26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21 KASIM 1989 6ÖRÖŞ Helva ve devrim HAYVANLAR tSMAİL GÜLGEÇ TANPIM 8EH BiR Hot2ölUM, NEP£N BUHIARI BAM GBTMYo&UN ? L CUMHURÎYET/7 EVSANLAR F Ü S U N Ö Z B t L G E N Sevgisız hiçbir şeyin olacağına inanmıyorum. Sevgisız ne helva yapılır, ne devnm yapılır, hiçbir şey yapılamaz. Ikınç Başaran TAiAP O ZAM4N & KOCAMAN Otel var, turist yok ÜRGÜP, Göreme, Avanos "insan" sorununu çözememiVadisi'ne 12 yıl önce gcldiği şiz. THY Genel Müdürü Dr. mizde kalacak doğru dürust otel bulamadığımızı ve han Cem Kozlu, seminerde konubozması yerlerde gecelediğüni şurken bu eğitılmiş ınsan soruzi hatırhyoruz. Aradan geçen nuna değindi ve değişik bir isyıllar içinde Kapadokya'ya öy tatistik örnek verdı Şu anda lesine çok ve yeni konaklama ABD'de lisans ustü eğıtim göryerleri yapılmış ki tanımak mekte olan yabancı oğrenci samürakün değil. 4 ve 5 yıldızh yılarına dıkkat çektı. ABD ıle yeni otellerin ve Türk turizmi ideolojik kapışma içinde olan nin sorunlan hafta sonunda Iran'ın 9 bin öğrencisı, ÜrÜrgüp'te yapılan bir turizm dün'un 5 bin, Tayland'ın 29 bin, Kore'nin 21 bin öğrencıseminerinde tartışıldı. si ABD universitelennde öğreözetle sorun şuydu: "Eskiden otderimiz yoktu, tim yaparken, Türkiye'nin saturisJ gelip kalacak yer bula dece 3 bin öğrencısi varmış. Prof. Erdogan Alkin, tumıyordu. Şimdi ise yatak kapasitesi çok hızla arttı, bu kez rizm konusunda iyimser 'bir yeterii turist >ok. Bir dc bo ye göruş sergiledi. 1970'li yıllarni yatınmlarda çalıştınlacak da turizmden gelir elde edileyeterii sayıda egltilmiş perso cegine hiç kımsenin inanmadığını, çünkü o yıllarda turizm nel yok." Yani her şeyi halletmişiz de gelirlerinin 300 rnilyon dolar TURİZMCİLER ÜRGÜPTE DERTLERİNİ DÖKTÜLER PİKNİK PtYALE MADRA la el degıştirmesi yakınma konusu edildı ama Prof. Taner Berksoy bu yakınmalara bilimsel bir yorum getirdı. Turizmi Teşvik Kanunu ile yatak kapasıtesi normal gelişiminin üstunde hızlandırılmıştı, arz fazla talep az olunca fıyatlann duşmesı, otellerin el değiştirmesi, rekabet normaldi. Aynı sorunlan ihracatçılar da yaşamtşlardı, neyse ki turizmciler hayali ihracat gibi "hayali turizm" yapmıyorlardı. cıvannda bulunduğunu, turizm giderlerinin de aynı seviyede bulunduğunu hatırlattı. Aradan geçen 8 yılda turizm gideri yme 300 mılyon dolarda kalırken, 1988 yıbnda turizm gehrleri 2 milyar 300 milyon dolara yukselmişti. Yani net gelir 2 milyar dolar otmuştu. Geuı yıiksehyordu, ama sorunlar da aröyordu. Turban Genel Müduru Mehmet Özdemir şöyle özetledı: "20Ö mark getirecegi varsa>ılarak fizibilitesi >apılan bir otel odası, turist getaeyince fî>atım 20 marka kadar duşurme zonında kalıyor. 20 mark fiyatla çahşan bir otelde ne kaliteli personel, oe iyi servis, ne de doğru durust yemek bulabilirsiniz." Otellerin bu koşullarda hız AMAM ALLAUI BU BEN Ml/IM? )l HIZLI GAZETECÎ NECDET ŞE/v Kılıç kalkan yok Panel yöneticisi Prof. Toktamış Ateş, sevindirici bir olaya dikkat çekti: Kılıç kalkan ekibinin turistleri karşılayıp korkutması son bulmuştu. Artık böyle komiklikler yapılmıyordu. Ptof. Ateş, bu noktaya dikkat çektikten sonra gece gidilen lokantada yemeğini yerken davul zurna eşliğinde ortaya gelen folklor ekibinin şamatasından iki kelime konuşamadı. Bu arada dansöz hanımın karşısına geçip göbek dansını öğrenmeye çalışan Alman erkekleri de dansöz tarafından belden yukan soyuluyorlar ve müşteriler de turizmin nasıl patladığım hayretle izliyorlardı. Bazar 54 mağazası ise Avaı nos'ta bir gecede 900 kişilikl misafır ağırlayacak kapasitede bir "balı sarayı." İKİ ÖZEL UCAKNEOLACAK? %ı ÇİZGİLtK KÂMİL MASARACl Turizmcilerin kulisi Turizmde bir şeyler oluyor ama o bir şeyleri iyimser mi kötumser mı yorumlamak lazım belh değil. Türsab (Türkiye Seyahat Acentalan Birlvfci) Başkanı Ferit Epikmen'ın bu konudaki yorumu şöyle: "Eskiden biz turizracilerin 5 bin tane sorunu vardı. Bunlann 3 bin tanesi çozuldu. Ama bu kez de 2 bin yeni sorun çıktı. Şimdi onlaria ngraşıyonız." Turizmcilerle ilgili bir başka gözlemimiz de şöyle: Ürgüp'te sadece tunzm semınerı yapılmadı. Aynı zamanda Türsab'm 9.genel kurulu da yapıldı. Eski Başkan Bahattin Yücel ile Ferit Epikmen'in listeleri arasındaki çekişme ve turizmcilerin yaptığı kulis çalışmalan geçen hafta yapılan ANAP kongresini bile >aya bırakırdı. Sonunda listeler karma hale geldı. Yucel yeni başkan seçıldi. Turizmcilerin kulısçilıği politıkacılardan fazla, neyse kı partıleri yok. AĞAC YASKEN EĞİIİR KEMAL GÖKHAN GİRSES A&Bı İMANA>Ml*ft<Mt ABi A B0 GAP şimdi Akbulut'un TURGUT Özal, başbakan olduğu günlerde iki rektiği zaman da Başbakanlık'a ait bu uçaklan özel uçak satm aldırtmıştı. " G A P " ve "ANA" kullanmasına ızın verıyordu. Ozal şimdi cumhurbaşkanı oldu. Başbakanlık'a isimli bu ikı uçağın her ikisi de Başbakanlık'ça kullaruhyor, bazen bınne Turgut özal bırıne de aıt uçaklar GAP ve ANAP ıse yeni Başbakan Akeşi binıyordu. Cumhurbaşkanına Ozel uçak ge bulut'a kaldı... Acaba öyle mı olacak dersınız? BU KEZ DOKTORLAR ANLATTI SAMATYA SSK Hastanesi'nde olanlan geçen hafta yazmıştık. Hastaların muayene olabilmek için aylarca sıra bekledığini, doktorlann ne derece ilgılı olduğunu, hasta bakıcıların nası) kaba davrandıklannı ve başhekimin söylemediklerim... Bu yazı üzenne Samatya'da çalışan bir grup doktor da bir araya gelerek bir de kendi açtlanndan hastaneyi ve sorunlan anlattılar. "Hastalar mcmnun değil, ama hekimler de memnun 11 değil dıyen doktorlar 20 sene öncekı şartlara göre yapılmış hastanemn halen aynı şartlarla devam ettiğini, bir yeıulik yapılmadığını behrterek şunları söylediler: "SSK'da hekimlik, hekimlik değil zaten. Hergun >uz. ikiyuz hsstaya bakıyonız. Oysa muayene için DPT'nin koydugu bir zaman birimi var. Ama Samatya1 da bunu uygulamak mumkan değil, bu yuzden de hastalara sizin de izlemiş olduğunuz gibi 40 saniyelik bir muayene zamanı •yırabiliyoruz. Tabii bu zamaoda ne derece musvene edilir, nasıl kesin teşhis konulur, tahmia edebilirsiniz. Sadece poliklinik binası değü, bir de hastane binası var. A>nı doktorlar ve asistanlar burası ile de ilgilenmek zonında. Hastane 800 yataklı, boyle kurulmuş, yatak sayısı arttırılmamış. ama hasu sayısı giderek kaüamyor. Hastalar sedyelerde bekliyor, serviste hastalar bekliyor. Duşunun bir insanın beyninde tumor varsa kesinlikle ertelenemez, ama biz ancak 3 ay sonrasına tomografi için gun veriyoruz. Üniversite hastanelerine yatmak için gunde 45 hasta gelir, bunlar teşhis ve tedavi için en az 15 gun yatınhr. Devlet hastanelerine 810 hasta gelir ve bunlar da 1015 gun yatınlır. Oysa sigorta hastanelerine yatmak için gunde en az 20 basta gelir ve en fazta 45 gun yatınlır. Bu kadar bir zamanda da teşhis ve tedavi mumkun degüdir. Bir tahlil bile en az uç gun surer, yani biz bir tahlil suresini bekleyip hastayı hemen taburcu etmek zorunda kalıyoruz. Personel eksikliğinden oturu stajyer doktorlar ber turlu işe koştnruyor, laboratuarda tablili bile biz yaptyonız. Hastaııede viâtr cıkıyoruz, gelip poliklinikde hasta muayene ediyoruz. GARFIELD JM DAVIS SSK'da hekimlik yapmıyoruz Hangisine yetisecegiz? Bir de Bobetlerimiz çok yoğun, haftada 4 gun geceü gunduzlu çalıştıgımız olnyor." Doktorlann kendı özel muayenelerinın kartlannı hastalara vermesi olayına "O olay her meslekte vardır, hatta bazı hastalar kendileri bize ozel muayenemiz olup olmadığını sonıyor. Ama bunlar azınlıktadır" dıyerek hastabakıcıların kendılerine de kaba davrandıklannı, hatta baza hastabakıcıların aldıkları 150200 bin lira maaşa rağmen araba sahibi olduğunu söylüyorlar. Kendilennin bile doktor olarak "hastalanmaya korktuklannı" söyleyen doktorlar, eksık cıhazlar yuzunden çok sayrda hastanın öldüğünu de vurguluyorlar ve kendilennce şöyle bir çözum öneriyorlar: "lstanbul'da 3 bine yakın işyeri var. Eğer fabrikalarda ış yen hekımlerı bulunsa bazı ufak rahatsızhklara mudahale eder Bu da hasta sayısının yuzde 40'ını bloke eder. Geriye kalan yuzde 60'ı dispanserlere gitse, onların yüzde 75'ı de orada tutulur. SSK'ya daha ciddı hastalar kahr. Ama dispanserlerin de çok büyük eksikleri var:' Hastanedeki bütun bu sorunlara rağmen "hastalar bizi snçlu gibi goniyorlar" dıyen doktorlar sorunlarını çözecek ust yöneticiler ve SSK yetkihlerine gereksinim olduğunu anlatıyorlar. ISVEÇ'TEH BİR ÖRNEK Bütçe görüşülürken BUGÜNLERDE TBMM'de devletin ve kamu kuruluşlarının 1990 yıh harcamalarım ilgılendiren yıllık butçe görüşüluyor. önce butçe komısyonunda, sonra da genel kumlda görüşulen butçe ile Türkiye üısanı ne ölçüde ilgilı, herkes kendine sorabilir. Biz bir başka ulkeden örnek vermek istedik. tlkokul seviyesinde bir örnek ustelik. Isveç'ten bir okurumuz yazıyor: "Oglum Banş, 3. sınıfa giderken eşim onu alıp dişçiye goturmek için okula gitmişti. Sınıfa girdiğinde oğretmeni Lena Petterson, sabab gazetesi olan Dagens Nyheter'i açmış, Maliye Bakanı Feldt'in okullaria ilgili hazuiadığı butçe konuşmasını aniatan bir haberi okuyonnııs. Lena oğretmen daha onceden gazeteden haberin fotokopilerini çıkarmış, her ogrencinin onune bırakmış. Okumalan için. Okuma bitince de Maliye Butçesi'nin okullar bölümunıi tartışmaya başlamışlar.." Kuşkusuz bu tartışma ilkokul üçuncü sınıf düzeyinde oluyordur. Ama her çocuk daha ilkokulda iken, kend^sini ilgılendiren devlet kararlarını tartışmayı öğrenmeye başlıyor. Sonunda da koskoca adam olup her sorununun çözumunü devktten bekleyen, ama devletin kendisi hakkında aldığı kararlardan habersiz bir Turk vatandaşına hiç mı hiç benzemıyor. Bızim okullanmızda ise gazete okutmayı, devletin kararları ıle ilgili tartışma açmayı başlatan öğretmenlere ydlarca kıyım yaşatıldı. Şimdi ise ımam hatıplilerle dinı temellere dayalı bir eğitim yapılarak sorunların çözümü ilahi kuvvetlere ve öbür dünyaya erteIemyor. Çağ atladığımızı iddia edenlerin dikkatine... H A R B I SEMtH POROY FOTO BİLMECE... T A R İ H T E BUGÜN MÜMTAZ ARDLİN 21 Kasım İNOUS UYGARUĞI'NM İLK KANtTL SuSuM, PA&STAN'DA, INPUS Ğl 'AM Aİr SıA MUHUK. BUCUNMUŞnj POSAL OLARAK, O YH.LAKPA INPUS unSAZU&t SİLİUPAKISTAH MSc»ĞtfjO£H, Müneuu KIMLEHDEN KALPISI ANLfiÇlLAMAMIÇTt. İKİ YIL SotlKA INGILI2 AÜJcBOLOSU ALEJfAUPEIZ .CUUNIN6HAM SÖZ. KOMUSu BLUMNTUPAtJ IUC K£Z eiü GAPO&UNOA SAHSETMlSn ABADAM Y1LLAR 6£ÇMIÇ,MÛHBUUlMDUSU YBKDE YAPlLAM DuzENU KEtfn 3/g YfL SOO km 6u/V£YBArrPA' 8AŞKA BlH KENT, "MOftBUJO OAGO"KEŞF£PlCMfŞ7İ. INPUS UY&AÜL(ĞI,4000 YfL ÖUCB PAK/STXN'OA EGE UIHT OKYAHUSli MBN OUAUÇ BÜYÛKfftRPEI/LETTl.. TURK ve DUNYA KARIKATURUNDEN KONUŞAN ADAMKİM? Bunu bilmeyecek ne var? ANAP kongresinde Ozal portresi onunde konuşan Yıfdınra Akbulutun resmidir. Özal taklidi yapıyor. Birol Çün T. Sutanto / Endonezya
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear