24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
OrııçlııIarla orııçsuzkırm çay mücadelesi Partisini ziyaret edenler İİnaı’atan düzenli bir şekilde çay, kahve servisi yapıldığına tanık oluyorlardı. İyi demlenmiş çayı içenler birkaç bardak daha istemekten kendilerini alamıyorlardı. Ramazan geldi, demli çay serı’lsl de kalktı. Çay ve kahve servisi yapılmamasından yakınanların sadece ziyaretçiler ya da basın mensupları olmadığı geçtiğimiz Çarşamba günü yapılan merkez karar organı ve yürütme kurulu toplantısında ortaya çıktı. Toplantı saat 15.00sıralarında başladı. Genel Başkan Turgut Özal gibi oruçlu olanlar için toplantıda çay sigara oruç içilmemesi bir sorun değildi. tutmaya,, yöneticiler 1015 dakikada bir kendilerini toplantı salonundan dışarı attılar ve yaptıkları ilk iş çay ocağına uğramak oldu. Oruçsuz yöneticiler çay ocağına uğruyor, neden çay yapılmadığını sorarak kızıyoriar, bu arada “Herkes kendi başına iş yapıyor. Böyle şey olmaz. Ocağı yakın bakalım”, diyorlardı. Bu durum karşısında idare müdürü hemen çay ocağım yaktırıyor, ancak 510 dakika geçmeden oruç tutan bir yönetici geliyor ve çay ocağının hemen söndürülmesini istiyordu. Bu mücadele böylece sürüp’gitti, saat 18.00’l geçene kadar. Bu sırada üç saattir toplantıda kalan oruçsuz yöneticiler mücadeleyi kazandılar ve çay demlendi. Çay mücadelesi Anavatan Partisi ‘nde parti içi demokratik tartışmanın ilk denemesi olarak başarılı geçti. en uygun isimlerdendi Sivil lider formülüne • . . 1. Sayfada Prof. Aldıkaçtı’ya “Sen artık Ankara’da durma. Partimiz kurulacak olıırsa bir program, bir tüzük gerekir,” dendi. Prof. Aldıkaçtı haziran ayınııı ilk günlerinde parti programı yapınak için Marmaris’c gitti. Prof. Aldıkaçtı’nın Marnıaris’e gitınesi ile bir başka işleme daha başlandı. Aldıkaçtı hem Mehmet Yaıar’a hem de Prof. Ihsan Doğramacı’ya evet demişti. Hem siyasi parti kurmak için evet, beni Hukuk Fakültesi Dekanlığıııa evet demişti. Aldıkaçtı’nın üniversiteye Prof. şü için işlenı başlatılmıştı. istifasını açıklamak için Danışma Meclisine geldiği son ana dek Yazar çevresı “ Hocanın evet’inin geçerli” olduğunu Istitasıııı açıkladığı gün toplanaıı Yüksek Öğretim Kurulu üyelerinin büyük “ çoğunluğuHocanın siyaset için daha gönülbi olduğunu” sanıyorlardı. Bir ktırııl üyesi, “Bir süre sonra yeni bir dekan seçimi için yine toplanırak şaşmayın,” dedi ar kadaşlarıııa. Aldıkaçtı Hocanın evi istifa gününden bir güıı önce dolup doluş taştı. Sağda parti kurnıa girişiminde bulunan çeşitli gruplara istifa haberi duyurulmuşııı. 1ler gruptao insanlar akın akın geldiler, “hocam biz ettik sen etme, gel başımıza geç” diye öneriler getirdiler. Hocanın gözleri yaşardı. Aldıkaçtı’nın istifa olayında bir küçük aydınlanamayan nokta vaıdı. Eşref Akıncı’nın yasama yetkisinin tümü ile MGK’yc dcvredilip DM’nin tatile girıllesine ilişkin verdiği önerge için lıoca fetva veı ip olur demiş miydi’ Hocanın letvasııııian sonra ‘ ortalık Larışmış, ‘Her şeye olur diyorsun” denmiş miydi? Siyasal tarilıimizde birden parlayan Prof. aldıkaçtı yumuşak başlı bir iıisandı. Gel denince gelir, git denince giderdi. Tüm Yaşamı da gelgitler arasında kavga vermekle geçmemiş miydi? Prof. Aldıkaçtı, “korkıınç yetkiler verildi” dediği YöK’ün kararıyla Istanbul Hukuk Fakültesi Dekaıılığı’na kez geliyord Bir seçim gecesi tarafı aklatacaktı; ama hangi tarafı ? Köylü bir en değilde, 1950 seçimlerinde büyükkuşkuköyve köylülerin B o da, üstündeydi. izde yıllarda bugünde s b çözülemiyen ir köylüve köylülükorunu bir vardır.1950 seçimlerinde kapalıkutu verecekacabanereye olanköylüler oylarını erdi?Şehirleraşağı yukarıbelliidi, oylar B 0 yanada, bu yanada ağıyordu. u kefesibellibiroranda ağmanın terazinin ölçeğini ne Ama belirliyordu. yaköylüler yapacaktı? b kalım Halk Partisi eçimlere irÖlüm gözs Paşaçevresindekilere üylebakıyordu. sonmoral “Atatürk’ün ölümünden veriyordu: İ946 iarlnda miiyonlanatıyoı*.Çankaya’nın y ardındabir uçak pisti var. buradan bazırianıyorlardı’ kaçmaya çoğunu g Köylerden elenhaberlerin aktarmıyorlardı, üzülür. ysa Paşa O Paşa’ya Ismet Paşa, anlatılanlardanoğunubaşka ç Demokratlar ö kaynaklardanğreniyordu m ktidaraelirlerse, ısırı5 kuruşa,basmayı g Yoz15kuruşaindireceklerini söylüyorlardı. görüşüşöyleydi: gat valisiIhsanSabri’nin b şu ğında,“Ah Ankara enibirseçmese..: A içine seçmiyeceği dıyordu. nkara’nın da k dogduğundan Malatya’dan adaylığınI oye nıuştu. Paşa’yı llisonrasındademokrasi adına Malatya kurtardı. ö F Tevfik ikret ılay, öylüden cünüalırS k casınasuçladı.“Köydeki yaşam Sade standardı bunuyükseltemedlk. düşüktür, ç eğitlmeyönvermeyealıştık.Köye eğitim komünizme giderse gelir:’ otora basklyla,zorlaoluşturduğumuz Isteğlyle ya riteyi aulusun y sonucubu da bırakacağlz. eçimlerin S oiacaktlr’ h başvurana “Köylüerkese,herkendine bir maviboncukveriyor. akalımkime B bir gerçekçıkacak?Köylü söyledikierl yanıaldatacaktırama, kimi?Köylü zekasım işletiyor.” b Paşa, Karadeniz ölgesive Orta Anadolu dönenFaikAhmetBarutçu gezisinden ya Paşa sorar: ? ne “Köylü düşünüyor“ bir “köylünün yanayalan söylediği kesindlr Paşam,amane yana?” e Kendidoğurdukları nstitü çocuğunu Mümtaz kendileri oğmaya çalışıyorlardı. b bir neolsa köylü Okmen, sayılırdı, öğütde iktidarın 0 verdi:“Köylü b değişmiyeceğineBuinancı ir inandırılmalıdır. verebilsek, korkuyoktur, öyoylarını köyden k verir:’ akit oktuki, buinancınasılvereV y kacak. Başkaseçenekyoktur’ bilirlerdi? Avrupa örmüşlerin, g çokokumuşumacakve korlarınkanısı eğişikti. d Köylü MEHMHI KFMAL ekBırakilmak istenenotoriteninsırtında, meğin,basmanın,kefenbezininkarneile v verildiği, yolparası,jandarma dipçiği, arv lıkvergisi ibibiryükünağırlığı ardı.Köyg lülerve kentlerbunlarıkolaykolay unutabilirler Seçimtartışmaları öşkte, k miydi? özel toplantılarda bu çerçeve içinde oturtuluyordu. Demokrat Köylerdeki propagandasından : “mönü ş gelenhaberler öyleözetleniyordu davranışında yalan Köylünün kendidavranışlarında mu doğrucuidiçok bile ler? Burasını endiaralarında k kenZihinlerinde düğümlenen tartışamıyorlardı di gerçeklerini sözlerinkarşıtsiyasetçilerin Demokrat den de doğrulamak istiyorlardı. a Parti’nin güvenilir damıUzeyirAvunduk, A birkaçtopkarşIlIğı ülkeyi merikalılara Kemal atır’a,“Bir S sürprizle daalısatti.Bubirkaçtopbaşkalarmdan sonualınıncayaeğin,köşkSeçimlerin d tekitartışmalar u düzeyde eçti.Seçimya b g pıldı,oylarsayıldı, elenhaberleriktidar:n g eldengittiğini Tartışmanın gösteriyordu. “ a dedi. yönü değişmişti. Altı ydayanırlar,” Otu“Altı ysonrabizonlaragösterirlz. a ramazlar ltı ay sonraiktidarıbizevera mekzorundadıriar’ m nabliirdi. savaşasokmayarak ilÜlkeyi Amerikaletinerkekliğini öidürmüşlerdl. Irz iliarülkede VSnamus b bırakmamışiardi. Amerikanankaiktidarsahiplerinin kendinizi karşılaşacaksınız, alıştırın..” şimdiden diyesiimiş. bunanaı yitirilmesi, Sürpriz, anıIktdarın y Ismet Paşa sıl dayanacaklardı. kadar, biz yenne getırınek amacınefkarlandıbugüne dayız hıı yüce görevi. Işte bunun Için adınıız Yüce Görev Partisi. Geceyarısından sonra köşkdahil,Halk k ışıklar arardıdemokratlar çı evlerinde A ıktidara teı gelmişlerdi ltıay birgülücüktü. unutuldu On yıl kaldıDemokratlar!. . k Eğer bir siyasal partı kurmuş olsaydı, yi. ne kendi deyişiyle ‘ ‘YOK’ü propaganda malzemesi yaparak” seçiııı ıııcydanlarında nutuk atacak mıydı? ii :1 1 Hoca başkan değil, dekan oldu Kazan köyünün muhtarı Kırkpıııar Ağası Edirne il Başkaııı Partisi istanbul Il Aııavatan Merke7inin açılışında, binaııın içi en az insaıılar kadaı çiçeklerle dolııydu. Ama bir tanesi vardı ki, genellikle bakanlaı çurpılıyorlardı. (enel Başkanın oturacağı masanın arkalaı ila düşen bir yerde üzerinde “Ali Ayuğ, Kırkpınar Ağası” yazısıııı görenler, şaşırmaktan kendilerini alanııyorlardı. Ama az. sonra anlaşılacaktı ki Ali Ayağ, partiniıı Edirııc il haşkanıdır. Turgut Özal, yüzünde o herzamanki gulücük ile saat 11.15 de Istanbul il merkezinden içeri Aı kasında il Başkanı Prof. Dr. Ercüment Konukman.. Ve Konukman nihayet “Anavatan Partisi Istanbul ii Merkezine hoş geldiniz. Sayın Ccnel Ilaşkanımız açış konuşmasını yapacaklar” diye anons ettiğinde, gazeteciler ve partililer çoktan birbirlerinin üzerine yığılmışlar ve belki biraz da Kırkpınar Ağası Ali Ayağ’dan ilham alarak birbirlerine elense ve peşrev çekmeye başlamışlardı. Turgut Ozal, bu “yağlı güreş” değil de “terli güreş” meydanında, baş pelılivan edasıyla koltuğuna kurulacaktı ama, Odalar Birliği toplantısında nasıl “Eğer paranız yetmiyorsa yatlarınız, vilialarınızı satın” diyerek işadamlarını şaşırttıysa burada da gazetecilerle partilileri şaşırtacak ve baş pehlivan değil de şair yüreğini milletin gözleri önüne serecekti: ‘Bu şehri Istanbul ki bi mislti bahadır.,” kim ? Partinin Köylü Kökenli Halkçıkurucu üyesi olarak Rıfat Yılmaz seçilmiş, partiden apılan resmi açıklamada da Rıfat Yılmaz‘ın Kazan Köyü Muhtarı olduğu belirtilmişti. Hattü partinin kuruluşunun 1<esinleşmesinden sonrada Rıfat Yılmaz ‘in Kazan Köyü mulıtarlığıııdan istifa ettiği açıklanmıştı. Ilabererin gazetede yayınlanmasırıdaıı sonra “Kazan tnuhtarı Mustafa Şahbaz’ inizaladı bir mektup geldi. Gazetemize gönderilen mektupta Rıfat Yılmaz ‘ın hiçbir dönemde Kazan ‘da muhtarlık yapmadığı belirtilerek “Halen kazan muhtarı 1968 yılından bu yana benim. Ondan öncede Huse yin Gülsün idi,” deniyor. Mektup şöyle sürüyor: ‘12 girdiğim seçimleri kazanarak üç devre muhtarlık yaptım. Halen de yapıyorum. Politikaya hiçbir dönemde girmedim. Muhtarlığımızın da politikaya alet edilmesine gönlüm razı olmuyor. Bu yanlış bilginin nereden alındığını yayınlamanızı rica ediyorum.” Mektubun sonunda da şu gözdağı veriliyor: “Yanlışlığın duyurulmaması halinde gerekli yerlere başvuracağını hatırlatırım. Bakalım Halkçı Parti, kurucu üyesi olan ve Kazan Muhtarı diye tanıttığı Rıfat Yılmaz‘in durumu konusunda bir açıklama yapacak mı? Kitapçıgil ‘in “ihanenen” çektiği... YGP, yüce bir göreve talip olduğu ıçın adım Yüce Görev Partisi parti yöneticilerinin Istanbul ve Ankara’da gazete hürolarını ziyaıetleri Siyasal sürüyor. Kimi yöneticiler kuruluştanhcmen sonra yapıyorlar bu işi, kimılerı de “onay süresinin” dolmasından sonraya bırakıyorlar. “Tezcanlı” gruptan Yüce Partisi Başkanı Vefa Karatay, yönetici arkadaşBaha caddesinde bir lokantadayız. Sakarya Ankara dışından geldikleri anlaşılan 56 kişi masanın tam ortasında oturan uzun boylu kişiyi can kulağı ile dinliyorlar: Çok titiz bir çalışma yapacağız, yeni il bir örgütlenmesini anlayışla gerçekleştireceğiz. Bunun gibi tek tek girişimlerin, sohbetlerin Sosyal Demokrasi Partisi dışında tüzel işilik kazandıktan sonra durgun bir k bekleyiş içine giriverdi. Sessiz, demeçsiz bir bekleyiş Genel Sekreter Yardımcısı Oktay Ekşi’nin gazete ve ajans bürolarına telefon edip Erdal Inönü’ye demeç için yapılan başvuruların bir süre ertelendiğini bu durgunluğun ilk göstergesi oldu. söylemesi, Aynı suskunluğa Kurucu kurul üyeleri de katılmıştı. Aralarında bir centilmenlik anlaşması imzalanmış gibi kurul üyeleri s sorulanorulara hemen hemen aynı yanıtları veriyorlardı. SODEP’de en belirgin hareketlenme, 16 dönüsı kadar buyük bir talihsizlik da o görevi yanında kulislerde Yasarna siyasi tartışmaların yapıldığı sürekli olmuştur. Meclisi‘nde geçtiğimiz günlerde özel Danışma Mahremiyetimize tevdi edilen sözleri ve bir toplantı düzenlendi. Eşref Akıncı’nın fikirleri, içinde hulunduğumuz durum “erken tatil” Önergesinin sert biçimde toplantıda birbirimize dolayısıyla, aktarmamız idi. Fakat bu bilgileri özel zaruri toplantıdaki görüşmelerin basına tartışıldığı sızması üzerine Başkanvekili Vefik surette tutulmuş bir zabıt şeklinde dışarıya üyelere Kitapçıgil birer “mektup” gönderdi. ıılaştırmak, Meclisimize, siz değerli Basına haber sıı.dırılmasını “ihanet” olarak ve bir üyelerimize buçuk yıllık büyük emeklerimize ağır bir darbe olmuştur. indirilen niteleyen Kitapçıgil, ikinci bir ihanete daha Bu olayın hangi maksat ve gaye ile uğradı. Ne yazık ki, tüm çabalarına anlamak mümkün değildir. iliçüyelere gönderdiği mektup da basına karşın, yapıldığını sızdı... Kitapçıgil’in bundan böyle nasıl bir bir şahsın, hiçbir toplumun kendine ihaneti haberleşme yöntemi bulacağı mera kla düşünülemez. Fakat, maalesef bekleniyor. düşünülmeyen bu hadise ile yaşanmıştır. şey Demokrasi tarihimizde önemli bir yer Vefik Kitapçıgil, üyelere gönderdiği e mektupta özetle şöyle demişti: işgal decek olan Danışma Meclisi’nin böyle bahtsızlığa uğraması hazindir. bir “Danışma Meclisi’nln siz değerli üyeleri haziran 1983 perşembe günü özel ile 9 Bu sonuç, hayatta hepimizin en büyük ve gizli bir toplantı yaptık. Bu toplantıda manevi mükğfalı ve mirası sayılacaktır. Bu son günlerin Meclisimizl, çalışmalarımızı düşünce ve temennilerle çok değerli ve şahıslarımızı ilgilendiren konuları sağlık diler, saygılar sunarım.” arkadaşlarıma üzerinde görüş birliğine varmak suretiyle tatile girmeden sürekli çalışarak yürütmekte olduğumuz şerefli görevlmlzin en DM Başkanı’ <‘kili “Bat<ına mükemmel şekilde tamamlanmasına karar verdik. haber tazdırmak ihanet Bu karardan duyulan memnuniyet ne diye mektup yolladı, kadar sevindirici olmuşsa, gizli kalması sızdırılmaBaştarafı mektup da basına sızdı... gereken görüşmelerlmlzin dışanya ları Mustafa Ayverdi ve Faruk Erbil’le bırlikte geçen hafta sonunda Cumhuriyet’ın Ankara hürostındaydı. Belki bir tatil gitnünün çalışıııa havası belki Faruk Erbil’ili gazeteci havası belki de parti başkanı karatay’ın sıcak havası nedeniyle, zıyaret çok neşeli bir havada geçti. Konuklarımız sanki bir partinin yöneticileri değil de kırk yıllık dostlardı. Ziyaretin onuncu dolmadan büro kahkahalarla dakıkası çınlarnaya başlamıştı. Hani bazı günler vardır, insan nedenli ııcdeıısiz güler. ü ülecek hiçbir şey olınasa da güler ya. . 0 gün Ankara büroınuz da öyle güleç bir havaya girdi. Arkadaşlar sık sık “iyi ki geldiniz beyefendi” dıyorlaıdı. “Bazı şeyleri yalnızca kendi aramızda hirhirimiıin gönlünü karartmaklan konıışup, bıkmıştık. Oysa sizler taze bir hava efkürımızı dağıltınız.’’ Ne var ki tüm getirip bu gülücükler arasında YGP’lilerle çok (‘umhuriyet’cileı ciddi konuşmalar yaptılar. Efendim neden Yüce (iörcv Partısı? Adınızın anlaınını açıklar mısınız? Çok yüce bir görevi yerine gettrmek için parti olarak ortaya çıktık. Kemalizmi ülkeye ve dünyaya tanıtmak, sevdirınek ve uygulamak gerekiyor, bu daha yapılmadı lıaziraıı perşembe gunü Merkez Karar ve Yönetim Kurulu ile Kurucular Kurulu’ııuıı il Örgütlenmesi konusunda ayrı ayrı toplanmalarıydı. Erdal Inönü ve çekirdek kadwsu il konusunda belli ilke kararlaıı alÖıgıiılenmesi rnıştı. Bunların başında, Ankara, Izırıiı ‘. e Istanbul il örgütünün belirlenıııcsi gcliyoı da. Diğer illerde normal olarak yiirütülecek Örgütlenme çalışmaları Ank ar a, Iıınii ve Istanbul için daha titiz sürdiirıılceekıi Diğer yandan, Merkez Karar ve Yemetim Kurulu, Genel Sekreter Ahnıet l)ıırııkoğlu, Gülöksüz, Koral Cöyıneıı se Yiğit Türker Alkan’dan: oluşan küçük bir o komisyonluşturdu. Komisyon il Örgıiılcıımesinehazırlıkların yanısıra, ilişkin dek şiıııdiye yapılan seçimlerdeki oy oranları her şey derler dim, inıınınayın. efenicin ınalist Atılım Birliği’• KeT, diyorlar ki. (KAB) devamı divorlardeğil ıni? Türkiye’nin tüm ii ve ilçeleriııdeki KAB’nin tubelalarını tersine çevirecekler, olacak Yüce (görev Partisi böyle diyorlardeğil mi? Yok efendim, bir şey. Ben l,ıınıı değil. başka şeyi soı acaktıııı ef. . Bakın, partimizde KAB’deıı bazı aukadaşlar elbette vardır. Elbette başka katılaıılar a olacaktır. Bız hiç kimseyi d partimize katılması veya katılmaması ıçin zorlamayız. Bu partiyi kurmadaıı Önce ben ha.şkaıılıktar.istifa ettim. Bu bir şey aıılaımaz mı? Örgütlenme çalışıııalarınız. . Herkes bilmeli ki, KAB örgıitüııden ayrı bir şekilde, tüm illerde ve ilçelerde, saıııan içinde kuracağız. Bunun dolmasını bekliyoruz. için onay Partiniz nı da irdeledi. Illere göre sağ ve sol partileı ııı seçimlerdeki ağırlıklarıııı belirledi. Komisyon ayrıca illere yapılacak geziler sırasındaIl örgütüne yardımcı olabilmek ve taıııtıııak amacıyla program ve tüııik hazırladı büıüıı bu çalışmaların soııunda varılan oııak kanı , il örgtitlenıııesinc, partinin 20 iııcelcmc süresinin bitmesiııdeıı sonı:ı başlanııiası oldu. Yaııi SODEP büyük L’ir la il Örgtıılennıesi çalışınalarına souia sonlut bır biçimde . . SODEP “incelemeyi “bekliyor Baba Vefa Karagay, ortalama üç cıııııledeKemalizm’dcn sözediyordu. Bir ar bir kadaşıııııı, Kcıııalizııı’ı nasıl nı soıdıı. Karaıay’ın yanıtı kısa ve kc’.ııı oldu: “Keınaliznı, insanlara güven ve içinde bir lıayal sağlayan, insanları ıııııttıı elıneyi amaçlayan bir sisleıııdir. Keıııaliı evrensel bir rejimin adıdır.” Böyle bir rejimi uygulamanın, ıızoıı torlıı bir çaba gerektirdiğini, görevleriııiıı yuce olduğu kadar da zor olduguııu bir arkadaşıınııı şöyle yanıtlıdı karatay: ‘ ‘işta bunun için bıı göreve talip olduk. isiııi: ‘‘Kolaş lçıınııdcn biri geıirdi herkesin harcıdır. Oncınli olun böyle ıor hir görevi, böylesine duyarlı bir zanıaınla yeriııt’ getirebilmektir.” kaıatay sürdürdü: Bakın arkadaşlar, bu konııda bir belirtmek istiyorum. Keı,ıalizm şeyi ince, kapsamlı ve evrensel bir rejimdir ki, şartlar yeterince için Atatürk ııımanında bile gereğince ııygıılanııınııdı. böyledir. Bir hüyiik ııdaııı Fikirler koyar oııları ortiiya. Sonra başkaları çıkar, onlar uygulıır. işte bunu hi7 yapacagıı. Efeııdım, konııştuğumtı7 haıı kiııısc ler politikayı karalayarak , onıııı kirli bir şey olduğunu söylüyorlar. Onlara gore halk politikadaıı , oolitikacıdan rıctrcı ediyorınu.ş. Oysa bakııı politik yaşam başladığıııdan berı herkes ne çok politika konuşuyor. Atatürk de politikanın mütelevviıı bir şey olduğunu söylemiştir bir ama kirli dememiştir. Onun dediği konuşmasıııda, gibi, politika mülelevvindir ama kirli değildir. Yani pek çok renge girebilir demek bu, Politika zaman zaman kirlenmişse, bu, kötü politikacılar yüzünden olmuştur. 0 sebeplekatılmıyorum böyle bir iddiaya. Öyle ya, katılsaydınız politikaya atılmazdınız değil ıııi? Güzel bir gün geçti (‘umhuriyet’ıe geçen lıafta sonunda. Ciddi yanlarını sizlere aktarmaya çalıştık. Hepiınizi kahkahalara boğan o tatlı cümleleri ise tüm Ankara burosu çalışanları olarak anilarımızda saklıyacağız. SAYFA2 CUMHURİYET SEÇİM 83 / CUMHURİYET/ SEÇİM 83 SAYFA7
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear