02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER mı göturdu ulkesıne7 Bergama ıle Almanya arasında hıçbır kultürel bağ voktur Burada onları heyecan landıran, ınsanlık tarıhıne olan duşkunluklerdır Gerçı benım eskı konumdur bu, ıkıde bır tazele rım, ama bu kez "benımseme" anlamını bıraz da ha açabılırım umudu ıle ve elbet Bay Erbakan'ın o korkunç sozunden kaygılanarak bu yazıva baş ladım Sanıvorum kı, bız yurdumuzu sevmıvoruz Bır yurt, taşı toprağı, suyu, demn, veraltı varhkları, tarıhsel kalıntıları, hayvanı, bıtkısı ve elbet ınsanı ıle sevılır, madem "benımseme"nın ne demeğe geldığı uzerınde duracağız, şımdılık tarıhsel kalıntıları bır vana bıraksak da, "Acaba bız toprajımızı, ağacımızı sevıyor muyuz 9 " dıye sorsak, buna olumlu bır yanıt verebüeceğımızı sanmıyorum Ağa cımızı kışısel çıkarımıza kestığımız ıçın toprağımız kavıp gıdıyor "Bızım değıl de ondan" açıklamasının burada ne denlı saçma duştuğunu söylemeye gerek yok öyle ıse, "benımseme"yı anlatmak ıçın ışe ağaçtan ve topraktan başlamak doğru olacak gıbı görünuvor Ama ben, bu yoldan da yürusek başanya ereceğımızı pek sanmıyorum Çunku bızım ulusça "malımız" vok Olan her sey ya tanrınındır, ya devletın Geleneğımız bu Bıze şu kısa omrumuzde kesıp kırıp karnımızı doyurmak duşer, ışte o kadar Bu duşunce bıçımını ortadan kaldırmazsak, yurdumuzu bütunu ıle sevmemıze olanak yoktur gıbı gelıyor bana tkıde bır yere tukürmemız, denıze çöp atmamız, bır ağacın dalım koparıvermemız, köpeğı, kedıyı tekmelememız, toprağın altından çıkan taşı gâvura satmamız Nereye gelmek ıstıyorum'' Gençlenmızı hapıshanelerde ölumle başbaşa bırak mamız, kımı yurttaşımıza ıkıncı sınıf ınsan muamelesı vapmamız, "Asmayayım da besleyeyım mı 9 " dıye sorulunca "As' As1" dıye bağırmamız, taşı toprağı bırakın, bızım daha ınsanımızı benımsemedı ğımızı göstermez mı 9 Pekı, böyle bır ulkede yurdun tanhını, arkeolo jık buluntuyu halka benımsetmenın yolu nasıl bulunacaktır9 Mal mulk sahıplerının, malın mulkun ne olduğunu anlamalanna bağlıdır bu sorunun yanıtı Çunku bızde mal mulk sahıplerı, malın mulkün değerını anlamış değıllerdır, anlamış olsalardı, "emek" ın değerını de bılırlerdı O zaman, ıster toprak altmda, ıster toprak ustunde olsun, ınsan elınden çıkmış vapıtların bır emek değerı taşıdığı gerçeğını benımserlerdı Bır ulkenın tarıhsel varlığı, onun sahıp olduğu olçulemez bır değerler kalıtımıdır Bu değerı paraya vurmamak ıçın kendımı tutuyorum, yoksa bu konuyu açsam, eskı Mısır ehramlannın hırsızlarına heves edeceğımızden korkarım Fransızca'da "patnmoıne" dıye sozcuk var, bızde eskıden (Osmanlıca'da) "mâmelek" denırdı buna, "her nesı var ıse" anlamına gelırdı Fransızca'dakı bır anlamı da "ortak mal"dır Bız gerçekte ulkemızm ortak malı nedır, onu kavramağa varmamışız daha Çunku "ortak" sözcuğu tüylenmızı urpertıvor Böylece de taşımıza, suyumuza, ağacı mıza ve. ınsanımıza kımse sahıp çıkmıyor Bu durumda, Hıtıt geyığının bızım olduğunu nasıl anla tırsınız9 Şunu da söylemeden bıtırmeyeceğım yazımı Buraya kadar, ulkemızın mâmelekını konu edındım, unutmayalım kı çağdaş uygar ınsan, yalnızca kendı ulkesındekı tarıhsel varlıklara değıl, butun dun ya ulkelenndekı tanhsel zengınlıklere sahıp çıkıyor Bunun ıçın uğraşıp dıdımyor Paraya çevırmek ıçın mı 9 Hayır, o eşsız yapıtlan yaşatmak ıçın, geçmı şımızı tanımak ıçın, nerden geldığımızı bılmek ıçın Ama yaradılış doğmasına ınanmış olan, "Türlerın Kökenı"nı neden okusun 9 Bu yazıvı yazdığım akşam, TRT, Yazıhkaya tapınağının onarım gırışımıne başlandığını haber verdı Dunyanın her yanından bu gınşıme yardım gelıyormuş Çoktannlı atalanmızın bu tapmağına gösterılen ılgının nedenı nedır 9 Refah Partısı Başkanı Erbakan ne derse desın, bu tapınak butun ınsanlığın onurudur Ve bu mal bızımdır Mâmelek MELİH CEVDET ANDAY tstanbul'un Bızans surları epe> var kı onanlı>or ya, yolurn oralardan geçtığınde (sık sık da geçıyor) merakla duşünuyor ve soruyorum kendı kendıme Bızım genel kulturumuz boyle bır ışe para yatırılmasına pek de elverışlı değıldır nasıl oldu bu ış 9 Ağzımdan vel alsın, kıvancıraın surmesı yarıda kaldı, eskı Selâmetçı lıder, venı Refah Partısı Baş kanı Necmettın Erbakan gazetecılere şövle deraez mı "Ecdadıraız bu surları vıkmıştı, ne ganp tecel lıdır kı, şımdıkıler tamır edıyorlar'" Oysa II Mehmed'ın îstanbul surlarım topa tutarken amacı, bunları yeryuzunden sılmek değıl, kentı ele geçırmeğe yarar elverışlı bır gınş yen açmaktı, nıtekım Konstantınopolıs'e gırdıkten sonra surların yıkılmasıru buyurmadı, dahası kentı bıraz boş, bıraz da voksul bulunca, Ege adalarına kaç mış olan Rumları gerı çağırdı, eskı yaşamın canlanması ıçın bır dızı onlem uyguladı Fatıh Meh med bılıyordu kı, bır uygarhk merkezı ele geçırı lınce oranın butün kultur zengınlığıne sahıp çıkılır, yerlebır etmek değıl, surdurmektır o kalıtımı fatıhlerın utku göstergesı (Bunun dışında kalanlara vağmacı denır) Yoksa bunca savaş geçmış olan tarıhten bıze hıç bır tarıh kalmazdı Jyı kı Necmeddın Erbakan değılmış tstanbul'u saran Osmanlı ordusunun başındakı komutan1 Yoksa bugun Bızans tmparatorluğu'ndan dunva kulturune hıçbır yapıt kalmayacaktı ve elbet bundan oturu Turk adı Vandalızme örnek gösterılecektı Oysa bunun tersı ol muş, Bızans'ın kımı devlet kurum \e âdetlerı, mımarısı, muzığı Osmanlı uygarlığında venı renkler alarak sürmuştur magan etmesını ıstedı mı, hemen venvor hHlo (V karşılığında kımı sıyasal ödunler koparıyordu Bu padışahın "taşlar" dedığı şeylenn, eşı bulunrnaz tanhsel belgeler olduğunu söylemeğe gerek yok Bu "taş"lardan bın olan "îskender Lahdı"nın padışah ça bır yabancı elçıye armağan edıleceğını duyan Hamdı Bev'ın, "Kendımı öldururum" dıye padışa hı korkurarak toplumumuzu bır lekeden kurtardığını unutmayalım Şımdı, II Abdulhamıd ıle Re fah Partısı Başkanı Necmeddın Erbakan arasında bır karşılaştırma yapmağa kalkarsak, tarıhsel ya pıtları yok etmeyıp armağan etme yolunu tutan Abdulhamıd'ı yeğlememız doğru olacaktır, çunku boylece o değerlı belgeler, hıç olmazsa koruma altına alınmış durumda kalacaktı, ınsanlık kulturu onlardan yararlanma olanağını yıtırmemış olacaktı Gerçı Turklerde tarıh bılıncı olmadığı her yerde söylene cektı, ama tarıh, yaşamım sürdurmuş olacaktı Anadolu'nun dört bın yıllık tarıhsel varlıklannı benımseme konusuna gelmek ıstıvorum Bu konu Ataturk'ten bu yana gerçekten uygarca bır anlayışla ele alınmış ve bu yolda gırışılen etkınlıkler butun dunyada takdırle karşılanmıştır Turk Tarıh Kuru mu'nun ve parlak arkeologlanmızın bılımsel çahşma ve buluşlan, bugun çağdaş uygarlığın en önemlı başanlan arasında değerlendınlmektedır Ama gene de söyleyemeyız Anadolu uygarhk bel gelennın toplumumuzca benımsendığını Açmak ıstedığım konu da bu Yurdumuzun tanhını bır tur lu kendı tanhımız sayamıyoruz O tanhı bızden önce, bızden sonra dıye ayınyoruz Bızans surları mı 9 Yıkılsm gıtsın Bergama'dakı Zeus sunağı mı ? BıII Abdulhamıd'ınl'Ben Hamdı Bev'ın taşları ıle rak götursun gâvur yabancı elçılen kandırıyorutn" dedığını bılıyoruz Neden"> Yanıt "Bızım değıl de ondan" Pekı K Bır Batılı elçı ondan antık bır amtı kendısıne ar Humann, Zeus sunağını Alman malı olduğu ıçın PENCERE Giderayak 11 AĞUSTOS 1989 Içerde ve dışarda, yerlı ya da yabancı herkesın uzerınde bırleştığı bır gercek var Özal ekonomısı çöktu Kımısı bu gerçeğı daha ılımlı sozcuklerle dıle getırıyor, kımısı daha bılımsel bıçemı yeğlıyor, ama sonuçta aynı kapıya çıkılıyor,, adını ıster "dışa açılma' ıster "Fnedman modelı" ya da "IMF şablonu' dıye vurgulayın, (dılersenız "lıberal model" dıye abartabılırsınız) 1980'lerde uygulanan ekonomı polıtıkası yıkılmıştır Ozal'la sımgelenen ekonomı modelı yıkılınca Ozal ayakta durabılır mı? Tonton da yıkıldı Çok değıl, daha bırkaç yıl once uluslararası kurumlar, "Özal Türkıyesı"ru göklere çıkarıyorlar, örnek dıye gösterıyorlardı Kapıtalızmın ünlü odak noktalan, dergılen uzmanlık kuruluşlan Ozal ekonomısını alkışlamıyorlar mıydı? Koleksıyonları karıştıranlar ılgınç belgeler bulacaklardır Çünku Turkıye'de tatlısu aydınları, Tanzımat katalılar ve Amerıkancılar, gozlennı dışarıya dıkmışlerdır, komprador kulturu beyınlen yıkamıştır kendı gerçeklerımıze böyle yabancılaştık Pekı, bır yıl önce örnek dıye gösterılen Ozal ekonomısı nasıl oldu da coktü? Ekonomı kuşkusuz daha önce bu yola gırmıştı, ama kendı aklımızı bır yana koyup yabancıların gozüyle Türkıye'ye baktığımız ıçın ancak "dış ekonomık çevreler" karar verdıkten sonra bızım ayaklanmız suya erdı Ozal ın yıkılışı, 26 Mart yerel seçımlerınde sandıkta da mühurlendı Halk, yuzde 80'ıyte ıktıdara "hayır" dedı Bır ulkenın halkı daha başka ne yapabılır? Insanlar dağa mı çıksın? Ne var kı tatlısu aydınları, halk yüzde 80'ıyle Özal'a karşı çıktıktan sonra bıle ayılamadılar Oysa halk 26 Mart seçımlerınde yalnız Özal ekonomısıne değıl 12 Eylül modelıne de "hayır" demıştır 12 Eylul'ün son partısı de tasfıye edıldı, ama pariamentodakı çoğunluğuyla dırenmeye çalışıyor Durum boyleyken Ozal hukumetı giderayak bır dızı karar aldı Bunların çoğu parasal nıtelıktedır "kambıyore//m/"neılışkındır, bankalara dışalıma, dövız trafığme yönelık duzenlemelerdır Kabaca ozetlersek ıthalat kolaylaştırılıyor gumrük duvarları ındırılıyor, yerlı endustnyı koruyan kımı engeller kaldırılıyor, serbest dovıze doğru adımlar atılıyor, 'lıberal ekonomı "ye yönelık ışlemler soz konusudur Ama kıymetı harbıyesı ne"? 1980 lerden berı ekonomide "üretım" kavramını unuttuk Daha doğrusu bır ulkenın ancak alınterıyle, uretımle, emek harcayarak kalkınabıleceğını bıze unutturdular, parasal önlemlerle her şeyın düzelecegı savunuldu "Serbest ptyasa" sıhırlı bır ılaçtı, butün mekanızmaları devınıme geçırır, dengelerı sağlar, koşeyı döndurürdu Bugunkü Turkıyeye bu felsefeyle ulaştık, 'iaızkârranf toplumuna dönüştuk Gelır dağılımı akla sığmaz bozukluktadır, enflasyonun da korükleyıcısıdır, artık ne karar alsan kâr etmıyor, dıkış tutmuyor Bu yapı üzerıne hangı ekonomı polıtıkasını oturtacaksın da çökuntu duracak9 • Ne var kı lıberal ekonomıye yönelık son kararlara büyuk ış çevrelerı de karşı çıkıyor Oldu m u ' Bugun Turkıye'de en şaşkın kesımı kodaman ışadamlan oluşturuyorlar Baylar sız devletçılığe karşı değıl mıydınız7 Devlet mudahalesıne karşı çıkmıyor muydunuz9 Uzmanlarınızla, profesörlerınızle, dışardakı akıl hocalarınızla bırlıkte lıberal ekonomının erdemlerını sayıpdokerek serbest pıyasa ıstemıyor muydunuz9 Bızım ozel kesımın kodamanları, uzmanları, akıl hocaları, ya ne yapacaklarını bılmıyorlar ya kafaları karışık ya da akıllarını yıtırmışler Yıtırmeseler Ozal ın peşme takılırlar mıydı? Özal'ın tanhsel ışlevı, ' dış ekonomık çevreler' adına Turkıye'de yerlı endustnyı yerle bır etmektır ARADABm OKURLARDAN getırılerek bu bandrollardan alması sağlanır. Boylece uretıcı ve satıcı aldığı bandrola odedtğı parayla vergtsmı vermış olur Artık fişı, faturası hasıla ve ışletme defterı gıbı kınasıye masrafı olmaz. muhasebe ve malıyesıyle uğraşmaz. Bu sıstemle burokrası azalır ve kırtasıyecüık kalkarak bunların masrafmdan ulke ekonomısıne katkıda bulunulur. Kalkınma hızı artar. Ote yandan vergımn verılip verılmedığmi bandrol göz onune serdığı ıçın vergi kaçırma zorlaşır. Vergi kaçırma zorlaşmca hedeflenen vergi toplanarak butçe açığl gıderıltr Butçe açığı gıderıhnce para basımı \eya zaın yapımı olmaz. Bu nedenle enflasyonun % onlann altına ıneceğıne manıyorum. Bır başka açıdan baktığımızda bandrol, vergıyle beraber fiyatları da belırledığı ıçın vatandaş fıyatlardan haberdar olarak kazıklanmaktan kurtulur Petrolde Şeffaf Vergı, bandrol sıstemı yerıne jetonlu sistem uygulanır. blaşımda önce ehlıyet vergısı, hat vergısı, paralı yol, plaka vergısı vb vergıler kaldınlarak vergıler aracın km. 'sme konur. Araç ne kadar yol katetmışse ona gore vergı alınır Boylece hem bır kaynak yaratılmış olur hem de araçlar boş yere yolu tfgal edip havayı kırletıp kaza yapmazlar. Şeffaf Vergı'nın her nesnede uygulanabtleceğıne ve bu uygulanma sonucu tuketıcıyı koruyacağına, burokrasıyı azaltacağına, enflasyonu duşureceğıne, kalkınmayı hızlandıracağma manıyorum. NAZIM KOCAMAfr Ordu Cad Ebru Sokak \o 29 MA HMUTBE Y/BA K1RKÖ Y Yargı Denetiminden Kaçma İstekleri Ekonomide yeni AHMET ERDOĞDU AnayasaMahkemesıEm.V. model: Şeffaf Vergi Şcffaf Ver%\: Bır bakışta vergımn verılip verılmedığmi anlamaktır. Bu da bandrol usulu ıle olur. Şeffaf Vergı'nın iygulanması: Vergi toplamayla yukumlu kuruluş 500, 1000, 5000 vs. bandrollar basarak konulan % vergi oranından satışa sunar, salıcının satacağı mallara bandrol koyma zorunluluğu 7 ıemmuz 1989 cuma güniu bayısında Tercuman Gazetesı bır yazı yayımladı Yazının başlığı şöyle 'Başbakan yargıdan rahatsız'" Bu yazının ıncelenmosı sonunda söz konusu yargı yerının Anayasa Mahkemesı olduğu açıkça anlasılıyor Konunun ıçerığınde de şunlar var Yurütmenın hukuk devletı kavramına soğuk duştuğu, bu tutumun sonucu olarak da Anayasa Mahkemesı'nın yetkılerının kısıtlanması Yuksek Mahkeme'nın ıptal kararları ıçın çoğunluk orantnın uçte ıkı olarak saptanması gereklı ımış Bu yazıya bakılırsa bu doğrultuda anayasanın değıştırılmesı duşunuluyormuş Yurütmenın, Yüce Mahkeme'ye yonelen soğukluğunun ozellıkle akçalı duzenlemelerde de gorülmekte olduğu vurgulanıyor Omeğın Yuce Mahkeme ye ancak aday olabılecek durumda olan Başbakanlık Musteşarı nın Yargıtay Danıştay, Askerı Yargıtay Askerı Yuksek Idare Mahkemesı ve Sayıştay başkanlarının aylıklannın seçılebılırlerse gelebıleceklen Anayasa Mahkemesı uyelennden daha çok olduğu gosterılıyor Bundan başka Anayasa Mahkemesı nın hukumetten ıstedığı 84 kadronun 'sözleşmeiı personel çalıştırın' dıyereK yerıne getırılmedığı de ayrıca belırtılıyordu Yurutme gücü ve görevı Anayasaların ılk belgesı 1215 yılını sımgeleyen Magna Cartası'ndan bu yana tum uluslarda ınsanlar bıreyler yurütmeyı elınde lutan kralların, devletı elıne geçırmış zorbaların karşısında özgurlüklerını korumaya, ezgınlıkten kurtulmaya çaba gostermış ve tarıh boyunca yurutme gücüne karşı dırenmış savaşmıştır Bu savaş sonucu ınsanlar zorbahğı yıprata yıprata ozgürluklerıne kavuşabılmışlerdır O çağlarda yurutme gucünü elıne gecıren ya da geçırenler, ulus egemenlığı nı tanımazlar, her ıstedıklerını kendılerı sınırsızca yapmak ısterlerdı Sonunda bunlar da ozgürluk ve hukuk kurallan karşısında kıskıvrak yumulmuşlardır Bugunün yurutme gücü hukuk devletı kavramı ve düzenı ıçınde, demokrası kurallarına gore görev yapmak yargı denetımını benımsemek, yargı denetımını lyıce öğrenmek ve ona alışmak zorundadır Sosyal hukuk devletı duzenı Almanya da Adolf Hıtler, Alman yargıçlarına 'kara cübbelıler' dıye seslenmıştı Hıtler, yargı denetiminden yargının bağımsız olmasından hoşlanmıyordu Işte ondakı hukuka bağlı olmama, yargı denetiminden uzaklaşma kaçma tutkusu kendını de Almanya yı da uçuruma yuvarladı Ulkemızde de 27 Mayıs 1960 oncesı ve 12 Eylul 1980 oncesı, yargı denetiminden uzaklaşma ozlemlerının örneklenyle doludur Bu tur davranışlar bızde de devrımlerı oluşturmuştur Hukuk devletı ılkesıne ters duşenler hep ve her zaman kapaklanmıştır Anayasamız ıkıncı maddesı.ıde cumhunyetın nıtelıklerınden bırısının de sosyal hukuk devletı olduğunu söyler Nedır bu sosyal hukuk devletı'' O tur devlet, yasalara, hukuka bağlı, ınsan haklarına saygılı, demokratık duzene dayalı, laıklık ılkesıne sarılı bır devtettır Sosyal hukuk devletı guçsuzlerın korunmasına, her eylem ve ışlemae toplum yararının gözetılmesıne, hukuka uygun yasalarla gorev yapmasına ve ozellıkle tüm eylem ve ışlemlennı yargı denetımıne açık olarak yurütmesıne bağlı bır hukuk duzenıdır Egemenlık gucunun tek kaynağı ulustur, yürütme gucu değıl Bugun artık hem bızde hem uygar dunyada hıçbır kışı, hıçbır yurutme gücü, yargı denetiminden kaçamaz Hukuk devletıne gıden yol yargı denetiminden geçer Bu davranısı göze alamayanlar orneklerındekı sonuçlar gıbı sılınır gıderler Yanıltma hocaları Bır bolum bılım adamı geçınen kışıler, yurutmeyı sarmalamıştır Yurütmenın ısteğı doğrultusunda göruş uretırler, onu yanhş yola koruklerler Bu tür bılım adamları, 27 Mayıs'tan 12 Eylul den önce de ortaya cıkmış, yurütmenın başındakılerı yanıltmışlar ve ou ulkenın başına askerlerın çıkagelmesını zorlamışlardır Anayasa Mahkemesı'nın 25 kuruluş yıldonumu sempozyumunda Federal Almanya Anayasa Mahkemesı Başkanı Prof Dr VVolfgang Zeıdler soyle dıyordu "Bızım ulkemızde Anayasa Mahkemesı'ne Anayasamızın Yüce Bekçısı derler Ing The supreme guardıan of our constıtutıon Alman cası Grundgesetzvvachter) dıyordu " Bugunun çağdaş Avrupası'nın her devletınde bır Anayasa Mahkemesı var Bızde de olduğuna yermmek değıl sevınmek gerekır Büyuk Ataturk bızı bu düzeye çıkarmıştır Bır yüce mahkemenın çoğunluk kararı oranını hukumetın ısteğı doğrultusunda duzenlemek gulunçtür Uygar dunyanın hıçbır yerınde boylesıne bır düzen yoktur Bu tur davranışlar, düşunceler demokratık olamaz Hukuk devletı kavramına ters duser 1 TEŞEKKÜR Geçırdığım anı rahatsızlık sırasında yakın ılgılennı görduğüm, İst Ünıversıtesı, lst Tıp Fakültesı Genel Cerrahı Bölumu öğretım Üyelerı TEŞEKKÜR 2 Teramuz 1989 gunü yıtırdığımız Prof. Dr. TEMEL DAĞOĞLU'na, Doç. Dr. YAVUZ BOZFAKİOĞLU'na, Doç. Dr. VAHİT ÖZMEN'e, Opr. Dr. ABDULLAH İĞCt'ye, As. Dr. TÜRKER BULUT'a, As. Dr. NAÎM KADIOĞLU'na, C Semsı Hemşırelen UKKE ERGtN, NURHAN OZKAN ve ŞAZİYE KARABAG'a, Aıle Dostumuz HASAN ESAT IŞIK'ın tedavısıru, hastalığımn ortaya çıktığı günden yaşamımn son anına kadar değışık aşamalarda Ustlenen, kendısımn de sağlığında betırttığı gıbı, ellerındekt tüm olanaklarla tıp alanında en etkılı vöntemlen başanyla uygulayan ve ınsan sevgısının en guzel örneklerını sergıleyen A Ü Tıp Fakültesı îbnı Sına Hastanesı'nde görevlı, Dr. SÜLEYMAN EREL'e, candan ılgılenen tüm hastane personelıne, akraba ve dostlanma şükranlanmı sunarım HUSEYtN IŞSEVER Prof.Dr. YUSUF ZİYA MÜFTÜOĞLlPna Prof.Dr. AHMET YAYaOĞLlPna, Prof.Dr. ABDÜLKADİR DÖKMECfye Prof.Dr. FİKRt tÇLTye, Prof.Dr. NUSRET TORUlVa, AÜ Tıp Fakültesı Hastanesı'nde görevlı Prof.Dr. ERDOĞAN IŞIKMAlVa, adlannı burada tek tek behnmeye olanak bulamadığımız, ama buyük emeğı geçüğını bıldığımız tüm doktorlara, hetnşırelere ve personele, Urolojı, Radyasyon Onkolojısı, Gastroenterolojı ve son günlennı huzur ıçınde geçırdığı Onkolojı bölümlerı ıle Genel Cerrahı, Kardıyoloj, Tomografi, Radyolojı bölumlen, laboratuvarlar Kan Merken ve dığer ılgılı bmrnlenn tum sorumlulanna, hastanelenn yöneum ve personelıne teşekkür edenz MEVLİD 12AĞUSTOS 1989 CUMARTESİ GÜNÜ SAAT21 30DA *Windsurf FUNBOARD EĞİTİMI •rDENİZDE'MURPHY" KANUNLARI AİLESİ M. KEMAL SÜNNETÇİOĞLU'NUN RUHUNA ITHAF EDILMEK UZERE MEVUD OKUNACAKTIR ARZU EDENLERE DUYURULUR AİLESİ SİMİTAŞ 5. BLOK DAİRE 71 MERTER/İSTANBUL AĞUSTOS 1989 YdUen Dıunmı 0 i6«i»WfST SAVI64 2 Temmuz 1989 gunu yıtırdığımız eskı Dışışlerı ve Mıllı Savunma Bakanı ve Bursa Mılletvekılı TEŞEKKÜR "DenlzdeveEvinizde" '• 13931 HASAN ESAT IŞIK'ı hastalığı sırasında arayarak ılgı gosteren, olumunden sonra cenaze torenıne katılan, çelenk gonderen ya da bızlere başsağhğı dıleklerını ıleten, Sn Cumhurbaşkanı'na, Sn. KKTC Cumhurbaşkanı'na, Sn TBMM Başkanı'na, Sn Başbakan'a, SHP, DYP, DSP genel başkanları ve yonetıcilerıne, Sn CB Konseyı uyelerıne, Sn hukumet uyelenne, Sn parlamento uyelerıne, Sn. Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarına, Sn. Ankara, îstanbul, Izmır Buyukşehır ve ılçe beledıye başkanlarına, Sn sendıka başkan ve yonetıcilerıne, Sn Baro başkan ve yonetıcılerıne, Kuzey Kıbrıs Turk Cumhurıyetı yonetıcı ve yurttaşlarına, Sn ABD, SSCB, Fransa, F Alman>a, D Almanya, KKTC buyukelçılenne, Ankara ve îstanbul'dakı sıvıl ve askerı yetkilılere, torenlerı duzenleyenlere, Dışışlerı mensuplarına, Bursalılara, cezaevlerınden acımıza katılanlara, yurtdışından bızı ara>anlara, tum dostlanna teşekkür edenz. Sanat Evi Bodrum 7 gece konaklama yarım pansıyon 300.000 TL. Rezervasyon: • îstanbul tel • 144 25 26 (öğleden sonraları) • BodrumTorba tel. 908143889 ANMA M. KEMAL SÜNNETÇİOĞLITNU ARAMıZDAN AYRıUŞıNıN 1. YıLı NEDENI ILE 12 AĞUSTOS 1989 CUMARTESİ GÜNÜ SAAT 11 .OO'DE YENİKÖY'DEKİ KABRİ BAŞINDA ANACAĞIZ AİLESİ "Yaşamayı Sanat Edinenlerin Evi" Not: Tesısımız denız kenarında olup Ozel PlâjBar ve lokantamız sureklı hızmetınızdedır AİLESİ > Anayasa Yargısı 4, 910 Hazıran 1987 Sayfa 45 BODRUM KAYSERİ SENİ UNUTMAYACAK TIP KAYSERI ESKI IL SEKRETERI Cumhuriyet Kitap Kulübü Temsilciliği Zengin kitap ve kaset çeşitleriyle hizmetinizde CKK » Aıalurk Cad Toprak Seram k Azmakbas Av. MESUT VURAL'ı barış, demokrası ve sosyalızm mucadelesimn seçkm bır evladını genç yaşmda yıtırdık. Acımız sonsuzdur KAYSERİ'DEN ARKADAŞLARI ATÎF AKKAYA, ALİ ASLANOĞLU, YAKUP AKSOY, HUSEYIN AŞIK, MEHMET ATLIHAN, IBR4HIM ALTINTAŞ, 4TILLA BAB\YIĞİT, MLSTAFA BABUR, HASAN BABUR, EMİIN BATLN, BtLAL ÇAKMAK, ABDULLAH ÇELIK, MEHMET ELAÇMAZ, TEKİN ERDOĞAN, M. ERK4YA, HLSEYtlN HOZAT, HACI KANTARCI, TURKAN MUGAY. RAHIME ORMAN, HASAN OZBAY, AHMET OZDOĞ4N. ALI RIZA OZTURK, H4MZA S4ĞL4M. H. ALİ SUSAM AMERIKA'DA YAŞAYAN Yuksek tahsilli bir Türk kızıyım AMERİKA'da geçerli mesleği olan çalışabilecek 40 yaşlarında yuksek tahsilli bir bayla evlenmek istiyorum. îstanbul Telefon: 559 56 12 CumartesiPazar 1022 Arası TURK DILIDERGISI TemmuzAğustos sayısı Ahmet Mıskloğlu, Ömer Asım Aksoy, Marcellesi, Gardın Doç. Dr. Mustafa Durak Lorca Dr. M. Cengız Buker, Samı N. Özerdim, Erhan Tığlı, İlhan Selçuk, Kenan Mumtaz Akışık, Doç. Bahadır Gülmez, Tahir özçelik, Doç. Dr. M. Fuat Bozkurt, Mahmut Yağmur, Doç. Dr. Nail Bezel Kemal Bek, Mahıt Unlu, Ruştu Ergun, Alı Balkız, Behzat Ay, Arslan Kaynardağ, Etem Utük ve Arat Ovah'nın yazılanyla butun kıtapçılarda Lutfen uşenmeyerek postaya değın gıdıp Turk Dili Dergısi'nın 122807 posta çekı hesabına 5000 TL yatırarak dergı uyelığmızı yemleyımz Hıçbır kotuluk, düşunen dılımızın bağımsızlık ulkusunü yok edemeyecektır Ataturk Cad Toprak Seramık karsısı Izgı Paso/ı No 83 A Kadır Konuk'la Roportaı Gerıcı Emperyalıst Demagojı ve "Kurt Sorunu" Uzerıne Multecı Kuriler Av Kamber Soypak Cezaevlerı Gerçeğı ve 1 Ağustos Genelgesı Bırlık ve Ozgürluk mu, Provakasyon m u ' Hasan Kıyafet'le Soyleşı P.K.118 KADIKÖYİSTANBUL Satılık Limited Şirket Faaliyet konusu dış ticaret ve turizm. 511 09 66 511 32 13
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear