26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Araştırmacılara açılıyor Sahıbı Cumhume! Malbaaahk ve Ga^necılık Turk Anonım Şırkctı adınd >ıdir Nadi O Genel Yaym Muduru. Hssan Cemal, Muessese Muduru. Entjae L$aklıgi). Yazı Işlerı Muduru Okay Goaens». # Haber Merkc?ı Muduru Yalçın B»rr. Sayfa Du2enı Yonomenı Ali V»r. O Temsılaler ANKARA VaJçın Dogan, IZMİR HiknMI Çelinktym. ADANA Olal B*$lı»gıç. hlanbul Haberien trhan Akyıidız, Ü15 Haberler Ergtııı Bsdci. Fkonomı Cenglz Tttrhaıt, Kultur CeiaJ L'ster, Spor Uanıjmanı AMulltadir Vacrlmu. Du/elımc Rrfik Durlnş. Araştırnıa. ^ahin Aipsv, l>Sendıka Şukr»n Krlfnci, Yurt Haberkrı Necdtl Dogan. Dızı Yazılar Kerera (, alışkan. % Koordınaıor Akmcl Kofilban, # Malı Isler Erol E/kul, 0 Muhasebe Bulrnl Yrnrr 0 BuivePtanlama. Sngi Anın 0 Rekfam: \yşeTonın, Fk Yaymlar Hulya Mı>ol A Uarc Hustjın Gurtr. Ijklme Onder Çdlk, Bılgılşkm Vıii Inal. & » a » v r tkyt*. Cumhunyn Maıbaatılıt vc Gazetecılık T A 5 Turk O c a * Cad J9<4I Cataloglu MJJ4 I v PK 2*4ls(an6uI Td 512 05 05 (20 hall. T c l « 22246 F M II) 526 « 0 72 # Bvroiar «nkara Zıya GokaJp Blv Inkılap S No I 9 ' 4 . Tel 133 II 414"", T c l « 42344 Fax(4) 135 11 41428 % h a u r H Zıya Blv 1352 S 2/3. Td 13 12 30. Tclcı 52359 Faj 151) 19 53 60 # Adana: Inönu Cad 119 S N " I Kjl J. Tcl 114550119131 T d c ı 62155. F M (71) 328 056 TAKVİM: 4 OCAK 1989 tmsak: 5.50 Güneş: 7.22 Öğle: 12.14 İkindi: 14.35 Akşam: 16.56 Yatsı: 18.21 ANKARA (Cumhuri>e( Bürosu) Osmanlı arşıvi nisan ayıııdan itibaren Türk ve yabancı araştırmacılara açılıyor. Osmanlı arşiv lerinde Ermenilerle ilgili olarak 1691 yılından başlamak uzere 1895 yılına kadar olan belgelerin tasnıfınin tamamlandığı büdirildi. Dışişlen BakanlığVndan verilen bilgiye gore Osmanlı arşiv lerinin tasnif ve kataloglama işlemlerinde Ermeni çevrelerin öne surdukleri iddialarla ilgili gerçeklerin ortaya yıkarılması için bu konuya öncelik tanındı. Osmanlı arşivlerinde Ermeni konusunda ilk belge 1691 tarihini taşıyoı". Ermenilerle ilgili bu çalışmanın Cumhuriyet'in kuruluşu olan 1923 yılına kadarki donemi ıçerecek şekilde tamamlanması planlanıyor. 1895 1923 Osmanlı Güney arşivi kurulmalı arşivi nisanda Dünyanın dört bir yanına haber gönderiyorum. Türkiye dahil... Yümaz'ın filmlerinden elinde kopyaları olanlar bana yazsın, haber versin, eksiksiz bir Güney arşivi oluşturmaya çalışalım. Elimizdeki bazı yıpranmış kopyaları onarmaya çalışıyoruz. dönemine ait tasnif ve kataloglama çahşmaları surüyor. Arşiv lerin aslında bu çalışmaların tamamen bitirilmesinden sonra araştırmacılara açılmasının makul görulebileceğine işaret ediliyor. Bununla beraber 1691 ve 1895 dönemine ait ve özellikle 19. yüzyılın ikinci yansında meydana gelen bazı olayların daha sonraki donemler için zemin hazırladığına dikkat çekiliyor. 9 Eylul I984'ıe Fransa'da ölen sınemacı Yılmaz Güney'in halen Paris'te yaşayan eşi Fatoş Güney ile Atillâ Dorsay'ın yaptığı soyteştnin ikinci bolumtinu sunuyoruz. Fatoş Güney, Yılmaz Güney'in tümfılmlerini toplamak için çalışıyor Tüp bebek dosynsı ANKARA (ANKA) Turkiye'nin ikinci tup bebek merkezi olmak için başvuruda bulunan Ankara Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Hastanesi'nin dosyasınm, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'nda ön incelemeye tabı tutulduğu bildirildi. Tup Bebek Bilim Kurulu'nun ise şubat ayımn ilk haftası içinde toplanarak, soz konusu başvuruyu gorüşeceği öğrenildi. Bilim Kurulu 'nun dosyadaki belge ve bilgileri yeterli görmesi haiinde, yönetmelik uyannca Tüp Bebek Merkezi, bilim kurulu tarafından yerinde görulerek denetlenecek. Beni hâlâ Yümaz'ın karısı olarak görmek isteyen bir sürü insan var. Bir anıya bağlı kalarak hayaîımı götürmemi bekleyenler olabilir. Ama Yılmaz böyle olmasını istemezdl Beni biraz da kişiliğim Fatoş Güney yaptı. Yılmaz yine var, ama bir de ben varım... kadar parayı bloke etmek gerekiyor. Bunu yapamadık. tleride şartlar uygun olur ve Turkiye'ye dönebilirsem, orada bir vakıf kurmaya çalışacağım. Fatoş, ğdecek için tasanlano oeler? F. GÜNEY Yılmaz'ın mirası manevi olarak benim omuzlanmda... Bunu getirdiği bütün sorumlulukla birlikte taşımak zorundayım, taşıyacağım. Yerine getirmem gereken işler var. Onun proje haiinde olan senaryolarını gerçekleştirmek... Örneğin "Boynu Bükıik Öldüler'M, hikâye tasanlarını, romanlarını filmleştirmek isterım... Ilke olarak Türk yönetmenler tarafından... Avrupa çok farklı bir kultüre sahip... Her şey özünde çok farklı... Bizim ülkemiz ise çok özgıin bir külture sahip. Onun için mustakbel Y'ılmaz filmlerini Turk yönetmenlerin yapmasını isterim. Peki Yılmaz, senaryolarını yönelmiş olan yönetmenler hakkında ne düşünüyordu? Sonuçlardan memnun muydu? F. GÜNEY "Siirü"den çok memnundu. Zeki Ökten'le tam bir diyalog kurmuşlardı, Zeki onu dinledi. Oysa "Düşman"da pek dinlemedi. "Yol"u Şerif, büyuk çabalar sarf ederek çok zor şartlarda çekti. Ve kendi kurgusunu yapmak imkânını bulamadı. Yılmaz malzemeyi aldı, yepyeni bir biçim verdi, planları, diyaloglan değiştirdi, hallaç pamuğu gibi attı filmi. Ve "Ah, ben yazdıgım senaryolan kendim çekebilseydim" pişmanlığını hep taşıdı. Çocuklardan söz eder misin? F. GÜNEY Çocuklar çok iyi bir gelişim içindeler... Yılmaz ölürken bir şey söylemişti: "Tttrkiye*ye hemen dönmeyin, çocuklar özgür, çagdaş bir dünyada yetişsinler" dedi. Ben onun bu sözunu tuttum. Turkiye'ye dönmedim, şimdilik de donmüyorum. Elif liseyi bitirdi, sakat çocuklarla ilgili bir yüksekokula gidiyor. ATİLLÂ DORSAY Peki, Fatoş Guney politik inançlar konusunda ne dusünüyorsun? Herhalde senin inançların da Yilmaz'ın paralelinde oldu. Bir anlamda seni 'eğilligi' sovlenebilir mi? F. GÜNEY Hayır, beni Yılmaz eğitmedi. Beni içine girdiğim girdap, o hayatın kendi gerçeği eğitti. O mucadelenin ateşi, o etimizle. kemiğimizle hissettiğimiz baskılar, haksızlıklar.. Hâlâ da öyle... Ben bugun Turkiye'ye dönmeyi hâlâ reddediyorum. Y'ılmaz'ın uzerindeki baskılar hâlâ surüyor. Onun duşunceleriyle paralel olduğum için değil. Bu baskılara bir tepki olarak, bu baskı ve yasakları nefretle kınadığım için ulkeme dönmeyi reddediyorum. Yılmaz oldu, benim için olay bitti mi? Onun orada ozgurluğe kavuşması için her şeyi yapmaya hazırım. Nitekim elimden geleni yapıyorum. Karınca kararınca.. Geçenlerde gittim, kendi kendime adamlardan imza topladım. Belki bir şeyler olur diye... Yaptığım işi önemsediğim için de Yani Turkiye'ye dönmek için bazı şartlann gerçekleşmesi gerek? F. GÜNEY Evet. öncelikle Yılmaz'ın filmlerinin gosterilebilmesi gerekli. Mezarı asla ve asla gelemez.. Ben hayatta olduğum sürece, ayrıca çocuklara da vasiyetim var. Turkiye'de gerçek bir demokrasi yerleşinceye dek.. Göturulurse, bu ortamda, biliyorum, kemikleri sızlar... Esas gerçek bir demokrasinin, insan haklarına saygının yerleşmesi gerekli. Bunlann arasında Kurtlerin külturune, diline saygı da olmalı. Yılmaz'ın hastalıgı nasıl gelişti, nasıl meydana çıktı? F. GÜNEY Hastalık, bildiğin gibi Turkiye'de başlamıştı. Yılmaz kendini bildi bileli midesinden şikâyetçiydi, olayı sanki kanıksamıştık. Fakat burada ağrılar son derece şiddetlendi. Bir gün bir doktor çağırdım. Önce kalpten şuphelendi, tum göğsü ağnyordu. Sonra mide için fibroskopi gerekti. Bir boruyla mıdeye inilecek, rontgen çekilecek. Yılmaz bunu bir turlu yaptırmadı. İki kez gittik, yapamadılar. Asabi bunyesi buna engel oluyordu. Ancak sonunda midedeki durum saptandı. Olay Isparta'da başlaırtış, zamanlagelişmişti. Sonunda fibroskopi yapıldı, hemen sonrasında da ameliyata aldılar... Türkiyv AT'nin çok uzağınchı LONDRA (UBA) Ingiltere'de yayımlanan The Middle East Dergisi'nin son sayısmda Türkiye 'nin A T'ye tam iıyeliği konusuna geniş yer verildı. Derginin ocak 89 sayısmda Jasper Mortimer imzasıyta yayımlanan yazıda Turkiye'nin ekonomik ve demokratik açıdan A T standanlanmn çok altında olduğu öne sürüldü. Turkiye'de demokratikleşme yolundaki ' 'reform' 'un ' 'kaplumbağa hızıyla" ilerlediği kaydedilen yazıda, Türklerin ne kadar devrim gerektiğinin farkında olmadıkları bildirildi. Başbakanlık Devlet Arşivlerı Genel Muduru tsmef Miroğlu da Osmanlı arşivlerindeki 100 milyona yakın belge \e 240 binden fazla defterin 400 eleman tarafından tasnif edildi|ini bildirdı. Mıroğlu son 9 ayda defterlerin yuzde 4O'ı belgelerinde yuzde 5'ınin tasnif işleminin tamamlandığını söyledi. « * «. •" Bilim çevrelerifarklı görüşte 6 Çok medeni ancak gecikmiş bîr açılış' Doç. Dr. Sina Akşin: Ermeni soykınmı iddialan hâlâ ispat edilememişür. Attila llban: Osmanlı arşivlerinin açılması Ermeni meselesinde haklı olduğumuzu ortaya çıkaracaktır. Doç. Dr. l l b e r Ortaylı: Arşivlerin açılması çok medeni bir davramş, ancak gecikmiş bir medeniliktir. Doç. Dr. Mete Tunçay: 45 yıllık bir ayıklama hazırlığından sonra arşivleri açıyorlar. ANKARA (AA) Dışişlen Bakaru Mesut Yümaz'ın, Osman!ı arşivlerinin açılacağını açıklaması, bilim ve sanat çevrelerinde değişik görüşlerin ortaya çıkmasına yol açtı. Arşivlerin "Ermeni sovkınmı iddialarına ışık tutacagı" de|erlendirmesi konusunda farklı görüşler ileri suren öğretim üyeleri, "arşivlerin açılmasının çok geciktiği" düşüncesinde birleştiler. SBF öğretim üyelerinden Prof. Dr. Sina Akşin, arşivin açılması isleminin çok gecikttğini ifadeetti ve konuyla ilgili şu goruşleri savundu: "Ermeni soykınmı iddialan hâlâ ispat edilememiştir. Vapmadıgımız bir şevi biz de niye kabul edelim ki? Soykırıma yol açtıgı iddia edilen insanlar yıllarca Malta'da tutuldular, ama dogru düriist bir kanıt bulunamadı. Osmanlı arşivi, işgal yıllarında ililaf devletlerinin elindeydi. Bir şey bulsalardı. ortaya çıkarmaktan geri kalmazlardı herhalde." Şair ve edebiyatçı Attila Ilhan, "L ygar ülkelerde üzerinden 50 yıl geçtikteo sonra, bir olayla ilgili arşiv açılır" diyerek "Osmanlı arşivi daha once açılsavdı, Ermeni sorunu bu kadar kangren hale gelmez, olaylar da aleyhimize gelisraezdi" şeklinde konuştu. Ekonomist ve tarih araştırmacısı Tevfik Çavdar da "Gönül isterdi ki arşiv bütiin araştırmacılara açık olsun. Türk bilim adamlannın arşive girememeleri pek olagan karşılanabilecek bir durum degil" dedi. AA muhabirinin göruştuğu, tarih araştırmacısı Doç. Dr. Mete Tunçav, Osmanlı arşivlerinin 45 ytidan bu yana ayıklandığını öne sürerek "Arşivi, resmi tezleri dogrular tarzda araştırma yapacaklanna inandıkları kişilere, sozgelimi Stanford Shaw gibi bilim adamJanna açacaklardır" dedi. Tunçay şoyle devam etti: "Eger boyle değilse, bu arşive benim girmem neden yasak olsun? Fakat bu ayıklamalar olmasa bile sovkınm iddialannın aşınlığının ortaya çıkacağına inanıyorum. Ama bu a>n bir konudur. Tarihin, politik bir raalzeme olarak kullanılması ayn bir konu. Aynca, biz Osmanlı arşivlerinin iki düzine mirasçısından sadece biriyiz. Böyle çokuluslu bir arşivin, uluslararası bir yönetimin altında olması gerekir." Doç. Dr. Mete Tunçay, Osmanlı arşivinin açılmasının çok gerektiğini de belirterek "Bunda kötü niyetıen, parasızlıga, beceriksizlige kadar bir çok neden sıralamak mümkundur" diye konuştu. Doç. Dr. llber Ortaylı da arşivin açılmasını "çok medeni bir davramş" olarak karşıladığını ifade ederek "Ancak, bu oldukea gecikmiş bir medeniliktir" dedi. Ortaylı, konuyla ilgili göruşlerini şoyle anlattı: "Hiçbir arşivden dünyayı sarsacak şeyler çıkmaz. Arşiv, bir konuyu ne ispatlar ne de çürütür, buna giicii yoktur çünkü." Fatoş fifney Benim tasanlanm artık oturmuş, yerleşmış. Biraz yalnızlığı yaşıyorum. (Fotoğraf: Atillâ Dorsay) sını istemedim. Yani olecegini hiçbirzaman bilmedi mi? F. GÜNEY Tam olarak değil, ama hissetti. Bir sure once durumu anladı. Hatta bana "Kendini hazırla", "beni bagışla" dedi. Ben karşı çıktım, bir şeyin yok, iyi o'acaksın diyerek onu teselli ettim. Ben de tedavinin iyi sonuç verdiğine inanıyor, inanmak istiyordum. Ama o, keskin duyarlığıyla öleceğini sanırım benden iyi biliyordu. Bir aralar iyileşir gibi oldu. Bir, bir buçuk ay kadar... Ama birkaç ay sonra yeniden hastanelik oldu. Komaya gırinceye dek gerçeğe inanmak istemedim. Gerçekle aramda bir blokaj oldu. Aslında hep geç kalındı. Ameliyat da tedavi de geç kalmıştı. Bu olaylarda hiç belli olmuyor, zamanında tespit ve tedavi edilen olaylarda bile bazen ölum gelip çatıyor. Ama en azından birkaç yıl kazanabilirdi ve bu onun için çok önemli olabilirdi. Birkaç film daha çeker, belki hayatının romanını yazardı, ne bileyim... Peki, sence yapmak istediğinin büyük bölümünü yapmış gibi mi hissediyordu? F. GÜNEY Asla... Ne yapmak istediğinin ne de yapabileceklerinin tümünü yapmıştı. Filmlerine asla istediği gibi yoğunlaşamadı. Filmleri için en basit prodüksiyon hazırlıklarından oyunculara, her şeyiyle kendisi u|raşıyordu. "Duvar"da hemen hemen hiç profesyonel kadrosuz, asistansız, sinemanın S'sinden anlamayan, Almanya'dan toparlanıp getirilen, hayatında kamera gormemiş çocuklarla çalışıldı. Bunlarla hep Yılmaz uğraştı. Diğer filmlerinde de iki hapis arası, maddi olanaksızlık, kadrosuzluk, guvensizlik, zamansızlık, vs. onu hep kafasındakileri yapmaktan alıkoydu. Burada sinema yaprnanın koşullannı, kolaylıklannı gordum de Yılmaz'ın önceki filmleri için ne denli gereksiz şeylerle uğraştığını, nasıl fedakârlıklarda bulunduğunu, kişiliğini. sağlığım, sinirlerini nasıl yıprattığını görunce şaşırdım. Peki, butun bunlann arasında, bu kadar işin ve dolu bir hayatın içinde, Yılmaz'ın iyi bir koca, iyi bir baba oldugu söylenebilir mi? F. GÜNEY Çok çalıştı. İyi bir baba ve koca oîmak için çaba gosterdi. Bunları çok ciddiye aldı. Ama onu aşan olaylar oldu. Şartlar zordu. İstediği hiçbir şeyı hayatta istediği gibi gerçekleştiremedi, sinemasında da, özel hayatında da... Yılmaz'ın bütiin bellibaşlı filmleri Avrupa'da değil mi? F. GÜNEY 1968 sonrası filmleri evet... Ama olmayanlar da var sanıyorum... "Acı", "Y'ann Başka Bir Gdndiir", "ümutsuzlar", "İzin", "Bir Gün Mutlaka?" F. GÜNEY Evet, bunlar yok. Bunlar Guney Film'in olmayan yapımlardı veya Guney Film'in olup Yıimaz'ın yönetmediği ve sahip çıkmadığı yapıtları ("İzin" ve "Bir Gun Mutlaka"). Bunlar yok. Dünyanın dört bir yanına haber gönderiyorum, Türkiye dahil... Bu filmlerden elinde kopyaları olanlar bana yazsın, haber versin. Eksiksiz bir Güney arşivi oluşturmaya çalışalım... Buradaki filmler şimdi Güney Film'in ınalı mı? F. GÜNEY Evet... Üzerlerinde sürekli çalışılıyor, yipranmış kopyalar onarılmaya çalışılıyor. "Aç Kurtlar" (ki çok güzel bir filmdir), "Seyyithan" biraz yıpranmış durumda... Ama diğerleri fena değıl. Onarım çok pahalı bir iş... Bir Yılmaz Güney Vakfı kurmaya çalıştım, ama zor... Bunun için ilk etapta 5 milyon frank Korsan turizmciler tSTANBUL (AA) Fethiye'yi merkez alan ve turistik yörelere tur duzenleyerek "korsan" seyahat acenteliği yaptığı bildirilen yabancı uyruklu 12 kişi hakkında açılan davanın sonuçlandığı bildirildi. Sanıklar Felhiye 1. Sulh Ceza Mahkemesi 'nde gıyaplannda 3'er bin lira para cezasına çarptırıldılar. 9 İngiliz, 2 Kanadalı ve bir Amerikalı'mn cezaları yeniden Turkiye'ye geldiklerinde in/az edilecek. TÜRSAB Baskanı Ferit Epikmen, korsan acenta isletenlere verilen cezalann çok yelersiz olduğunu söyledi. Osmanlı arşivi BBC'de 'Karar baskıyla alındı' Dış Haberler Servisi BBC Radyosu dunku haber bultenlerinde Dışişleri Bakanı Mesut Vilmazin Osmanlı arşivlerinin açılmasına ilişkin açıklamasına geniş yer verirken r, dyoda yayınlanan bir roportajda konuşan tarihçi Cl.risıopber VVaJker, "Türk hükmetinin bu karan dünya kamuoyundan ve ABD'den gelen yoğun baskılar uzerine aldıgım" savundu. BBC Dünya Servisi'nin dun öğleden sonra yayınlanan "Outlook" adlı programında kendisiyle bir söyleşi yapılan Ermeni Tarihi ve Kultüru Uzmanı Christopher Walker, Ermenilerin dünyanın en eski Hıristiyan toplumlanndan biri olduğunu anlattıktan sonra geçen yüzyılın sonlannda bu toplumun, "Türk ve Rus imparatoriuklan arasındaki bölgeye yerleştirildiğini ve çileli günler geçirdiğini" belirtti. Christopher Walker ayrıca Ermeni topluınu içindeki bazı "ateşli unsurlann" da bu politikaları kışkırtıcı davranışlar içinde bulunduklarmı da ifade etti. Associaled Press Ajansı da dün konuya ilişkin verdifi haberde Mesut Yılmaz'ın, basında yer alan açıklamalan ile sozde Ermeni soykınmı iddialarına ilişkin Türk ve Ermeni görüşlerini sıraladı. Turkiye'ye dönmeyi hâlâ reddediyorum. Hükümetten dik Çünkü Yılmaz'ın göğüse destek üstündeki baskılar ANKARA (UBA) hâlâ surüyor. Onun Güzellik amelıyatlarına hükümetten geniş kapsamlı orada özgürlüğe ithalat desteği geldi, kavuşması için her Bakanlar Kurulu'nun estetik ithalat leşvikine göre şeyi yaparım. amaçlı birçok ameiiyatın Yılmaz ise bir yıl sonra liseyi bitiriyor. Kendi çocukluğu son derece problemli geçtiği için Elif sorunlu çocuklarla uğraşmayı meslek seçti kendi ne... Peki, Yılmaz mitoiojisi çocuklan ne düzeyde etkiledi? F. GÜNEY Oldukça etkiledi, zorladı. Elif daha zorluklarla karşılaştı, çünkü baştan beri Güney soyadmı taşıdı, Yılmaz'ın seruvenine daha uzun zaman karıştı. Kendi sorununu kendi içinde çozümledi, kişiliğini buldu ama... Yılmaz ise daha çok genç... Her ikisi de farklı ortamlarda, farklı sistemler içinde gelişiyorlar, babalarından farklı kişilikleri, belki düşünceleri olacak. Beni de hâlâ Yılmaz'ın kansı olarak gormek isteyen bir sürü insan var. Bir anıya, bir öluye bağlı olarak hayatımı götürmemi bekleyen, isteyen birçok kişi olabilir. Ama Yılmaz böyle olmasını istemezdi. Ben Yılmaz Guney"in karısı olabildimse, bu, yalnızca bir nikâh muamelesiyle olmadı. Benim de içimde bir şeyler varmış ki, kişiliğimde yeterince özveri varmış ki bu olayı taşıyabildim, buraya kadar getirebildim. Beni biraz da kişiliğim Fatoş Guney yaptı, yalnızca Yılmaz'Ia evlenmem değil... Onun ölumünden sonra da olay bitmedi, yine Yılmaz var. Ama bir de ben varım... Yılmaz'la ilgili anılannı yazacak rnısın? F. GÜNEY Evet, bunu o da istedi. Benim kadar uzun sure onun hayatını paylaşmış başka kimseyok. Bildiklerimi, görduklerimi, mumkun olduğunca duygusailığa kapılmadan yazmayı deneyeceğim... Dışanda yaşayan sayısız Turk ve siya.sal gruplar var. Bunlarla ilişkilerin yoğun mu? F. GÜNEY Hiç yoğun denemez. Çok çeşitli gruplar, duşunceler, ilkeler, siyasal inançlar var. Çatışmalara, tartışmalara girmek istemiyorum. Hepsine saygım var, ama oturup surekli tartışmaktan hoşlanmıyorum. Benim inançlarım, tasanlanm, yapmak istediklerim artık oturmuş, yerleşmiş... Aslında biraz yalnızlığı yaşıyorum: Belki de kendimi biraz fazla soyutluyorum... Bilmem ki!.. Peki, yeniden evlenmeje niyetin var mı? F. GÜNEY Bilmem... Daha boyle bir öneri almadım... Peki, hastalıgın ortaya çıkmasıyla olumu arasında ne kadar vakit geçti? F. GÜNEY Bir, bir buçuk yıl kadar... Durumun iyileşmez olduğunu once ben öğrendim, ameliyat yapacak profesorden bunu ondan saklamasını istedim. Oyle bir acı duydum ki gerçeği oğrenince, onun da bu acıyı tatma Yılmaz ve Fatoş Guney, evliliklerinin Hk yıllannda. Yalnızca "nikâh muamelesi" olmayan bir beraberlik. ana maddesi silikon gümrük vergisı de dahil olmak üzere her türlü vergi, resim, harç ve fonlardan muaf olarak ithal edilecek. Estetik amaçlı goğüs ve kalça ameliyatlan ile cinsel iktidarsızlıği giderme ameliyatlarında ana madde olarak kullanılan silikonun, vergi resim ve harçlardan muaf olarak ithal edilmesiyle, estetik ameliyatlarda bir ucuzlama bekleniyor. Güney filmlerine özgürltik Dünyanın önde gelen 200 sinemacısı, Evren ve Özal'a gönderdikleri çağrıda Güney'in filmleri uzerindeki yasakların kalkmasını istediler. Kullür Servisi Turkiye'de Yılmaz Güney'in filmlerine '2 Eylül sıkıyonetimiyle birlikte getirilen yasak bugün hâlâ yururlukte. Öte yandan, 1980 başlarında sıkıyonetim komutanlığınca çeşitli kişi \e kurumlardan toplanan Yılmaz Guney fılmlerinin kopyalarının nerede ve ne durumda olduğu konusunda bir bilgi yok. Güney'in filrnierine Turkiye'de konulan yasaklann kaldınlması yolunda yurtdışında bir "uluslararası çağrı" hazırlandı ve çağrı, Avrupa'daki çeşitli kuruluşların yani sıra Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e ve Başbakan Turgul Özal'a da gonderildi. Avrupa'da iki yüz kadar tanınmış sinema adamı, vazar ve kuruluşun imzaladığı, " r ürkiye'de Y'ılmaz Güney'in Filmlerine Konan Yasaklann KaMınlması İçin Uluslararası Çağrı "nın metni şoyle: "Yedi yılı aşkın bırzamandır sinemacı Yılmaz Guney'in eserleri ülkesinde yasaklanmıştır. Tüm dunya sinemaseverleri, onun filmlerini ozgurce seyrederlerken, kendi yurttaşlarına bu hak tanınmamaktadır. Demokrasiye dönme yolunda adım attıklarmı soyleyen ve fikir suçunun mevcut olmadığı Avrupa demokratik topluluğu AT'ye uye olnıak için başvuruda bulunan Ankara vönetiminin bu tutumu kabul edilemez. Demokrasi ve özgurluk ideallerine derinden bağlı ve her türlü horgöruye, sansure karşı olan aşağıda imzaları bulunan kişiler, Türk hukumetinden Yılmaz Güney'in filmlerine konan yasaklann derhal kaldırılmasını talep ederler." Geçen yıl bir televizyon filmi çckimi için ulkemize de gelen Ispanyol yazar Juan Goytisolo'nun da imzaladığı çağrıda Claudine Auger, Klaus Maria Brandauer, Julie Christie, Brigitle Fossey, Antonella Lualdi. Marcello Mastroianni, Y'ves Montand gibi dunyaca ünlu sinema oyuncularının imzaları da var. Çağnda imzası bulunan diğer bazı ünluler ise şoyle sıralanıyor: Yunanistan'ın en ünlu film yönetmeni Theo Angelopulos, ülkemizde son olarak "1900" ve "Son İmparator" adlı yapıjlan gosterilen Bernardo Bertolucci, Filipinler'in dunyaca tanmmış yönetmeni Lino Brocka, Yunanlı Sinema ustası Mihail Kakoyannis, İtalya'dan Luigi Comencini, Francesco Masdli, Fttore Scola, Sergie Leone ve Taviani kardeşler gibi yönetmenler, uzun sure Fransız Sinematekini yöneten ve politik filmlerıyle tanınan Costa Gavras, Hoüandah belgesel sinema ustası Joris Ivens, Arjantinli yonetmen Fernando Solanas, Hint sinemasının gelmiş geçmiş en buyuk yönetmeni Satyajit Ray, Sinema Günleri'nde "One Kaydııma" adlı yapıtıyla Altın Lâle alan Fransız yonetmen JeanCharies Tacchella ve Alnıan kadın yonetmen Margarelne von Trotta. 200 ünlü dünya sinemacısından Ankara'ya açık çağrı Öğretmen sınavları ANKARA (AA) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlı okullarda görevlendirilecek 9 bin 639 oğretmenden, ilk defa atanacakların belirlenmesı amacıyla yapılan "yeterlilik ve yarışma sınavı" sonuçları bugün açıklanacak. Adana, Ankara, Erzurum, tstanbul ve Izmir'de 25 aralıkta gerçekleştirilen sınava, ilk defa atanma isteğinde bulunanlar, daha önce öğretmenlik yapmıs olup da stajyerliğı kalkmadan bu görevden ayrılanlar katılmışlardı Harçlarda indirim ANKARA (AA) ~ Noter, konsolosluk, pasaport, vize ikamet sozleşmesi ve Dışişleri Bakanlığı tasdik harçlan ile gemiciliğe ilişkin harçlarda yüzde 20 ile 60 arasında değışen oranlarda indirim yapıldı. Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre 30 aralık tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan yeni harç tarifeleri 1 ocaktan itibaren yürürluğe girdi, Yapılan son düzenlemeyie pasaport cüzdanı 50 mark, uzatma 6 ay 12 mark, bir yıl 17 mark, 2 yıl 29 mark, 3 yıl 42 mark, 3 ytidan fazla 60 mark oldu. Muvafakatname (tek imza) 28 mark olurken, özel vekâletname (tek imza) 25 marka indi. Genel vekâletname ise (tek imza) 36 mark olarak belirlendi. Italyan film yönetmenleri Taviani Kardeşler. Bernardo Bertolucci Yves Montand BİTTİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear