25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahıbı C umhuri>el Malbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şırke(ı adına Nadir INadi, # Genel Ya>ın Muduru Hasan Cemal. Muessese Vluduru Emine Lşaklıgil, Yazı Ijlerı Muduru Okay Gonensin. 0 Haber Merke zı Muduru Yalçın Bayer, Sayfa Duzenı Y'onetmenı Ali Ac*r. TA.KVIM 25 E>lull984 Imsak. 5 22 Guneş 6.47 Temsılater ANKARA Valçın Ooğan. IZMIR Hikmel Çelinkaya, ADANA Mehmel Mercan, # Senıs Şeflerı. Isıanbui Haberlerı Reha Oı, Dış Haberler Lrgun Balcı, Ekonomı. Osman Llagay, Kultur A>dın Emeç, Magazın Valçın Pekşen, Spor Danışmanı Abdulkadır Vucelman, Duzeltme Refik I)urba>, Araşnrma. Şahin Alpa\, fjSendıka Şukran Kelenci. Ikındı. 16 21 Akşam 19.04 Yal*ı 20 25 Burolar 0 Ankara: Zı>a Gokalp Bulvarı Inkılap Sokak No: 19/4 Tel33114147, 0 Umın Halıt Zıya Buharı No 65/3, Tel 254709131230 • Adana: Çakmak Cad No 134 Kal 3, Tel 1455019731 % Basan \e Ya van Cumhuriyet Malbaacılık ve Gazetecılık TA Ş Turk. Ocaâı Cad 3941, Cağaloğlu, Isl. PK 246IsI Tel 52O91O3 Tele\ 22246 " ERDAL İNONÜ anlatıyor EVRENA ÇTT îsmet lnönü 'nün doğumunun 100. yıb kutlama etkinlikleri arasmda yer alan ' 'Istibdattan Demokrasiye Bir Turk Büyüğu: tsmet tnönu'' konulu fotoğraf sergisi dun Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından açtldı. Evren ve Cumhurbaşkanuğt Konseyi üyesi Nurettin Ersin sergi açıhşmda Mevhibe tnönu ue görulüyor. (Fotoğraf: RIZA EZER) Savın tnonu, ailenizde çocukiar açısından en önemli kriz hangisiydi? İNÖNÜBu tur krızler daha çok aslı olmayan olaylar nedeniyle çıkmıştı. Bunun en tipik örneği, çok partili hayata geçildikten sonra, Cumhuriyet Halk Partisi iktıdan secimleri kaybettikten sonra, I95O'de Demokratlann ilk donemmde babama karşı çeşitli ithamlarda bulunmaya çalışılıyordu. Bunlar aslı olmayan ithamlardı. Bunların en tipik örneği, ağabeyimle ilgihydi. İstanbul'da bırısi öldurülmuş, cesedi de Istanbul Teknik Universitesi'nın çevresinde bulunmuş. Bu kişiyi ağabeyim öldürdu diye o zaman kım çıkardıysa, hiç aslı astarı olmayan bir rivayet çıkarmış. Ağabeyün de o zaman Istanbul Teknik Ünıversitesi öğrencisiydi. Cınayetin faili ortaya çıkmamıştı. Ortaya çıkmayınca, "berhalde bunu biri örtbas etti" diye Cumhurbaşkanı olan babamın aleyhinde bulunanlar boyle bir rivayet çıkartmışlardı. Tabii babam Cumhurbaşkanıyken bu olay rivayet olarak kaldı. Ama babam iktıdardan duşunce, o zamanki Demokrat Parti milletvekillerinden birisi, bir fırsat yakalamış olarak bu konuyu TBMM'de bir konuşmayla ortaya attı. "Bunu Ömer İnönü yapmıştır" diye sanki görmuş gibi Meclis kursüsünden anlattı. Tabii, bu sonra dava konusu oldu. Babam bu duruma çok uzuldu. Davada partilipartisiz butun avukatlar yardım ettiler. En sonunda beraat etti. Bir şahit bulmuşlar, şahitin tamamen gerçek dışı beyanlar yaptığını avukatlarımız fîziksel deliller ortaya koyarak ispat ettiler. Agabevinizi dava sırasında tutııkiama girişimi olmuş muydu? tNÖNÜHayır tutuklamadılar. Fakat bu olay ağabeyimi bir hayli uzdü. Çunkiı kapalı donemde olmuş bir olayın ithamıy dı. Yani çok kolay tutabilecejc bir ithamdı. Birçok kimse baj1langıçta "Yabu böyle bir sey olmuş olabilir" diye duşunmuş ve bu da gerek babamı gerek bizi çok uzmuştu. Bu olaj ortaj a atıldığında babanız agabeyinizi sorguladı mı? tNÖNÜHerhalde. Daha duyar duymaz herhalde. Ben o zaman Amerıka'daydım. Olay ortaya atıldığında buradaydım, ama dava başladıktan sonra Amerika'ya döndum. Sonra gelişmeleri haberleşerek oğrendim. Ogreniminizin hangi aşamasında Amerika'ya gittiniz? tNÖNÜilk, orta, lise ve universıte oğrenimimı Turkiye'de yaptım. Sonra lisansustu oğrenim için Amerika'ya, bir çeşit teknik universite olan Kalıforniya Teknoloji Enstitusu'ne gitmiştim. Bu okul MIT'nin Kaliforniya'daki mutekabıli olan bir unıversitedir. Bu universite, ozellikle Fızikte oldukça iyı olduğundan burayı seçmiştik. Neyse, ağabeyımle ılgili olarak sonuçta babamın en ufak bır şüphesi olmadı. Sonuçta da gerçek ortaya çıktı zaten. BABAM VE BEN Fatih Güllapoğlu Oğle 13 01 vz zellikle gösteriş meraklısı olup da, gerçek görev am geldiğinde ortadan kaybolanlar için "maskaralar" deyimini kullanırdı. "Muharebede böylesini ben çok gördum" derdi ve şunu soylerdı: "Barış zpmanında fıyakalanndan geçilmez. bunları muharebede ancak kıçlanna tekme atarak cepheye süreriz." yaşlannda Ingilizce oğrenmeye ve okumaya başladu Onun için îngilizce telaffuzu hiçbir zaman duzgün olmamıştır. Bır tngihz vardı. Onunla Ingiltere tanhini, Ingütere'nın demokrasi tarihini okurdu. Bir bağımsız fikir adamı gibı her gördüğu yerde arkadaşlanna, "Çok şey öğreniyorum. Adamlar şoyle yapmışlar, boyle yapmışlar" diye anlatırdu mara işlemlerınden daima çok çekmirdi. Onun için kendisi işbaşmdayken herhangi bir suiistimal ithamı yapüdığında derhal üzerine gitmiştır ve bakanları bile Yuce Divan'a verdiği olmuştur. Böyle bir ithamla karşı karşıya kalmaktan çok endışe duyardı. Çok partili rejime geçmeyi zannedenm bunun için de ısterdi. Çok namuslu bir insandı 3 V^umhurbaşkanlığı, Başbakanlık gibi devletin en üst kademelerinde görev yapanları en çok tedirgin eden şeylerden birisi de aileleriyle ilgili olarak meydana gelebilecek olumsuz gelişmelerdir. Bu olumsuz gelişmeler, zaman zaman olumlu da sonuçlansa, geçen süreç, yönetimdeki şahsiyeti oldukça sıkıntılı durumlara sokar. Erdal İnönü, babasmın, devlet işlerinden fazla vakit ayıramaması nedeniyle kendileriyle ilgili olarak ancak kriz anlarında devreye girdiğini ve bu durumlarda çocukların sorunlanyla yakından ilgilendiğini söylüyordu. tirmiş sayılmayız" kanaatinde gayet samimıydi. Bunu o zamanlar hep soylerdı, aynldığı zaman da hep soylerdi. Hatta gazetelerde, "Ben, o zamanlar Avrupa'da seçim yapıldığı zaman duvarlara bakamazdım. Bizde niye yapümıyor böyle şeyler diye utanırdım..." şeklin Doğumunun 100. yıldönümü akşam Turkıye Iş Bankası Genel Mudurluğu sergi salonunda Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından açıldı Sergi açılışından önce Mevhibe Inönu ıle konuşan ve ehnı sıkan Evren açıHaber Merkezi Turkiye' ber zaman etde edilmesi ulus için nin ikınci Cumhurbaşkanı tsmet kutsal olan bir amaç uğruna uğ Iıştan sonra sergide yer alan foİnonü, doğumunun 100. yıldö raş vermiştir. Bazen banşçı, ba toğrafları inceledı. Sergi genumıinde tum yurtta törenlerle zen gdzünıi kırpmadan kavgaya zildikten sonra da yeniden Mevanıldı. 100. yıl etkinlikleri ara giren, savaş alanlarının bu>uk hibe hanımın elıni sıktı, sergiden sında yer alan "tstibdattan De komulanı, demokrasimizin ku çok memnun olduğunu, kendimokrasiye Bir Turk Büyiıgu: İs rucusu ve Lozan'ın başarılı dip sini çok 1yi gorduğunu belirtemet İnonü" konulu fotoğraf ser lomatını Turk ulusu, bulun bir rek, "Allah sıhhat afiyel versin" gisi dun akşam Ankara'da Cum tarih boyunca hatırla>acaktır". dedı. hurbaşkanı Kenan Evren taraSergi süresince salonda îsmet îsmet inönu'nun Izmir'de fından açıldı. doğduğu ev, SODEP il yönetici İnönu'nun banttan sesi yayınlaAnkara büromuzun haberine lerı tarafından ziyaret edilirken, nırken, Erdal tnönu, Sunalp ve göre, başkemteki ilk toren, İno yurttakı lnönü anıtlarına da çe Calp bir sure sohbet ettiler. Liderlerin sohbetlerı sırasında nu ailesi ve Jnönıi Vakfı'nca yalenkler konuldu. pıldı. Anıtkabır'de önce AtaIstanbul'da Maçka Taşlık par TRT'yi eleştirdiklerı gozlendi. tfirk'ün kabrinı ziyaret eden tno kındakı İnönu anıtı onundekı to Daha sonra başta Başbakan, nü'niln eşi Mevhibe İnönü, oğulrene SODEP ve HP yöneticılerı Cuhurbaşkanlığı Konseyi uyeleri lan Ömer tnonu, Erdal İnonü ve katıldı. SODEP İl Başkanı Ko ve bakanlar Mevhibe tnönü'yu kızı Özden Toker ıle yakınları, rel Goymen ile HP İl Başkanı kutladılar. Erdal İnönu, Necdet daha sonra Îsmet İnönu'nun Niyazi Yurtseven, anıta çelenk Calp ve eşi Sevil Calp'ı kapıya kabrine çelenk koyarak saygı koydular. Istanbul'daki törene kadar geçirmek isteyince Calp, "Hocam vallahi gerek duruşunda bulundular. Saat Ankara eskı milletvekili ve eski yok" dedi, ancak oimaz, onlan lnönü 11.00'deki bu törenin ardından CHP Ankara İl Başkanı Rauf kapıya kadar uğurladı. Serginin saat 11.45'te SODEP Genel Baş Kanderair ıle eski Başbakanlarkan Yardımcısı Cezmi Kartay dan Sadi Irmak'ın katıldığı, ino açılışına Genelkurrnay Başkanı baskanlığındaki bir heyet, Ata nü döneminin politikacılarından Orgeneral Necdet Üruğ da katıldı. 4 ekime kadar açık kalacak türk ve Inönü'nün kabirlerini başka kimsenin gelmediği goz olan sergide İnönu'nun çeşitli ayn ayn ziyaret etti. SODEP yö lendi. dönemlerini yansıtan ve hiç yaneticileri, eski CHP'liler ve çok SODEP Izmir il yöneticileri, sayıda yurttaşm da katıldığı bu Îsmet İnönu'nun doğduğu evi zi yınlanmamış fotoğraflan ile Inötörende, HP Genel Başkanı Nec yaret ettiler. tl Başkanı Şeref nu'ye ilişkin bazı belgeler bulunuyor. det Calp da hazır bulundu. MDP Genel Başkanı Turguf Su Bakşık, Merkez llçe Başkanı KeBu arada Bakanlar Kurulu'nalp ise İnönu'nun kabrine çe mal Karatas ve öteki yöneticıler, İnönu'nun 1884 yılında dunya nun lnöntı Vakfı'na faaliyette lenk gönderdi. ya geldıği 842 Sokak 20 numa bulunduğu sure içinde vergi baSODEP Genel Merkezi tara ralı evde ikâmet eden iki kızkar ğışıklığı tanıyan kararı Resmi fından yayınlanan mesajda, deşe bir buket çiçek sundular. Gazete'de yayınlanarak yürürlu"O'nun demokrasi ve bağımsız FOTOGRAF SERGİSt ğe girdi. Vakfm başkazılığını tslık ugraşı, bugün de hedefimiz100. yıl etkinlikleri arasında met İnönu'nun eşi Mevhibe İnödir" denildi. Mesajda şu görüş yer alan "tstibdattan Demokra nu yurutuyor. lere yer verildi: siye Bir Türk Bü'yügü: tsmet lnöPTT Genel Mudurluğu de, nü" konulu fotoğraf sergisi dun "tsmet tnönu, omru boyunca Inönu'yu anma pulları çıkardı. Isıııet lnönü aıııldı Eşi Mevhibe lnönü, oğullan Ömer İnönü, Erdal lnönü ve kızı özden Toker ile yakmları îsmet Inönü'nün Anıtkabir'deki mezarına çelenk koyarak saygı duruşunda bulundular. de bazı sozleri çıkmıştı. •M.uhalefeti isterdi Kendileri yıhtdar A.y\ansaray'daki tekne yapımcılan yüzde 20 yıkım masrafı ödememek için, atölyelerinı kendileri yıkarken, yaşlı bir dükkân sahibi bağmyordu: 4 yıl sonra Allahın adaleti yerini bulacak... İstabul Haber Senisi Yuzde 20 yıkım masrafını ödememek için Ayvansaray'daki ahşap tekne yapımcıları dün belediyeye iş bırakmadan atölyelerinı kendileri yıkmaya başladılar. Fatih Belediye Başkanı Yetkin Gundiiz ise yıkım yerine gelerek bu nedenle "teşekkur" etti, ancak giderken de, "Ne olur, ne olmaz" diyerek buldozeri de bir kıyıda bıraktı. "Ayvansaray'ı Allah 'ın izniyle yıkacağız" dıyen Fatih Belediye Başkanı'nın bu sözleri, tekne yapımcılannı o denli etkilemiştı kı, dun sabah daha o gelmeden atölyelerinı yjkmaya, içerdeki işe yarar eşyalarını taşımaya başladılar. Tekne yapımalan dunden itibaren sıparişı alınıp kaparoları yatınlmış 60'a yaİ.t "Ayvansaray" tarih oluyor... I: kın ıskelet haiindeki balıkçı teknelerinin çahşmalarının durdurulmuş olduğunu, 6 mılyona yakın kaparo parasının yandığını belirtirlerken, "Çevremizdeki bazı fabrikalara 1 yüiık sure tanınırken, bizim istediğimiz 3 aylık sure\i biie çok goruyorlar" diye yakınnorlardı. Dun oğleden sonra elinde tesbihı Fatih Belediye Başkanı Yetkin Gunduz yıkım yerine gelip boy gosterırken, anında çevresi sarılıyor. "50 defa anlattım, biz burasını yıkacağız dedik" diyor Gunduz. Tekne yapımcıları da umarsız, ".Ne yapalım. Bari boşaJalım. Onun için anladyonız.." dıyorlar. "Peki boşalın.." yanjtını alıyorlar Gunduz'den. Yetkin Gunduz, elinde tesbihi bırkaç tur atıyor, sonra soruyor: "Bunlar nedir, gecekondu değü mi? Kaç gunde yaptınız.." "Orası gecekondu değil.." dıyorlar tekne vapımcıları. "Orası dede yadigân. Bıitıin ömrumuz yatıvor orada. " Onlarca kafanın arasından beyaz sakallı biri, otekılere baskın çıkıp bağırıyor: "İnşallah 4 yıl sonra Allahın adaleti yerini bulacak.." Yetkin Gunduz sakm, dinlıyor. Ijinirlendiği zaman Biraz 'otede tekne yapırncısı Cevat Altınbilek heyecanh he>ecanlı bir şeyler anlatıyor. "Atolyenin gorunlusu guzel değil dediler. Ben de bir guzel boyadun. Orta yerine de Ataturk'un bustunu yapıp Adalet Mulkun Temelidir yazdıracağım.." Fatih Belediye Başkanı, zenaat erbabının şehir dışında bir araya getirıldiğını, bunun da geleneğimızde olan imeceye uygun duştuğunu anlatıyor. Ama pek kimsenin dınlediğı yok gıbi. Kendi atolyesinı yıkan bir tekne SEÇİMAFİŞtEŞLİĞtNDEAyvansaray'daki ahşap tekneyapun yapımcısı paslı çelik \e çamurlacüan, belediyeye bir de yıkım paraa ödememek için atolyelerini kendi ustune çıkmış duvara bir şe> rın elleriyle yıktüar. Bir tekne yaptmcısı da işliğinin duvanna, Fatih Be çakıyor Fatih Belediye Ba>kalediye Başkanı Yetkin Gunduz 'un seçim propagandası için bastırdını Yetkin Gunduz'un seçım proğı orta boy bir afîşini çiviiemif duvara, onun onunde yıkıyor.. pagandası c ıçın bastırılan orta (FotoÇraf: EMDER ERKEK) bov bir af; ı . Babanız bu tur olavlara sinirlendiği zamanlar kufre benzer sozler kuiianır mıvdı? İNÖNÜKüfretmezdı, ama en çok kullandığı kelime "maskaralar" idi. Aslında daha ağır şeyler soylediğı de olmuştur. Bu da ozellikle gosterış meraklısı olup da, gerçek gorev anı geldiğinde onadan kaybolanlar için kullandığı bır deyimdı. "Muharebede böylesini ben çok gördum" derdi ve şunu soylerdi: "Barıs zamanında fiyakalanndan geçilmez, bunlan muharebede ancak kıçlanna tekme atarak cepheye sureriz...'' Ama bu deyimi demokrasiye geçi^ten once kullanırdı. Demokrasiye geçtıklen sonra bu deyımı hiç kuîlanrnadı Bir başka açıdan da şoyle anlatılabılir. Babam çok namuslu bir insandı. Ekonomik açıdan statik olmasa da, para işlemlerınden daima çok çekinirdi. Onun için kendi işbaşmdayken, herhangi bir suiistimal ithamı yapıldığında, derhal uzerine gitmıştir ve bakanlan bile Yuce Divan'a verdiği olmuştur. Böyle bir ithamla karşı karşıya kalmaktan son derece endişe duyardı. Çok partili rejime geçmeyi zannederim bunun için de isterdi. Bunu da, "Eger karşımızda bir muhalefet partisi yoksa, bizim arkadaşlanmızın japmamalan gereken bir şeyi yaptıklannda biz onu acıkça soyleyemeyiz, arkadaşımızdır, biz soylesek de bizi dinlemez, ama bunu bir muhalefet partisi Mecliste soylerse, o zaman suüstimaller onlenir" bıçimınde ıfade ederdi. Onun için muhalefetin bulunmasııu devlet için de bır garanti olarak görurdü. Sanıyorum çok partili hayata geçilmesinde babam açısından bu önemli bır etkendi. Buna karşılık, çok partili döneme karar verdiğinde, birçok arkadaşları, "Ne yapıyorsun? Çok partili hayata geçilirse, muhalefete karşı siz nasıl savunacaksınız kendinizi? Muhalrfler halka dünya kadar şey soylerier, onlan kandınrlar, halka gidip de aynı şeyleri anlatamazsınız, onun için de, yaptıklannızın hepsi giirultuye gider, aklınızı başınıza aun" diye çok söylemişlerdir. Babam ise onlara karşı ve bize demokrasiye geçtıkten sonra da hep şunu soylerdi: Jp "Maskaralar"oturmu* l m d ı t ı m a ğ l r s o z c u k l e r ^ "Ben bunları sizlerin rahat yaya da "Ben onlann yuvnlannı yaparım." Kimi zaman da "Onların yuvalarını yaptım," tsmet Puşa'nın şamanız için, bizim cekü'gimiz sıfotoğraf arşivlerindeki sayısız sevimli pozlarından biri olan yukarıdaki göruntü de, acaba 'yuvalarını kıntıları çekmemeniz için yapıyaptıktan" sonra olmasın. (Fotoğraf: CUMHURİYET/ARŞİV) yorum. İnsanca yaşaraanın yolu budur. Ve onu biz elimizde Çok partili hayattan sonra kul karışmadı. "Çok şey öğreniyorum. Adam imkân varken gerçekleştirmezlandığı deyimler, "maskaralar", Bu Ataturk'un Cum lar şoyle yapmışlar, böyle sek, siz ileride daha çok sıkıntı "Ben vuvalarını yapanm onlahurbaskanlığı donemiydi yapmışlar" diye anlatırdı çekersiniz, onun için ben bu sıdeğil mi? rın", "Onların vuvalarını Ama daha öncelerı, Serbest Fır kıntılara katlanıyorum." yaptım" derdi. Ama tabii sert İNONUEvet. Bır donem hiç ka zamanında da babamın çok Bize verdiği mesaj buydu... konuşurdu. Galiz kelimeler kul bır işe karışmadı Çankaya'da partili demokrasi uzerindeki duÇok partili hayata gelanmayarak gajet sert konuşma kı evınde başlıca yaptığı şey İn şunceleri yıne olumluydu. Tabii çiş doneminden ve babalar yapardı. Meclıste de yapar gilızce oğrenmek ve okumaktı. babamın bize verdiği intiba, arnızın o dönemdeki yakladı, e\de de yapardı arkadaşlany O zaman 50 yaşlarındaydı. kadaşlarına anlattıklarından çışımlanndan biraz bahsela konuştuğu zaman... Onun için îngilizce telaffuzu hiç kıyordu. Butun o hareketlerde der misiniz? Çok partili vaşama ge bır zaman duzgun olmamıştır. bır muhalefet partısınin Meclislelim. Çok partili vaşama Bır Ingiliz vardı, onunla Ingıltere te bulunmasının devamı için ça İNÖNÜÇok partili hayata gegeçmeden önce evde $ize tarihini, Ingiltere'nin demokra lışmış, "BLri eleştiriyorlar, kapa çişte, İkınci Dunya Savaşı sırabir mesaj verdi mi? "Ar si tarihini okurdu. Ta Magna tılması gerekir" diyenlere hep sından once Mecliste "Serbest tık çok partili yaşama ge Carta'dan başlayıp belirli bir do karşı çıkmış. Onun için "Bunu Grup" kuruldu. Bu, Cumhuriçeceğiz..." turunden. neme kadar hem Îngilizce oğren biz yapmalıyız, ergeç vapmalı yet Halk Partisi içindeydi, fakat İNONÜEvet. O devri biz ev mek, hem de îngiliz demokrasi yız, bu olmadan Avnıpalı olmuş bağımsız bır gruptu. Bu grup, de yaşadık. Ondan once hatta tarihini oğrenmek için çalışırdı. savılmayız, bu olmadan devrim bır anlamda muhalefet gorevi babam Başbakanlıktan aynldık Bir bağımsız fikır adamı gibi her lerimizi bitirmiş savılmayız, ya yapıyordu. tan sonra, bir donem hıçbır işe gorduğu yerde arkadaşlarına, hut çağdaşlaşma çalışmamızı bi Erdal İnönü, bu sözleri sırasında güldu ve "Muhalefet hatta buna çok resmi muhalefet de diyebiüriz" dedikten sonra, şöyle devam etti: Tabii, ona o zaman takılıyorlardı. Ama «ene de, meselâ tkinci Dunya Savaşı içinde birçok yokluklar meydana gelmişti, birçok mallar karaborsaya duşmüştü, bunları serbest grup içindekiler soylerdi. Ama sonuç olarak "resmi muhalefet"di. O zaman, demokrasiyi bılenler, gazetelerde alay ederlerdi zaman zaman. O dönemde CHP, birıki yerde bırden fazla aday gösterdi, birıki yerde de aday gostermedi. Meselâ Nıhat Erim, ilk defa öyle seçümıştı... Aday gostermediIer. Isteyen çıksın dendi. Onlar ışte seçim doneminde bir çeşit alıştırma idi. Serbest grup, Demokrat Parti ortaya cıktıktan sonra, CHP'nin "Arük boyle bir şey e gerek yok" yaklaşımı uzerine, CHP ile birİeşti. Babamın o zaman soylediği, sonra da söylediği fikir şuydu: "Çok partili hayata yani demokrasiye geçmenin tek yolu partilerin kurulmasını serbest bırakFn korktuğu sey suiistimal ithamı ile karşılasmaktt. Para maktır. Biz bir arkadaşımızı ça11 tlUUl UUIl ğırıp, "Sen bu partıyi kur" derişıenüerinden mütMs çekinirdi. Suiistimal ithamı soz konusu olduğunda Bakanlarmı bile Yuce Divan'agondermekten çekinmemistir. Erdal Inonu, çok namuslusek bu iş yurumez. Bu yolu kaç defa denemiştik..." bir adam olarak soz ettiği babasmın endişelerini boyle dile getiriyor. Devletin malına ve onuruna düşkün îsmet Inonu, yasamınm her doneminde kendisine destek olan eşi Mevhibe hanım ile birlikte bir yemekte "ezeli derdi" gazetecilerle sohbet ederken. (Fotoğraf: CUMHURİYETARŞIV)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear