22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURIYET/2 MELİH CEVDET ANDAY Ankara Unıversıtesı Ilahıyat Fakultesı'nde Türk Islam tarıhı okutmuş olan, şımdı Ordu mılletvekılı Sayınüoç Dr Bah rıye Uçok'un, Meclıste söz alıp, "Acaba hangi Avrupa devletı tuıtı orta derecelı okullannda Arapça dersini programına almıştır?" dıye sorması üzerıne, ANAP sıralanndan "Latince var, Latince var!" dıye bağırmışlar Mantığa vurmak gerekırse, ANAP'h mılletvekıllerı, "Modern Avrupa devletleri tum orta dereceli okullannda Latince okutuyor. bız de Arapça okuturuz" demek ıstı>orlar Bır başka deyışle, onların Latıncelerı varsa, bızim de Arapçamız var, karşılığını buluyor ve böylece onlarla yanşıyoruz Bır bakıma Avrupa taklıtçıüğıdır bu Orada nıkâhlanmaya gıden kadın, koltuğunun altına Incıl mı alıyor, bızım kadınımız da Kuran'ı alır efendım1 Ama Islamın şerıatına g.3re, nıkâhlanacak kadın hıçbır yere gıtmezmış, orası onemlı değıldır, AvrupalıJara bıçımsel olarak benzenz ya, o veter Onun gıbı, alaturka musıkı konserlerı ıçın şef hıç de gereklı değıldır, Kırtsal Dil Yoktur çunku butun çalgılar aynı telden çalmaktadırlar, olsun efendım, ortaya bır şef çıkarınca bızım musıkımızın çalınışı da A\rupa muzığmın çaiınışına benzer ya, o yeter Mechste, Sayın Dr Bahnye Uçok'a böyle seslenen ANAP'h mılletvekıllerı, Avrupa taklıtçılığıne duşmeselerdı, şöyle demelen gerekırdı "Arapça lıdir" \e elbet böyle bır savın açıklamasını yapmak zorununu da duyacaklardı, sozgelışı dıyeceklerdı kı, "Biz Mnslnman olduğumuz için Arapça ogrenmelijiz, çunku butun Muslumanlar Arapça büir." Gerçekte öyle duşunuyorlar, ama nedense açığa vuramıyorlar bunu Çunku, dıyeüm Kara Afnka Muslümanlarının, Endonezyalılann, Malezyalılann, Pakıstanlılann Arapça bılmedıklerını unutmuş olamazlar Onların bılmedıklen, Avrupa okullannda okutulan Latıncenın (şımdı orada Latince, öğretımden yavaş yavaş kaldırılmaktadır) Avrupa dıllerı ıle bır aıleden olduğu, dahası Roman dıllen denılen dıllerın düpeduz Latince kökenlı olduğudur Oyonlar için degii, birim için gerek " OLAYLAR VE GÖRÜŞLER yın u>elerınden bırı, Arapçanın ortaoğretımde okutulacak yabancı dıller arasında yer alması ıçın bır onerıde bulunmuş, hanı Ataturk'un adını, kendıme kalkan etmek, böylece şunu bunu korkutup s'usturmak ıçın kullanmış değılım Arapçanın oğretımden kaldınlması olayını, kendı ınancımca savunmak ısterım Ayrıca II Mahmut, benzerı ışı Ataturk'ten çok once yapmış, kurduğu tıp fakultesınde oğretım dılının Fransızca olacağını duyurmuş ve bunu uygulamıştı Ona göre, dılımız, bu bılımı oğrenmek ıçın yeterlı nıtelıkf* deOnun "dilimiz" dedığı de, kuşkusuz, Osmanlıca ıdı, demek butun bılımsel termınlerı Arapçadan yapılmış olan Osmanlıca II Mahmut'un bır yabancı dıle, ancak bılım oğretımı ıçın yararlı olduğu olçude değer verdığı, bu örnekten anlaşıhyor Dınsel bır gerekseme olarak yabancı dıl oğretımı sorununa gelınce, bu sorun ancak vıcdan özgurluğü konusu ıçınde ele alınabılır, oğretım bırlığını zedeler duruma getırılemez Sayın Bahrıye Uçok'un Mechstekı konuşmasından öğrendığıme göre, Turkıye'de on kadar Ilahıyat Fakultesı, bınlerce resmı Kuran kursu, uç yuz >etmış dort ımam hatıp okulu (hse) vardır, demek bu okullarda oku>an gençlenmız Arapça oğrenmektedırler Sayın Uçok, konuşmasının bır verınde dıyor kı Sa>ın arkadaşımız Arapça bılen yok dıye uzulmesın Bugun Turkıye'de Arapça bılenlerın sa>ısı Osmanlı Imparatorluğu zamanındakılerden çoktur Ben de şunu eklemek ıstıyorum Medreselerde olsun, sultanılerde olsun, Arapça okuyan eskı kuşaklar bu dılı oğrenememışlerdır Arapça bır kıtap okuyamaz, bu dılle konuşamazlardı n , . , , , , Okuyabılecek duruma gelseler, soranm, ne oku>acaklar dı 9 Hangı bılım dalında Arapça ozgun bır yapıt bulabıleceklerdı1' Şımdı de durum budur, bugun Arapça, Turk gencıne, ne bır bıhm dalında yardımcı olabılır, ne yazında, ne felsefede Bu gerçeğı nıçın görmezhkten gelıyoruz Çocuğumuzu, eğer dın hocası vapmak ıstemıyorsak ona ne dıye Arapça oğretelım1' Bunun >a nıtını veremeyecek olanların, ortaöğretımdekı butun gençlerı boylesıne saçma bır yukumluluk altına sokmak ıstemelen anlaşı lır şey değıldır Boyle deyınce, Arapça oğret mekten yana olanlar, pek zekıce sayılamayacak bır gerekçe gostermeye kalkıyorlar Araplarla tıcaretımız artıyormuş, artmalı ımış, bunun ıçın de Arapça oğrenmeh ımışız Beyoğlu mağazalannın camlarında gorduğumuz Arapça yazılar, belkı o dukkânlardakı satışın artmasına >aramaktadır, ama bunun uiusal eğıtım konusu ıle bır ıhşkısı duşunulemez Bızımle tıcaret yapmak ısteyen Arap tuccarlannın Turkçe oğrenmelerı daha >erınde olmaz mı 7 Sayın Bahrı>e Uçok, bu konuda şoyle dı>or "Arapçayı ogretmek ne sağlayacaktır? Bu dili konuşan ulkelenn hangi teknigınden yararlanacağız? Ticaret için, maiımızı satmak içinse, onlar hep İngılızce ıle ışlerinı yurutmektedırler." PENCERE 20 NİSAN 1984 sa Turk dılının Arapça ıle hıçbır akrabalığı yoktur, başka bır deyışle, Turkçe bılmek ıçın Arapça öğrenmek hıç de zorunlu değıldır Turkler, Musluman olma dan önce kendı dıllenyle yaşıyorlardı Latince de Hırıstıyanlığın dılı değıldır, tncıl önce Sur>anıce yaaya geçırıldı, Roma yıkılıp bu dın Avrupa'da yayılınca Latınce'de de kaleme alındı Batı okullannda Latmce okutulması, çoktanrıh Yunan Latın yapıtlannın benımsenmesı amacına >önelıktır, demek, bızım ANAP'h mılletvekıllennın soylemek ıstedıklennın tam tersıne, bır kâfirlık, dınsızlık eğıtımıdır Incıl, Latince yazılmasından oldukça kısa bır sure sonra da, Batılı uiusal dıllere çevnlmıştır Kısacası, bızım okullarımızdakı Arapça ıle, Avrupa okullanndakı Latınceyı bır tutmaya kalmak tumden yanlıştır Ne o 9 Bızım orta derecelı okullanmızda Arapça mı okutuluyor? Konuya bır ucundan dalıp gıdıverdığımız ıçın, tartışmanın nerden çıktığını açıklamakta gecıktık Sorun şudur Mechsın sa Kişilik ve yapıt... Denıs Dıderot 1713'te doğdu, 1784'te oldü Demek kı 1984 fılozofun ölumunün 200'üncu yılı "De Yayınevı" Andre Cres son'urt "Dıderot" adlı kuçük kıtabının ıkıncı baskısını gecenlerde yaptı (Cevıren Asım Bezırcı) Cresson "Aydınlanma Cağı"r\ır\ buyuk fılozofunun kışılığını şoyle anlatıyor Kusku yok kı Fransız devrımının hazırlanmasına üç fılozof çok yardım etmıştır Voltaıre, Rousseau ve Dıderot Gerçı üçu de bu yolda çok acı çektıler Ama hıçbırının durumu otekıne benzemıyordu Voltaıre çabucak kızan alaycı bır ınsandı, guzel soz söylemek zevkınden kendını alamazdı, yanlışlığa duşen kımselen hıç bağışlamazdı, yükselışıyle kendısıne golge eden bınsı çıkarsa onu suçlu sayar, çekemezdı Rousseau hasta denecek kadar gururtu bır paranoyaktı, her yerde haksızlığa uğradığını sanırdı, o ulke senın bu ulke benım dolaşır dururdu, kım olursa olsun, kendısıne lyılık eden herkesı bır duşman gıbı görürdu Dıderofya gelınce, o bambaşkaydı, açgözlüydu, tutkulu ve coşkuluydu Dostu olduğuna ınandığı kımseler karşısında bunlar her zaman ona dost olmasalar da coşardı Gücünu yıtırdığı yaşlılık günlermde bıle, tapındığı kadınlann alımlılığı ve güzellığı karşısında, bılım ve gerçek karşısında, her çeşıdıyle sanat karşısında, ozellıkle erdem karşısında onu uygulayacak gucu olmasa da coşkuya kapılırdı, tutkundu bunlara lyılık etmeyı severdı Bu yolda bol bol oğut verır, onenlerde bulunur, tatlı dıller döker, çıkarını düşünmeksızın lyılık yapardı Yargılannda aşırı gıderdı Ihtıyatsızdı Comertlıkte çılgınlığa varırdı Bu ozellıklerınden ötüru sömurulurdü Bunu da bılmez değıldı, oyleyken kızmaz sesını çıkarmazdı Bu onun buyükluğünun belırtılennden bın ve yaşamındakı mutsuzluklardan bazılarının sebebıydı Duşuncelenne katılmadığı zaman bıle ınsanın ona aşırı yakınlık duyması bundandı" * Yuzyılların ötesınden zamanı aşıp gunumuze ulaşan uç dev ınsanın kışılıklerı goruluyor kı ahım şahım değıl, kusurları çok eksıklıklen kımlıklerını golgelıyor Hele şu unlu Jean Jacques Rousseau'ya bakın, hastalık olçusunde paranoyak bır adammış. her yerde haksızlığa uğradığını sanırmış Ne var kı yıne de bu uç ınsan okul sırasında çocuklara belletılır, öğretmen, Rousseau'nun ne buyuk bır kışı olduğunu ballandıra ballandıra anlatır Öğretmen şöyle konuşabılır mı Haa Rousseau m u 9 Bırakın şu ruh hastası, gururlu, kaçık herıfı Aradan geçen yuzyıllar Rousseau'nun kusurlu kışılığını golgeye ıtmış, yapıtlarını, yaptıklarmı ınsanlığa katkılarını aydınlığa çıkarmış Yaşlı Dıderot, aldatıcı coşkularına kapılarak kımbılır kaç kadının önünde dız çokup karşılıksız aşkını dıle getırmış, belkı gulunç duruma duşmuş, ama şımdı nerede o kadınlar? An ıle zamanın hesaplaşmasında olaylar bır başka anlam kazanıyorlar, çoğu buyuk şaınn, yazarın, romancının, ressamın, fılozotun kışılıklennden tureyen munasebetsızlıkler duman olup uçar, gerıye yapıtları kalır • Ne var kı kımı sıradan ınsan da yaşamında buyük sanatçı, ressam, yazar, fılozof rolune sıvanır, benlığınde buyuk adam kışılığı olduğunu varsayar, kendısını çevresındekı ınsanlardan üstün gorur, olmadık zıbıdılıklerı yapmayı marıfetmış sanır Yaşadığımız toplumda böylelen oldukça çoktur Ruh hastası denecek kadar çarpık kımlığını sanatçı goruntüsuyle ortmek ısteyen kışılere ne denebılır kı Rousseau eğer Rousseau olmasaydı, yalnız paranoyak bırısı olacaktı Sağa sola tepeden bakan, sıradan ınsan gıbı davranmayı yuksek kışılığıne yedıremeyen alçakgönullu olmayı bır çeşıt ayıp sayan nıce ruh hastası ortalıkta dolaştyor, toprağa gırdıklerı gun bu kışılıklerı yok olacak, yapıtları da bır ışe yaramazsa vah onlara . Ortaoğretıme Arapça dersı ko>ma önerısıne ne yandan bakarsanız bakın, tutarh, akla uygun bır sonuca varamıyorsunuz Kala kala, bu dılın, kutsal bır dıl olduğu savı kalıyor ortada, saklasaiar da, gızleseler de bu kalıvor Anlamadığımı sanmasmlar Ama onlar a derım kı, dunyada hıçbır dıl kutsal değıldır, butun dıller ıçınde en sevgılısı ıse anadıldır Bu gerceğı bılıncımıze >erleştıren Ataturk'ten oç almak ıçın gençlere ezıyet etmeye gerek yok ARADA BÎR BABUR ARDAHAN (Türkiye Kızılay Derneğı eski Genel Sekreteri) Korkunç bır trafik kazası sonucu yıtırdığun canım babam, carum annem, her şeyım, hayattakı tek dayanaklarım, Cumhuriyet Gazetesi, tstanbul Haber Servisi Şefi TEŞEKKUR Ehm bır trafik kazası sonucu kaybettığımız canım oğlum, eşım, ağabeyım, babamız, amcamız ve dayimız, Cumhunyet Gazetesi Foto Muhabın, TEŞEKKUR Türkiye Kızılay Derneğı geçtığımız hafta yenı yonetıcılerını seçmış ve yenı çalışma yılına başlamış bulunmaktadır Türkiye Kızılay'ı her devırde daıma onde gelen bır kuruluşumuz olmuş ve sureklı olarak uluslararası bır değer taşımıştır Kızılay herzaman ılerıcı bırtutum ıçerısınde yönetıimış, 1911 yıhndakı Bırıncı Kızılay Kongresınde o zaman ıçın ımkânsız görulen "Kızılay Kadınlar Merkezı" kurulmuş ve Mahmut Muhtar Paşa'nın eşı Nımet hanım başkan seçılmıştır Cumhurıyet ıle beraber Türkiye Kızılay Derneğı'nın merkezı 1925'de Istanbul'dan Ankara'ya getırılmış ana tüzüğu yenı baştan hazırlanmış ve Genel Başkanlığına Dr Refık SAYDAM (Eskı Başbakan) seçılmıştır Türkiye Kızılay Derneğı nın en büyuk koruyucusu Ataturk olmuştur Ataturk Kızılay a daıma genış bır ılgı ve ozel bır yakınlık göstermıştır Kızılay'ın ılerlemesı, uyelerının ve gelırının artması ıçın bızzat çalışmalar yapmış, dırektıfler vermıştır 1926 yılında Afyonkarahısar maden suyu ve sodasının ışletme hakkını devamlı bır gelır sağlamak gayesıyle 99 yıl süreyle Turkıye Kızılay Derneğıne vermıştır Dınler, sosyal dokirınler ve ırk ayrılıkları arasında yıllar boyu çekışmeler ıçınde olan dünyamızda Kızılay ve Kızılhaç'çılık bır parça daha esenlık getırmek ıçın çabalamaktadır Kızılay ve Kızılhaç'çılık prensıplerı, kım olursa olsun, her nerede bulunursa bulunsunlar, ıstırap çeken ınsanlara yardım etmek ve onlara el uzatmaktır Arkada bırakılan 118 yıl bu çabalann en büyuk tanıklığını yapmaktadır 1863'te Isvıçre'lı Henrı DUNANT tarafından yapılan ınsanlığa ve ıstırap çekenlere yardım çağrısı dalga dalga genışlemış ve zamanımızda en kudretlı ve kuvvetlı yerını almıştır 1859'da Italya'nın Solfenno meydan savaşında kendı kaderlerıne terkedılmış onbınlerce Italyan yaralıyı gören Isvıçrelı Henn DUNANT'ın koyduğu prensıpler 1863'te Cenevre Sözleşmesı ıle Kızılhaç'çılığın yasal kuruluşu olmuştur Türk Kızılay'ı çok köklu ve eskı bır geçmışe sahıp olmuş ve Dünya Kızılhaç'çılık orgütunün her devırde vazgeçılmez bır üyesı sayılmıştır 1863'te Cenevre Sözleşmesı'nden 5 yıl sonra 11 Hazıran 1868'de kurulan Türkiye Kızılay'ı o gunden bu yana çok buyuk ödevler ve görevler yuklenmıştır Turk Kızılay'ı dın ve ırk farkı gozetmeksızın savaşta ve barışta daıma ınsanıyetçı hukuk prensıplennın yanında olmuş ve ınsanlığm yardımına koşmuştur Tur dıplomatlarına karşı Ermenı terör gruplarının canavarca cınayetlerının surup grttığı bugunlerde Türk Kızılay'ının tanhten gelen ınsanlığa yardım geleneğını bır kere daha belırtmek ısterız Kurulduğu günden bu yana örgutunde Turklenn yanısıra her dınden ve her ırktan yönetıcı bulunan Kızılya'ın 20 yıl gorev yapan ılk kongre heyetınde çeşrtlı uluslardan ınsanlar bulunduğu gıbı Ermenı, Rum ve Yahudı asıllı yurttaşlarımız da yer almaktadır Kızılay da her zaman olduğu gıbı gerek uye ve gerekse yönetıcı olarak bugun de her dınden yurttaşlarımız görev yapmaktadır Turk Kızılay'ı barış ve savaşta Kızılhaç ve Kızılay prensıplennın savunucusudur, demıştık Ikıncı Cıhan Savaşı sonrasj komşumuz Yunanıstan'a en fazla yıyecekgıyecek yardımı Türkiye yapmadı mı"7 Geçtığımız yıllarda her turlu kotulemelere, Ermenı tedhışçılere arka çıkmalara rağmen, Yunanıstan'a deprem dolayısıyla en çok yardımı Amerıka'dan sonra yıne Türkiye Kızılay'ı yapmıştır 1859'da Avusturyalılarla Fransız ve Italyanların Solfermo'da yaptıkları savaş sırasında "hasta ve yaralılara bakanların tarafsızlığı ve korunması" uluslararası hukukla müeyyıde altına alınmış, savaşta ve 4 yıl sonra 1863'te Isvıçrelı Henrı DUNANT ve arkadaşları bıraraya gelerek "Beşler Komıtesı" denılen ılk nuveyı teşkıl etmışler ve bır çağrıda bulunmuşlardır Isvıçre, Belçıka, Hollanda, Italya, Ispanya, Isveç, Norveç ve Danımarka bu çağnya ılk uyan uluslar olmuştur Ilk Cenevre Sözleşmesı bu suretle ortaya çıkmıştır Sözleşme başlıca üç ana esasa dayanıyordu "1 Savaşta seyyar ve sabıt hastaneienn butun memur ve hızmetlılen ıle yaralı ve hastaların muhanp devletlerce tarafsız tanınması, 2 Ordu sıhhıye hızmeOennı ayırt edecek müşterek bır alâmetın kabulu, 3 Bu alâmetın bayrak olarak kullanılması halınde bu bayrağın çekıldığı her yerın tarafsız tanınması' Bu esaslar Isvıçre Parlamentosu'nca benımsenmış ve Isvıçre Hükümetı'nın davetı uzerıne 16 devletın ıştırakıyle 22 Ağustos 1864'te (Cenevre Sözleşmesı) ımzalanmıştır Korunma alâmetı olarak beyaz zemın uzerıne kırmızı bır haç ışaretı seçılmıştır Cenevre sozleşmesını ımzalayan memleketlerde kısa zamanda bu gun Kızılhaç dıye anılan teşekkuller kurulmaya başlanmıştır 11 Hazıran 1868'de Cenevre Sözleşmesınden tam beş sene sonra da bugun (Türkiye Kızılay Derneğı) dedığımız "Asker Hasta ve Yaralılara Imdat ve Yardım Cemıyetı" kurulmuş oldu Insanlığa seref veren bu hızmetın ulkemızdekı kurucuları ve ılk yonetıcılerı Dr Abdullah Bey. Dr Kırımlı Azız Bey, Dr Marko Paşa, Serdârı Ekrem Omer Paşa ve arkadaşları olmuştur Türkiye Kızılay Derneği ve Dünya SELÂHATTİN GÜLER ve AIİ ALAKUŞ'un cenaze torenıne ıştırak ederek ya da telefon ve telgrafla acımızı paylaşmak gayretınde bulunan, tstanbul Deniz Polisi Muduru cenaze torenıne katılarak ya da telefon ve telgrafla acımızı pavlaşan, SEVGİ GÜLER'in Sayın SUDİ N. TÜREL SODEP Genel Başkanı Devlet Bakanı Sayın SUDİ N. TÜREL SODEP Genel Başkanı Devlet Bakanı Sayın ERDAL İNÖNÜ Sayın NEVZAT AYAZ Ist. Emniyet Miidürü İstanbul Valisi Sayın ERDAL İNÖNÜ Sayın NEVZAT AYAZ tst. Emniyet Miidürü tstanbul Valisi Sayın MUSTAFA YİĞİT Basın Yayın Genel Md. Sayın NECATİ ÖZKANER İstanbul Belediye Başkanı Sayın MUSTAFA YİĞİT Basın Yayın Genel Mud. Sayın BEDRETTİN DALAN ıle başta Sa>ın NADİR NADI olmak uzere Cumhurıyet Gazetesı'nın tum çalışanlarına, Emniyet ve Basın mensuplanna, akraba ve dostlanmıza teker teker teşekkure buyuk acımız el vermedığınden, Gazetenızın delâletını rıca ederız Emin ALAKUŞ, Nesrin ALAKUŞ, Bulent ALAKUŞ, Nilgun ALAKUŞ, Gokmen ALAKUŞ, Gokhan ALAKUŞ, Nihan AMASYALI, Serap ALAKUŞ, Namuk AMASYALI, tdil ALAKUŞ, Işıl ALAKUŞ, Ortaan AMASYALI, Knrhan AMASYALI. Sayın NECATİ ÖZKANER İstanbul Belediye Başkanı Sayın BEDRETTİN DALAN ıle en acılı günlerımde bana destek olan \e tesellı eden, başta Sayın NADİR NADl olmak uzere Cumhurı>et Gazetesı'nın tum çalışanlarına, Emniyet ve Basın mensuplarına, akraba ve dostlanmıza teker teker teşekkur ederım * ; Ailesi adına kızlan YEŞtM GULER RED TURKULERI SA LASTIK SANAYI VE TİCARET AŞ ma nouchıan cmanuelle bauer YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞINDAN (2499 sayılı Kanun Hükümlerince yapılan duyuru) 31 121953 BİLANÇOSU AKTIF I DÖNEN VARLIKIAR A) Hazn Degeıter 8) Menkul KıymeHef C) Kısa Vadelı AJacaklar (Net) D) Stoklaı 1 Ik maddemalzeme 2 Yon Mamullef 3 Mamuller 4 Dığef E) Dığer Donen Vartıklar II DURAN VARLIKLAR A) Uzun Vadelı Alocaklar B) Baglı Menkul KıymeHer C) IşfırokJer (Net) D) Yapdmakta olan yatmmla( E) Sabıt Degeıier ( ) Bmkrruş Amortısmanlar F) Dıget Duran Vartıklar AKTIFLER TOPIAMI NOriAR 1 Stok DegeHeme Yontemı OrtalarTKi Maltyet 2 Amortisman Yonterru Sabıt Amorhsman 3 Aktıflenn uzenndekı ıpotek mıkton 2 398 868 000 TL 4 AktıHenn Sıgortası 30154 000000 TL 5 Aktıder malıvel bedeltenrıı gostermektedu 6 Bianço 2791 sav*ı kanun hukumlen uyarmca yenıden degeıteme yapılarak duzenlenmıştır 2 307 707 6 525 619 4 542 962 2335 066 428155 1 779 761 1316 729 12 246 396 18478 40 31558 4 235 18 854 362 (6 662 277) (1000 IL) I KBA VADELI YABANCI KAYNAKLAR A) Uzun Vadelı Borç TaksıHen B) Iahv< Toksıtlerı C) Banko Kredılen D) Kısa Vadelı Yabancı Kaynaklac (Net) II ORTA VE UZUN VADELI YABANCI KAıfNAKLAR A) Tedavuldekı Tanviler B) Dıger Orta ve Uzun Vadelı Yabancı KaynakJar (Net) III OZ KAYNAKLAR A) Odenmtş sermaye B) Yedek Akçeler C) Karşılıklor 1 Yatmm Indınmı 1 Y©rıd6rr>6 Ponu PASIF 9 713479 1 965 294 215000 3 712390 3 820 795 4 689 072 1 145 000 3 544 072 12 536 882 4500 000 109 247 7 221 7 221 14 693 037 TÜKKÇESİ OKAY GONtNSİN NAZİ İ5OAİ.İNE k.AR5 DIRENV1E bAVAŞİNA KATILAN FRANSİ2 OİANLAR1NIN ŞIIRLfcRl 2KV VEFATLAR İÇİN Yurt ıçı ve yurt dışı cenaze nakledılır Cenaze ılaçlama, malzeme, tabut, bütun ışlemler hassasıyet ve süratle yapılır 26 939.433 Tel: 147 20 06 140 68 86 Işletmede aynca 18 arabulans mevcuttur Cenaze ılanlanndan hızmet bedelı alınmaz, acı gunlennızı paylaşır, gunun her saaunde emrınızdeyız İSLAM CENAZE İŞLERİ 3 Dığer karşıitklar ve ozel forriof D) Yenıden Degerieme Değeı Arlı? Fonu E) Iştvaklefde Deger Aıtış karşiığı F) Dağıtılmamış Kaıloı G) Donem Kan H) ()Zaraılar IV DIĞER KAYNAKLAR PAS1FLER TOPIAMI 6 331 712 j cfta 7no 1 Doö /\JZ 26 939 433 LASTİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 1.1.198331.12.1983 DÖNEMİ GEÜR TABLOSU (1000 TL) 25 335 894 • 18 511 733 5 310 667 58 764 1454 730 • 1 525 034 23 810 860 18914569 474 204 4 422 087 495 230 3926 857 11 219 I BRUT SATIŞ HASILATI 1 Yurtıçı M a m u l Satışlar 2 Ihracat 3 Dıget Satışlar 4 Vergt todesı Vade Fatkı ve Benzerı Gelııier II HASILATTAN INDIR1MLER III NET SATIŞ HASILATI IVSATILAN MALIN MAUYETI VSAIIŞ GIDERLERI VI BRUT SATIŞ KARI VII GENEL YONET1M GIDERLERI VIIIIŞLETME KARI IX IŞLETME DJŞI ZARAR 1 Iştıraklet kar p a v 2 Kur Farldan 3 Işletme ö ş ı dığeı kar XRNANSMAN GIDERLERI DENETÇILER RAPORU IASSA LASTİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. GENEL KURULU'NA IASSA Lastık Sanoyı ve Tıcaret A^ btanbul 4 500 000000 TL Toşıl tekertek lastıklen V KavıŞ konveyoı bant ımolı Denetçı veya denetçılenn adı ve gofev sutelen ortak olup olmadıklan Yaiçın Kuçukertunç Dervıs Gupgupoglu MehmetSıddıkoglu 3yıl ortakdegılleı (Mart 1983 Mart 1986 donemı ıçın) Katılınan Yonetım KunJu ve yapılan Denetleme Kutulu toplantılann Sayısı 5 defa Yonetım Kuruluna katılınmıştır 4 deta Denetleme kurulu toptantısı yapılmıştır Ortaklık hesaplan defter ve betgelen uzennde vap*an ıncelemenın kapsamı hangı tanhlefde ınceleme vapıldığı ve vanlan sonuç Vergı mevzuatı ve Tıcaret Hukuku açısından revızyon 3 6 9 ve 12 aytann son haftalannda yapılrmş ve tenkıde deger bır hususa rastlanmamışhr Turk Tıcarel Kanunu nun 353 moddesının 1 hkrasının 3 numaralı bendı geregınce ortaktık veznesmde yapılan sayımlann sayısı ve sonuçlan 4 kere vezne sayımı yapılmış ve mevcuHar kayıtlara uygun bulunmuştur Turk Tıcaret Kanunu nun 353 maddesmm 1 tıkrasıntn 4 numoralı bendı geregınce yapılan ınceleme tanhlerı ve sonuçlan Hec ayın ik gununde yapdan ınclemelerde mevcut temınat mektuplan ve dığer kjymetlı evrakın defter kayıitanna uygun olduğu tespıt edimıştır Intıkal eden sıkayet ve yolsuzluklar ve bunlar hakkınaa yaptfan ışlemler Herhangı bır şıkayet ıntıkal etmemıstır LASSA Anonım Şırketının 1 1 1983 31 12 1983 donerm hesap ve ışlemlennı Turk Tıcaret Kanunu ortaklığın esas sozteşmesı ve dığer mevzuat ıle genel kabul gofmuş muhasebe ılke ve standartlanna gore ıncelemış bulunmaktayız Goruşumuze gore ıçengmı benımsedıgımız 31 121983 tarıhı ıtıbanyle duzenlenmış bılanço ortaklığın anılan tarıhtekı gerçek mal durumunu 1*1983 3112 1983 donemıne aıt karzarar tablosu anılan doneme aıt gerçek laalıyet sonuçlanm yansıtmakta ve kann doğıtım onensı yasalora ve ortaJdık esas sozleşmesıne uygun bulunmaktadır Bılançonun ve kar zarar cetvelının onaylanmasmı <e Yonetım Kurulu nun aklanmosım oylarınıza arz ederız 28 21984 DENETLEME KURULU Dervış GUPGUPOGLU Mehmel SIDDIKOĞLU Ortaklığın Unvanı Merkezı Sermayesı Fadıyet Konusu T. C. Kadıköy Ahkâmı Şahsiye Davalanna Bakmakla Görevli İkinci Sulh Hukuk Mahkemesi İLAN 1984/36 \esa>et Kadıkov Fıkırtepe Dumlupı nar Mah Hızırbev Caddesı No 193 sayılı adreste ıkamet eden ŞEHR1 KAVt, aynı adreste ıka met eden kızı Gulay K.AVI >e M K 'nun 355 ncı maddesı gere ğınce vası taym edılmıştır Keyfîyet ılan olunur Basın 4693 • • * * 14 529 325 032 299 284 () 2 326 936 BAŞSAĞUĞI Çok sevgılı arkadaşımız Erkşan Erkaslan'ın babası, değerlı ınsan İSİM TASHİHİ Beyoğlu 2 Aslıye Hukuk Mahkemesı'nın 1981/438 Esas No 1984/216 karar no'lu yazı lari)la Bubo Ipar olan ısmım, Mehmet tpar olarak duzeltılrnış tır BUPO İPAR 1 Orta ve Uzun Vadelı Kredı Fanı ve Gıden () 1693894 2 Tedavuldekı Tahvflenn Faızlen () 487 383 3 Dıger Ftnansman Gıdeıı () 145 659 XIVERGIDEN ONCEKI KAR XIIODENECEK VERGILER VE DIĞER YASAL YUKUMLULUKLER () XIII DONEM KARI • XN GEÇMIŞ YIL ZARARLARI XV NET KAR Doğıtılacak I Temettu Tutan DagıMacak TopHam lemettunun odenmış sermayeye otanı (x) Yıl ıçınde arttınlan 1 5 Mlyar TL seımaveve ısabet eden temettu kısf esoslanna tabtdif 1 588 702 529 143 1059 559 1 059 559 794 670 % 20 (x) AZMİ ERKASLAJN'ı anı bır rahatsızlık sonucu kaybettık. Erkaslan aılesıne başsağlığı dıler, acılannı pa>laşırız HAZİNE VE DIŞTİCARET MUSTEŞARLlGl'ISDAN ARKADAŞLARI • 198384 dönemı IETT kartımı kaybettun Hukumsuzdur FİK RtYE BULUNMAZ Yalçın KÜÇÜKERTUNÇ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear