25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURIYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER SEVGt ÖZEL Eski TDK Dübilim ve Dilbilgisi Kolu Görevlisi Ttırk Dıl Kurumu, 17 Agustos 1983'te çıkanlan yasayla Başbakan hk'a bağlı bır kuruluş olduktan ıkı yüı aşkın bır süre sonra ıkıncı kıtabım yayımladı Kapağında haarlayıcısı olarak Prof. Dr Hasan Eren'ın ımzası bulunan kıtabın adı, tMLÂ KILAVUZU. Daha önce yayımlanan Anayasa Sözlugn'nün de bazırlayıcüanndan olan Prof Eren'ın adıyla çıkan bu kı lavuz, "Imlâ Kılavuzu" ülke çapın da yazun bırhğuu bozacak, tabelalar dan, resmı bclgelere değın yansıya cak, yaamda 1930'lardakı karma$ayı yenıden yaratacak bır kıtaptır lmlâ Kılavuzu'nu ınceledığımızde TDK'nun 1983 öncesı yayımladığı kılavuzundakı yerleşmış kurallann kı mılerııun değışnnldığını, kımı kural lann kural olmaktan çıktığını, anlatımın, sıralamaıun altüst olduğumı gördük Eskı kurallann paragrafla ruun, maddelenrun yerlermı degıstırmek, dıanlerden Türkçe sözcüklen çıkanp, eskınuş sözcüklen eklemek, önüne gelen sözcüğe düzeltme ımı koymak, venı bır kılavuz ortaya çı karmak demek değıldır Olsa olsa, öncekı çahşmalan >ozlaştınp sahıplenmektır Kaldı kı, yazımda bunca yol almdıktan sonıa, ne Prof Eren, ne TDK'nun şımdıkı Bılım Kurulu, ne de Yünltme Kurulu özgün bır kı lavuz yapabıhr' tMLÂ LÛGATt'NDEN YENİ YAZIM KILAVUZUNA Prof Eren'ın yaznn kılavuzunu ın cdemeye başlamadan önce, vazım çahşmalanrun kısacık bır özetını vermek ıstıyoruz: Harf devnmınden sonra yazım bırhgını sağlamak ve or taya çıkan sorunlan gıdermek ıçın 1928'de Dü Encümenı tralS Lug«ü'nı yayımlamıştır TDK'nun kurulu şundan sonra da tnüâ Lugab, tatn on üç yü o günün koşullanna göre be brlenmış kurallan ve dıanlen ıçeren bır başvuru kıtabı olmuştur Türk thl Kurumu, 1941'dc bu ya pıtın 2 basısı olarak lmlâ Kıiavuznnu yavımlaımş, bu kılavuz, 7 kez ba sılmıştır 1%5'te Yeni tmlâ Kıtaruzn adıyla ve yenı düzerüemeyle 4 kez, Yenı Yanm (Inüâ) Kılavuzu adıyla S ve 6 kez, Yenı Vazım Kıbtvuzn olarak da 7 basıdan 11 basıya ulaşmış ur özetleyecek olursak kılavuz, toplam 18 kez ve mılyonlarca basılmıştır 19 Hanran 1"78 gün ve 1990 sayılı Teblığler Dergısı'nde yayımlanan genelgeyle de bütün ük, orta, lıse ve dengı okullann öğretmen ve öğrencılerıne başvuru kıtabı olarak kabul edılen Yem Yanm Kılavuzu, elh yüı askın bır süredır ulke çapında yazım bırlıgı saglanmasmda önemlı rol oy namıştır Dıl Encümenı'nın de daha 1928'lerde saptadığı gıbı, Türkçe söz cuklenn söylenışlenyle yazüı$lan arasında büyük bır aynm voktur Aynca, Türkçe sözcüklerde kolay okunuşu sağlayacak ımler de gerekmez Dıhmızdekı yazun sonınlanmn aşagı yukan tümu, yabancı sözcuklerden kaynaklanmaktadır Yazırm sorun olan yabana sözcüklenn çoğu da Arapça, Farsça kökeolı olanlardır lmlâ lügatl'nden Yeni Yazım Kılavttzn'na değın yazım kurallan her baskıda özenle gözden geçırılmış, hepsınde uzmanların ve uygulayıcı ların katküan saglanmıştır 196$ yılında yazım çalışmaları Prof Dr Vecıhe Hatıboğlu başkanUğında Dıl Bılgısı kolunca gerçekleştınlmış, bu kılavuz 8 bası yapmıştır Ancak Prof Dr Hatıboğlu, kapaga adını koymayı düşünmemıştır 1977 yılında Prof Dr Doğan Aksan başkanhğında kılavuz yenıden gözden gecınlmıs 9 , 10,11, basılarda Prof Dr Aksan da küavuza adını koymamıştır Yem Yanm Kılsvuza, TDK'nun en çok basılan ve satılan kıtabı olması na karşın, hıçbır zaman hıçbır hazırlavıcı (ya da hazırlayıcılar topluluğu) yapıün kapağına ne adlannı koyma yı, ne de para almayı düsünmuşlerdır Yeni Yazun Kılavuzu, TDK'nun gelıştırdığı özgün bır yapıttır ve pek çok uzman kışının emek verdığı ortak bır çalışmanın urünüdür Eskıden yazım çalışmalannı Dılbılgısı Kolu üsüenır, yönlendınrdı 1977'de9 basının hazırlanmasında, "Dılbılgısı Kolu, bu göreve başlarken konuyu günümüzdekı bıümsel çalış ma yontemlenne uygıın bıçımde ele alarak hem bılımsel venlen, hem de soruıüarla yakından ügüı kımselenn, kamuoyunun çeşıtb kesımlennın görüş, egüım ve ısteklennı değerlendırmeyı yennde görmüştür" (9 bası, s. 7) Nıtekım, kılavuzdakı ve uygulamadakı kımı aksaklıklan saptamak ıçın önce genış oylumlu bır soruşturma yapılmış, bunun sonucu bılgısa yarda değerleudınldıkten sonra, 45 kışüık bır yarkurul, en ınce aynntıları gözeterek çalışmıştır Kısacası, yazım kılavuzlan hıçbır zaman kapalı kapılar ardında kafa kafaya venlerek hazırlanmamıştır ORIAK YAZIM YERİNE PROF. DR. EREN'İN YAZIMI Kurum başkanlığının yanı sıra Sözlük Kolunun da başkanı olan Prof Eren, bu kılavuzu Sözlük Koluyla mı, Dılbılgısı Koluyla mı, yoksa kendı adına mı hazırladı, bılemıyoruz. Ancak uygulamadan habersız olanlarla çalıştığı gün gıbı açık Bu kılavuza göre, bınlerce okulun, tabelarun, resmı belgenın, eczanenın, hastanenın yazısım değıştırmek gerekecektır Çünkü kılavuzda bebrlenen, daha dogrusu bozulan kurallar, Prof Dr Eren'ın eskı düşlendır ve artık gerçekleştırme fırsatı ıçındedır Bu da böyle bır dönem' Yenı Yazım Kılavuzu'ndan tmli Kdavnzu'na Donuş. Gmşmden ög rendıgunıze göre, küavuza Yazım Kı lavuzu adı venleceknuş, ancak Bılım Kurulu oybırlığıyle lmlâ olmasında kararkümış Böylece adından başlıyor genye sayıs Kılavuz, önce Prof Dr Melıha Anbarcıoglu, Prof Dr Zeynep Korkmaz, Doç. Dr Orhan Okay, FeNZiye AbduDah Tansel, Doç. Dr Hamza ZOlfikâr'dan oluşan bır kurul tarafından, sonra da Prof Dr Mehmet Akalın, Prof Dr Kemal Eraslan, Doç. Dr Ahmet Bıcan Ercüasun, Doç. Dr Zeynep Kerman, "Yazun" Kılavuzu ndan Kılavuzıı'na 9 Prof Dr Zevnep Korkmaz, Doç. Dr Mertol Tulum'un yer aldıgı Yürtttme Kurulu'nca gözden gecınlraış Gınş'te, "Eskı kılavuzlarda dıümızın bellı başlı ımlâ kurallan toplu olarak venlmışü Ancak aradan geçen uzun yülar ıçınde kurallardan bır bölümü eskımış, buna karşıhk kurala baglanamamış olayların da sayısı artmıştır" demyor Işte bu nedenle, yenı (') bır yazım kılavuzu hazırlama gereksınımı duyulmuş Yaygın kurallann değışunl medıguu, ancak, "ımlâ bırlığı sağlamak ıçın tutarsızlıklann gıdenlmesıne" çaüşıldığı söylenıyor Sık sık Yeni Yazım Kılavuzu'nun eleştınldıgı bu türden tümceler kurallann arasında bıle var kılavuzda, yıne gırışte gerçekdışı anlatımlar da bulunuyor örneğın, eskı kılavuzda düzeltme ımının tümden kaldınldığı Öne surülerek, "tmlâ Kdavnzu'nun Ysam Kılavnzo olan baskılarında düzeltme (ınceltme, uzatma) ısaretının kaldınlması, yazıda ve soyleyiîte büyük sonınlara yol açmıştır" denıldıkten sonra, 1982'de MEB'nın bır genelgeyle bu ımın kullanılacağını teskılatına duyurduğu söylenıyor Sözü edılen bakanlık bıldınsınde, "Vcni Yazun Kıbrvnzn'nun 9 basısında 47 sayfada bulunan düzeltme ırrune üıskın kuralın, anlatımı bıle değıstınlmeden yayımlanmıştır Gcnelgeye yalnızca, nıspet ı'sının kullanılacağı eklenmıştır (MEB, Tebhgleı Der 12 61982, s 166) Bu genelgenın altında Bakan Hasan Sağlam'ın ımzası bulunmaktadır Prof Eren'ın kılavuzunda, "ellı yıldan ben ögretım ve vayın çahşmalan sonunda kazanılan tecrübie ve gözlemler değerlendınlmış", bu değerlendırme sonucu da "yazım"dan, "ımlâ"ya dönmeye karar venlmış SESÇtL YAZIM MI. GELENEKSEL YAZIM MI? Prof Eren'ın kılavuzu, "Türkçenın ımlası üç ana ılkeye dayarar" dıyerek başhyor Ses ımlâsı, köken ımlâsı, geleneksel ımlâ Bugün bızım yeğledığımız bıçım, sesçıl yazımdır Bu yazımın özellığı, dıldekı her sesı karşuayan bır harfin olmasıdır Harf devnmıvle Türk abecesı okunması, vazılması kolay bır yazım tnçımı kazandtrnuştır bıze. Kökene, bıçıme dayanan geleneksel ya zımsa, sözcüklenn geçırdıgı değışımlen göz önünde tutmadan eskı bıcım len temel ahr Prof Eren'ın kılavuzunda üç yazun türü bolüm ba;lığı olarak yer almaktadır Acıklama mı, kural mı olduğu beunız bölümlerden hangı yazun türtlnün yeflendığı anlajılmamaktadır Kılavuz, "Gıns, lmlâ Kurallan, Konu Dıanı, Sözlük"ten oluşuyor lmlâ Kurallan, toplam 154 madde ve ıçmde şu başlıklar var "Ses Imlâsı, Köken Imlası, Geleneksel tmlâ, Büyük ve Küçük Harfler, Ayn ve Bıüşık Yazıh$, Ozel Adlarm 'razüışı, Ya bana Kdımelenn ve Ozel Adlann Yazılışı, Ayırma, Noktalama Isaretlen, Kısaltmalar" Bu baslıklar altında tutarsızuklan gıderecek kurallar sıralanmış. Tntamzhklan Giderecek Btrkaç Tdttril Knral: "Dıbmızde kullanıSan ünlüler kısa sayılır Konuşma düımızde kullanılan Türkçe asıÛı kelımelerde uzun ünlü yoktur Arapça, Farsça gıbı yabana dfllerden Türkçeve gıren kehmelcnn uzun ünlülen de çoklukla kısalır Ancak bu kelımeler bır ek veya fiıl aldıkla nnda ünlülen çoklukla yenıden uzar Esas esasen, usul usulen " (s. 6) Türkçe'de uzun ünlü yoktuı, nedense bu, acıkça söylenemıyor Prof Eren'ın küavuzundan bır başka kural "Arapça ve Farsçadan gelen kehmelerde I ünsuzunün ınce okunduğu nu göstermek ıçın de bu ışaret kullanılır Ahlâk, bıllur, evlftt. Bunun gıbı, Batı kökenh kelımelerde I ünsüzunOn ınce okunduğunu gostensek ıçın de düzeltme ısaretı konur Klâsık, lâhana, lâmba Ancak, Batı dıllennde buna benzer bır ışaretın kuHarulmadığı göz önüne ahnarak yenı kelunelerde bu ısaretın kaldınlması yazılış yanhşı sayilmaz." (s 7) Artık, reklam, plan, parlamenter. gıbı sözcüklen ıstedıgınız kadar ınceltebıhrsmız ÇOK YANL1Ş BİR ANLAYIŞ Prof Eren'ın kJavuzundakı en büyük degışıklık (ya da yenılık) bıleşık sözcüklenn yazımında yapılmıştır Prof Eren'e göre, "Bırleşürme yoluyla süreklı olarak yenı kelımdenn kullanılması, yazıhs güçlüklennı bır kat daha arttırmakla kahnamakta kapsamlı bu kural grtırılmesım de engellemektedır Bu yolda açık bır kural getınlememesı karşısında çok lukla "dıl duygu$u"na davanmak durumunda kahyoruz. Ancak "dıl duygusu" ortak bır ölçü sağlayamamış, bırleşık kehmelerde kışıye göre değısen vazılışlara yol açmıştır" (s 17) Yaygınlıklan, kullamm yerlen göz önüne alramadan, yukandakı anlayışla büeşık sözcükler ve tenmler budanrruştır Bundan böyle Tereyağı, zeytınyağı, gülsuyu, anadü, büyükelçı, ayçıçeğı, gökkusagı, havaalanı, karayolu, ılkokul, ortaokul, soyadı, akarsu, buzdolabı, bademyagı, dılbılgısı, gökbıum, yılbası, taşkömür, balıkyağı, çorekotu, yerçekımı, naneşeken, topluığne, demıryolu, şekerkamışı. sözcüklen ayn ayn vazüacak tçışlen, dışışlen, genelkunnay, yüksekogrenım gjbı kımı bıleşıklenyse, özel ad olarak kuOandıgımızda bıtışık, bunun dışında ayn yazüacakmış' Doğumevı, orduevı, radyoevı, bakımevı, aşevı, basımevı, yayınevı Bunlar da aynlacak olanlardan' Daha önce de söyledıgımız gıbı, kımlıklenmızden başlayarak pek çok ycrde yüzlerce sözcük değıştınlecek, ya da ıkı türlü yazım ortaya çıkacak Yer yetersızlığınden bu kadarla yetınerek yazunı sonuçlandırayım SO>TUÇ 1 Hıçbır bıbmsel temde dayandınlmaksızın duygusal nedenlerle kurallar altüst obnuş 2 Kurallar, kural olma özcllığmı yıtırmış, kırrulen ıküı yazım bıçımİennın doğmasına neden olacak bır dunıma getınlmış 3 Günlük vaşama gırmış sözcükler, yazım kolayhgı ve alışkanlığı göz önüne abnmadan dızınlerden atılmış. 4 özellıkle Batı kaynaklı sözcüklenn Türkçedekı söylenış bıçunlen bır yana bırakılarak ve özgün yazılışlan yeğlenerek Türkçenın kapılan yenıden vabana sözcükler ıçm ardına kadar açılmış 5 Tenmler neredeyse yok sayürmş, yabanCT kökenh olanlann özgün bıçımı sözde kuralmış gıbı venlmış, 6 Dahası, Türkçenın kurallanndan esırgenen açıklık ve kesınlik, Rusca gıbı dıllenn yazımına genış yer venlerek kılavuz, gereksız yere şışınlmış, Kısacası lmlâ Kdavnzn, yazım bırlığını sağlayacak bır kılavuz değıl, Prof Dr Hasan Eren'ın Türk Dıl Kurumu'nun olanaklanyla ktşısel gftrüşlennı sergıledıgı bır kıtaptır PENCERE 21 OCAK 1986 "Dostum Mozart" Mozart'ın tüm yaşamı boyunca ışı gücü müzık, varsa müzık, yoksa müzık, beşıkten mezara dek muzık, ölesıye müzık Ikı arada bır derede şaka, eğlence, çapkınlık, yemek, şarap, çoajklar, kadın, gezıler Mozart'ın babası Leopold yetkın bır muzık eğrtımcısı Kansı Costanze yüzeysel, anlayişsız ve dar ufuklu "Mason bıraden Puchberg, dostumuz Mozart'a gtdım gıdım borç verır, ınım ınım ınletır sanatçıyı Sarayiann yaldızlı kapılan hep yarı açıktır; kımı zaman tam açılır gıbı olurken kapanır Mozart bır taşralı Salzburglu Oysa 18'ıncı yüzyıl Avrupası'nda yaşıyoruz Krallar, prensler, ımparatoriar, baronlar, baronesler, kontlar, kontesler dünyası Bu dünya yıkılmak üzeredir Mozart'ın umurunda değıl Yıkılsa ne yazar' Mozart yıkılmayacak bır özgün dünya yaratıyor Nadır Nadı, "Dostum Mozart"da bızı elımızden tutuyor, o dönyada dotaştırryor Kolay tş değil bu . Kımı zaman bır sanatçryi tanımak ıçın ikı dünyayı bırden tanımak gerekıyor Bırıncısı sanatçtnın kışısel dünyası, ıkıncısi bu kışısel dunyayı çevreleyen ve koşullandıran dünya Böylece çok boyutlu bır başka evrene geçılıyor, ölümlülerie ölümsüzlenn bırlıkte yaşadıkları, çelışkılı, gızemlı, karmasık, ama, guzel ve çekıcı • Ne var kı, ış bu sınırda durmuyor "Dostum Mozart"da Nadır Nadı'nin anlattığı yalnız Mozart değıldır, kendısıdır, Türkıye'dır, tek sesli müzık ülkesidır, 1920'lenn Beyoğlu'sudur, Macar asıllı keman öğretmem Protesör Karl Berger'dır, Mızıkaı Humayun Orkestrası Şefı Zekı Beydır, Batılılaşma tanhımızdır, Atatürk devrımının musıkiye yansıyan dalgasıdır, 1930'ların Vıyana'sıdır, 1929 bunalımıdır, Nadır Nadı'nin gençhğıdır, Stefan Zweıg'ın dünyasıdır Nadır Nadı, Mozart'ı ılk kez 16 yaştnda duyumsamış Kitapta okuyoruz ' Notayı sehpaya keydum ve çalmaya başladım ( ) Daha ılk nofa/arda ıçımı bırden aydınlık kapladı O ana değtn ömrümde raslamadığım bır şeydı bu Sonatın bütün güzelltğını yudum yudum tadıyordum Sankı tannsaJ bır dıle ılk kez kavuşmuştum" O gün bugündür, Nadtr Nadı dost oluyor Mozartia, ama böylesıne büyuk adamlarla dosttuk kolay mıdır? "Dostum Mozart"ı okursamz, büyük kişılerle dostluğun ne güç olduğunu anlayabılırsınız * Nadir Nadi, çarpıcı bır alcakgönüllülukle Mozart'ı bize sevdirmeye çalışıyor; kendısıni "amatör bır kemancı" olarak tanıtıyor, "müzıkolog" olduğunu da söylemıyor, bu kıtap bır "deneme"ö\T, ama nasıl bır deneme7 Sanınm Mozart konusunda dünyada yazılan yaprtlar arasında bır benzen yoktur, çuıv kü, Türkıye'den Batıya bakıyor Yazartık sanatının kendine özgü olanaklan genıştir Nadir Nadi çocukluğunda gördüğü yanlış öğretım sonucu, kemanda parmak kaydırmaca (glisando) hareketlerıne alışmış Oysa bu kaydırmaca oyunu, kımı zaman yazı sanatında çok yararlı sonuçlar doğurur Zaman ve mekân ıçınde, yazar, ıstedıgı gıbı devınerek söyleyeceklerını evrensel boyutlara yayabılır Eğer bu olanaklan kullanmasaydı, Nadır Nadı, Mozart'ı Türkıye'ye nasıl getırebılır, bızlerte nasıl tanıştırabılırdı? 1920'ler Beyoğlusunda sevdığı 18'ıncı yüzyılm klasık bestecısıni, hem kendı çağmda, hem Atatürk kültür devrımının kapsamında yerlı yenne nasıl oturtabılırdı? "Dostum Mozarf'üa "kiml zaman bıraz acı, blraz buruk da olsa, bızb gulumsüyor" Nadır Nadı 1980'ler Turkryesı'nde Cumhunyet'te yazdıklanndan ötürü sıkıyönetım mahkemelerıne sık sık hesap veren bu yetmışlik delıkanlı, acaba Mozart'ı mı bıze tanıtıyor? Yoksa yaşadığımız toplumun mtelığıni saptayacak bır aynayı yüzümüze mı tutuyor? Hayır' Ayna değıl, belkı de bır prızma "Dostum Mozart", renklerı yansıtmıyor, ayınyor Gökkuşağının altından bır türlü geçemeyen Turkıye'mızde bu yedı rengın yarattığı duygu ne olacak? Kendı hesabıma ben hüzunlendtm okurken, ama, Nadır Nadı, Mozart'ın bır parçasını bıze anlatırken dıyor kı ' Hüzünle mutluluk (kımı zaman) aynı anlama gelebılır" HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD Uyarı Almanya her ikı dunya savaşında yenık düştü Her ıkı s?vaş sonunda topraklarının bır bölümünü yrtırdı Para değerı düştü Işsızlik arttı Ne var kı, ıkı savaş sonrası Almanya'smda hem benzertıkler, hem başka görünümler vardır Bırıncı savaş sonrasının ağırlığını çeken yığınlar, 15 yıl süren bır kargaşa ve çöküntuden sonra Doğu'da yenı bır sosyal yönetırn modelının uygulandığını görerek tedırgınleşen ağır endüstrı kodamanlarının oyununa gelerek, Hıtler çılgınını ülke yönetımının başına geçırdıler ikıncı Dunya Savaşı yenılgıyle bıttığınde ülke sıfın tuketmıştı Almanya ıkıye bölünmüştü Savaşı kazanmış olanlar, Fuhrer'ın 'Büyuk Almanyasını kuçuk parçalara bötmuşlerdt Doğu'da Sovyetler modelıne uygun bır yönetım uygulanıyordu Batı'da, ıç yonetırnın. de başına buyruk eyaleüer bıriığı dıyebıleceğtrruz 'Federal Almanya Cumhurıyetı vardı Ne var kı, bırlığı oluşturan eyaletlerm ayn kıiltür polıtikası, ayrı kültür bakanlan vardı Fakat Federal Almanya Cumhurıyetı'nın kültür bakanı yoktu Amaç bellıydı Kultür bağıyla bırieşmiş bır Almanya ıstenılmıyordu Almanyayı askertık alanında yere sermış olan Batılı ortaklar, geçen savaşın kötü örneklerınden ders alarak Federal Almanya Cumnurıyetı'nın bır an önce kalkınmasını ıstedıler 1945 mayıs sonunu "sıfır yılı" olarak aldılar Beş yıl sonra bır "Alman mucızesı" başladı Bütün dünya şaşmıstı Almanların deyışıyle "Amenkan para babaları kesenın ağzını açmış, Almanlar ölesıye (tıerısch) çalışmıştı Mayıs 1945'den günumüze kırk yıl geçtı 1950 de hızlı bır tem poylagelışen Alrran endustrısı, orta sınıf ıçın, hatta emekçı yığınlan ıçın yaşanılır bır ülke olmuştu Federal Almanya Cumhurıyetı topraklartnda yerleşmış Amenkan, Ingılız ve Fransız bırlıklennın gereksınme gıderlerını Alman toplumunun ödemesıne karşın Ne var kı, yenı teknık gehşmeler, kımı dış paraların daraiması gıbı kapıtalıst sıstemın kaçınılmaz sonucu, Refah ülkesı Almanya üzerıne gölgeler düşürmeye basladı Son günlerın korkunç gerçeâı 'Dazlak Kafalı Gençler" bu yolda sert uyarılardır Fakat Nazılerın Saldırı Bırtıklerı 'nın (S A ları) golgede bırakan"Dazlak Kafalılar"ı küçumser görünen yetkılı çevreler ve kışıler var Olup bıtenlere karşın sorumlu olan Alman çevrelerır.ın aşırı soğukkanlı görünebılmesı gerçekten ılgınçtır Turk ışçısı Ramazan Avcı'nın dövulerek öldürülmesı kanlı olayı ıçın Hamburg Emnıyet Müdürü Dıeter Hennıng şunları soyluyor "Ramazan Avcı'nın öldürülmesı polıtık değıl, adı suçtur" Hamburg Emnıyet Müdürü, daha da ılerı gıderek, 'Dazlak Kafalılar'ın polıtık bır hedefi bulunmadığını, yenı Nazılerle kanştınlmaması gerektığını de ılen sürüyor Hamburg'un guvenlık sorumlusu böyle konuşabılıyor, Dazlaklar'ın sözlerıne karşın Çok heyecanlandım ve orada bulunmadığım ıçın üzuldum Ben arada sırada bır Türk'ü yok etmekten yanayım Türkler Ortak Pazar'a gırerlerse ulkemız ılkel ınsanlarla dolacak Sonra Alman Kadınlarının ırzına geçmeye başlarlarsa ışler çığırından çıkar Maymunlar ormanlanna dönsün Ben Türklerı Yahudılerın gıttıklerı yere gondermekten yanayım Neiret edryorum o adamlardan Federal Almanya nın Refah Devletı' sımgesı karanlıklaştıkça, yığınları kolay ve abartılmış sozlerle kışkırtmak zor değıldtr 1923 Weımar Cumhurıyetı'nın sadece bır on yıl ayakta kalabıldığı bır tarıh gerçeğıdır Hıtler'ın partı toplantılannı çılgınca alkışlayan yüz btnlerce Alman gencı hatta kımı büyük polıtıkacılar vardır Hıtler bır mucıze kışı değıldır Gıdışten ürken büyük endüstrıcılerte rahatının kaçmamasını ısteyen sıradan Almanların ortaklaşa başa geçırdığı bır polıtıkacıdır Demagog bır kukladır Ünlü Alman toplumbılımcısı Hans Behrend'ın "Almanya'nın Gerçek Sahıplen ' kıtabı şöyle başlar "8 Nısan 1S37 tarıhındeyız Alman ağır endüstrıcılerınden Kırdorf'un Mühldeım ormanındakı görkemlı vıllasındayız Başta Hıtler, Hess, Goebbels Gönng olmak üzere 'Mıllryetçı Sosyalıst Alman !şcı Partısı NSDAP'nın bütun yönetıcı kadrosu doksanlık endustn kurduna saygılannı sunuyortar ve yaşlı adamı nışanlara boguyoriar" Hıtler'ı ve omuzdaşlannı ış başına getırenler, ağır endustrıcılerdır Alman para babalan, Alman mılletının yönetımı ele geçırmelerınden kaygılannaktadır Bunu önlemek ıçın «arşı ayaklanma' örgutü kurdular ve paraca destekledıler Haik hareketının başında bulunanlardan Karl Lıebknecht ve Rosa Luxemburg'u öldürttuler Alman Mıllet Meclısı Reıchstag'ın kundakiayıp on bınlerce Alman aydın, düşünür, sanatçı ve polıtıkacıyı kamplara attılar Sonrası, kamplarda mılyonlarca kurban ve altı yıl suren korkunç savaş Günumüz Federal Almanyası'nda patlak veren çirkın olaylara karşı çıkan yüreklı yazar, gazetecı ve aydın kışılerın etkı gücü ne denlıdır, kestırılemez Savaşı yerden yere vuran Remarque'ın romanlan salt A'nanya'da mılyonla okundu, amma Alman mılletı Hıtler'ın arkasında yürümemezlık etmedı Ya da edemedı Refah Ülkesı Federal Almanya'da üretım ve tuketım dengesı bozulmuştur Baş sorumlu kapıtalıst sıstemı aklamak ıçın, yığınları oyalamak ve yanıltmak ıçın, yakıştırma suçlular arama yoluna başvurulmuştur yıne Ikıncı Dünya Savaşı nın baş suçlusu Yahudıler gostenldı Gunümuz Almanyası'nın gıdışının sorumlusu dıye Turk ışçılerı seçılmıştır Alman ekonomısıne yırmı yıldır ucuz emek katkısı vermış Türk ışçılen Almanları buyuk sınav beklıyor Rahatsızlık nedenı e Ubtun TV antenlen mm kalıplan ve preslerı>le devredıktektır 1317 arası Te, 1 ^r A7 00 SATILIK A\cılar da 90 ra kalorıferlı dukkan 10 000 000 TL Te' 169 '<: 77 16" 75 9" Yuksek kazançla bızı temsıl edecek elemanlar an>oruz Baş\ urular hafta ıçmde şahsen ve bır adet fotoğrafla BİLGE A Ş Vahkonağı Cad 73/2 NİŞANTAŞI İŞ BULAMAYAN YA DA YAPTIĞI İŞİ SEVMEYEN OKUMUŞ AYDIN İNSAN BULUŞMA Gcçen yıl yıtırdığımız değerlı yazar, can dost, OKT4Y ARAYia ıle bugün saat ll'de mezan başında buluşacağız. DOSTLARI FIRAT KIZILTUĞ ATÖLYESI GıtarftutUd Vovn Koyrtlarımız devom etmektedır İLAN GAZİ ÜNtVERStTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN Ünıversıtemıze bağlı fakülte ve yüksekokullarda 2547 sayılı kanun hükümlenne göre çalıştınlmak üzere aşağıda belırtılen anabılım dallanna karşılannda göstenlen savıda devamlı statüde DOÇENT, aynca YARDIMC1 DOÇENT, ÖGRETİM GÖREVLÎSİ, ARAŞT1RMA GÖREVLtSt v e UZMAN ahnacaktır Adaylar ıstenen belgeler ıle bırlıkte ılanın ılk yayım tanhınden ıtıbaren (Başında) 15 gün ıçınde ılgılı fakülte dekanlıklanna, yüksekokul müdürlüklenne (doçenı adaylan Tektörlüfee) başvuracaklardır ARANAN ŞARTLAR VE BAŞVTJRU İÇİN GEREKLt BELGELER DOÇENT İÇİN4 j ^ .„r.. 2547 sayılı kanunun 25 maddesuıde belırolen sanlara tuuz olmak, Dıletc*. "" " s o ı ^ L * '%ı ' ^ b \<n*&LH" ( ' M ^ktirilmiş 2 adet fotograf, ' " „, ' " " '" ' "Docent" unvamnı aldığına dair belge, özgeçmış, yayın lıstesı, yayınlann örneğı (4 takım) YARDIMC1 DOÇENTLER İÇİN. 2547 sayılı kanunun 23 maddesınde belırtılen şartlara haız olmak, Dılekçe, doktora ya da tıpta uzmanlık belgesı, varsa yabancı dıl başan belgesı, son altı ay ıçınd« çekünlmı; 2 adet fotograf, özgeçmış, yayın lıstesı, yayınlann örneğı (4 takım) ÖGRETtM GÖREVLİSİ, ARAŞTIRMA GOREVLİSt VE UZMANLAR tÇtN: Devlet hızmetlenne gırmede aranılan genel vasıflan hau olmak, 2547 sayılı kanunun 4 ve 5 maddelen ıle ılgılı bır hususta cezaı ve dısıplın kavuşturması gecırmemış bulunmak, Gırmek ıstedıgı anabılım dalında eğıtım ve öğretım yapan fakülte veya 4 yühk yüksekokul mezunu olmak, Dılekçe, özgeçmış, mezunıyet belgesı, nüfus cüzdan örneğı ve son altı ay ıçınde çektınlmış 2 adet fotograf, öğretım görevlıhğı ıçın muracaat edeceklenn varsa yayınlannın lıstesı ve bırer örneğı, Teknık Eğııım Fakültesı öğretım görevhlığıne muracaat edecek olan adaylann en az 8 yıl meslegınde hızmet etmış olması gerekmektedır Yardımcı Doçent, öğretım görevlisi, araştırma görevlisi ve uzman adaylannın yabana dıl ımtıhanlan ıle bılım ımtıhanlan tanhlen muracaat sahıplennce fakülte dekanhklanndan öğrenılecektır Ugıhlere duyurulur BİRİM DOÇEVl VAKD DOÇ AKŞ.CÖH OCK GOK VZMAN MESLEKİ ECITIM FAKÜLTESI T k * n t EtılİB Bol»m« v Muh Ulame OJı ABD 1 I Giytm E n i vr GİTİB EJ1 BohiRM Oıyım E^ıtım ABD 1 El S a n l l u i Ejn Bolım» Nakış ABD 1 Dckcralıf Eşvalar ve Çıçtk. ABD 1 Çocuk Gettşia v< E« Eko E«t B o i u M Aıle Eko vt Beslenmc ABD 1 Ttknolojl F.jillmı Bolunu Is Yanfljmı \c Tıcarn EJı ABD \ I j ve Teknık ÖJr EJı ABD I Ev U w Eko ABD 1 Tarizn l»l vt Chelcılfk EJI Boiaau Tunzm Isl ve Otdcıhk Öğr E p ABD 2 E | I U B Bilmtert B o l m a 1 ECZACIL1K FAKÜLTESI t c n n l ı k Ttknolojısı Bolumtı Farmasuı k Teknoloj sı ABD 1 Ecncıbk Meslek Bilm Boluna FaramasOtık Kımv» ABD 1 I GAZİ EGİTİM FAKÜLTESI Sosy*l Btlı» Ett Bot«m» Coğrafya EJı ABD 1 Turk Dılı >e Ed EJ1 Bolunu Turk Edb Efı ABD l 2 1 T ü r k Dılı Eğt ABD I I 1 Munk Eft Bolumu 1 I Fen Bilım Egl Botamu Matematık E|t ABD 1 Etıtım Bıhralcn Bolumu Eğl Prog >t Ojr ABD I 1 EJı ^ <sn Tef ve Planlama ABD 1 Y ı b u n Dilkr Ejt Bolvmu Frınsız Dılı E|t ABD 1 R t s m U £(< Bolunu Resım Egıiımı ABD 1 I DİŞ HEKlMLlCf FAKÜLTESI Dtş Hek Kln Bilnı Botırau Penodomolo ı ABD I FENEDEBIYAT FAKLLTESİ Matemltılt Botama Uygulamal Matemalık Anabılım Dal 1 Fonk Teo vt Fonk Analı! ABD 1 1 Cemır ve SayılarTeo Anabıhm Dalı 1 GeomMn Anabılım Dalı 1 Flzık Botama Kacıhal F zığı Anabılım Dalı 1 Genri f ızık Anabılım Dalı 1 BDOIOJI Boluna Molekuler Bıvolojı Anabılım Dalı 1 Botanık Anabılım Dalı I İMılısük Bolamu Uvgulamalı luaıuıık ABD I Kımya Bolunu Organık Kımya Anabılım Dalı 1 1 Fızıko Kım>a Anabıbm Dalı 1 Bıytjkımya Anabılım Dalı 1 TEKNtK EGtTtM FAKÜLTESt Makuıa FJılimı Botnrna Talajlı Uretım E|t ABD 2 1 Olomol v Egılımı AnabıEım Dalı 1 Makına Resmı vc Konsı ABD Tesısat Eguımı AnabtUm Dl Mtolurjı EgıUmı BalumB Dokum EJıtımı Anabılım Dalı 1 Model Egıtımı Anabılım Dal 1 Meıal Ulerı Eğılımı Anabılım Dalı I Ettkınk Eltkıronık Etuımı Bolomu Eleklronık E|ıtımı Anabılım Dalı 2 Ympı Efcıtıraı Bolamu Vapı E{ ABD 1 \fc»t 1} Eml E|i Bolunu Aga<; Is Erd Egı ABD 2 1 1 MLHEND1SLİK MİMARLIK FAKÜLTESI İKjmJt Muht»db»ti BoMrn* Yapı ABD K l a r * MâlH Temel ts! vt Termodın ABD Pıoses vt Reakıor Tasanmı ABD Mianrhk Bolaaıa Bına Bılgısı ABD Etektrik ve Ekklroaik Mab Bolama Telekomınıkasyon ABD Kontrol vt Kumanda S m ABD Devreler vt Sıstemlet ABD Elektrık MakııuOan ABD Bılgısayar Bılımlerı ABD Elekınk Tesıslen ABD Elek Mag Alan vt Mıkrodtlyt Ttk ABD Eltktronık ABD fc I L I mfc• ^^JİaaltA i BjhİBBBBfeaaı fc ^«••LİaUI I»llIIİC!?#llI5liçl D4MVKIV Şişli Sancrt Merkezi ABIDEI HURRIYET CAD 220 TEL 148 63 16 ve restoran öğlen de açık akşam da.'.. Cevdetpaşa Cad 306/1 BEBEK Nufus cuzdanımı kaybettım Hukumsuzdur VEDAT ZORBACI Acele Çallı İbrahım Tablo aranıyor TROY 140 79 36 Yabancılar Şubesı'nden aldığım ıkâmet cuzdanımı kaybettım, hukumsuzdur MUSTAFA EHTESHAM DAFTARİ Ünıversıte öğrencısınden, ortaokul öğrencısıne tngıhzce 163 29 86 Akşam 21 00 23 00 1 1 1 Nadir Nadı'nin beklenen kitabı çıktı 1 2 1 1 I 1 1 1 1 2 1 I 1 1 I I Dostum Mozart Ülkemizde yeni Mozart dostları yaratmaya yönelik bir denemedir Çağdaş Yaymları, Turkocağı Cad. 3941 Cağaloğlu/Istanbul Makına Tto vt Dınamı|ı ABD TIP FAKÜLTESI Temcl Tıp BiHaricri B o t w a Morfolojı (Hıaolo)i) ABD Bıyokıroyı ABD DahUİ Tı» BHaıitrl Botana Mıkrobıyolojı ABD •^ Iç Hasuhklan ABD Çocuk SağlıSı w Hast ABD Enf Hası ve Kln Bakı ABD Gojus Hası ABD Halk Saglıfı ABD Fızık Ttd ve Rehab ABD Farmakolojı ABD * CtrraM Tıp Bümkri Botana Genel Cetrahı ABD Plastık ve Rtkonst Ccr ABD Onopedı ve Travm ABD Göı Hası ABD NOrosırurjı ABD Paıoloıı ABD 700 lira (KDV dahil) I 2 I 1 2 1 1 1 1 1 1 1 I 1 1 SATILIK TELEVtZYON 67 ekran uzaktan kumandalı renklı, orjınal "Saba" televızvon Gümrük makbuzlu Tel 526 10 00 / 405 Aykut Opcratör Dofctor KAZIMSARI Genel Cerrahi Uzmanı Mua. Meadıyeköy Büyükdere C«d. No: 57/5 Tel: 166 96 66 166 47 48 Muhasebe burosunda çalışacak genç, dınamık, \ lıse mezunlan 522 86 89 Antıkalannız, el>azması Kuranı Kerımlerınız, eskı tablolannız ıçın Troy 140 79 36 Kulak Burun Bo|az Ha« ABD 1 1 İKTtSADl VE İDARİ BtUMLEK rAK. (Odyotojı Unnanı) tklisal Bdiaanı Ikusaı Tto ve Ikt Tanhı ABD 1 2 UlusUrarası Ikı ABD Iktısaı Pohnkası ABD M.liy. Bohtm* Malı Hukuk ABD Buıçt vt Malı Plan ABD Mah Ikiısaı ABD M»hyt Teo ABD EkonoaMin Bolama Istamtık ABD \ »neylem ABD Çalışma Eko ve End llıski Botanra Çalısma Ekonomısı ABD Çalısma Psıkolojı ABD Çalısnu Sosvolojısı ABD Kana VoiKlırai Botama Hukuk Bılımlerı ABD Yonetım Bılımltrı ABD Sıyaseı ve Sos Bılım ABD (Anayasa) Sıyaset vt Sos Bıltn ABD (Dtvranıs Bıhmlerı) YOoeum ve Otgımzasyon ABD Urelım YOn Pazarlama ABD Tıcarel Hukuku ABD Sayısal Yönıemler ABD UiRhutraa lHsküer Bohtımı Devkller Hukuku ABD Sıyası Tanh ABD bluslararası llukıler ABD klRŞEHlR ECITİM YUKSEKOKULU 2 2 1 I 1 1 2 I 1 I 1 I 2 l 1 3 . 2 Kalp kapak ameliyatlannda yüksek başan. 1 1 2 1 2 1 1 2 BECERI Eî Sanatîan Ozel ve guzel hedıye arayanlar ıçın Cağaloğlu Yokuşu No 2 Istanbul I 1 TOPKAPI HASTANESI MASUME ÇÖL Dahıhye Mutehassısı Adres Yeşılköy, Polat Yah D 6 Tlf 573 91 06 Doktor Ba«n 10*86 Tel 524 I9194hat
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear