24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ICUMHURİYET/12 HABERLERİN DEVAMI 10 AĞUSTOS 1989 700 göçmen eşyasız gönderîldi ^uulgarlar, 700 soydaşımızın eşyalarını trende bırakarak kendilerini araçlarla Kapıkule'deki tampon bölgeye bırakîılar. Haber Merkezi Bulgaristan'ın sınırdışı ettiğı soydaşlanraıan sayısı 260 binı aşarken, bu ülke üzerinden yapılan TIR taşımacılığının gerekirse altematif yollarla yapılacağı bildirildi. Bulgarlan n öncekı gece 700 soydaşımızı eşyasız olarak gondermelerı üzerine Kapıkule sınır kapısı yaklaşık Qç saat ginş ve çıkışa kapatıldı. Edime Valisı Ünal Erkan, Bulve çıkışlara kapatıldı. Bulgar yetkililerle yapılan göruşmeler sonunda Bulgar yetkililerin, "bir daha yolcularla eşyalann ayn ayn garistan'ın, bu keyfi tutumuyla, gönderilmeyecegi" yolunda temisoydaşlanmıan girişleri konusun nat vermesi üzerine, kapı saat da Kapıkule'de uygulanan düzenli 23.00'ten itibaren yeniden giriş ve organizasyonu bozmayı amaçla çıkışlara açıldı. Tampon bölgede dığıru söyledi. bekletilen soydaşlanmızın eşyalaEşyaları trende bırakılarak rmın getirilmeleriyle Türk tarafıaraçlara alınan 700*e yakın soyda na geçtiğini, gümrük işlemlerinin şımızın önceki gece Bulgar yetki yapüarak ihtiyaçlannın karşılanlilerce lampon bölgeye bırakılma dığını bildiren Vali Erkan, "Inşallan üzerine bu soydaşlanmızın gi lah sözterinde dnrnriar ve bir darişme izin verümeyerek kapı giriş ha eşyasız olarak soydaşlanmızı göndermeye kalkışmazlar" dedi. Tek pervaneli bir uçakla dün Edirne"ye gelen Maliye ve Gümruk Bakanı Ekrem Pakdemirli, vilayette bir sure Vali Ünal Erkan ile görüştükten sonra Kapıkule"ye geçti ve burada göçmen soydaşlarımızla konuştu. Pakdemirli'ye Bulgaristan'da gordüğu baskıları anlatmak isteyen Emine Çavuşoğhı adlı göçmen kadın, heyecanlanarak sara kriâ geçirdi ve hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. lik tek tip 500 prefabrik konutun yapılacağmı, bu iş için gerekli parayı Ankara'ya dönüşünde valiliğe göndereceğini bildirdi, prefabrik konutlann yapımına eylul ayında başlanacağı bildirildi. Bulgarrstan'ın Şumlu bölgesindeki Şeytancık tren istasyonundan yük yagonlanna gizlice binen Ahmet fsmailoğlu, Mehmet Saiihoglu, Vedat Mustafaoğlu ve Erol Hasanoğlu 3 günluk maceralı bir yolculuktan sonra Kapıkule sınır Pakdemirli, burada yaptığı kapısından Turkiye'ye girmeyi açıklamada 60 ile 72 metre kare başardılar. Bu arada ikisi Türk asıllı üç muhalif 11 ağustosta Varna'da yargılanmayı bekliyor. Üç muhalifin kamuoyunun Bulgar makamlanna karşı güvensizlik duymasını sağlamak amacıyla bılerek yanlış iddialar yaymakla suçlandıkları belirtiliyor. Bu arada, Bulgar aydınlarının ulkedeki Turk azınlığa karşı uygulanan zorunlu goç ve baskı politikasımn sona erdirilmesi için geçen ay içinde hukümeti iki kez uyardığı bildirildi. 'Hiçbir müzik ekolü içine kapanmıyor^ 2 GENCAY ŞAYLAN Isterseniz biraz da muzik konuşalım. 19. yuzyıla baktığımızda müzik alanında yaratıcılık galiba buna kompozisyon da demek mumkün çok parlak. Buna karşılık gunümüzde çok fazla vc aynı düzeyde parlak bestecinin çıkmadığı soylenebiliyor. Siz bu sorunu nasıl değerlendiriyorsunuz? ONAY Samyorum tum dunyada yaratıcılık alanında gerçek bir azalmadan söz etmek mümkun. Belli bir doyum noktasına ulaşıldığı ve henuz bu noktarun aşılmadığı söylenebilir. Buna karşılık gunümüzde icrada muthiş bir zenginleşme var. Beethoven, Cbopin gibi tanıdığımız bestecılerin yorumlannda değişme, çeşitlilenme var. Bana göre bu alanda yepyeni perspektifler çıkıyor, yepyeni soluklar başgösteriyor. Yani bu eski ustatlar o kadar kolay eskimiyor Ama butun bunlar bir sıkışıklığın varlığım ortadan kaldırmıyor. Butun dunyada araştırma merkezleri ya da benzeri kurumlar yeni bestecileri olağanüstıi teşvik ediyor. Bakıyorum da hicbir yerde "Aman bu bizim müziğimiz, buna sanlalım, bunu kaybedersek ozbenligimizi kaybederiz" turunden bir tutum yok. Aksıne yenilik için teşvik var. Ben bugun Avrupa'da bu müzik araştırma kurumlannda yeni yapıtları ya da özgün Turk yapıtlarını çalmak için başvuruda bulunursam çok sıcak bajcarlar, öncelik verirler. Ama eski üstatları çalacağım dersem ilginin yoğunluğu azalıyor. Butün muzik yuksek okullan ortak bir görüşe sahip, programlan ıçın yeni eserler arıyorlar, bu yolda şart. Ama muzik eğitimi denince evrensellik gündeme geliyor. Bu eğitimden geçtikten sonra isterse tek sesli muzik yapsın, isterse pop muziği yapsın. Tabii sadece teksesli müziğin eğitimi olmaz. Dokuzuncu yüzyüa kadar dunyanın her yerinde muzik teksesli, çoksesli, ondan sonra yavaş yavaş gelişmiş, yaygınlaşmış. Muzik eğitimi bütün bu gelişmelen kapsamalı, muzik adına na yapılmışsa müzik öğrencisine öğretilmeli. Ondan sonra bu eğitimden geçen müzikçi kendi özgur iradesı ve beğenileri doğrultusunda istediği muziği yapmalı. Galiba gelişmenin başka yolu yok. Bilkenî Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatlan FakültesiDekanı H. Ersin Onay NATO'dan Sofya'ya uyarı (Baftanfi 1. Sayfada) . rum edilen elnik Tiirklerin ülkeden atılmalan ve bunn takiben kitle halinde goç etmeleri ile yeni .bir boyul kazanmıştır. Goç eden Turklerin sayısı halen 255 bini gecmiş bulonmaktadır. Yeniden . binlerce bölnnmuş aile yaratılmaktadır. Turk kokenli Bulgaristan va,tandaşlannın maruz kaldığı kolü muamele insan haklannın çarpı. a bir ihlalidir. MuHefilder, bu konuyu dikkatk izlemeye devam edeceklerdir. Müllenkler. Bulgar hukdmetin i n Ugili uluslararası anlaşmalar çerçevesindeki yukuınlulüklerine • uygun olarak, Türk asıllı tiim Bulgar vatandaşlannın lemel haklannın tiüzlikle gozetilmesi ve •Jnrkive'ye gitmek isteyen etnik Turklerin, haklan tumüyle korunn a k suretiyle, püruzsıiz ve düzenli bir biçimde goç etmelerini kolaylaştıracak, ber iki larafça kabul edilebilir bir çözumun bulunması için çağnda bulunmaktadıriar. Müttenkler, Bulgar hükümetijıi, AGİK belgeleri uyannca ustlendiği yukümlüluklere uyması için yapılan uluslararası çagnlara olumlu yanıl vermeye davet ttmektedirler" NATO Oenel Sekreteri'nin açıklaması Türk tarafınca memnuniyetle karşdandı. Dışişleri Bakanlığı Sözcu Vekili Murat Sungar, "Bulgaristan'ın butun bu girişimleri ve ttpkileri sağduyu içinde degerlendirecegini ve gerekli sonuçlan çıkaracagını umit ettnekteyiz" dedı. Yunanistan ıse açıklamaya bir "dipnot koyarak insan haklan ve temel özgürlüklerin evrensel düzeyde bulunması gerektiğini belirtti. Dipnotta, "Yunanistan, Müsluman azınlıklarla Ugili ola,rak uluslararası anlaşmalarda beHrtilen dognı. hukuki terminolojive ilişkin lulumunu da saklı Jntmaktadır" denıldi. . Sovyetler Bırliği'nin Ankara Büyükelçisi Albert Çemişev, AN.KA'ya verdiği demeçte, Türkıye j)e Bulganstau arasında dıyaloğun jsağlanması için arabuluculuk çajişmalannı sOrdureceğini açıkJadı. Çemişev, "Biz sonına politik açıdan yaklaşmıyoroz. Sorunu insanhk açısından değerlendirdiğimiz için arabuluculuk çalışmalanmB surecek" dedi. Çernişev, Ankara ile Sofya arasında kapsamlı bir göç anlasması imzalanması için iki ulke lıderlerinin masaya oturması gerektiği inancında olduğunu da söyledi. Bu arada Ankara'daki diplomatik çevreler Moskova'nın çabalannın Bulganstan sorununun çözürnünu "ÖzalJivkov" dilzeyinde sağlamaya yönelik olduğunu belirtiyorlar. Çernisev'in bu ay sonuna doğru tekrar, önce Moskova'ya, ardından da Sofya'ya gideceği ifade ediliyor. Öte yandan tKÖ heyetinin Kapıkule ile Edirne ve KırkJareli'deki çadırkentlerde incelemeler yapacağı ve kamptaki Türklerle göruşeceği bildirildi. İKÖ Temas Gnıbu bunun ardından gözlem ve tespiüerine ilişkin bir raporu ÎKÖ Sekretaryası'na sunacak. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsu Buyükdçi Inal Batu, dün duzenledıgı haftalık basın toplantısında Bulgaristan'ın kapsamlı bir göç anlaşması için Türkiye ile görüşmelere başlama konusundaki uzlaşmaz tutumunu süıdurdüğünü bildirdi. Yurtriışı bursları 'urK Eğıtım Vakfı yurtdışına gönderilecek32 başanlı öğrenrjnin adlannı açıkJadı. (fotoğraf: Esat Pala) Batu, Bulgar Dışişleri Bakan Yardımcısı lvan Ganev'in açıklaIstanbul Haber Servisi Turk masına da deginerek Bulgar yetkilileri uluslararası kamuoyunu Eğitim Vakfı'nın (TEV) yurtdışı yarultma çabalanm ısrarla sürdür burslarından yararlanacak üniraekle suçladı. Batu, Bulgaris versite mezunu 32 öğrencinin adtan'a yönelik uluslararası baskı ları dün açıklandı. Divan Otelı'nların arttınlmasına yönelik giri de bir basm toplantısı düzenleyen şimlerin de sürdüğünü belirtti. TEV Yönetim Kurulu Başkanı Konunun BM Güvenlik Konseyi' Vebbi Koç, alınan yeni kararla ne götürülmesi için hazırbklar ya her yıl master egitimi için 12 öğpıldığıru belirten Batu, Moskova' rencinin tngittere'ye gönderilecenın girişimleri konusunda da ğini, ayrıca Bulgaristan'dan gelen "Sovyetler'den Bulgaristan'ı, soydaşlanmızın 100 çocuğuna da kapsamlı bir göç anlasması ve bu eğitim bursu verileceğini bildirdi. ülkede kalacak Turklerin haklanru garantj altına alınmasıru kapÜniversitelerin çeşitli bölümlesayacak bir diyaloga ikna etme rinden ustun başan ile mezun sini bekliyoruz" dedi. olan gençlerden 625 kişinin yurt Koç'tan 100 soydaşa burs dışmda master eğitimi yapmak üzere Türk Eğitim Vakfı'na başvurduklarını söyleyen Koç, "Bu gençlerimizin liniversite ogrenim hayatlan boyunca aldıklan ders notlan ortalaması 4 üzerinden asgari 3'tu. Aralarında 3.88'le okulunu birincilikle bitiren gençlerimiz vardı. Bu gençler, once gidecekleri okullara gore çeşitli kunıluşlarda mesleki sınavlara girdiler. Buradan da başan sağlayanlar, aralarında Milli Eğitim Bakanbğı'mızın da bir temsilcisinin bulunduğu 12 kişilik univcrsite oğretim uyelerinden kurulu juride mülakata tabi tutuldular. Ortak degerlendirme sonucunda bu yıl 32 gencimize TEV olanaklanndan yararlanma fırsatı verildi" dedi. TEV'den burs alarak yurtdışmda master yapacak öğrencilerin 14'u elektrik, elektronik, 3'u bilgisayar, 4'ü makiııe, 5'i işletme 5'i endüstri, l'i de basın yayın dalından mezun. Türk Eğitim Vakfi'nın 22 yıl içinde 34 bin öğrenciye hizmet verdiğini belirten Vehbi Koç, "Bu yılla biriikte 318 gencimize yurtdışında burs olanağı tanındı. TEV vurtdışı oğrenimler için yaklaşık 9 milyar 138 miljon 400 bin liralık bir harcamada bulundu. Türkiye'nin ileri ulkelerk arasındaki teknoloji farkını kapatmak, gelişmiş memlekellerin daha ileri ekonomileri ile aramızdaki mesafeyi telafl etmede gençlerimiz onemli sorumluluklar yuklenecektir" diye konuştu. Bu arada TEV Yonetim Kurulu'nun aldığı yeni bir kararla, önumüzdeki yıldan itibaren her yıl 12 öğrencinin master eğitimi için tngiltere'ye gönderilecegi belirtildi. Ayrıca, Bulganstan'dan Türkiye'ye göçe zorlanan soydaşlanmızın 100 çocuğuna da eğitim bursu verileceği kaydedildi. Burada talep ve pazar sorunlannı da göz ardı etmemek gerekiyor, degil mi? ONAY Muziğin kitleselleşmesı kaçınılmaz olarak pop müziğini ön plana çıkarıyor. Müzik aynı zamanda bir eğlence aracı ve doğal olarak pop müzik bu amaca yönelik. Yalnız muzik eğitiminin yaygınlaşması pop muzik diye tarumladığımız kitle müziğimn de kalitesini yükseltici etki yapıyor. Aslında klasik olarak tanımladığımız müzik, gelişmiş Batı ülkelerinde de buyuk ölçude kıtleselleşmemış. Örneğin klasik müzik dinleyicisi bu işın beşiği olan Almanya'da bile yüzde 6 civannda. Yalnız onemli olan husus, klasik müziğin ve kitleselleşmiş diğer tür rauziklenn katı kompartımanlar olarak birbırlerinden aynlmamış olmalan. Bir taraftan yaygın müzik eğitimi, diğer taraftan yoğun radyo ve TV programları Uc bu farklı turler birbirlerine yaklaştırılmaya çalışılıyor. Yani bizim düşundüğumuzün aksine Batı ülkelerinde de ust düzeyde sanat müziğine kitleler kendiliklerinden ilgi ve talep göstermi Bandırma (Baştarafı I. Sayfada) [a "savunmaya geçti." "" Bandırma'da görev yaptığı 20 kyiık dönemde Bandırma Kuşgölü "ve Kuşcenneti'ndeki milli parktaki sanayi kirliliği ve yine bu arada Edincik bucağında felç hastabğının yayılrnasına neden olduğu 'Seri sürülen çevredeki özel kuru\\ış BAGFAŞ Gübre Fabrikası fçin çalışmalar yapan Kaymakam 'Akçura, çevre kirliliğini önlemeyi amaçlayan panellerde yaptığı konuşmalarla bazı kuruluş yetkiIılerinin şimşeklerini üzerine çekînişti. 4 baziranda yapılan bir paneldeki konuşmasından sonra BAGFAŞ Genel Müdürü Yahya Kemal Gencer basm toplanusı düzenlemiş, kaymakamlıkta, Akçuja'nın da kauldığı basm toplantısında Gencer, kaymakama "Halkı tahrik ettiniz, sizi hukümete şikâyel eltik, mucadelemiz sürecek" demişti. Kaymakam Akçura'nın bu tehdide karşın çevre kirliliği ile mücadelede yaptığı çalışmalar sunnuştiı. Geçen günkrde "Kiiçük Çernobil Olayı" diye gazetelere yansıyan ve BAGFAŞ bacalanndan 1 temmuzgunu 10.0012.00 saatleri arasında asit kaçağı meydana geldiği, Edincik'te çok sayıda kışinin "felç olduğn" şeklindeki haberler üzerine çıkan tartışma sürüyor. Kaymakam Akçura AA'ya yaptığı açıkJamada " 1 temmuzdaId asit kaçağı olayı doğrudnr. Saklayacak hiçbirşey yok" dedi ve "Edincik'te 20 den fazla felçttye rastladık" diye konuştu. ' Kaymakam Akçura, geçen yıl Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in Bandırma ve Kuş Cenneti Milli Parkı'na yaptığı gezi sırasında kirliliğe dikkat çektiğini belirterek, "Cumhurbaşkanırnızın direktiflerine ragmen, maalesef o gunden bugaoe onemli bir gelişme sağlanamadı" dedı. Akçura şöyle devam etti: "Edincikliler, ipekböcegi ve zeytindeki zaran kuraklıga ve kadere baglıyoriardı. Bilim adamlannın araştırmaları ortaya konulunca, onlar da başlanna gelenleri anladılar. Bunlar asit kaçağı sonucu oldu. tkinci bir asit kaçagında sonuç ae olur bilemem" Bandırma Gubre Fabrikaları A.Ş. (BAGFAŞ) kaymakam Akçura'nın atanmasına ilişkin haberin de yer aldığı dünku bazı İstanbul gazetelerine buyuk bir ilan vererek kunıluşlarının "yalnız topragın degil bavanın, suyun da dostu" olduğunu öne sürdü. llanda BAGFAŞ'ın "Turk çiftçisinin kimyevi gübre ihtiyacını karşılayan ve dunıanın dört kıtasına ihracat yaparak ulkemize doviz kazandıran bir kunıluş" olduğu be hrtildi. Barış, Demokrasi ve Sosyalizm mücadelesinin seçkin bir evladını, insanlığın her yönüyle en güzel temsilcilerinden birini arkadaşımız, dostumuz, canımız . Mesut Vuralı genç yaşında yitirdik. Acımız sonsuzdur. Ailesinin ve tüm sevenlerinin aasını paylaşınz. 12.8.1989 Cumartesi (Maltepe Camii/Ankara Öğle Namazı) ö t o ^ C ^ A ç ^ ^ i d g a ı n H u s e y ı n A « ) a b a ^ r t î n A J ^ Ş e n e A l M ^ M Alı MOunan Şaban Akgul Hamıl Akıncı ÇıO*m Attoç Coş«ın Akkoc Ceoraıl Aıkoy^n Nomın Aksın tıratıım M s n Sanı Atao» Mpef *Wan Iflfi V 6 5 Rectp Akfiş Çelın Akydüiî Bulenl Al^mtm S a ^ Al llhv A l « 1 1 ^ Aft^ M e l ı n l A l ı i ^ V e t f CeU Alp SulB Alpıy Reha A l w Samı Alglekın DoQan ^ ŞJcııye Mten TurgU Alten Uusaö Mtmte Gutsal Mluncnabir Haytdtın Uunceohır Fertal AHırtaş Isma.l Anadı 6unsdı Amjap Atıtta Apak Sadun A/aı Huseym Arı Mırten Aııcan Peyam Aııırk Oya Aııkan Oursun A ı * t ı kfş «noy Aka» kMt M>«a Aşut Faıh Alaby Hüseym Maby Muslata Aıaby 5uknn MHay B * n Alaiısor Öma Alıtgan HülyaAtılganTımjıAtıkBuleııltakBahnAvarVeyselAvşarOsTafiAytBRiVelıAjdınNun Aydın AlıAydın Sdım A/öf Zelefiya Ay«emuf Ortan Azapçı Nazlı Aopçı Vusul BaOaBı Alılb B*çı»an Fahh Bakan Guleı Bal Sarrı Batcı Ca*BalcıoglijKadi[Balpe«Ba(¥iBiilça*VedalBaw»8tuMut3iaa«»lbnııı Btfum Sertaı Baysan Ouar Baş Kenan Baş Hüseyın Baş Vecdı Başıtesık Hasaı Beöaş Bahn Belen Beftıt Benh Mur r xA, sret Bılgıç GuUen Bttgılı Salıha Bılgınr Sainhat Bılgına Ekran Bılıt Huseym Bır&l Yuksd Bırdal Nülıjte Bırüal KuHubş Bııöai Nunen BırOal Ortaı Bırsan Şatak Bııtuk M B I Bwı Melıla 8oralav Hayrı Bo*Lrt Necalı B ^ I O J Ümıl Bujdaycı Fusun B u ğ d ^ Karal Bulul Halım Buluioglu Se«al BukıloOlu Satran Bunül Almet Caklı Pvıhan Can Ünran Canay BHaban Caıl Haun Cıcı Oya Cıcı Ûnva Coşkuı Umur Coşkun Nernıın Cojkun Katıraman Cum Ahmet Çakıı Saauetlın Ç*ır Cemal< Çakıc Kahraman Ç * K Saaddtın Çgtat Cenalı Çator Remzı Ç*maWı Hıbull* Çabpçulay Na Çankııan ANCın Ç a n a U * MusMa Çapanojkj M e t ı m ( a p v Hüseyın Çavuşoglu Ihahıra Çavuşoğlu ismet Rta Çebı Hakkı Çelebı Rıtal ÇeleDı Samı Çet.k Mustata Çetın Gönd Çetın Alı Çolak Yasmın Qwiga Tjytun Çuledar Cosk^ Dalgıı; Dşkun Datgıç ttımet Dağısaılı Buknt Oefeogkı Serta DeâKğlu Haean Oesroı AJı Domc Alı ÇoOm Demırcı NeCTi Dernırcs Necatı Demııel Senol Oefnırel Mural Denu Nevzal Deı rqol Ştkrar Oe>ı; Musa Dejecıo^lu Şansal Dıkmen MuBalıp Oıtan Muaaö Dıllnğlu Can Dırıl Oîgur Doğan Zekı Doğan Müstm Doğan Nes# Oogan msan Becn Dojaray Bıraur 0 o $ m ıtemaılDoOanet NOsıeı Dogıuaf Nuıaı Doğu rlaluk j : « * * m Leyia Dönmez Kazır Daram Osöy Dönrro Haöy Dumhçmaı Msrtap Ouanso» Mustaö Duntu Seytı Oumaz Mıthal Ounun Meytüde Dunun Aytıan Duran Aslı Ece TurgU Ekef Eroi Ekıc: Necalı Ek}ı Suheyla Emeh BıSıan Er Jugul Ensbn Tulay Eaöla* Kadır Ettaş Muslm Enbl Cemal Eföem Bulenı Erdem Anf bom * v c ı t w Enjıne Uhik Efdogan 8 u U Eıdost Asuman Efltet Vucel Eıduran Muşln Erem Ayten Eıaı Haşım Eren Yalçın Ergundogan Esjt Eriu! Eınre Erniın Ahnel ErTiş Alı Hıkmel Era) S a M Ersanl Bahn»e Ersaniı Hatıı Eriek Scta Esenye! Hamd. Eskıotyu Hanıl Eskıoğkı Şecnnın Estuoğlu Otay Elıman tiecöa E112 Bıfran Evyapan Benl EyupoOkı Malnul tsıtnaı Ibıahım Effit Heda F o t n Necdel Fılızoğlu Alı Asker Göçmen Cemal Gokçt Raşıt Gou^lı (uHr Gokçol Rasım Gok Turgui GökdOE Aykul Güket U2ay Gotarman Duroane Gânen Aytai Gtnen Setahatlm Gfinen Guney Gönenç Isnaıi Gul Şctmuz Gul Necdel Guleç Julıde Gulıor Aııl GukAsuz Ertan GuUekuı Halıl GUH14 Semıh GÛmu; Alı GCIB» Hcnttt Gündogmuş Nedret Gundfiz Butenl Gundüz Işıtgn Huata Çthn Guna Tıdm Guneşso» TuıgU Guneşsoy Adıl Gungen Tanef Surel Yucel GunelferahımGürsoy Fusun Guıso> Se^jk Gürşımşek Feııdui Gtnen Mefırel Gure! Natııl Haakoykı Mdm Haialı Sınan Halımaz Dınun Hnko Aydm Hayta Nenat Hehacı Üm.I Hunan Hacı Alı tşık Vucei Işık Tülm l;ık Ome> Işık Necalı tşıtt* Mümtaz idıi Utıhartm fcıtımur flensi Inanç Tufnan Inrareıs Halı* Tan Ipekçı Mucatiıt t*ul Ayhan Kaiabek Amı Katan Suteytan Kandemır Hacı KanBrcı Ozguı Kapön Osraan Kapusuz Baytftın Kan Saadedm Kaaate Mefımct Kvsca Gunte Kınttnu Taneı *n*ı» Ftlu Knhan Salılt Kankaynak Alı Kaıakuıt Musöta Karaku; Masya Kacakjş Huseym KaıayıIiTtu Tunca Kdrtal Ckgür Kavuk Fev?ı Kavuk Alı ttssi Kayabr KutUhan Kaynafcçıoğlı. Nezıli Kaankaya Tuıan Keteş SaduilaH Kemenl Özcan Kesgeç Sebahattın Keskın Aaas KeskT Hasan Kesfcm Can Kılçıksn Asım Kıiıç Batattın Kılıç Zekı Kıhç Şerel Kılıç Menmel Kır Seroıha Kır Merai Kıahrmak Şoılt Kıalıımak Hasan Kızılırmak Jğuı Kmtoı Hasan Koca Rengın KocaDıyılıoOlu Neşel KocatııyıkoOlu Ah'la Kocaoglu Fatıh Kocaogkı Aysel Kocaütk Sanem Koç Menmel Koç A M ı n Koç branm Koç» Mustab Koçyığı! Mrtıtlm Konıcu Faoş Koksü Oya Kuymeı Neah Kuleyın Nuien Kuleyın Menmel Alı Kurlaıan A ^ E Kutgoo] Hayrı Kurtgte Ergun Kutuims Itrahım Kurtutns Gul Kurhılmaz Murat Kurlulntaz FSTO Kuııiah Fıkrel Ki«uk Hadrye KucJdaragr» Velı L » Ibrahmı Mede Urıs Melek Esrn Mek* Halu» Uençuç Hamıl Uengup Orhan Me! Nenat Melın Şehka Mısırlı Zakaryan M<ManoQlu Huseytn tarın Dıcte Narın Omer Marl lırıan Neyştf "tı Hülys Nevsjerurlı A51I NurkarHı Sıbel Nurkanlı Metın Nurol Yanı2 Ocal Yadya OJmet Necde! 00u2 Ahmel OK Musiafa Okan Alı OtaHaı Ercınç Otyaı Yüksel Otguner Fjigın Omacan Yılmaz Onay Husnu Onur Ozan Onur Hulısı Onur Hüseyın Oman Yafıya Ööaneı Suleynen Önen Alı ftekı Oner Yusut Cngotoglı. Mehmet Ovendeıelı Menmel Oz MuS&b Qz Mellem 02 Nesrm CO Rasım Oi Hakan Ö B I A^dan Ozattınlı Gurbo; Ozallınlı Fatna Ûzbalı Cuneyt OAoyacı Hüseyın Oîcarı Kemal özcakar Musa Öateırııı A Muvaftak C; 1 Ve;ır Gsıen Sııın Öasen Mıne rjzgencer Zekaı Ozgenc Şahın Özgul Yusul Öqyrog|u Nuvıi Ortan Erol Narjı Özlan Kaya Ö*ar«al» Cetai Ö * d Aylen Caıel Selaraıtın OzkDk Hanıle ÖzUe Zekı C^lale Şener Ozt» < « Ozmakas Tolga Özmen Varlık Oanenek ismel Ozsoy Nantn Öautk Yusul Ceml Ortürt Fusun Oaurk Cern Conıl Cteii* Aysel Öztu* Nurettm Ö2vans Hasan foyurt Mustata Paçal VMal Petei Uluk Pdlek Emel Pecsenbe Mukerrem Peyker Aydın Peyter Nureltın Pınm Bahıse Pırım Mıne Pıım Taner Renda Ornan Renklı Alı ftuzgar Aonar Saaıçı Fıkıet Saka Csaı Sakats z Ömn Sakalsı; Gottan Sakım Şuie Sancak Turgut Saraçoğlu Inez Saracogru Basrı Sarrkaya Belgın Sarıyer Hasan SaOlam Zelıha Selrnanoghj Erkan Sece Ikan Sertkaya Yıldırım SenTJmke Ertugnıl Sevunoute Cetr Sey Eyvıc SıhhaUı 2ıya S.ioSı. Ahmel Sıpahı Ahmel Sogac, ACıCın Sdkmen Munıse Sotamn Sıdıka Su tsnul SuAaşı Beynm Sunal Nevzal Suer Kemal Suref Sezm Sıjma Fehmı S^lçu Erol Şafap Kazırr Şarıın Saaık Şatıın Hasan Şarın Erol Şalap Asuman Şalap Ersen Şansal Genay Şaybfi Hasan Şeka Alıye Şımsek Ibrahım Şımsek Alı Sımşek Sema ^msek Dıdehan $ımsek Hılmı Şımşek Ulvıye Şımsek Alı Takan Aytey Takan Selım Talay Alılla Tanınxan nttvm Tannkuit Alaaddın Tas lunr, Tayanç Mermel Tekın Sebahattın Temellıuran Butenl Tıtjlı MelE Tırman IHter Tıbet Temel Tırtı Muslıhıltın loker Canan Toksoz Bahrıye Topalla: Haydar Topay Suat Topçu M^me! Toptar Suna Toplai Norten *aç Turan Tuna Taner Tuncel Sevgı Tuncel Oğuı Tunçyüre* Etnın Tuıan Cemıl Turan Tulın Turan Nadıı Turgui Ebem Tütenms Mustab Tumer Musöra Ture Emıne Ture Fııu Tuıker Ramaıan Tuıurcu Şahıka TLİuner Guıel Tuzun Dınça Ut& Ala Uçum Haluk Umul Tansın Usknrjlu Menmel UsB Sevim Uyjjur Hılmı Uysal Yalçın Uysal tmtm Uysal Çtgöem Uyutaılak Selım Uyokulık Ome Uz Bakı luttü Uzm Mehmet Alı üam Ahmel Uamkaya Demet Uzunkaya Yuksel UMes Menmel UlkeÖmerUnalZalBUnalEriKetJnallsmaılUray Yusul Ünler Vafiap Unsem Hasan ürel Alı Osfe Oül Ustun Muslata Üslun Hurya Ûstün Fatıli Uslijn Ahmel Varol Nuray Vural NuıeJın Yakar Hakkı Yalçm Saıl Yalçın Mural Yarer M e m Yans 2ıya Yavuze; Mehmet Yaacı Kenal VtfiıHKi Neıal Yentürk Şemsenm Yeşılyurt Hasan Yıldırım YazgOU Yıldınm Mural Yılâırım Necrjet Yıldırım Nenal Yıldırım Nuran Yıldırım Mehmel Alı YıldıZ tırarıım Yırmaz Haydar Yıtnaz tsmel Yılınaz Emel Yırmaîçelın Musa Yılma» Samı Yılnaaur» Aüıltu Yoğnuk Zalef Yurdakı.1 Fehıman Yurttas Mehmel Yucel Zekı Yucel Saorı Yuksel Engın Zan Hakan ZeyimoÇkı Cıhan Zumrul Dış Haberier ServUi Turkiye Bulgaristan'ı bu ulkede yaşayan Turklere karşı sürdurduğu uygulamalardan vazgecirmck için etkin onlemler alınması konusunda Libya'dan destek istedi. Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz Turkiye'yi ziyaret eden Libya Dışişleri ve Uluslararası lşbırliğı Bakanı Jadallah Azuz Al Talhi onuruna tstanbul'da dun akşam verdiği yemekte yaptığı konuşmada, "Libya'nın Bulgaristan Turkleri konusunda İslam ulkelerinin sarf etmekte olduklan çabalara onemli katkılarda bulunmasını içtenlikle temenni ediyonız" dedi. Bulgaristan hukumetinin ulkedeki Müsluman Türk azınlığa uyguladığı baskı ve eritme kampanyası nedeniyle yuzbinlerce insanın • topraklarını terk ederek Turkiyeye sığmdıklarıru kaydeden Yılmaz şöyle konuştu: "Bu konuda butun İslam âleminin onemli bir sıua>la karşı karşıya olduğu inancındayız. Bulgaristan'ı mevcut uygulamalanndan va/geçirmek ve meseleye kapsamlı çözum getirilmesi amacıyla muzakerelere başlanması çağnlanmızı kabule ikna elmek için etkin onlemler alınmasına ihtiyaç vardır. Müsluman ulkeler bu amacı gercekleştirmek için gerekli imkânlara sahiptirler. Kanaatimizce Miislıiman Turklerin acısını dindirraekte ne denli kararlı olduklannı goslermenin artık zamanı gelmiştir. Dunyanın her tarafındaki Müsluman topluluklannın haklannın savunucusu olarak bildiğimiz Libya'nın İslam ulkelerinin bu konuda sarf etmekte olduklan çabalara onemli katkılarda bulunmasını içtenlikle temenni ediyoruz." Yılmaz konuşmasında Kıbrıs sorununa da değindi. Dışişleri Bakanı, Rumlann sınır delme eylenılerinı ima ederek bu olaylann "Kıbrıs Rum tarafının meseleye her iki larafın mutabakatına dayalı bir çozum bulunması hususundaki samimiyeti hakkındaki ^upneleri artlırdığım" söyledi. Libya Dışişleri \e Uluslararası tşbirlığı Bakanı Jadallah Azuz Al Talhi dun sabah Harbıye Orduevi'nde Başbakan Turgut Özal ile goruştü. Goruşmeye Devlet Bakanı Işın Çelebi, Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz ve her iki ulkenin dışişleri yetkilileri de kalıldılar. Harbiye Orduevı'nden biriikte aynlan Al Talhi ve Yılmaz Sheraton Oteli'ne geçerek burada bir saatı aşkın bir sure goruştuler. Cumhurbaşkanı Kenan Evren dun oğleden sonra Tarabya'daki Huber Koşku'nde Al Talhi'yı kabul etti. Libya ve Turkiye arasındaki heyetlerarası göruşmeler de dun Sheraton Oteli'nde başladı. Ubyadan destek istenıi Bütün dunyada araştırma merkezleri ya da benzeri kurumlar, yeni bestecileri olağanüstü teşvik ediyorlar. Bakıyorum hiçbit yerde "Aman bu bizim müziğimiz, buna sarılalım, bunw kaybedersek ozbenligimizi yitiririz" türünden bir tutum yok. destekler sağlıyorlar. Bütun bunlann sonunda bir gelişme ortaya çıkıyor. Yeni arayışlar gelecek için umut verici işaretler veriyor. Bunu sağlayan yoğun ilişki ve etkileşim. Hiçbir muzik ekolü içine kapanmıyor ve yaratıcılığın gelişmesini başka muziklerle etkıleşimde arıyor. Ben hiçbir ulkede "ttalyan muziği konservatnvan" ya da "Alman rauziği konservatuvin" kurulduğunu duymadım. Böyle bir şey olamaz. ö n c e müzik öğrenüir ve öğretüir, ondan sonra muziği gereği gibi öğrenen müzikçi istediği gibi müzik yapar, istediği yöne gidip arayışlarını geliştırir. Sanıvorura muzikte evrensellik denen şey de bu? ONAY Evet bu. Bakın size kısa bir oykü anlatayım. Geçen hafta karım ile iki gunluğüne Abant'a gitmiştik. Göl kenarında dolaşırken 70 yaşmda Mustafa Dayı ve eşeği Naciye ile tanıştık. Mustafa Dayı Naciye 1 ye peynır ve çorap yukleyip koyunden geliyor ve Abant'a gelen turistlere satıp yaşamını kazanıyor. Laf arasında kavalından söz etti ve ben de görmek istedim. Kavalı muthiş bir itina ile bezlere sarmış, ıçıne de çatlamasın diye bir ince yaş dal koymuştu. Mustafa Dayı bize oturdu yanm saatlik bir konser verdi, satışı fılan boş verdi. Çok guzel bir muzik yapıyordu. Şimdi bir uznıaıı, evrensel muzik eğitimi görmüş bir kişi bu muziği alsa, bir notasyon ve orkestrasyon yapsa gerçekten ortaya çok hoş bir şey çıkacak ve ortaya çıkan bu şey gelişme potansiyelı taşıyacak. Gelişme için eğitim, hem de iyice yaygınlaşmış müzik eğitimi yorlar. Türkiye'ye bakınca müzik alanında ciddi bir darboğazdan soz etmek mümkun gibi geliyor. Cumhuriyeriıı ilk başlannda bir hareket var, ornegin "Türk Beşleri" onemli bir gelişme. Fakat sonra bizim geleneksel müzigimiz dahil bir sıkıntı başgösteriyor gibi. Siz bu konuda ne duşunuyorsumız? ONAY Gerçekten cumhuriyetin o ilk dönemlerinde müthiş bir gelişme var. Türk Beşleri'nin eserlerine bakınca bunla,rın temelsızliğini bile duşünemiyorsunuz, çok guzel şeyler. Yani hocalarımızın eserlerine bakınca sanki hep bu tür müzik besteleri yapılmış gibi bir duyguya kapılıyor insan. Türkiyenin çağdaşlaşması, insanların ilerleme arzusunu yureklerinde duyması, hırslan ve inançlan bu başarıların belirleyicisi olmuş. Bir Saygun, bir Akses, bugun dunyanın her yerinde zevkle dinlenen, saygı gören eserler bestelemişler. Sonra bu durmuş. Nedenini oyle bir iki cümlede ortaya koymak mümkun degil. Geleneği kaybetme gibi yersiz ve oldukça tutucu bir duygunun belirleyici olduğu görüluyor. Bakın, Saygun'un muziği için "Bu Türk değildir, yabancı şive Ue Türkçe konu^maktır" denebiliyor. Bunun anlamı nedir? Bir muziğin Türk özelliği taşıması için ille bin yıllık tekseslüik kalıpları içinde mi olması gereklidir? Halkın beğenisine gelince, bu daha da karmaşık. Şimdılik çözum eğitimin yaygınlaşmasıdır diyorum. BİTTt İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANUĞINDAN 1 Ambarlar Mudurluğu ihtiyacı 12 kalem melbusat 75.415.700. TL. + KDV muhammen bedelle satın ahnacaktır. Geçıci Teminatı: 2.262.471. TL.'dır. Şartnamesi. 11.000. TL. bedelle Levazım Mud'den saun alınabıhr. 2 Buyukşehır Belediye Yemekhanesıne 27 kalem pişirme malzemeleri 57.433.000. TL. + KDV muhammen bedelle satın ahnacaktır. Gecicı Teminatı: 1.722.990. TL.'dır Şartnamesi. 10.000. TL. bedelle Araç Gereç Satın Alma Müdür'den salın alınabilir. Yukarıda yazıh işler 31 Ağustos 1989 gunü saat 11.00'de Istanbul Buyukşehır Belediye Encumeninde 2886 Sayılı yasanın 45'nci maddesine gore Açık Eksillme usulu ile şartnamelerı \eçhile ayn ayn ıhale olacaklır İhalelere katılmak ısteyenlenn geçicı temınal mektup veya makbuzlan ile şartnamelerınde yazıh diğer belgelerle biriikte yukarıda yazılan gun ve saattc İstanbul Buyukşehır Belediye Encumeninde hazır bulunm.ıljn gerckmekıedir. Basın: 29054
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear