ödemek mümkün değildir, ekono- minin ve ticaretin genel prensiplerine de sığmaz. Yani onlar para kazanırken ka- zanacaklar, kazandıklarını alacaklar da riske girip de kaybettikleri zaman onla- rın kaybını eğer devlet üstlenecekse, o zaman benim sokaktaki vergi ödeyen va- tandaşım, hesap sorar. —Bu iş için belirlenmiş bir fon var mı? TANER—Hayır. Henuz tasanmdır bu, önce bir ölçeceğiz. Irak'tan bir harp tazminatı isteme durumumuz doğabilir mi? Yani bunun bir sürü çetrefilli şey- leri vardır ve zaman alacaktır. —trin verirseniz yine enflasyona gelmek istiyonım. Körfez dabil son gelişraeler karşısında 1991 yılı için yine belli bir enf- lasyon bedefiniz var mı? TANER—Benim hedefim var. Hede- fim, 1991 yılında enflasyonu 20'li ra- kamlara çeİcmektir. Yılbaşı-yılsonu top- tan fiyat artışı bazında. Mazerete sığın- mak isteyenler bakmışlar şimdi enflas- yon düşüyor, efendim biz ortalama enf- lasyonu söyluyorduk, yok efendim biz deflatörden bahsediyorduk gibi kıvırt- malara başlamışlar. Yarın bugün bana sorduğun gibi onlara da soracaksın her halde o zaman niye bunlan söylemedi- niz de şimdi böyle söylüyorsunuz diye. Kimse kıvırtmasın. Vatandaş kıvjrtanı sevmez. —Peki ekonomide bu kadar iddialı he- deflerle çıkış yapıyorsunuz. Siyasi ola- rak da ANAP içinde iddialı bir hedefi- niz var mı ya da olacak mı? TANER—Ben her zaman iddialı bir adamım. Yaptığım işi en iyi şekilde yap- maya çalışırım. Şu anda bu işi yapıyo- rum. Yarının ne göstereceği bilinmez. —Enflasyon konusunda vatandaşa bir öneriniz, mesajınız var mı? TANER—Sadece vatandaşm kendisi- nin kazık atmamasını tavsiye ^diyorum. Diğer yandan alışveriş ederken fiyatı farklı görüyorsa, ikinci bir dükkâna gi- dip sorsun; yüksek fiyattan satana da bak bunu yuksek fiyattan satıyorsun, biz de seni bakanımıza şikâyet ederiz desin- ler. Bana mektup yazıp şikâyet etsinler, ben onun defterini düreyim. —Gelen biitiın mektuplan degerlendire- biliyor mosunuz bu konulardaki? TANER—Ben bütün gelen muktup- ları değerlendiririm. Vaktinde genel ola- rak benim görebildiğim ev hanunlannın çorap meselesi olmuştur, deterjan me- selesi olmuştur. Zaman zaman şikâyet mektubu yazarlar, ben de o vatandaşın temsilcisi olarak ona kazık atanın tepe- sine balyozu indiririm hiç acımam. BİTTİ ŞefFaf borsa™ Borsada adınıza yapılan alım-satım işlemlerinde öncelik haklannız ve çıkarlannız tam olarak korunmalıdır. Yapı Kredi Yatırım Borsa+ hisse senedi alım-satım işlemlerinde, her aşamayı kontrol edebilmenizi sağlayan tam şeffaflık ilkesini uygular. Yapı Kredi Yatırım borsayı ayağınıza getiriyor. Ek hizmetlerle ve güvenle... Hisse senedi alım-satım işlemleriniz için Yapı Kredi Menkul Değerler Merkezlerinde bir Borsa+ hesabı açtırın, ek hizmetlerden yararlanın. Borsa+. Yapı Kredi Yatınm'ın hisse senedi ışletnlen bırımidir. İMKBde hisse senedi alım-satım işlemierine aracılık eder ve aşağıdakJ artı hizmetleri verir. + Şeffaf alım-satım + Ocretsiz danışmanlık + Ocretsiz saklama + Ocretsiz izleme Ucr&sızftametleryalnaa Yapt Kredı YıDrm saun aktığınız hısse sefleüen ıçın YAR^CKREDi YATIRIM Lideri izleyin. Yapı Kredi Menkul Değerler Merkezleri lstanbul: (t) 132 62 00 (15 hat) Ankara (4) 131 98 16-133 89 18-132 07 70-133 1827 Izmır: (51) 1963 43-1963 44-1992 05-12 01 21 Adana: (71) 18 2002 (3hat) Oze! Bankacılık: (1) 141 50 60 EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAY AtinaMa 'ModemTürkiyeü.. ATİNA — Üç gündür Atina'dayız. Yunanlı uzmanlar ve araş- tırmacılarla birlikte 'Modern Türkiye'yi tartışıyoruz. Merkezi Atina'da bulunan Akdeniz Araştırmaları Vakfı'nın düzenledi- ği bu sempozyuma Türk ve Yunanlıların yani sıra başka ül- kelerden katılanlar da var. Sempozyumun özelliği, konu ola- rak Türk-Yunan ilişkilerini değil yalnızca 'McxJern Türkiye'yi almış olması. Üç günde sunulan otuzun üzerinde bildiride, ekonomiden dış ilişkilere, sanata ve kültüre kadar uzanan geniş bir yelpaze içinde modern Türkiye'nin oluşumu, duru- mu ve sorunları konuşufuyor. Ben Türkiye ekonomisinin ve özellikle de 1980'lerdeki ge- lişmelerin tartışıldığı bölüme katıldım ve 1980'lerde Türkiye ekonomisinin geçirdiği değişiklikleri anlatmaya çalıştım. Döviz darboğazını aşma yolunda atılan adımları, ihracatta ve di- ğer döviz gelirlerinde sağlanan artışlan, piyasa ekonomisi- ne geçişin aşamalarını anlattıktan sonra bu alanlarda sağ- lanan ilerlemeler için nasıl bir fiyat ödendiğini, gelir dağılı- mındaki bozulmayı, sanayi yatırımlanndaki gerilemeyi, yük- sek enflasyonun kronikleşme nedenlerini özetledim. 1980'lerde Türkiye ekonomisinde meydana gelen gelişme- ler genelde olumlu yönde görünüyordu, ama toplantıyı izle- yenlerin yönelttikleri sorular, bu olumlu görüntünün altında yatan sorunlar olup olmadığını düşündürüyordu. Toplantıya katılan Yunanlı, italyan ve Amerikalı uzmanların ortaya attık- ları soruların bazılan şunlardı: • 1980'lerde Türkiye ekonomisinde gerçekten olumlu ge- lişmeler yaşandıysa halkın geniş kesiminin reel gelirinde ve yasam düzeyinde neden belırgin bir iyileşme olmamıstır? Hal- İcın yaşam standardını yükseltmeyen birgelişmeye 'kalkınma' denebilir miydi? • Türkiye'nin 1980'lerde IMF ve Dünya Bankası tarafından onaylanan ve desteklenen bir ekonomik programı oldukça "başarıh" uygulayabılmesinde, 1980'lerin başında gündeme gelen askeri yönetimin rolü ne kadar önemliydi? Bu tür eko- nomik programlarla baskıcı, antidemokratik yönetimler ara- sında kaçınılmaz bir bağ mı vardı? • Türkiye'yi bu tür ekonomi politikaları uygulamaya, Tür- kiye'yi kendi amaçları için belli bir noktaya getirmek isteyen ABD mi zorlamıştı? • 1980'lerde izlenen ekonomik programın sağlamış görün- düğü "başarılar" acaba kalıcı olabilecek miydi? Türkiye eko- nomisi gerçek anlamda bir 'yapı değişıkliği' geçirmiş miy- di? Türkiye ihracat alanında sağladığı gelışmeyı sürdürebi- lecek miydi? Yeni bir ihracat atılımı için yeni alanlara yatınm yapılmış mıydı? Yeni teknolojilere yönelinmiş miydi? • Toplumun geniş kesiminin refahında belirgin bir düzel- me saglamadan bu tür ekonomik programları sürdürme ola- nağı var mıydı? Yoksa Türkiye yeniden bir politik çözümsüz- lük ve istikrarsızlık ortamına girebilir miydi? Bunların hepsi tartışmaya değer sorulardı kuşkusuz. Ba- zı Yunanlı konuşmacıların Türkiye'nin dış poliîikası ve dış po- litikadaki emelleri hakkında soyledikleri ise bizim için oldukça şaşırtıcı ve tartışmaya değmeyecek kadar "ilginç"ti. Öme- ğin bunlardan birine göre Türkiye'nin dış politikası, özellikle Atatürk'ten bu yana, "Osmanlı İmparatorluğu'nun ihyası" emeline dönüktû. Sayın Özal'ın yönetiminde Türkiye'nin son Körfez krizine yaklaşımı da bunun yeni bir göstergesiydi. Türkiye genişlemeci bir dış politika izlemekten vazgeçmedi- ğini bu örnekle bir kez daha ortaya koymuştu. Hemen belirteyim ki bu tür konuşmalar, sempozyumun ge- nel tonunu belirlemedi. Yunanlı konuşmacıların çeşitli konu- larda sundukları Dildiriler, Türkiye ile ilgili olarak Yunanistar^ da yapılan çalışmaların hiç de az sayıda olmadığını düşün- dürüyordu. Türkiye'de buna benzer bir sempozyum düzen- lense ve 'Modern Yunanistan' konusu ele alınsa, acaba ay-> nı sayıda araştırmacı ve konuşmacı bulabilir miyiz diye dü- şünmekten kendımizi alamadık. Atina'daki bu sempozyumu düzenleyen Akdeniz Araştif* maları Vakfı sanırım olumlu bir başlangıç yaptı. Birbirlerini daha iyi anlamaları için önyargıları bir kenara iterek çaba gös- termeleri gereken iki komşu ütkenin bu yolda bir adım daha atmasına fırsat hazırladı. Yazdan kalma bir sıcağın, grevcilerin toplamadığı çöple- ri yaladığı bir Atina'dan bunla- rı yazarken her iki ülkeyi birbi- rine yaklaştıracak girişimlerin sürmesini, bu sempozyumu di- ğerlerinin izlemesini diliyorum. İki otel ve sağlık kompleksi açıldı SSCB turiznıînde Türk emeğî BİLAL ÇETİN . SOCHI — Türk müteahhitlik firmalan Baytur ve Koray Inşa- at konsorsiyumunca Sovyetler Birliği'nde yapımı tamamlanan turizm amaçlı iki otel-sağlık kompleksi, düzenlenen bir tö- renle hizmete açıldı. Baymdarlık ve Iskân Bakanı Cengiz Altın- kaya, Sovyetler BirliğTne deniz kirliliğine karşı ortak proje ge- liştirilmesi çağrısı yaptı. SSCB Dış Ekonomik İlişkiler Bakan Yardımcısı Namık Yakabov, Türk-Sovyet ekonomik ilişkiie- rinin gelişmesi konusunda umutlu olduğunu belirtirken, Sovyet dış ticaret kunıluşu "Soyuzeksport" Genel Müdürü Grand Gregorian da inşaatı ta- mamlanan iki tesisin, Türk fnü- teahhitleri için yeni işler alma- da "çok iyi bir kartvizit" oldu- ğunu söyledi. Çeşitli Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde bugüne ka- dar irili ufakh çok sayıda pro- jeyi tamamlayan müteahhitlik firmalan, iki yıl önce girdikleri Sovyetler Birh'ği pazannda da ilk projelerini tamamladılar. İlk projelerin açıhşı nedeniyle Çu- kurova grubuna bağh Baytur In- şaat Şirketi'nce Pitsunda'da bir toren düzenlendi.. Törene Baym- dırlık ve Iskân Bakanı Cengiz Altınkaya, SSCB Ankara Büyü- kelçisi Albert Çernişev, Türki- ye'nin Moskova Büyükelçisi Vd- kan Vural, özerk Abaza Cum- huriyeti Cumhurbaşkanı, Gür- cistan Başbakan Yarduncısı ve diğer Sovyet yetkilileri, Odalar Birliği Başkanı Yalım Erez ile çok sayıda Türk müteahhit ve işadamı katıldı. özerk Abaza Cumhuriyeti- nin Karadeniz kıyısındaki turis- tik Pitsunda bölgesinde Türk mimar, mühendis ve işçilerince gerçekleştirilen turizm amaçlı otel-sağlık kompleksinin anah- tar teslimi ihale bedelinin 45 milyon dolar oiduğu ve projenin normal süresinden bir ay önce olmak üzere 24 ayda gerçekleş- tirildiği bildirildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear