02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHL RfYLT f, NEW YORKTAN (Baştarafı 1. Sayfada) duklarını saklamıyorlardı Yıtınlmış bır savaşın askerlerıydıler Kendı halklanmn desteklemedığı bır savaşta döğuşmuşlerdı Yurüyuşun nasıl karşılanacağını bılemıyorlardı Ama bıldıklen bırşey vardı Onlar, o dehşet verıcı savaşın, gecelen hâlâ kâbusunu gören caniı kurbanlanydılar Varlıklannı Amerıkan toplumuna duyurmalı, kabul ettırmelıydıler Ve yürüduler Kollanna hâlâ kayıp lıstesınde gözuken Vıetnam'da savaşıp yıtmış 2 bın 427 askenn anısına, sıyah bant takmışlardı Yuruyuşun lıden ıse tekerleklı ıskemledeydı lkı bacağını da yıllar önce Vıetnam bakatlıklarında patlayan bır mayında bırakmıştı. Tekerlekh ıskemlesını beledıye başkanı Koch ıtıyordu . Yuruyüş sırasında yer yer bol gözyaş. dökuldü.. Hem savaş gazılerınden hem yurüyuşü ızleyen New Yorklulardan bırçok kışırun ağladığı göruldu Yüruyuşe katılan gazıler bu arada ıçlennı döktuler Ortak sorunlan, Vıetnam dönuşü karşılaştıkları ışsızlık, ruhsal bozukluk ve uyuşturucu madde alışkanlıgı gıbı durumlardı Unutamadıkları olaylardan bın de Amerıka'ya dönduklennde Kuzey Vıetnam bayTağı ıle karşılanışlan ıdı Vietnam gazılennın asıl göstensı gece oldu.. Aşağı Manhattan'da onlann anısına dıkılen camh anıt havaı fişekler patlatılarak törenle açıldı Sılme camdan yapılma anıt, 22 metre uzunluğunda, 5 metre yükseklığınde bır prızma bıçımındeydı Dörtbır yanı ışıklandınlmıştı. Gecenın karanhğında pırıl pırıl parkyordu özellığı, ışıklı duvarlarına tam 83 adet mektubun ırı harflerle ışlenmış olmasıydı Vıetnam'da ölen askerlenn aılelerıne gönderdıklerı son mektuplardı bunlar Işıklı cam üzerıne kazınmış mektupların bırınde şöyle denryordu "Bugun çok iyiyim.. Umut ederim anne, sen de iyisindir.. Ben şımdı ırmak kıMsında>ım. . Kıımsal çok guzel... Kum beyaz..<Jok berrak.. Hergun guneşlenıvor, yuzuyor, yıkanıvorum.. Ah. her gun boyle olsa.." Mektubun sahıbı 21 yaşındakı Çavuş Calamia'nın sekız a> sonra aynı kumsalda olduğu haben ulaşıyor annesıne Işıklı mektupların onunde konuşan beledıye başkanı Koch, "Bu anıtı açmakla bir yitik kuşağın sesinı duyduk. Yeni kuşakların gozunu geçmişin dersleine açtık" dıyor Koch'un kullandığı "yitik kuşak" deyımı ılk kez Bırıncı Dunya Savaşı sonrasının bunalımh genç kuşağı ıçın söv lenmıştı Camlı anıttan yansıvan sarı floresan ışıkları altında >uzu daha da huzunlu gorunen bır anne o sırada 1918'den bu yana kaç savaşın, kaç yıtık kuşağın gelıp geçtığını düşunmuyor Yalnızca "oğullanmızın mektupları bır daha ısıklanmasın" dıyor Bır başka anne "Banş ıçin mutlaka ışıklı mektuplar mı gerek?" dıye soruvor Bır başka anne, "Oteki HABERLER STOCKHOLM'DEN mektuplar ne olacak? Hepsinı aydınlatmak gerek" dıye dertlenıyor Kırk yıl önce bugunlerde New Yorklular hâlâ aşılama>an bır rekor kınyorlar Caddelen 5 bın <*38 ton çıçekle ortu>orlar 8 Ma>ıs 1945, faşızmın dünya savaşında resmen teslım olduğu gun Nev\ Yorklular o gunu boyle kutluyor Çopçulerın supure supure bıtıremedığı tonlarca çıçekten fışkıran barış ışığı O ışık yalnız bugun New York'ta camlı anıttakı 83 mektubu değıl tum yıtık kuşakların mılyonlarca mektubunu aydınlatıyor 12 MA YIS 1985 VİYANA'DAN (Baştarafı I Sayfcda) mık krızlerın toplumsal mucaderınde Turkler" sergısınde çok lelerı kesınleştırdığı, kurumların sarsıldığı, tekelleşme ve somurgenış ılgı uyandırmıştı Sergının bolumlerı hem done gecılığın yenı bır evreyı açtığı, mın onemlı duşun adamlanna, uluslararası boyutta yapısal dehem de belırleyıcı toplumsal ğışıklıklenn sanayı metropollenpolıtık olaylara gore duzenlen nı Bırıncı Dunya Savaşı yıkımımış Bır salonda Josef Hoff na goturduğu yıllar Bu donemman'ın onculuğunu yaptığı Vı de Vıyana'nın geleneksel kahveyana Sanat Atolyelen'nın (1903 lennde sık sık toplanan aydınlar, 1936) urunlerını, sadehğı ve ı^ Parıs, Londra ya da Berlın'de levsellığı amaçlayan "Jugend yaşanamayan olçude etkııeşebıstil" el sanatlannı ızlerken, baş lıyor, duşun alışverışınde buluka bır salonda Otto Wagner'ın nuyorlardı Dunyaları nasıl olmımarlıkta çığır açan çahşmala muş da bovlesıne 9bır kaosun ıçırının tasarımlarını, maketlerını ne suruklenmıştı Avusturya'da anayasal gırıgoruyorsunuz Donemın ressamlan Gustav Klimt, Egon Schiele şımlerın 1860'larda başladığı ve Oskar Kokoschka ayn bır bo gözönune alınırsa, lıberal burjuvazınm polıtık yukselışının dığer lumde ele alınmış Bu yılların Vıyana'sı bır yan ulkelere kıyasla daha geç başladan şıddetlı bır borsa krızıyle dığı gorulur Nıtekım, daha sıçalkalanırken, bır yandan Sosyal yasal ıktıdannı pekıştıremeden Demokrat ışçı hareketlerının ge yenı oluşan krızler ve yenı sıyalışmesıne sahne oluyor Işçı par sal akımlar karşısında krıze yutılerı kuruluyor, bır yandan da varlanan lıberal burjuvazı, ıktıkarşılıklı olarak sıyonızmın ve dan hep arıstokrasıyle paylaşantısemıtızmın tohumları atılı mayı yeğlemış, doğal olarak da yor Duvarlarında dönemın po sanat anlayışında arıstokratık tam anlamıyla kolıtık afışiennın yer aldığı salon geleneklerdenYuzyıhn sonlarına pamamıştı da sıyonızmın babası sayılan doğru tehdıt edıcı polıtık gelışTheodor Herh'ın "Yahudı meler karşısında tum bır sınıfın Devleti" adlı kıtabıyla "Kav yaşam bıçımı, bır sığınma nokgam"ın ılk baskısı sergılenmış tası olarak sanata yönehyordu Freud, loş mavı ışıklandınlmış Bu ortamda geleneksel sanat anbır odada el yazması çalışmala layışına tepkı olarak doğan rı, hastalarıru kabul ettığı sedı akımlar ıse ınsandan uzaklaşarın kuçuk bır maketı ve yaşamı rak duygusal boyutta daha zen nı aktaran bır vıdeo aygıtıyla ta gın, ancak daha ıçe kapanık bır nıtılıyor Benzerı kapalı devre vı alana, "birevin psışik ozune" bır deo aygıtları orneğın Sarayevo' çeşıt "psıkolojık ınsan"a yoneda suıkasta kurban gıden Velıaht Iıyor "Bıre>"de odaklaşma ve r Prens Ferdinand'ın kanlı unıfor bıreyın özellıkle ınm toplumsal masının yer aldığı I Dunya Sa gerçeklığe genellenmesı salt Frevaşı salonunda ya da sosyal de ud'un kuramında değıl, o dömokrat ışçı hareketlerının tanı nem Vıyana'sında oluşan dığer tıldığı salonda ızleyıcılere sureklı okullann yöntemınde de belırbılgı aktanyor Gustav Mahler, gın Felsefede "Vi>ana okulu" Arnold Schoenberg gıbı bestecı ve klasık ekonomı polıtıkten ler, Schnıtzler, Hoffmanstahl gı kökten bır kopuşu nıteleyen neobı donemın unlu yazarları, Wıtt klasık ıktısat okulu da aynı orgensteın gıbı felsefecıler yaşam taklığı paylaşıyor lannın çeşıtlı boyutlanyla, ardın tşte butun bu akımlar, doğuş da yoğun bır uğraşın yattığı bellı olan bır ıncelıkle ızleyıcılere ta ve gelışme sureçlerı bırbırlerıyle etkıleşımlerı ıçınde, bır sergıde nıtılıyor Bu vıllar, Avrupa'da ekono tum canlılığıyla yaşıyor Rock ııııızagiııııı peygamberi YAVUZ BAYDAR STOCKHOLM Yağmur, 'Miroir' kahvesının "Berzelii" parkına bakan camlarını bulandırmıştı Isveçlı meslektaşımı beklerken, bır yandan kahvemı yudumluyor, bır yandan 20 bın devlet memurunun 10 gundur surmekte olan grevıyle ılgılı son gelışmelerı okuvordum Isveç hava ulaşımını tamamen durduran grev, dığer dev let sektörlerını de değışen olçulerde etkısı altında tutuvordu Polıs ve gumruk memurlarının buyuk bır bolumu ışlerını bırakmıştı Gumruğun çalışmaması yuzunden bınlerce TIR kamyonu Danımarka lı manlarına yığılmıştı Postanelenn bır bolumu odeme yapamaz duruma gelmıştı Işverensendıka ılışkılerınde lsveç'te eşıne rastlanmavan bır durum soz konusuydu Anlaşma zemını bulunamayınca, ışveren durumundakı devlet, yaklaşık 100 bın memurunu lokavt ederek Isveç tarıhınde yenı bır sayfa açıyordu Bu sayfa, eğer lokavt kararı yururluğe gırerse, buyuk onem kazanacak Çunku devlet, lokavt karanyla grevı ge nışletmenın yanı sıra, 'toplumsal tehlıke' doğurduğu gerekçesıyle durdurma hakkına da sahıp Kısacası, Isveç ıçın 'vabancf bır durum, söz konusu olan Gur bır 'mertıaba' sesı benı konudan kopardı Gazetecı arkadaşımdı gelen Yuzu guluyordu Ovsa uç dört gundur telaşlı ve asık suratlıydı Elındekı telefon numarasını gostererek, 'hemen aravalım. galiba bulduk' dedı Aradık Telefondakı ses, 'bılet başına 300 kron alınm. Kuvrukta ıkı gun bekledık, canımız çıktı" dıyordu 140 kronluk bıletı 300 krona alma konusunda, ulkesındekı karaborsa deneyımınden yararlanarak kesın bır 'hayır' demem, gazetecı dostumu fıkrınden cavdırmadı Bruce Springsteen'ın 9 hazırandakı konsenne bılet bulmuştu, fıvatı BRUKSEL'DEN (Baştarafı 1. Sayfada) sıh'ın yeryuzundekı meşru tem sılcısı yıne gokten Belçıka'ya ınıverecek Katolıklenn ruhanı onderı Papa, ahırettekının adına dunyadakılen denetleyecek 2 Jean Paul Belçıka'ya gelecek ya, bu zıyaretın daha şımdıden fırtınalar koparacağı bellı Koyu dındarların, vemeklerden once ıstavroz çıkararak ekmeğı kutsayan aılelenn, evlerının sokağa bakan pencerelerıne Karol Wojt>la'nın fotoğraflarını astıkları doğru Uzak ve bıraz buvulu köy kılıselerınde, papazlann mıhrabın onunde \aaz verdıklermde Papa'nın uçak yolculuğunun sağ salım geçmesı ıçın fazladan dua ettıklerı doğru Belçıkalıların yuzde 54'unun mubarek adamın zıyaretınden hoşnut olduklarını bıldırdıklerı doğru Bır de öburlerı var Önce Kjtolık olup da, Roma'dakı Polonyalıya meydan okuyan "Sol Hıristıvanlar" var Kıtapta yen olmayan "Kurtuluşa" "Hodri meydan" dercesıne Latın Ame rıkalı dın adamı Don Helder Camara'nın fotoğraflarını sağa sola yapıştınyorlar Gunluk gazetelerı "La Cıte" de, azız Peder'ın ustune vazıfe olmayan ışlerle uğraştığına daır yazılar yazıyorlar Gunahkârların, Mervem'ın bekâretı ıle 2 Jean Paul'un erkeklığı arasında kurmuş oldukları ve alenen soylemek cesaretını gosterdıklerı edepsızce ıftıralar bır kenara atılırsa, sıradan ve Katohk Belçıkalıların bıle Papa konusunda oyle pek olumlu fıkırlere sahıp olmadıkları aşıkâr Hırıstıvanlann kontrolun dekı kadın kuruluşları bıle, Isa' nın temsılcısının ahlakı >aklaşı mını paylaşmıvorlar Doğum kontrolu, boşanma, yapav dol lenme konularında Papa'nın va azlannı es geçtıklerını sovluvorlar Sokaktakı Belçıkalı.2 Jean Paul'u, elınde asası>la Hırıstıvanlığı >a>mak ıçın don bır >a nı dolaşan havarı Paul'e benze tıyor Sokaktakı Belçıkalı, Papa'nın eskı ve en tutucu Hınstıyan geleneklerını canlandırabılmek ıçın "seferberlik" ılan ettığını duşunuyor Ama sokaktakı Belçıkalı bıraz da beş gun surecek bu dını yolculuğun faturasını kımın odeyeceğını duşunuyor Yapılan hesaplara göre, zıyaretın toplam gıderı 80 mılyon frank (640 mılyon TL ) olacak Parmakları pırlanta yuzuklu ve ıpek cubbelı kardınallere sorarsanız fatura tuzlu değıl Papa bır devlet adamı, sıradan bır devlet adamı olmadığı ve korunması çok buyuk masraflar gerektırdığı ıçın dun>evı nımetlerden 80 mılyon frankhk bır feragat "Papa'va feda". Fakat herkes pek bu kanıda değıl Yapılan hesaplara gore Papa'nın Belçıka'da geçıreceğı her bır dakıka 90 000 TL 'ye mal olacak Oysa ekonomık krızden dolayı kemerlerı sıkmak zorunda kalan Belçıkahlar, ceplerınden ödedıklerı vergılerle vapılaeak ağırlama\ ı fahış bulmak talar Ustune ustluk, guvenlık nedenıyle, ulke kentlennde trafiğın uzun sure kapalı kalacağını bılmek, zaten soğuk ve yağmurlu mayıs gunlennden usanan ınsanları daha çok çıleden çıkartıyor Mayıs geldı Ama bahar gelmedı Ama Papa gelıyor Gu nahkâr kullar guneşlı mavıslar duşleye dursun, dındarlar havaların kötu gıtmesıru Papa'nın gelışıne duyulan tepkıye bağlıyorlar Ahıret ışlerının unutulup dunvevı hazların dal budak saimasına bağhyorlar Dıyelım kı haklılar Barı Papa bıraz mayıs guneşı getırse Guneşm vuzu suyu hurmetıne ve mayıs sevdaları ıçın mum bıle adarız Jacques Brtl onemlı değıldı Yapılan bu telefon konuşması, lsveç'te grev olayına paralel olarak yaşanan Springsteen ola yımn kuçuk bır parçasıydı lkı gun ust uste verılecek olan konserlere bılet bulamayan bınlerce 'Desperado'yu bugunlerde Springsteen'den başka bır şey ılgılendırmıyor Bırleşık Amerıka'nın unlu rock şarkıcısı Springsteen, grubu "Street Band"le Avrupa turnesı yapacağını, bu arada Isveç e de geleceğını açıklayınca yer yerındenoynadı 'Rock muzigının pevgamben' olarak tanımlanan Springsteen, lsveç'te Amenka'dan çok daha fazla sevılıyor Bunu bılet satışları da gösterdı Ilk konsenn satışa çıkanlan 50 000 bıletı, 20 dakıka gıbı akıl almaz bır sure ıçınde bıttı, 2 konserınkıler ıse 1 saatte Teknolojık yönden Amerıkan toplumundan hıç de aşağı kalmayan Isveç'ın genç kuşağı, 4 saatı bulan konserlennde 'her şeyını veren'.tabnkalarda çalışmaya zcrlanan ışçı çocuklarını, demır çarkların toplumunda sevgıyı arayan aşıkları, acımasız banlıyo gecelerını anlatan Sprıngsteen'de kendını buluyor Jacques Brelle, Billıe Holidav le, Jım Morrıson'la karşılaştınlan Springsteen, karamsar dunya göruşu, "simsöah' şurlerıyle galıba butun Batı dunvasına seslenıyor YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESt REKTORLUGU'NDEN Unıversıtemıze, 2547 sayılı Yuksekoğretım Kanunu uyannca, aşağıdakı alanlarda doçent, yardımcı doçent. öğretım gorevlısı, okutman, uzman ve araştırma görevlılerı alınacaktır REKTÖRLUK Ataturk Ilkelerı ve Inkılap Tanhı Bolumu Okutmanı Yabancı Dıller Bolumu Fransızca Okutmanı Almanca Okutmanı tngılızce Okutmanı Türk Dılı Bolumu Okutman I FENEDEBIYAT FAKÜI TESI FIZIK BOLÜMÜ Doç Y Doç. Ogr Gor 1 1 1 I 2 1 I 1 1 1 KİM\A BOLUMU 1 1 adet 1 1 2 2 adet adet adet adet LONDRA'DAN (Baştarafı 1. Sayfada) ton'da konfeksı>on atolyesınde çalışıyor Yaşı 18 Doğum yen Londra, Turkçe anlıvor ama konuşmuvor Hafta sonlannda genellıkle anası ve babasıyla bırlıkte oturduğu evın ışlerıne bakıyor Zengın ve vakışıkh bır Jngılızle evlenmek ıstıyor ama aılesı karşı Son gunlerde alevlenen ve ıkıncı Boğaz köprusu ıhalesı nedenıyle ortaya çıkan IngılızJapon rekabetınden habersız Asıl adı Huseyin, ama kendını "Tom" olarak tanıtıyor ızmırlı ve24 >aşında 5 yıldır zengın semtlerden bın olan Cheal sea'de hamburgercı dukkânında çalışıyor Hızmet ederken de ıçınden "Çekeceksin kapıva bır siyah kadillak. Bır paki (Pakıs tanlı) tutacaksın. Butun gun araba>ı vıkasın Ozel sabunlu suvla süecek. Sonra gudenyle kurulayacak, ardından da cila vuracak kadife bezle. Sabunlu su, guderi, cıla. Sabunlu su, guderi, cila..." dıve geçırıyor Tom, Ingıltere"vı bır haftadır kasıp ka vuran "Lejjoner bastalıgının" nedenını çoktan bulmuş "Abı doktoıiar boşuna uğraşıvor. Pıslıkten oluvor bu hastalık.. İngılızın evınde duş gordun mu sen hiç. Yıkanmıyorlar kı dogru durust. Tabıı lejvoner hastalıgına tutulur bunlar. Hatta lejvoner hastalığı bıle az bunlara, gene dua etsınler amıral hastalıgına tutulmadılar." Ze>nep Istanbullu Babası ünlu bır sanayıcıymış Asılzade Ingılızcesı konuşuyor Belkı 10 vıldır burada Unlu okullardan bırınde doktora çalışmalarını surdurmeye gayret edıyor Zeynep'ı Turk mahallesınde goremezsınız Turklerle konuştuğunu duyan da olmamıştır Amacı Ingılız vatandaşı olmakmış Son 3 yıldır tatıle bıle gıtmıvor Turkıye'ye "İspanya ve Amerika daha ilginç" dıyor "Hulıgan" adı venlen stat serserılerıne karşı sahanm kenarına elektrıklı tel gerılmesını "canı gonulden" destekledığını soyledı "Şekenm bazen yollarda goruvorum da şe) >anı gerçekten çılgın bu adamlar. Hele bır çarpılsınlar da o zaman anlarlar..." dıyor Michael ıse bızım Zeynep'ın Ingılız erkek arkadaşı Babası Galler bolgeMnde madencı Unıversıteyı bıtırdıkten sonra Londra'da bır bankada bılgısavarcı olarak ış bulmuş, çalışıvor Turkçesını ılerletmek ıçın de gece kurslarına devam edıyor Başucu kıtabı ıse Kuranı Kerim. Cuma namazlannı kaçırmı>or Mıchacl'ın ruya»1, Ege kıyısında bır ka>abaya yerleşıp Turk olmak Şımcı Hatıce'ye sorsanız Zeynep e oarmyor lom'a, Mıchael'ın durumunu anlatsanız "Manyak bu adam vahu" der Zeynep, yanlış bu ana babadan, yanlış bır ulkede doğduğu ınan cında Michael ıse Hatıce'ye havran Tom'u anlamıyor, Zey nep'ı ıse Turkıye'ye yerleşmek konusunda ıkna edemıyor Londra'nın Turklerı, coğrafı olarak Turkıye kıbrıs Ingıl tere uçgenı arasında, kâh Anadolu ağırlığı, kâh Anglo Sakson soğukkanlılığı ıle arabesk/vıskı ıle camı/lngılızce arasında katı ye tutturmaya çabalarken va banulığın kımlıksızlığını pasaport edınmışler kı suresı sınırsız MİDtLLİ'DEN (Baştarafı 1. Sayfada) eğılımlı partılere oy verdığınden ve ozellıkle Komunıst Partı'nın en onemlı "kalelerinden" sayıldığı ıçır. Mıdıllı'ye "kızıl ada" da denılıyor Gelınnı turızmden çok gemıcılık, balıkçıhk ve zeytınyağı uretımınden kazanan Mıdıllı halkı, ortaklaşa satın aldığı dört buyuk yolcu gemısıne sahıp Homeros, Sappho, Alkaios ve adını Nobel odulu sahıbı unlu Mıdıllı şaınnden alan Odysseus F.lıtis yolcu gemılerı Bu gemıler her gun Pıre hmanından hareket eder ve Ege adalarını doiaşa dolaşa Mıdıllı uzennden Selanık, Dedeağaç'a kadar çıkar Mıdıllı Adası'ndan, 6 mıl uzaklığındakı Turk kıyıları rahatlıkla gorulebılıyor Ozellıkle adanın kuzeyındekı Mohvdos kasabasında Cenevızhlerın ınşa ettığı en yuksek kalesınden bakılacak oîursa karşı kıyıdakı beyaz evler goruluyor, hatta horoz seslen net bır şekılde duyuluyor Sosyalıst PASOK'un Mıdıllı Lımnı Seçım Merkezı Sekreterı Hristos Stafelis'e gore Mıdıllı halkının 1973 yılına kadar onemlı bır gelır kaynağı daha vardı Bu tarıhe kadar Turkıye'ye gıdıp gelen kuçuk denız motorları kanalıyla "kendilerine dostça davranan Turklerle" tıcaret alışverışınde bulunuluyordu Mıdıllı'den Turkıye'ye gıtmeyen hemen hemen vok Herkes en azından bır kez karşı kıyıya geçmış Kâh turıstık kâh tıcarı zıyarette bulunmuş Ancak daha sonrakı yıllarda Kıbns meselesı, Ege sorunları derken bu zıyaretler en aza ınmış Şu anda suren ufak tefek "alışverişler"den bazıları "kaçakçüık" yoluyla halledıhyor Ancak geür eskısı gıbı değıl Mıdıllı halkının çoğunluğu yukarıda da değındığımız gıbı sosyalıst ve komunıst eğılımlı 2 hazıran seçımlennın hazırlığı ıçınde bulunan adanın her tarafı kızıl ve PASOK'un yeşıl bayraklarıyla donatılmış Papandreu'nun bu akşam konuşacağı dev kursu lımanın en buyuk meydanına kurulmuş bulunuyor Ege adalarıru kalkındırmayı kendıne amaç edınen Papandreu, bugün 6 mıl uzaklığındakı komşu Turkıye'ye belkı de yenı bır mesaj gönderecek Papandreu'nun Mıdıllı'de, aynı seçım bölgesıne dahıl olduğu ıçın Lımnı Adasına, dolayısıyla NATO ılışkılenne de değınmesı beklenıyor 1981 genel seçunlerı ve 1984 Avrupa Parlamentosu seçım sonuçlarından örnekler vermek gerekırse aşağıdakı orantılara bır göz atmak yeterh olur PASOK 1981'de Mıdıllı ve Lımnı'de yuzde 40, 1984'te yuzde 39, oranında oy toplamıştı Buna karşın komunıstlerın yuzde 27 ve yuzde 26 oyları var Tutucu, Yenı Demokrası Partısı vuzde 31'den 1984'te yuzde 28'e mmıştı PASOK'lulara göre 1985 genel seçımlerınde bu bölgede PASOK en az yuzde 44 oy toplayacak PEKİN'DEN (Baştarafı 1. Sayfada) lerını sadece bambu ağaçlarının köklerındekı kuçuk fılızlerden sağlamaktalar Son bırkaç yıl oncesıne Kadar, Çın'ın guney eyaletlerınde sure" gelen kuraklık, bambu ağaçlarının kurumasına yol açınca, bu durum çok sayıda pandanın ölumune mal olmuş Gereklı koruma onlemlennın alınmasına karşın, son derece duyarlı olan pan danın yaşatılması oldukça zorlaşmış Pandaların doğal yollardan ureme oranlan, eş seçımınde son derece muşkulpesent olmaları nedenıyle oldukça duşuk Ilk kez 1963 yılmda Pekın Hayvanat Bahçesı'nde sunı dollenme yo luyla bır pandanın doğumu başanlmış Son yırmı yıl ıçınde ıse, dunya hayvanat bahçelerınde toplam kırk ıkı doğum gerçekleştınlmış Bunların ancak yırmı kadarı halen yaşamını sürdurmekte Pekın Hayvanat Bahçesı'nde aynı sure ıçınde doğum yapan pandaların sayısı on sekız Yaşayan panda sayısı ıse on ıkı Pekın'de ve Pekın dışındakı hayvanat bahçelerınde ölum oranının duşuk olması, Çınlılenn bu konudakı olumlu çabalannın gostergesı Çın Halk Cumhunyetı dışındakı ulkelerde ıse durum pek ıç açıcı değıl, Mexıco Cıty Hayvanat Bahçesı'nde bır çıft pandadan 4 yıl ıçınde ancak uç yavru alınabılmış Ilk doğan yavru, anne pandadın ügısızlığı yuzunden yaşayamamış Dığer ıkı yavru, yaşamlarını sağlıklı bır şekılde surduruyor ve Mexıco Cıty Hayvanat Bahçesı'ndekı bu panda aılesı, Çın'den sonra ıkıncı sırayıalıyor VVashıngton ve Madrıd hayvanat bahçelennde doğumu başanlabılen yavrular yaşatılamamış Dunyamızın bu duyarlı sakınlerı ıçın gereklı çabalar gosterılmedığı takdırde, bır Çınlı gazetecmın deyışıyle, ınsanlar, bır ıkı yuzyıl sonra, Pekın'ın anacaddelerınde porselenden yapılmış, panda şeklındekı çop kutularına bakmakla yetınecekler Bolum/Anabılım Dalı Genel Fızık Yoğun Madde Fızığı Atom ve Molekul Fızığı Nukleer Fızık Yuksek Enerjı Fızığı Ar. Gor. 4 4 3 2 2 2 2 2 3 3 3 2 Uzman 1 1 1 1 1 1 Inorganık Kımya Organık Kımya Analıtık Kımya Fızıkokımya Bıyokımya 1 1 j MATEMATIK BOLUMU Cebır ve Sayılar Teorısı Geometrı Fonksıyonlar Teorısı Topolojı Matematık Temel ve Lojık Uygulamalı Matematık 2 1 2 BIYOLOJI BOLUMU 1 2 2 1 2 1 1 2 2 G Bıyolojı Molekuller Bıyolojısı Zoolojı Botanık 2 2 1 1 1 3 2 2 Turk Edebıyatı Turk Dılı TURK DILI VE EDEBI\ATI BOLUMU 1 1 1 TAR1H BOLUMU 2 1 Eskı Çağ Tarıhı Yenı Çağ Tarıhı Yakın Çağ Tarıhı Turkıye Cum Tarıhı 1 1 1 2 2 ı Ingılız Dılı ve Ed Fransız Dılı ve Ed Alman Dılı ve Ed BATI D1LLERI \ E EDEBIYATLARI BOLUML Doç. Y Doç Ogr Gor 1 1 1 1 EĞIT1M BILIMLERI BOLUMU 1 1 VETER1NER FAKULTESI 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 ZIRAAT F \ K L LTESI l 1 1 1 1 1 1 1 I 1 1 1 Ar. Gor. 2 3 1 Uzman Çinlıler, pandalan "ulusal bır deger" olarak kabul edıyor ve korunmaları ıçın gereklı ozenı gösterıyorlar Çınhlerın bu hay vana olan sempatılerını bırçok şeyde gormek olası Orneğın, resım sanatında "panda ve bambu" figurlerı çokça kullanılıyor Ayrıca, Çınlılenn geleneksel oyuncağı halıne gelen pandalar, Çın'e gelen turıstler ıçın dönuşlennde beraberlennde göturebıleceklerı hatıra eşya nıtehğı nı de taşıyor AMSTERDAM'DAIV Özgürlük olmadan yaratıcıük da olmaz Hollandahların değıl, tum ınsanların ozgurluğu adına kutlaAMSTERDAM Mavıs or nan bır bavrama dönuşuverdı tasına geldık Guneş kendını, an Kentın ortasindakı Vondelpark'cak haftada bır gosterıvor Bu ta çeşıtlı uluslardan bınlerce kılutlann grısı bıraz daha açık. Et şı vardı Her turlu goruşten ınraf bıraz daha aydınlık, ısı bıraz sanlar, kurdukları standlarla dudaha vuksek Hepsı o kadar şunduklerını anlatan kıtaplar Doğanın, Hollanda'da baharın sattılar, bıldırıler dağıttılar Kıgelışıyle ılgılı olarak verdığı mı, kadın haklarını savunuyoronemlı bır ıpucu vok du. kımı Şılı'ye demokrasıyı, kıYıne de ılkbahar bugunlerde mı seyır fuzelerının Hollanda'olanca voğunluğuvla yaşanıyor ya gelmesıne karşıydı Kımısı de Insanlar yaşam sevınuyle dolu bır Afrıka kabılesıne bağımsızHollanda'da doğanın vermedığı lık ıstıvordu Bır grup ınsan da guzellıklerı ınsanların kendılerı ABD'den ambargo yıyen Nıkayaratıyorlar Parklar, mevdan ragua yararına bu ulkenın kahlar. kutu gıbı evlerın kuçuk bah vesını satıyordu çelerı. aylar once ekılen tohumIrkçıhğa karşı yapılan bısıklet lardan fışkıran çıçeklerle dolu Bır zamanlar masmavı Halıç"ın turuna katılanlar, 1 mayıstan bekıvı bahçelerını susleyen laleler, rı Hollanda'run 5 kentınde pedal şımdı buradakı tarlaları bır renk salladıktan sonra Museumpleın cumbuşune donduruvor Çıçek Meydanı'nda o gun buluştular lerle yetınmeyenler, NanGogh' Çeşıtlı ulusların muzıklerı aynı un tırçasından dokulmuş buvu gun Amsterdam'da bırbırıne kalu renk âlemını. buvuk ustanın rıştı Karın dovurmak ıçın kofadıvla anılan muzede bulabılı te ekmekten Şılı sosısıne, Pakıstan çapatasından Endonezya vorlar çop kebabına kadar her turlu yıHâlâ grı ve serın bır mayıs avı yecek vardı Olmayan, polıs mena rağmen ınsanların duyduğu murlarıydı Onlara gerek de vaşam sevınu, kendı yaraıtıkla yoktu zaten Herkes duşunduğurı guzellıklerden olduğu kadar. nu ıçıne atmak yerıne serbestçe burada geçerlı olan ozgurluk hıssınden de kavnaklanıvor \Nİın ıfade edebıldığınden, hıç kımse da ozgurluk olmadan varatıcılık başkasına karşı patlama nokta da olmuyor Hollanda'da her sına gelmıyordu çunku turlu duşunce serbestçe yeşerıp Gervi o gun tum sorunlar halserpılebılıvor Suların kendıne ledılmedı, ama ınsanlar kendılegore bır vatak bulup denıze do rıne duşenı yapmış olmanın ve kulmelerı kadar doğal ve kendı ozgur vaşamının huzuru ıçındev lığınden dıler Ortalıkta gunun anlam ve Cıı.\en hatta, Hollanda'nııı onemını belırten vetkılıler vok \diı ışgalınden kuıuılı.şııpun lu. ama onemlı olan bır bayram 40 ınu vıldonumuvdu 5 mayıs gununun anlamını vaşamaktı zaten gunu, Anisi(.rda».ı da. HALUK BAKIR ~ Eğt Yont ve Planlaması Eğt Programları ve Öğrt Eğıtımde Psıkolojık Hız 1 1 2 1 3 3 2 3 3 3 3 1 3 2 PARISTEN (Baştarafı 1. Sayfada) lara varan sayılarda basıldığını düşunursek, bu populer kahramanlann gençlığın duşunsel bıçımlenmesınde ne kadar onemlı bır rol oynadığını tahmın etmek guç değıl Turkçeye de tercume edılen Tenten, Ret Kıt gıbı tıplerın etkısını gözönune getırın Işte Malta'h Corto da yaygınlık bakımından Batıda aynı ayarda onemlı bır kışıdır Yalnız Corto'nun ayırt edıcı özellığı zengın ve kulturlu bın olması, hemen hepsı tanhsel ve coğrafı belgelerden edınüen gerçek olaylann ve mekânlann ıçınde macera ozlemı ve merak saıkıyle dolaşıp' durması Dığer çızgıroman kahramanlarından oğretıcılığı ve seyahat etmeyı teşvık edıcı yonlenyle ayırt edılıvor Bırıncı sayısı Fransa'da bu a> başında çıkan bır seyahat dergısı bu nedenle "Corto" adını almış Kendını "Akdenız'li sanatçı" olarak nıteleyen Hugo Pratt, dergıye hem urunlerıyle katkıda bulunuyor, hem de yarattığı kahramanın populantesınden dergıyı yararlandırıyor Son derece kalıtelı baskısı olan dergırun 1 sayısının kapağında Timurlenk ve aıle fertlerınm vat tığı Semerkant'takı Gur Emır Kabrıstanı'run nefis bır fotoğraıı var Kabnstanın bır pastayı andıran camgobegı kubbesı ve yanıbaşında Pratt'ın kalemınden çıkma Corto'nun o denızcı kıyafetıyle çızılmış resmı dıkkatımı çektı Seyahat dergısınde, Corto'nun bır macerası doğal olarak yer almış "Rodos'tan Semerkant'a tpek Yolunda" adını taşıyan Corto'nun bu macerası 1921 yılında geçıyor Hıkâye Rodos'takı, Kavaklı Camı'de başlar Yenı heyecanlar peşınde koşan Malta Asılh baba ve Endulus'lu Çıngene ananın oğlu centılmen Corto, kendını ıttıhatcılann arasında bulmuştur Savaşı kaybettıklerı ıçın sağa sola dağılan ıttıhatçıların bır kısmı Enver Paşa'run Orta A»ya macerasmı desteklerken dığer bolumu Mustafa Kemal'ın fıkırlerını haklı gormektedırler Defıne arayan Corto, Ulusal Kurtuluş Savaşı'run en cıvcıvlı donemınde Kılıkya yanı Adana'dan geçerek Semerkant'a gıtmeye karar verır Hıkâvenın devamını ıkı ay sonrakı dergıde okuyacağız Tabıı, yuzbınlerce Avrupah genç de tanh derslennde kendılerıne pek okutulmayan yakın tarıhımızın bır kesıtını Pratt'tan oğrenecekler GörunUve ılışkın her şeyın kıtlesel ıletışımde belırlevıct ha le geldığı gunumuzde Ulusal Kurtuluş Savaşı'mız bakın nerelerden çıkıyor Mortolojı BıyokımyaFızyolojı Mıkrobıyolojı Parazıtolojı Patalojı İç Hastalıkları Farmako Doğum ve Reproduksıyon Cerrahı Besın Hıjyeru ve Tekno Zooteknı Hayvan Bes ve Beslenme Hastalıkları Entomolojı Fıtopatolojı Tarım Isletmecıhğı *Tanmsal Mekanızasyon Hayvan Yetıştırme Yemler ve Hayv Besleme Tarım Polıtıkası ve Yayın Toprak Bahçe Bıtkılerı Tarla EĞIT1M YUKSEKOKLLL Turızm Tıcaret 1 Ukokul Prog ve Oğr Ilk 1 Fızık Fen Bılgısı Ogrt 1 Adavların yabancı dıllerını de belırten bırer dılek^e avrıntılı ozgevmış (dorder nusha), bılımsel yavın \e çalışmalan (doçent ve Yrd doçemler n,ın dörder, dı^erlerı ıçın bırer nusha) asıl ve>a noter tasdıklı en son mezunıyet >a da akademık derece belgesı ıle bırlıkıe en geç 24 Mavıs 1985 gunu mesaı sonuna kadar Rektor luğe başvurmaları gerekmektedır Yardımcı doçent ve araştırma gorevlılerının >abanu uıl, araştırma görevlılerının bılım, öğretım gorevlısı okutman ve uzmanların mulâkat ve sınavları 28 Mav • 1985'te Van'da Unıversitemız Merkez bındMndu vapı > lacaktır NOT: Veterıner Fakultesı'ne alınacak elemaniarın sınavları b«. ırıılcn tarıhıc Ankara \ eıerıne r 1 akulıcsı nde yapılacaktır Basın l ö ^ j " KIRALIK Buyukada Maden'de kırahk yah katı 165 63 82 l J
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear