28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURtYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 30 EYLÜL 1983 TELEVİZYON 20.00 Vikingler 20.30 Haberler 21.05 Hava Durumu 21.10 Magnum (Renkli) Dizinin "tkili Oyun " adlı bölümü ekrana gelecek. Cındy on yıldır görmediği babasım aramaktadır. Bu konuda yardımcı olması içirt Magnum'a başvunır. Cındy'in babası FloydLuella'da birtakım karışık ve tehlikeli işlere girmiştir. Peşinde omı öldürmek isteyen kişiler vardır. Magnum, Floyd'u o kişilerden kurtardıktan sonra mahkemede de beraat etmesini sağlar. \az mevsimi gelse de Londra'da sanat hareketleri durmaksızın sürüyor FtLtZ ALt Londra, yaz aylarında konser ve gösteri yoğunluğu hiç azalmayan, hatta artan ender sanat merkezlerinden biri. Thames ırmağının güney kıyısındaki Royal Festival Hall, Oueen Elizabeth Hall ve Purcell Room, yazı bovu sUren konser, resital, bale, fılm ve operet etkinlikleriyle dur durak bümeyen bir ahşveriş merkezi sanki. Londra Festival Balesi, temmuz ve ağustos aylannda, sürekli temsillerle "Giselk', "Les Sylphides", "Şehrazad', "Prens Igor" ve "Kugu Gölii" balelerini yaşatıyor burada. BBC Konser Orkestrası, cuma akşamlan, BBC II. programından naklen yayınlanan dizi konserler veriyor. da, Ingiliz Tiyatrosunun üç büyük emektarı Sir Ralph Richarson, Sir Laurence Olivier ve Sir Jobn Gielgud canlandırmaktalar. Tony Palmer'ın bol yıldtzlı film kadrosunu aynı derecede bol yıldızlı bir müzisyenler kadrosu tamamlıyor. Filmi baştan sona sürükleyen yoğun müzik öğesini bir başka Sir olan Sir George Solti (Şolti) yönetimindeki Londra Filarmoni ve Viyana Filarmoni Orkestralan ile Peter Hofmann, Gw>neth Joocs gibi \Vagner sesleri sağlıyor. PROMENADE KONSERLERtNİN 89. YILI Temmuz, ağustos ve eylül aylan boyunca Londra'ya Avrupanın öteki başkentlerinden apayrı bir müzikal önem kazandıran Promenade konserleriyse bu yıl 89. mevsimini kutlamaktaydı. Promenade konserleri başlangıçta hafif müzik orkestralarının, operetlerden parçalar, marşlar, polkalar, valsler çaldıklan açıkhava konserleri niteliğindeydi. II. Dünya Savaşı'mn hemen ardından, Promenade konserleri daha ciddi bir program anlayışıyla ele alındı ve BBC ile sıkı işbirliğine gidilerek, konserlerin anında bütün dünyaya yayınlanması sağlandı. Promenade konserleri, yıllardtr Royal Albert Hall'da verilir... Bir garip yapıdır Royal Albert Hall... Kraiiçe Vicloria döneminin son yıllanna özgü sanatta ve mimaride yozlaşma girdabının ürünü olan bu devasa yanm küre bina, söylentiye göre 3000 kişi alabilir. Kürenin tam ortasında bir arena vardır. Burada parasız gençler ve öğrenciler, iki Ingiliz lirası karşılığında, ayakta durup konser dinleyebilirler. Isterlerse ve yer bulurlarsa dolaşabilirler de. Promenade adını yaşatmak için dolaşmaya epey kararlıdır çoğu. Ayrıca hem ayakta durdukları, hem de para verdikleri için, çeşitli taşkınlıklar yapmalanna da hoşgörüyle göz yumulur. Aralarda bol gürültü yapıp, orkestra üyeleri ve şefle atışmaya bayılırlar. En önemlisi korkunç alkış tutarlar ve mutlaka verdikleri paranın hakkını almak için en az bir eseri tekrar ettirirler sanatçılara. Royal Albert Hall'un parter koltukları ise 10 Ingiliz lirasıdır. Bunlar, arenayı çevreleyen koltuklardır. 10 Ingiliz lirasına arenadakilerin şamatasını da sineye çekmek durumundadır bu dinleyiciler. Fakat, şaka bir yana, görünüste biraz hafife alınıyor samlabilen Promenade konserleri için bu insanlar, bazen bir gece öncesinden bilet kuyruğuna giriyorlar. Üstelik, kuyrukta bekledikleri konser Polonyah ultramodern besteci WİIold Luloslawski'nin konseri olabiliyor. Arena'daki dinleyicilerin 73 yaşındakj besteciye gösterdikleri sevgi ve coşku da doğrusu görülmeye değer. BBC, her yıl Promenade konserlerinde ilk çalınışı yapılmak kaydıyla, Ingiliz bestecilerine eserler ısmarlıyor. Bu besteciler arasında genç, yaşlı ayınmı yok. 1983 yılı için ısmarlanan eserlerin bestecileri 76 yaşındaki Elizabeth Maconchy, 49 yaşındaki Peter Maxwell Da>is, 30 yaşındaki Dominic Muldowney, ve yine 30 yaşındaki Robert Saxton. POLONYALI BESTEClLERİN YILI Promenade Konserlerinin bir başka özelliği de her yıl değişik ülkelerin besteci ve müziğine ağırlık verilmesi. Bu yılı Polonya yılı ilan etmişler örneğin. Penderecki'nin "St. Luke Passion'u, Szymanowski'nin "2. Keman Konçerlosu", Lutoslawski'nin "livere pour Orchestre"i ve "ÇeJlo Konçertosu", "Panufnik'in "Sinfonia Voliva"sı, konser programlannda yer alırken, besteciler kendi eserlerini konser öncesi konuşmalarla tanıtarak geniş bir dinleyici kitlesiyle yakın ilişki kurma yoluna gittiler. Promenade konserleri dolayısıyla BBC, îngiliz bestecilerine eser ısmarlayarak, çağdaş yabancı bestecilerin eserlerinin Londra'da çalınmasını sağlayarak, bestecilerle dinleyiciler arasında diyalog kurulmasına önayak olarak, ulusal ve uluslararası kültür işbirliğine canlılık kazandırmakta, eğitici görevinin sorumluluğunu bütün ağırlıgına rağmen yükIenmekte ve 3000 kişilik Royal Albert Hall'u her gece tıka basa doldurabilerek bir çeşit kültür turizmi hizmeti vermektedir. SATRANÇ NEVZAT SÜER Johannes KohlzJ. KOHTZ un bu kurgumat'ı, Schachzeitung 1861 "Schachzeitung"un 1861 yılı sayılarından alınma. Beyaz, 14 hamlede Mat edecek. Ancak bu Mat bir koşulja gerçekleşmeli: Çiftekaç! (ÇifteŞah!) ile sonuçlanması isteniyor. Belki güç değil. Bugün için belki ilginç de değil. Ama ne var ki, böyle kurgumat'lar da yapılıyor. 14 hamlede Mal 94 ÜNİVERSİTELERARASI Takım Yarışması: Gençlik ve Spor Bakanltgı'nca Ankara'da 2529 ekim 1983 günleri arasında düzenleniyor. Bakanlık'tan TSF'ye gelen yazıyla üç hakem istendi. Bu ve eşi turnuvalara gün geçtikçe daha çok gereksinim var. Çünkü satrancın yaygınlaşmasıyla heveslenen gençlik yanşma coşkusu arıyor. Bu nedenle düzenleme çok isabetli. Romanya'nın emektar satranççılanndan Viktor ÇOKALTEA 10.9.1983 günü bir rahatsızhk sonucu öldü. 1975 ve I980'de lstanbul'a Balkan Takım Birinciliği nedeniyie iki kez gelen Büyük usta Çokallea'yı ülkemiz satrancseverleri de yakınen tanıyor. Onbir Olimpiyat'ta ülkesini temsil eden Çokaltea üç kez de Romanya Birincisi olmuştu. İSTANBUL Satranç Dernegi 1943, gecen yıl düzenlediği herkese açık takım turnuvasını bu yıl da tekrarlıyor. Dernek Başkanı Nejat Dilmen, kuruluşlannın 40'ıncı yıl kutlamalarına denk gelen bu turnuvanın büyük olasılıkla kasım 1983'de başlatılacağını söyledi (İSD 1943: Tepebaşı, Meşrutiyet C. Nr: 109 Tel: 145 64 57) SONBAHAR Tumuvası: Satranç Geliştirme Merkezi kurucusu Sertaç Dalkınuı, herkese açık turnuvanın 3 ekim 1983 çarşamba günü başlayacağını açıkladı. İY, 7 tur. Başvuru: Hacıhüsam S. Nr: 21/A Kadıköy. ÇEŞME Belediyesi'nce Izmir'de düzenlenecek turnuvanın hakemlerini TSF saptadı: Mubin Boysan (Başhakem), Mete Savacı (Hakem). 15 ekimde başlayacak turnuvaya 7 yabancı, 5 yerli oyuncu çağrılı bulunuyor. BEYAZIT/ tstanbul'daki Marmara Kıraathanesi'ni hemen hemen herkes bilir. Bir köşesinde şatranççılar yıllar yılı oynar durur. Burası sürekli konaklama yeri olduğu gibi, bazıları için de bir uğraktır. Gençlerin öğrenip ilerlettiği bu yerlerin satrancımıza olan katkısı kuşkusuz inkâr edilemez. Böyle ünlü kıraathaneler, Ankara, İzmir, Adana'da da var. Belki de daha birçok illerde. Marmara'daki satranç çahşmalarını emektar satrançseverlerden başta Erdoğan Öztiirk olmak üzere, Suat Erözbek, Akdoğan Erözbek, Bahri Akuıcı, Ismet Kurt, M.Kemal Akıskalı ve daha birçokları yürütüp destekliyorlar. Çalışma çizelgelerinde turnuvalar, takım maçları, iddialı oyunlar var. Zaman zaman da, TSF'nin ya da ISD'nin düzenlediği turnuvalara sürekli katılmaktalar. Özetlersek Marmara Lokali, çok sayıda satranççımn yer aldığı gerçekten yararlı bir yerdir. Geçen gün Erdoğan Öztürk, "Yıllann Marmara Lokali Uslalan" adı altında bir çizelge bana verdi. Her yıl yapılan Birincilikleri kazananların adları yazılı. Burada kimler yok ki! MARMARA LOKALİ USTALARI: 1956 Kemal Akıskalı; 1957 Kemal Yalazkan; 1958 llhami Cevat Kaya; 1959 Akdoğan Erözbek; 1960 Demir Biiyüközkaya; 1961 Erdoğan Öztiirk; 196263 Akdoğan Erözbek; 196566 Demir Büyuközkaya; 196768 lsmet İbrahimoğlu; 196970 Aptullah Vatansever; 197172 Erdoğan Özlürk; 197374 Akdoğan Erözbek ve tsmet Kurt; 197576 Mustafa Yüksel; 197778 Muhittin Madralı ve Aptullah Vatansever: 197980 Bahri Akıncı; 198182 Akdoğan Erözbek ve Suat Yedikardeşoglu; 1983 Fikret Bozkurt. Marmara satrancseverleri kahvehaneden çıkıp bir dernek kurmak için bugüne dek birçok kez girişimde bulundular. Çok güçlü birikimleri olmasına karşın bu amacı nedense bir türlü gerçekleştiremediler. Dileğim, bu ve eşi yerlerin en kısa siirede dernek durumuna geçmeleridir. TAD Tumuvası. (Gön: M.G. Köftecioğlu, Ankara): Yetişmekte olan genç satrançseverleri heveslendirip daha çok ilerlemelerini sağlayacak resmi turnuvaların uzun süredir Ankara'da yapılmadığı gözönüne alınarak, TürkAmerikan Derneği'nin desteğiyle bir turnuva düzenlendi. Nakdi ödüller sırasıyla: 14,7 ve 4.000 TL. Yüksek ödüler sayesinde Soylu, Duriu, Gür, Özmen ve Arabacıoğlu gibi UKD'si bulunan oyuncuların katılması sağlanmış oldu. Turnuva sonundaki puanlama TAD tarafından TSF'ye gönderilip öteki oyuncuların da UKD kazanması bekleniyor. 28 oyuncunun bulunduğu yanşma 23.9.1983 günü başladı. İ\ ile 7 tur oynayıp 2.10.1983'te sonuçlanacak. • • * ŞahHint; Suat ATALIKKORHONEN (Finlaodiya); Gençler Dünya Birinciliği, Belfon/Fransa 8/1983: 1 d4 Af6 2 c4 g6 3 Ac3 Fg7 4 e4 d6 5 f3 00 6 Fg5 h6 7 Fe3 e5 8 Age2 Abd7 9 d5 Şh7 10 Vd2 Ae8 11 g4 a5 12 000 Ac5 13 Ag3 a4 14 Fd3 Fd7 15 h4 Kh8 16 Fc2 Vb8 17 Ve2 Ka5 18 Fd2 Ka6 19 Khfı Vd8 20 g5 h5 21 Kdeı Kf8 22 Af5 Fh8 23 Ah6 Fg7 24 f4 Fxh6 25 gxh6 Vxh4 26 f5 gxf5 27 exf5 Af6 28 Khı Vg4 29 Vxg4 Axg4 30 Kxh5 Af6 31 Kg5 a3 32 Kg7+ Şh8 33 b4 Aa4 34 b5, Terk. Fransız; Bahri AKINCI Akdoğan ERÖZBEK (Marmara Lokali kupası 1983): 1 e4 e6 2 d4 d5 3 exd5 exd5 4 Fd3 Fd6 5 Af3 Ae7 6 00 00 7 Keı Ac6 8 c3 Ff5 9 Fe3 Vd7 10 Vc2 Kae8 11 Abd2 Fg6 12 Fxg6 Axg6 13 Ke2 Af4 14 K2eı Ae7 15 Afı A7g6 16 Ag3 f5 17 Fxf4 Kxeı+ 18 Kxeı Fxf4 19 Ve2 Fxg3 20 hxg3 f4 21 Ae5 Axe5 22 Vxe5 fxg3 23 Vxg3 \tl 24 Ke5 c6 25 f3 h6 26 Vh4 Vg6 27 Şf2 Kf6 28 Vhı Vc2+ 29 Ke2 Vf5 30 Vh2 Vc8 31 Vh5 Vc7 32 Ve8+ Kf8 33 Ke7 Vd6 34 Vd7 Vxd7 35 Kxd7 Kf7 36 Eşil. 22.00 Yarışma83 Müzik, tiyatro, spor konulannı içeren yanşma programtna şu konuklar katılıyor. Müzik Jürisi: Şakir Örter Günhart, Zekai Tunca, Coşkun Demir, Erol Tulay. Tiyatro Jürisi: Asuman Korad, Hidayet Daş, Alp öyken, Işıl Yücesoy. Spor Jürisi: Aşkm Tuna, Yakut Aka, Kemal Sonunur. 22.55 Haberler 23.00 Kapanış RADYO TRTI 05.00 Açılış, program ve kısa haberler 05.05 Ezgi kervam. 05.30 Şarkılar ve oyun havalan. 06.00 Köye haberler. 06.10 Cuma sabahı. 06.20 Özel tanıtıcı reklam programı. 07 J0 Haberler. 07.40 GünUn içinden. 10.00 Arkası yarın. 10.20 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Hafif müzik. 11.20 Bizden sazlar bizden sesler. 11.40 Şarkılar. 12.00 Kısa haberler. 12.05 Reklamlar. 12.10 Öğle üzeri. 12.55 Reklamlar ve radyo programlan. 13.00 Haberler. 13.15 Saz eserleri. 13.30 Bölgese! yayın ve reklamlar. 14.45 Öğleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05Şarkılar. 16.20 Hafif müzik. 16.40 Şarkılar. 17.00 Olayların içinden. 17.30 Fasıl. 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Çocuklar sarkı söylüyor. 18.25 Türküler. 18.40 Şarkılar. 19.0001.00 TRTII ile ortak yayın. 19.00 Haberler. 19.30 Oyun havaları. 19.45 Çok sesli koro. 20.00 Köyümüz köylumuz. 20.20 Şarkılar. 20.40 Türkçe sözlü hafif müzik. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Yurttan sesler. 21.30 Beraber ve solo şarkılar. 22.00 Türküler ve oyun havaları. 22.30 Çağdaş Türk sanat müziği. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Günün haberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.0505.00 Oece yarısı. 07.00 Açılış ve program. 07.02 Solistlerden seemeler. 07.30 Haberler 07.40 Türküler ve oyun havaları. 08.00 Sabah için müzik. 09.00 Şarkılar. 09.15 Eski başkemler. 09.30 Sabah konseri. 10.00 Şarkılar 10.20 Türkülerimİ7 ve konuîarı. 10.40 Tarihin donüm noklalan. 11.00 Solistlergeçidi. 11.30Tangolar. 12.00 Erkekler topluluğu. 12.30 Kiıçük koro. !3.00Haberler. 13.15 Hafif TRT II MÜZtK FtLMLERİ Royal Festival Hall, bu yılki programlannda müzik filmlerine de yer ayırmış. Istanbul'da Festival sırasmda izleyip hayran kaldığımız Joseph Losey'nin "Don Giovmnni"si ile Alman yönetmen Hans Jürgen Syberbergin tartışmalı VVagner yorumu "ParsifaT, bu gösterilerin en önemlıleri. Tony Palmer'ın dokuz saat süren epik filmi "VVagTRT III ner" ise, VVagner'in l(x.. doğurn 07.00 Açılış ve program. 07.02 Güyılı kutlama etkinlikleri suasıcne başlarken. 08.00 Sabah konseri. da bestecinin kişiliğine en ^ygun 09.00 Türkçe haberler. 09.03 Barok müzik. 09.30 Rare Earth Topluluğu. düşen armağan olarak sivriliyoı. 10.00 TRT Ankara Oda Orkestrası. Dehasına, büyüklüğüne yüzde 10.30 Dünyadan müzik. 11.00 Oğbin beş yüz güvenen, amacına leye doğru. 12.00 Haberler. 12.12 ulaşma yolunda, karşısına çıkan Diskoteğimizden. 13.00 Konser saher canlıyı kuilanmayı en doğal ati. 14.30 Klasik Türk müziği korohak sayan, kendisine yardımcı su. 15.M Müzikli dakikalar. 16.00 olanların tümünü er ya da geç Günün konseri. 17.00 Haberler. 17.12 Sizler için. 18.00 PopCaz. harcamaktan çekinmeyen, dün19.00 Haberler. 19.12 Hafif müzik. yanın belki de bilinen en ünlü 19.30 Besteler besteciler. 20.30 Caz '•egoisrini perdede Rkhard Burdünyası. 21.00 Muzikal portreler. ton büyük bir ustalık ve gerçeğe 22.00 Haberler. 22.12 Gecenin getiruygunlukla (!) canlandırıyor. dikleri. 23.00 Cuma konseri.. 24.00 VVigner'i her şeyi göze alarak seGece ve müzik. 01.00 Program ve kapanış. ven, akıllı ve kararlı Cosima'yı ise Vanessa Redgrave oynuyor. İTÜ Besteciyi tanımadan önce müziğiyle tanışıp, hayranlık duyan, Deneme Yayını Mfagner'i tanıdıktan sonra, onun 19.00 Açılış ve program. 19.01 BlZET: "Arlesienne" Süiti. No. 1 ve her isteğini severek, daha doğru2'denbölümler... 19.36 ALBEN1Z. su aşkla yerine getiren genç BavIberia... G. Sebabhian yön. Köln yera kralı II. Ludwig'i, tanınmış Konser Ork. 20.06 RAVEL: "Kaz Macar aktörü Laszlo Galffi, Ana" Süiti... F. Previtali yön. LondLudvvig'in üç yaşlı danışmanını ra Senfoni Ork. 20.25 RAVEL: "lnlroduclion ve Allegro"... E. Vito (Arp) ve Stradivari Topluluğu. 20.36 MAHLER: •TitarT, Serıfoni. No. I, ReMajör... J. Barbinolli yön. Halle Ork. 21.20 Hava raporu, bir haftalık yayın programı ve kapanış. müzik. 13.30 Türküler. 13.45 Bir roman / Bir yazardan hikâyeler. 14.00 Iki soüstlen şarkılar. 14.30 Yabancı dil öğrenelim. 15.15 Şarkılar. 15.30 Küçük konser. 16.00 Türküler geçidi. 16.20 Arkası yarın. 16.40 Şarkılar. 17.00 Olayların içinden. 17.30 Yurttan sesler. 18.00 Solislerden seçmeler. 18.30 Çeşitli müzik. 18.45 Türküler. 19.0601.00 TRT1 ile ortak yayın TDK Genel Yazmanı Demiray: Geçiş döneminde ödül vermedik ANKARA (UBA) Türk Dil Kurumu Genel Yazmanı Kemal Demiray, "Bir geçiş dönemindeyiz. Böyle bir dönemde ödül vermeyi uygun görmedik" dedi. Atatürk Dil Tarih ve Kültür Yüksek Kurulu'nun kurulduğunu belirten Demiray, bu nedenle görevinin bir aya kadar biteceğini be'...^i. Bazı ktşilerin kurumdan istifa eıtikleri söylentilerine de değinen Demiruy, şöyle konuştu: "Yasanın verdiği hakkı kulanan kişiler var. Yasanın geçici 4. maddesi, kurumda kalmak isteyenlerin memur statiisüne geçeceklerini, aynlmak isteyenlerin de 17 eylül giinüne kadar bildirmek koşuluyla tazminafiarının verilerek ilişkilerinin kesileceğini öngörüyor. Birkaç arkadaşımızın bu haklarını kullanmalan dışında bir olay yok." TDK odüllerinin verilmeyişine de değinen Demiray, bu konuda şunları söyledi: "Bir geçiş döneminde olduğumuz için ödül vermemeyi uygun bulduk. Benim görevim de, yasada belirtilen tarihle sona erecektir. Ancak bu biraz erken ya da biraz daha geç olabilir." Demiray, TDK yayınlarında çıkan kitapların "yayın hakkı'nın yeni yönetime devredileceğini ve bu kitapların yeni baskılarımn yapılıp yapılmayacağına bu yönetimin karar vereceğini belirterek sözlerini şoyle tamamladı: "Sayın Cumhurbaşkanımız, kapatmıyoruz. devlet güvencesi altına alıyoruz dedi. Zaten sanınm aynı şekilde sürecek.". BULMACA DÜŞ EKMEGİ ıo BEŞ 9 Mart 1940 Aynanın önünden ayrılamadım bir süre. Geriye ittim, öne çektim, sonra çıkardım saçlarımı yapıştırdım briyatinle. Böyle Valentino'ya da Novaro'ya benziyor muyum? Oysa ikisini de sevmem hiç. O ağır tangolar, çöl aşklan, büyük sevdalı pozları gerçek dışı gelir. Hem modası da geçti. Şimdi Gable var, Cooper var. Bir artiste benzemek için didinenler var çevrede, okulda, hatta sınıfta» bizim mahallede bile. örneğin Haydar... Aksam üstleri ağaçlı yolda gezmeye çıkarlar Ali'yle. Birinin anası çamaşıra, öbürünün yalnız ağabeyi var, avukat. lkisi de hem okuyor, hem çalışıyorlar. Bizlere tepeden bakar bir halleri var. Yaşamın içindeler, oysa bizler, yalnız lisede okuyan toy çocuİclarız... Şapkamı ilk görduğünde, Haydar güldü "Seni yaşından büyük gösterecek" dedi 'Gereği var mı fötr şapkanın?' Onun saçları hem kıvırcık, bir iki tarak atar, o kadar. Geçer karşı kahvenin pencere önüne, Ali'yle bir iki yaşıt gençle kaptıkaçtı oynar. Arka mahallenin uzun saçlı kızları var sevgilileri. Onlarla buluşurlar caddede, oradan giderler uzak semtlerin tenha yerlerine. Fatih camii avlusu, medresenin yan sokakları, daha uzaktaki yangın yeri boşlukları. 'Büyümek için şapka değil, başka şey gerek" demişti açık açık. Hep beni de çağırırlar akşamüstü serüvenlerine. Bir kız da ba OKTAY AKBAL öpmek. Kızlar hem kaçarmış bundan, çeki çekiverirlermiş başlannı hemen. Oysa ustalık kızın dudaklarını uzun uzun öpmekte. Hatta dilini ağzına alıp emmekte. Hele elini entarenin içine sokup gül memelerin ucunu da parmaklarının arasına sıkıştırdın mi tamam.'. Al götür kızı upuzun yatılacak bir yere, bulabilirsen, şöyle gözlerden uzak bir köşeye... Ali daha ustasıydı bu işin. Anlatmasını belki daha iyi biliyordu. Bir basladı mı çözü çözüveriyordu seviler yumağını. Aynntılarıyle, neredeyse sesleriyle. Haydar o kadannı istemezdi, dayanamazdı, sözü keserdi. Ali uzun sarı saçlannı eliyle tarar bir kahkaha atardı "çok konuştuk işe koşmalı" derdi ardından. Haydar'la beni bırakıp sokak başında koşardı. Bir çamaşırcının oğluydu Ali. Orta okulu son sınıfta bırakmış. Haydar lise birdeydi, ama iki yıldır... Bu yıl da çaktı mı, belgeliydi. Ağabeyi avukattı, kesip atmıştı, 'ya sınıfı geçersin, ya askere gidersin'. Yol görünüyordu kışlaya. lkinci karnede de dört kırığı vardı Haydar'ın. Fransızcası bile... Akşamları gelir biraz çahşırdık, ama sonuna dek izleyemezdi, aklı kayardı başka yerlere. Örneğin futbola, o günlerde seviştiği Hatice'ye... Fatih'in arka yanındaki harap bir sokakta otururdu Hatice. Bir fabrika isçisi. Güzel bulmuyordum, çekici bulmuyordum, ben de aynı düzeye inmek istemiyordum. Yine de kaçınılmazdı cinsel itilme. Bir kuyuya, bir batağa düşercesine atılmak oraya, ona, bir kadına... Düşüyordum bir çukura... Bir köpek yakından havladı. Tehlikeli yerler olmuş buraları. Hemen gitmeli. Uzaktan bizim sokağın ışıklan. Annem bekler. İşte bir gün daha geçti. Nice günler geçecek daha. Bir, bir daha, bir bir daha. 'Unut Beni' diye bir şiir yazmıştım bir gün önce. Bir kıza verdim Fizik dersinde. "Sevgiline mi yazdın?" diye sordu fısıldıyarak. "Evet" dedim. Oysa ne sevgili var verecek, ne de sevdiğim, beni seven biri! "Mazi silindi mi hayalinden En doğrusunu bana söyle Ve hatırla biraz seni seveni Hayır unut beni artık" ...Böyle başlamıştı şiir. Mazi!.. Geçmiş!.. Ne kadar kısa bir zaman, üç yıl, beş yıl. Bir gün, kırk yıl, elli yıl olacak, büyiıkbabamın geçmisi yetmiş yıllık. Geçmiş gitmiş koskoca bir yaşam bırakmalı kişi gerisinde. Ama ben yaşamadan yaşamış, duymadan duymuş, sevmeden sevmiş gibiyim... Hale'nin evini bulmalı. Bu serüvene bir son vermeli. Sonra da o evin karşısmda, ya da o eve giden yolun başında bir kahvede, bir muhallebicide oturup her akşam onun geçmesini, evine girmesini, odasına çıkmasını beklemeli. Bir anlığına pencerede görünene dek... SOLDA.N SAĞ.A 1/ Ona boy kadırga. 2/ Meziyet... Sopa. 3/ Agk. 4/ Bekinme... "Ey vuslat! O âşıkları efsununa et! / Ey tatlı ve ulvî gece! Yıllarca devam et!". 5/ Sodyumun simgesi... Viyolonsel. 6/ Anlayış, akıl erdirme... Bir ilimiz. 7/ Bir ünlem ve ilgeç... Bağlı. 8/ Halk dilinde kurnaz, açıkgöz... Eski bir tanrı... Bir renk. 9/ Bazı gemilerin baş ya da kıç tarafından eğik olarak uzatılmış makaralı. kısa ve kalın dikme YIİKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Kur'andaki kelimelere asıl anlamını değil de mecazî anlamını vererek din buyruklannı başka türlü yorumlayan bir mezhep. 2/ Hayâ... Dilenciye verilen para. 3/ Sinerria ya da müzikhol yıldızı... Bir uzvumuz. 4 ' Düzgün söz söyleme yeteneği 5/Acımurak bir çesil alkollü içki... Siyah. 6/ Hava basıncı birimi. 7/ Tekerlek biçiminde. 8/ Bir kürk hayvanı... İyi... Güzellik. 9/ Akordeon. na bulacaklarmış. Hep birlikte dalacakmışız ilkgençlik sevilerine... Ben kitaplardan tanıdım, öğrendim, onlarsa yaşamın kendisinden... Sevi demiyorlar onlar, böyle sözler de etmiyorlar. Kızın eUerini avuçlanyla sıkmak, göğüslerini sıkıştırmak, bacaklannı okşamak, dudaklarından • • • CaroKann; KARPOVHÜBNER (Tilburg 1982): İnformator^ un son sayısında (35), yazı kurulunun önerdiği on oyun arasından 34'üncü cildin en iyi oyunu seçilmiştir. 1 e4 c6 2 d4 d5 3 Ad2 dxe4 4 Axe4 Ff5 5 Ag3 Fg6 6 h4 h6 7 Af3 Ad7 8 h5 Fh7 9 Fd3 Fxd3 10 Vxd3 A8f6 11 Ff4 e6 12 000 Fe7 13 Ae5 00 14 c4, ... BeiyavskiTal (SSCB 1981) oyununda: 14 Ve2 Va5 15 Şbı Kad8 16 c4 (16 Ag6!? belirsiz, ortada durum) 16 .., Axe5 17 dxe5 Ad7 18 Kd2 Fg5! ile Siyah, eşitliği sağlamıştı. 14 .., c5 14 ... b5?! 15 Axc6 bxc4 16 Ve2 ve8 17 d5 Beyaz az üstün. 15 d5 (Öteki olanaklar: 15 Ve2; 15 Vc3) 15 .., Axe5 (15 .., exd5 16 Af5 Beyaz üstün). 16 Fxe5 AR4 17 Fxg7!? 17 f4 Af2 (Öteki yanıtlarda: 17 .., Fd6 18 Fxd6 Vxd6 19 Vf3 + ; 17 .., exd5 18 Vxd5 Vxd5 19 Kxd5+=; 17 .., Ff6 18 Fxf6+=) 18 Vc3?! iyi gözüküyor ama değil.., 18 • ,Axdı 19 Kxdı f6! 20 dxe6 Vb6! 20 .., Vc8? 21 Kd7! Beyaz hemen üstün olur. Oysa 20 ... Vb6!'dan sonra Siyah üstün: 21 Af5 Ve6 22 Axe7+ Vxe7 23 Fd6 Ve4 24 Fxf8 Vxf4. Bu nedenle 17 f4 Af2'ye tek yanıt: 18 Ve2. Taş eksiğine karşıhk baskı var. Ama durum belirsiz. 17 ... Şxg7 (17 .., Fg5+!?) 18 Ve2 Fg5+ 19 Şbı Af6 20 dxe6 Vc8 21 e7 Ke8 22 Kd6ü Vg4 23 Ve5 Şg8 24 Keı (Afı kaçmak gerek, ama nereye? Eğer 24 .., Axh5 25 Af5 Ff4 26 Vd5! ve B'ın üstünlüğü aşama yapıyor). 24... Ad7 25 Kxd7! {Şu olanak da yeterli: 25 Vf5 Vxf5 26 Axf5 Ab6 27 Ke4 Fxe7 28 Kxe7 Axc4 29 Kxh6) 25 .., Vxd7 26 Af5 f6 27 Vd5+ Vxd5 28 cxd5 Ff4 29 g3 Fc7 30 Şc2 b5 31 Axh6+ Şh7 32 Af5 Kg8 33 d6 Fa5 34 Ke6 Kg5 35 Kxf6 Kxh5 36 d7 Kh2 37 Ae3, Terk (Karpov). • * * YAZIŞMALI Satranç: tzinliler: Salih Gözen (17 eylül10 ekim 1983); a Zafer tlken (25 eylül25 ekim). SÜRECEK JNIVEHSITEYr GIRFMEYENI.EHf İLÂN AKSEKİ BELEDİYE BAŞKANLIĞFNDAN 1 Belediyemize ait mesken insaatı 2490 sayılı kanunun 31. maddesi uyarınca kapalı zarf usulü ile ihaleye konulmnştur. 2 Bu işin keşif bedeli 13.500.000. lira olup geçici teminatı 405.000. liradır. 3 Ihalesi 19.10.1983 çarşambagünü saat 15.00'te Belediye Encümeni huzurunda yapılacaktır. 4 Bu iş için gerekli evraklar Belediyemiz Fen İşleri'nden görülebilir. llan olunur. 8.9.1983 Basın: 24969 • ODTÜ yurt kimliğimi ve pasomu kaybettim. Geçersizdir. ln yeni «tetöd vt ; ÛCRETSIZ Laboralunr çalı$maları [ ÜCRETSIZ Tideo «alı;ntlırı ! ÛCRETSİZ kıseller YETİŞKİNLERE: Hıfta içi, hafla sonn gfinıfSz. aksam programları.Ticari İngilizce Kursları ÇOCUKLARA: Sabalçı, öğlenci. Hallasanı karsları (ÇOCUK PltOGRAMLAIU 1 6 EKİMDE BAŞLIVOR) İAMİR I r t 25 4142 18 36 4 INGILIZCE O2EL OKUTAN DİL KURSLARI OSMtNBH «ADİKÖr 337 00 29 138 66 4] U l f l ! 526 8) 22 146 40 00 146 ?4 2] ZAYİ 150741 Referansve$.79.000'lık ihracatımız ile ilgili 17.3.1983 tarih ve 5783 sayılı Gümrük Çıkış Beyannamesi Vergi İadesi Nüshası kayıp olup, hükümsüzdür. FAKO tLAÇLARI A.Ş. rtHAN TERLAN. y Bl. Ikjpjni 1,1un. K.4 TH 14 7793 25 Sl 3? Kutdîti ClJ. Nih.il Afiı 14/6 K*H.n T« JJ56 2OO lupta öjrttim Basınındon GALERİLER İlgiyle ve merakla izleyeceğİniz yepyeni bir köşe ALACAĞINIZ RESİMLER İÇİN SATACAGINIZ RESİMLER ICIN 528 66 29 522 89 97 UMff SflNHT . . . ÜRART Can Göknil Resim Sergisi 829 Eylül HABİB, AYDOGDU ERjSl SANAT GALERİSİ 1 Ekim sayımızı önceden ayırtın resim sergisi 30 eylül 21 ekim 1983 Islıklal Cad Paşabahçe Yanı Te.kos ÇıkmMı, Yapikur Hanı K a t i . N o 2734 BeyoO<ulslantxıt/ Teteloo: 144 96 33 TURK RESSAMLARINA AİT RESİM ALINIR Kurtuluş Cad 191 Kurtuluş/İST Tel. 14404 783 SANAT GALERtSİ A. NAFİZ ÇAMLIBEL SULU BOYA RESİM SERGİSİ 28 Eylül 12 Ekim 1983 İstiMâl Cad. Postacılar S. No.12 Tel: 149 23 64 01 9JM S
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear