23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16 ŞUBAT 1984 EKONOMİ CUMHURIYET/9 Dolar geri çekildi Dolar son aylarda ilk kez 2.7 markın altına indi. Altın fıyatlan 5 dolar yükseldi. Ekonomi Servisi Dünya para piyasalannda nefesi iyice kesilen dolar dün de önemli bir düşüş kaydetti ve son aylarda ilk kez 2.7 markın altına indi. Dolann düşüşünü fırsat bilcn altm fıyatlan 5 dolar yükseldi. Türkiye'de de Cumhuriyet altını yeniden 28 bin lira sınınnı zorladı. Geçen ayın ortasından itibaren durgunlaşan ve şubatla birlikte hafıf hafif irtifa kaybeden dolar dün aniden inişe geçti. önceki günü 2.74 mark, 2.23 Isviçre Frangı ve 8.45 Fransız Frangı değerlerinden kapayan dolar, dün öğle saatlerinde 2.69 mark, 2.20 Isviçre Frangı ve 8.31 Fransız Frangı na geriledi. Türk lirasına karşı da değer yitiren dolar 311,20 liradan 309,60 liraya indi. Uzmanlar dolann geri çekilişini çeşitli nedenlere bağhyorlar. Reagan'ın ani bir kaİD krizi geçirdiği söylentilerinin yanısıra ABD'de tüketici fiyatlannın ocak ayında yüzde 2.2 oranmda arttığının açıklanması dolan etkiledi. Bu arada, Sovyetldr'in 250 milyon dolara yakın döviz asttığı da bildiriliyor. Dolann hızlı değer kaybı altın borsalannı olumlu etkiledi. Londra borsasında önceki gün 378 dolardan işlem gören bir ons (31 gram) altın dün 5 dolar arttı ve 383 dolara çıktı. Dünya fiyatlanndaki yükselme Türkiye'deki altın fıyatlanna da yansıdı. Salı günü 300 lira gerileyerek 27.700 liraya inen Cumhuriyet altını dün yeniden 250 lira değer kazandı ve 27.950 liradan satıldı. önceki gün 41504175 liradan işlem gören bir gram külçe altın da dün 41804190 liradan alınıp satıldı. ABD etinde kalan termik santmlları bize satacak ANKARA (ANKA) Birleşik Amerika'da, yanlış planlama nedeniyle gereksinim fazlası termik santrallann Türkiye'ye satışı yeniden gündeme geldi. Konu ile ilgili olarak halen Türkiye'de bulunan Amerikan "Lewis Berger" danışmanhk kuruluşunun Enerji Planlama Müdürü Fred March, "Birleşik Amerika'da termik santral fazlası var. Bunlardan 20'si dış ülkelere satılabilir dunımda. Türkiye'nin bu santrallan satın alma olanagı var ve Türkiye hükiimeti, fizibilite çalışmalan konusunda Birleşik Amerika hükiimetinden yardım talep etti" dedi. ANKA muhabirinin sorularını yanıtlayan March, Türkiye'de yerli linyit ve ithal linyite dayalı olmak üzere iki ayrı tip termik santral üzerinde durulduğunu belirterek, "İthal linyite dayalı santrallardan üçüniin Ege'de kurulması planlanıyor. Amerikan ithal santralı için bunlar en umut verici projelerdir" şeklinde konuştu. Türk linyitinin Amerikan linyitine göre düşük kaliteli olduğunu vurgulayan March, ithal santrallarında Türk linyitinin kullanılmasının elverişli olamayabileceğini ve linyit ithalinin de gerekebileceğini bildirdi. Fred March, bir soru üzerine Türkiye'nin Birleşik Amerika'dan ithal edebileceği termik santrallann özel sektöre ait olduğunu kastederek daha önce buna benzer işlemler konusunda çalışmalarda bulunduğunu sövledi. March, "Ben yalnızca ön çalışmalar yapıyorum, işlerin miirnkün olabilecegi kanısına varırsam bir rapor yazacagım, fizibilite çalışmalannı başka bir danışmanhk şirketi yapar" şeklinde konuştu. Bu tür bir proje için henüz Dünya Bankası'nın maddi desteğinin sağlanıp sağlanamayacağı yolundaki bir soru IŞCENIN EVREN1NDEN ŞUKRAN KETENCİ y'u danışman şöyle yanıtladı: "Ben daha önce Dünya Bankası için raporlar hazırladım. Termik santral satışı için henüz Dünya Bankası'na bir başvuruda bulunulmadı. Zaten daha çok erken. Ancak projenin yapılabilir nitelikte olduğu kanısına varacak olursam, destek sağlanması için Dünya Bankası'na tavsiyede bulunmaya tereddüt etmem." Fred March, bir termik santral ithalinin kaça malolabileceği yolundaki soruya ise "Maliyet konusunda ancak Türkiye'de incelemelerimi tamamladıktan sonra, Birleşik Amerika'da yapacagım çalışmalar sonucu bir fikir edinebileceğim" karşıhğını verdi. March, "Bir santralın Amerika'dan Türkiye'ye taşınmasının, bazı durumlarda yeni bir santral yapmaktan daha pahalıya mal olabileceğini" kabul etti. YHK, enflasyon ve ücretler YHK'nın önceden bir ücret artışı beliriemesinin toplu sözleşme özerkliğine olumsuz elkisi, yasal yetkisi aşılarak toplu pazarlık sistemi üzerinde bir etkinlik kazandırılmasının sakıncaları bir yana, gündemimizde YHK'nın belirleyeceği 1984 yılı işçi ücretleri artışı var. "Biz bu filmi daha önce de görmüştük" dedirtircesine tartışmalar aynen yineleniyor. YHK'nın hükümet temsilcileri, 1984 yılı enflasyonunun %25'i aşamayacağı tezi ile masaya oturdular. İşveren temsilcilerinin, biz dişimizi kırmaya hazır otsak da", bu görüşün çok üstünde bir öneri ile gelmeleri beklenmiyor. Olsa, olsa Başbakan Özal'ın yaklaşan seçimlere uygun stratejisinin bir ürünü olarak, en iyimseri ile örnegin, "Enflasyon %25 artacak ama biz işçi ücretlerini enflasyonun biraz üstünde tuttuk. Bu nedenle %30 ücret artışı veriyoruz" türünden değişik bir şeyler denebilecek. Sonuçta, daha önce benzerierini seyrettiğimiz filmlerde olduğu gibi, 19818283 yıllannda yaşandığı üzere, YHK'nın verdiği ücret artışları ile yıl sonuna gelindiğinde, işçilerin gerçek ücretlerinde önemti kayıplar olduğunun saptanacağını söylemek kehanet sayılmasa gerek. Denebilir ki, enflasyonun %25'in üzerine çıkmamasında kararlı görünen bir siyasal iktidar, bu kararlılığını kanıtlama için dahi, enflasyonun bunun üstüne cıkacağı tezlerini göz önünde tutamaz. Öyle ise ocak ayı fiyat artışı istatistikleri bu yılın enflasyon artışının %25'in çok üstüne çıkacağını gösterse de, Özal hükümeti için bu gerçeği kabullenmek kolay bir iş değildir. Özal hükümetinin işçilerin gerçek ücretlerini düşürme gibi bir amacı yoksa, "Ücretler enflasyonun altında tutulmayacak, hatta üstüne çıkarılacakttr" sözleri içtenlikli ise, pek gerçekçi görünmeyen enflasyon tezi değiştirilmeden de, çözüm yo)u bulunabilir. %25 enflasyon tahmininde ısrar ediliyorsa, bu teze göre dahi, işçi ücretlerinin enflasyonun altında olmaması için yapılması gereken ve nedense hep göz ardı edilen bir gerçek gündeme gelmelidir. İşçinin geçmiş yıllarda doğan ucret kayıpları giderilmelidir. Son 5 yıl içindeki işçi gerçek ücretlerinde %50'yi bulan kayıpların giderilmesi gündeme gelmeden, enflasyon tahmini doğru yapılsa da, gerçek ücretlerin enflasyonun altında tutulmadığından söz edilebilir mi? Geçmiş 5 yılın kayıplarından, işçi ücretlerinin 1979'lardaki satın almagücüne kavuşturulmasından vaz geçtik. (Çünkü bunun yapılabilmesi için bu yılın enflasyon artışı tahmini üstüne %50 oranında ek ücret artışını gerektirir. Bunu bugünün siyasal iktidarından beklemek, düş görmek gibi bir şey olur.) Ama hiç değilse son toplu sözleşme döneminin (iki yılın), hatta sadece bir yılın ücretJerdeki gerçek kaybının hesaplanarak katılması gerekli, zorunlu değil mi? Bilinen kadarı ile bir toplu pazarlık masasında işçi ücretlerinin iyileştirilmesi değil, korunmasırvdan söz edilebllmesi için hesaplama yapılırken, önce geçen dönemin kayıpları, artı gelecek dönemin artış tahminleri gündeme gelir. Demek ki, Sayın Özal'ın sözünü tutmuş olması için, %25 enflasyon artışı tahmininin inandırtcılığı bir yana, %25 artı geçen dönemin 2 yılının kayıplarının toplamının bir miktar üstünde taban bir ücret artışı saptanmalıdır ki, işçi ücretleri gerçekten enflasyon artışının altında kalmasın. Yeri gelmişken Sayın özal hükümetinin yüreğini ferahlatacak bir başka gerçeği bir kez daha vurgulayalım: 500 bin işçinin, sendikalan tarafından yetki alınabilir, toplu pazarlık düzeni işletilebilirse 1 milyonu ancak bulacak işçilerin, ücretlerindeki artışlar ülkemizde enflasyon artışını körükleyici olmayacaktır. Nasıl ki, geçen üç yılın uygulamasında enflasyonun çok altında kalan ücret artışları, enflasyonu aşağı çekememişse. Elbette enflasyon ite ücretler arasında itişki kuran tkttsatc^lan yok sayamayız. Ancak bir ülkede enflasyon ile ücretler arasında doğrudan bağ kurulabilmesi için öncelikle çaiışanlann önemli bir çoğunluğunun, bu ilişkinin kurulduğu ABD ve İngiltere'de olduğu gibi, işçilerin tüm çalışanlara oranının %75'ler, %90'lar oranına yükselmesi gerekir. Bizimki gibi memurlar dahil, tüm ücretlilerin çalışanlar içinde %15'lerde kaldığı ve bu %15'in de ancak 1/3'ünün toplu pazariık hakkından yararlanabildığı bir ülkede enflasyon ile ücret artışları arasında doğrudan bağ kurulamaz. Hele işçi ücretlerinin maliyet içindeki payları, enflasyon ile ücretler arasında doğrudan ılişki kurulabilen ülkelerden gülünç denecek derecede düşük ise. Evet Sayın Özal, biz sizin enflasyonun %25'in üstüne çıkarmama karartılığınıza saygı duyuyoruz. Ancak işçilere ücretlerinin enflasyon artışının altında kalmayacağı sözünüzü tutunuz lütfen. Bunun için ise, %25 olacağını söylediğiniz enflasyon artışının biraz üstüne, geçmiş dönemin hiç değilse son iki yılının işçi ücretlerindeki gerçek kayıpları da eklenmesi gerekiyor. YHK'da bunun yapılmasını sağladığınızda, sizin %25 enflasyon artışı tahmininize göre de, bunun altında kalmayacak bir ücret artışının sağlanması için, YHK'nın saptayacağı taban ücret artışının en azından bugün çok yüksek olduğu öne sürülen Türkİş önerisine varılmasını gerektiriyor. Günün aynası ANKARA (ANKA) Merkez Bankası, Resmi Gazete'ye verdiği ilan yoluyla "unutkan" mevduat sahiplerini arıyor. Bankalarda unutulan ve bankalarca Merkez Bankası'na devredilen hesaplar içinde Hazine'ye ait üç hesap var. Hazine bir yıl içinde, banka cüzdanı ya da "müsbit evrak" ibraz ederek Merkez Bankası Ankara Şubesi'ne başvurup 22 bin liralık hesabına sahip çıkmazsa, bu para Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na gelir kaydedilecek. Banka mevduatını unutanlar arasında, bankaların kendileri HOLDINGLER 19831J NASIL KAPATTI? de bulunuyor. Çok sayıda banka, çeşitü miktarlardaki döviz ve Türk Lirası mevduat hesaplarını unuttukları için Merkez Bankası arama ilanında yer alırken, Merkez Bankası, Istanbul'daki kendi Kambiyo Şubesi'nin 65.95 Alman Markı tutanndaki bir para için de cağn çıkartmış bulunuyor. Unutulduğu için Merkez Bankası'na devredilen en büyük miktar 227 bin 531 lira ile Rasim Çilesiz'e ait olurken, "unutkan" ünlüler arasında Durmus Yaşar, Hale Soygazi, Dunıl Gence, Sahir trman'ın da adı geçiyor. Hazine, banka hesabtnı ıınuttu Has Holding: 1984, biziııı için veni yatırım ve atdım yılı olacak Coca Cola'dan Elvan'a, Pereja kolonyasından Mary Quant makyaj malzemelerine ve lstanbul Bankası'na dek çeşitli faaliyet alanlanndan tanıdığımız Has Holding'e ait bilgileri holdingin Yönetim Kurulu Başkanı Bilge Hasoglu'ndan yazılı olarak aldık. • 1983 cirosu: 17 milyar lira. Holdinge bağlı şirketlerin bu yıl 24 milyar lira ciro yapmaları bekleniyor. Bu durumda yüzde 40 dolaylarında bir ciro artışı planlanmış oluyor. • Konsolide kâr: 1.85 milyar lira. Bu yıl 2 milyar lira kâr bekleniyor. • Dışsatım: 20 milyon dolar. Bu yılki dışsatımın yüzde 50 dolaylarında artarak 30 milyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. • Yatınm: Bize gönderilen yazılı metinde 1983 yılı için herhangi bir yatırımdan söz edilmiyor. 1984 yılı içinse 1 milyar liralık yeni yatınm yapılacağı belirtiliyor. • Holdingin kontroliindeki şirket sayısı: 17. İştiraklerle birlikte 22." • Holdingin kontroliindeki şirketlerde istihdam edilen personel sayısı: 4500 kişi. Bilge Hasoglu imzasıyla bize gönderilen yazılı metinden yukarıda derlediğimiz rakamsal verilerin ardından, gerek holdingin faaliyetleri, gerekse Türkiye eko MERAL TAMER Dış ticareti düzenleyen yasa yürürlüğe girdi Yasa uyarınca Bakanlar Kurulu ek mali yükümlülükler konusunda da yetkili. TürkiyeIran ulaşım sorunlan bugün ele alınıyor ANKARA (ANKA) Türkîran Ulaştırma Karma Komisyonu çalışmalarına bugün başlanıvor. lran Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri yanında, Dışişleri, Ticaret, Maden ve Çelik Endüstrisi Bakanlıkları temsilcileri ile tran Gümrükler Genel Müdürünün de içinde bulunduğu konuk heyet Türkiye'de 10 gün kalacak ve Türkiye'nin bazı transit limanlarında incelemelerde bulunacak. 16 kişilik İran heyetine Iran Ulaştırma Bakan Yardımcısı Karbesiyan başkanlık ediyor. Karma Komisyon toplantısında, ulaştırmanın tüm alahlarında işbirliğinin geliştirilmesi konusu ele alınacak ve var olan sorunlar giderilmeye çalışılacak. Görüşmelere katılacak Türk heyetinde, Maliye ve Gümrük Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, Türkiye Demir Çelik Kurumu, TCDD, PTT yetkilileri ile gözlemci olarak, Istanbul Ticaret Odası ile Uluslararası Nakliyeciler Derneği Temsilcileri bulunacak. Türk heyetine Ulaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Orhan Buldaç başkanlık edecek. HAS HOLDÎNG'ÎN 1983 KÜNYESİ Yönetim Konılu Başkanı Ciro: 17 milyar lira Konsolide kâr: 1.8 milyar lira Bilge Hasoğlu Dışsatım: 20 milyon dolar Şirket sayısı: 17. İştiraklerle birlikte 22 Personel sayısv 4500 kişi nomisi hakkında şu kısa değerlendirme yapılıyor: "Holdingimizin ana faaliyet aianları meşrubal sanayii ve ambalaj sanayii olarak gruplanabilir. Türkiye'nin en büyük meşnıbat firması İMSAİslanbul Meşrubat Sanayii ve ambalaj konusundakî lider kuruluş TASAŞTürk Ambalaj Sanayii gmbumuza dahil bulunmaktadır. Her iki ana faaliyet grubunda da 1983 yılında olumlu sayılabilecek sonuçlar elde edilmiştir. 1984 yılında bu olumlu gidişin daha da hızlanacağını düşunmekteyiz. 198083 dönemi genelde Türkiye, özelde Has Holding A.Ş. için ana faaliyet gruplannda öz kaynak takviyesi ile finans yapısını kuvvetlendirmek ve mevcut yatınmlarda kapasite kullanımının arttmlması gereklerini gündeme getirmiştir. Grup iştiraklerinden İstanbul Bankası'na yapılan müdahalenin diger şirketlerimiz üzerinde yarattığı problemler de, 1983 yılında çözülmeye çalışılmış, bu yolda önemli mesafeler alınraıştır. 1984 yılı, grubumuz için yeni yatırım ve atılımlar yılı olacaktır." ANKARA, (a.a.) Yurt dısından kredi sağlayacak olan bankalar listesine ikisi yabancı olmak üzere, üç banka daha eklendi. Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret MüstesaruğYrun Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayınlanan Türk Parası Kıymetini Koruma hakkında 28 sayılı karara ilişkin tebliği uyarınca, hariçten Tcredi temin edebilecek bankalar Dış kredi alabüecek bankalar tistesine 3 banka eklendi listesine Türkiye'de şube açmalarına izin verilen, "The Fırst National Bank of Boston, The Chase Manhattan Bank N.A. ve Sınai Yatınm ve Kredi Bankası" eklendi. Bakanlar Kurulu karanyla mevduat kabul ve bankacılık işlemleri yapma yetkisi kaldınlan Türkiye Bağcılar Bankası, hariçten kredi sağlayacak bankalar listesinden çıkarıldı. BİTTİ ANKARA (ANKA) Dış ticaretin düzenlenmesine ilişkin konularda Bakanlar Kurulu'na yetki verilmesini öngören yasa Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından onaylandı ve dünkü Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Yasa uyarınca Bakanlar Kurulu, dış ticaretin ülke ekonomisinin yararına düzenlenmesini sağlamak amacıyla ithalat, ihracat ve öteki dış ticaret işlemleri üzerine vergi ve benzeri yükümlulükler dısında ek mali yükümlülükler konulması ve kaldırılmasında düzenlemeler yapmaya yetkili olacak. Ek mali yükümlülüklerin türü, mikiarı, tahsili, takibi, iadesi, gerektiğinde bütçeye gelir kaydedilmesi, bir fonda toplanması ve bu fonun kullanım esaslan Bakanlar Kurulu kararlarında gösterilecek. Ek mali yükümlülükleri yerine getirmeden ithalat veya ihracat yapanlar, noksan mali yükümlülüğün iki katı para cezasına çarptırılacak. Küçük dışsatuncının büyüklere karşı ilk isyan provası giyun sanayünde oldu Küçük Sahne'de dün yapılan Türkiye Hazır Giyim ve Konfeksiyon Ihracatçıları Birliği Genel Kurulu'nda eski yönetim kurulu seçimleri kaybetti. NİLGÜN UYSAL "Büyük ve küçük ihracatçı çekismesi" dün Beyoğlu Küçük Sahne'de yaklaşık 300 kişilik bir kalabalık öniinde oldukça "coşkulu" bir biçimde sahneye kondu. Söz konusu olan bir piyes değil, bir genel kurul toplantısıydı. Türkiye Hazır Giyim ve Konfeksiyon thracatçılan Birliği'nin yeni yönetim kurulunu seçmek amacıyla yaptığı bir genel kurul toplantısı... Toplantı'nm sabah onda başlayacağı duyurulmuş. Bir Beyoğlu sabahını adımlayıp, Küçük Sahne'nin lobisinden içeri girer girmez müthiş bir kalabalığın ve hareketin ortasına düşüyoruz. tçeride çepçevre masalar kurulmuş, masalann üstlerinde birtakım cetveller var. Kimisi bu cetvelere imza atıyor. Daha önce gelenler yeni girenlere yol gösteriyor... Bizim derdimiz bir "rapor". Bu toplantı vesilesiyle, giyim sanayii ihracatçılannın sorunlarını ve taleplerini derleyen bir rapor hazırlandıgını duymuşuz, nereden bulabiliriz diye aranıyoruz. Lobiye açılan küçük odada öbeklenmiş bir gruba rasgele soruyoruz: Bir rapor varmış... ...Rapor mu...O raporu karşı grup hazırladı... Böylece rapor diye aranırken... Birisi "mavi" öteki "san " kağıda basılmış olan iki ayrı listenin ilk ipuçlarını yakalamış oluyoruz. Gerisi çorap söküğü gibi geliyor. San listede Sermet Refik Pasin gibi daha önce Dışişleri Bakanlığı yapmış, tekstil sorununun Brüksel mevzilerini iyi bilen bir büyük isim başı çekiyor. Son alman ekonomik önlemlerle "ihracatçı sermaye" şirketlerine tanınan özel teşviklerle dikkatleri üstüne çeken ENKA, bir başka ağır top. San listede, Birliğin eski yönetim kurulu üyeleri var. Mavi listeye gelince... San listeciler mavi listeye Okumuş Hol Türkiye'nin Hazır Giyim ve Konfeksiyon Dışsatunı (milyon dolar) 1979 Örme Dokuma Eşya Deriden Mamul Eşya Kürkten Mamul Eşya Toplam 75 29 15 119 1980 1981 1982 106 30 19 155 302 58 24 384 1983 . (11 ay) 482 367 116 99 59 12 657 478 İşçilerinüzin Dresdner Bank'taki hesabı 1,4 milyar dolan buldu ANKARA (ANKA) Dresdner Bank' taki işçi dövizi hesapları 1983 yılında yüzde 77.4 oranında bir artışa konu oldu ve ka.sım ayı sonu itibariyle 355.1 milyon dolarlık bir tutara ulaştı. . Dresdner Bank'daki döviz hesapları bakiyesindeki artışın devre sonu olması bakımından aralık ayında gerçekleştiğine dikkat çeken yetkililer, faiz tahakkuklarıyla birlikte 1983 yılı sonu itibariyle nihai bakiyenin 1.4 milyar dolar dolayında olacağını tahmin ediyorlar. DISBANKi 16 Şubat 1984 TARİHÜ DÖVİZ KURLARI ALIS SATIŞ 312.70 309.76 1 Amerikan Dola116.05 114.96 1 B.Alman Marki DÖVİZ KURLARI Merkez Bankası dolann esas kurunu 295 lira olarak belirledi Efektif .Dövizin Döviz Döviz Abş Abs Cinsi Satıs 1 ABD Dolan 309.60 312.70 309.60 1 Avustralya Dolan 290.10 293.00 275.60 1 Avusturya Şitbü 16.29 16.45 16.29 ' 1 Batı Alman Markı 114.90 116.05 114.90 5.61 5.67 5.33 '. 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 31.53 31.85 31.53 • 1 Fransız Frangı 37.25 37.62 37.25 . 1 Hollanda Florini 101.83 102.85 101.83 . 1 Isveç Kronu 38.59 38.98 38.59 . • 1 tsviçrt Frangı 140.09 141.49 140.09 100 Italyan Lireti 18.60 18.79 17.67 .lOOJapon Yeni 132.53 133.86 125.90 1 Kanada Dolan 248.67 251.16 236.24 1 Kuveyt Dinan 1056.45 1067.01 1003.63 1 Norveç Kronu 40.27 40.67 38.26 • 1 Stertin 444.12 448.56 444.12 ' 1 S.Arabistan Riyali 88.21 89.09 83.80 Efektif Satıs 315.79 295.90 16.62 117.20 5.72 32.16 38.00 103.87 39.36 142.89 18.97 135.18 253.64 1077.58 41.08 453.00 89.97 ding'in listesi diyorlar... Mavicilerle konuşuyoruz. Onlar daha çok küçük imalatçı ihracatçının son alınan kararlarla ezildiğinden, imalatçı ihracatçının, pazarlamacı ihracatçıların eline düşmesinden yakanıyorlar. ...Ve nihayet başlıyor toplantı. Genel Kurul secimini yönetecek ekip seçiliyor. İlk konuşmacılar sahnede... Türkiye Hazır Giyim ve Konfeksiyon thracatçılar Birligi Yönetim Kurulu üyesi Selahattin Akdoğan "20 kişi ile kurmuştuk. Şimdi görüyorsunuz ne kadar kalabalığız. 900 ü aşkın üyemiz var" diyor... Bütün engelleme ve kısıtlamalara rağmen hızla yol almaya çalışan ve Türkiye'nin en az döviz harcayıp en çok istihdam yaratan sektörünün sorunlarını dile getirmeye çalışıyor ve şöyle konuşuyor: "Tekstil ve giyim sanayi Türkiye için bugün lokomotif sektör olma durumundadır. 1976da 43 milyon dolarlık ihracat yapan sektörümüz 83'ün son verilerine göre 657 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmiş durumda. Henüz daha resmi rakkamlar belli değil ama, 83 ihracatımızın 700 milyon dolann üstünde olduğu söylenebilir" Bütün bu konuşmalar oluyor ama. Kör sağır olsanız hissedebileceğiniz bir 'elektrik' var salonda.. Derken gerilerden gürültüler gelmeye başlıyor. Salonun kapısı takırdatılıyor. Dışarıdan tartışma sesleri geliyor. En sonunda birisi: Efendim. bazı arkadaşlanmız dışanda kaldılar, izin verin girsinler içeri" diyor. İzin yeriliyor ve dışarıdakiler içeri giriyorlar. Ama, gerilim ayını, dışanda kalanlar iyi kızmış doğrusu... İçeri girmeleriyle sahneye doğ ru hamle yapmaları bir oluyor: "Ben altmış küsur yaşındayım. Bu kadar badigard'ı Beyoglu'ndaki hiç bir pavyon kapısında görmedim. Saat onbuçukta geldim, aşağıda kapılar kapanmıştı ve içeri almıyorlardı. Tartaklandım. Bu nasıl şey... Gazeteye gelince durum daha da açıklığa kavuştu. Aldığımız haberler, eski yönetim kurulunun yani san listenin kaybettiğini, mavi listenin ise kazandığını gösteriyordu. Okumuş Grubunda yer alan Batılılar Giyim Sanayii ve Ticaret A.Ş.'den Cdalettin Özgen artık Türkiye Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği'nin başkanı olmuştu. Bu grupta yer alan bazı firmalar, seçimle ortaya çıkan değişikliğin; tümüyle küçük imalatçıihracatçı kategorisinde yer alan firmaların öteki büyüklere ve pazarlamacı ihracatçı firmalara karşı duyduğu tepkiyle ilgili olduğunu söylüyorlar ve Okumuş Grubu'ndaki 3040 firmayı da yanlanna alarak daha da güclendiklerini iddia ediyorlar. San listede yer alan bazı firmalar ise, kendilerinin de küçük firma kategorisinde olduğu, ortadaki kavganın küçüklerle büyükler kavgası olarak görülmemesi gerektiği kanısındaydılar. İTHALAT ATEŞİNİN ÜSTÜ1NDEKİ SÜT KAZANI "25 liralık ambalaj 195 liralık süt fiyatını açıklayamaz" CELAL BAŞLANGIÇ İZMİR İthalatın gündeme gelmesinden sonra süt işleyen bir bölüm sanayicinin "sütü pahalı üretmelerine" bir neden olarak "ambalaj fiyatlan"nı göstermesi üstüne gazetemizin sorulannı yanıtlayan Petaş Genel Müdürü Ercan Çelengil "25 liralık ambalaj, 195 liralık süt fiyatını açıklamaya yetmez" dedi. Piyasaya sunulan steril sütlerin ambalajını Türkiye'de yapan tek üretici kuruluş olan Petaş'ın Genel Müdürü Ercan Çelengil "Süt fiyatları içindeki ambalaj masrafı yüzde 12 dolayındadır. Bunun hepsini süt fiyatı içinde n çıkarsak süt 170 lira olur. Bu da Avrupa'ya oranla yttksek bir fiyattır" dedi. Türkiye'de satılan steril sütlerin ambalajını üreten tek firma olmalarına karşın, düşük kapasite ile çalıştıklarını belirten Çelengil daha sonra şunları söyledi: "Süt fiyatlannın maliyetine etki eden pek çok unsur var. Ambalaj da bunlardan biri. Ancak, steril süte nitelik kazandıran bu ambalajdır. Yoksa, steril sütün güğümdeki sütten pek farkı kalmaz. Ancak yaklaşık 25 liralık ambalaj masrafı, sütün 195 liradan satılmasım açıklamaya yetmez." Çelengil, Türkiye'de içilmektp olan sütün yüzde 2'sinin steril, yüzde 3'ünün de şişeli süt olduğunu belirterek şu görüşleri savundu: "Fabrikamızın yıllık satışı yaklaşık 70 milyon kutudur. Ama fabrikamızın yıllık üretim kapasitesi 250 milyon kutu. Bu düşük kapasite kullanımı maliyetleri arttınyor. Tam kapasite ya da daha yüksek kapasite ile çalıştlsa birim başına maliyet düşer. Bu da ambalaj fiyatlarını daha düşük seviyede tutar. Ama, 195 liralık süt fiyatı içinde ancak 25 lira tutan ambalaj maliyeti düşse sonuçta kayda değer ne değişir?" Çelengil, piyasaya 195 liraya sunulan steril sütün üreticiden 4050 lira arası bir fiyatla alındığını belirtti • ÇAPRAZ KURLAR ' 1 ABD DOLARI 19.0055 Avusturya ŞUini 2.6945 55.1871 Bdçika Frangı 9.8192 8.3114 Fransız Frangı 3.0403 8.0228 lsveç Kronu 2.2100 1664.51 ttalyan Lireti 233.60 7.6881 Norveç Kronu 3.5098 1 Avustralya Dolan: 0.9370 1 Kuveyt Dinan: 3.4123 1 Sterlbu 1.4345 Bazı ihracatçı sermaye şirketleri kredüeri dışı kuUanıyor İZMİR (Cumhuriyet Ege Burosu) Hububat ^Bakliyat ve Yağlı Tohumlar fhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu'nun çalışma raporunda firmalar arası rekabet nedeniyle dışsatımın gerilediği öne sürüldü ve pazarlama firmalarınm da elde etıikleri vergi iadelerini başka alanlarda kullanmalarının haksız rekabeti körüklediği belirtildi. İhracat kredileri ve proje bazındaki teşvik kredilerinin tam yerinde kullanılmadığına değinilen raporda bu yüzden Hazine'ye gereksiz ve büyük bir yük gelirildiği savunuldu. Gereksinim sahiplerinin istedikleri kredileri alamadıkları da belirtilen raporda daha sonra şu görüşlere yer verildi: İhracat finansmanı, malın alım ve depolaması ve sair masrafları gibi dertleri olmadığından bazı pazarlama şirketleri aldıkları büyük miktardaki ihracat kredilerini daha kârlı buldukları başka sahalara aktarabilmektedirler. Teşvik kredisi alanlar da taahhüllerini kapatmak amacıyla iç piyasa fiyatlannın artmasına neden olurken dış piyasa fiyatlarımızı çökertmişler, haksız bir rekabet orlamı yaratmışlar ve büyük döviz kaybına neden olmuşlardır. Pazarlama şirketlerinin bugünkü çalışma şekli, tekelleşmeye neden olmaktadır. Hububat Bakliyat ihracatçıları: 16 Şubat 1984 TARİHİNDEKİ DÖVİZ KURLARI T.C. ZİRAAT BANKASI DÖVİZ AUŞTL SATIŞ TL 310.65 312.70 291.51 293.43 16.34 16.45 115.25 116.01 5.66 5.62 31.61 31.82 37.36 37.60 102.16 102.83 38.71 38.97 140.59 141.52 18.65 18.77 132.94 133.82 249.51 251.16 1059.47 J066.46 40.39 40.66 446.00 448.94 88.48 89.07 DÖVİZ CİNSİ 1 ABODOUM 1 AVUSTRALYA DOLAJU 1 AVVSTURYA ŞkJHİ 1 tATI Al MAM MAIUCI 1 KLÇfeU FRAINİ 1 DAIİMAIIKA KRONU 1 FRARSa FRAHtt 1 NOUAiDA a o n t a l 1 İSVEÇ KRONU 1 İSVtCHE FRANSI 100 İTALYAN ÜRETİ 100 JAPON YEri 1 KANA0A DOLAR) 1 KUVEYT DtaAM 1 NORVEÇ KRONN 1 STERÜN 1 S. ARABİSTAN RİVAÜ EFEKTİF AUŞTL 310.65 276.93 16.34 115.25 5.34 31.61 37.36 102.16 38.71 140.59 17.72 126.30 237.04 1006.49 38.37 446.00 84.06 SATIŞ TL B. Alman Markı Danimarka Kronu . Hollanda Florini Isviçre Frangı Japon Yeni S.ArabistanRiyali ABD DOLARI ABD DOLARI ABD DOLARI ALTIN GÜMÜS FİYATLARI . Cumhuriyet rReşat 24 Ayar (gr.) 22 Ayar bilezik 900 Ayar gümüş ALIŞ 27.850 27.750 4.180 3.785 88.00 SATIŞ 27.950 28.250 4.190 4.015 90.00 318.60 298.97 16.76 118.20 5.77 32.42 38.31 104.77 39.70 144.19 19.13 136.35 255.90 1086.58 41.43 457.41 90.75 T.C. ZİRAAT BANKASI "Göcüae erişilemez"
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear