26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER görevi verilmiştir. Birbirinden kopuk ve çoğu kee yetki kapışması şeklinde işleyen mali denetim düzeneğinin genelinde görulen aksaklıklar, devlet mallarının denetiminde de görülmektedir. Sayıştay, Maliye ve Gumruk Bakanlığı gibi devlet mallannın denetiminde çok önemli rolleri olan kuruluşlann bu görevlerini gereği gibi yerine getirememelerinde iş yükünün fazlalığı ve eleman yetersizliği gibi etmenler yanında devlet mallarına gereken önemin verilmeyişinin de payı vardır. Halen Sayıştay, Maliye ve Gumruk Bakanlığı'ndan 1969'dan beri istediği mal hesabının verilmemesı nedeniyle, devlet taşınmazlannın denetimini yapamamaktadır. kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlayacak, gerekli bilgileri toplayacak, envanter çalışmalannı yüriitecek bir birime de gereksinme vardır. Bu birim bakanhkfarüstü bir birim olabilir. Bu görev Maliye ve Gümrük Bakanlığı 'na bırakıldığı takdirde bazı önlemlerin alınması gereklidir. Yapılacak yasal düzenlemelerde bakanhğın ve bu bakanlık içindeki Milli Emlak Genel Müdürlüğu'nün ve denetim birimlerinin devlet mallan konusundaki görevleri ve koordinasyona ilişkin yetkileri açık ve net bir biçimde belirlenmelidir. 4. Devlet mallanmn denetimine ilişkin önlemler Anayasa, mali denetimin genel çerçevesini çizmiştir. Bu çerçeve içinde devlet mallarının denetimi konusunda en önemli görev Sayıştay'a düşmektedir. Bu, anayasa] zorunluluk olduğu kadar devlet mallanmn, özellikle kamu mallanmn korunması, kamu yaranna kullanımının sağlanması gibi hususlarda siyasal baskıların dışında kalabilecek bir yargı organınca denetlenmesi zorunluluğundan doğmaktadır. Ne ki Sayıştay'ın bu görevini gereği gibi yerine getirebilmesi için iş yüküne göre denetim mekanizmasında bir değişikliğe gitmek gerekmektedir. Sayıştay dışında da bir yargısal ve yönetsel denetim olacaktır. Ancak tüm bu yönetsel denetim birimlerinin halen olduğu gibi birbirinden kopuk ve mükerrer denetim yapmalarına izin verilmemelidir. Bu denetim birimleri arasında koordinasyon sağlanmalı, yetki ve görev karmaşası giderilmelidir. Sayıştay bu koordinasyonun sağlanmasında birleştirici bir rol oynayabilir. 26 TEMMUZ 1989 Devlet Malı Denîz! Prof. Dr. SADIK KIRBAŞ Haceîtepe Üni. 1. ve İ. B. Fakültesi Devlet mallarının kamu hizmetlerinin görüJmesinde önemli bir rolü vardır. Bu rol, özellikle son yarım yüzyılda devlet anlayışındaki değişikliğe koşut olarak daha bir önem kazanmıştır. Gunümüzde devlet, sosyal alandageniş kapsamlı görevler yüklendiği gibi ayrıca ekonomik alanda da mal ve hizmet uretimine girişmektedir. Çağdaş anayasalar bu konuda açık ve aynntıh hükümler getirmektedir. Son yıllarda yoğunlaşan, kamu sağlığı ve eseniiğini yakından ilgilendiren konut sorunu, arsa spekülasyonu, çevre kirlenmesi gibi sorunlar devleti ve daha çok yerel yönetimleri onemli miktarlarda taşınmaz mal edinmeye zorlamaktadır. Bu konuda çeşitli ülkelerden örnekler verilebilir. Stockholm şehrinin sahip oldu|u topraklar 19.000 hektardır. Şehir, konut yapacakları 60 yıllık kirayla topraklarından yararlandırmaktadır. Ekvator'da Esmeralda şehri toprakların "o 85'ine sahiptir. Finlandiya ve Avusturya'da da belediyelerin elinde geniş topraklar bulunmaktadır. Türkiye açısından soruna b*jldığında tam sağlıklı olmasa bile eldeki bazı veriler bize ülkemizde önemli miktarda taşınmaz devlet malı bulunduğunu gostermektedir. Turkiye gibi gelişmekte olan ve kaynak sıkıntısı çeken bir ulkenin kalkınması yonünden bu mallar sağlam bir kaynak durumundadır. Bu mallar gereği gibi değerlendirildiği takdirde giderek artan kamu giderlerini daha kolay karşılama olanağı ortaya çıkacaktır. Durum kuramsal yönden böyle olmakla bırlikte uygulamada devlet mallannın yeterince korunmadığı, onlara sahip çıkılmadığı, onlardan yeterince yararlanılmadığı bir gerçektir. devlet mallannın korunması ve denetimi konusunda önemli sorunlar olduğunu gostermektedir. Bu sorunlar birkaç başlık altında toplanabilir. 1. Mevzuata ilişkin sorunlar: Devlet malları konusunda Türk Hukukunda tam bir belirsizlik söz konusudur. Bu konuda sistematik ve genel bir kanun yoktur. Çeşitli kanunlara serpiştirilen ve birbirleriyle bağlantısız hukumlerle bazı konular düzenienmeye çalışılmaktadır. Yargısal kararlar ve bilimsel oğretide de tam bir uyum bulunmamaktadır. Kamu kuruluşlannın gorev ve örgütlenmelerini duzenleyen kanun ve kanun hükmunde kararnamelerde çok sayıda ve görevleri farklı kuruluşlara devlet mallannın yönetimi görevi verilmiştir. Özellikle kamu mallanndan bazılannda aynı tür malın yönetim ve korunmasının birkaç kuruluşa birden verildiği görülmektedir. Bu görevler verilirken eşgüdüme de özen gösterilmemiştir. 2. Devlet mallannın kayıt ve envanleri ile muhasebe düzenine ilişkin sorunlar: Türkiye'de devlet ne kadar mal varhğına sahip olduğunu bilmemektedir. T\ıtulan kayıtlar ve bunlara dayanılarak yapılan envanter çahşmaları sağlıksızdır. Dolayısıyla bu mallann hareketi de izlenememektedir. Devlet mal muhasebesi sistemi işlememektedir. Bu durum devlet mallannın izlenmesirü, korunmasım ve denetimini olumsuz bir biçimde etkilemektedir. 3. Devlet mallanmn yönetimine ilişkin sorunlar: Yukarıda devlet mallannın durumu ile ilgili olarak çizilen üzücü t?blo bu mallann bugüne kadar iyi yönetilmediğini gostermektedir. Bu durum görevli ve sorumlu kuruluşlann yokluğundan değil, tersine bolluğundan ve bunlar arasındaki yetkı karmaşasından ileri gelmektedir. Bu bolluk ve karmaşa içinde devlet malları sahipsiz kalmakta, işgale uğramakta, tahrip edilmekte, kirlenmekte ve bazıları da giderek yok olmaktadır. 4. Devlet mallannın denetimine ilişkin soruniar Devlet mallarının yönetiminde gorülen karmaşa, denetiminde de söz konusudur. Maliye ve Gümrük BakanhğYndan Sayıştay'a, Devlet Denetleme Kurulu'ndan Kültür ve Tabiat Varhklarını Koruma Yuksek Kurulu'na kadar bir çok kuruluşa denetim PENCERE Mankaya Son günlerde herkes Basbakan'ın konuşmalarını tartışıyor; ANAP lideri gözünü yumup ağzını açtı mı ortalık birbirine girtyor; Tonton mangalda kül bırakmıyor: Yangemin şeyi olsaydı, eniştem olurdu... Bpk herifler... Ümüğünü sıkanm... Sen derdini küçuk Turgufa anlat... Kıçüstu oturturum... Tonton yaman konuşuyor; ama elin ağzı da torba değil ki büzesin, Basbakan'ın kuyusunu kazmak isteyenler işi başka yerden alıp diyorlar ki: Olur mu? Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin başındaki adam böyle konuşur mu? • Kimisi de kafasını bilgtçlikle sallayıp, sağa sola baktıktan sonra gözlerini belerterek: 6u adam diyor, Çankaya'ya çıkamaz... Neden? Konuşmalanna baksana!.. Peki, Cumhurbaşkanı Evren'in konuşmalarını derleyen kitabı da sen okudun mu? Hangi kitabı? Baskın Oran'ın kitabını... O başka... Nasıl başka? Sayın Cumhurbaşkanımtz ne söyletierse söylesinler, terbiye ve nezaket sınırlannın dışına çıkmıyoriar; yengelerinin şeylerinden söz açmıyorlar; kimseyi ktçüstü oturtmuyortar, sen Sayın Cumhurbaşkanımızın şu veya bu biçimde kamuoyu önünde "küçük Kenari'ı gündeme getirdiklerini duydun mu? Hayır... Bir devlet adamına bu biçimde konuşmak yakışmaz... Bir hükümet adamına yakışır mı? Kim o hükümet adamı? Kim olacak; Tonton, Başbakan değil mi? Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin başında değil mi? Evet, ama Çankaya'ya çıkamaz... Neden? Yakışmaz... Yengesinin seyi yüzünden mi? Hayır canım... Küçük Turgut nedeniyle mi? Konuşmayı saptırma, hınzıriık yapma, sen de biliyorsun ki Tonton cumhurbaşkanı olamaz... Olur. Olamaz... Epey uğraştım, karşımdakini razı edemedim, benden günah gitti, herif inatçı; hem öyle biri ki kısa kesilrniş saçları, düzenli kravatı, kimse duymasın diye pes perdeden konuşması, ölçülü davranışları, ütülü giysileri, otururken bile "esas duruş" ta olduğu izlenimini vermesi, vaktiyle "önemli iş/er"de çalıştığtnı vurguluyor. Bu adamlar her şeyi bilirler. * Oysa bana kalırsa Tonton, ANAP'ı yüzüstü bırakıp Çankaya^ ya atlamalı... Ne keyif, ne keyif... Parti çobansız sürü gibi kalıp dört eğilime göre dört şak olduğunda en büyük parça dincilerin mukaddesatçılann elinde kalır. 12 Eylül'ün son partisi de darma duman olunca parlamentonun seyri doyumsuzlaşır. Biraderler, Çankaya'ya doluştuklarından dört kol çengi başlar. Korkut birader, bütün işlerini "Köşk'\er\ idare ederek milli zengınliğine zenginlikler katar. Semra Hanım Papatyalarıyla biriikte vur patlasın, çaJ oynasın. Yakın holding patronlanyla yaverler al takke ver külah, çag atlamak için planlar yapariar. Osmanlı hanedanından sonra Turgut hanedanı devletin başına geçmiş olur. Peki, muhalefet ne yapar? Ohooo... Parlamentoda dosya üstüne dosya yarışı başlar, en başta Korkut'a ilişkin nüfuz ticareti dosyası gündeme girdi mi Çankaya mankaya olur... Olsun mu? Aman canım, olsun da Çankaya da sivilleşsin, Kösk'ü askertere mi tapuladık yahu? Alınması gerekli önlemler 1. Mevzuata ilişkin önlemler Devlet malları konusundaki yasal karmaşa karşısında yapılması gereken ilk iş, öbür hukuksal, teknik ve yönetsel önlemlerin alınmasından önce bu malları tüm yönleriyle ele alan bir çerçeve kanunun hazırlanmasıdır. Böyle bir kanun, uygulamada büyük sakıncalan görulen mevzuat karmaşasını gidereceği gibi, devlet mallarına bugüne kadar bir turlu sağManamayan hukuksal düzeni de getirecektir. Bu mallar konusunda alınacak öteki önlemler ancak bu hukuksal düzen içinde etkin olabilecektir. 2. Devlet mallarının kayıt, envanter ve muhasebesine ilişkin önlemlen Çıkanlacak çerçeve kanununda hukuksal nitelikleri açıklığa kav uşturulacak sahipsiz ve orta mallan tapuya olmasa bile gerekli tespit, haritalama ve ölçum işlemleri yapılarak kendilerine özgü kütüklere kaydedilmelidir. Bu kayıtları yapacak ve gelişmeleri izleyecek merciler belirlenmelidir. Devletin özel hukuka gore sahip olduğu mallann tapu kayıtları da yeniden gözden geçirilmelidir. Kayıt duzeni kurulduktan sonra da devlet mallarının sağlıklı bir envanterine girişilmeli ve bu arada da mal hareketlerini yakından izleyebilecek, yeni ve tutarlı ilkeleri benimseyen ve bilgisayar kullanımına olanak sağlayan bir muhasebe sistemi kurulmalıdır. 3. Devlet mallannın yönetimine ilişkin önlemlen Devlet mallan konusunda yasal önlemler alınırken bu mallann yönetim sorununu da bir çözüme bağiamak gerekmektedir. Bu mallann yönetimini tek bir elde toplayabilmek olanaksızdır. Çünkü devlet mallannın çeşitliliği uzmanlık alanlarına göre ayrı ayrı kuruluşlarca yönetilmesini gerektirmektedir. Ancak bu kuruluşlann yetki ve sorumlulukları açıkça belirlenebilir. Ayrıca bu Sonuç Devlet mallarının kamu hizmetlerinin görülmesinde ve kaynak sağlamadaki çok önemli rolü, onlann iyi yönetilmesini ve etkin bir biçimde denetlenmesini gerekli kılmaktadır. Durum böyle olmakla biriikte Türkiye uygulamasına bakıldığında bu mallara gereği gibi sahip çıkılmadığı ve onlann önemli sorunlarla karşı karşıya bırakıldığı görülmektedir. Yukarıda bazılanna anahatları ile değinilen bu sorunlar çözümlendiği ve gerekli önlemler alındığı takdirde ülke ekonomisi, kamu sağlığı ve esenliği yonünden çok önemli bir rolü olan devlet mallan daha iyi bir biçimde korunacak ve denetlenecektir. Bu önlemlerin bir an önce alınmasmda büyük yarar vardır. Sorunlar Doğal ve külturel zenginliklerimiz olarak da nitelendirebileceğimiz kıyılar, ormanlar, meralar, madenler, kültür ve doğa varlıklan gibi kamu mallanndan çoğunun üretilmesi, çoğaltılması ya da yeniden yaratılması olanaksızdır. Bunlar savurgan bir kullanım» ve yağmacıhğa açık bir durumdadır. Bu tablo kamu hizmetlerinin gorulmesi, kamu saglığı ve esenliği yonünden çok önemli bir rolu olan ARADA BİR MAHİR LNLÜEmek/i Yazın Öğretmeni Okuma Alışkanlığı Kazanmak... Gün olmuyor kı herhangi bir nedenle, toplumca okuma alışkanlığımızın olmadığından yakınıldığını duymayalım Öğretmeneğitici yakınıyor, annebaba yakınıyor, aydın yakınıyor, politikacı, basın, ılerici, tutucu hep yakınıyor Ne var ki ortada öneri de, önlem de yok.. Hepimiz bu olgunun birçok nedeni olduğunu biliyoruz da başlıca nedenleri araştırmayı, vurgulamayı, bunların üstüne gitmeyi göze alamıyoruz. Şimdi ben, çok önemli saydığım ikı neden üstünde durarak birkaç öneri ileri sürmek istiyorum: Kanımca, ilk önemli neden, polıtıkacıların ve yöneticilerin bu konuya yeterince, yürekten, bilinçle el atmamaları; kimi eski politikacı ve yöneticiler gibi, bir şeylerden korkup da olumlu uygulamaları yeğlememelendir. İkıncisi, kitap yasakları, kitaplıklarda okurun önüne her türden kitabın konulmaması, bırtakım düşüncelerle eğitımcılerin, annebabalann, hem kendileri hem eğittıkleri karşısında, korkulu, çekingen, yasaklı davranmaları... Hepimiz anımsarız, birkaç yıl önce "yaygın okumayazma öğ• retimi girişimı" ile iyi sonuçlar alınmış; ne yazık ki okuma alış! kanlığı kazandırma konusunda yeterli olunamamıştı. Bu. şu yüz1 den oldu: Okumayazma gırişiminı olumlu sonuçla gerçekleştırenler, kitap üstündeki yasakları kaldırmadılar; tersıne, yalnız ki. tapları değil, kimı sözcüklerı bile yasaklayarak yetişenlerin göz' lerındeki okuma korkusunu bir boy daha büyüttuler. Üstelik bir de, etkinlıği gittikçe yaygınlaşan televizyonun çeki\ ciliğı, okumayı büsbütün arka plana itti.. Polıtikacı, yönetici ve eğitimcıler, her şeyden önce kendılerinı, yetişeneğitim gören, okumaya gereksinım duyan bir kişi ye: rıne koymalıdır Kencfinı böyle duyumsayan kişınin, önüne ko! nulan her turlü kitap karşısında bir seçme yapması. yeteneği; ne, beğenısıne. yaranna en uygun olanını bulmaya çalışması do• ğaldır. Büyük olasılıkla sakıncalı dıye yasaklananların çoğuna ! ilgi bile duymayacaktır. Öyleyse neden korkuluyor? Sızin seçeceğıniz kitaplan başkasına zorla okutma olanağınız yüzde kaç gerçekleşebilir Ki'.. Oysa kişı, okuya okuya doğruyu bulup kendmi olumluya yöneltecektir. • Bu düşüncenin, gunümüzde en kolay uygulamasının da şöy; le olabıleceğı kanısındayım: Kitap yasağı kaldınlmaiı. Okul ya da okul dısı tüm kütüphane ve kitaplıklardakı kitaplar, gizli raflardan indtrılerek okuyucunun, en kolay yararlanabileceği biçimde sergilenmeli. Heryaş ve uğraştan okuyucu duzeyıne uygun, okuma oda ve salonları düzenlenmelı. Kitaplıklarda, kitaplık memurlarından "kitap isteme" yöntemine son verilerek okuyucuya, sergilenecek kitaplardan seçme olanağı sağlanmalı; onun okuması ıçın her türlü kolaylık yaratılmalı. İlkokuldan başlayarak lıse son sınıfa değin, tüm öğrencilere, kompozisyon derslerinde kitap tanıtmak, konuşmak ve tartışmak üzere; haftada en az bir saat "kıtaplıkta serbest okuma ögrencesi (dersi)" düzenlenmelı. Ülke çapında, kütüphane ve kitaplıklarda yapılacak bu değişiklikler yanında, yayımlanan ya da yeni baskısı yapılan her kitabın, okuyucu düzeyine uygun salon ya da odalarda, en kısa zamanda okuyucuya sunulmasının sağlanması, okumayı isteklendirici önemli bir etken olacaktır. (Yeni uygulamayla kımı kitaplar yırtılacak, kimi yıtirilecektir. Ancak kazanılan okuma alışkanlığı yanında bu, o denli önemli sayıiabilir mi?) Yetişenlerin, eğitilenlerın yeniye karşı, yeni düşüncelere, yeni beğenilere karşı daha duyarlı olduklannı göz ardı etmemek gerekir Kitaplık demek, kitaplan raflarda. odalarda saklı tutmak değildir. Eskı kitap da, yenisi de ortaya dökülmeli, okuryazarın bu konuda açlık çektığı ona duyurulmalı. bildirilmelidır. Uygarlaşacak, çağdaş olacak, benliğimızi bulacaksak daha çok gecikmeyelim. Kültür ve Milli Eğıtim bakanlıklarının tutuculuktan kurtulup ye, niye öncü olmaları en buyük özlemimizdir. tarih ve 20195 Sayılı Resim kararnamesinin 11 sayüı özel 1. maddesinde Ortaokul Ebelere Tazminat hizmet tazminatı bölümünde muadili öğrenim görmüs sağlık Gazete 'de yayınlanan 368 sayılı KHKile oranlar Vtll ve %12 ebe, hemşire yardtmcısı ve 18.6.1989 tarihli Gazetenizde ptrsonelinin tazminat oranı olarak düzeltilmiş olup sağlık savaş memurlanna 1. yayımlanan "Ebelere de % 10 olarak belirlendiğinden kararnamenin yayımı Dönem için Voll, 11. Dönem Hizmet Tazminatı" başlıkh Maliye ve Gümrük için %12 oranında özel hizmet Bakanhğınca vize işlemleri VdO tarihinden itibaren yürürlüğe haberiniz üzerine Personel konulmuştur, denttmekıedir. Genel Müdürlüğü 'nden gelen tazminatı ödenmesi olarak yapılmiftır. cevabi yazıda; 28.12.1989 tarih kararlastınlmıştır. Ancak daha Bakanltğunız girişimleri sonucu LEYLA KARAHAN Basın ve Halkla tlişkiter Müsaviri Y. ve 88/13647 Sayılı yan ödeme önce 243 Sayth KHK'ntn geçici tazminat oranlan 14.6.1989 OKURLARDAJ\ karsı jniç Özel formülünün AntiTartar, deneylerle kanıtlanan tpana etkisi klinik diş taşl kanıtlanan Ipana karşı güçlüdür. taşlarına diş çürümelerine AntiTartar, dis Içerdiği ve 1 1 ^ H ^ ^ Fluorid ile diş minelerini sertleştirir, diş çürümelerini önler. Bileşimindeki özel maddeler, yeniden diştaşı oluşumunu en aza indirger. Ipana AntiTartar, günlük kullanımda diş çürümelerini de önleyen ideal tf özel bakınr diş macunudur. Tartar (Diştaşı) Nedir? Tartar dişler üzerinde, özellikle diş ile dişetinin birleştiği bölgelerde biriken kireçleşmiş tabakalardır. Tartar "periodontal" hastalıklara neden olur • İstenmeyen ağız kokulan oluşur. • Dişetleri çekilir, iltihaplanır, sık sık kanar. • Dişierin direnci azalır, sallanmaya başlar. t Diş çürümeleri hızlanır, Tartar, aynca, dişierin görünümünü de çirkinJeştirir. BÂKtMDİŞMAC Diş düşmanı tartar'a ve di§ çürümelerine Oümser TİCABET NA$ARAT İUÇLAKM FÜMİGASYON Kimya Mühendisi İBRAHİM COŞKUN Tel: 520 55 76 512 09 02 Sıcil Tic. No: 180823/128329 J0MLPİ Emmyet Evien Yenıçen Sk No 15 4 LEVENT/ISTANBUI. BODRUM Cumhuriyet Kitap Kulübü Temsilciliği Zengin kitap ve kaset çeşitleriyle hizmetinizde C K Kİ Tartar (Diştaşı) Nasıl Onlenir? Tartar. diş hekimleri tarafından temizlenir. Ancak, zaman içinde. dişierin dişetiyle birleştiği bölgede yeniden tartar birikimi başlamaktadır. İpana AntiTartar. bu birikimi geciktirir, en aza indirger. Diş çürümelerine ve diştaşlanna karşı güçlü İpana AntiTartar, hergün. düzenli olarak kullanılmalıdır. Unutmavınî İpana AntiTartar özel formüJü, güçlü etkisi, farklı tadıyla, günlük ve özel diş bakımı için geliştirilmiş. çağdaş bir ipana ürünüdür. Siz de, hergün düzenli olarak İpana AntiTartar kullanın. diş minelerinizi sertleştirin, diş çürümelerini önleyin. diştaşlarından annmış. sağlıklı dişler kazanın! SÜRÜCÜ BELGESİ VERİLİR OKUL ÜSKÜDAR KOZYATAĞI MALTEPE TARABYA ÇAĞLAYAN 343 362 352 162 146 67 47 21 08 88 81 33 21 18 30 OZEL BORA SURUCU KURSU •• •• •• Ataturk Cad Toprak Seramık korşısı Izgi Pasajı No: 83 d/ş macununuzu omyoruz MEPTAŞ Manisalı Evrensel Pazarlama ve Ticaret A.Ş. adına Türkiye Garanti Bankası A.Ş. Kadıköy Şubesi'nce düzenlenen 23.9.1988 tarih 32219 sıra nolu Döviz Alım Belgesi aslı kaybolmuştur. Hukumsüzdür.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear