24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
23 KASTM 1984 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURÎYET/5 Fransa 'mn en önemli üç edebiyat ödülu sahiplerini butdu. Medicis Ödülü, "genç filozoflar" diye anılan yeni Fransız düşünürlerinden BernardHenri Levy'ye verildi. Daha çok bilimsel yapıtlarıyla tanınan, Levy, ilk romant olan "Le Diable en Tete"le haftalardır çok satan kitaplar listesinin başlannda geziyordu. Fitnina Ödülü'nü alan ise, "Tous les SoleilsTüm Güneşler" adlı romarnn yazan ve adı pek büinmeyen Bertrand Visage. Her yıl Fransızcaya çevrilen bir yabancı romancmtn aldığı Midicis Yabanct Roman Ödülü ise, ünlü Italyan kadın yazar Elsa Morante'ye "Aracoeli" adlı romanından ötürü verildi. Elsa Morante, ünlü ttalyan yazar Alberto Moravia'nm kansı. 1941 ythnda evlenen çift 1962'den bu yana ayn yasıyor, ama boşanmıyor. Morante'nin ünlü romant "Tarih Devam EdiyorLa Storıa" dilimize çevrildi. Ozetle Fransa'da edebiyat ödülleri SİNEMA ATİLLA DORSAY HAYVANLAR tsMAih GVLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEMÇ AK ORMANDA YETtŞTt Soylu bir aileden gelen Tarzan .ormanda büyür, hayvanlar arasmdagelisir. Soylu ailesinin lngiltere 'deki şatosuna bu nedenle hiç alısamaz ve yeniden ormana döner. Önümüzdeki yıl on üçüncüsü yapılacak olan Lluslararası tstanbul Festivali'nin programı aralık ayı başında açıklanacak. 20 Haziran 16 Temmuz 1985 tariMeri arasmda ge'çekleştirUecek festivalin çalışmalan konusunda htanbul Kültür ve Sanat Vakfi Genel Müdürü Aydın Gün, geçmiş yıllara oranla bu kez daha büyük etkinüklere yer vertteceğini söyledi. New York Filarmoni Orkestrası konserleri de bu etkinlikler arasmda. (UBA) New York Filarmoni geliyor Bu Tarzan başka Tarzan,,, Tarzan (Tarzan, the Lord of Greystoke) / Yönetmen: Hugh Hudson / Oyuncular: Christophe Lambert, Ralph Richardson, Ian Holm, Andie McDowell, Nigel Davenport, Ian Charleson / Bir Warner Bros (Amerikan) filmi (Saray, Kent, vs.) Tarzan dönüyor... " O n n a n lar Kralı"nm her türden serüveninin anlatıldığmı, hele Jotan (ve Bo) Derek'in "TarzaıT'ındaki alaycı ve erotizmi ön plana çıkaran yaklaşımdan sonra artık " T a r z a n " öyküsünün raflarda tozlanması zamanının geldiğini sanmıştık. Oysa bu yeni "Tarzan"da "Aleş Arabalan"nın yönetmeni Hugh Hudson'ın yaklaşımı bir hayli özgün, çarpıcı... Hudson, sinemanın en eski, sağlam ve dayanıklı mitoslanndan biri olan Tarzan'a yeni bir yorum getirmeyi denerken, yapılacak en akıllıca şeyi yapmış. Olayın kökenine, kaynağına, yani eski asker, altın arayıcısı, başarısız tüccar ve işadamı Edgar Rice Burroughs'un 1912'den başlayarak yayımladığı ve ilgi üzerine bir seriromana dönüştürdüğü asıl Tarzan öyküsüne... Çünkü, çok bilinir, mitoslar zaman içinde çeşitli değişimlere uğrarlar, öylesine çok " k a t k ı " ile bezenirler ki, asıl çıkış noktalannı, özlerini ve temellerini yitirirler. Sinemanın sayısız kez el attığı Tarzan'dan ve onun "vahşi orman"daki serüvenlerini anlatan filmlerden de akılda kalan belli şeylerdir: Afrika'nın "balta girmemiş" ormanlarında yaşayan, hayvanlara hükmeden güçlü ve yakışıklı bir "beyaz adanT'ın, "orman düzeni"ne uymayan, onu bozmaya kalkan vahşi hayvanlara (yüan, timsah, pars, vs) ve de, daha da kötü işler yapmaya, örneğin fıl mezarlıklarını, altın hazinelerini soymaya ve bunun için yerlüeri öldürmeye gelmiş, "kötü beyaı"lara karşı savaşması, maymun Çita ve yine güzel bir " b e y a z " olan Jane ile (gerçek erotizmden soyutlanmış) oynaşmaları... llkel yaşama, en kaba anlamıyla iyi/İcötü çatışmasındaki iyi'ye, doğal uyuma ve "uygarlıkkarşıtı" bir bildiriye övgü, en sıradan serüven trükleri içinde insanoğlunun çoktan yitirdiği insan/doğa uyumuna bir özlem... P İ K N İ K PİY4LE MADRA , DBSİL MİVI'M, ONU OSCE. NECEĞİM / İzmir Devlet Opera ve Balesi anı İzmir Devlet Opera ve Balesi'nm arahk ayı programı belli oldu. Franz Lehar 'm ' 'Şen Dul'' opereti 1 arahk cumartesi, 4 arahk salı, 8 arahk cumartesi, 11 arahk salı ve 25 arahk sah günleri yinelenecek. "Divertismanlar Paquita" adlı bale gösterisi 5 arahk ve 22 arahk cumartesi günleri sunulacak. Albert Lortzing'in "Çar ve Dülger" adlı operasmın Türkiye prömiyeri 15 arahk cumartesi günü saat 20.30'da yapılacak. Aynı opera 18 arahk cumartesi günü saat 20.30'da yapılacak. Aynı opera 18 arahk sah günü de sergilenecek. Öte yandan, "Güzel ve Canavar" ve "Randevu" adlı birer perdeh'k bale yapıtlannın galası 29 arahk cumartesi 20.30'da yapılacak. (THA) "Uygariık" ve "Orman*' arasında secim Hudson'ın " T a r z a n " ı ise her şeye yeni baştan başhyor. îlk Tarzan romamnm nıhuna/özüne bağlı biçimde, Tarzan'ın doğuşu, goriller arasında geçen bebekliği, ilk "beyaz" insanla karşılaşması ve onun aracılığı ile ilk ve en ilkel sözcüklerden başlayarak "konuşmayı", giyinmeyi, insanı "uygar" yapan şeyleri birer birer öğrenmesi anlatılıyor. Filmin temel arayışı "uygariık" dediğimiz şey üstüne bir düşünmedir, onun tanımlanmasıdır. Doğada da kuşkusuz köALATURKA ANİAYIŞ Âydemir Akbas'ın doğuştan komedyen olduğuyadsuımaz bir gerçek. Ancak "Üşütük", "alaturka/lumpen " bir güldürü anlayışının ürünü ve tutarsızhklarla dolu bir film. TARÎHTE BUGÜN MÜMT4Z ABKAN 23 Kasım 18S6'OA BUGÛM, AVUSTURYALI TARİHÇİ JOS£PH HAM. MEH VOU PU&STALL, 82 YA$'HOA VİYANA'DA ÖLDÜ. DOĞU PİLLEHİ UZMAUl OLAAJ HAMHASR, OSMANLt DEVLBTİ'NPE RESMİ SÖeEVU OLARAK BlMUNMUÇ,BU AÜAOA ARAŞrreAAALA£ YAPMtŞTt, 18&6 LARPA ALMANCA OLARAK YAYlMLANAH 10 CİLTUK~O£MAHLI TARIHİ^ONUN Sü AHAÇTIHMA^ LA&NIN ÜeuMÜYPÜ.OSMAAJLf PEVLtTl'Nİ, KURULUŞUNOAN 1?OO'LE&N OeTALABINA DE6İN AHLATTIĞI BU PB/ yAP/TTA, OSMANLI <AYNAICLARI KADAR AVRUPA KAYNAKLARlNA PA Y&? vetiMİÇTt.FtiANStzeA'YA VE PAHA SOHRA M OSMANLICA'YA ÇSVRİLBCEK OLAN OSMANU Z? R.tUİ'NiN YANI SlRA,HAMMEK.,OSMANLI OZAN~LAfU ÜZ£RİNE PB Bie KİT»P OSMANLI TARİHİNİ YAZOL Füm Market Dergisi, "Türk sinemasının gereksinim duyduğu özgünfılm senaryolan için" bir Film Öyküsü Yanşması düzenledi. Amatör ve profesyonel bütün yazarlara açık olan yanşmada konu sınırlaması yok. Ancak fihn öyküsünün sinema diUne uygun ve görüntüienebilecek bir biçimde olması gerekiyor. Yanşmaya gönderilecek film öykülerinin herhangi bir yapıttan uyarlama ohnamast, hiçbir yerde yayımlanmamış olması isteniyor. Film öykülerinin en geç 15 Arahk 1984 gününe kadar Film Market Dergisi'ne gönderilmesi gerekiyor. Film Öyküsü Yarışması Dar gelirli Horoz Nuri nasıl ve niçin üşüttti? İJşütük / Yönetmen: Orhan Aksoy / Senaryo: Öner Day, Aydemir Akbaş, Orhan Aksoy / Görüntü: Ertunç Şenkay / Oyuncular: Aydemir Akbaş, Tuiuğ Çizgen, Sadetün Erbil, Erdinç Akbaş, Tevhid Bilge, Bilge Zobu / Day Film yapımı (Rüya, Mıstık, vs.) Karanlık salonlarda perde ile seyirci arasında zaman zaman bizim, eleştirmenlerin, aydınlann, 'kaliteli film' merakhlarının bümediği bir şeyler oluşur. Bu ister kenarda bucakta kalmış bir sinemanın, önünde kuyrukların oluştuğu 'seks filmleri', ister gözüyaşh bir arabesk, ister Ciineyt Arkın'ın bir 'karate filmi', isterse bir Aydemir Akbaş güldürüsü olsun.. Bunlar, Fransızların deyimiyle bir 'cinema bıs' midir, sinemayla ciddi olarak ilgilenen kişilerin görmezden, bilmezden geldiği, ama var olan, somut bir gerçek olan, seyircisi, sinema salonu, merakhsı olan bir ikinci (ve aşağı) sinema örneği midir? Öyle veya böyle, sorumlu bir eleştirmen olarak bu tür sinemayla da ilgilenmemiz, gerektiği ölçüde ondan da söz etmemiz gereğine inanıyorum.. Edgar Rice Burroughs'un 1912'den başlayarak yayımladığı çizgi roman kahramam Tarzan, sinemada da birçok filme konu oldu. Beyazperdede Johnny We'ısmüller'le büyük ilgi gören Tarzan tipi, bu kez Christophe Lambert'in çizgileriyle karşımıza çıkıyor. tülük, kaba güç ve "vahşet" vardır. Ama Tarzan ilk kez "giyinipkuşanıp" bir Afrika köyüne indiğmde ilk karşüaştığı beyazlar ona kuşku, alay ve kötülükle bakan bir avuç insan olacaktır. lngiltere'deki görkemli şatoya geüp de çok eski, soylu bir aile olan Greystoke'lann arasına yeniden girdiğinde, tngiliz soyluluğunun görkemi, ama aynı zamanda sefaleti ile karşılaşır: Ona sevginin gozleriyle bakan büyukbabarun (unutulmaz Ralph Richardson: Film, çevrimden bir süre sonra ökn bu büyük oyuncuya adanmışür) ve Jane'in dısında herkes ona yine alayın. kıskanclığın penceresinden bakmaktadır. Greystoke vakfının yardımlanyla hazırlanan müzenın açılışında, müze deposunda hapsedilmiş, "bilimsel" araştırmalar için öldürülmeyi bekleyen hayvanlan, bu arada kendisini büyüten gorili bulması ise, bardağı taşıran damla olur: Bu "insancü" düzen, bu "uygarlık", vahşilikte ormandan hiç de geri kalmamaktadır. Soylu da olsa, toprak, mülk ve "unvan"sahibi de oka, "insanlar arasında bir insan" olmaktan&a, "hayvanlar ve vahşiler arasında bir T a n n " olmayı seçen Tarzan, ormana doner... Hudson'un t'ilmi Tarzan mitosunu Hollywood'un getirdiği tüm ilkel, kaba ve "naif" yanlardan sıyırarak temel yaklaşımı içinde ele ahr, in, sanın insan olmasında eğitim, aile, çevre gibi öğelerin katkısını (tıpkı Truffaut'nun "Vahşi Çocuk" veya Herzog'un "Kaspar Hauser"inde olduğu gibi) temel bir sorunsal olarak araştınrken, kuşkusuz filmin sonunda bir başka "naif" davranışın içine düşmekte, bir başka fantezi üretmektedir. Gösterdıği " d ö n ü ş " u n mümkün olup olmadığı kuşkusuz tartışmalıdır. Ancak bu yeni "Tarzan"ın, gerek ruhbüimsel, eğitimsel (pedagojik) ve toplumsal öğeleri çağdaş biçimde işleyen taze yaklaşımı, gerek olağanüstü makyaj çabası (goriller, gerçek goril gibi durmaktadır), gerekse birkaç unutulmaz sinema âru (tüm başlangıç ve final bölümü) nedeniyle görülmesi gereken yılm en ilginç filmleri arasında olduğunu anımsatmak isterim... 5 0 YIL ÖNCE Cumhurivet 23 Kastm 1934 hemen her menüeketin tatbik Hasan Bey, bu hususta Kıymetli madeni alakadarlara müracaat etmiş etıiği kanunları getirtıik, ve dünyanm her yerinde tercüme ettiriyoruz. eşyu olduğu gibi satılan kıymetli Bu esaslar dahilinde kıymetli damgalanacak madeni eşyaya Darphanenin madeni eşyanın Darphanede Şehrimizin tanmmış mücevherat tadrlerinden Hasan Bey, bundan bir müddet evvel, son zamanlarda hanımlar arasında çok moda olan altın bileziklerin hemen hiçbirisinin saf altın olmadığını ve bir şebekenin halkı dolandırarak yüzde eüiye kadar kanşık bilezikleri safi altın diye sattıklanm bildirmişti. damga vurmasmı teklif etmiştir. Darphane müdürü Fuat Bey, kendisile görüsen bir muharririmize demisür ki: ayarlanarak damgalanması için yakında bir kanun projesi hazırlayacak ve hükümete arzedeceğiz." 19341984 Vekaletinin verdiği cevap şirkete bildirilmiştir. Şirketten henüz cevap gelmemiştir. Şirket cevap verdikten sonra muamele tekemmül ederek davaya Deavi dairesinde bakılacaktır. imajına uygun görünümü, 'çağanoz' gibi yürüyüşü, omuz ve kollarını başka hiçbir sanatçıda görülmedik biçimde kullanımı, ifadesizliği başlıbasına bir ifade haline getiren yüzü ve 'sokaktaki a d a m ' a hoş gelen 'lumpen' deyim ve sözcükleri ile tamamlıyor: 'Vayyy b e e e " , " Y ü n r r ü ü ü " , vb. Kadın kılığına girdiği zaman bile (özellikle o zaman) son derece 'çirkin' olması, bu sahnelerde kendisine 'asılmakta' direten erkekler açısından durumu daha da komik yapmakla kalmıyor, Türkiye'deki 'cinsellik' olayı ve cinsel açlığın bo>ruüarı konusunda neredeyse sosyolojik bir belge oluşturuyor. Aydemir'in güldürü özellikleri, son dönemin yukarıda sözünü ettiğim güldürü yıldızlannınkinden çok farklı değil. Genelde en kabasından yanlışlıklara, yanlış anlamalara, aşırı mimik ve 'küfiir'e kayan .sözcükkre dayaJı, 'alaturka / lumpen' bir güldürü anlayışı çünkü bu.. Ama Akbas'ın, sınırları belli bir güldürü anlayışı içinde bile olsa, ilginç vücut / yüz hareketleri, grotesk kişiler de olsa karakter yaratma yeteneği ve başka özellikleriyle bir 'doğuştan komedyen' olduğu yadsınamaz. Ayhan Baran Hülya Saydam resitali Bas Ayhan Baran ve piyanist Hülya Saydam, 26 kasvn pazartesi günü saat 18.30'da Destek Auditorium'da (Abdi Ipekçi Caddesi, No: 75, Maçka, Istanbul) bir resital verecekler. Resitalde J. S. Bach, Haendel, L. Leo, G. Carissimi, A. Caldara, F. Provenzale, Brahms ve C. Loewenin yapıtlan seslendirilecek. "Söylediğiniz mesele mühimdir. Biz de bu ciheti nazan dikkate alarak kıymetli madenlerin satışında diğer memleketlerde ne yapıldığını tetkik etmekteyiz. Bu hususta Tramvay şirketi Ankara 22 (Telefonla) Devlet Şurasında tetkik edilmekte olan Tramvay Şirketi meselesinde, Nafıa GOZLUK DEPOSU Toptan satış: Sultanhamam Cambaşı Han 10 Çan Tiyutrosu Ankarah amatör gençlerin kurduğu Çan Tiyatrosu çalısanlan önceki gün saat 16'dan başlayarak kimi Ayrancı'da prova yaptıklan yerden, kimi de evlerinden ahnarak Emniyet Müdürhiğü'ne getirildiler. Ifadeleri ahnan çahşanlar dün öğle saatlerinden itibaren serbest bırakıldılar. Çan Tiyatrosu, 22 eylül tarihinde "Sokak Kedisi Marilu" adlı oyunla Çağdaş Sahne'de perdelerini açmıştı. Tiyatro bu tarihten bu yana cumartesi ve pazar günleri temsiüerini sürdürüyor. T.C. BAKIRKOY 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN (MENKULLERİN AÇIK ARTTIRMA SATIŞ İLANI) Dosya No: 1983/55 Tereke Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 6.11.1984 tarihli kararı gereğince terekesine el konulan müteveffa Muratçeli Bayar'ın, menkulleri açık arttırrna suretiyle satışa çıkartılmıştır. Menkuller halen Bakırköy İncirli Caddesi Dikilitaş Yolbaşı Sokak No: 2 Semur Sitesi 10 No.'lu dairede mevcut bulunmaktadır. Menkul malların tamamı 79 kalemden ibaret olup, işbu menkullerin cilt ve vasıfları dosya içerisinde mübrez bulunan 4.12.1983 tarihli büirkişi raporunda belirtilmiş olup, alıcı müşterilerin gerek dosyada mübrez bulunan raporu incelemeleri ve gerekse mahallinde gerekli inceleme yapılmak uzere Mahkeme Satış Memurluğu'na şahsen muracaatları gerekmektedir. Menkul mallar Müteveffa'nın ikametgâhında mevcut bulunmakla, bu menkuller ailevi ihtiyaçlar ve ev eşyasından ibaret bulunmaktadır. KIYMETI: 79 kalemden ibaret bulunan eşyalann tamamına 4.11.1984 tarihi itibarı ile ceman 208.870TL. kıymet takdir edilmiştir. SATIŞ ŞARTLARI: Menkullerin satışı Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin duruşma salonunda yapılacaictır. Satış günune kadar menkulleri bulunduğu mahallinde görmek isteyenlerin müracaatla görüp incelemeleri, aksi takdirde satıştan sonra hiçbir itiraz kabul edilmeyeceği ve böylece menkullerin birinci açık arttırması 10.12.1984 günü saat 10.0010.20 arasında yapılacak ve o günü kıymetlerin % 75'ine istekli bulunmadığı takdirde ikinci açık arttırması aynı yerde 11.12.1984 gunü saat 10.0010.20 arasında yapılacak ve en çok fiyat verene satılacaktır. Satışa iştirak edenlerin menkulleri görmüş ve şartnameyi ve satışla ilgili sair muameleleri incelemiş sayılacağının talep olunduğunda şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği, satışın peşin para ile yapılacağı, ancak isteyene 7 gun mehil verilebileceği, verilen mehil içinde satış bedelinin tamamı yatınlmadığı takdirde resen fes olunacağı gibi İ.İ.K.'nun hükümleri uygulanacağı, fazla bilgi almak isteyenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını aynen kabul etmiş sayılacakları ilan olun u r Basın: 14İU3 ADALET BAKANLIĞFNDAN MÜNHAL NOTERLİKLER Asağıda 1983 yıb gayrisafı gelirleri ve isimleri yazılı bulunan uçüncu sınıf noterlikler münhaldir. 1512 sayüı Noterlik Kanunu'nun 22'nci ve müteakip maddeleri gereğince üçüncü sınjf noterlerden veya noterlik belgesi sahiplerinden, bu noterliklere atanma>°a istekli olanlann ilan tarihınden itibaren bir ay içinde bakanlığımıza veya bulunduklan yerin Cumhurivet Savcıhklanna başvurmalan lazımdır. Posta ile doğrudan doğruya bakanlığa gönderilmiş olan dilekçeler başvurma süresi içinde bakanlığa gelmedıği takdirde alama işlemınde nazara alınmaz. İlan olunur. Sıra No: 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. Münhal Noteriifein Adı: Bozüyük Noterliği Eşme Noterliği Kirez Noterliği Karakoçan Noterliği Korgan Noterliği Sangöl Noterliği Şarkışla Noterliği Of Noterliği Selçuk Noterliği Basın: 28471 1983 yıb gayrisafi 3.299.285.50 Ura 1.807.891.00 lira 1.476.391.00 lira 878.803.00 lira 983.389.00 lira 2.588.543.00 lira 2.040.601.00 Ura 3.346.555.00 lira 2.442.007.53 Ura 'Seks Filmi' dönemi ve sonra sı Aydemir Akbas'ın sinemadaki kişiliğine doğrusu hiçbir zaman sempati duymadım. Bu kişilik bana hep sinemamızdaki o korkunç yozlaşma dönemini, en bayağısından 'seks filmleri'ni, 'Ayıkla Beni Hiisnü' veya 'Ah Deme Oh De' dönemini anımsattı. Ama bir oyuncu, tek bir oyuncu tüm bir dönemin günahını sırtında taşır mı, taşımalı nıı? O dönemde kendini harcayan, bugün t o p l u m u n en 'sanatsal' etkinliklerinin başında gözuken sayısız tiyatro ve sinema sanatçısı olmadı mı? Oysa Akbaş kuşkusuz az rastlanır bir özelliğe sahip.. Bir güldürü oyuncusunda olması gereken ilk özelliğe: Seyircisiyle hemen özdeşleşmek, onu birkaç mimiği, jesti, davranışı ile gerçek anlamda 'komiklik yapmaya', sağlam bir espriye gerek duymadan güldürebilmek.. Akbaş da kuşkusuz, sinemamızda bu yeteneğe sahip Sunal, Alasya Akpınar, Şener Şen gibi birkaç talihli, 'popüler' sanatçıdan biri... Akbas'ın güldürme özelliği, öncelikle son derece zayıf, cıhz, kavruk olmasından kaynaklanıyor. Bu tipik 'ezilmiş adam' Istanbul Nişantaşı'nda dokuz ytidır etkinük gösteren Tiglat Sanat Galerisi 'nin Bebek'teki yeni galerisi Turan Erol resim sergisiyle 29 kastm perşembe günü açdacak. 1961 'de 22. Devlet Resim ve Heykel Sergisi ikincilik ödülünü, 1968'de aynı sergide birinciük ödülünü, 1973'teKül'ür Bakanhğı Atatürk ve Cum.turiyet Ödülü 'nü kazanan, 1980'de Sedat Şimavi Vakfi Görsel Sanatlar Ödülü'nü Adnan Vannca'ylapaylasan Turan Erol, halen Ankara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu 'nda öğretim görevhsi. Sanatçıntn eüiye yakın çauşmasımn yer alacağı sergi arahk ayı sonuna kadar açık kalacak. (UBA) Tiglat'ın Bebek'teki galerisi yeni Akbaş^ı tanımak için... Kuşkusuz tüm bu özellikler, ancak toplumsal bir tabanı olan, güncel olaylardan yararlanan, tutarlı bir senaryo ile bütünlendiğinde ilgjnç olabiliyor. Sıradan bir vatandaşın pahalılıkla 'sabit geliri' arasında denge kurmaya çalışırken, karısınm bütçeyi denk getirmek üzere 'sahneye çıkma' girişimi karşısında 'üşülmesi'ni anlatan film, bu açılardan ilginç bir malzeme içeriyor. Filmin önemli bir bölümünü dolduran 'tımarhane' sahnelerinin, küçük skeçlerden oluşan tutarsız yapısı ve filmin bütünüyle ilgisizliği söz konusu edilse bile, " Ü ş ü t ü k " belli bir düzeye ulaşan bir film.. Akbas'ın belki çok ihmal edilmiş, unutulmuş oyuncu / komedyen kişiliğini tanımak açısından da iyi bir fırsat... KADIKÖY 3. İCRA MEMURLUĞUNDAN Dosya No: 1984/21 satış TELEFON SATIŞ İLANI Izalei şuyuu suretiyle satılmasına karar verilen 250.000. TL. muhammen kıymetindeki 358 04 27 numarah telefon intifa hakkı 10/12/1984 pazartesi günü saat 14.00 ila 14.15 arasında Kadıköy 3. lcra Dairesinde açık artırma suretiyle ihalesi yapılacaktır. O gün veriîen bedel muhammen kıymetin % 75 'ni butmadığı takdirde ikinci açık artırtnası 11/12/1984 salı günü yine aynı adreste ve aynı saatte en çok pey sürene ihalesi yapılacaktır. Dellaliye rüsmu ile damga resmi alıcıya ait olup isteklilerin mahallinde memura muracatlan, fazla malumat almak isteyenlerin 1984/21 satış dosyasına müraeat etmeleri, Posta giderleri ödenraesi halinde isteyene şartnamenin bir örneği posta ile adresine gönderileceği ilen ve tebliğ olunur. 13/11/1984 Basın: 14145
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear