Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
16 AĞUSTOS 1984 KÜLTÜR YAŞAM YÖNETEN ŞAHtN ALPAY CUMHURtYET/5 Berkes'in Türk Altşılnuş sağsol aynmı bilimine katkısı anlamını yiuriyor mu? YSYIN DÜNYASENDA İNCELEME ARAŞTIRMA IMvazi Berkes, ATATÜRK VE DEVRİMLER / TEOKRASİ VE LAİKLİK, Adam Yaymalık, 1982/1984. Reha Bilge ve diğerleri, SOSYAL DEMOKRASİ: DENEYLER GÖZLEMLER, Turhan Kitabevi, Ankara 1984, 220 s. Onur Kumbaracıbaşı'nın sosyal demokrasinin ne olduğu konusundaki görüşlerini kapsayan birönyazısı ile açılan bu kitapta, Reha Bilge'nin "Almanya ve SPD"; Nilgün Cerrahoğlu'nun "Felipe Gonzales ve Değişim" ile "ttalya'da Sosyal Demokrasi"; Umur Talu'nun "Değişim lçinde Değişim: Fransa'da Sosyalist Parti Iktidan" başhklı yazılan yanı sıra, Avusturya S.D.P. lideri B. Kreisky ile bir söyleşi; yine R. Bilge'nin dilnya ekonomisindeki bunalım ve çare arayışları konu alan bir yazısı ve Erdoğan Soral'ın "Sosyal Devlet" başlıklı bir makalesi bulunuyor. Birbiriyle ancak çok genei bir çerçevede ilgüi görülebilecek katkıları toplayan kitap, belirli bir konu, amaç ve plan çerçevesinde hazırlanmış bir derleme niteliğini taşımıyor. Ancak, " ö n y a zı"da da umulduğu üzere okurlann bu kitapta sosyal demokrasiye ilişkin "yeni tartışma konul a n " bulacaklannı sanıyorum. Düzenlenmeyen bir piyasa ekonomisinin çeşitli dengesizlikler doğurması, bunun önlenmesi için devletin birçok alanda dengesizliği giderici işlevler yüklenmesi, onun hızla büyümesinin ardında yatan temel gerekçe. Devletin büyümesinin özellikle uzun süreli sosyal demokrat yönetimlerin bulunduğu Almanya ve Kuzey Avrupa ülkelerinde en ileriye gitmiş oluşu kuşkusuz bir rastlantı değil. Çeşitli gözlemcileTe göre, bugün Batı toplumlarının içinde bulunduğu ekonomik ve siyasal bunalımın belki de en temel nedeni, devletin bu gereğinden fazla büyümesi olgusudur. Giderek çoğalan devlet düzenlemeleri ve müdahaleleri ile piyasa ekonomisini sürdürmek; bölüşüme agırhk veren politikalarla üretimi arttrrmak güçleşmektedir. öte yandan, sosyal, politik ve kültürel hayatın, giderek günlük hayatın çeşitli alanlanna yayılan devlet denetimleri demokratik hak ve özgürlüklerin serbestçe kullanımını tehdit etmeye başlamıştır. mayı savunan geleneksel sosyal demokrasiyi şiddetle eleştiriyor. Denebilir ki, Batı toplumlarındaki temel siyasal bölünme, devlete ağırhk veren akımlar ile topluma ve bireye ağırhk veren akımlar arasındaki aynlık eksenine oturma eğilimindedir. Şaşkın bakanların unutkanlığı akla gelebilecek bir soruyu yanıt fendi'ye vermesini, Sayın Tuladı. "Efendim, hem kendileri rizm ve Tanıtma Bakammızdan ne bağlı bir kuruluş olmamız, rica ediyoruz" diyerek Mükerhem de kendisi de bir sanatçı ve rem Taşçıoğlu 'nu mikrofona dasanatsever olan Saytn Maliye vet etti. Taşçıoğlu, mikrofondaBakanımızı..." ki konuşmasına yine bir espriyMaliye Bakanı 'nın hemen ya le başladı: nında, "en fornıda günlerinden "Efendim, Sayın Cevat Bey, birinde olan " Kültür ve Turiztn 20 yıl önce şimdi benim başında Bakanı vardı. Taşçıoğlu, An bulunduğum bakanhkta çalışkan 'tn kulağına eğildi vefısılda mışlardı. Bakanlığm adı o zadı: "Bence bir sebep daha var. man öyleydi. Şimdi Kültür ve Herhalde maaşlarma zam yap Tuhzm Bakanlığı oldu." Bu mış olmalısm." sözlerden sonra plaketi sanatçıÇevrede bulunanlann kahka ya verdi. Verdi, ama Taşçıoğlu'halan arasında Bakan Ankan, nun isi bu kadarla bitmedi. Çünmikrofona gelip serginin açılışı kü, Yasülan ve Güçsüzieri Konı yaptı. ruma Derneği Başkanı Mihriban Genel Müdür Cevat Kani Kural mikrofona gelmiş, elindeÜner daha sonra, "tdaremizin ki rozeti göstererek konuşuyorbir plaketini thap Hulusi Beye du: "Efendim, ben de bu rozeti Sayın lhap Hulusi'ye takmasım Sayın Mükerrem Taşçıoğlu Bankacilığınıızın dıırumu Bey'den rica edeceğim." BunYakın bir kentteki akrabanız, banka havalesiyle adresinize para dan sonra ne oldu biliyor musuyollasa ve bu para elinize tam 6 7 gün sonra geçse ne nuz? Bakanlıktaki yoğun işlerinyapardınız? Belki kestiremezsiniz ne yapacağınızı diye, den kaçamak yaparak gelen yorBandırma'ya bağlı Edincik bucağından Abdurrahman Öz'ün gun Taşçıoğtu, biraz da konusbaşına gelenleri anlatalım. manın basını duyamadığı için tstanbul, Gültepe, Hava Sokak, A'o. 32'de oturan Yakup Balcı, olacak, mikrofona geldi, rozeti anlı şanlt bir devlet bankasının Gültepe şubesi aracılığıyla aldı, çevresine biraz saskın baAbdurrahman Öz'e 5000 lira gönderdi. Banka paranın kındıktan sonra teşekkür ederek Edincik 'e kadar yaptığı yolculuSun karşılığmda 500 lira yakasma taktı. Yerine dönerken "acyo", 200 lira "muhabere gıderı", 21 lira da Banka de şaskınbğı geçmemisti. Bu şas721 lira kesti. Ama aradcn Muamele Vergisi olmak üzere, kınltk içinde güldü ve yanındabirbuçuk ay geçti. Öz parayı kilere sordu: "Bu rozeti ihtiyarbir türlü alamaymca Balcı 'ya lara mı taktyortar, neden bana telefon etti. Bunun üzerine de verdiler acaba?'' Sonra yanıtım Baicı, banka dekont da kendisi verdi: "Haaa, anlanumarasını ve makbuzu dım, demek ki en ihtiyar beni gönderdi. Öz, eline I Haziran gördüler." Yine kahkahalar ara1984 günü geçen dekonttan sında bir davetli konuştu. "Saparanın 29 Mart 1984 günü yın Bakan o rozeti neden lhap Gültepe şubesinden 822 Hulusi Beyefendi'ye değil de, sayıyla Edincik 'e kendi yakamza taktınız?" gönderildiğini öğrendi. 4 Az sonra Maliye ve Gümrük haziran pazartesi günü aynı Tekel Bakanı Vural Ankan, bir bankanın Edincik subesine başka nedenle mikrofona gelip gitti, ' 'Böyle bir para konuşmaya başladı: "Efendim, selmedı, " karşılığını alınca, Gümrük ve Tekel Bakanı olaelindeki belgeleri gösterdi. rak..." Bunun üzerine karşısındaki memure, "Eveı, para geldi Taşçıoğlu dayanamadı. "Yaama bu dekon! re makbuzu göstermeseydiniz parayı size hu"dedi, "bizim bakan da unuödemezdik. " dedi. tuyor aynı zamanda Maliye BaAbdurrahman Öz'ün aklı karışmıştı. Ama önce ses etmedi. kanı olduğunu... Bakanlık isimleri çok değişiyor da acaba onParayı aldıktan sonra söz konusu bankanın Genel dan mı unutuluyor ki? Neyse, Mudürluğü'ne bir mektup yazdı ve 67 günde zor tahsil ettiği alışınz. Ama Vural Bey haklı. 5000 liradan kesilen 721 liranın "ardiye kirası" olup olmadığını Eski eser merakından dolayı hep sordu. Ancak, aradan 50 gün geçtiği halde bu başvurusuna da Gümrük ve Tekel Bakanlığı 'nda karşılık gelmedi. Ancak Öz sabırla bekliyor ve er ya da geç 721 oturuyor ya." lirasmın da hesabını verdireceğine inanıyor. Milli Pİyango ldaresi, bir vefa örneği göstererek Sanat Galerisi'nin açılışını. 45 yıldır Milli Piyango biletlerindeki resimleri çizen thap Hulusi Gürey 'in afîş, resim ve grafîkleriyle açtı. Galerinin açılış konuşmasım, M.P. Genel Müdürü Cevat Kani Üner yaptı. Üner, konuşmasında böyle bir galeri açmaktan duydukları memnuniyeti belirtti. Üner'in hemen sağmda, 90 yas dolaylarındaki thap Hulusi Gürey, eşiyle birlikte bir anıt gibi duruyordu. tkisinin de bu vefa örneğinden çok duygulandıklan besbelliydi. Genel Müdür, konusmasmm sonunda serginin açılışını yapmak üzere Maliye, Gümrük ve Tekel Bakanı Vural Ankan 'ı davet etti ve hemen de Duyduk Gördük FEROZ AHMAD 1948 yıunda Kuzey Amerika'ya göçmek zorunda kalmasaydı, Niyazi Berkes'in Türk bilimi üzerinde ne gibi bir etkisi olurdu diye kendime sık sık sormuşumdur. McGill Üniversitesi'ndeki öğrencileri ondan hayranhk ve sevgiyle söz eder; onun derin bilgisini ve, daha önemlisi, bu bilgiyi saatler süren sohbetlerde öğrencileriyle paylaşma istegini her zaman saygıyla anarlar. Ne yazık ki ben, derslerini dinlemek ya da onunla yüz yüze konuşmak fırsatmı yalnızca birkaç kez bulabildim. Ama, Chicago Üniversitesi'nin Kasım 1973'te, Türkiye Cumhuriyeti'nin 50. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlediği konferans sırasında, Profesör Berkes'Ie bir akşamüstü otel lobisinde geçirdiğim üç saati unutamam. Bu konuşma bana, Osmanlı ve Türk tarihi üzerine bir düzine kitap okumakla edinemeyeceğim kadar çok bilgi ve bakış açısı kazandırdı ve esin kaynağı oldu. Topluma öncelik veren sol Elimizdeki kitapta Bilge'nin anlattığı Almanya'da Yeşiller ile SDP; Talu'nun anlattığı Fransada "Ikinci Sol" ile diğer sol; Cenahoğlu'nun anlattığı PSOE' de Felipe Gonzales ile Alfonso Guerra arasmdaki aynhklar soldaki söz konusu bölünmenin yansımalandır. Görülen odur ki, siyasal liberalizmle sosyalist hümanizmin bir sentezine yönelen çoğulcu sol, her yerde daha geniş bir seçmen desteği sağlıyor. tspanya'daGonzales'in başansı; Mitterrand'ın sosyal demokrasiyle komünizm arasında bir üçüncü yol olma iddiasındaki "sosyalist proje"yi terketmesi ve son hükümet değişikliği ile Sosyalist Parti içinde "tkinci Sol"un ideolojik zafer kazanması; Almanya'da SPD'nin Yeşiller'le ittifak arayışı; îngiltere'de lşçi Partisi'nin uğradığı ağır yenilgiler; ltaiya'da sosyalistlerin kaydettiği ilerleme, vb. hep bununla açıklanabilir. yınlanan ve Arnold Toynbee'nin Türk Devrimi üzerine görüşlerini konu alan bir yazıdan, 1979 tarihlı "Dinler Devrimci Otabilir mi?" sorusunu soran bir makaleye kadar uzanan çeşitli katkıları kapsıyor. ikinci kitap (Teokrasi ve Laiklik) de aynı türde: Başlığının ifade ettiğinden çok daha geniş bir alana yayılan konularda yazılmış incelemeleri bir araya getiriyor. Berkes'in "Toplu Eserleri"" Ele aldığımız kitaplarda bulunan yazılar üzerinde ayrıntılı olarak durmamıza burada olanak yok. Belirtilmesi gereken şey, her ikisinin de büyük bir zevkle okunan çok yararlı kitaplar oluşu. Profesör Berkes, birçok akademisyenden farklı olarak, okurlannı düşünmeye, soru sormaya ve kendi görüşlerini belirlemeye zorlayan, çok uyarıcı bir yazar. Berkes'in bu son kitaplarının da hak ettikleri ilgiyi göreceklerini ve Adam Yaymları'ran yazarın diğer makalelerini de derleyip yayınlayacağını umanz. örneğin, Berkes'in Gökalp antolojisine yazdığı sunuş yazısı olsun; M.M. Şeririn derlediği A History of Muslim Philosophy [Islam Felsefesi Tarihi] (1966) adh kitapta yer alan "Renaissance in Turkey" ["Türkiye'de Rönesans"] başlıklı katkısı olsun henüz Türkçeye çevrilmiş değil. Oysa her iki makale de f'evkalade değerli incelemelerdir. Uzun dönemde Turk yayıncılarının okurlarına "Niyazi Berkes'in Toplu Eserleri"ni kazandıracağını umuyoruz. • Hindistan doğumlu tanınımş bir çağdaş Türkiye tarihi uzmanı olan Profesör Feroz Ahmad, ABD'nin Massachusetts Üniversitesi öğretim üyesidir. Ttirkiye'nin talihi Türkiye her ne kadar Profesör Berkes'ten bir öğretmen olarak yararlanamama talihsizliğine uğramışsa da, çalışmalarının büyük bölümünün Türkçe oluşu bakımından Batıya nazaran daha talihlidir. Berkes Batıda, Ziya Gökalp'in yazılanndan seçmeleri kapsayan Turkish Nationalism and Western Civilization [Türk Milliyetçiliği ve Batı Uygarlığı] (1959) başlıklı antolojisi ve The Development of Secularism in Turkey [Türkiye'de Laikliğin Gelişimi] (1964) adlı eseri ile tanınır. Söz konusu antolojinin girişinde yer alan Türk milliyetçiliği konusundaki mükemmel inceleme, Ortadoğu üzerine çalışan bütün öğrenciler için zorunlu bir okuma haline gelmiştir. Diğer kitabı, alanında klasik bir yapıt niteliğini kazanmıştır. Berkes'in aynca, kolaylıkla ulaşılamayan, çeşitli ülkelerde çıkan dergilerde yaymlanmış pek çok makalesi vardır. Yalnızca tngilizce bilen okur, Berkes'in yazdıklannın ancak sınırh bir bölümüne ulaşabilir. Peki, Türk okuru için durum nedir? Profesör Berkes Türkiye'den bir kuşak önce aynlmışsa da, ülkesiyle ve onun sorunlanyla ilişkisini hiçbir zaman koparmadı. 1960 Devrimi'nden sonra elde ettiği ilk fırsatla, Türk basınında yazmaya başladı. İlk kez YÖN'de çıkan, bu döneme ait yanlan derlendi ve kitap olarakyayınlandı. tkiyüz Yıldır Neden Bocakyonız? (1965) ile Batıcılık, Ulusçuluk ve Toplumsal Devrimler (1965) bu cümlede akla ilk gelen kitaplardır. Bunlan Türk Düşününde Batı Sorunu (1975) ve Türkiye'de Çagdaşlaşma (1973) izledi. "100 Soruda" dizisinde çıkan Türkiye İktisat Tarihi'ni (l%9/70) ve diğer eserlerini de unutmamak gerekir. Bu eserler, bir bilim adamı olarak Profesör Berkes'in ilgi alanının ne denli geniş olduğunu gösterir. Günümüzün önemli tartışması ^ Nitekim ben lcitaptaki Almanya, Fransa ve îspanya sol'u üzerine inceleraeleri okuduktan sonra, şimdi Avrupa'da bazı gözlemcilerin üzerinde durduğu bir soruyu sormak ihtiyacını duyuyorum: Bireysel değerleri ve devİetin kanşmadığı bir toplum ve ekonomiyi savunan sağ ve bunun karşısında kolektif değerleri ve devletin topluma ve ekonomiye artan müdahalesini savunan bir sol şeklindeki alışılmış sağsol aynmı anlamını artık yitirmiş midir? Gerçekten son on yılda tanık olduğumuz gelişmeler karşısında Batı Avrupa toplumlarındaki siyasal aynlıkları geleneksel sağsol ayınrru ile lahlil etmek gittikçe güçleşmekte. Bu güçlüğün temelinde de, devletin toplumdaki yeri ve rolü konusunda, belki de siyaset alanında günümüzün en önemli tartışmasınm yauığı söylenebilir. Bilindiğı üzere kapitalist toplumlarda devletin sosyal, ekonomik ve siyasal alanlardaki yerinin giderek büyümesi, özellikle 2. Dünya Savaşı sonrasındaki dönemde refah devleti uygulamalan ile giderek belirgin bir hal alrruş bulunuyor. Yasal düzenlemeler, çeşitli denetim mekanizmaları, büyük ölçekli plan ve programlar, sübvansiyonlar, vb. yollarla devletin nufuz etmediği bir toplum alanı kalmamış durumda. Sağ'da ve soFda bölünme Devletin toplum aleyhine büyümesinin doğurduğu ekonomik ve politik sorunlar, Batı toplumlarında sağı da solu da bölüyoı ve alışılmış sağsol ayırımı giderek anlamını yitiriyor. Sağ'da, devletin büyümesine, artan bürokrasiye karşı çıkan; ademimerkeziyetçiliği, kişisel inisiyatifı, seTbest rekabeti, bireysel özgürlükleri savunan bir "yeni liberalizm" akımı ile merkeziyetçiliği, devlet denetimlerini, geleneklere saygıyı, sosyal eşitsizlikleri savunan; toplumda istikrara, "kanun ve düzenin" korunmasına en büyük değeri veren muhafazakâr, yer yer faşizan sağ arasmdaki aynlık giderek büyümekte. Benzer bir bölünme Avrupa sol'u içinde de gözleniyor. Merkeziyetçiliğe, büyüyen ve güçlenen bürokrasiye, ekonomik ve siyasal gücün özel ya da resmi belirli ellerde toplanmasma, teknolojik gelişme uğruna doğal çevrenin yaşanmaz hale getirilmesine, insanlann birörnekleştirilmesine karşı çıkan; büyük ölçekli programlann, kapsayıcı ve uzun vadeli planlamanın sakıncalan üzerinde duran, bireysel hak ve özgürlüklere en üstün değeri veren çoğulcu bir sol, merkeziyetçiliği, birörnekleştirmeyi, kapsayıcı ve uzun vadeli planla Bizdeki gelişmeler Gerek sağ'ın gerekse sol'un, biri devlete, diğeri bireye ve topluma öncelik veren kanatlara bölünmesi, ilginç bir şekilde, yerel renklere bürünerek ülkemizde de kendini belli ediyor. Partilerin programlanna ve işledikleri temalara bakarak karar vermek gerekirse, sermayenin çıkarlarını savunmak açısından MDP'nin mi yoksa ANAP'ın mı daha sağ'da olduğuna karar vermek güçtür. Ama ANAP'ın toplum hayatında devlete daha sınırlı bir rol yüklediği açık. Öte yanda, HP'nin devletçi sol'da yer aldığı söylenebilir. SODEP ve (kurulacağı söylenen) DSP ise, devlettoplum dengesinde hangisine ağırlık verileceğine karar vermiş görünmüyor. Kanımca Türkiye sol'unda duyulan boşluk da buradan, ağırlığı topluma veren bir sol'un kararlı olarak ortaya çıkamamış oluşundan kaynaklanıyor. Oysa başka ülkelerde olduğu gibi bizde de, "toplumu devletleştiren" değil "devleti toplumlaştıran" yani demokratikleştiren siyasal akımlann halk desteğini kazanabileceklerini, kendi deneyimlerimize bakarak, çekinmeden söyleyebiliriz. Ş . A . HAYVANLAR ts\niı.<;ıu;t:c ¥M KİME DUM DUMA BEHİÇ AK 5T CUMHURtYET KİTAP KULÜBÜ'NDEN HABERLER Ceyhun, Cürhan Tümer. 28 ağustos: tlhan Selçuk, Osman Ulagay, Yaşar Aksoy. 29 ağustos: tlhan Selçuk, Cengiz Çandar. 30 ağustos: FethiNaci, Edip Cansever, Mehmet Eroğlu. 31 ağustos: Fikret Otyam, Ferit Edgü, Orhan Pamuk. 1 eylül: Aziz Nesin, tlhan Berk, Metin Demirtas. 2 eylül: Aziz Nesin, Abbas Sayar, Mehmet Doğan. 3 eylül: Can Yücel, Yalçın Ulukaya, Cengiz Bektas. 4 eylül: Çetin Altan, Nazh Eray, Asım Öztürk. S eylül: Pmar Kür, Kemal Sülker, Ahmet Oktay. Füsun Akath.6 eylül: Adalet Ağaoğlu, Kerim Korcan, Osman Çalışkan. 7 eylül: Orhan Duru, Emre Kongar, Kürşat Bumin. 89 eylül: Rıfat Ilgaz, Füruzan. 10 eylül: Tank Dursun K., Tomris Uyar, Turgut Uyar. 11 eylül: Müjdat Cezen, vmit Yaşar Oğuzcan, Hilmi Yavuz. 12 eylül: Arslan Baser Kafaoğlu, Erhan Bener. 13 eylül: A. Başer Kafaoğlu, Muzaffer tzgü. 14 eylül: Uğur Mumcu, t\'ecati Cumalı. 15 eylül: Uğur Mumcu, tsmail Cem, Necati Cumalı. 16 eylül: GültenAktn, Osman Şahin. 17 eylül: Nadir Nadi, Oktay Akbal, Hıfzı Veldet Velidedeoğlu. 18 eylül: Cahit Külebi, Metin Eloğlu. 19 eylül: Ece Ayhan, Özdemir Nutku. 20 eylül: Asvn Bezirci, Şükran Kurdakul. İzmir Fuarı imza günleri... Cumhuriyet Kitap Kuliibü'nün tzmir Enternasyonal Fuan çerçevesinde bir ay sürecek olan imza günleri programı belli oldu. Bilindiği gibi, kitap satışlanrun yapılacağı Cumhuriyet Kitap Kuliibü pavyonunda her gün düzenlenen imza günlerinin duyurulan, yerel olarak tzmir Radyosu 'nda ve şehir merkezinde bez afislerle ve diğer tamtıcı programlarla sağlanacak. Aynca Fuar girişinde de gerekli duyurulann yapılacağı imza günlerinde her gün en az iki yazar hazır bulunacak. Yazarlar, kitaplanm imzalarken, bir yandan da okurlarla söyleşi yapacaklar. tmza günleri programı tarih sırasına göre şayie: 21 ağustos: Oktay Akbal, Melih Cevdet Anday, Recep Bilginer. 22 ağustos: Oktay Akbal, Samim Kocagöz, tsmet Özel. 23 ağustos: Vedat Günyol, ArifDamar, Cemal Süreya. 24 ağustos: Bekir Yıldız, Reflk Durbas. 25 ağustos: Mehmed Kemal, Bekir Yıldız, Refık Durbas. 26 ağustos: Vedat Türkali, Latife Tekin, Abdurrahman Dilipck. 27 ağustos: Talip Apaydın, Demirtas 1908 Devriminin çocugu Bu yazıda söz konusu ettiğimiz iki kitap ise Berkes'in son derece uyarıcı ve zevkle okunan yeni eserleri. llki (Atatürk ve Devrimler) Profesör Berkes'in "Kişisel Anılar"ıylabaşlar. Burada Berkes, okuruna nereden geldiğini ve bir anlamda, nereye gittiğini anlatır. Berkes 1908 Devriminin çocuğuydu ve o karışık ama heyecan verici çağda yetişti. Bu dönemi öyle canlı bir şekilde aktanyor ki, okur Profesör Berkes'in Cumhuriyet Türkiyesini doğuran sosyal ve entellektüel iklimin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacak, geniş kapsamlı bir otobiyografi çalışması içinde olduğunu ummak istiyor. Kitaptaki diğer makaleler Türkiye'de 1980 ve 1981 yıllarında ilki Mithat Paşa'yı, ikincisi Atatürk'ü anmak amacıyla düzenlenen konferanslara sunduğu bildiriler ile, ilk kez 1954'te yaKflÜRSfl, İ<ÇİN,"FflZ£.flLIKLftKP.A.N, AYIN EN ÇOK SATAN KITAPLARI ŞİİR 16 Temmuz16 Ağııstos Sıra: Kod: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 032.022 152.026 032.036 022.041 032.023 010.005 152.025 022.020 152.024 032.035 Kitabm Adı: Dört Hapishaneden Kızılırmak Red Turküleri Butün Şiirleri Rubailer Yaşamı ve Bütün Şiirleri Koçero V'atan Şiiri Pir Sultan Abdal Actyı Bal Eyledik Cökyokus Yazan: Sâzım Hikmet Hasan Hüseyin AragonEluardDesnos Orhan Veli ıVâ;ım Hikmet Ertver Cökçe Hasan Hüseyin Hasan Hüseyin Can Yücel TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN KIBRIS'TA CUMHURİYETİLÂNL. f96O 'TA 8UGÜN, KtBRlS CUMHuRİveri İIAN EDİLOİ. İHGİLTERE. YÖNE.JİMİNDEKİ KlBRlS'TA, SON VfUA* DA YENİ SİR YÖNETİM FİKR) GÜHPEK&EYDİ. ANCAK. "ENOSıS", "MKSİM" VBnli£MPl KADERİNİ gELİfZL£M£"£İ8İ ZIG2AKIAH Çİ2İYOHDU.BU U OIAYLAR. SlRSİHİNİ I2ÜYOK, RUKMAR ĞRGÜTLEMBREK. TÜRKLER'l rOKETMEK İSr/rOISLARPI.SONUN DA, TÜ/ZJdYE, YUNANİSTAN VE İN6fLTEREt MÜDAHALS (kAÜJŞMA ) MAICKI SAKLIIC41MAK KCŞULUYLA, &AĞ/M SIZ g/e DEVLET KUÜUUAAStUA KARAZ VERDİ, ÇLONPGAr9S$).&İ& YtL SONRA CMMMJ&YET İLAM EPİLDİ. f'LK SEÇiMLEIZLE, RUU TOPLU. MU LİDBRİ MAKAR/OS CUMUURBAŞKAHI, TDPLUMU HPEHJ Pr FA2IL /OJÇÜK ( CA, ANCAK ANLAŞMAZUKLAR 16 Ağustos GALERILER BELCE SANAT EVİ E. ÇETİN GİRGİN ve REHA YALNIZCIK Yönetimınde Guzel Sanatlara Hazırlık Kursları Tsl 143 45 95 Adres Pıremecı Sotc O B A A0t 11/« (Dostlar Tıyatrosu KarşıSl) TüntUlSTANBUL 528 66 29 CİHANGİR SANAT ATÖLYESİ SÜRELİ YAYENLARDA1N BİLİM VE SA!\'AT, Aylık Kültür Derg'ısi, Sayı 44, Ağustos 1984. Derginin son sayısında matematik alanında ülkemizin en seçkin bilim adamlanndan biri olan Prof. Dr. Cahit Arf ile çeşitli toplum ve kültür sorunlarını kapsayan bir söyleşi yer alıyor. Bu söyleşide Prof. Arf YÖK ile ilgili olarak şunları söylüyor: Bilim adamı ve ünıversıte öğrenimi görmeye içtenlikle istekli öğrenci potansiyeli bakımından "...Ancak 12 üniversiteyi besleyebilecek dnnıroda olan toplumumuzun. gerçek anlamda universitelere kavuşma beklentisinin, bu üniversite enflasyonu ve ünjversitelerin bir merkezden yönctilmeleri yüzünden çok gerilemiş olduğunu sanıyorum." MİMAR SİNAN VE MARMARA ÜNİVERŞİTELERİ GÜZEL ŞANATLAR FAKÜLTELERİNE GİRMEK İSTEYEN GENÇLER İÇİN HAZIRLIK KURSLARI BAŞVURU CİHANGİR CADOESI. BAZLAMACI APT. 42/2 TELEFON 144 26 14 143 37 24 50 YIL ONCE Cumhuriyet üzere dün profesörlerden mürekkep bir heyet Mühendis mektebinde toplanarak imtihan evrakmı tetkik etmiştır. Müsabakada muvaffak olan talebeler muhteüf elektrik ve makine fabrikaîarına gönderilerek teşrinievvele kadar amelî olarak çahşacaklardır. Mühendis mekiebindeki elektro mekanik şubesi altı senedir. Bu şubeye girecek talebe evvelâ üç sene Mühendis mektebinde okuduktan sonra dördüncü seneden itibaren elektro 16 Ağustos 1934 mekanik subesine dahit olabilecekür. Fen fakültesine merbut iken bu kere Mühendis mektebindeki elektro mekanik şubesile birleştirilen Fen fakültesi elektro mekanik enstitüsü talebeleri bulundukları sınıflara göre yeni elektro mekanik şubesinde sınıflara taksim edilmiştir. Elektro mekanik şubesinin profesörler kadrosu tesbit edilmiştir. Elektro Mekanik Enstitüsü profesörlerinden profesör Duciyo da Mühendis 19341984 mektebine tayin edilmiştir. Bundan maada A vrupadan dört ecnebi profesör daha davşt edileceklir. Elektro mekanik kısmı talebeleri Yüksek Mühendis mektebinde açılacak elektro mekanik kısmının hazırhklarına devam edilmektedir. Buraya, bu seneden itibaren Mühendis mektebinde dördüncü sınıfa geçen talebeler kabul edileceklerdir. Bu sene bu şubeye devam etmek üzere tesbit olunan yirmi altı talebenin evvelki gün müsabaka imtihanları yapılrnıştır. İmtihan neticesi hakkında bir karar vermek DESTEK SANAT GALERİSİ Karma Resim Sergisi 131 Ağustos Abd »ekcı Cad 75 Maçlu1*60354 PANGALTI I SANAT GALERİSİ SANAT EĞİTİMİ KURSLARI GÜZEL ŞANATLAR FAKÜLTELERİNİN: GÖRSEL SANATLAR (Resim heykel, grafik v b ) SAHNE ve GÖRÜNTÜ SANATLARI TİYATRO (Konservatuvariar Ege Ünıversitesi) BÖLÜMLERİ YETENEK SINAVLARINA GİRMEK İSTEYEN GENÇLER İÇİN HAZ1RLIK KURSLARI 20 AĞUSTOSTA BAŞLIYOR Avrtnnh bıtgt ıçın. Tel 141 '& 83 Adres: Bıtezıko Sokak \o 46 Pangalı, ISTA\BUL