24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 MART 1989 • * • * CUMHURİYET/19 Yaz saati uygulaması 26martta TCDD kendini yeniliyor ANKARA (AA) TCDD Genel Müdürlüğü, trenlerdeki hizmet kalitesini arttırmak amacıyla aııket çahşması başlattı. Ankette, Ankaratstanbul ve Ankaraİzmir arasında sefer yapan Mavi Tren, Anadolu, Ankara ve Boğaziçi ekspresleri ile Meram ve Pamukkale ekspreslerinde yolcuların şikâyet ve dilekleri öğrenilecek. Yemekli ve yataklı vagonlarla gar ve trenle ilgili çeşitli sorulann yer aldığı ankette, personel davranışları, temizlik ve ücret konularında da yolcuların düşüncelerini açıklamalan isteniyor. Bu arada Izmir'de buharlı trenle turistik geziler başlatüıyor. Basmane ile Selçuk arasında tarihi yerleri kapsayan bu geziye katüanlar 4000 lira ödeyecekler. Filipinlefde otobüs, tren, kahve ve hastanelerde sigara içmek yasaklandı. Ne var ki, daha yeni konan yasağın ilk gunlerinde bu uygulamaya intıbak edemeyenlerın sayısı oldukça kabarıktı. Yasağı çiğneyen 200 kişı, üzerinde "sigara içılmez" yazısı bulunan parmaklıklann ardında 5 gurüük hapis cezasını cektıler. (Fotoğraf: Reuter) gy ş py Sigaraya karşı kampanyaSŞSSSSE ANKARA (UBA) Enerji tasarrufu sağlamak amacıyla "yaz saati" uygulamasına 26 tnart pazar günü başlanacağı bildirildL Uygulama süresince yaklaşık 170 tnilyon kilovat/saat enerji tasarrufu sağlanacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkililerinden alınan bilgiye göre, yaz saati uygulaması başlarnası dolayısıyla saatler 25 martı 26 mart pazar gününe bağlayan gece 01.00'de bir saat ileri alınacak. Uygulama 24 eylüle kadar sürdürülecek. 6 ay sürecek yaz saati uygulaması ile 165170 milyon kilovat/saat enerji tasarrufunun gerçekleştirileceği bildirildi. Geçen yıl gerçekleştirilen uygulama ile de yaklaşık 150 milyon kilovat/saat enerji tasarrufu sağlanmıştı. 198990 SOMBAHARKIŞ MODASI Modacılar bir sonraki yılın kreasyonlannı sergilemeye başladılar. İtalya'nın Milano kentinde düzenlenen uluslararası bir öefilede Itatyan modacı Missoni'nin imzasını taşıyan giysiler büyuk ilgi topladı. (Fotoğraf: Reuter) kenti Moskovanın merkezindeki unlü Kızıl Meydan önceki gün "yildız yağmuru" attındaydı Batılı ülkelerden gelen çok sayıda pop yıldızını bir arada görenler, çevrelerıne toplanarak imza istemınde bulundular. Aralannda Allan Currey ve Tom Bailey. Peter Gabriel, James Hodd, Annie Lenn ve Gary Chambers gıbı pop şarkıcılarıyla müzısyenlerin bulunduğu sanatçılar, Greenpeace (Yeşit Banş) örgutune adadıklan yeni uzunçalartarının tanıömı için Moskova'yı ziyaret ediyorlar. (Fotoğraf: Reuter) Kızıl Meydan'da yıldız yağmuru HABERLERÎN DEVAMI lerinden Doıuüd Lukens Türkiye'de işkence olaylarını ve sansürü eleştirdi. Komisyon Başkanı Lee Hamil(Baştarafı 1. Sayfada) şamamıştu Bu nedenle 1949'da ton ise, Amerıkalı diplomatlann, Türkiye'den Kıbns'taki askerleribiz Avrupa Konseyi'ne iiye olurken îsviçre dışarda kalmıştır. ni çekmesini isteyip istemedikleTürkiye'de kadın hakları yu rini sordu. karıdan aşağıya doğru kararlar Cumhuriyetçi Parti Kansas la sağlandığı için çoğunluk açı Milletvekili Jan Meyer de Türkismdart kâğıt üzerinde kalmış, ye'de insan hakları ihlallerinin hayata geçirilmesi gecikmiştir. özellikle işkencenin devam ettiğiBu çelişkiyi de tarihimiz bakı ne ilişkin raporlar bulunduğuna mından doğal saymak gereki dikkati çekerek biri Amerikalı bir üzere iki yor. Bir toplumda gerçekleşen yazara ait olmak kınadığınıkitabın imha edilmesıni söyledevrimlerin geniş halk tabanmadi. Meyer aynca Türkiye'de tuyaytlıp benimsenmesi için eğitituklananlann avukatlanyla derme ve zamana gereksinme var hal görüşme olanağına sahip bud,r. + lunup bulunmadıklarıru sordu. OLAYLAREN Kongrede insan hakları eleştirisi Komite Başkanı (Baştarafı I. Sayfada) ARDINDAKI ertelenmesini isterken, milletvekü çildi.Wilkinson'a bu yüLee Hamil uyulmadığmın anlaşüdığmı soyleton Türkiye' yerek Savunma Bakanhğını Tür Gorbi: Ytirü bre GERÇEK 1980'ler Türkiyesi'nde kadın Dışişleri Bakan Yardımcı Vekili hakları konusunun cumhuriyet ve özel Kıbrıs Koordinatörü Jatarihinde görulmemiş bir canlı mes Wilkinson Meyer'i yarutlarlık kazandığı saptanıyor. ken insan hakları alarunda TürkiBu canlılığın birkaç nedeni ye'de son birkaç yü içinde önembulunmaktadır. Bir kez "kadın U aşamalar kaydedildiğini, en hareketi" bütün dünyada esen azından işkencelerin parlamento ve rüzgârlarla uluslararası boyutlar basında tartışılır hale gelmesinin ilerleme sayılacağını anlattı. kazanmıştır. Türkiye'de olayın değisik bo Wilkinson, tutuklulann derhal yutu, ülkemizin demokratik sa avukatlanyla görüştUrülmesini vaşım ortamma girmesinden sağlamanın yasa konusu olduğukaynaklanıyor. 12 Eylül ile bir nu belirterek, gözaltı süresinde inlikte 27 Mayıs Anayasast'mn dirim yapılması konusunda hükümetin bir hazırlığı bulunduğunu sağladığı hakları büyük ölçüde sanmadığını belirtti. yitiren toplumda tepkiler başlamıştır. Şeriai koşullanm yeniden Oturuma yönetim adına kaülan oluşturmaya çalışan gericilik James Wilkinson konuşmasında akımlan da kadın haklannı teh Sovyetler'le son zamanlarda ilişdit eder nitelikler sergilemekte kilerin iyileşmesinin ABD'nin dir. Çelişkiler keskinleşiyor; bir Türkiye ve Yunanistan'la olan oryanda türban savaşımı verilir taklığının sağladığı güç sayesinde ken ya da kadmlarm ikincisınıj mümkün olabildiğini söyledi ve yaratık olduklan vurgulamrken,"Moskova ile ilişkiler geliştikçe öte yanda kadın haklannı savu Türkiye ve Ynnanistan ile olan itnan dernekler kuruluyor, yayın tifakımız bizim için yüksek önelar yapılıyor. Bir yanda "teset mini koruyacak" dedi. tür"ün savunması güçlenirken Konuşmasında Türkiye ve Yuve küçük kızlar çuvallara soku nanistan ilişküerinin düzelmesinin lurken, öte yanda kadınlann öz Kıbrıs sorununu müzakereyi kogürlüğü için bayraklar açüıyor. laylaştıracağıru kaydeden WilkinTiirk kadını özgürlüğünü ko son'dan sonra söz alan Uluslararumak, savunmak ve genislet rası Kalkınma Ajansı direktörlemek için demokratik savaşımda rinden Richard Brown Türkiye'hakkı olan yeri almalıdır, 8 martnin ekonomik durumuna ilişkin günü bu yolda uygarlık dünya bilgi verirken, "Btttçe açığı ve sınm ortak eğilimini ve işbirliğienflasyon sorununu çözmek için ek öniemler gerekli" dedi. ni simgeler. • • • Daha sonra soru yanıtlara ge ye yardımın neden tamamının hibe olarak önerildiğini sordu. Wilkinson, "halibazırdaki borçtanna borç katmamak için" deyince Hamilton, "Biam borçlanmız ne olacak" diye konuştu. Bush yönetimi gelecek yılın bütcesinde Türkiye'ye 550 milyon dolar askeri, 60 milyon dolar ekonomik, 3 milyon dolar da askeri eğitim yardımı istedi. Yunanistan için istenen askeri yardım miktan ise 350 milyon dolar. Kıbrıs'a da 7 milyon dolar ekonomik yardım öngörülüyor. Lee Hamilîon'un bu yü Türkiye'ye yardımın neden tamamının hibe olarak önerildiği sorusunu yanıtlayan James VV'ilkinson, silahlı kuvvetlerini acüen modernize etmek zorunda olan Türkiye'nin bunu saglamaa için yüda en az bir milyar dolar gerektiğini, ancak kaynak yetersizliği yüzünden yönetimin 550 milyon dolar verebildiğini söyledi. Yardımı hibe biçiminde sağlayarak aradaki açığı kapatmak yoluna gittiklerini, bu arada Türkiye'yi birikmiş borçlannı odemede rahaüatmayı dttşündüklerini anlattı. Wilkinson, daha sonra bir s o ruyu cevaplarken, Amerikan ordusunun ihtiyaç fazlası askeri malzemelerinden NATO'nun güney kanat ülkelerine sağlanmasıru öngören yasa uyarınca geçen yü Türkiye'ye 123 milyon dolar, Yunanistan'a ise 24 milyon dolar değerinde askeri silah ve teçhizat sağlandığını açıkladı. Komisyon Başkanı Hamilton, bu cevap üzerine ihtiyaç fazlası maJzeme temininde de Kongre'nin Türkiye ve Yunanistan arasında, tıpkı yardım yasasında olduğu gibi ona yedi orarunın uygulanmasının öngörüldüğünü hatırlattı. Verilen rakamlardan söz konusu orana kiye'ye gereğinden fazla yardım vermekle suçladı. Hamilton, bakanlığın bu davranışı karşısında ANKARA (Cumhuriyet Biiroaltkomisyon olarak gereken önlesu) Enflasyon başta olmak üzemi alacaklarmı belirtti. re hükümetin 1989 yılı bütçe ve programında öngörduğü temel Ekonomik yardım ekonomik hedeflerin daha şimdiAltkomisyon Başkanı Hamil den tutturulamayacağı ortaya çıkton, Türkiye'ye verilmek istenen tı. Paris'te bugün başlayacak olan 60 milyon dolarhk ekonomik yar OECD Toplantısı'na sunulmak dım konusuna da değinerek, üzere hazırlanan raporda, bu yılTürkiye'nin ödemeler dengesinde ki ortalama enflasyon oranının bu yü bir buçuk milyar dolar faz yüzde 60 düzeyinde gerçekleşmelalık bulunduğunu hatırlattı. sinin tahmin edildiği belirtildi. Bu Bunun önemli bir aşama oldu yü kalkınma hızının da yüzde 4.5 ğunu ve böylesine gelişme göste düzeyinde gerçekleşmesi bekleniren bir ulkeye ekonomik yardım yor. istenmesinın gerekçesini anlayaEkonomiden sorumlu birimlermadığını kaydetti. Hamilton'u cevaplayan Dışişleri ve Savunma ce yapılan tahminlere göre, ocak Bakanlığı yetkilüeri, Türkiye'nin ve şubat aylannda yeniden ivme önemli dış borç sonınu bulundu kazanan enflasyon oranında hağunu, 60 milyon dolar ekonomik ziran ve temmuz aylarına kadar yardımla bunu bir oranda rahat ciddi bir duşüş beklenmiyor. Ekolatmak açısından gerekli gördük nomiden sorumlu bürokratlar, yerel seçimler nedeniyle önemli lerini anlattılar. birçok temel zammın ertelendiğini belirterek, nisan ayında yapılması Atina'ya eleştiri gereken bu zamların da fiyat arAltkomisyon toplantısında Yu tışlannı körükleyeceğini ifade edinanistan'daki Koskotas skandalı yorlar. uzun uzun tartışüırken, bu ulkeVerilen bilgiye göre, normal nin teröristleri himaye eden tavolarak geçen ay ve bu ay içinde neleştirildi. kademeli olarak yapılması gereDemokrat Parti Kaliforniya ken Tekel, şeker, akaryakıt, gübre Milletvekili Tom Lantos, Yuna ve elektrik zamlan seçim nedeniynistan'ın ABD'den 350 milyon le ertelendi. Seçim sonrası dönemdolar yardım isterken, Koskotas de Tekel ürünleri ile şeker flyatadlı bir kişiye Girit'teki küçük bir larına yüzde 3040 düzeyinde, bankadan 210 milyon dolar veri elektrik ve akaryakıta da yüzde lerek yurtdışına kaçmasının sağ 1015 oranlarında zam yapılması landıgıru anlattı. kaçınılmaz olacak. Lantos, "Time" Dcrgisi'nde çıZorunlu olarak yapılması gerekan bir yazıda, Başbakan Papandreu'nun rüşvet aldığı yolun ken bu temel KİT zamlan da nida iddialar bulunduğunu belirte san, mayıs ve hatta haziran aylarek, Yunanistan'a verilecek mali nnda fiyat artışlannın yeniden tıryardım görüşülürken, mali skandallara bulaşmış hükümetin göz önüne alınmasını istedi. % 60'a çıktı manmasına neden olabilecek. Bu arada yıl sonu itibanyla 12 aylık toptan eşya fiyatlan artışının program ve bütçede öngörüldüğü gibi yüzde 38'de kalmasının olanaksız olduğu gözlenirken, DPT ve Merkez Bankası'nın yaptığı model tahminlerinde bu oramn yüzde 50 civarında gerçekleşeceği ortaya çıktı. Aynca, iyimser tahminlerle bile yıl sonu itibanyla ortalama enflasyon hızı da yüzde 55 veya 60 düzeyinde gerçekleşecek. (Baştarafı 20. Sayfada) yeni vergiler koydu. Newsweek, Gorbaçov'un "yanm önlemlerinin" Sovyet ekonomisindeki gerilemeyi durdurmayı başaramadığını belirtiyor. önde gelen Sovyet iktisatçüanndan Leonid Abalkin ve Abel Aganbegyan Sovyetler'in bu yıl bütçe açığının 100 milyar ruble (160 raüyar dolar) olduğunu kabul ediyor Para basılıyor SSCB, bu büyük açığını ABD gibi yabancı yatırımcüann getirdiği para ile kapatma olanagına sahip değil. Ruble, konvertibl olmadığı sürece yabana semıayenin SSCB'de yatınm yapma umudu yok. Bu nedenle Kremlin para basma yoluna yöneliyor. Bu olgu da enflasyona yol açıyor. Ülkede halen enflasyon oranının % 10 dolayında olduğu tahmin ediliyor. Fiyatlann çoğu sabit olduğundan enflasyon gerçi büyük boyutlara ulaşmıyor, ancak üretim yetersiz olduğundan mal kıtlığı büyüyor. Paralarının karşılığında alacak mal bulamayan tüketiciler, parayı banka hesabına, karaborsaya ya da rüşvete yatınyorlar. Böylece ekonominin altında muazzam bir para miktarı amaçsız biçimde dolaşıyor. Bu olgu da rublenin gerçek değerini, resmi değerinin altına düşürüyor. Fiyatlann sabit olması bütçe açığının temel nedenlerinden biri. Devlet, fiyatlan sübvansiyonla sabit tutuyor. Örneğin Sovyetler'de etin fiyatı 1962'den bu yana değişmemiş. Bir kilo et devlete 8 dolara mal oluyor, ama dükkânlarda 4 dolara satıüyor. Kiralar 1928'den bu yana, ekmek fiyatı ise 1954'ten bu yana değişmemiş. Tanmda karşüaşılan güçlüklerin en çarpıcı örneklerinden biri patates üretimi. Sovyetler Birliği dünyarun en büyük patates üreticisi. Yülık üretimi, ABD, Çin, B.Almanya ve lngiltere'nin üretimlerin toplamına eşit. Ama dağıtHB ve toplama mekanizmalanndaki aksaklıklar nedeniyle muazzam kayıplar var. Gorbaçov'un yardımcılarından Vladimir Tiknonov'un yaptığı acıklamaya göre, devletin çiftliklerinde üretilen patateslerin, ancak dörtte biri tüketicinin masasına ulaşabiliyor. Geri kalanlar çurümeye terkediliyor. Batılı gözlemcüere göre şu an OECD Toplantısı öte yandan, Paris'te bugün başlayacak olan OECD Türkiye Konsorsiyumu Toplantısı'nda DPT Müsteşan Ali Tıgrel başkanlığındaki Türk heyeti, ekonomideki son gelişmeler, uygulanan ekonomik politikalar ve 1989 yılı beklentüeri konusunda bügi verecek. Tigrel'in uygulanan ekonomik politikalar ve 1989 yılı beklentileri konusunda "kemer sıkma önlemlerinden vazgecilmeyecegiııi" bildireceği ve bu çerçevede, bu yıl yurtiçi tüketim talebinin yuzde 3'le sımrlandırümasının öngörüldüğünü açıklayacağı belirtiliyor. OECD'ye sunulmak üzere DPT'nin yaptığı hesaplamalarda bu yüki kalkınma hızının da programda öngörülduğü yüzde 5 oranında gerçekleşmesi olası görulmedi. OECD'ye büyüme hızının 1988 yüında yüzde 4 civannda gerçekleşeceğinin, bu yü ise yüzde 4.5'te kalmasının beklendiği bildirilecek. da en kritik sorun Gorbaçov'un ülkede ne derece destek sahibi olduğu. Sovyet lideri yukanda da belirtildiği gibi 12 üyelik Politbüro'da sadece 3 kişinin desteğine yüzde yüz güvenebiliyor. Aslında Gorbaçov'un muhalifleri de lcatı merkezi planlamanın yürümediğini kabul etmiş durumdalar, ancak muhalefet Gorbaçov'un çok ileri gittiğini öne sürüyor. Amerikalı ıktısatçı Marshal) Goldman perestroyka yürümediği takdirde Gorbaçov'un bir iki yü içinde devrüeceğini öne sürüyor. Goldman'ın bu tahmininin doğru çıkıp çıkmayacağını zaman gösterecek. Ancak şu anda Batılı uzmanlar perestroykanm yürümediği konusunda görüşbirliği içindeler. 'Bak bir Gözaltında knşkulu öltim (Baştarafı 1. Sayfada) duğu belirtilirken, yakınları ise "sara hrjtalıgı" savırun doğru olmadığını savundular. Ankara Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. nimahalle Cumhuriyet Savcüığı'na dün olayla ilgili suç duyurusunda bulundu. Ali Kıztlırmak dilekçesinde, "Kardeşim Öraer Kızılınnak 3 Mart 1989 cuma günü saat 11.00 sıralannda cauşmakta olduğu Yenimahalle 5. durakta bulunan Ekimoglu Supermarket'ten alınarak bir suçla ilgili olarak Ankara Eraniyet Müdürluğii'ne götünıldü. 6 Mart 1989 tarihinde de Numune Hasıanesi'ne acilen kaldınldı ve aynı gece vefat etti. Şn anda cenaze hastane raorgundadır ve ölümün, emniyette gördüğü işkence sonucu olduğu kanaaündcyim. Olaya el konularak otopsi yapılması ve gerekli soruştnrmanın başlatılmasını arz ederim" dedi. Ölümün hastanede meydana gelmesi nedeniyle olaya Ankara Cumhuriyet Savcılığı el koydu. Savcı Yılmaz Çetikdinçer, dün sabah morga gelerek sonışturmayı başlattı ve Kızüırmak'ın yakınlannın ifadelerini almaya başladı. Adli Tıp Kurulu'ndan Dr. Talat Yurtman da dün cesede otopsi yaptı. Otopsiden önce cesedı muayene eden Ankara Tabip Odası tnsan Haklan Bürosu Genel Sekreteri Dr. Türban Temoçin ise ölümün solunum yetmezliğinden (asfîksi) kaynaklandığına ilişkin belirtüer bulunduğunu söyledi. Temoçin, vücudun çeşitli yerierinde travmaya bağlı yaygın ekimozlar da bulunduğunu belirtirken, "AğB köpüklü, boğazında da sıkma izleri var" dedi. Temoçin, solunum yetmezliğinin ise elektrik verilmesinden kaynaklanabileceğini, çünkü bu durumda akciğerin kasıldığinı ve görevini yapamaz duruma geldiğini bildirdi. Temoçin, "Biz ATO olarak konunun peşini bırakmayacağız. Başbakana, Adalet ve tçişleri Bakanlan'na bir hafta önce, işkencenin önlenebilmesi için gözaltındaküeri ATO'nun tayin edeceği doktorlann muayene etmesini önerdik. Cevap bile vermediler. Ve sonuç, genç bir insanın işkence albnda öliimü Ue noktalandı" dedi. Patates sorunu ınonu: lurkıyeyı ANÂP'tan kurtarahm İZMIR / ANKARA (Cumhuriyet) SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, iktidarm çaresizlik içinde çîrpmdığmı büdirerek, SHP milletvekillerine "Bu yönetimden Türkiye'yi kurtarmalıyız" çağnsı yaptı. tnonu, propaganda çalışmaları sırasında tarafsız davranmaları için kamu görevlilerini uyardı ve "Seçimin son gününe kadar ANAP'ın yapmayacağı oyun, ortaya çıkarmayacağı kandırmaca, yararlanmayacagı devlet olanağı yoktur" dedi. Ege ve Izmir'deki dört gün süren temaslarında geçen cuma gününden bu yana Afyon, Denizli, Manisa ilçeleri ile Izmir'de dolaşan tnönü dün sabah uçakla Ankara'ya döndü. SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, Ege gezisini değerlendirirken, 26 Mart sonrasında Türkiye1 de yeni bir siyasal tablo ortaya çıkacağını belirtti ve "Yalun gelecek, bu seçimin sonucuna bağlı. ANAP iktidannm gözü kara. Bu secimde onlan mutlaka durdurmalıyız. Yerel seçimler Türkiye'nin kaderini çizecek. Bunu hep birlikte göriiyoruz" dedi. şisel sorunlan ve kırgmlıkları bir yana bırakarak birlik ve beraberİik içinde seçimlerde başarı için çalışmalarını isteyen İnönü sozlerini "Bu bizim görevimizdir. Bu yönetimden Türkiye'yi kurtarmalıyız " diye tamamladı. Gözaltı ve öltim Ömer Kızüırraak'ın ölümüyle sonuçlanan "gasp operasyonu", geçen hafta tskitler semtinde bir eve giren kimliği belirsiz kişilerin eylemi ile başladı. Bu kişiler evin hanımını bağlayıp, kolundaki bilezikleri ve yükte hafif pahada ağır ne varsa toparlayıp götürdüler. Ankara Emniyet Müdürlüğü 2. Şube MüdüriüP'ne bağlı gasp masası dedektifleri de olaya el koydular. Önce iki zanlı yakalandı, sorgularında üçüncü kişinin Ömer Kızılırmak olduğunu söylediler. ömer Kızılırmak da cuma gunü saat 11 .OO'de çaJışüğı dükkândan gözaltma alındı ve sorgusuna geçildi. Henüz zanlıydı, sanık olup olmadığı bile belli değildi. Pazartesi günü birden bire durumu ağırlaştı ömer Kızıhrmak'ın. Polisler saat 18.00 sıralannda Numune Hastanesi Acil Servisi'ne getirdiler. Olayı duyan yakınlan da koştular hemen. Doktor ük müdahaleyi yaptı, testleri tamamladı, serum verdi. Ama kurtanlamadı. Gece 02.00 sıralannda öldü. İlk müdahaleyi yapan doktor, raporuna, ömer'in sarasımn olduğunu kaydetti. Ankara Emniyet Müdürü Mehmet Ağar, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: "Bu kişi, bir adi gasp olayının sanıklan tarafından teşvikçi ve azmettirici olarak gösterilince gözaltına ahnmış. Akşam rahatsızlanmıs, gece ölmuş. Doktor muayenesi yapıldı. Tabii adamda darp, hasar hiçbir şe> >ok. Savcılık meseleye el koydu. Had safhada ilerlemiş hastadır. Mukadder bir akibettir, ama tabii işi başka şekle sokmak isteyenler çtkacakUr" dedi. Ağar, Ömer Kızılırmak'la aynı suçtan doiayı gözaltma alınan diğer kişilerin halen emniyette gözaltında bulunduğunu, soruşturmanın devam ettiğini söyledi. Ömer Kızüırmak'ın yakınlan ise "sara hastalıgı" savının doğru olmadığinı savunarak, "Biz cocugumuzu bilmez miyiz? Sarası ya da başka bir hastalıgı yoktu" dediler. ömer Kızılırmak Acü Servis'e getirildiğinde orada bulunan bir yakını ise, hasteneye gelen bir polisin kendilerine, "Bizde iki kişi daha var. Onlan daha çok dövdük. Bunu daha az dövdük. Ama ötekiler dayandı, bu dayanamadı" dediğini öne surdüler*. Ağabeyi Ali Kızılırmak da Ye 'Dışkı yok, dayak var 9 İnönü Viyana yolcusu SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, bugun Avusturya'nın başkenti Viyana'ya gidecek. İnönü, Viyana'da Sosyalist Enternasyonal liderler toplantısına katılacak. (Baştarafı 1. Sayfada) belirtildi. Raporda, köylülere "insan dtskısı yedirdiği" öne sünilen Binbaşı Cafer Tayyar Çağlayan'm halen bulunduğu görevden alınarak, bir başka yerde gorevlendirilmesinin istendiği öğrenildi. Bu arada, Olağanüstü Hal Bölgesi'ndeki bazı illerde incelemelerde bulunmak üzere dün Diyarbakır'a gelen Içişleri Bakanı Mustafa Kalemli, Yeşilyurt oiayıyla ilgili bir soruya, "Soruşturma devam ediyor. Sonuçlanınca açıklayacağız" diye konuştu. Ankara'da Cumhuriyet muhabirinin görüştüğü Jandarma Genel Komutanlığı yetkilüeri, "Yeşilyurt köylülerine insan dışkısı verdiği" öne surülen ve halen Cizre 12. Jandarma Komando Taburu'nda görev yapan binbaşı Cafer Tayyar Çaglayan'ın müfettiş raporunda belirtildiği şekilde görev yerinin değiştirüip değiştirilmeyeceği seklindeki sorulan yanıtsız bıraktılar. Yetküiler, soruşturmanın tümüyle kendi dışlannda geliştiğini belirtirken, "olayın artık siyasi bir boyut kazandığına, bu konudaki tüm tasarnıfun da İcişleri Bakanlığı'oda olduguna" dikkat çektiler. Mülkiye müfettişlerinin bir aydır hazırladıklan "Yeşilyurt olayı" Ue ilgili rapor, Cizre tlçe Idare Kurulu'na Uetilecek. Bu kurulda ele alınacak rapordaki iddialann "ciddi" bulunması halinde, sanıklara talep edilen ve yargılanmaları için gerekli olan "lüzumu muhakeme karan" verilecek. Bu karann çıkması halinde soruşturma dosyası, Cizre Cumhuriyet Savcüığı'na dava açılmak üzere gönderilecek. Kurulun, iddiayı "ciddi" bulmayarak "meni muhakeme karan" vermesi halinde, şikâyetçi köylüler Mardin ll Idare Kurulu'na itiraz edebilecekler. Mardin ll Idare Kurulu'nun, Uçe idare kurulu doğrultusunda karar vermesi halinde karar kesinleşecek. yiş Kolordu Komutanı Korgeneral Hulusi Sayın tarafından törenle karşüandı. Havaalanı şeref salonunda kısa bir süre gazetecüerle konuşan Kalemli, geliş nedenini, "Di>arbakır, SMrt ve Mardin'de valilerle görüşeceğim, incelemelerde bulunacagım. Bu arada parti çalışmalarına da kablacağım" diye açıkladı. Bölgedeki son olaylan değerlendirmesini isteyen gazetecilere Bakan Kalemli, "Arkadaşlanmla birazdan konuşacagım. Ondan sonra görüşebiliriz" yamtını verdi. Yeşüyurt soruşturmasının haugi aşamada olduğu sorusuna da "Devam ediyor. Sonuçlandıgı zaman açıklayacagız" karşılığını verdi. Kalemli bölgede İçişleri Bakanı Mustafa Kalemli, dün beraberinde Diyarbakır Milletvekili Abdulkadir Aksn ile olduğu halde Diyarbakır'a geldi. Burada Olağanüstü Hal Bölge Valisi Hayri Kozakçıoğlu ve Asa (Baftarafı 1. Sayfada) kemesi'nin iptal karanna üyelerden sadece Mehmet Tmallı muhalefet etti. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Adnan Keskin kararla ilgili olarak "Türbanın iptali, kendi kafasında kuruntulan bulunan, ben yaptım oldu diyen ANAP iktidanna yargı tarafından vurulan bir şamardır" dedi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Giizel, "konuyla ilgili bir açüdama yapmak istemediğini" söyledi. Türban konusunda Danıştay'a başyuranlar arasında yer alan Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Altıntaş iptal kararını olumlu bulduğunu belirterek "Türban zaten bizim taraf olmadığımız bir konuydu. Bizim davamız YÖK yönctmeliğiyle ilgiliydi. Danıştay'a başvurmuştuk. Anayasaya aykın bulunan yasadan sonra aynı metnin bir kez yonelmelik hiikmü şeklinde yer almaması gerekmektedir" diye konuştu. Milli Eğitim Komisyonu Başkanvekili ANAP lzmir Mületvekili Kemal Karhan, Anayasa Mahkemesi'nin iptal karan üzerine, TBMM'ye aynı içerikte yeni bir tasarı getirilmeyeceğini belirterek "Ancak anladığım kadanyla kıyafet durumu nniversitdere bırakılmış, üniversite isterse liirbanı yine serbest bırakabilir. Anayasa Mahkemesi karanna saygı gösterilmelidir " dedi. Türban SHP grubunda înönü Ankara'da partisinin grup toplantısında konuştu. Önceki gun yapılan ve TRT'den de yayımlanan F16 ucak fabrikasımn 3. açüışı için düzenlenen töreni de eleştiren İnönü, Cumhurbaşkanının bu törene katümayı reddettiğine dikkati çekerek şöyle konuştu: "Cumhurbaşkanlığı'nın basın müsaviri, Cumhurbaşkanı'nın iki nedenle torene katılmayacağım ifade etti. Birinci neden seçim döncmidir. Seçim döncminde böyle torenlerin TRT bülteninde verilemeyeceğini YSK söyleraiştir. Demek ki burada bir tören yapmak yanlıştır. tkind neden F16'lann temel atma töreninde Cumhurbaşkanı bulunmuştur. Açılış töreni ne de Cumhurbaşkanı katılmış ve Cumhurbaşkanlıgı basın açıklaması 'tnsaf edin' diyor." Milletvekillerinden her türlü ki SHP miHctvekillerinin incelemesi Hastanenin morguna dün sabah gelen SHP milletvekilleri Kâmil Ateşogullan, Ömer Çiftçi ve Rıza Ydmaz da incelemelerde bulundular. Olayı şiddetle kınayan milletvekilleri, "Ankara Emniyeti'nde işkence yok diyenler işte görsünler. Geoç bir insan 4 günde bu hale gelmiştir" dediler. Olayı SHP miUetvekillerine anlatan Kızüırmak'ın yakınlan, olayı soruşturan Savcı Çelikdinçer'e de ölümün işkence sonucu meydana geldiğini söylediler. 0NEM1I KART (Bastarafı 20. Sayfada) lir vergisi çok az bir miktarda azaltılmakta ise de, işverenlerin kesintilerinin gider olarak yazılması dolayısıyla, kendilerine yıiklenen mali yuku yansıtmış olmaktadırlar. Bir başka anlatımla, işçi kesimi yükü doğrudan dogruya omuzlamakta, işveren kesimi ise, gider kaydıyla beraber, yükü devlete veya dolaylı olarak topluma yüklemiş olmaktadıriar. Bu durum eşitler arasında bir esitsizHktir." Anayasamn temel hak ve özgürlüklerin kanun hükmünde kararnamelerle düzenlemeyeceğini belirtirken, sıkıyönetim ve olağanüstü halleri saklı tuttuğuna dikkat çekilen düekçede şöyle devam edüdi: "Ülkenin ve ülke ekonomisinin şu andaki dunımunda olağanüstü bir hal olmadığı halde, sanki böyle bir karar alınmışçasına, ancak böylesi dönemlerde alınabilecek bir yasa çıkartümışar. Olağan bir dönemin varlığı kabul edildikten sonra, olağanüstü bir döneme ait bir uygulamanın başlablması anayasaya aykındır. Sosyaİ ve demokratik bir toplumun gereklerinden olarak devlet, çalışanlanna. emeklerinin tam karşılığı olmasa bile, kaynaklanyla sınırlı olarak aylık ve ücret 6demeleri yapmaktadır. Bu ödemeler, ancak yaşamlannı devam ettirmeye yeterlidir. Onlann a maçlan zorunlu tasamıf ederek ilerisini düşünmek değil, günü kurtarmaktır. Sosyaİ ve ekonomik bir hakkın özüne yasa ile kısıtlama getirmek, zorunlu tasamıf adı altında maaşlarda kesintiler yapmak, yasanın öngördüğü amaca ulaşmak bakımından da anayasaya aykındır. Yasa, tasarrufa özendirmeyi amaç olarak gostermiş ise de, bülçeye veya fona kaynak yaratmak esastır. Belirii bir kesimin tasarruf ve fedakârlıklanyla topluma kaynak yaratılması, demokratik hukuk devlcti ilkesiyle çelişir." Zorunlu tasarruf zenlerinde devlet tüzelkişiliğinin zor kullanma yetkisinin bulunduğuna değinüdi ve "Bu yetki içerisinde, olağan dönemlerde zorla tasamıf ettirme yetkisinin var olduğu düşünülemez" denildi. Di Baştarafı Spor'da Zorlu maçlardan biriydi bu, ama lekçede şu savlara yer verildi: Beşiktaş formuyla bu rakibinin de "Zor kullanma, toplumun ve üstesinden geldi ve ilk yannın "Bülkenin emniyet ve asayisi için der"i oldu. Bir Uginç taraf da Bekolluk ve güvenlik güçlerine ta şiktaş savunması 24 hafta boyunnınmış bir yetkidir. Devlet mali ca hiç penaltıya sebebiyet vermeyesi ve fonlan için zor kullanma di. tkinci yan maçlan sırasıyla söz konusu olamaz. Demokratik şöyleydi: Ankaragücü: 31, Eskibir toplum olunduğu varsayıla şehir: 10, Karşıyaka: 21, Sakarrak, ödenmeyen vergilerle veya ya: 31, Malatyaspor: 40, Bolukara paralaria yapılan şaşaah dü spor: 11. ğün törenleri tasarruf bahanesiyBeşiktaş geçen hafta oynanan le önlenmiyorsa veya aynca ver Boluspor maçına kadar 8 haftagilendirilmiyorsa, sadece yaşam dır hiç puan kaybetmiyordu, ama kavgası veren bir işçinin ücretinin bu maç Beşiktaş'ın iki puan bıbir bölümüne de tasarruf amacry raktığı karşılaşma oldu. Beşiktaş'la da olsa el konulamaz." ın 24 maçta iki gol birden yediği karşılaşma hiç yok. Şimdi Siyah Beyazlüann kalan maçlan sırasıyla şöyle: (Baştarafı I. Sayfada) Adanaspor, Fenerbahçe, Bnrhal'in şu veya bu bölgede kesin saspor, Konyaspor (D), Sanyer, tisiz bir biçimde devamı arzusu Rizespor (D), Altay, Kahramandeğil, aksine olağanüstü hal'in bir maraş (D), Ad.D.Spor (D), Gaan önce kalkmasıdır. Bu durum latasaray, Trabzonspor (D). Futbol şubesi sonımlusu Metin da bölgede istihdam olunan kamu görevlilerine tanınan ek mali irn Keçeli de Beşiktaş savunmasırun kânlann, olağanüstü dönemler dı "istikrar sembolü" olduğunu vurşında da sürekliliğini gerçekleştir guluyor ve son 5 yıldır en az gol mek suretiyle, bu bölge ve çevre yiyen geri dörtlünün Türkiye'nin si illerin kamu görevlisi açığını, gelmiş geçmiş en iyi savunma hatsüratle kapatabilmek ve halen al tı olduğunu belirtiyor. Recep'in makta olduklan tazminatın de transferiyle savunmanın güçlendivamlüığmı sağlamak mülahazası ğini, keza Gökhan'ın, Ulvi'nin ve Kadir'in başarısının çok büyük dır. Olağanüstü halin sürekli olarak olduğunu söyleyen Metin Keçeli, uygulanacağı yolunda Gazeteniz "Ligin en az gol yiyen takımı olde çıkan mezkur haber dolayısıyla makla beraber, aynı zamanda yikamuoyunda yaratümaya çalışı ne ligin yenilmeyen tek takımıyız. lan imajın bir an önce bertaraf Son beş yıldır çizilen grafik son edilmesini temin amacıyla bu derece mükemmel. Biz bu çocukaçıklamanm Gazetenizin çıkacak larla övünüyonız." diye konuştu. ilk sayısında ve aynı yer ve puntolarla yayımlanmasının teminini, SebaMetin 5680 sayılı Basın Kanunu'nun deBu arada Sülevman Seba, Meğişik 19'uncu maddesi uyarınca tin'le 45 dakika süren bir görüşrica ederim. me yaparak kendisine çeki düzen Başbakan Turgut ÖZAL adına vermesini istedi. Seba bugün de tüm futbolcularla kulüp binasınVekili Avukat Mehmet da bir toplantı yapacak. Yaşar SEVÜK Düekçede, cağdaş toplum dü (Baştarafı 20. Sayfada) için bir ağabeydi, yaşı bizden büyüktü, ama kendisine Fecri denmesini isterdi. Yaşamak nefes alıp vermekse Fecri artık yaşamıyor. O, herkesin ulaşmak isteyip de ulaşamadığı bir yere ulaşmış bir kişi. Nefes alıp vermeden de yaşayacak. ölümsüzlüğe ulaşmış bir kişi o. Ellerimi sıkı sıkı tutup "beal sen raşatıyorsun çocuk" deyişini hiç unutmayacağım. Gerçekten de birlikte yaptığunız bir takım yapıtlarla, hasta haliyle geleceğe hep umutla bakan, beklentüeri olan bir kişiydi. Herhalde, geleceğe yönelik birtakım beklentüeri, umutları olarak göçüp gitmek, tüm umutlannı yitirmiş olarak göçüp gitmekten çok daha iyi. Son zamanlannı mutlu geçirdi. Birlikte yapüğımız çalışmalar, ona gerçekten bir yaşama arzusu verdi. Ona son zamanlarında bu mutluluğu tattırdıysam ben de kendimi mutlu hissediyorum. Diyorum ki şimdi, bir özlem dönemi başlıyor. Hasta zamanlarında bile oturduğu köşesinden bütün çevresine neşe saçan o insanı hepimiz özleyeceğiz. Sezen Cumhur Önal (Müzik programcısı ve yazan) Hayatını müziğe vermiş olan Fecri Ebdoğlu artık aramızda yok. Beş çizgili bir âlemde port, edeki bütün notalar artık sahipsiz. Şarküar gönlümüzde birer hüzünlü yumak. Hayatı müzUde süsleyen Fecri Ebcioğhı'nun yaşam bestesi ne yazık ki noktalandı. Kimi zaman yan yana, kimi zaman da karşı karşıya aynı çatı altında çahştık. Kimi zaman diskjokey olarak, kimi zaman bir şarkı yazan veya besteci olarak çıktı karşunıza, benden daha eskiydi, daha da usta. Acun sonsuz. Şarküar öksuz kaldı bana kalırsa. Şimdi yazdığı şarküarda onun hatırasım anıyoruz. Beşiktaş 'Doğuda
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear