Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet Gecekondu yıkımı için zabıta gücünün yetmemesi üzerine Yenimahalle Belediye Başkanı Sıkıyöneüm Komutanlığı 'ndan yardım istedi. Belediye Başkanı yıkılan geçekondulara iki gün enkazı kaldırma izni verdi. İki gün içinde kaldınlmayan enkazlara belediye el koyacak. ANKARA (Cumhnriyet Biirosu) Ankara'da Yenimahalle Macun2 denilen yörede 46 gecekondu ile 6 gecekondu temeli yerle bir edildi, 15 gecekondu ise mahkeme karanyla boşaltıldı. Gecekondu sahiplerinin karşı koyması üzerine, Yenimahalle Belediye Başkanı Sıkıyönetim KomutanlığVndan yardım istedi. Gecekondu yıkımından sonra bir basın toplantısı yapan Yenimahalle Belediye Başkanı Mustafa Vuran, yerel seçimler öncesi oy almak amacıyla hiç bir gecekondu yapımını teşvik etmediğini ileri sürdü. Dün sabahın erken saatlerinden itibaren Macun2 gecekondu bölgesinde yıkılan gecekonduiarda yaşayanlarm yıkımı engellemek için karşı koymalan üzerine, olay yerine askeri birlikler geldi. Kısa sürede 46 gecekondu ile 6 gecekondu temeli yıkıldı ve mahkeme kararı alınan 15 gecekondu da boşaltıldı. Gecekonduların yıkımı için zabıta gücünün yetmediğini belirten Yenimahalle Belediye Başkanı Mustafa Vuran, makam odasında düzenlediği basın toplantısında şunlan söyledi: "Halk taşla sopayla karşı koyup yıkımı engelüyor. Bu nedenle Ordu'dan yardım istedik. Tabi bina yıkmak kolay degil. Hem milli değeıier heba oluyor hem insani açıdan insan üziilü>or. Biz gecekondu ıslahı ile meşgulken Sahibi: Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gazetecilik Türk Anonim Şırketı adınj \adir .Nadi, # Genel Yayın Muduru: Hasan C'emal. Muessese .Muduru: Emine Lşaklıgil, Yazı Işlerı Muduru Oka> O.onen^n. # Haber Merkezi Muduru: ^alçın Ba\er, Sa>fa Duzenı Yonetmeni. Ali Acar. TAKVIM 14 Eylu! 1984 Imsak: 5 08 Guneş: 6.36 Temsilaler ANKARA. talçın Doğan, IZMIR: Hikmer Çelinkaya, ADANA Mehmel Mercan. # Sen/T Şeflen. Isianbul Haberlerı: Rrha Öz, Dı^ Haberler Ergun Balcı. Ekonomı: Osman l lajjaj, Kullur. Ajdın Kmeç, Magazın: Yalcın Pek$en, Spor Damşmanı. Abdülkadir Yucelman, Duzellme. Refik Durba;.. Araştırma: Şahin Alpa>, İjSendıka. Şukran Kelenci. İkindi: 16.36 Akşam: 19.23 Yatsı: 20.45 Burotar: % Ankara: Ziya Cokalp BuKarı Inkılap Sokak No: 19/4 Tel: 33114147, # İzmir: Haln Zıya BuKarı No: 653, Tel: 254"*O913123O • Adana: Çakmak Cacf. No: 134 Kaı 3, Tel: 1455019731 • BuKarı \e Yavan: Cumhuri>et Matbaacıhk ve Gazeıeulık T.A Ş Turk OcaSı Cad. 39/41, Cağaloğlu, (sı. PK: 246Ist. Tel: 5209703 Telev 22246 Öğle: 13.04 Ankara'da 46 gecekondu yıkıldı 12 bini sırada yeni gecekondu yapımına izin vermeyiz." Yıkılan gecekondu sahiplerinin defalarca uyarıldığını belirten ancak halkın yeni gecekondu yapmaya devam ettiğini, bayramdan önce yıkılacak gecekondu sayısının 40 iken bayramdan sonra 46'ya çıktığını söyledi. Gecekondu yapımını iş edinen kişilerin varlığından da söz eden Mustafa Vuran "Maalesef gecekondu sakinleri bu yapsatçılann isimlerini ispiyonculuk olur diye vermiyorlar" dedi. Yıkılan geçekondulara iki gün "enkazı kaldırma izni" verdiklerini de kaydeden Belediye Başkanı aksi takdirde yetkilerini kullanarak, bu enkazlara da el koyacakIannı anımsattı. Basın toplantısında sorulan da yanıtlayan Yenimahalle Belediye Başkanı Mustafa Vuran'a sorular ve yanıtları şöyle: Gecekondulan yılulanlann arasında kamu görevlileri de var mı? VURAN Olduğunu sanıyorum. Özellikle baskentte gecekondu yapanlann önemli bölümünü sizin belediyenizdeki işçi ve memurlar, PTT ve MKE işçileri oluşturuyor. Gecekondularda bile kiralar 20 bin liradan başlıyor ise, verilen ücretler karşılıgında bu kişilere ne yapmalannı önerirsiniz? VURAN Kabul ediyo.Tim, gecekondu ihtiyaç karşılığı bir patlamadır. Ancak kanun yık emrediyorsa, patlama noktasmda bile olsa bunu himaye etmek mümkün değildir. Evleri yıktınız yıkmaya devam ediyorsunuz. Bunlara arsa vereceğiz diyorsunuz? Ne zaman olacak bu? Hemen mi? VURAN Hemen sayılır. En geç 1985'in ikinci yarısında. Yenimahalle Belediye Başkanı Mustafa Vuran, basın toplantısında soraları yanıtlarken, dun yıkılan gecekondulann askeri alan yakınında olduğunu ve mahsur bulunduğunu, burada bulunan 240 yasal binanın daha yakında yıkılacağım, enkaz parasının ise belediyece karşılanacağını açıkladı ve şöyle devam etti: "Daha önemlisi, Şentepe gibi bir çok gecekondu bölgesinde imar ıslah planı olmayan yerierde plan yapılacak. O zaman tapu tahsis belgesi hatta tapu bile almış konulann yuzde 30'u >ıktınlacaktır. Yalnız Yenimahallede imar ıslah planı yapıldıgında yıkılacak yasal bina sayısı 12 bini bulacaktır". Belediye Başkanı Vuran bir gazetecinin "Siz seçim öncesinde gecekondu bölgelerini dolaşıp (korkmayın kimse kiremitinize bile dokunamaz) demiştiniz. Bazı gecekondulan yapılırken göriip (hayıriı olsun) demiştiniz. Yıktırılan bolgelerde bunlan vatandaş söylüyor" demesi üzerine şu karşılığı verdi: "Ben de böyle şeyleri duydum. Anrak ben seçimlerden önce Macun2'ye bir kez bile gitmedim. Hiç bir yerde de gecekondu yapımını teşvik edici bir bevanda bulunmadım. " Ferdi kredi için ödeme emri çıktı Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanı Vahit Erdem, ferdi konut kredilen için Emlak Kredi Bankası'na avans olarak 500 milyon lira transfer edildiğini, bu ay içinde 5 milyar lira kredi dağıtılacağım açıkladı. ANKARA (THA) Başbakanlık Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı Idaresi Başkanı Vahit Erdem, ferdi konut kredilerinin ödenmeye başlanması için Türkiye Emlak ve Kredi Bankası'na talimat verdiklerini söyledi. ErBaşbakanlık Toplu Konut İda dem, ferdi konut kredileri için, resi Başkanı Vahit Erdem: Ön Emlak Kredi Bankası'na avans ce küçük konutlar için ferdi kre olarak 500 milyon lira transfer di dağıtacağız. 13 bin kişiye bir ettiklerini de açıkladı. anda kredi vermemiz de mümToplu Konut ve Kamu Ortakkün değil. Bankaya 30 milyar lira bile transfer etsek, yine de lığı İdaresi Başkanı Erdem, THA muhabirine yaptığı açıklaolanaksız. nut almak isteyenlere vereceğiz. Bugüne kadar yapılan başvuruları, konutların büyüklüklerine göre, 40, 60, 80 ve 100 melrekare olarak sınıflandırdık. Önce küçük konutlar için ferdi kredi dağıtacağız. Bu arada, 13 bin kimada, ferdi kredi almak için şiye bir anda kredi vermemiz de Türkiye Emlak Kredi Bankası' mümkün değil. Bankaya 30 milna bugüne kadar 13 bin kişinin yar lira da transfer etsek, yine başvuruda bulunduğunu, bu bunun bir anda dağıülması olakimselere belirli kriterlere göre naksız." Vahit Erdem, ferdi krediler peyderpey kredi verileceğini söyiçin bankaya transfer edilen paledi. Erdem, şöyle konuştu: ranın avans niteliğinde olduğu"Başvuruda bulunan 13 bin nu belirterek, "Bu ay içinde 5 kişi, bundan sonra tapulannı ve milyar tutannda ferdi kredi dasatış muamelelerini bankaya ge ğıtacağız, bu miktar gelecek aytirerek, belirti kriterlere göre kre larda daha da artacaktır. Tabii dilerini almaya başlayacaklar. bu arada, başvurular da sürekli Ferdi kredi dagıtımında öneeli olarak kabul edilecektir" diye ği, evi olrnayanlar ile küçük ko konuştu. OzaVın "bedava santral" önerisini Ahnanlar inceliyor Federal Alman hükümeti, Özai'ın önerisini KWU fırmasına iletti. FRANKFURT, (a.a.) Türkiye'de kurulacak nükleer santral ile ilgili olarak, Başbakan Targut Özai'ın Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl'a yaptığı öneri, Alman hükümeti tarafından KWU (Kraftwerkunion) Şirketine iletildi. Nükleer santralın Batı Alman Şirketi KWU'ya ihale yolu ile verilmesi yerine, yabancı sermaye yatırımı olarak Almanlar tarafından yapılmasını öneren Başbakan Turgut özai'ın yeni teklifinin ana hatları, öğrenildiğine göre şöyle: "Nükleer santralı, Alman şirketi, yabancı sermaye yatınmı olarak kendisi kursun. Türk hükümeti belli bir süre, örnegin 10 veya 15 yıl, santralın ürettiği enerjiyi satın almak garantisi versin. Bu sürenin bitiminde de, santral Türkiye'ye devredilsin ve Aiman şirketi devreden çıksın. Türkiye'nin verecegi enerjiyi satın alraa siiresinin ne kadar olacağı, karşılıklı lespit edilsin." Başbakan Turgut Özai'ın, Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl'a yaptığı ve ekonomik çevrelere göre "çok ilginc" bulunan teklif, daha sonra aynntılanna inilerek ele alındı. Inşaatçılar: Bu kadar az krediyle konut sektörü canlandırılanıaz ORA1M: 100 metrekarelik bir konutun 8 milyon liraya mal olduğu bir dönemde, fondan 3 milyon lira verilerek konut yapımı özendirilemezMESA: Toplu konut uygulaması başlangıçtaki özendirici sözler dışında duraklama devrine girdi. Kutlutaş: Vatandaşın ferdi krediden yararlantnası giiç. 56 milyon liralık bir konut için devletten 23 milyon kredi alsan üstünii nasıl tamamlayacaksm? LİBAŞ: Toplu Konut Fonu'ndan toplu konutçulara kredi akışının bir an önce sağlanması gerekir. ANKARA, (THA) Hükümet yetkililerinin Toplu Konut Fonu'ndan kaynak akışıyla Türkiye'nin konut ihtiyacının büyük ölçüde karşılanacağı yolundaki açıklamalarına rağmen, toplu konutfirmalannınşikâyetleri sürüyor. THA'ya konuya ilişkin göruşlerini açıklayan inşaat firmalan yetkilileri, Toplu Konut Fonu'na rağmen, çok sayıda konut üretilebilmesi için yeterli kaynağın getirilemediğini, kredilerin günümüz şartlannda çok yetersiz kaldığını, arsa yetersizliğinin yanı sıra çeşitli bürokratik engellerle karşılaşıldığını bildirdiler. ORAN İnşaat Genel Müdürü Mithat Onmuş, Toplu Konut Kanunu ve yönetmeliğinin çıkmasından bu yana hiçbir şey yapamadıklannı belirterek, "100 metrekarelik bir konutun 8 milyon liraya malolduğu bir dönemde, fondan 3 milyon lira verilerek konut yapımı özendirilemez" dedi. Konut firmalannın büyük bolumünün arsa sıkıntısı içerisinde bulunduklarım kaydeden Onmuş, şöyle konuştu: "Toplu Konut Kanunu ve fon isleyememistir. Bundan sonra da işleyebilmesi zordur, biz, tüm olumsuzluklara rağmen. arsalarımızda projelerimizi tamamlayarak çok sayıda konut urelmek için çalışmalara başladık. Ancak bu defa devlet, bunu teşvik edeceğine, arsalanmızı milletvekillerine lojman ve elçilikler için diplomatik alan temini gerekçesiyle istimlâk etti. Yeni arsa istedik, bu da sağlanmadı, bankalar konut kredisi verecek, deniyor, bu da yürümez, bankalar Kutlutaş Koordinatörlük Geparayı yuzde 86 faizle kredi olarak verirken, Toplu Konut Fo nel Sekreteri ve Dış llişkiler Münu kredileriyle uğraşmazlar, ni duru Fikret Saatçıoglu da, tekim şu ana kadar 2 banka dı THA'ya yaptığı açıklamada, toplu konut uygulamasının akşında istekli çıkan da olmadı." sayan yönlerini düzeltmeye çağırdı. MESA Genel Müdür Yardımcı.sı Erhan Boysanoğlu da TopKonut yapacak arsa bularnalu Konut Fonu'ndan kaynak dıklarını, Toplu Konut Fonu'akışının sıkı para politikası ile ndan verilecek kredilerin de çok bir arada yürümeyeceğini bildir yetersiz olduğunu savunan Saatdi. Boysanoğlu, şunlan söyledi: çioğlu, şöyle konuştu: "Ne ferdi krediler ne de toplu konut kredileri, konut sektöriinü canBirden fırladı, landırabilir. Zaten vatandaşın karşıma dikildi. Toplu ferdi krediden yararlanması da giiç, 56 milyon liralık bir konut tabancasını çekti. için devletten 23 milyon lira alTetiğin düştüğünü san, üstünü bu hayat pahalılıgında nasıl tamamlayacaksm? Topduydum. Silah lu konutçulann sorunlan daha patlamadı. Toplunun büyük, bu şartlarda hükümet, horozunun tekrar önümüzdeki 5 yılda yeterli sayıda konut üretilmesini beklemekalktığını görür gibi sin." "Toplu Konut Fonu, söylentilerinin aksine darboğaz içerisinde, bırakın, yeni konutlar için kaynak yaratılmasını. biz devlete daha önce yaptıgımız toplu konutlann paralannı dahi alamıyoruz. Kaynak tek, ancak Maliyenin ödeyecek 5 kuruş parası yok. Bir yandan sıkı para politikasını uyguluyorlar, bir yandan konut fonundan milyarlar akacak diyorlar, ama akıtmıyorlar. Hükümet konut sektörunde sıkı para politikasından vazgeçsin. Bence toplu konut uygulaması, başlangıçtaki özendirici sözler dışında şu anda duraklama devrine girdi." Alman heyeti Ankara'da Leopard tankları için görüşmeler başlıyvr ANKARA (ANKA) Türki ması yetkililerinden oluşuyor. ye'nin Federal Almanya ile orİki gün sürmesi beklenen götaklaşa üretmek istediği rüşmelerde ortak üretim olanak"Leopard" tankı konusunda ları üzerinde durulacağı öğrenilgörüşrnelerde bulunmak üzere di. Türkiye'nin gerek ordu gebir Alman heyeti dün Ankara' reksinimlerini karşılamak üzere, ya geldi. gerekse ihracata dönük olarak Milli Savunma Bakanlığı'nın Federal Almanya ile ortaklaşa daveti üzerine Türkiye'ye gelen "Leopard" tankı üretme projeiki kişilik heyet, "Leopard" tan sine Israil'in karşı çıktığı yolunkı yapuncısı Krauss Maffei fir da söylentiler bulunuyor. BİR CE AVUKATININ ANILARI Prof. Dr. Faruk Erem Beni öldürmüş sayılmazsın, sağol 5 Beklenmedik zamanda evine döndü. Kadın şaşırdı. Kapıyı açmıştı, gecikerek. Koca olsun dost olsun, iki insan yirmi yıl sonra karşılaşrnamalı. Neyse, oldu bir kere. Kucaklaşmak ister gibi birbirlerine yaklaşuken, kadının aceleyle sakladığı kundaklık çocuk ağlamaya başladı bir kenarda. Adam anlamıştı. Afla çıkan bu adamı, kadını ve küçük çocuğu öldürmekten suçlu buldular. Savunma cezasının çokça indirilmesini sağladı. Sonuç bana olumlu gözüktü, bir yabancı meslektaşımın şu anısım okuyuncaya kadar: Kadın ona mektup yazıyordu. Ümitsiz bir gününde kadın bir başkasını tanıdı. Bu adamı hiçbir zaman sevmedi. Fakat ondan çocuğu oldu, kadın hiç sevmediği erkekten olan bu çocuğu çok sevdi. Ayrıldılar. Evvelki adam bir gün hapishaneden döndü. Kadın onu seviyordu. Hiçbir şey saklamamağa karar verdi. Doğruyu söyledi. Adam sendeler gibi oldu, sarardı, sonra küçücük yatağm başucuna gitti. Çocuk uyuyordu. Uzun uzun baktı. "Mademki senin çocuğun. Benim sayılır" dedi. nında sapsan bir Alman kızı. Baba, ana, konu komşu ve de Elif ne diyeceklerini şaşırdılar. Mustafa seslendi: Kız Elif cabuk ol, gavur kızı yıkanmak istiyor, voruldu yolda. Kuma olur olmasına. Ama gavurdan da olur mu? Her şey o kadar değişikti ki. Sıcak su hazarlandı. Alman kızı tekneye alışmamış. Yıkanamadı. Dönüş günü geldi. Mustafa büyüklerinin elini öptü, dualarını aldı. Sıra EliPe gelmişti. Bebelere sordu, samanhkta "seni bekliyor" dediler. Mustafa, Elifin kendisine daha yakından, zer bir olayı yargılayan hâkime söylettiği sözleri hatırlatır. Hâkim beraat kararı verir. Sonra sanığı yanına çağırır, sorar: Sizi, cezalandıracak bir kanun biliyor musunuz? Bilmiyorum. Hâkim cevap verir: Ne yazık ki, ben de bilmiyorum. runun zamanından e\^el ateş ettiğini ileri sürüyor ve cezalandırılmasını istiyordu. Davasını almadan evvel bana olayı anlatmasını istedim, anlattı. Katilin eşkalini vermişlerdi, dikkatli olun tehlikelidir demişlerdi. İhbar alınmış. Katil bizim bölgede görülmüştü. Bir kış gecesiydi, devriye geziyordum. Rastladım, eşkali uyuyordu. Silahımı çektim, dur dedim. Birden koştu. Biraz ötede duran bir arabayı siper aldı. Bir el ateş etti. Kendimi köşebaşındaki duvara sipere attım. Bağırdım. Teslim ol, yoksa vururum dedim. Bir duraklama oldu, başından çıkardığı kasketi sokağın ilerisine doğru attı ve kaskete ateş etti. Kasket yerinden oynadı. Bak dedi, nişancıyım, kendini kolla. Beni vurursan tekrar katil olursun. Ne çıkar. Ben kaçmak için seni vuracağım, sen kanun adına beni vuracaksın, arasında fark var mı. Bırak gideyim, senin çoluk çocuğun vardır elbette, sana yazık olmasın. Ya senin çoluk çocuğun yok mu? Ben seni öldurürsem onlara yazık değil mi, onları sevmiyor musun? dedim, boğuk bir sesle cevap verdi. Karım da vardı, iki çocugum da. Hele küçüğünü çok severdim. Üçünü de öldürdüm. Zaten kanm da bunu istemişti, bizi kurtar artık demişti. Peki neden oldurdun acımadın mı? Sen bunu anlamazsın. Sen biç aç kaldın mı, suründun mü? Kendini de öldürseydin ya! Toplu tabancayı şakağıma dayadım. kurşunlann hesabında yanılmısım. Patlamadı. Sonra beni yakaladılar. Öyleyse niye kaçtın hapishaneden.' Hapishanede insan kendini öldüremiyor ki. Biraz duraklama oldu. Katil bir şeyler yaptr* Anlayamadım. Birden fırladı. Karşıma dikildi. Toplu tabancasını çekti. Tak diye tetiğin düştüğünü duydum. Silah patlamadı. Toplunun horozunun tekrar kalktığını görür gibi oldum. Ateş ettim. Şöyle bir döndü. Yere düştü. Tekrar ateş eder korkusuyla üstüne atıldım. Üstünü aradım. Cebinden bir tabanca çıktt. Baktım. Namlusunda sürülmuş mermi vardı. Elindeki toplu tabancayı aldım. Namlusunu aşağıya kıvırdım. Baktım boştu. Toplu tabancadısine tabanca taşıma ruhsatının verilmesi için resmi makamlarda aracı olmamı istedi. Silaha meraklı imiş. Hatırladım. Fakültede kendisinin hocası idim. Daima on numara alıyordu. "Hümanist Doktrin"i çok iyi kavramıştı. Ruhsatı aldık. Bir gün intihar ettiğini öğrendim, gazetelerden. Mektubu haberden sonra geldi. Yazdıklan şu, "Sizin aldıgınız ruhsatlı tabanca ile (hukuka uygun olarak) kendimi öldüreceğim. Maksac'ım, sizi en uygun ceza ile cezalandırmak. Verdiğiniz, hümanist doktrin kanşımı, duygusal on numaralarla bundan sonra insanlan aldatmayınız. Ellerinizden öperim." oldum. Ateş ettim. Yere düştü. Elindeki toplu tabancayı aldım. Baktım boştu. Toplu tabancalarda atılan mermilerin kapçıklan haznede kahr. Hazne boştu. Toplu konut uygulamasında yapılacak değişikliklerle toplu konut işlerinin ihaleyle satılmasını da öneren Fikret Saatçıoğlu, bankaların durumlarına bir çözüm getirilmediği müddetçe birkaç banka dışında hiçbir bankanın kredi vermeye yanaşmayacağını sözlerine ekledi. LtBAŞ Genel Koordinatörü Muzaffer Egesoy ise, Toplu Konut Fonu'ndan toplu konutçulara kredi akışıru bir an önce sağlanmasını istedi. Egesoy, 12 bin konutluk bir proje için Toplu Konut Fonu'na başvurduklarını, ancak idarenin dosyaları inceleyip, kredi vermekte ağır davrandığını söyledi. Egesoy, "Idarenin işlemleri bir an önce tamamlayıp kredi vermesi lazım, gelirin geldiği söyleniyor. Ancak bürokratik işlemler azatılıp, f ona gelen gelir, kısa zamanda konut sektörüne de aktarılabilmeli" dedi. Çocuğumu ben öldürdüm Küçük çocuğu felçli idi. Kadın karakola başvurdu. Çocuğu, başına vurmak suretiyle öldürdüğünü söylüyordu. Felçli çocuğa bakmaktan usanmıştı. Rapor Elif küçük yaşta evlendi, dört çocuk anası oldu. Kocası Mustafa Almanya'ya yazıldı. Sırası geldi, gitti. 4 yıl geçti aradan. Mustafa bir Alman kızıyla köye döndü. Elif samanlıga girdi. Çiftenin tetiğini kapıya bağladı. Namluyu ağzına dayadı ve kocasını çağırdt. Mustafa kapıyı dtştan açınca Elifin kafası paramparça oldu. gözlerden uzak vedalaşmak istediğini sandı. Samanlığa yürudü. Erzincan köylerinde samanlıkların kapısı dıştan açılır. Kapının önüne geldi. Elif, aç dedi. Elif yumuşak bir sesle: Sen aç, ağam, dedi. Mustafa kapıyı çekti. Bir ses geldi, boğuk. Elif çiftenin tetiğini eliyle eğirdiği en kahn yünle samanlığın kapısına bağlamış, namlusunu ağzına dayamıştı. Mustafa'yı kansını öldürmekten yargıladılar. Dava uzun sürdü. Sonunda onun öldürmedif ini ispat edebildik. Beraaı etti. Tahliye olduğu gün yanıma geldi. Ne diyeceğimi bilemedim. Bu olay bana bir vazarın, buna bengeldi. Çocuk mangalın ustüne düşmüş, yanarak olmüştü. Kadın muayeneye sevkediîdi. Çocuğuna çok iyi bakan, onun yanından hiç ayrılmayan anne o gün bir alışveriş için dışarı çıkmış, döndüğünde çocuğunu ölü bulmuştu. Kendini cezalandırmanın yolunu ikrarda bulmuştu. üçük çocuğu felçli idi Kadın karakola başvurarak çocuğu başına vurarak öldürdüğünü söyledi. Rapor geldi. Çocuk mangalın üstüne düşmüş, yanarak ölmüştü. Çocuğunu çok seven anne, o gün alışveriş için dışarıya çıkmış, döndüğünde çocuğunu ölü bulmuştu. Kendini cezalandırmamn yolunu böyle bulmuştu. Bana en çok acı veren anı bularda atılan mermilerin kapçıkları haznede kahr. Hazne boştu. dur. Yine de hümanist doktrini Şaşırdım. Yere çömeldim. Başı sürdürmek çabasındayım. Yanılıyorsam, beni affetmesini niyaz nı dizime koydum. Neden bunu yaptın dedim, edeceğim bir "kudret"e o kadar çok inanmak istiyorum ki. mjnldandı: Ben karımı, çocuklarımı öldürmüş sayılmam. Sen de beni öldürmüş sayılmazsın. Sağol. Mertlik Ellerin dert görmesin, dedi. BaBana sıkı sıkıya tembih etmişşmı nafıfçe çevirdi. Soluğu kesil ti. Suçsuz olduğunu savunmayadi "• caktım. Halbuki, içimde suçsuz Dava kısa surdu. Polis memu olduğu hakkında kuvvetli bir ru beraat etti. Duydum meslek inanç vardı. Dediğini yaptım. ten aynlmış, şimdi başka iş tu Mahkeme "kıskançlık" dedi. tuyor. Arada mektuplaşınz. Cezayı indirdi. Sonra bu olayı unuttum. Bir gun, başka bir iş için ceRuhsatlı tabanca zaevine gitmiştim Ona rastlaYıl 1969. Bir meslektaşım ken dım. Kalemde çı>! • yordu. Us Tetiği kocasına çektirdi Erzincan dağları birbirine hem çok uzaktır, hem de çok yakın. Bir dağdan bağırsalar öbüründen du>TJİur sanırsınız. Biri hey diye bağırsa, yanküaşır "hey hey" sürüp gider, yassı taşı durgun suda sektirircesine. İşte EKf, Munzur eteğinde (ismi lazım değil) bir köyün en güzel kızıydı. Küçük yaşta evlendi. Gencecikken dört çocuk anası oldu. Sonra sıkıntılar. Kocası Mustafa, Almanya'ya işçi yazıldı. Sırası geldi, gitti. Dört sene gecti aradan. Bir gün döndü Mustafa. Altında elden düşme araba, ya Kaçak Polis memuru idi. Bir cezaevi kaçağmı vurmuştu. Kaçağın cebinde bir tabanca bulundu, namlusuna sürülmuş bir mermi ve şarjöründe dört fişek. Yalnız öldürülen kaçağın elindeki toplu tabancada ne mermi, ne boş kovan vardı. Savcı, polis memu lanmış hükümlüler kalemde çahştırılır, bir çeşit ödül. Bana bir kahve ısmarladı. Hapishane kahvesinin tadı başkadır, koyu ve acı olur. Eski olaydan söz açıldı. Anlatayım dedi. "Birgün Yanıklar Yokuşu'ndan aşağıya iniyordum. Yolda kimseler yoktu. Baktım bir kadın bir adama sanlmış, paramı ver diye bağınyordu. Işi anladım. Yanlanna gittim. Adama bir yumruk attım. Cebinden cüzdanını alıp kadına parasım verdim. Cüzdanı iade ettim. Adam, korktu kaçtı. Sonra kadınla dost olduk. Çok iyi geçiniyorduk. O akşamları işe çıkardı. Bir süre sonra aksileşmeye başladı. Kadın kısm: âşık olursa, aksileşir, beklemeli. Bir sabah yanıından sessizce kalktığını hissettim. Baktım, belimdeki kama yerinde yoktu. Hemen fırladım. Yolun başına geldiğim zaman bir adamın kadına attığı tokatın sesini duydum. Onlara doğru koşarken adam yere düştü, göğsünde benim kama saplanmış duruyordu. Kadına ne yaptın diye bağırdım. Kamayı çektim. Kaçalım diyecektim. Kadın adamın üstüne kapandı, başladı ağlamağa. Ölene gözüm ilişti. Yakışıklı delikanlı idi doğrusu. Nasıl oldu bilmem, bir polis ile, bir bekçi yanımızda belirdi, polis sordu: "Niye yaptın, be Ahmet", sabıka az değil ki, polisler beni tanır. Söyleyecektim. Gözlerim kadının gözlerine değdi. Gece gibiydi gözleri. Diyemedim. Peki cezaevine girince kadın seni aradı mı? diye sordum. Önceleri her ziyaret günü gelirdi. Arada para, sigara gonderdi. Sonra arası uzadı, gelmez oldu. Amagam çekiyorum sanma. Gece gibiydi gözleri. Guzel kadındı. Unutamıyorum." ...mesela dedik !.. SİRECEK