02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6MAYIS 1985 HABERLER rUMHURÎYET/7 Ozetle MDP kongresi 2930 haziran arasında Milliyetçi Demokrasi Partisi, 1. Büyük Kongresi'ni 2930 haziran tarihleri arasında yapacak. MDP genel merkezinden alınan bilgiye göre U ve ilçe kongrelerinin haziran ayı ortasına kadar tamamlanarak büyük kongrenin 65 ü ve 598 üçenin katüımı ile yapdacağı belirtildi. MDP bugüne kadar 21 il ve 300 ilçe de kongresini tamamlamış durumda. Avcı: Çekilmeyeceğîm Haber Merkezi DYP büyük kongresine 8 gün kala genel başkanlık mücadelesi veren üç aday da ısrarh tutumunu sürdürtiyor. DYP Genel Başkanı Yıldınm Avcı, başka bir aday lehine fedakârlık ederek adaylıktan çekilebileceği yolundaki söylentiler üzerine "Kesin olarak çekilmeyeceğim, eğer kongre güniı bir kalp krizi geçinnezsem adaylığımı geri almayacağım" diye kesin konuştu. DYP Genel Başkanı, genel başkanlığa adaylığı konusunda THA'nın sorusuna şöyle yanıt verdi: "Daha önce genel başkanlığa aday olduğumu açıklamıştım. Benden fedakârlık yapraamı istiyoriar. Hep fedakârlığı biz mi yapacağız? Neden başkalanndan fedakârlık bekiemiyorlar? Kesin olarak çekilmeyeceğim. Eğer kongre günü bir kalp krizi geçirmezsem, adaytığımı geri almayacağım. Büyük aileden, ahde vefadan, ışıklardan söz ediliyor. Abde vefa ise, partiyi bugüne kadar iyi ama kötii ben getirdim. Ben gögüsledim ber şeyi. Partide kimsenin değil. delegenin dediği olur. Ben delegeye inanıyorum." Genel başkan adaylarından Hüsamettin Cindoruk da a.a. AVQ M%.alp krizi geçirmezsem adaylığımı geri almayacağım. YAZAR Bir iki gün içinde her şey açıklığa kavnşacak. CtVDORUK Adayım. Gerekçesini bu hafta içinde açıklayacağım. muhabirine, "Adayız. Gerekçesini bu bafta içinde açıklayacağım. Çalışmalanmızı başlattıktan sonra gazeterf arkadaşlara daha aynntılı bilgi verecefiz" dedi. Geçen hafta Ankara'ya gelen ve yeniden Istanbul'a dönen Hüsamettin Cindoruk'un başkentte bazı görüşmeler yaptığı ve bu görüşmelerden olumlu izlenimler aldığı büdiriliyor. Bugün yeniden Ankara'ya gelecek olan Cindoruk'un yann veya çarşamba günü bir basın toplantısı yapması bekleniyor. Bir yetkili Cindoruk bir basın toplantısı yaparsa attık genel başkanlığa adaylığı kesinleşmiş ve gerekli yerlerden vize almış olacak" diye konuştu. DYP kongresinde genel başkan adayı olacağı bildirilen Mehmet Yazar ise, "Bir iki giin içinde her şey açıklığa kavuşacak" diye konuştu. Yazar'ın kurmaylan, DYP içindeki son gelişmelerin değerlendirmesini yaparlarken, THA muhabirine şunlan söylediler: "Mehmet Bey, Başbakan Özal için, DYP'de ANAP için tek alternatiftir. Avcı'nın yanştan çekilmeyeceğini bildirmesi, Cindoruk'un adaylıkta ısrarlı olması bizim için lehte puanlardır. Bizim hesaplanmıza göre, genel başkanlık için en şanslı kişi Mehmet Yazar'dır." DYP kongresine 8 gün kala adaylar ısrarh AJNKARA'dan \ALÇIN DOGAN Bir geleceği tartışmak istiyoruz Türkiye'nin bugünkü sorunu geçmişi anlatmak değil. Tersine, günümüzde yaşadığımız sorun, geleceğin nasıl kurulacağını tartışamamaktan kaynaklanıyor. Geleceğin tartışmasını engellemek de her olayda 12 Eylül öncesini gerekçe göstermekten ileri geliyor. Geleceğin tartışması ya da geleceğin kurulmasında tek bir hedef var: Demokrasinin tüm kurumları ile işlemesi. Bunun da ötesinde geleceğin kurulmasında belki de tek bir somut istek yatıyor: Türkiye Cumhuriyeti tarihinde iktkjardaki bir siyasal partinin seçimle işbaşına gelmesi ancak bir kez mümkün olabildi. 14 Ma12 Eylül öncesini hiç kimse yeniden yaşamak yıs 1950'de CHP, iktidan DP'ye teslim etti. Ama istemiyor. Terorüyte, siyasal yanıkjılanyta, Meclis1 DP'nin kendisi iktidannı seçimle bir başka partiteki çözümsüzlükleriyie o dönemi Türkiye'de bu ye devredemedi. DP iktidarı 27 Mayıs'la son bulgün yeniden yaşamak isteyen hiç kimse yok. 12 du. 1969'da AP, 1965 yılında kazandığı iktidannı Eylül öncesi artık tarihe kaldı. Ondan dersler al yeniden sürdürme fırsatınt elde etti. Ama bu kez mak elbette mürnkün, elbette deneyier edınmek 1971'de araya 12 Mart girdi. 1973 seçimlerinden mümkün. Ama, 12 Eylül öncesinin otaylanna da sonra olusan CHPMSP koalisyonu işte 12 Mart yanarak hâlâ bugünü savunmak ve bundan ha ara rejiminden sonra yapılan seçimlerin bir ürüreket ederek yannı kurmaya çalışmak doğru de nü olarak tarih sahnesinde yerini akjı. Elbette ğil. 1973 seçimlerinden sonra işbaşına getdi. Ama 1973 seçimlerine, seçilmiş bir siyasal iktidarta geBu tür yanlışlinmedi. 1975'de koalisyon bozuldu. CHPMSP lıkların sayısı Türkiye'nin koalisyonu'nun yerini "Milliyetçi Cephe kendini hemen bugünkü sorunu, Koalisyonu" atdı. Bu hükümet değişikliği de bir her alanda gos geçmişi anlatmak seçim sonucunda gerçekleşmedi. Türkiye 1977 teriyor. Ömeğin değil. Tersine, seçimlerine "MC koalisyonu" ile girdi. Seçim1402 sayılı sıkıyö günümüzde lerden sonra yine aynı koalisyon sürdü. CHP'nin netim yasası ile yaşadığımız sorun, iktidar olabilmesi için seçimlerin üzerinden 6 ay 12 Eylül'den son geleceğin nasıl geçmesi gerekti. 1977 seçimlerinin üçüncü yılıra üniversitelerkurulacağını na girikJiğinde, bu kez AP azınlık hükümetini kurden atılanların du. Yine seçimsiz olusan bu hükümetin ardınyeniden üniverst tartışamamaktan dan 12 Eylül geldi. teye dönmeleri kaynaklanıyor. Kısaca bakıldığında, Türkiye'de siyasal iktidar mi söz konusu?.. Geleceğin net bir biçimde 14 Mayıs 1950'de ilk ve nerede İktidar sahipleri tartışmasını ise son kez bir seçim yoluyla el değiştirdi. Seve yetkili bakan engellemek de her çim sonrasında iktidara, bizim hiç de onaylamalıklar kalkıyor olayda 12 Eylül dığımız politikaları izleyen bir parti gelmiş de ol"Ama 12 EylüU öncesini gerekçe sa, 14 Mayıs Türk siyasal tarihinin en anlamlı gürv den önce ünigöstermekten ileri lerinden biridir. Çünkü iktidar seçimle değişmişversitede anarşi tir. İşte şimdiki özlem de budur. Türkiye'de iktivardı, şimdi on geliyor. ları yeniden ^*^~ dara seçimle gelmiş bir siyasal partinin kendi nasıl üniversiteye alabiliriz." diyor. Hangi hükümetini kurmasıdır Seçimle işbaşına gelen mantıkla ve hangi bağlamda söyieniyor bu söz bir partinin bir başka seçimle iktidannı, bir başler? Ünrversiteden atıianlann, üniversitedeanarşi ka partiye bırakabilmesidir. Tüm partilerin katılayaratan hocalar olduğu bu sözıerte ileri sürülmek cağı bir seçim yanşınm başlayabilmeskjir. Demok1 isteniyorsa, bunun tersini kanıtlamak için yüzler rasilerin bu en olağan mekanizmasının Türkrye de tüm kurumlân ile bir kez işleyebilmesi ve buce örnek var. Anarşıye katılmadığı halde, üniversrteden atılan hocaların sayısı hayii kabank.Şim nun tadına varılabilmesidir. işte Türkiye'de değişıklik isteyenlenn temel ildi onlann yeniden üniversiteye dönmelerıni sağlamak amacıyla verilen yasal önerilere karşı çı kesi, ana düşüncesi budur. Değişiklikien yana karken, 12 Eylül'ü gerekçe olarak gostermek, artık olanlar, gerçekte iktidariarın sadece ve sadece geçerli değil. Çünkü, hemen her kararda, eğer seçimlerle değişmesini isteyenlerdir. 12 Eyiül'ün bu karan onaylamıyorsak, onaylamamanın altın gerekçe gösterilmeksizin, geleceğin tartışılmasında 12 Eylül'ü gerekçe olarak ileri sürerek, verile dan ve kurulmasından yana görüş bildirenlerdir. Böyle bir istek gerçekleştiğinde, Türkiye de elcek kararlara karşı çıkarsak, "Geleceği tartışamayacağız" demektir. Hatta o zaman ge bette değişecektir. Yine böyle bir değişimde herrekçelen de birbirine kanştrmış olacağız demektir. kesin konumu da tarihin akışı içinde ister ıstemez Ünrversite ömeğinde olduğu gibi, anarşıye kanş değişecektir. Yetkiler ister istemez el değiştirecekmadığı halde, bunu gerekçe gösterip, üniversite tir. Bazılarının yetkileri azalacak, bazılannın yetden atılan hocaJann atılış gerekçesi değişiyor de kileri artacaktır. Bazılan ise tarihin malı olacaktır. mektir, yani ideotojik gerekçeler hazırlanıyor deDemokrasiyi kuracaksak ve demokrasiye inamektir İdeolojik gerekçeler ise 12 Eylül'ün nıyorsak geçmişi gerekçe olarak göstermekten "Ruhuna" aykın değil midir?.. vazgeçmeliyiz. Türkiye'de bir yanılgıya son vermek gerek. Türkiye'de "EskiVeni tartışması" yok. Türkiye'de "Demokrasinin oturması, demokrasinin yerleşmesi" tartışması var. Yani, "Gelecek tartışması" var. Bu nedenle, türü ne olursa olsun, herhangi bir olayia karşılaşıldtğında, aynı olayı bir kez yaşamamak için 12 Eylül öncesindeki gelişmeleri vurgulamak doğru değil. Bir başka anlatımla, 12 Eylül öncesinin terörünü, anarşisini, siyasal çatışmalarını örnek göstererek, bugünü anlatmaya çalışmak artık geçerli değil. Emeklilerin istek paketi Tüm Sivil EmekUler Demeği, günün zor ekonomik koşuuan nedeni ile emeklilerin büyük baskı altında olduğunu, biraz rahat nefes almak üzere kendilerine bazt haklar tanmmasını öngören bir istek paketini hukümete sundu. İstek paketinde emeklilerin de memurlar gibi Emekli Sandığı 'ndan borç alabitmeleri, Hazine arsalan üzerinde yapılacak konutlann uzun vadelerle kendilerine verihnesi gibi konular butunuyor. • En fazla mesaiyi PTT yapacak Kızılay Kan Haftası bugün başlıyor. 12 mayısa kadar sürecek Kızılay Kan Haftası dolayısıyla çeşitli konferans ve açıkoturumlar düzenlenecek. Kızılay Genel Başkan Vekili Saim Bostancıoğlu, bugün basm toplantısı düzenleyecek. Kan haftası süresince okuüarda da "kan hayattır" sloganı altında çeşitli konuşmalar yapılacak. Bu arada, yurtta geniş bir afisleme kampanyast yürütülecek. Kızılay Kan Haftası bugün başlıyor Genel ve katma bütçeye dahil idarelerle KİTlerde 1985 yılında uygulanacak toplam fazla çahşma saatleri belirlendi. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayvnlanan Bakanlar Kurulu karanna göre, yüksek mühendis, mühendis, yüksek mimar, mimar, ıtzman, uzman yardımcısı, müdür, müdür yardımcısı, tabip, eczacı, veteriner hekimlere saat basına 100; yardtmcı hizmetler sınıfı personeline saat başına 90, diğer personele de saat basına 95 lira fazla çalışma ucreti ödenecek. Karara göre, PTT Genel Müdürlüğü 35 milyon saat ile en fazla mesai verilen kurum oldu. Türk Belediyecilik Derneği yönetimi ANÂP'hkım geçti Olaylı genel kurulda eski başkan tsmet Sezgin toplantıyı terk ederken hükümet komiserini de eleştirdi. Ankara, îstanbul ve îztnir belediye başkanları yönetim kuruluna seçildi. başkanlan, "Ramazanın geldiğini, beklenmemesi ve bu işin bitirilmesi gerektiğini" belirttiler. Tartışmalar sertleşirken, hükümet komiserine vekâletnameler gelmeye başladı. Bunun üzerine Sezgin, "Vekâletnamekrin sahte olduğunu" söyleyince ANAP'hlarla tartışmalar kızıştı ve el kol hareketleriyle bağınşmalar oldu. Genel kurulda ANAP'lı belediye başkanlan kendi aralannda yoklama yaparak gelmeyen ANAP'lı belediye başkanlarını saptadılar. Daha sonra da sinemanın müdüriyet odasında birtakım vekâlct kâğıtlannın imzalandığı göruldu. Bu sırada Anakent Beleaıye Başkanı Mehmet Altınsoy ile Dernek Başkanı tsmet Sezgin arasında tartışma çıktı. Sezgin hükümet komiserine "Vekâlel kâğıtlannın sahte olduğunu" bildirdi ve yerlerine genel kurul kartlarını vermek istedi. Ancak buna Altınsoy engel oldu. Bu arada, Altınsoy, îsmet Sezgin'in koluna girerek, "Konuşalım" diye dışan çıkarmak istedi. Ancak Sezgin konuşmayarak genel kurulu bazı yönetim kurulu uyeleriyle birlikte terketti. Hükümet komiseri yönetim kurulu olmadan toplantının açılamayacağını bildirince Mehmet Altınsoy, ANAP'lı belediye başkanlannın çoğunluğu sağladığını ve toplantının yapılmasını istedi. Hükümet komiseri ilk kararından vazgeçerek çoğunluğun bulunduğu yönünde karar verdi. Söz alan Îstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, "Sezgin ve ekibinin kongreyi terketmesini esefle karşıladıklannı" bildirerek yönetim kurulunun ibra edilmemesini istedi. Sezgin ve yönetim kurulu ibra olmadı. Yeni yönetim şu isimlerden oluştu: Mehmet Altınsoy, Bedrettin Dalan, Burhan Özfatura, Aytaç Durak, Ekrem Bari|ik, Ömer Arpacıoğlu, Ahmet Öksüz, Kemal Vehbi GUI, Okan Karakullukçu, Necati Güllü, Nurettin Dilek, Hüsamettin Çetinbulut, tbrahim Ay. M.Ereğlisi belediye başkanı yaralandı ANKARA, (Cumhurivet Biirosu) Türk Belediyecilik Derneği Genel Kurulu olaylı bir biMarmara Ereğlisi, (Cumhuri çimde yapıldı ve eski dernek başyet) Marmara Ereğlisi'nin kanı tsmet Sezgin tartışmalı bir ANAP'h Belediye Başkanı Enis biçimde toplantıyı terkederken, Siilün dün saat 18.00 sıralannda yönetim ANAP'lılann eline geçEreğli'de silahlı saldırı sonucu ti. Ankara, Îstanbul ve lzmir belediye başkanlan da yönetim kuyaralandı. Marmara Ereğlisi Yüceler Ta ruluna seçildiler. Kongrede konuşan Devlet Batil Sitesi'ne bir imar mevzuatı nedeniyle tartıştığı Kemal adlı bir kam Mesut Yılmaz, "Biıtün kişinin silahlı saldırısı sonucu menfaatlerin üzerinde Türk milboyun ve sağ kolundan iki kur letinin menfaati vardır. Bu topşun yarası alan Sülün derhal lantı Türk Belediyecilik Derneameliyata alındı. Aslen Bitlisli ği'ni bir kulüp havasından çıkanp gerçek bir dernek hüviyetine olan saldırgan Kemal'in yeşil kâvuşturacaktır" dedi. Mercedesi ile tstanbul yönüne 1701 belediye başkanından kaçtığı, görgü tanıklarınca ifade 800 kadarının katıldığı kongreedildi. Yakın bir süre önce Yüceler nin açılışı saat 12.30'a kadar Tatil Sitesi'nde bir daire alan bu beklendi. Dernek Başkanı tsmet kişi ile Belediye Başkanı Enis Sü Sezgin saat 12'de salona girdiği lün arasında "imar mevzuatına zaman çevresi ANAP'lılar taraaykın bir şekilde yapılmak iste fından sanldı. Sezgin, "Çoğunluğuo olmadığını, kogrenin 26 nen bir duvar" nedeniyle sürtüşmayısta toplanması gerektiğini" me olduğu site sakinlerince bil savunurken, ANAP'lı belediye dirildi. ANKARA'nın tasına bak "GAZETELER doğru yazmıyor" korosunun şefliğine Başbakan talip oldu. Ve "maşallah" dilinin ve insafının hakkı ile de bu işi iyi yürütüyor. Bugün bir gazeteci eline gelen bir belgeyi, kulağına gelen bir istihbaratı doğrulatmak için kök sökmek, pösteki saymak, emdiği sütleri iade etmek zorunda. Hele bu belge veya istihbarat, Dışişleri Bakanlığı ile ilgili ise ayrıca perende ve takla da atması lazım.. Amerikan, İngiliz, Fransız, Alman dergilerinde gazetelerinde çıkmış iki satırlık bayat bir haber ya da sağır sultanların bile kulak vermeyecekleri bilgiler, Dışişleri Bakanlığı'ndan içeriye girince devlet sırrı haline geliyorlar. "Ulusal güvenlik zedelenir" ölçütünün ibresi şaşınca, Türkiye'nin sanayi bölgelerini, barajlarını gösteren bir kroki veya Avrupa'da üç tanesi bir buçuk dolara satılan bir rapor bile devlet sırrı oluveriyor.. Yabancı bir ajanstan gelen bir haberin Türkiye'yi ilgilendiy g ren yönünü sorup araştırmak doyurucu bir haber yapmak ise doktora yapmaktan kolay değil. Yapmayı başarınca da gelsin açıklamalar, gitsin beyanlar.. Gazetelerde birkaç gün önce nükleer planlama grubuna sunulan bir raporia ilgili bir haber yayımlandı. Dışişleri hemen "açıklamaya" soyundu: "Söz konusu rapor henüz incelenmektedir. Ayrıca rapordaki öneriler tamamen "tedaufui" bir mahiyettedir." Tedaufui sözcüğünü önce bir daktilo hatası olduğunu sandık. Sonra yetkiliye sorduk, okuduğumuz doğru imiş. Bürodaki herkese sorduk. Sözcüğün esrarını çözen olmadı. Osmanlıca sözlüğe baktık. Benzer bir sözcük var. Fakat " u " harfi eksik, "savunma ile ilgili" anlamına geliyor. Olsa olsa budur dedik. Dışişlerinin açıklamasını düzettip "açık" hale getirdik. Dışişlerimiz "açıklama yaparken" de bir Arapça sözcüğün mezar taşı arkasına saklanmak istemişti. Açıklamayı Başbakanın dediği ve istediği gibi tırnak içinde versek, "tedaufui"yi, bırakalım haik arasında, hükümet sözcüsü ve Dışişleri Bakan Vekili Mesut Yılmaz da dahil acaba sayın bakanlardan kaçı biliyor. "Tedaufui" sel bir açıklama demirdöküm Üçü bir yerde MDP'nin Çankaya ilçe kongresi tam bir askeri düzen içinde geçti. İlçe Başkanı Sacit Sönmez, kongreye "Sayın genel başkanımız kırmızı Mercedes'le partiden hareket ettiler arzederim" diye tekmil verdi. 15 dakika sonra da "Sayın genel başkanımız salonumuza vasıl oldular, malumatımza arzederim" diye "dikkat" çekti. Sacit Sönmez, daha sonra kürsüye gelip çalışma raporunu okudu ve sözlerini "Çalışma raporumuz böyle.. Arzederim" diyerek bitirdi. Divan başkanı seçilen Milletvekili Vecihi Akın da kongre süresince aynı askeri tutumu sürdürdü. Kongrenin bu askercil "manzarası" yalnız genel başkanın asker kökenli olmasından değil. Divan başkanı ile ilçe başkanımn da askeri talim terbiyeden geçmiş subay olmasından kaynaklanıyordu. alın,nasıl olsa ödersiniz. Mooet F2 F3 F4 F5 F6 F7 PESİNAT 8.000 Tl 10.S00TL 12.500 Tl 8.500 Tl TAKSİTMİKJAM 8.000 71 10.500 TL 12J00TI 8.500 TL 11.000 TL 11.000 TL TAKSİTSÜKSİ 12 Af 12 Ay 12 Af 12 AY 12 Af 12 Af TOPLAM FİYAT 104 000 TL 136.500 TL 162J00TL 110.500 Tl 143.000 TL 143.000TL Hareketçilerin kilosu ANAP Genel Sekreteri Mustafa Taşar'ı Stutgart'tan döndükten sonra görenler zayıfladığını söylüyor. Taşar'ın yanıtı ise hep aynı oluyor: Yurt dışına her çıkışımda bol bol spagetti ve pizza yer bütün gezilerden de kilo alarak dönerdim. Bu kez fazla çalıştık, çalışmaktan bunları yemeye fırsat kalmadı. Garip bir raslantı ama Halil Şıvgın da ANAP Genel Başkan yardımcılığından ayrıldıktan sonra kilo vermiş. Başkanın oyu BUGÜNE değin parlamentoda muhalefetten gelen önergelerin hemen hemen hepsi ANAP'lılar tarafından reddedildi. Bu alışkanlık Bankalar Yasası Tasarısı görüşülürken az kalsın büyük bir yanlışlığa yol açacaktı. Aynı madde üzerinde MDP'lilerle ANAP'lılar değiştirme önergesi vermişlerdi. En aykırısı olduğu için ilk önce ANAP'lılann önergesi işleme konuldu. Bütçe Komisyonu Başkanı Metin Emiroğlu alışkanlıktan olsa gerek kendi önergelerine "katılmıyoruz" deyince ANAP'lılar şok geçirdiler. Bakanlık rüyası içindeki Emiroğlu da kısa bir şoktan sonra uyandı. Ve başkana "hangi önerge" diye sordu. ıı.ooo n ıı.ooo n ankara balı tom MDP'liier hep bir ağızdan "ANAP'ın ANAP'ın" diye bağırdılar. Emiroğlu, bu kez süklüm püklüm "katılıyoruz" dedi ve ANAP önergesi kabul edildi. Daha sonra sıra MDP'lilerin önergesine geldi ve "alışkanlık" yıne değişmedi: "ret". Çağlayangil Çağlayangil, Türkiye'de fikir suçu olmadığını söylüyor. Ondan olacak, beyefendi de hiç böyie suç işlemiyor. i u.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear