Catalog

CUMHURİYET 10 HAVA DURUMU g ) ybniun kıce» lıeamten parçalı a * bukjtlu Marmaranın aoğusu veKar^Cep^ ^~ gışiı dıfle' yerler az öuiut'u * ac k gccecen Mâfmara ı!e >rdun > *es n ennöt s's Î ^ N c lecek VaSısıar Marrraranın 3ogusu ve dentz «ıvı 3' rrfs /agmur d 3er »erie'de se*Hrxje o^ca* ta*a »ca*Jı§ı y d k kes<rolernde cegı^eyecel» Ctefc rızatıcak R^zgaı yudunk'jzeı seb rrtern ce Mjzey vç oatı gunei «esı n er nds gLıns> V» *e ooğb yo" fiîöer *" afcf ara s 'a o*'3 kbvvtt yeı yeî *ı&a fotgaı o 3ca* ~aSvr." casga yuksekfcğı ivyıiarda M 5 B esece» DE'İIZLERIMIZM R^ZGAR B'.ı "" ic:\ rdâ yv yeî 23 11 c^arında ouıunacak Görus uzatdığı 10 km Karadenız ve Marmara da ' 3« ve oaos Do Marr,a;ada s« 3mnaa 2 OT do ayınoa o(acak « N SO1İINDE HAİ/A Par ğu Karadenızde keşseme c'etj oeTZ«'iT,zoe ^ c o k ö u W ! j , e v 5 gnunı. çeçecek Rı^gjr guney ve do9u yöolerden ha yıMırTve poyaffian 35. BanKa'aöencveEge »j 3^5,^ orta numene esecek Göl kucufc dalgah o'acak jörus Ljamj oe 6 wjv»et>nde saaîtf 10 T B«: lüace KJ ^ m ı 3 S , j ^iımja 35 km nvar.noa olacak n : ve Ej«de 273j Oemz mlı f,r a esece" Denız 'm, ; İ S.S1 HABERLERIN DEVAMI TÜRKIYE'DE BUGÜN 12° 2°Manısa 13° 2° K Maras 3° 5° Mersıı 2= luPMtgü 8° 3° Mus 12= 4°Nığde 6° 2°Ortu 3° 6° Rıze 3° 8° Sansun 8° CPSi't 9° 2° Sınop 13° 1° Sıvas 8° 5° Tekıraag 3°5 c TraCzon 5° 7° Tunceı 8° 1» Usak 5°4° Van 8° 3° Yozgai 8° 0°Zonoudak B B B B 8 B II" 10° 13° 14° 8° 3° 3° 4C 5° 2° 0° 3° 21 ŞUBA T 1989 DÜNYA'DA BUGÜN ,Os/o !eieoroloıı Genel MüdürkKju ndaı arnan IVIeı Bnjoi Bıtl<s Bolu Cwum Bufsa Canakkale Denızlı 4° 2° Hdkkân B 15° CMspata B 9° 5° Istatıoul S 9° 5° tanır B 8° 2° Kars S 7°i° Kasamonu K 5° 6° Kayserl S 10° 3° Kırklareii B 9° 3°fcnya S 2° 8° Kuahva B 12° 0°Malaty3 B V K V B B S B y B B B S V 7° 2° 6° 0° 7° T 13° 3° 3°2° 1 1° O° 10° 0° 7° r 6°3° 6°4° 3° 7° 2° 8° 7° 1" A aç.k B DuluOu R rarsıS ssk Y Y 16° B 16° B 13° B 17° Barcelona Y 12° B 10° Base! B 6" Belgra: Benn Y 10° Y 13° Bonn Bruksei Y 15° Budapeşîe B 14° Y 9° Cenevre B 12° Ceayır B 15° COde A 10° Dubap Frankfun Y 14° Gm«e B ır° Helsınkı B S* Kaftııe B 14° KDpenhag B 10° i 12° Köin Leftosa B 13° Amsteıda'n Amman Attna Bagdat Lentrıgrad K 2° Londro Y 12° ( 14° Madrıd B 6° Mılarto Montreal B 10° 0 Mosfcova K 4 Y 14° Mumh N » wxk 8 10° B 6° Oslo Y 14 Pans B 13° Prag B 14° Rıyad B 5° Roma B 8° Sotya B 17° Saro B 8° lelAuv A 10° Tunys B 12° Vârsova B 8° Venedık B 8° Vtyana Wasrnngton B 10° Zunh B 12° EREL SECIM '89 (Baştarafı I. Sayfada) ze açacak. Tabii başka dosyaları da. Deniz otobüslerı dosyasını. Yeşil sahalarla ilgili dosyaları. Çeşitli kooperatiflere tahsıs edılen belediye arsaları ile ilgili dosyaları da. Bugün bu metro projesi ile ilgili dosyalardan birine kısaca göz atalım: Öteki dosyalara sıra sonra gelecek. Yıl 1982, İstanbul metrosu gündemdedir. Başbakan Bülend Ulusu. Bülend Ulusu Bayındırlık Bakanlığı'na bir yazı yazarak konuyla ilgili çalışmaların başlatılmasını ister. Bayındırlık Bakanlığı, Başbakanlığa, "Biz bu işi tek başımıza yapamayız, bu yüzden bir yabancı ortak bulalım" gıbisinden bir yanıt vermiş. 1983 yılında bakanlık, konuyu yeniden ele almış ve metronun bakanlık tarafından yapılacağı sonucuna varılmış. 1983 yılı sonunda ANAP hükümeti iş başına gelince, proje için çözüm yolları aranmış. Bu sırada da Demıryolları İnşaatı Genel Müdürlüğü, "Demiryollan Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü" adıyla yeni bir genel müdürlük halıne dönüştürülmüş ve bu yeni genel müdürlük metro projesinın yapımı ve gerçekleştınlmesi ile görevlendirilmiş. Böytece 1984 yılına gelinmiş. 1984 yılı başında DPT ve Bayındırlık ve iskân Bakanlığı temsilcilerinden oluşan bir inceleme kurulu Amerıka'da incelemeler yapar ABD'de "International Development Cooperation Agency" ile Kanada'da "Canadian Intemational Development Agency" adlı şirketlerle ön anlaşmalar sağlanır. 26 Ekim 1984 günü Türk hükümeti adına Ekrem Pakdemirti ile ABD adına büyükelçi Hupe İstanbul " metro projesi ve demiryolunun tünelle Boğaz'dan tup geçiş mühendislik hızmetleri" konusunda 400 bin dolarlık hibe anlaşmasını imzalar. Bu anlaşmadan dört ay önce de "buyukşehir belediyelerınin yönetimi hakkındaki" yasa gücündeki kararname çıkar. Bu kararname, anlaşmadan yaklaşık bir ay önce TBMM'ce onaylanır. Bu yasa, buyukşehir belediyelerine "toplu taşıma hizmethriniyürütmek" görevinı venr. İstanbul Buyukşehir Belediye Başkanı Dalan da bu yetkiye dayanarak kolları sıvar. Metroyu bakanltk mı yapacaktır? Yoksa belediye mi? Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, İstanbul metrosu ile ilgili çalışmaları yürütecek bir "yönlendirme komitesi" kurar ve bu kurulun başına Da/an'ı getirir. Dalan, bu kurulun hiçbir toplantısına katılmaz ve 2 Kasım 1984 tarihinde YenikapıAtakoy raylı sistemini belediye adına ihaleye açar. ihalede "teklif verme" tarihi ertelenir ve ıhale koşullarında değişiklikler yapılır. İhaleye dört şirket katılır: TekfenSGP ve Arc Vapı MerkeziAsea. KutlutaşMan ENKASıemens ve Duwag Yüzde yüz dış krediyle gerçekleştirilecek bu proje için konsorsıyumlardan "kredi teyidi" istenir. ihaleyi AseaYapı Merkezi kazanır. İhalenin bundan sonrasını elimizdekı bilgi ve belgelerı Dalan'ın bize açacağı dosyalar ile karşılaştırıldıktan sonra anlatacağız. Şimdi, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile istanbul Buyukşehir Belediyesi arasındaki bir çehşkıye değinmekle yetineceğiz. Özetlemeye çalıştığımız bu gelişmeler sürerken 27 Haziran 1985 günü Bakanlar Kurulu 8660 sayılı kararı alır. Bakanlar Kurulu kararı kelimesi kelimesine şöyledir: Istanbul Buyukşehir raylı toplu taşıma sısteminin proje ve inşaatının Bayındırlık ve İskân Bakanlığı'nca yaptırılması; adı geçen bakanlığın 18/6/1985 tarihii ve 24065 sayılı yazısı üzerine 180 sayılı kanun hükmündeki kararnamenın değişik 10. maddesinin (G) bendine göre Bakanlar Kurulu'nca 27/6/1985 tarihinde kararlaştınlmıştır. Bayındırlık ve İskân Bakanı Safa G/ray'ın 10 Ocak 1989 günü TBMM'de yaptığı açıklama hiç de inandırıcı değildır. Bakan Giray, gerçi bu çelışkinin varlığını kabul ediyor, ediyor ama şöyle de bir yorum getiriyor: Bu arada belediye yasası çıkmış. Bu yasa metro işine büyükşehir belediyesine vermiş, ne yapsm bakanlık? Bir kararname çıkararak başlamış olan işlerin "devam etmesini" sağlamış. Sonra ne yapmış? Bir "icra komitesi" kurmuş, başına da Da/an'ı geçirmiş. Kararname hangı tarihte çıkarılıyor? 27 Haziran 1985 tarihinde. Buyukşehir belediyeleri ile ilgili yasa gücündeki kararnamenin tarihi ne? 8 Mart 1983. Kararname hangi tarihte TBMM'den geçiyor? 27 Haziran 1984 tarihinde. Bakan Giray, altında imzası bulunan yasa gücündeki kararnamenin ve bu kararnameye dayalı yasanın metro projesinin yapım yetkisini İstanbul Buyukşehir Beledıyesi'ne verdiğıni nasıl da unutup, aynı projeyi yürütme yetkisini Bayındırlık ve İskân Bakanlığı'na veren yazıyı ve kararnameyi imzalamıştır? Nedir bu çelişkinin gerçek nedenleri? Proje bakanlık tarafından yapılacaksa niçin ihaleyi belediye açryor? Yok eğer ihaleyi belediye açacaksa, tam ihalenin açılacağı günlerde Bakanlar Kurulu böyle bir kararnameyi niçin çıkarıyor? UGUR MUMCU GOZLEM tıönü: DSP ile birleşmeliyiz SHP Genel Başkanı İnönü, DSP'yeyeniden birleşme çağrısında bulunarak, "Bölünmemiz yüzünden, hiç gereği yokken, birçokyerde kaybediyoruz. Birleşelim, çok sıkıntı çektik. Bütün sosyal demokratlar biraraya gelelim" dedi. FUAT KOZLLKLU SHP Genel Başkanı Erdal Inonü, SHP'nın yıllardan beri DSP">e birleşme çağrısında bulunduğunu, ancak "saygı dujduğu" DSP lideri Bulent Ecevit'in "Şimdı olmaz" dediğini aulatarak, "Dün>a kadar uğraştık, olmadı. Bolunmemiz yuzunden, hiç gereği >okken, birçok \erde k.aybedi>oru^. Birleşelim. Çok sıkıntı çektik, isli\oruz ki. butun sosyal demokrallar hep bir ara\a gelelim" dı..c konuştu Inonıı, SHPDSP a\rılığına (ek fcrrnu1ün, "tabanda birleşmek" olduğunu vurgulayarak, "Toparlanmak hepimizin gorevidir'" dedi. İnonu. dun gaıetelerın bazı yazar \e belediye muhabirleri ile bırlikte "İstanbul'un Öteki Yü^u" adı \erilen Şişli \e Kâğılhane'nın gecekondu mahallelerıni gezdı SHP Genel Sekreıeri Deniz Ba\kal, PM uvesi Mustafa Tımısi, MYK uyesi Naıl Gurman. Istanbul Mıllet\ekili V.ustafa Sarıgul. Istanbul II Başkanı Mustafa Ozyurek, anakent belediye başkan adayı Prof. Dr. Nureltin Sozen, Şışlı adayı Kalma Girik.Ba kırkov adaM Dr. Yıldınm Akluna \e Kâğılhanc adayıMahmul Özdemir'in de katıldığı 3 saat 27 dakıkalık, Etap Marmara Oteli'nde "'ozel" olarak hazırlatılan ve otelın dort garsonu tarafından servisı \apılan salam, sucuk ve turşudan oluşan " kumanvalı" gezıstnde SHP lideri "Tiirkiye'de herkesin birinci sınıf \atandaş olmadığım" soyledi. Guneş 1 ve Guneş 2 adlı seçim oıobüslerı \e basma ayrılan bir mınibusten oluşan kon\o>, sabah saat 10.20'de Taksim"de Etap Marmara Oteli onünden hareket etti. tlk olarak Şişli'deki Bomonti Bira Fabrikası'nın ardında yer aian eecekondu mahallesi ziyaret edildi. SHP'nin iki "Guneş" otobüsuyle gazetecileri taşıyan minibüs, Çağlayan'dan Kâğıtnane'ye inerken, önceki gece trafik kazası sonucu >aşamını yitiren Cemal Aytan (25) adlı yurttaşın ailesinin evi onunde bıriken kalabalık üzerine durdu. Otobusten inen tnonu, Baykal \e Sozen, kâğıi yakan Aytan aılesine "başsağlığı" diledi. Inonu, eşıni vıtıren, sinir krizi geçirerek kendini yerden yere atan A\tan ailesinin kadınlannı tesellı etti. Inonu, Halide Edip Adıvar Mahallesi'nde dolaşırken. çamur birikintileri ve çukurlara dikkati çekerek, "Şimdi bıırada birçukura dıişsek. 'K anhul'da çukura düştu. kayboldu" derler, gazetelert manşel olur" diye konuştu. Bu şırada, bir kameramanın çekim vaptığını goren Inönü, "Televi/yon çekiyor, inşallah bu akşam gönıntuleri verir" deyınce, Denız Bavkal, "Çekim yapan özel televizyon, Devrimci Televizyon (DRT)" diye yanıtladı. Soz konusu kameramanın, partı adına propaganda kasetleri hazırlamak amacıyla çekim yaptığı oğrenildi. SHP'lilerin konvoyu daha sonra Kâğıthane'ye gitti. Burada vatandaşlar, mahallenin tam ortasından geçen bir kanalizasyon deresini Inör.ü ve beraberindekilere gosterdiler. lnönü'ye, "Paşam, buralarda yaşamak yasamaksa, işte bizler yaşayanlar olarak karşınızdayız. Çoluk çocuğumuz tifo ve koleradan ölüyor. Daha geçen aylarda 7 yavnımuz öldii" dediler. SHP lideri, bu sözler üzerine, gazetecilere dönerek, "Çağ atlamadan önce kanalizasyonlan allamak gerek. Pislikler, tcraatın İçinden, kanalizasyonun dışından. Ouruma balun" diye konuştu. Bir yurttaş da, tnönü ve Baykal'a, içme suyu ile kanalizasyon borulannın yan yana olduğunu, birçok yerde kınklar yuzunden suların birbırine kanştığını soyledi. Durumu hayret dolu bakışlarla SHP heyeti îstanbuVun 'arka yüzünü' dolaştı behrleyen SHP lideri, "Çok yazık. İçme suyu ile kanalizasyon birbirine kanşırsa, hasCalıktan kurtulamazsınız" dedi ve "Bu devirde, bu çağda boyle vaşamak olmaz. kanalizasyon sulanyla. çoplerle. pisliklerie insanca >a>anmaz. TV'ye cıkıp da 'Her şey ividir, farkında değilsiniz' diyenler gelip İstanbul'un gobeğindeki bu manzaraları gorsunler. Sizleri onuncu sınıf insan gibi yasamaya mahkum edenlere karşı oylarını/la SHP'vi kazandınn. Biz Tiirkiye'de herke>in birinci sınıf valandaş olduğunu biliyoruz" şeklinde konuştu. İnonu akşam da SHP'ye katılmalar nedenişle Gaziosmanpaşa ılçe orgutünce duzenlenen bir torene katıldı. Yaptığı konuşmada şunlan sovledi: "Şimdi loparlanma zamanıdır, biilunleşerek gitmek zorundayız. Sayın Ecevit'esaygımız var. ama yapılacak şey tabanda birleşmektir. sosyal demokratlann her yerde buyuk partide birleserek seçime birlikte gitmeleridir. Sayın Ece\it'e saygımız devam eder, ileride bakar duruma bizim parti iktidar olduğu halde eger iyi başaramazsa o zaman sayın Ecevit de fırsal bulur. Şimdi yapılacak şey birleserek iklidar olmaktır." Törenden sonra DYP, ANAP, RP ve DSP'den ıstifa ederek SHP'ye geçen 339 kişinin uyelik formları Inonu tarafından imzaiandı. Galata Köprüsü tartışması Ç^\~W • • % "• Daian'ı Ozal'ja sHF kentlere yüklenıyor Partilerin adayları çahşmalannı yoğunlaştırdı. SHP Ankara adayı Karayalçın Ağaçİş ve Basınlş sendikalarmctan destek istedi. Haber Merkezi Siyasi partıler, ilçe seçim kurullarınca bildi Anadolu Ajansı'nın Ankara merrilen listelerdeki eksikliklerini bu kezinde bir araya geldiler ve başakşama kadar tamamlayacaklar. kentin sorunlarım tartıştılar. AlListeler, il ve ilçelerde ilgili ilçe se. tınsoy, "s yılda sornnlann bir kısçirn kurullarınca, buyukşehirler mını bitirdiklerini, ancak şehirlede ise il seçim kurullarınca yarın rin sorunlarımn hiçbir zaman açıklanacak. Listelere 23 şubat bitmeyecegini" söyiedı. Karayalakşamına kadar itiraz edilebile çın, "Amacımız, imarlı ve gececek. Bu itirazlar, 24 şubat cuma kondulardan oluşan iki ayn Anakşamına kadar karara bağlana kara'yı tek ve çağdaş Ankara haline donüştürmektir" dedi. Aygen cak. Bu arada, partilerin adayları ça de, "Ankara'da en buyük eksiklihşmalannı yoğunlaştırdılar. An ğin gelecege yonelik planlamanın kara Buyukşehir Belediye Başkan olamamasıdır" dedi. SHP adayı Karayalçın daha adayları ANAP'h Mehmet Altınsoy, SHP'Ii Murat Karayalçın ve sonra AğaçIş ve Basınlş sendıDYP'li Sezar Aygen, dün ilk kez kalannı ziyaret ederek seçimlerde ."• •• 1 1 • şikâyet Karayolları Genel Müdürii . Coşkunoğlu, projelerin çabuk eskimesinden, ücret düşükluğünden ve odenek yetersızliğinden yakındı. ANKARA (Cumhuriyet Bıirosu) Karayolları Genel Muduru Alalay C'oşkunoğlu, Istanbul Belediye Başkanı Bedrettin Daian'ı "yerli finansman temininde İller Bankası ile ciddi bir ihtilafa girmesinin Galala Koprusu'nun yapımını aksattığı" gerekçesıyle Başbakan Turgut Özal'a şikâyet etti. Coşkunoğlu, Karayolları Bölge Mudurleri Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, hazırlanan projelerin çabuk eskimesinden ve teknik personele odenen ucretlerin düşukluğunden yakındı. Başbakan Turgut Ozal ise Coşkunoğlu'nu yaıutlarken, "Turkiye'nin kabuk değiştirme aşamasında olduğunu ve bu aşamada taleplerin yuksek olmasııun normal olduğunu" sav undu. destek istedi. Sendika şube başkanları da, Karayalçın'a destek vereceklerini açıkladılaı. Karayalçın, başkan seçildiğinde, belediye ve kooperatiflerle diğer sivil toplum örgutlerinin Ankara'da kent yönetimine katiUcağını söyledi. SHP îzmir Buyukşehir Belediye Başkan adayı Yüksel Çakmur da. dün EBSO, İTO, baro ve diğer meslek odalannı ziyaret etti. Çakmur, sendika ve meslek kuruluşlarının demokrasinin temel taşları olduklannı söyledi ve "Keııtin sorunlarımn çözümünde meslek kuraluşlanyla işbirliği yapacağız. Onlann goriişleri bize ışık olacaktır" dedi. Çakmur, yerel seçimlerde SHP'nin başarılı olacağını ve "kenti takunyalılann elinden kurtarıp çağdaş bir yönetim oluşturacaklannı" sovledi. Inönü k a s e t d o i d u r d u ^ ^ ^ •ııwııw I%M«W» u u ı u H i H H n u kullanılmak üzere kaset doldurdu. Tünei'deki Marşandız Studyosu'na dün saat 16.00 sıralarında gelen Inönü, önce okuyacağı metınde gerekli duzeltmelen yaptı. Daha sonra stüdyoya geçerek 3 dakika 41 saniye konustu. Inönü konuşmasının bıtıminde kaseti yeni bastan dınlerken "Sesım benim söylediğimden daha güzel çıktı" diye memnuniyetıni belirtti. Inönü İstanbullulara hitaben yaptığı konuşmasınrja yerel seçımierin yurttaşlar için yöneticıleri seçme konusun da önemli bir fırsat olduğunu belirtiyor. ANAP'ın politıkasıyla, vatandaşlara büyük sıkıntılar getirdiğinı ve bu sıkmtılara kimsenin dayanacak gücü kalmadığım öne sürüyor. İnönü, istanbullulardan, oylannı SHP'ye vermelerıni de istiyor. (Fotoğraf: Fuat Kozluklu) propaganda donemınde Sadabad SHP'nin umudu KEMAL KÜÇÜK Coşkunoğlu'ndan sonra kursu>e gelen Bayındırlık ve İskân Bakanı Safa Giray, vabancı ulkelerde otovolların geçiş ucretlerınin Turkiye'dekinden daha pahalı olduğunu so>ledi. Gıray, Cumhuriyet muhabırinin yeni Galata Koprusu'nun finansmanındaki ihtılaf konusundaki sorusuna, "O Ûç aday bir arada Ankara Büyüksehır Belediye Başkan adayları Altınsoy (ANAP), Karayalçın (SHP) ve Aygen konudaki anlaşmazlık çozüldu. (DYP) ilk kez bir araya gelerek, kentin sorunlarım tartıştılar. (Fotoğraf AA) Yasal kesintileri belediye odeyecek. Zaten ona ihtilaf da dememek lazım" vanıtını verdi. (Başıarafı l. Sayfada) SHP buna karşı nasıl bir strateji eden ve yaşamı çekılmez hale Dalan'ın yanıtı Kitle ıletışiminde ve propagan izlemeli?.. Kamuoyu araştırma getiren errflasyon, en önernli kozİstanbul Anakent Belediye Baş dada dünyaca ünlü firmaların uzmanlarının, tanıtım uzmanla lardan birı SHP için. Böyle bir ortamda, SHP'nin kanı Bedrettin Dalan konuyla il "yeni bir adayın tanıtılmasıyla" il nnın verilerıne göre onlann bilimgili olarak siyasal partılere ver sel tanımlarına göre ANAP aıtık yerel seçimlerde hedefi ne olmalı gili olarak şu bilgileri verdi: özgü tercıhler sorusu akla geliyor. "Adaylarını "Koprunun istimlakle ilgili hu dikleri öğütün özü bu. Bir parti, "kendine suslannda yani Karaköv ve Per adayını öyte tanıtmalı ki, tanıtımın dizisinin" sonuna gelmiş bulunu doksan saniyede tanıtıcı bir şembepazan tarafındaki istimlak başlamasından doksan sanıye yor. Kurulduğu zaman, diğer par kampanya" herhalde öncelik tale ilgili bölumlerinde biz garanti sonra, gazeteciler yerterinden kı tilerden kendısini aytran özellik şıyor. Öyle bir kampanya yürütediyor ve ödüyoruz. Protokolde pırdamalı, kalemlerine sarılmalı lerı artık geride kalıyor. Neydi bu meli ki, doksan saniyede basın kâğıda kaleme sarılmalı. Başarılı trunlar var. Koprunun inşaatı ile ve "gerçekten yeni sözler söyle özellikler?.. ilgili hususlarda herhangi bir ga yen bir adayla" karşı karşıya bu "Yenilikçi olmak"... Çeşitli bir kampanyanın bugün için başranti yok. Bunu devlelin yapması lunduklarını fark etmeli. alanlarda aldığı kararlarla ülKe ka bir tanımı yok. gerekiyor. İstimlakler neredeyse Basın eğer doksan saniyede ye. katılalımkatılmayalım, yeni bir İkincisi de daha temel bir hekoprunun maliyeti kadar para tu kaleme kâğıda sarılmıyorsa, geç sistem getirmek... Ama artık hal def.... il genel meclisı oylarının tuyor. Dolayısıyla biz üslümuze miş olsun!.. kın gözünde bu özellik yıpranmış hedef alınması... Yerel seçimlerduşeni yerine getiruoruz. İller Adaylar gibi siyasal partiler de ve geride kalmış bulunuyor. de muhtarlar, ıl genel meclisi, beBankası garanti etmediğiraiz hal her seçim için kendine bir za "Uzlaşmacı olmak"... Kav lediye meclısi üyeleri ve beledide koprunun Turk Lirası kısmını, manlama yapmalı. Buna ek olabizim İller Bankası payımızdan rak yine her seçim için yeni bir ga etmeden sorunlan çözmeye ye başkanları seçiliyor... Çok çalışmak... Oysa Başbakan Özal oranlı, çok değişkenli bir seçimkesti. Biz de mahkemeye verdik. strateji çizmeli son aylarda hemen her kesımle de, SHP'nin hedefi "il genel Herkes kendi garanli ettiği kısmı 26 Mart'takı yerel seçimlere tartışıyor ve işi sertleştiriyor. meclisi için verilecek oy oranını öderse mesele kalmaz. ANAP hangi koşullarda giriyor, ANAP'ın bu görüntüsü de yı yükseltmek" olacak. Çünkü, bu oran ülkedekı genel siyasal eğıkılıyor. "Genç ekiplerle işi yürüt limi. partilerin gerçekdurumlarımek"... İşler artık yürümüyor. Ya nı yansıtan bir oran olarak kabul vaşlıyor. Gelen ekipler hem yıp görüyor. Yoksa, şu kadar belediBabamız, emekli gazeteci ranıyor hem de çeşitli yolsuzluk ye başkanlığını kazanmak desöylentileriyle etkinliklerini yi ğil... Sayısı iki bine yaklaşan belediye başkanlığının yansından tiriyor. fazlasını kazanmak mümkün olaSayılan bu üç etken bizim kendi gözlemlerimiz değil. Kamuo bilir, ama il genel meclisi için alıyu araştırmalarında "ANAP'ı di nan oyların oranı öyle düşük kağer partilerden ayıran özellikler lır kı, çok belediye başkanlığı kanelerdir" sorusu üzerine, sokak zanan parti oy dağılımında ikintaki vatandaşın yanıtı. Özellikle ci ya da üçüncü sıraya inebilir. 14.2.1989'da ani ölümünden sonra cenaze törenine ri bulan da vatandas, şimdi bunGenel seçimlerde alınan oy katılan, çelenk gönderen, telefon ve telgrafla ların artık geride kaldığı kanısı oranını yerel seçimlerde karşılaInonu \e kurmayları buıunlabaşsağlığı dileyen, ayrıca evimize gelerek acımızı na varan da vatandas. yan oy oranı, ancak ve ancak il rını tutarak vadiden inerken karpaylaşan tüm dost ve akrabalanmıza sonsuz Dolayısıyla, şu anda SHP'nin genel meclisi için alınacak oy 1727 yaşındaki bayanlar. teşekkürlerimizi sunarız. önüne bir fırsat çıkıyor. ANAP'ın oranından geçiyor. İngilizceyi İngiltere'de Auözelliklerindeki yıpranmışlığa ekSanırız SHP bu hedefi netleşPairlik yaparak oğrenin. lenecek çok önemli bir faktör de tirmelı, doksan saniyeyı "enflasyon"... Herkesi rahatsız unutmadan... Tel: 151 26 15 SÜMTAŞ ANKARA'dan YALÇ1N DOĞAN TEŞEKKÜR ffiRAHIM KÖSEOĞLU'nun AİLESİ Harbiye'de sıkışan trafıkte yaşlı bir yurttaş koşarak geldiği "Guneş1'" otobüsünun kapısından Erdal İnönu'nün elini sıkarken soruyor: Nereye böyle nereye? İnönü ne desin, bir iki saniye dovunup gulerek yanıtlıyor. Belediyeye belediyeye... Kendisini değil, ama hemen yanında oturan Prof. Nurettin Sözen'ı 26 Mart'ta Saraçhane'deki Belediye Sarayı'na yollamanın yolunu arayan İnonu, yaptığı gezi sonunda belki de yolunu bulmanın neşesini taşıyordu. Sabahtan beri dolaştığı ŞişliÇağlayanKâğıthaneKemerburgaz güzergâh, Dalan'ın 400 milyar lira sarfettiği düzgun kaldırımlarla çevrili asfalt yollardan değil, 3 milyon nüfusu kente akıtan çamurlu, kasisli yollardan geçiyordu. İnonu belki de Saraçhane'ye bu güzergâhtan ulaşüacağını anlamıştı. Özellikle Deniz Baykalla birlikte otobusten inerek yüruduğünde gorduğü manzaralara, koşe yazarları ile birlikte şaşırıyordu. Geçen ay Ikıtelli'de çizme ile 1 dolaşm;ştı ama Ikitellı nire Şışli nin gobeğı nire.. İnonu ve Sözen, Bomonti Bira Fabrikası'nın yeniden başlayan Kabristan sokağında yürudü. Çok katlı apartmanlann hemen vanı başında simsiyah bir hışımla akan Ferikoy Deresinden gecekonducuların kendi imkânları ile yaptıkları kuçük köp rüden geçti. Anakent Belediyesi1 nin 1.5 trilyonu bulan dış borcunun buyuk kısmını kullanan İSKİ'nin 5 yıldır elini sürmediğı derenin başında "ilk önce bu goriıntiilere son verilecek" diyen SHP heyeti, bu derenin ANAP'h Şişli Belediye Başkanı Mehmet Emin Sungur'un başını yediğıni bilmiyordu. Dalan'ın goreve başlarken "ıslah edeceğimiz 42 dereden biri" dediğı Feriköy Deresi Dalan'ın gozdesı ISKI'den tek kuruş görmemiş, Sungur'la Atom Damalı'yı birbirine duşurmüş.Şimdi de Fatma Girik'i bekliyordu... 4 yılda 3 kez habere konu ettiğimiz Kabristan sokağındakı bu lağım ırmağı "İstanbul'un öteki yuzüne" ufak bir ek gerektiriyordu: "İstanbulun Değişmeyen Öteki Viızu" . şı tepedekı Dalan'ın "Dünyanın en büyük kapalı alanına sahip inşaatı" olarak tanıttığı PerPa"yı seyTettiler. Otobüsle Çağlayan'dan Kâğıthane'ye geçildi. 2 yıllık "Güneş1", Dalan'ın 20 yıllık Leylandları gibi bağışıklık kazannıadığı için Kâğıthane volunun geniş kasislerinde fena halde hopluyordu. İETT yetkılilerinin, "eski toprak" Büssing'leri "dağılnıasın" diye çahştırmadıkları bu yolla Keçideresi Mahallesi'ne varıldı. İnönu ve ekibi, keçinin tırmanacağı dik yamaca yerleşmiş mahalle halkının içtiği suya hayret etti. Lağım suyunun arasında, kırılmış bir 1 kunkten akan içme suyu, İSKİ nin her gun yaptığı laboratuvar kontrollerinde yer almıyordu. Erdal Inonu, kunkun üzerinde Sozen'le resım çektirirken "Adaylanmız bura>a gösteriş yapmak için gelmediler" diyor ve adamakıllı alkış alıvordu. Vadiden aşağı bakıldığında Haliç'i en fazla kirleten Kâğıthane deresinin ucu gözuküyordu. İnönU burada vatandaşlarla sohbet etti ve SHP'li belediyeler için. Altınboynuz'un ucundaki insanların durumlarını iyileştirmenın , bovnuzu parlatmaktan çok daha zor olduğunu dinledi. Şişli'nin göbeğine, her gün ayağındaki çamuru ^aşıyan, suyu, yolu kanalı olmayan yüz binlerce nüfus, Sözen'i ve Baykal'ı da umutlandırıyordu. Dalan'ın 1984 seçimlerinden önce, "'işe çevreden başlayacağız" vaadini hatırlayan Baykal, yanındakilere. "İstanbulda harcanan paranın kaçta kaçının bu bölgelere harcandığını, bunun nispetini iyice orlaya çıkaroıalıyız" talimatını veriyordu. 3. Ahmet, 3. Selim ve 2. Murat devirlerinde İstanbul'un vıtrini olan Sadabad, bugünku çirkin yüzuvle Dalan'ın çelişkisi, SHP'nin de potansiyeli olmuştu. Guneş1 Şışlı mevdanına gelince bu daha iyi anlaşılıyordu. Sokakta eli cebinde dolaşan ayakları çamurlu yıırttaşlar otobusun camındaki Inonu'ye koşup "ANAP'ın kökünü kazı" ya da "bizi kurtaracaksın" diye işaret parmaklarını gulumseyen Inonu'ye doğru sallarken, dukkânların kapısındaki yuntaşlar lnonu"nun ve Bav kal'ın selamını hafıf gulumsemevle geçiştiriyor otobüs, Taksim'deki oto parçacılarının arasından geçerken yuzlerden hiç tepki gelmiyordu. Taksim'de otobusten ınen Inonu ve Prof. Sozen, Maçka Oteli'ne kadar yine elleri cebinde ayakları çamurlu yurttaşlarla yürüdü... ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YIUL4Z ŞİPAL "Eksik günlerim için" 1969 yılı kasım ayında, Emekli Sandığı'na bağlı bir işte çalışmaya başladım. 1970 yılında SSK kapsamında bir başka işe girdim ve bu çalısmamı da 1975'e kadar aralıksız surdurdum. 1975'te işimden ayrıldım ve yükseköğrenime devam ettim. Öğrenciliğim sırasında ve daha sonra gene SSK'ya bağlı çeşitli işyerlerinde çalıştım ve halen de çalışıyorum. 1949 doğumluyum ve kadınım. 1) SSK'dan emekli olabilmem için aranan koşullar nedir? 2) 1989da 20 yılı doldurrauş olacağım. 20 yılı doldurmam emekli olmam için yeterli koşul mudur? 3) Prim ödeme gun sayım 5.000'in altında. Eksik günlerim için borçlanma yapabilir miyim ya da eksik günlerimi isteğe bağlı sigortalılık yolu ile doldurabilir miyim? 4) Yaşlılık aylığı bağlanabilmesi için 20 yılı doldurmanın yanı sıra sigortaiı bulunmak gerekli midir? N.A. YAMT:1) Kadın sigortaiılara SSK'ca yaşlılık ayiığı bağlanabilmesi için 10 Ocak 1971'den önce ilk kez bir sosyal guvenlik kurumuna bağlı olarak çalışmaya başlamalan ve 20 yıllık sigortaJıhk süresi içinde 5.000 gun malüllük, yaşlılık ve ölum sigortaJan primi de ödemeleri yeterlidir. Bu durumda olan kadın sigortalılar için yaş sınırı soz konusu değildir. Ayrıca 15 yıllık sigortalılık suresi içinde 3.600 gun malulluk, yaşlılık ve öium sigortaları primi odemiş, kadın sigortaiılara 50 yaşını doldurduklarında yaşlılık aylığı bağlanmaktadır. 2) Kadın sigortahların yaşlılık aylığından yararlanabilmesi için 20 yılı doldurmaları yeterli olmayıp ayrıca 5.000 gün de malüllük, yaşlılık ve olum sigortaları primi ödemiş olmaları da eereklidir. 3) Geriye dönuk, gerek çalışarak, gerekse boşta geçen ve sigorta kapsamı dışında kalan surelerin borçlanılabilmesi söz konusu değildir. İsteğe bağlı sigorta kapsamınoa prim ödeme gün saymızı 5.000'e tamamlamanıza yasal bir engel yoktur. 4) Yaşlılık aylığı bağlanabilmesi için 20 yıllık sigortahhk süresi içinde 5.000 gun malullük, vaşlılık ve ölum sigortaları primi odemek yeterlidir. Ayrıca sigortalı bulunmak ve prim oduyor durumda olmak koşulu aranmaz. Göğsunuzde ağn ve yanma varsa Yokuş ve merdıven çıkarken ağnlar artıyorsa Kalbınızı kontrol ettırinız Muayene, Laboratuar, Rontgen Tel 172 12 45 148 58 66 SORL: Turk Kalp VaK'ı