Catalog

CUMHURİYET/14 SPOR 26 MART 1987 Bu Milli Takım alkışlanır Türkiye: 3 D.Almanya 1 STAT: A.Sami Yen HAKEMLER: Streng Octavian (5), George lonescu (7), Mircea Constantinescu (7) TÜRKİYE: Şenol (6) (Fatih ?) Rıza (8), Ali Çoban (8), Erhan (7) (K.Hasan ?), Semih (8) • Ismail (8) (Müjdat 6), Savaş (7), Erdal (7), Iskender (8) (Rutvan ?) Kayhan (6) (Metin 4), Tanju (8) D.ALMANYA: Müller (7) Kreer (3), Rohde (4) (Sanger 4), Stahmann (4), Schössler (5) • Stübnr (5), PUz (4) (Manhall 6), Ernst (7), Döscner (6) Minge (7), Thom (5) Seyirci: 3.379 Haalat: 5.778.500 TL A MilliFutbol Takımımız, D. Almanlar karşısında başarılı biroyun sergile ROBSON YAZIYOR Gerçekten etkilendim Sevgili Cumhuriyet okurlan dün milli takımınızın oyununu gerçekten çok beğendim ve dogrusu etkilendim. Demokratik Alman Takımını en son Portekiz'in Braga kentinde Portekiz'i 31 yendikleri maçta seyretmiştim. Bende iyi bir takım izlenımi bıraktılar. Üstelik o günden bu yana takımı daha da güçlü elemanlarla takviye ettiler. Maçtan önce "Türklerin işi zor" diye düşünüyordum. Fakat oyun ilerledikçe sizin çok daha iyi mücadele ettiğinizi, fert olarak ve takım oyunu olarak daha zengin bir futbol oynadtğınızı gördüm. Bu galibiyeti hiç küçümsemeyin. Üstelik çok net iki pozisyon da gol olsaydı skor 51 olurdu. D.Alman kaleci takımını mutlak iki golden kurtardı. İlk yarıda temkinliydiniz, ikinci yarıda coştunuz. Atak kombinezonlarınız çok iyiydi. Agresif (saldırgan) futbolu öğrenmişsiniz. Yerden oynadığınız zaman daha etkiliydiniz. Savunmanız telaşsız. Kaleciniz çok tecrübeli. 4 numaralı oyuncunuz (Ali Çoban) bir kaplan gibi mücadele ediyor. Forvette 11 numaralı oyuncunuz (İskender) topu çok iyi kullanıyor. ÜçUncü golü yaratan ortası harikaydı. 8 numara (Erdal) satranç ustası gibi. 5 (Erhan) da kaleciniz gibi sakin ve tecrübeli. 9 (Kayhan) çok hızlı, 10 (Tanju) iyi futbolcular. O uzun rakiplerinin üzerinden ne güzel toplar aldı. Bize 80 yenilen Türk takımı bu değildi. Aradan geçen zamanı siz bizden de iyi değerlendirmişsiniz. Şimdi oldukça ciddi önlemler almamız gerekecek. Bu futbolunuzla, iyi bir Avrupa takımını yendiniz işte. Bu arada sayılmayan golünüzü Ingiltere'de hangi hakem olsa verirdi. Bence nizami şarj vardı ve gol geçerliydi. 29 nisanda böyle bir rakiple karşılaşacağımız için seviniyorum güzel maç olacak diye, ama dünkü gücünüzü gördükten sonra endişelenmiyor da değilim. Misafirperverliğiniz güzel, futbolunuz güzel, ülkeniz güzel. Bunları bana sunduğunuz için teşekkür ediyorum. 29 nisanda dostça bir rekabette buluşmak üzere... f) TANER KUTLAY köşeyi döndük' diye düşünsün; isteyen 'tombaladan çıktı fazla sevinmeyeliın' diye temkin öğütlesin. Onu bunu bilmem. lyi oynadık mı? Oynadık.. Yendik mi? Yendik.. Daha ne? Kırk yılın başı da olsa keyiflenmeyelim mi? Sigara üstüne sigara, oflaya puflaya yazı yazmak kaderimiz mi sanki? Şöyle yüreğimiz kıpır kıpır, parmaklanmız şıkır şıkır bir çift söz haram mı yani? Adamlar güçlü kuvvetli, boylu poslu, atna bizimkilere yetemiyorlar. Tanju seyyar minarelerin üzerinden çıkıp çıkıp vuruyor her kafayı. İskender aldığı her topla 2 numaralanm şaşkına çeviriyor, çalımı attıktan sonra bir de yanağından makas almadığı kalıyor. Ali Çoban kalemize yönelen her hava topuna tırmaruyor adeta. Semih ve Rıza kanatlan kitliyorlar. İsmail üç kişinin arasından söke söke top kazanıyor. Ee, demek biz daha güçlüyüz.. 3 gol atmışız, iki tane ikram etmiş, bir de 'hamam parası' demişiz, bir gol yemişiz. (O da İsmail'in beline çarpmasa olur muydu bilinmez). Eee, demek biz daha iyi oynamışız. O halde bırakalım boş lafı, neler olmuş, ona bakalım. 2. dakikada Tanju'nun kalecide biten atağıyla besmeleyi çekip başladık. 10. dakika karşılıklı konırol. Ama tempo yüksek, oyun hızlı. 12. dakikaya girildığinde onlann iki tehlikeli atağı var. Aferin Şenol, bravo direk.. Sağdar. İsmail, soldan Iskender'le akmaya başlıyoruz. 14. dakikada Erdal verkaçla iniyor, kaleci lyi oynadık; yendik. Istcyen *artık leri 18 dışında ayağıyla karşıhyor. Zeminin ağırlığına rağmen valla iyi futbol. 20. dakikada İskender çalımlarla giriyor, şuut, direği yalayıp çıkıyor. Eyvah İskender'i keşfettiler, 7 numarayı da verdiler. Biri sırtına çıksın, diğeri karşıdan bastırsın diye. İskender sırtındakine 'in hemşerim aşağı' demeden, gene basıyor 2 numaraya çalımı, belinden su almacasına. Ha gayret, yağmasak da gürlüyoruz bayağı.. 28. dakika S numaraları soldan atağa katıldı. Ali indirdi. Faul atışından gelen topa santrforlan yükselip vurdu. Top İsmailin ayağına çarpıp Şenolu yanılttı ve ağlanmızda. Yemek tabağına kıl düşmüş gibi oldu. Sevimsiz ve şanssız bir gol. Bizimkiler güle oynaya yaptılar sanırayı. Hiç mühım diil.. Bir bildikleri var zaar.. Işte Sava$ 35 metreden ateşledi füzeyi. kaleci iki hamlede tutuyor. 34. dakikada Rıza havalandırdı, Tanju kaleciyle birlikte yükselip çaldı topu, Erdal'ın önünde şimdi, vurdu ve gol. Hayır iptal. Sağlık olsun ama, bu golü tngiltere'de vermeyecek hakem yoktur diyor Mr. Robson. 43. dakikadan itibaren tam saha pres. Semih'in üstten auta giden şutu. 44.'de tskender'in ceza alanına girerken düşürülüşü. Bu güzel ataklara hakem de kıyamıyor ve çalmıyor devreyi bitiren düdüğü. 4İ5. dakikayı 18 saniyegeçe 'hurraa!' Korneri pasa dönüştürüyoruz. Rıza ortalıyor, Erdal kule gibi yükselip ça(Arkası 15. Sayfada) İZLENİMLER Âyukta 90 dakika Maçın başında D.Alman teknik kadrosu ile yer konusunda tartışan Mustafa Denizli, 90 dakika hiç oturmadı. Oldukça heyecanlı olan Denizli'yi saha komiseri zor yatıştırırken, bir kez de hakemden ikaz aldı. HALtL ÖZER Jupp Derwall ile işe başlayan ancak daha sonra yalnız kalan Mustafa Denizli teknik adam olarak görev yaptığı ikinci maçında sahadan başı dik ayrıldı. Mustafa Denizli, Demokratik Almanya maçında takımını saha^Jcenajından yönetirken oldukça ilginç görüntüler meydana getirdi. Konuk teknik adamlar ile devre başında yer tartışması yapan Mustafa Denizli 90 dakikayı ayakta izledi. Oyun atmösferinin en düşük olduğu anlarda bile yerine oturmayan ve ayakta futbolcularını uyaran Mustafa Denizli, yediğimiz golde de "Olmaz böyle gol" diye söylendi. Yamnda oturan Nazım Özbay'a da hakemi şikâyet eden Denizli, sayılmayan golde "Bu hakemlerie biz biraz zor kazanınz" diye konuştu. Bu arada tribünden maçı izleyen futbolseverler Mustafa Denizli'ye sık sık takıldı. Içlerinden birisi Denizli'ye "Mustafa Derwall" diye bağırdı. Ama bu çağnyı Denizli ya duymamazhktan geldi ya da gerçekten duymadı. Devre arasında futbolcularını moralle doldurarak sahaya süren Mustafa Denizli kulübenin önünde yerini aldı. Daha çok Kayhan, Erhan ve Savaş'ı uyaran Mustafa Denizli maçın atmosferine kendini kaptırınca saha komiseri tarafından zor yatıştırıldı. Hatta bir kez Rumen hakem, Denizli'yi saha kenarına kadar gelmemesi için uyardı. Birbiri ardına gelen gollerden sonra Mustafa Denizli biraz olsun yatıştı neşelendi. Oyundan çıkan her futbolcunun boynuna sanlan ve öpen Denizli sanki "benden mutlu künse yok" der gibiydi. Karşılaşma sona erdiği zaman ise Mustafa Denizli futbolcularını tebrik etmeden TRT televizyonuna yakalandı. Yaptığı açıklamadan sonra soyunma odasına doğru giden Denizli'yi statta bulunanlar alkışladı. Soyunma odasmda ise başta Ali Uras olmak üzere herkes Denizli'yi kutluyordu. Aralarında "Bakalım bu sonuçtan sonra seni kim eleştirecek" diyenler vardı. Denizli de bu sözleri "Benim diplomam eksik. Onu almam gerekiyor" şeklinde biraz alaycı yanıtlıyordu. MAÇEV ELEŞTİRİStl Göremediniz mi? YazıkL ABDÜLKADİR YÜCELMAN "Ah Fatih o gol de yenir miydi?" "Erdogan o topa öyle vurmasaydın o gol olmazdı" diye yıllardır yakındık, tribünlerde ufaldık da ufaldık, Milli Takımımıza alkış tutamaz olduk. Oysa dün "O gol kaçar mıydı Tanju", "Ah Metin ne yaptın; dörtleyecektik golleri" diye saçımızı başınuzı yolarken kendimizi tanımaz ounuştuk. Bu enerjisi, bu istekli futbolu, bu galibiyeti ile bu bizim Milli Takınumız mıydı. Inanılacak gibi değildi, ama işte 31'lik galibiyetimiz bir düş değil, gerçekti. Gerçekten iyi oynadı Milli Takım. Hem de 1.90'ın üstündeki boy ortalaması ile sahaya çıkan bir rakibe, fizik gücü mükemmel bir Avrupa takırruna karşı. Ustelik ağır bir sahaya rağmen. Kaleci Şenol1 dan sol açık Iskender'e dek milli formanın hakkını vermeyen tek adam göremedik. Hepsi de adını, şöhretini, fizik gücünü, enerjisini ortaya koymuş, iyi bir moralle yüklenmişti Doğu Alman takımının üstüne. Bir dağ gibi üzerine gelen rakibinden ürkmemişti, çünkü maç öncesi Denizli onlan iyi motive etmiş olmalıydı. Gol yedikten sonra bozulmadı, oyunu bırakmadı, aksine gol atmak için pozitif futbolun gerektirdiği her yolu denedi ve başardı. Alkışlar bu Milli Takıma, tebrikler hepsine teker teker. Bir eksiği var bu Milli Takımın, o da seyircisi. Bu maçı görenler görmeyenlere anlatsın ki, bundan sonraki milli maçta takımımızı böylesine alkışsız, sahipsiz bırakmayalım. Çünkü bu takım hem görülmeye, hem alkışlanmaya değer. Umanz bu bir başlangıç olur ve arkası gelir. Tebrikler... ADNAN DİNÇER ~ Kim ne derse desin, bu takım bizimdir Ona ve o işi yürütenlere yardımcı olmak ulusa! bir görevdir. Bu futbolcular, futbola emek veren herkesindir. Soyunma odasında federasyon başkanından malzemecisine kadar herkesin bir özlem içinde olduğunu ve bu galibiyetin bir ölçüde tngiltere karşılaşması önünde doping anlamı taşıdığını kabul etmek gerekir. Her zaman Türk fulbolcusunun sadece hücum veya sadece savunma futbolu gibi aynlmış bir kargaşa değil, cesaretle oyunu kazanmak, topa saldırmak ve fizik gücünü iyi motive eden golü aramak düşüncesinde olmasının sonuç getireceğini söylerim. Oyunun 90 dakika olduğunu unutmayan, mekanik ve disiplinli oynayan Doğu AJmanya karşısında, aynı dirilikte görünen takınumız gol noktalannda savunmaya oranla daha becerikli olduğunu (gol kaçırmasına karşın) gösterdi. Bunun nedeni de Erdal, Tanju ve Kayhan gibi gol vuruşunu bilen futbolculara sahip olup kadroda yer vermemizdir. Aynca oyuna yenik başlamalannın kendileri için kişilik yönünden büyük anlam taşıyacağını unutmayan Ali Çoban, Şenol ve Erhan gibi deneyimli futbolcularımız Rıza, ismail, Savaş, İskender ve bir Avrupalı gibi sahada oyun kuran, gol pası veren ve de gol atan Tanju ile övünebilirler. Oyunun ikinci yarısımn başında baskı altında kalan ancak gol ile yükün altından kalkan takımımız hava toplarında özellikle savunmada hatalar yaptı. Bu satırı yazmanın ana nedeni tngiltere karşılaşmasımn önemidir. Oyunun tamamı iki kale arasında gol atmak için oynayan anlayışa teslim edilmiş. Dünya futbolunda 1978'den bu yana kupa ve kulüp takımlannda görünmeyen ve mekanik oyunu, sürat, çabukluk ve fizik güce dayalı tutup kişisellikten yoksun donuk Doğu Almanya henüz hazır değil. Biz ise çok iddialı beyanlardan ve kavgacı hiziplerden kaçarak beğenilmeyen ama zaman zaman bü>ük basanlar elde eden futbolculanmıza İngiltere karşılaşması önünde cesaret aşılayarak çağdaş futbol oynamalarını söylemeliyiz. Çünkü Robson, en küçük ihtimali dahi tesadüfe bırakmıyor. Bizler daha neler yapacağız onu gelecek yazılarımızda belirtirken tüm görevlileri tebrik edip kulüpçülükten bunalan seyircinin ulusal takıma çekilmesini de tavsiye ederiz. Çocuklar çok dikkatli olun, ilk 10 dakika, aman kontrolü elden bırakmayın. (Dk.2) Â g jvî f n r f ı n / tri'trti] rmllrtr MM* Futbol Takımımız Demokratik Almanya karşısında ortaya koyduğu iyifutbolunu güzel J J UlUUl, gUZVl gUlier kazanabüeceğimiz maçta 3 gol atan millUerimiz 90 dakika sog o t t e r l e süsledl Dahafarkh nunda sevinç yumağına dönüşmüşlerdi (1). Maç boyunca yaptığı klas hareketlerle dikkati çeken İskender, 3 golde büyük pay sahibiydi. (2). Savunmamn en gerisinde oynayan Erhan sık sık ytrde kayarak yaptığı müdahalelerle rakiplerine geçit vermedi (3). Milli maç için F.Almanya 'dan gelen Erdal iyi oyununu, attığı bir golle süsledi (4). Tanju, herkesin gol diye ayağa kalktığı bu pozisyonu kaleciye teslim ederken, attığı 3. golle görevini yaptı (5). D.Almanlann yakın markaja aldığı Tanju bir sert hareket sonrası hakeme, "hoca kartın yok mu?" diye sitem etti (6). (Fotoğraflar: ENDER ERKEK TURCAY ÖRME VEDAT DANACI) Milli Takım çalıştırıcısı, "Sahaya korkusuz çıktık" dedi . Denizli: Amaç,oynayarak kazanmak HİLMİ TÜRKAY SERDAR KIZIK En son 1983'te yine bu statta bugünkü skorun sevincini yaşamıştık. Bir de atamadıklarımızı gole çevirseydik tam dört yıl sonra yeniden gelen sevincimiz kim bilir nasıl olacaktı merak doğrusu. Beraberlikle biten ilk yarıdan sonra basın tribünündeki konuşmalar tartışmalar daha hareketli ve coşkuluydu. Tartışmalar arasında galibiyete ağırlık verenler maç sonrası hakh çıkarlarken karşı olanlar ise bu kez iddiaları yinelemiyorlardı. Maça geç gelen Futbol Federasyonu Başkanı Ali üras'ın ağzındaki purosu bu kez daha sevimliydi. Galibiyeti yeni bir dönemin habercisi olarak değerlendiren Uras, maç sonrası tebrikleri ardı ardına kabul ettikten sonra basın mensupları ile ayak üstü bir göriışme yaptı. Futbol PORTRE Milli Takım HALİT DERİNGÖR Milli takımımız yıllardan sonra ilk kez güzel oynayarak 3 goi at:ı Hatta 78 de olabilirdi. Hem de dişli bir takım karşısında. Bir takım olumsuz düşüncelerle başarımızı küçümsemeyelim. Demek ki oluyormuş. Herhalde tanndan vahi gelmedi. Ancak öncelikle kendimizi küçük görmemeyi öğrenelim. Zaman zaman milli takımımızın döküldüğünü çok gördük. Ama biz ne yaptık? Yangının üzerine benzin döktük. Herkes birbirini yedi. Hiç kimsenin birbirine güveni kalmadı. Milli takımın başına geleri her teknik adam veya oyuncular ön yargılarla yerden yere vurdular. Dünkü güzel maca seyircilerin gelmemesi de bu davranışların sonucudur. Nasıl olsa 3 veya 5 yeriz diye düşünülüyordu. Robson, arkadaş'mız Httrol'a anlatmış. Çalıştırdığı bir takım arka arkaya 5 yenilgi ahnca başını iki avcunun arasına almış kara kara düşünüvormuş, bu hali gören kulüp başkanı Robson'a, "ne düsünüyorsun? lstersen iki yıllık sözleşmeni 5 yıla çıkaralım" demiş. İşte böyle hoşgörülü insanlann bulunduğu iilke takımlan da büyük oluyor. Yıllar sonra bile olsa, takımımızı kalecisinden sol açığına kadar şahane bir futbol sergiledikleri için kutlanz. Böyle bir sonuç beklemediklerini söyleyen D. Alman takımının çalıştırıcısı Bernd Stage, "Haklı bir galibiyet elde ettiniz. Bizim için şaşırtıcı oldu"dedi. Federasyonu Başkanı, sevincini şöyle anlattı: "Çok mutluyum. Kaliteli bir Avrupa takımına karşı aldığımız bu galibiyetin anlamı çok büyük. Aslında böyle bir sonucu Romanya maçında da almalıydık. Oradaki fulbolumuzdan bunu hak elmiştik. Özlediğimiz galibiyetin yeni bir başlangıç olacağını sanıyoruz. Türk sporu da böyle bir galibiyete yıllardır hasretü. Teknik adamlara verilen imkânlar ne kadar çok olursa başarımızın artacağını bu sonuç ortaya koydu. Bundan sonra yönetici olarak daha çok imkân yaralmaya çalışacağız." Ali Uras'ın yukarıdaki bu açıklamasından hemen sonra milli takımın soyunma odasında yaşanan mutluluk gerçekien görülmeye değerdi. Futbolcularını kutlayan Denizli'nin yanı sıra Galatasaray ağırlıklı yöneticiler de futbolcularla özlenen mutluluğu doyasıya paylaşıyorlardı. Milli takımımızın Teknik Direktörü Mustafa Denizli'nin görüşleri de şöyleydi: "Oynayarak kaybetmeyi, oynamadan kazanmaya tercih ediyoruz. Bu anlayış dogrultusunda maç öncesinde söylediğim gibi sahaya korkusuz çıktık. Bu arada gol almayı da düşündüğümüzü skor kanılladı. Futbolu futbol gibi oynamaya çalıştık. Kaybelmeklen de ğil kötü oynamaktan korkuyoruz. Futbolculannun hepsi verilen görevi tam anlamı ile yerine getirdiler. Çok mutluyum." Demokratik Alman takımının çalıştırıcısı Bernd Stange ise millilerimizi iyi futboldan dolayı kutladıktan sonra "Haklı bir galibiyet elde ettiniz. Biz kötü oynadık. Sonuç bizim için çok şaşırtıcı oldu" diye konuştu. Bu arada millilerimizin soyunma odasında gollerimizden birisini atan Tanju da çok sevinçliydi. Çok mutlu olduğunu belirten Tanju maç öncesinde gol atacağını hissettiğini vurgulayarak şunları söyledi. "Güçlü rakibimiz karşısında sonucun bu kadar farklı olacağını tahmin etmiyordum. Nitekim golü yememize rağmen karamsarlığa düşmcdim. Beraberlik golünden sonra hırsım daha da arttı ve sonunda golümü altım. Bir de son dakikalarda kaçırdığımız gollük pozisyonlara çok ü/uldum." Hadi bekletme, hemen ver topu, şimdi kaç boşa... (Dk.49) Millüere yanm milyon prirn verilecek Spor Servisi Futbol Federasyonu Başkanı Ali Uras, Demokratik Almanya'yı yenen millilere 500'er bin lira prim verileceğini belirtti. Demokratik Almanya karşısında başarılı bir oyundan sonra elde edilen 31 'lik galibiyet nedeniyle futbolculara yanmşar milyon lira prim veriliyor. Futbol Federasyonu Başkanı Ali Uras, futbolculara 500'er bin liraya yakın prim verileceğini belirtirken verilecek prim miktannın bugünkü federasyon toplantısında görüşüleceğini ve kesinlik kazanacağını söyledi. Aslanlarım benim, şahanesiniz hepiniz. Yaşayın siz (Dk. 89) Fotoğraflar: HALtL ÖZER