24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 EKÎM 1989 CUMHURİYET/7 ANKARA GÜNÜN FOTOĞRAFl Ay, güneş ve Ozal FIKRA KİM KİME DUM DUMA BEHİç AK Hodvnı'nm ge deon denn bak e tjavaş j/aı/aş Aaybot! llkokul 1. sınıfa giden Karadenizti çocuk, akşam defterlerini bıraz karıştırdıktan sonra babasına sorar, Baba, ay eskiyince ne yaparlar? Baba: Eskiyen yerlerini diker, onu güneş yaparlar. O sırada büyük oğlan atılır; Ama baba, Nasreddin Hoca "Eskiyen ayları kırpıp yıldız yaparlar" demiş. Sinirlenen baba: Ha bu Nasreddin Hoca devri midur da? Baksana Özal eskiyip lime lime otmuş, ama partisi onin yırtıklarını tikip ondan cumhurbaşkanı yapayı. KADINLAR BIRLIGI Taktık bu kitaba Yazar Şımdi Luttullah bey arayacak sakın Turgut beye bağlamayın. Kayalar Şımdi Mehmet bey arayacak sakın Turgut beye bağlamaym. KOŞKDIŞINDftlLKKEZ Cumhurbaşkanı Evren ile DYP liderı Demlrel, 12 Eylül 1980'den bu yana ilk kez, Çankaya Köşkü dışında bir nikâh töreninde bir araya geldiler. DYP Manısa Mılletvekılı Sümer Oral'ın kızı Beril,Atila Can ıle dünya evine girerken, Demırel kız tarafının, Evren erkek tarafının şahıdi oldular. Demirel, "duygulannı soran" bir gazeteciye şöyle dedi: "Zincirbozan'ın üzerinden 6 yıl geçmiş. Kanştırmayın şimdi onları. Köprülerin altindan ne kadar su akmış değil mi? Styasette küslük olmaz. Slyaseti insan Zincirbozaıfdan şahitliğe kendisi için yapmıyor ki olanları tarih değerlendirir. Siz yarına, öbürgüne bakın. Ondan sonrakine bakablUyorsanız, eğer önünüzde bulut yoksa..." Demirel, Genelkurmay Başkanlığı'nın "Darbe yapmayacağız" açıklamasını soran bir başka gazeteciye ise şu karşılığı verdi: "Yani yapacaklar mıymışlar da yapmayacağız dlye açıklama yapıyorlar. Bunun enteresan tarafı yok. Yapacağız derlerse enterasan olur"... Demirel cephesinde son durum böyle... IKIRUHLU DEMİREL HAFTANIN FOTOROMANI Demirel, geçenlerde "Doğru YoC'dan çıkıp yarım saatlığıne ANAP'lı oldu. Çımseİş Sendıkası yöneticileri, Demirel'e dert yanmaya gelmışlerdı. Demirel, basın mensuplarını içerı aldırdı, ve "ANAP'lı maskesi" takarak sendika başkanı Tamer Eralan'a sordu: Nabzınızı alalım. Pencerenizden neler görünüyor? Eralan Tabiı ki karanlık. Enflasyon altında ezıliyoruz Sayın Başbakan bir de cumhurbaşkanı olursa lyıce hapı yuttuk. Niye hapı yuttunuz? Eralan 6 yılda bu kadar çektırdi. Erken seçım yapmak varken, Köşk'e çıkarsa bir 7 yıl daha çekilir mi? Altın devir yaşattım diyor. Çok iyi devir diyor. Böyle bir devri unutmazlar diyor. Eralan Kendisi oyle diyor. 22 senelik çimento işçısi 240 bin lıra alıyor. Demirel kızıştırdıkça, Eralan coşuyordu. DYP lideri basın mensuplarının huzurunda istedığıni almış. tekrar "DYP Genel Başkanlığı'na dönmesınde bir sakınca kalmamıstı. Konuşturulan Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yayımladığı 12 ciltlik "Sahihi buhari muhtasan Tecridi Sarih Tercemesi ve Şerhi" adlı kitaptan: Kadınlar aklen ve dinen eksik yaratıklardır. Uğursuzluk üç şeyde vardır. Kadında, evde, atta. Namazı kat eden şeyler, köpek, eşek, domuz ve kadındır. Kadınlar insanın karşısına şeytan gibı çıkar. Cehennem halkının çoğunluğu kadındır. Kadın eğe kemiği gibidir. Onu doğrultmak istersen kırarsın. Onu kendi haline bırak ve eğrileriyle ondan faydalanmaya bak. Türk Kadınlar Birliği, şımdı bu kitaba takmış bulunuyor. Diyanet İşleri'nin bu kitabı basmasında amacının sadece ticarı olduğunu kaydeden yetkililer tepkilerinı şöyle dile getjriyorlar: "Yarının çağdaş ve aydınlık Türkiyesi'ne gerekli olan çağdaş Türk kadımnı millet olarak desteklemek var iken binlerce lira harcanarak basılan böylesi kitaplarla kadını küçültmeye çalışmak, dini istismar etmekten başka bir şey değildir." PİKNİK PtYALE MADRA 4 SEH 0E Bfe MANLAB HIZLI GAZETECİ NECDET ŞEL\ ERTOĞKUL OKÜZ (DepÎKOPUcu') &NC MİMOZA UlZLl ÇIKACAĞIMA ÇÖPÇÜYLB ÇKSAYPI DAUA İYt OWRW/HAP6M & 8BN PURURKEH ONüNLA OKıYOR, O ZAfAAH plSU&Mı AfuRlM ARKAPAŞ. "OlEl UAYAT' PİYE &R SEY TANIMAM. KOPUZ î//V) UZMAtl\GA2ETec'l) ÇİZER <£NPf KoO ve OK\sR BU KoDUM Ö /VffS4Jı KAVZAR. ÇİZeı f C W BİR ?W W İLSM KuRMA YÖHTeNiıOlR. AMA &AZI ÇtZâi RoMAtiCtLAR l$L£gı BtTıhJCE AOm UİC ARAMAZLAR. MUMeMELEN 6ü eiR İLETıŞtM KuRMA nZÜ6İ OLAgİLİR. , SA6UK i OLUSTURUR. i S ALATuRKA . DSP CEPHESİ ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACI İngiltere'de olsaydı Kuzey Ren VVestfalya Eyaletı Çalışma Bakanı Hermann Heineman, Dışışlerı Bakanı Yılmaz'a, "Sizin seçim sisteminizi anlayamadım" deyince şu yanıtı aldı: "Bizdeki seçim sistemi İngiliz modeline göre gerçek bir çoğulcu sistem." Heinemann daha sonra bu görüşmelerıni DSP lideri Ecevit'e aktardı. Konuk bakan, Yılmaz'ın açıktaması karşısında ağzının hayretten açık kaldığını söyledi. Ecevıt Bakana, Yılmaz'ın söylediklerinin yanlış olduğunu şu örnekle anlatmaya çaltştr. "Ben İngiltere'de olsaydım. Aldığıtnız oyla parlamentoya girerdim." Hermann, bunun üzerine Türkiye ıle İngiltere seçim sıstemleri arasındakı benzerliğı kavrayamadığını itiraf etmek zorunda kaldı. AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES • Şbuic *%M0< W>^iİ€ f Ik • • II* GARFIELD jm DAVIS EVİNDE HİSSETMEK TÜSİAD Başkanı Cem Boyner: "Avrupa Topluluğu'na girmek için onlar gıbı düşünmeliyız" Hele bir girelim sonra düşünüruz. *•* ANAP Milletvekili Mehmet Keçeciler: "Ğzal'ın başımızın üstünde yeri var." Aman orada kalsın! *•* Demirel: Takunya'dan terliğe Erbakan hoca, 20. yıldönümünü kutlayan milli görüşün "bu fani dünyada" pek muteber olmamasından dertlı. Muteber kılmak için de "öbür dünya"yı beklemeye niyetti değil. Milli görüş sahipleri, başkentin Balgat semtınde, Dışişleri Bakanlığı ile ANAP'ın yeni merkezine çok yakın bir binada üsleniyorlar. Caminin bahçesine inşa edilmiş RP Genel Merkezi'nin kapısı da bu camiye bakıyor. Bina ginşı, koyu kırmızı renkli halılarla bezeli. Erbakan hoca ile görüşmek isteyenler, "camiye giriş muameleleri"ne aynen uymak zorundalar. Ziyaretçilere hemen koca erkek terlikleri uzatılıyor. Erbakan hoca başta gelmek üzere bütün yetkili ve etkılıler de ayaklarında terliklerle, "şıpıdık, şıpıdık" seslerı arasında görev yapıyorlar. RP'ye giren, kendını evirvde hissedıyor. Milli görüşün halkın büyük çoğunluğu tarafından öğrenılmesı için RP'nin oldukça "teriik masrafı" yapması gerekiyor. "Takunya"dan vazgeçılmese bu iş daha ucuza halledilebilirdi. HARBİ SEMİH POROY KIÖLUYOB. KOtJM MİTINGİ "Demokrası kım, Özal kim?" Özal'ı btliyoruz, demokrasiyle henüz tanışmadık! • •• DeWef Bakanı Güneş Taner: "Özal cumhurbaşkanı olursa, ANAP'tan okuma yazması olan bir şef bulunur." Hâlâ bulamadınız galiba. • •* Demlrel: "Cumhurbaşkanltğı olayı 31 ekimde bıtmez." Eyvah yandıkl * • * Erdal İnönü: "Özal yüksek kademeleri de içıne alacak kirtı çamaşırların meydana çıkmasından korkuyor " Elbet korkar... Kirli çamaşır o kadar çok ki. * * • "İNONU HİKÂYELERİ Politik renkli çay Erdal Bey, işi gereği çeşıtlı kesımlerden insanlarta görüşür. Fıkir alış verişi yapar. Geçenlerde, Yeşiller Partisi Genel Başkanı Celal Bey (Ertuğ) kendisini ziyarete geldi. Kendi görüşlerını anlattı. Erdal Bey'e "dünyayı griyeşil kamplar olarak ikiye ayırdıklannı" söyledi. Sonra da ekledi Kusura bakmayın, gücenmeyin, ama biz sizi gri kampta görüyoruz. Erdal Bey, sükunetle konuşmanın sonunu dinledi. Hıçbır şeycık demedi. Sonra karşılıklı konuşmalar bıtti, basın mensupları iki liderı başbaşa bırakmak üzereyken, Celal Bey'e dönerek dedı ki: Bir çay alır mısınız? Gerçi yeşil çayımız yok, ama güzel, kırmızı Rize çayımız var... T A R İ H T E BÜGUN MÜMTAZ ARIKAIS 15 Ekim f97S'DE SUSUU, BlRl AMEIStKALt, DfğERİ Ç£KO£LOVA< IKI KAbtN OAĞCl, tfıMALAYA PAĞLARl'NtN AHHAPUISNA T OORUĞuNA ULAŞM/frı. 43 ve ss Wf£4e/<v<a*«Y ISENE İKİ KADIN7\NNAPURNA'DAİ Şinasi Nahit Berker MlLLER İLE VE&A KOMA&KOM4, NEPAL VIV KUZEYINPEKt POBr ANM/IPUKAM POK.UĞUNDAN EA/ YUKSEĞINE(8.O91 m^rHŞfMN M/)Yl 8AÇA£M/Şrr ?LK <£Z 13SO YILINOA, MAueıce HEÇZOG YÖNETıMrNOEKt SlR F8ANS(Z GRU8U rAJSAPfNDAM ÇttCtlAN BU PO~ IZUIC, O TARlHE PEĞIN UCAŞ/tAH EN SÛYU/C YÛKSEKLIKT'.. Not "Afinapurna", hındu dımndle gıda +anrıçasmın odrd>r* ve Hıntalayalar'dakı 4 doruğa da vert/tntfhr (Annapurna IHIUIS')
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear