25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Tıırk Anonim Şirketi adına Temsilciler: ANKARA: Yajcın Doğan. İZMİR: Hikmet Çetinkaya, ADANA: Nadir Nadi, • Genel Yayın Müdurü: Hasan Cemal, Muessese Müdürü: Mehmet Mercan, • Senis Şefleri: Istatıbul Haberleri: Selahattin Güler, Dı> Emine l saklıgil. Yazı Işleri Müdürü: Okay Gonensin, • Yazı İşleri Müdur Haberler: KrgunBakı. Ekonomi: Osman Ulagay. külıur: Aydın Emeç, MaYardımcısı: Ahmet Korulsan, Haber Merkezi Müdürü: V'alçın Bayer, Sayfa gazin: Yalçın Pekşen, Spor Danışmanı: Abdiilkadir V ucelman. Düzcllmc: Refik Durbaş, Araştırma: Şahin Alpa>. Düzeni Yönetmeni: Ali Acar. TAKVIM 28 Mart 1984 İmsak: 5.21 Güneş: 6.49 Öğle: 13.14 Ikindi: 16.44 Akşam: 19.31 Yatsı: 20.51 Bürotar: • Ankara: Konur Sokak No: 24/4 Yenişehir, Tel: 189851253257/ Idare: 183335, • İanir: Halii Ziya Bulvarı No: 65/3, Tel: 254709131230 • Adana: Atatürk Caddesi, T.H.K. tşhanı Kat 2/13, Tel: 1455019731 • Basan ve Yayan: Camlnriyet Matbaacıltk ve Gazetecüik T.A.Ş. Türk Ocağı Cad. 39/41, Cağaloğlu, Ist. PK: 246İst. Tel: 5209703 Telex: 22246 5 bine yukın emekti subayın durumu için hükümet karar verecek RAFET GENÇ ANKARA Devlet kadrolarında ve belediyelerde sivilleşme sürecinin başlaması bekleniyor. Yerel seçim sonuçlarının kesinleşmesinden sonra, 31 martta sözleşme süreleri biten 5 bine yakın emekli askerin durumunun •'hiikiimetçe tayin edileceği" belirtiliyor. 12 Eylül'den sonra, bilindiği gibi tüm belediyelerin başına birkaç istisna dışında emekli asker getirilmişti. Ayrıca, KİT'ler ile bakanlıkların önemli yerlerine de emekli general, albay ve üst rütbeli subaylar sözleşmeli olarak atanmıştı. l lusu hüküraeli. 6 Kasım seçimlerinden sonra, yönetim kurullannda bulunan emekli askerlerin sürelerini uzatmıştı. Turgut Özal hükümeti kurulduktan sonra, bu şekilde çalışan emekli askerlerin durumlamu gözden geçirmiş ve 3 aylık mukavelelerle göre\lerini 31 marta kadar uzatmıştı. Bu arada, sadece. emekli asker olan PTT Genel Müdürü Servel Bilgi ile Meteoroloji Genel Müdürü Mehtnel Cemil Özgül'ün sözleşmelerini bir yıl uzatmıştı. 31 mart tarihinde sözleşmeleri yenilenmeyenlerin görevleri, otomatikman sona eriyor. Bakanlar Kurulu bugün veya yarın toplantı yaparak, KİT'lerde ve bakanhklann öteki kadrolarında boşalacak yerlere yeni atamalar yapacak. Bazılannın ise, sözleşmelerini yıl başına kadar uzatacak. Bu konuda bir yetkili, "Sanıyoruz, genelde biiyiik bir boşalma olacak, ancak halen sözleşmeli calışanlar arasında da şimdiye kadar yaplığı çalışmalarda başarılı olanlann sozleşmelerinin uzalılması yoluna da gi KARADENİZ, BAUĞI ZOR VERİYOR Yazı ve fotoğmflar: K4DİR CAN 12 Eylül'den sonra belediyelerin başma, KİT'ler ile dilebilecek. Durumu özellikle teknik acıdan incelemekleyi/|r bakanlıkların önernli yerlerine atanan emekli general, albay ve üst rütbeli subayların sözleşmesi 31 ık\li. Bildirildiğine göre, 31 martta marita sona eriyor. otomatikman sözleşmeleri sona erenlerin sayısı 5 bine yaklaşıyoı. Bu şekilde çalışanların emekli maaslarında kesinti yapılmıyor. Öte yandan, yerel seçimleriıı kesin sonuelarının açıklanmasından sonra, 1600'den fazla belediye başkanı, yeni seeilen ba>kanlara görevlerini devredecek. Bu belediye başkanlarının birkav'i dışında hepsi emekli asker. Ayrıca. belediyelerde "reis vekili" olarak çalışan birçok emekli askerin de bulunduğu, böylelikle 2500'den fazla emekli askerin görevlerini bırakacakları belirtiliyor. 12 Eylül'den bu yana, "sivilleşme sürecinin" önemli basamaklarından birinin daha aşıldıeı bildirliyor. Kamıı görevlilerinin olabilecekleri dernekler belirlendi ANKARA (LBA) Dernekler Kanunu'nun 4'üncü maddesi ile dernek kurmaları yasaklanan, ancak aynı kanunun 16'ıncı maddesi gereğince kurulmuş bulunan derneklere üye olmaları izne tabi tutulan kamu hizmeti göre\ lilerinin üye olabilecekleri dernekler, Içişleri Bakanlığı tarafından belirlendi. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayınlanan tebliğde. bakanlığın merkez ve iller kuruluşunda idare amirliği hizmetleri sınıfına dahil kadrotarda çalışanlar ile bakanlığın kurum ve kuruluşlarında eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfına dahil kadrolarda çalışan öğretmenlerin, belediye zabıtası amir ve memurlarının, köy bekçilerinin, çiftçi mallannı koruma bekçilerinin girebilecekleri dernekleri tespit ve ilan görevinin İçişleri Bakanlığı'nca yerine getirilmesi gerektiği belirtildi. Tebliğe göre, bu kamu hizmeti personeli 2908 sayılı kanunun 57'nci maddesi uyarınca, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın veya Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü'nün kütüklerine kayıt ve tescil edilme suretiyle spor kulübü, gençlik kulübü adını alan derneklere, sakatlara hizmet amacıyla kurulan derneklere, okul koruma derneklerine, her türlü okul, yurt. pansiyon, sağlık tesis kamu hizmeti binası gibi kamunun yararlanması veya kamu hizmetlerinin yürütülmesine tahsis edilecek yapılar ile yol, su, elektrik gibi altyapı tesislerinin yapımı, onarımı ve yaşatılması amacı ile kurulan derneklere, içişleri Bakanlığı Memurları Yardımlaşma Derneği'ne, Nüfus Personeli Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'ne üye olabilecekler. BOL BOL HAŞLANMIŞ PA TA TES Sovyetler'in ikigünde bir verdiği kumanya, iştahı açık balıkçüara yetmiyor. Sabahlan 1,5 dilim ekmekle yetiniyoruz. Et geldiği gün bitiyor. Patates olmasa halimiz harap. Sandıkla verdikleripatatesi, her akşam sobanın üstünde haşlaynp karmmtzı doyurmaya çalışıyoruz' Paris'ten MEHMET ALTAN Bolivya dağlarından Elysee Sarayı'na... 3 haziran 1981 tarihinden beri François Mitterrand'ın Dış İlişkiler ve Kültür Danışmanlığını yapan Regis Debray, yayınladığı "Güç ve Rüyalar" adlı kitabının yanı sıra, 1972 yılında, şimdi Fransa'da tutuklu olarak yargılanmasım bekleyen, eski Nazi subayı Klaus Barbie'yi Bolivya'dan gizlice kaçırmağa kalkıştığının açıklanması üzerine, birden ön plana çıktı. Fransız televizyonunun önemli haber programlarından biri olan "Sept sur sepf'e konuk oldu. Son kitabında belirttiği gibi, televizyonda da "solu gerçekçi" olmaya çağırdı. Ama herkesin gerçeği değişikti. Örneğin Regis Debray, gerçek derken, olaylara Bolivya'da yattığı hapisanenin mi, yoksa şimdi çalıştığı Cumhurbaşkanlığı Sarayı Elysee'nin mi penceresinden bakıyordu? Debray bu soruyu, "Elysee Sarayı'ndan" baktığını söyleyerek cevaplıyordu. Gençliğinde, Bolivya'daki diktatörlüğe karşı dövüşürken, bugün her şeyden önce Fransız olduğunu, Fransa'yı düşündüğünü belirtiyordu. Ama galiba, Regis Debray'nın görüşlerinden ziyade, yaşamı daha ilginçti. • • * Regis şimdi 43 yaşında. Çok zengin bir ailenin çocuğu. Aynı zamanda Fransa'nın gözde aydınlarından ve çok okunan yazarlarından. Ecole Normal Superieur'de felsefe eğitimi yaptı. Felsefe doçenti Louis AMhusser'in öğrencisiydi. Üniversitedeyken, Komünist Parti'ye kayıt oldu. Ancak bir süre sonra partiden kovuldu. Küba devrimi kendisini çok etkilemişti. Che Guevera ve Fidel Castro'yla, gazeteci kimliğiyle, özel dostluklar kurdu. Latın Amerika sorunlarıyla ılgilenirken. aşık olduğu bir kızın izleri onu Bolivya dağlarına götürdü. 1967 yılında, Che Guevera ile görüştüğü dağlardan geri dönerken tutuklandı. 30 yıla mahkum oldu. Hapishanede evlendi. Debray, mahkum olduktan bir süre sonra ise Guevara yakalanarak öldürüldü. Birçok kişi, Guevera'nın ölümünden Debray'ı sorumlu tuttular. Regis Debray, Bolivya hapishanelerinde gün sayarken. o sıralarda Parıs belediye meclis üyesi olan annesi Fransız kamuoyunu harekete geçirdi. Ancak Regis Debray'ın yardımına 4 yıl hapis yattıktan sonra, Fransız kamuoyunun etkisiz bağrışları değil, 1970 yılında Bolivya'da darbe yapan Albay Tores yetişti. Devrimle biriikte Debray serbest bırakıldı. Albay Tores ise, Latin Amerika'nın volkanik çalkantılarına fazla dayanamadı. Debray ise, boş durmadı. Küba devriminden esinlenerek "Fo~ koculuk" diye anılan devrim teorileri uydurdu. Ülkelerinin kamuoyunu harekete geçirecek kadar etkili ve zengin bir anneleri olmayan, Bolivya'nın darbeci albayı Tores gibi kimselere de rastlayamayan binlerce Latin Amerikalı genç, aşık Fransız gencinin söylediklerini ciddiye alarak canlarından oldular. Ama Regis Debray için yasam sürüyordu. Debray, teorilerini ve yanılgılannı anlatan kitaplar yanında, gazetecilikle de ilgisini kesmedi. Dizi röportajlar hazırlayıp, yazılar yazdı. Şili Devlet Başkanı Allende ile yaptığı röportaj kitap olarak basıldı. 1974 yılında Sosyalist Parti'ye girdi. Şimdi olduğu gibi muhalefette de François Mitterrand'la iyi ilişkiler içindeydi. Danışman atanması Fransa'da büyük gürültü uyandırdı. Fransa'nın. Latin Amerika'daki yatınmı hatırlatan Fransız sağı, Debray ile ilgili kararı "politik gaf" olarak niteledi. Dışişleri Bakanlığı ise, Fransız Cumhurbaşkanının yanında eski bir gerillacıyı görmekten biraz rahatsız oldu. Ama çoğu kimse de, Fransa'nın hoşgörüsünü bir kez daha kanıtladığını, ülkenin "değeri olan hiç kimseyi ziyan etmek" istemediğini savundu. 26 yaşında Bolivya'nın soğuk dağlarında dolaşan Debray, şimdi tartışmalara aldırmadan Elysee Sarayı'ndaki sıcak koltuğunda oturuyor. Bir yandan da artık bu danışmanlık işinden sıkıldığını, Mitterrand'ın kendisine izin verdiği an yeniden kitaplarının başına döneceğini söylüyor. Tabii bu sefer devrim teorileri yazmak için değil. "Sol hayallerin" yanhşlığını anlatmak için. Husıım fırtınası patlayınca Sovyet limanından kaçıyoruz Sovyetler iki günde bir kumanya vermeye devam ediyor. 1 kilo et, 250 gram şeker. 1 kilo pirinç, 1 paket çay, 15 kilo paıates veriliyor. Onbirimizin de iştahı oldukca açık olduğu için verilen kumanya yetmiyor. Teknedeki kumanyalarla/ takviye ediyoruz. Bu yüzden kumanya stokları iyice azalıyor. Sabah kahvaltılarında ortaya konan bir tabak dolusu zeytin, günden güne azaltılıyor. sonunda son zeytin taneleri Hilmi Reis tarafından eşit miktarda bölüştürüldü. Herkese ikişer adet. Bizi gümrük binasındaki tuvalete götürmekten vazgeçiyorlar. İlk gün, "Burası İslanbul1 Limanı değil efendim" diyen Tercüman Suleyman şimdi, "Bundan böyle (eknedeki tuvaleti kullanabilirsiniz efendim" diyor. Bu karara fazla sevinmiyoruz. Tuvalete gidip gelirken 510 dakika karada yürümek olanağı buluyorduk. Yakalanışımızın yedinci günü Hilmi Reis sabah çayını bile içmeye fırsat bulamadan sorgu için yeniden götürüldü. Hilmi Reis tekneye döndüğü zaman çökmüstü. Sovyetler 27 bin Rubsonra ortaya Erdogan'ın zarları çıktı. Kapıan köşkünde hızlı barbut partisi var. Kaptan köşkünden kamaraya ilk inen Ali oluyor. Bütün parasının yanı sıra saatini, çakmağını ve atkısını da kaybetmiş. Günün kazançlı adamı Krdoğan kamarada Ali'nin atkısı ile horon tepiyor. Haşim koşarak kamaraya şiriyor ve "Geldiler, geldiler" diye bağırıyor. Hep beraber teknenin ucuna gidiyoruz. Tercüman Süleyman ile diğer subaylar 1 karton (10 paket) sigara getirmişler. Hava çok sert olduğu için rıhtıma yanaşma olanağı yok. Haşim'in attığı ipe assubay sigara kartonunu bağlıyor. Haşim ipi çekerken duğüm çözülüyor ve bir karton sigara denize düşüyor. Bütün uğraşmamız boşuna. Paketler dağılıp gidiyor. Hepimiz ağlamamak için kendimizi zor tutuyoruz. Elimizde 11 kişiye yarım paket sigara kaldı. Czüntümüz ertesi sabah sona eriyor. Bu kez getirdikleri bir karton sigarayı tekneye almayı başarıyoruz. Birer paket sigaraya kavuşmanın sevinci Husum fırtınasının başlamasıyla yarım kaldı. le bağırıyor: "Boş yap reis, boş yap" Saim Reis tam zamanında makineyi boşa alıyor ve pervane Sovyet yolcu motorunun demir zincirine takılıyor. Artık kurtulmamız için mucize gerekiyor. Ve mucize gerçekleşiyor. Dev dalgalar tekneyi havaya kaldırınca pervane zincirden kurtuluyor. Saim Reis 450 beygir gücündeki makinenin gaz koluna olanca gücüyle yüklenince "Hasanbey" kara dumanlar çıkararak ileriye atılıyor. Rıhtıma çarpıp parçalanmamamız için kıyıya bağlı halatın çözülmesi gerekli. Rıhtımdaki askerlere bağırıyor, ancak derdimizi anlatamıyoruz. Işçilerdcn biri koşuplıalatı çözüyor ve demir çekmeye başlıyor. Demirin çekilişi sırasında teknenin baştarafı büyük hasar görüyor. Demiri güçlükle tekneye aldıktan sonra rıhtımda toptanan askerlerin şaşkın bakışları arasında Yevpatoriya'dan hızla uzaklaşıyoruz. Şiddetli rüzgar ve dalgalarla mücadele ederek Yevpatoriya Sivastopol karayolunun kenarındaki plaja iyice yaklaşıp demirliyoruz. Issız plaj birkaç dakika sonra anababa gününe döntitakipçilerimizden kurtaramamıştık. Rıhtımdaki nöbetçilerimiz de zorunlu olarak iskeledeki kulübeye taşınıp bizi buradan izliyorlar. Fırtına bütün şiddetiyle devam ediyor. Haşim, "Açlık şimdi başladı, mutfakta iki tane ekmek var başka bir şey yok" diyor. Kalan son iki ekmekten birini 11 eşit parçaya bölüp açlığımızı "köreltmeye" çalışıyoruz. Sabaha karşı fırtına etkisini yitiriyor. Günün ilk ışıklanyla biriikte demir alıp Yevpatoriya'ya hareket ediyoruz. Tutukluluğumuzun 11. günü tercüman Suleyman beni çağırıyor. Tekneden rıhtıma atlıyorum. Biriikte gümrük binasına doğru yüriiyoruz. Her zamanki sorgu odasında soruşturmayı sürdüren yarbayla, ilk defa gördüğüm sivil bir şahıs oturuyor. Masanın üstü trol sırasında çektiğim fotoğraflarla dolu. Suleyman beni Bahkçılık Bakanlığı müfettişi Şumakov'la tanıştınyor. Şumakov, trol çekerken yakalandığımız 1 mart gününü anlatmamı istiyor. Trol cekmeye sabah 08.00'de başladıTercüman Suleyman beni bıraktıktan sonra Hilmi Reis'i götürüyor. Şumakov, Hilmi Reisle konuştuktan sonra çektiğim fotoğrafların delil olarak kabul edildiğini belirtiyor ve faturayı kesiyor: 6875 Ruble (2.5 milyon lira). Fotoğraflardaki balıkları sayan Şumakov'un ortaya çıkardığı hesap şöyle: 15 kalkan, 25 rubleden 375 ruble, 6 morina 400 rubleden 2400 ruble, 30 mersin bahğı 100 rubleden 3000 ruble ve 10 sivışka 100 rubleden 1000 ruble. Hilmi Reise de ayrıca 100 ruble ceza. Tekneden alınarak satılan balıklardan elde edilen 1482 ruble cezadan düşülüyor ve kalan 5393 rublenin ödenmesi için Moskova Büyükelçiliğimize telgraf çekiliyor. Moskova Büyükelçiliğimiz paranın ödeneceğini garanti edeceğini bildirirse serbest bırakılacağız. Pazar günü çekilen telgrafa pazartesi akşamına kadar cevap gelmedi. Hilmi ve Saim Reis, "Büyükelçilik cezanın ödeneceğini garanti etmezse mahkemeye verileceğiz, tekneye el koy»caklar, bizi de karayolu ile Batum üzerinden Türkiye'ye gönderirler" diyor. Salı sabahı saat 9'da müfettiş Şumakov, tercüman Suleyman ve 3 subayın gel Dev dalgalar tekneyi yan yatırıyor. Kurtulmamız için nhtımdan uzaklaşmamız gerek. Rıhtımda toplanan askerlerin şaşkın bakışları arasında, Yevpatoriya 'dan hızla uzaİclaşıp, Sivastopol karayolunun kenanndaki plaja doğru gidiyoruz. Kaçtığımızı sanan konvoy bizi karadan izliyor. Kredi artırınu için öğrencilere tanınan süre uzatıldı ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Kredi artırımından yararlanmak isteyen öğrencilerin başvuru belgelerini tamamlama süreleri 30 nisan tarihine kadar uzatıldı. 1984 öncesinde kredi almak için başvuran öğrencilerin kredi miktarının dört bin liraya çıkarılması uygulamasından yararlanmak için ek "taahhül ve kefalel senedi" düzenlemeleri ve en geç 30 nisan larihine kadar Kredi ve Yurtlar Genel Mudürluğü'ne göndermeleri gerekiyor. Öte yandan halen kredi almakta olan öğrencilerin 1984İkinci dönem çekleri, ilgili banka şubelerine gönderildi. r ANA MUHALEFET!.. diğini görünce serbest bırakılacağımızı düşünüp sevinçten havalara uçuyoruz. Ama sevincimiz uzun sürmüyor. Gelenler Hilmi Reis'i yanlarına alıp halk mahkemesine doğru yola çıkıyorlar. Hilmi Reis'i uzun uzun sorguya çeken ve savunmasını alan Yevpatoriya halk mahkemesi yargıcı, duruşmayı Türk Büyükelçiliğinden bir yetkilinin de bulunması için 19 mart gününe erteliyor. Hilmi Reis duruşmadan sonra Bahkçılık Bakanlığı Yevpatoriya temsilciliğinin lokalinde bir süre ağırlanıyor. Sovyet Balıkçılar tercüman Süleyman'a para verip bizim için sigara almasını söylüyorlar. Tercüman Suleyman ile Hilmi Reisi elleri kolları karton karton sigaralarla görünce herkes yine serbest bırakıldığımızı sanıp: " H u r r a " diye çığhk atıyor. Fakat olay az sonra anlaşılıyor. Sovyet yetkilileri bundan sonra bize sigara vermiyecekler, balıkçıların armağan ettiği sigaralarla idare edeceğiz. 10 karton sigaraya bakılırsa daha uzun süre buradayız. Yevpatoriya halk mahkemesinin davayı 19 mart tarihine ertelemesinden sonra Moskova'daki Büyükelçiliğimize tekrar telgraf çekip duruşmada bulunmazlarsa tekneye el konacağını bildiriyoruz. KALKANLAR TEK TEK SA YILDI Yakaladığımız gün el konulan fotoğraf makinelerindekifilmlerSovyet yetkilileri tarafından yı Çarşamba günü içme suyukandı ve basılan fotoğraflar delil kabul edildi. Fotoğrajlardaki balıklar tek tek sayıldı ve 27 bin rublelik ceza 6875 rubleye indirildi. muz bitti. Tayfalar gümrük binasından tenekelerle su taşıyıp yor. Kaçtığımızı zanneden bir ğımızı, ağın iki defa tekneye le (yaklaşık 11 milyon lira) para Fırtına saat 08.30 sıralarında depoları dolduruyorlar. İstancezası istiyorlardı. şiddetini iyice artırıyor. Birbir grup subay ve tercüman karayo alındığını, üçüncü trolü çekerbul'dan ayrılışımızın 22. günü, leriyle çarpışan dev dalgalar yü lundan bizi izleyerek plaja kadar ken hücumbot tarafından yakaTayfalar bir köşeye oturup kalorifer dairesindeki muslukzünden liman tenceredeki su gi geliyorlar. Tercüman Suleyman, landığımızı anlatıyorum. Kaç düşünüyorlar, kimsenin ağzını lardan alınan sıcak su ile, tayfabi kaynıyor. Saim Reis teknenin ikinci iskeleye gelmemizi istiyor balık yakalandığı sorusunu da, bıçak açmıyor. Sabah Tercüman lar güvertede eksi beş derecede baş tarafını nhtımdan denize fakat buraya yanaşamıyoruz. "Tahminen 5060 arası balık yaSuleyman subaylarla biriikte gekafalarını yıkıyorlar. 45 kişi sodoğru çevirmemiz gerektiğini akUzun süre uğraştıktan sonra is kaladılar" diye yanıtlıyorum. lip, Hilmi Reis'le beninı rıhtıma si halde dev dalgaların, "Hasanyunmuş yıkanıyor. Güvertedeki kelenin önüne demir tutturabi Fotoğrafları soruyor, "Birinci ve çıkmamızı işaret ediyorlar. Haikinci ağ kaldınlışı sırasında fobu ilginç olayı rıhtımdakiler şaşliyoruz. latlara asılıp rıhtıma çıkıyoruz. bey"i batıracağını söylüyor. Reis toğraf cektim, üçüncü ağ hüdemiri almadan ve rıhtıma bağkınlıkla izliyorlar. Tayfalar ilk Saim Reis. "Kara Goncelo biTercüman Suleyman, vc subaycumbot geldikten sonra kaldırıllı halatlardan birini çözmeden, zi bugün eline aldı boğmadan bıdefa sıcak su bulmanın sevincilar neşeli. Yarbay, "Türkiye ve dığı için fotoğraf çekmedim" didev dalgalara doğru dönerek tır raktı, mucize b u " diyor. "Kara ni yaşarken Hilmi Reis de BahkSovyetler Birliği'nin arasındaki yorum. Fotoğrafları veriyorlar tınanın etkisini nispeten azalt Goncelo" korkulu etsanedir. çılık Bakanlığı lokalindeki teledostane ilişkiler nedeniyle sınırı ve "Birinci ağ kaldırılışı ile ikinci mayı planlıyor. Tornistan yapa "Adam boğan adam", "Adam fon ile Moskova Büyükelçimiz ihlâl ve para cezası affedildi" diağ kaldırılışının fotoğraflannı rak nhtımdan uzaklaşırken bü yiyen a d a m " olarak bilinen Selahattin Korutürk'e derdini ye müjdeyi veriyor. Yarbay, Sovayır" diyorlar. Ayırdığım fotoğyük bir dalga tekneyi yan yatı "Kara Goncelo" efsaneye göre, anlatmaya çalışıyor. yet karasularında bulunmanın rafları uzun süre inceliyorlar. rıyor. Yan yatan teknenin dü Husum fırtınası sırasında denizKesintiler yüzünden 3.5 saat Bahkçılık Bakanlığı ile aramız men hakimiyeti kalmadığı için Şumakov Yarbayla tercüman da dava konusu olduğunu, bu dev dalgalar bizi rıhtımın yanın den karaya çıkar, o gün denizSüleyman'a benim doğru söyle süren bu telefon görüşmesinden diğimi, Bahkçılık Bakanlığı mü sonra Hilmi Reis Bahkçılık Banun çözümü için 23 gün içinde da demirli bulunan yolcu moto de ve sahilde bulduğu balıkçılafettişi olarak tanık kabul ettiği kanlığı lokalinde oturup büyükmahkemeye çıkılacağını söylü runun üzerine doğru sürüklüyor. rı boğar. "Kara Goncelo" efsanesine inananlar Husum fırtınani bildiriyor. Benden bütün an elçiye mektup yazıyor. yor. Kamaranın kapısında denize at sının olduğu günde sahile bile inlattıklanmı yazıp imzalamamı isAli'nin zarlarının Hilmi Reis lamak | için hazır bekliyorum. mek istemezler. Y'akamızı "Katiyorlar. Tekneye dönüyoruz. Yarın:Türkiye've dönüş Tav*"~" >rrian biri '•>lanca eüciıvtarafından sobaya atılmasından ra Goncel«>"dan kurtarmış fakat
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear