24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
11 AĞUSTOS 1989 HABERLER CUMHURİYET/9 Düğünde dayağa soruşturma Jandarmanm Tatlıçayır köyünde düğün evini basarak köylülere işkence yaptığı ve silahla iki kişiyi yaraladığı savları üzerine Cumhuriyet Savalığı soruşturma başlattı. SHP Milletvekili Fuat Atalay, "Artık görülüyor ki insanlarımıza geleneklerine göre düğün yapma hakkı bile tanınmıyor. Bu davranış, keyfiliği egemen kılan yöneticilere cesaret ve prim vermektedir" dedi. CENGtZ MUMAY BİSMtL Diyarbakır'm Bismil ilçesine bağlı Tatlıçayır köyünde jandarmanın düğün evini basarak köylülere işkence yaptığı ve silahla iki kişiyi yaraladığı savları üzerine Cumhuriyet Savcüığı'nca soruşturma açıldı. SHP Diyarbakır Milletvekili Fual Atalay, "Bölgenin sürekli gergin olması demokrasi dışı mihraklarca amaçlanıy or" dedi. Yusuf Önal adlı yurttaşa ait düğün evinin basıldığı, burada bulunan tüm konuklann ve köylülerin zorla yere yatırüarak dört saat süreyle dövüldüğü, jandarmanın rastgele ateş açarak Ali Nergis ve Hüseyin Akbulut adlı yurttaşları silahla yaraladığı yolundaki iddialar üzerine Bismil Cumhuriyet Savcıhğı'nca soruşturma başlatıldı. Savcıhk yakınmacı köylülerden II Genel Meclisi üyesi Mehmet Aslan, Tahsin Arslan, Mebmel Şah, Emin Doğnı ve Hüseyin Demir'in ifadelerini aldı. Köylüler ifadelerinde, "Jandarma düğün gecesi saat 12.0O'de alılan silah sesleri üzerine koyüraüze geldi. Düğün yerinde yaklaşık beş yüz kişi vardık. Çevreyi rastgele taramaya başladılar. Erkeklerin tümünü yere yalırdılar. Kadınları da ayn bir alanda topladılar. Beş erkegi çınlçıplak soyarak kadınlara teşhir ellirdiler. Dort saat yerde kaldık. Uyuduğumuzda ya da başımızı kaldırdığımızda tekmelenivorduk. Avaklanyla kafalanmıza basıyorlardı" dediler. söylediler. Bu arada olay gecesi jandarmanın rastgele ateşi sırasında kolundan ve bacağından aldığı kurşunlarla yaralanan Hüseyin Akbulut, "Vurulduğuımı gördiiler. Hastaneye bile götürmediler. Evimde tedavi görüyorum. Korku içindeyim. Savcılığa gidip ifade veremiyorum" dedi. Milletvekili Atalay'ın kendisine, " K o r k m a . sana sahip çıkacağız" demesi üzerine bugün savcılığa giderek davacı olacağını açıklayan Akbulut, "Biz yoksul köyliiyüz, kimsemiz yok. Bize bunlan niye yaparlar?" diye yakındı. Olay yerinde incelemelerini tamamladıktan sonra Diyarbakır trafik parkında bir basın toplantısı düzenleyen SHP Milletvekili Fuat Atalay olayın, "bölge insanının herhangi bir suç işlemeden cezalandınldığının" göstergesi olduğunu savundu. "Bir kısım görevliler bölgede yaşayan yurttaşlara Tnrkiye Cumburiyeti yurttaşı gibi bakmıyor" diyen Atalay şöyle devam etti: "Bu olayın sorumlusu siyasi iktidardır. Tüm kanıtlanyla insan haklan ihlallerini ortaya koyraamıza karşın anlaşılmaz bir tutumla bunlan inkâr eden yönetim var. Bu davranış, keyfiliği egemen kılan yöneticilere cesarel ve prim vermektedir. Artık görülüyor ki insanlanmıza geleneklerine göre dügün yapma hakkı bile tanınmıyor." Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden olayla ilgili kamuoyunu doyurucu aynntıh açıklama beklediklerini söyleyen Fuat Atalay, "Güvenlik güçleri bu uygulamalarla neyi amaçhyor" sorusuna, "Yurttaşlar haklannı kullanmasınlar diye sindiriliyor. Bölgede surekli gerginiiğin olması demokrasi dışı mihraklarca amaçlanıyor" yanıtını verdi. GORUŞ INSANLAR FÜSUN ÖZBİLGEN "BU gazetecilik böyledir, gelirsin gelirsin, bir yeriere gelirsin, bir türiü ileri geçemezsin. Önünde görünmez bir duvar, camdan bir duvar vardır. Bir yerden daha ileri gitmene olanak tanımazlar" derdı yazıları kırpılıp, önem verdiği haberleri küçültüldükçe. Çaltştr, çırpınır parlamentonun girdisini çıktısını bilir, politikacıların koluna gırer, konuşturur, haberini yazar, sonra ertesi günü istediğince önemsenmediğini görünce böyle umutsuzluğa kapılırdı. Rafet Genç'i gazeteciliğe başladığım sıralarda CHP'nin Ulus'takı eski genel merkezinde görmüştüm ilk ke2. O günlerde henüz tanımadığım CHP'li politikacılarla kol kola geziyor, şakalaşıp gülüşüyordu. Bu kadar çok oevresı olmasına, gizli haberlerin hemen kulağına fısıldanmasına gıpta ediyordum. Sonraları parlamentoda ayrı gazetelerin muhabirleri olarak uzun yıllar birlikte çalıştık. Parlamento Muhabirleri Oerneği Genel Başkanlığı yaparken derneğin Genel Sekreterı olarak da kendisinden meslek dayanışmasını ögrendim. Yaşamı seven, herkesle dost ve güleç bir kişılığı olan Rafet Genç, tipık bir basın emekçisiydi. Hem gazetecilerin daha iyi ımkânlara kavuşması için mücadele eder hem gazetecılikten dogan çevresini bu imkânları gelıştırmek ıçın kullanır hem de gazete yönetimi tarafından kötü kullanıldığını hissedince kızar, ofkelenırdı. O zamanlar gelir şöyle derdı: Haydi çocuklar yürüyün, sizi bir yere götürüyorum. Batı dünyası, korkutucu Tanrı fikrini sevgi Tanrısına dönüştürebildiği içindirki daha başarılı sonuçlara yönel miştır. Prof. İlhan Arsel Tanrı fikri RAFET GENÇ SONUNDA UZAK DENIZLERE AÇILDI Bir basın emekçisinin yaşamı Öğlen vaktı iş arasında Betül Uncular, Oktay Pirım, ben, Ayberk Temel bir arabaya atlayıp gazlardık. Doğru Atatürk Orman Çiftliği'ne. Küçücuk bir avlu içinde bir köfteci dükkânı keşfetmtşti. Biri cümbüş çalıp diğeri alaturka eski şarkılar söyleyen iki ihtiyar adam. Köfteler yenir, biralar içilır, şarkılara eşlik edilir, sonra yenidon "denizaltı" dediğimiz TBMM'ye dönülür. Gecikmiş haberleri geçmek için telefonlann başına koşulur. Bir gün Meclis kulislerinde birlikte doiaşırken bazı tipsiz politikacılara bakıp şöyle dediğini anımsıyorum: "Biliyor musunuz, en büyük karikatürist kimdir? Tanrıdır. Baksana su yarattığı tiplere.." Bir başka gün çıkagelir şöyle derdi: "Şimdi büyük bir balo düzenleyeceğiz, Ajda'yı, Sezen'i İstanbul'dan getirteceğim. Biletleri 10 bin liradan satanz, herkes koşa koşa gelir. İyi para kazamrız, sonra dernek için bir yazlık arsa alır, kredi de sağlar, pariamento muhabirlerine yazlık evler yaptırı^ • rız." Önce gülerdik, sonra sahiden dediği organizasyonları yapar; Ajda'ları, Sezen'leri Ankara? ya getirir; Turan Güneş'e bile zurna çaldırır, hepimizı coştururdu. Bazen parasız kalır, gazeteden avans ister, alamaz, öfkelenir, bunca yıllık emeklerine karşılık yapılan muameleye sinirlenirdi. Yine böyle öfkeli bir gününde parayı ne yapacağını sordum. Oğlanın kolej taksidini yatıracakmış. Boşver. normal okula al çocuğu, dedim. Şöyle bir yüzüme baktı: Biliyor musun bu basın dünyasında niye beni bir yere getirmiyortar? O camdan duvar hep önüme dikiliyor. Çünkü ben kolejlerde okumadım. Dil bilmemenln engell hep önüme dlkildi.evirrHblle satanm da o okufun tak sidini öderim. Altyapı sağlamlastıkça insanlann daha üst noktalara ulaşabildiğini gözlemiş ve bu altyapı eksıkliği nedeniyle kendisine üstten bakan kişilere kırgınlığı artmıştı. Ancak altyapısı sağlam olduğu için üst noktalara ulaşan ve belki onu önemsemeyen ınsanlarda olmayan bir cevher vardı ki Rafet'te o da insanlıktı, sevecenlıkti, dostluktu. Basın özgürlüğünü konu alan paneller düzenlemek, gazeteci örgütlenmeleri içinde görev almak, basın emekçılerinin emeklilik yasalarını düzene koymak için yasa çıkartmaya uğraşmak hep onun çabalarıydı. Son yolculuğuna çıkarken de yine Köyceğiz'de ÇGD üyelerine yazlık arsa araştırma heyecanıyla doluydu. Küçükken evden kaçıp uzak denizlere gıden gemılerde tayfa olmayı hayal ettiğini anlatan Rafet, emekli olunca yine uzak denizlere yelken açma hayallerini kurardı. Sonunda isteklerine kavuşamadan bilmediği denizlere doğru yelken açtı. BeMuhalefetin anası, sağ ve sol kanattakı yavruları ile burnunu cama ya yaz saçları ve adı gibi genç olapıştırmış iktîdann oyunlarını seyreyliyor. rak bıraktığı anılarıyla. SHP olay yerinde SHP Diyarbakır Milletvekili Fuat Atalay son olaylar üzerine Bismil'in Tatlıçayır köyünde incelemelerde bulundu. Önceki gün partisinin yerel yöneticüeriyle birlikte Tatlıçayır köyüne giden Fuat Atalay, burada köylülerden olayı dinledi. Düğün sonrasında meydana gelen olaylarda yere yatırıldığını, üzerine basılması ve dipçiklenmesi sonucu kaburgalarının kınldığını söyleyen îl Genel Meclisi üyesi Mehmet Aslan olayın sorumlulanrun adalet önüne çıkanlmasını istedi. Kendilerine davadan vazgeçmeleri için çeşitli baskılar yapüdığını öne süren Mehmet Aslan, "Bize bu işkenceyi reva görenler cezalandınlmalıdır. Olayın kapatılması konusunda çabalar var. Bize sahip çıkarak buna izin vermeyln" dedi. Kına gecesi meydana gelen olayla ilgili olarak konuşan damat Rıdvan Önal ve babası Yusuf Önal konuklanna ve kendilerine jandarma tarafından yapılan işkencenin morallerini bozduğunu ve mutluluklarını gölgelediğini ANA MUHALEFET "Böyle vurdalar" Düğününyapıldıjjı alana toplanan Tatlıçayır köylülerine gazeteciler "Askerler sizi nasıl yere yatırdı" diye sorunca hep birlikte kendilerini yere atıyorlar. "Nasıl vuruyorlardı?" sorusuna ise dört kaburgası kırılan II Genel Meclisi üyesi Mehmet Aslan tabanları görülecek kadar kaldınyor yerde yatanların uzerinde, fotoğraf çekimi bitınce indirıyor ayağını (Fotoğraf: Cengiz Mumay) GUNEYDOGU GUNLUGL Tatkçayırda kınayı jandarma yaktırdı CELAL BAŞLANGIÇ DİYARBAKIR Gelinle da mat, bir de uygun sayıda çağnlı, Güneydoğu düğünleri için yeterli blmayabilir. Jandarma gelip birkaç el ateş etmeden çağnlılan şöyle bir yere yatırıp üstüne basmadan, hele damadın eline kına yakmadan hiç düğün olur muydu Güneydoğu'da. Yeni bir düğün yaşamış Güneydağu koylerinde iç sıkıntısı, moral bozukluğu, birkaç kaburga kırığıyla mermi yarası, olağan sayılabilir bazen. Yörede doktorlar, "dügiin"u bir ilaç olarak yazarken, "Jandarma baskını, mermi izi, dipçik tepmesi gibi yan etkilerden sakınımz" diye uyarır. Kambersiz düğün olmaz da jan 'Dokten gktanedim' Hüseyin Akbulut. düğünden nıkâh şeken yerıne üç kurşun yarasıyla dönenlerden. Biri omuzundan girip çıkmış, diğer ikısi darmasız hiç olur mu? Hani televizyonda oynatılan, de baldırından transit geçiş yapmış SHP'li Fuat Atalay'a "Kanlar içinde yeçağı geçmiş Türk fılmlerinde, ge re duştüm. Korkumdan doktora bile gidemedim. Dayımın oğlu askerde sıhline göz koymuş kötü adamlar hıyeydi, kolumu, bacağımı o sardı" dıyor. vardır. Danyal Topatan rru olur, Mansure evlenecekti. İnsanları Gülüyor köylüler: "Bizi dört Hayati Hamzaogiu mu, Necip göçe göçe neredeyse 10 hane kal saat yere yatırdıklanndan zaten Tekçe mi orası belli oJmaz. Köy mış Bismil'in Tatlıçayır Köyü' kaldırdıklannda sabah olmuştu. düğününün en kritik yerinde çe ndeki alana beş yüze yakın kadınlı Toplayıp gittiler." Genç bir köyker silahı, havaya ateş ederken... erkekli kalabalık toplanmıştı. lü, "Dört saat boyunca başımu"Bam, bam, bam." "Bir düğün gecesi"nin en keyifli da beklediler" diyor. "Azıcık kaİşte bu olraadı. Filmde olur, anlan yasamyordu. Sua kına yak fasını kaldıran olsa postalı yiyorama bu senaryo gereği. Sen Ye maya gelmişli, ama kınadan ön du. Gece yansıydı. Herkes topraşilçam köylüklerinde artist misin ce bir ciple üç cemse geldi. Hava ğın üzerine yüzükoyun uzanratski kalkmışsm köy düğününde ha ya, yere, insana ateş ede ede ge tı. Bazımızın içi geçip, uyumaya vaya ateş ediyorsun bir de... Di lenler, bir de komut verdiler: başladı. Onlar da 'uyanın' diye yelim ki televizyonun köylere ka "Yaün yere..." tekmeliyordu. Dayanamadık, dar girmesinden cesaret alanlar izDüğunlerinde böyle bir getenek 'Kafasını kaldırana tekme atıyorledikleri yerli fılmin etkisiyle kalk hiç yoktu, ama çaresiz yattılar. sunuz, kaldırmayıp uyuyana yine tıiar havaya birkaç el ateş ettiler. Komutan, düğün sahibini sordu. tekme atıyorsunuz. ne yapacağız Bazı Gbneydoğu düğünlerinin de Yusuf Önal, "Benim" dedi. biz' diye sordum. Bir tekme de ğişmez kadrosu olan Jandarma Neden ateş ediyorsunuz? ben yedim." lar da yeni evlenen çiftin şerefine Düğündur... Damat Rıdvan, köylülerin en şampanya patlatamayacaklan için Neden izin almadınız? şanshsı. O gece evlenecek olduğu birkaç el silah patlatırlar... Ne Köylerde izin alma zorunlu için torpil yapmışlar. Bir saat kaolur? Bu sorunun yanıtını almak dar yerde yattıktan sonra kaldıriçin DiyarbakırBismil karayolun luğu yok... Yat yere... mış komutan onu; kadınların dan birkaç kilometre içerdeki Tat"Yattım yine" diyor Yusuf. önünde yatmasın. Ne de olsa dalıçayır Köyü'ne gidip, düğün sahibi Yusuf Önal'ı, yeni damat Yanında yeni damat olan oğlu mat diye. Köylüler bunca işin başlarına olan oğlu Rıdvan'ı, kardeşi Sela Rıdvan'la. Telefon tellerini göshattin'i, Mehmet Çetin'i, çınlçıp teriyor köylüler. Kimi kopmuş, neden geldiğini anlayamamışlar lak soyulan 14 yaşındaki yerlerde geziniyor. Jandarmanm pek. Yalmz jandarmaların başınH.Ö.'yü, nazar değrnesin diye ateşinden olduğunu söylüyorlar. daki bir komutanın yüksek sesle, SHP Diyarbakır Milletvekili "Bir Kürdü öldürsem, bir gavuomuzuna ve bacağına jandarmanın üç kurşun döktüğü Hüseyin Fuat Atalay, "Kovanlar neredeî" ru öldürmüş sayılınm" demesindiye soruyor. Köylülerin verdiği den şüphelenmişler biraz. Köy Akbulut'u bulmak gerekir. yanıt, "Topladılar." "Gece ka imamı dua okur gibi mınldanıyor Oğlumuz Rıdvan ile kızımız ranlığında mı?" bu söz üzerine: Bu cezayı zaten biz her gün çekiyonız. Askerlikte çekiyoruz, yasımızda çekiyoruz, halta dügünümüzde çekiyoruz. "Soyun bakalım" "Kalk" komutuyla gece yansı uzandıklan topraktan, dört saat sonra ayağa kalkıyor köylüler. Bir komut daha veriyor komutan: "Örf, âdel neyse düğün için onu yapın artık." "Başka silah var mı?" diye sorulurken kulağırun dibinden G3'le riizgâr üflenen düğün sahibi Yusuf Önal şaşırmış olmaiı ki "Zorla düğün olur mu?" diyor. Bu yerinde saptamasından dolayı, biraz bıyıkları çekildikten sonra, "Haydi bakalım yak kınayı" diye emir veriliyor. Böylece "biriik ve beraberiik rnhu içinde" kına yakılıp düğün tamamına erdiriliyor. Ama komutan toplanan kalabalıktan hoşnut değil, "Bu kadar adamı buraya nasıl topladınız, terörist misiniz, nesiniz?" diye soruyor. 1 bölücü ölü ele geçirildi Teröristler 2 korucuyu öldürdü, 2 koyluyü kaçırdı Haber Merkezi Van'ın Çatak ilçesine bağlı Toyga köyünün Samanlı mezrasına baskın düzenleyen bölücü teröristler biri köy korucusu, iki kişiyi öldurduler, iki köylüyü de kaçırdılar. Adıyaman'da bir bölücü terörist ölü ele geçirildi. Samanlı mezrasına önceki gece saat 23.00 sıralarında baskın yapan bölücü PKK örgütune mensup bir grup terörist, köy korucusu Şemsettin Sungur'un evine otomatik silahlarla ateş açtı. Olayda Şemseltin Sungur ile evinde misafir olan, kimliği belirlenemeyen bir kişi öldü. Bölücü teröristler, daha sonra, kimlikleri açıklanmayan iki köylüyle birlikte olay yerinden kaçtılar. Bu arada, kimliği açıklanmayan bir teröristin de güvenlik güçlerine teslim olduğu bildirildi. Gurpmar ilçesinin Kalkanlı köyünde, bir sureönce bölücü teröristlerce kaçırılan 11 kişinin serbest bırakıldığı öğreniidi. Teröristlerin yakalanması içın Çatak yöresinde geniş çaplı operasyonlara baslandı. İŞADAMI ÖRGÜTUNMELERİNE SÜTTOZU ri için ortak yatınm projeleri geliştirecek. İmza töreninde konuşan Büyükelçi, itimatnamesini sundu ktan sonra ımzaladığı ilk resmi belgenin bu anlaşma olmasından büyük mutluluk duyduğunu söyledi ve "Türklye'de bulunmamın önemli amaçlanndan biri doğrudan ABD yatırımlannı Türkiye'ye getirmek. Bu amaca ulaşmak için bütün kaynaklarımı ve etkimi kullanacağım. İnanryorum ki bu ek yattrım imkânlarından Türk işadamlan da yararianacaklardır. Ülkenin sanayilesmesindeki artışa onlar da katkıda bulunacakJardır" dedi. Anlaşmaya göre ABD'nin Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) Türkiye'nin önde gelen özel sektör örgutleri ile de Abramowitz, Evren'e ıttmatnamesini sundu ve girişimlerine başladı. işbirliği yapacak. Bu örgüt hatırladığımız kadarıyla bizim çocukluğumuzda birbirini bileğinden kavramış dört el ile temsil edilen ve Türk çocuklarına okullarda süttozu ile öğretmenlerin başımıza dikilerek zorla Bir ae rüşvet sorunu var. yutturduğu balıkyağı haplarını BOĞAZİÇİ İmar Müdürlüğü, Boğaziçi'nin korunması ve kol Gerçek şu ki rüşvetle başa çı gönderen kuruluş. O zamanlar lanması için kurulmuş şu anda kamryoruz. Boğaziçi nden çı Türk çocuklarının gelişip gürAnakent Belediyesine bağlı bir kar sağlayanlar öyle bir ilişki büzleşmesine katkıda bulunubirim. Bu müdürlüğe üç ay ön ler ağı geliştirmişler ki her yordu, şimdi ise işverenlerimice getirilen Erdogan Yıldız, bir bünye içinde variar. Buna biz zin örgutleri gürbüzleşsin diye envanter çalışması yapmış. Bo de dahiliz." balıkyağı hapları ve süttozu ile ğaziçi'ndeki kaçak yapılar ve Yıldız, kaçak yapı yapanlann, besleyecekler anlaşılan. bu yapılarla ne yollarla müca geceyarısı transmikser ile beBu arada uluslararası gönüldele edılebilecegini araştırmış. ton döktüklerıni anlattıktan son lü yönetıci yetişen 25 yıllık IESC Ortaya çıkan sonuç hiç de ıç ra da şunu vurguluyor: isimli kuruluş da Türkiye'ye geaçıcı değil. Erdogan Yıldız, "Büyük firmaların kaçak lecek ABD firmalarına teknik ve haftalık Panorama Dergisi'ne insaatlara transmikser gön yönetıci yardımı yapacakmış. bu konuda şunları anlatıyor: dermemelerini sağladık, ama Böylece yabancı ülkelerde "1985 Af Yasası'mn ardm ortaya korsan beton firmala askeri darbelere yol açtığı gedan yapılan başvurulara gö rı çıktı. rekçesi ile bazı ülkelerde ıstenBunlar için gece denetim meyen Abramovvitz, lürkiye'dere saptanmış 15 bin kaçak yapı mevcut Boğaziçi'nde. Eli leri yapmamız şart ki bunu ki çalışmaiannın siyasi değil timizde sadece 5 teknlk ele yapamıyoruz. Çünkü biliyo cari olacağını vurgulamak istiman, 32 zabıta ve besi mini ruz ki karsımıza silahlı külahlı yor anlaşılan. büs, beşi cip olmak üzere 10 adamlar çıkacak." ABD'nin İstanbul Başkonsoaraçla bunlarla mücadele etÇıkar çetelerinin silahlı losu da bu akşam, yeni büyütiğimiz düşünülürse duru adamları İstanbul'un orta yerin kelçiyı İstanbul çezrelerine tamun vahameti samrım ortaya de PKK'dan daha fazla dehşet nıştırmak üzere bugün bir kokçıkıyor. saçıyor anlaşılan. teyl duzenliyor. 'Utandım, utandım' H.Ö., on dört yasında; düğün evinde çınlçıplak soyunanlardan. Genelde düğün evlerinde soyunmak gibi bir alışkanlık yok. Emir komuta zinciri içinde yerine getirmiş bu görevi. Komutan "Soyun" demiş. gömleğini çıkarmış; bir daha "Soyun" demiş, pantolonunu çıkannış. "Daha soyun" komutunda ise uzerinde bir donu varmış, onu da çıkartıp, "Adem baba pijama.sı"nı giymiş. Milletvekili Atalay'a daha sonra çınlçıplak eğilip nasıl durdurulduğunu, bir saat çıplak kaldığını anlatıyor: Ne duydun? Utandım... O an ne düşündün? Utandım... Abramowitz hızlı başladı ABD'nin yeni Ankara Büyükelçisi Abramovvitz, çalışmalarına hızla başladı. Eski Büyükelçi Hupe daha çok herkesi dolaşıp sohbet eder, bilgi toplardı. Abramovvitz ise itimatnamesini sunar sunmaz ilk iş olarak Odalar Birliği Başkanı Ali Coşkun ile el sıkışıp bir sözleşme imzaladı. Sözleşmeye göre Ankara'da bir büro kurulacak ve bu büro ABD'Iİ firmaların Türkiye'ye yatırım yapmaları için öncülük edecek. ABD'li firmalarla orta ve küçük büyüklükteki işyerle Öte yandan PKK militanları, ŞırnakCizre karayolunun onunİZMİR (Cumburiyet Ege Bürocu kilometresinde bulunan bir benzin istasyonuna roketatarla su) Konak Alanı'nda bulunan saldırdı. Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi dün sabah çıkan ve 4 saŞırnak merkezinde koruculuk atte zorlukla kontrol altına ahnan yapan Tatar ailesinden Alihan yangında büyük hasar gördü. ÇaTalar'a ait benzin istasyonu, sal tı bölümü tümüyle zarar gören dırıda isabet almadı. AKM'deki yangının söndürme çaAdıyaman'a 22 kilometre uzak lışmalan sırasında 8 itfaiye eri dulıkta Kapatepe koyü yakınlarında mandan zehirlenirken, yangının PKK militanları ile güvenlik guç çıkmasına yol açan 3 kişi gözaltıleri arasında çıkan çatışmada bir na alındı, PKK militanı olü ele geçirildi, bir 12 yıl önce 8 Nisan 1977 yılınkorucu yaralandı. Dun 15.00 sı da da bitirilmek uzere iken oksiralannda Kavatepe köyu yakınla jen kaynağından çıkan kıvılcımrında silahlı üç kişi gören köy ko larla baslayan yangınla çok büyük rucuları güvenlik güçlerine haber hasar goren Atatürk Kültür Merverdi. Bölgeye gelen güvenlik güç kezi'nde dün sabah havalandırma leriyle çatışmaya giren PKK'mi sisteminin onarımı sırasında eleklitanlarından biri oldu. Çatışrna trik kaynağı kullanılması gerekirsırasında köy korucusu Yusuf ken oksijen kaynağı kullanılması Toprak da yaralandı. sonucu yangın çıktı. Saat 10.45 sı Izmir AKM'de yangın ralarında çatıda baslayan yangına 5 dakika sonra müdahale eden Izmir itfaiyesi, yoğun çabalanna karşın çatıyı kapatan bakır levhaların elektrik kontaklanm süratle başka bölümlere iletmesi nedeniyle alevler büyüdü. Olay yerine gelen Anakent Belediye Başkanı Yüksel Çakmur çevre ilçelerden yardım istedi. Çakmur bir yandan da Ege Ordu Komutanlığı'ndan, Güney Deniz Saha Komutanlığı'ndan ve Hava Eğitim Komutanlığı'ndan ekip göndermelerini istedi. Bu çağrıya Adnan Menderes Havaalam'ndaki yangın söndürme ekipleri de yanıt verdi. Çakmur, Tanm Orman ve Köyişleri Bakanlığı'na ait yangın söndürme uçak ve helikopterlerinin de çalışmalara katılmasını istedi. Orman Bölge Mudurlüğü'nün devreye 8 itfaiye eri dumandan zehirlendi Hüseyin Akbulut düğünden nikâh şekeri yerine üç kurşun yarasıyla dönenlerden. Biri omuzundan girip çıkmıs. Diğer ikisi de sol baldırından transit geçiş yapmış. "Dügünün içerisindeydim" diye anlatıyor. "Deprenmeyin, diye silah sıkıyorlardı. Kurşunu yedim. Kanlar içinde yere düştüm. Beni kaldırdılar, 'Bak bir kurşun yemişim dersen, seni öldürürüz' dediler. Ben de korkumdan o gün bugundür doktora bile gidemedim. Dayımın oglu Ramazan askerde sıhhiye memurmdu. Bacağıraı ve girmesine karşın Tarım Orman ve kolumu sardı." Köyişleri Bakaıu Lütfullah Kayalar bulunamadı. Bakanın bulunDuğünün yapıldığı alana toplaması ve aradan 2 saat geçtikten ruyor köylüler. Gazeteciler, "Assonra kalkmalan sağlanan 2 uçak kerier sizi yere nasıl yatırdı?" dikeşif yapmakla yetindiler. ye soruyor. Köyün gençleıi hep birlikte yere atıyorlar kendilerini. Bu arada yangın nedeniyle olu Gazeteciler yeniden soruyor; şan yoğun dumandan zehirlenen "Nasıl vuruyorlardı başınıza?" 8 itfaiye eri tedavi altına alındı. Köyün orta yaşlıları o sırada düİtfaiye erleri Ergun Kaya, Yaşar ğunde bulunup da dört kaburgaGündiiz, Cemal Kahveci, Mehmet sı kırılan il genel meclisi üyesi Parlak, Mithat Yıldınrn, Mehmet Mehmet Aslan ayakkabılarının Yıldız, Özdemir Gündogdu ve tabanları görülecek kadar kaldıRamazan Taşpınar'ın durumları rıyorlar ayaklannı, yerde yatannın iyiye gittiği bildirildi. ların başları üzerine. Fotoğraf çeYangının çıkmasına neden ol kimi bitince, "Kalk" diye bir koduklan bildirilen onanmı üstlenen mut veriliyor, "Biz sizi onlar kafîrmanın görevlileri Aziz Manis, dar yalırmadık" diyor gazeteciler. tsmail Demir ve bunlara yardını Üstlerini silkelerken hep beraber cı olan Ahmet Göksu gözaltına guluşuyor koyluler. Ne dıyelim, güleriz ağlanacak halimize. alındılar. BOĞAZİÇİ ŞIN6IR MINGIR 15 bin kaçak yapı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear