26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 EKtM 1983 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 HAFTANIN SANAT ÇİZELGESİ Sinema Duyduk Gördük tSTANBUL ISTANBUL • TURGUT Salgar'ın "Gecnüş Mazi Degildir" konulu fotoğraf sergisi Galata Sanat Galerisi'nde 30 ekime kadar gezilebilir. • RESİM ve Heykel Müzesi'nde "Son Yüzyılhk Türk Resmi'nde Mimari" konulu sergi 30 ekime kadar gezilebilir. • ANADOLU Medeniyetleri Sergisi, Topkapı Sarayı, Aya trini Müzesi, tbrahim Paşa Sarayı, Harbiye Askeri Müzesi, Resim ve Heykel Müzesi'yle Arkeoloji Müzesi'nde sürüyoı. • CANAN Tekpınar'm Akbank Osmanbey Sanat Galerisi'ndeki resim sergisi 28 ekime kadar sürecek. • FATMA Eye'nin Akbank Nişantaşı Sanat Galerisi'ndeki resim sergisi 28 ekime kadar sürecek. • R.tREN'in Akbank Bahariye Sanat Galerisi'ndeki resim sergisi 21 ekime kadar gezilebilir. • ASIM Yücesoy'un Süha öztartar Sanat Galerisi'ndeki suluboya resim sergisi 25 ekime kadar sürüyor. • NEVİN Mengü'nün Süha öztartar Sanat Galerisi'ndeki suluboya resim sergisi 25 ekime kadar açık. • HABİB Aydogdu'nun Ümit Yaşar Sanat Galerisi'ndeki resim sergisi 21 ekime kadar sürüyor. •MEHMETGüleryüz'ün Urart Sanat Galerisi'ndeki resim sergisi 27 ekime kadar sürüyor. • FİKRET Kolverdi'nin Galeri Bakraç'taki eski Türk evlerini konu alan resim sergisi 28 ekime kadar gezilebilir. • GARANTİ Bankası Sanat Galerisi'ndeki " D Grubu 50. Yü Resim ve Heykel Sergisi" 28 ekime kadar sürecek. • TABAR Sanat Galerisi'nde "D Gnıbu'nun 50. Yıh" nedeniyle acılan sergi sürüyor. • MURECCEL Küçükaksoy'un Bebek Yapı Kredi Sanat Galerisi'ndeki resim sergisi 21 ekime kadar görülebüir. • EREN Eyüboglu'nun Caddebostan Dört Boyut Sanat Galerisi'nde açtığı resim sergisi 5 kasıma kadar gezilebilir. • REMZİ Töremen'in Tanak Sanat Galerisi'ndeki resim sergisi 24 ekime kadar açık. • ALİ Rıza Jadidi'nin tstanbul Tıp Fakülıesi (Çapa) DekanBeyoğlu DÜNYA (1490166) "tlk Aşk Hikâyesi" Mark Gregory, Andrea Goldman 12.00,14.15, 16.30, 18.45, 21.15. FİTAŞ (1499361) "Profesyonel" JeanPaul Belmondo 12.00, 14. 15 16.30, 18.45, 21.15. EMEK (1448439) "Rocky 3" Sylvester Stallone 12.00, 14.15, 16.30, 21.00. StNEPOP (1437071) "Mirasçılar" Romy Schneider, Omar Sheriff 12.00, 14.15, 16.30, 18.45, 21.15. YENİ MELEK (1444289) "Braggatto" Alain Delon 12.00, 14.15, 16.30, 18. 45, 21.15. Şişli AS (1476315) "Rocky 3" Sylvester Stallone 11.00,13.00, 15.15, 17.30, 19.30, 21.45. SİTE (1476947) "Şahit" William Hurt 11.00, 13.00, 15.15,17.30,19.30, 21.45. GAZİ (1479665) "İlk Aşk Hikâyesi" 11.00, 12.45, 15.00, 17.15, 19.30, 21.45. KENT (1477762) "Mirasçılar" Romy Schneider, Omar Sheriff 11.00, 13.30, 16.00,18.30, 21.45. KONAK (1482606) "Profesyonel" JeanPaul Belmondo 11.00, 12.45, 15.00,17.15, 19.30, 21.45. tstanbul BAKIRKÖY (5716826) "Mirascılar" Romy Schneider, Omar Sheriff 11.30, 13.30, 15.30, 17.30, 19.30, 21.30. BAKIRKÖY 74 (5720444) "Rocaky 3" Sylvester Stallone 12.00, 14.15, 16.30, 18.45, 21.30. Kadıköy AS (3360050) "Rocky 3" Sylvester Stallone 11.00,13.00, 15.00, 17.00, 19.30, 21.30. KADIKÖY (3377400) "Profesyonel" JeanPaul Belmondo 11.00, 13.15, 15.15, 17.30, 19.45, 21.45. KENT (3369612) "Rocky 3" Sylvester Stallone 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.30. SÜREYYA (3360682) "Şahit" VVilliam Hurt 11.00, 13.15, 15.30, 17.45, 21.45. "PEER GYNT" İSTANBLL'DA İLK KEZ SERGtLENtYOR Konusu Norvecli yarar Henrik tbsen'in oyunundan alınan, miizigi yine Norvecli besteci Edward Grieg'e ait olan "Peer Gynt" balesi, Istanbul De\let Balesi'nce İstanbulda ilk kez sergiteniyor. 20 ekim persembe günü saal 20.00'de AKM Btiyük Salon'da başlayacak üç perdelik balenin koregrafisini Liivanyalı konuk koregraf Vytautas Gırıvitskas yaptı. lık binası sergi salonunda açılan sergisi 23 ekime kadar sürüyor. • GÜNGÖR Anbal'ın Akbank Bahariye Sanat Galerisi'ndeki resim sergisi 21 ekimde sona eriyor. • MtMAR Sinan Üniversitesi'nde bugün "Çagdaş ttalyan Mimarisi 19621982" sergisi açılıyor. Sergi 4 kasıma dek sürecek. • İTÜ Taşkışla Sergi Salonu'nda bugün Amerikalı Prof. Catharine Phillips'in suluboya, çini mürekkep, taşbaskı, serigrafipek baskı eserlerinden oluşan bir sergi açılacak. Sergi 28 ekime kadar gezilebilir. • MÎMAR Sinan Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi'nde "Tarihi Çevrede Mimari Uygulamalar" konulu sergi bugün acılıyor. Sergi 28 ekime kadar açık kalacak. • TAKSİM Belediye Sanat Galerisi'nde bugün "Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltıraslar Derneği" bir sergi açıyor. • tBRAHİM Kalyon'un Yapı Kredi Bankası Osmanbey Sanat Galerisi'nde açtığı sergi 24 ekime kadar sürecek. • SEVİMCE Sanat Galerisi'nin " D Grubunun 8 Ekim 1933 Desen Sergisi" anısına açtığı Desen Baskı sergisi 29 ekime kadar sürecek. • AHMET Ansan'ın Akbank Bebek Sanat Galerisi'ndeki resim sergisi 4 kasıma kadar açık. • ŞÜKRAN Ülsever'in seramik sergisi Akbank Etiler Sanat Galerisi'nde 28 ekime kadar görülebilir. •ALlHaydar Pektaş'ın Erenköy Iş Sanat Galerisi'nde bugün 8. kişisel sergisi acılıyor. Sergi 4 kasımda sona erecek. • CENGÎZ Özek ve İlhan Cihan'ın Yapı Kredi Bankası Kazım Taşkent Sanat Galerisi'nde açtıklan Türk Gölge Oyunları Tasvirlerini kapsayan sergi 20 ekime kadar gezilebilir. • SAMİ Yetik Galeri Lebriz'de çarşamba günü bir resim sergisi açıyor. Sergi 19 kasımda sona erecek. • PAMUKBANK Gayrettepe Sanat Galerisi'ndeki "Eski Türk Keseleri Kolleksiyonu" sergisi 28 ekime kadar görülebüir. • PARMAKKAPI IşSanat Galerisi'nde Hollanda'da ilkokulda okuyan Türk çocuklannın resim sergisi bu akşam acılıyor ve 4 kasıma kadar sürüyor. • MİMAR Sinan Üniversitesi Osman Hamdi Salonu'nda bugün "Yeni Egüimler" sergisi acılıyor. • MİMAR Sinan Üniversitesi Kütüphanesi'nde "Rönesans'tan Günumüze Batı Sanatı" kitap ve dergi sergisi bugun acılıyor. • VICTOR Pasmore'nin Resim ve Baskı sergisi 21 ekimde Devlet Resim ve Heykel Miızesi'nde acılıyor. • ATATÜRK Kültür Merkezi'nde salı günu "Çağdaş Türk Sanatı" sergisi acılıyor. "Öp Babanın Elini" adlı oyunu pazartesi hariç her gun 21.15 te, çarşamba, cumanesi 15.30'da ve pazar 18.00'de sergiliyor. • GÜLRİZ SururiEngin Cezzar Tiyatrosu 21 ekimden itibaren "Kaldınm Serçesi"ni Şan Tiyatrosu'nda, pazartesicuma 21.15'de cumartesi, pazar 14.30'da sahneleyecek. • BEŞ Kafadarlar Tiyatrosu "Koltuktan Kalkmayan Çocuk" adlı oyunu, Hodri Meydan Kultür Merkezi'nde cumartesi ve pazar günleri saat 10.30'da oynuyor. • HADİ Buyur Tiyatrosu, "Hayret Bişey" adlı guldürüyu pazar ve pazartesi dışında her akşam 21.15'de çarşamba ve cumartesi 15.30'da, pazar 15.30 ve 18.30'da sergiliyor. • HARBİYE Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nda çarşamba perşembe günu 21.00'de "Figaro'nun Diiğiinü", cuma 21.00, cumartesi 15.30 ve 21.00'de "Macbeth", pazar 15.30 ve 19.00'da "Figaro'nnn Dügünü". • FATtH Şehir Tiyatrosu'nda çarşamba, perşembe 21.00'de "Hepsi Ogtamdu", cuma 21.00, cumartesi 15.30 ve 21 .OO'de "On İki ÖfkeH Adam", pazar 15.30 ve 19.00'da "Hepsi Oglumdu." • ÜSKÜDAR Şehir Tiyatrosu'nda Çarşamoa, Perşembe 21.00'de "Snsuı Yaz", cuma 21.00, cumartesi 15.30 ve 21.00'de "Sevdigim Adam", pazar 15.30 ve 19.00'da "Susuz Yaz." • KADIKÖY Şehir Tiyatrosu'nda cuma 21.00 cumartesi 15.30 ve 21.00, pazar 15.30 ve 19.00'da "Şimdi Sırası mı?" adlı oyun var. • ÜSKÜDAR Sunar Sinemasf nda Bizim Tiyatro cumartesi ve pazar günleri saat 11.OO'de "Nasrettin Hoca ve Eşegî" adlı oyunu sergileyecek. • KOCAMUSTAFAPAŞA Çevre Tiyatrosu, Mehmet Akan'ın sahneye koyduğu "Itirazım Var" adlı güldürüyü sergiliyor. • DEVLET Tiyatrosu "Mikado'nun Çbpleri" adlı oyunu salı, çarşamba, perşembe cuma 18.30'da, cumartesi 15.00'de Oda Tiyatrosu'nda sergiliyor. na. Tabii, bu arada doğal gtreksinimler kendini gosterdi mi, "malum yer"e kofmak kaçmılmaz oluyor. Panayıra gelen kadınlar da kendileri için hazırlanan köşeye saldırmtşlar. Ancak, görüldüğiı gibi doğal gereksinimlerini giderecekleri yer sayısı sınırlı, millet kuyrukta. Üsıelik içlerinden biri elinde şişesiyle "idrar tahlili" için malzeme toplamaya haurlamr gibi tşini bitirip gideninse atıştırdığı gözden kaçmıyor ve ister istemez insan Nasrettin Hoca'mn birfikrasım anımsıyor. Hoca'ya sormuslar: "Helada yemek yemek günah mıdır?" Hoca gülmüş. "Değildir ama. heladan çıkarken ağzımzın oynadığırıı gorenler başka bir şey yediğinizi sanırlar." fFotoğraf: KADIR CAN) Karacabey y den »r ı * ı • „!„. ınsan manzaraları s ş m insansdoiuşmmsmırubiraiau surü Burası Karacabey Panayırı. Bir Isı40 derece olursa Suat Peyman, ODTÜ Idari îlimler Fakültesi mezunu.. Aym üniversitede master de yapmış... Birara, nereden etinegeçtiyse, Kanada 'nın kuzeyinde, adını şimdi anımsayamadtğı bir kentteki üniversitenin adresine bir mektup yazar. "Durumum şu, öğretim uyeliğine talibim" gibi.. Kısa bir süre sonra üniversiteden olumlu yanıt ve bir de "acceptence" kâğıdı gelir. Rektörlük, Peyman 'a gönderdiği yanıtta, "Durumunuz uygundur, sızi kabul edıyoruz. Ayrıca şöyle şöyle şoyle olanaklar da tanıyoruz. Hemen gelin ve ekteki kabul kâğıdını da doldunın gönderin...." Peyman, bir yandan heyecanla kabul kâğıdını doldururken kâğıdm bir yüzündeki kenti ve üniversiteyi tanıtan kısa açıklamayı da okumayı ihmal etmez. Ancak, en altta çok küçük ve in İçişleri Bakan lıgı 'ndan Güven çiftine müjde Tiyatro Kuğulu ParkHa "Kugu'nun ÖlümÜ Bir Ankaralı okurumuz, çok kısa süre önce bir "Kuğunun ölü'mu" balesi izlemiş. özellikle Ankaralılan yakından ilgilendirdiği için biz de sütunlartmıza geçiriyoruz: "Ankara'nın Kavakhderesi'nde, bildiğiniz gibi bir Kuğulu Park var. Kuğuiar haziranda iki aile oldu, ördekler çoğaldı. Gözlerimızi, gönullerimizi okşuyor, gamımızı, üzuntümüzü dağıtıyordu bu zarif hayvanlar. Çocuklar için ayrı bir neşe kaynağıydı. Ama Kuğulu Park 'm havuzu son bir yıldır gitgide batakltğı andınyordu. Zaten avuç içi kadar bir verdi. Her gidişimde zarif, kibar, soylu görü'nuşlü kuğulara acır, bu suda nasıl yaşıyorlar, acaba ne zoman ölecekler, diye çevremdekilere dert yanardım. Sonunda iki dişi, çimenlerin üzermde debelene debelene, bir baytar bile ça^nlma zahmetine katlanilmaksızın, gö'zlerimin önünde can verdiler. tSTANBUL • HADİ ÇamanYeditepe Oyuncuları, Fiisun Önal'ın da konuk oyuncu plarak katıldığı "Kelebekler Öıgürdür" adlı oyunu Kenter Tiyatrosu'nda oynuyor. • ORTAOYUNCULAR, Küçük Sahne'de "Anna'nın Yedi Ana Günahı"nı cuma 18.30, cumartesipazar 15.30 ve 18.30'da • TEVFİK Gelenbe Tiyatrosu Opera ve Bale AKAN ZAMAN DURAN ZAMAN MELtH CEVDET ANDAY Hep yabancı kızlar Adımla yayımladığım romanlanm içinde Gizli Emir, öteki üçünden daha çok yankı buldu ve daha çok tepki aldı. Yankı bulmasının nedeni, 12 Mart'tan önce yazılmış olmasına karşın, 12 Mart sonrası olayiannın sezgisel betimlemesini içermesidir. Bu nasıl oldu? Ben o romanın önce konusunu değil, izleğini (tema) buldum. (Gerçi tema da konu demek, ama bizde bu iki sözcük ayrımlaştı). Bekleme izleği idi bu. Godot'yu Bekterfcen'de iki berduş, Godot diye birini, bilmedikleri birini beklerler. Dino Buzatti'nin 7atar Çölü adlı romanında, genç subay, atandığı sınır kalesinden hoşlanmamasına karşın, Tatarlar gelecekmiş söylentisine kapılarak beklemeğe dalar. Kafka'nın Dunışma 'sında Bay K. dâvasının sonunu bekler. Gene Kafka'nın Şaro'sunda Kadastrocu, görevü olarak çağırıldığı şatoya girebilmek için romanın başından sonuna dek bekler. Benim romanımda da, güvenliğin sıfıra indiği bir kentte, insanlar gizli bir emir beklemektedirler. Karışıklıkların önünü ardını düşünebildiğimce açık bıraktım. Başka bir deyişle, düşlem ülkesinde at oynatmağa kalktım ve sonra anladım ki, düşlem de gerçeğe yaklaşma yollarından biridir. Hiç bir karakier ya da tip çizme ardına düşmedim. Bunda daha baştan kararlı idim. Olaylar içinde kişiler, birer gölge gibi oradan oraya gideceklerdi. Fakat şaşarak gördüm ki, okuyanlar o romanda tipler buluyorlardı, tamdıklarına benzetıyorlardı kimi kişileri. Neden böyleoldu? Ya ben o kararımı gereğince uygulayamadım, ya da yazar bu açıdan işi ne kadar sıkı tutarsa tutsun, kişiler, ister istemez, yaşayan insanlara benzemeğe başlıyorlardı. Bundan kurtuluş yoktu. Gene bu roman yüzünden, çok saydığım bir arkadaşıma, barışmamacısına danldım. Sabahattin Eyüboğlu'dur o arkadaş. Anlataytm. Güzel bir yaz günü dört beş kışi Arnavutköy üstündeki Ayazma adlı lokantaya öğle yemeğine g'rtmistik. Bu lokantanın tadına doyulmaz güzelliği, kentin göbeğinde sizi bir koru ile sarmasından gelir. Yemekten sonra, öteki müşteriler de gidince, tavla buldurduk, oynamağa başladık. Kimi konuşuyor, kimi oynuyor. O zamanlar Sabahattin tavlaya çok düşmüştü. Birara ben, Vedat Günyol ile, Gizli Emir üzerine konuşmaya başladım. Gizli Emir, başka bir kaç romanla birlikte o yıl TRT ödülünü kazanmıştı ve Vedat Günyol da bu romanları konu edınen bir yazı yazmtştı. Benım romanımdan övgü ile sözederken "çağdaş batı romanının etkisi''ni dıle getiriyordu o yazısında. Çağdaş batı romanının etkisinden kaçınacak ve bu etkinin söylenmesinden gocunacak değıldim. Ne var ki, bizim romanımız tümden batı etkısinde y * başlamış ve gelişmişti. Ama günümüzde ortaya çıkan garip durum şu idi: Batının geçen yüzyıldaki gerçekçilik akımının yazınımtz üzerindeki sürüp giden etkisi artık yabancı sayılmıyordu da, alışmadığımız bir biçem yadırganıyordu. Yoksa G/z// Emir bir batı romanının etkisinde yazılmış degildi. TRT ödülünü kazanan o romanlardan birinde, örneğin, bir kasabamızdaki bir memurun sıkıntılan anlatılıyordu. Bu konu batı romanında bol bol incelenmişti. Modem yaklaşımlar mıydı bize yabancı gelen? Bunlan söyledim Vedat Günyol'a, o da bana hak verdi hattâ "Bu konuyu yazmalı" dedi işte tam o sırada Sabahattin Eyüboğlu tavlayı bıraktı, konuştuklanmızı anlaştlan yanm yamatak dinlemiş, benim Vedat Günyol'a çattığımı sanmış, karşıma oturdu, "Senin o romanın..." diye başlayarak çok pis, tam anlamı ile pis bir sıfat kullandı. Nedenini sordum soğukkanlılıkla. Romanımdaki kadınlardan birinin geneleve girmek içın resml makamlara başvurması olayını ayıpladığı yanıtını verdi. Oysa bu kadın, kalb hastası olan kocasını kavga sırasında sarsarken adam öldüğü için kendini suçlu bulmaktadır ve doktorlann, ölüme bu sarsmanın neden olmadığına ilişkin açtklamalanna karşın, şiddeti gitgide artan bir vicdan azâbına kapılır. Öyle ki, kendini cezalandırmak için geneleve gtrmeye kalkar ve ona genelevlerin çoktan kapatıldığı yanıtı verilir. Ben buna benzer bir playı gazetede okumuştum. Üvey evtâdını döverek öldüren bir kadın, bulunduğu yerin güvenlik yetkililerine başvurarak geneleve girmek istediğini söylemiş, "Kendimi ancak böyle ceza/andtrabttirim" demişti. Avukat Orhan Apaydın da benzeri bir olaya sanırım İzmir'de rastlamış, kendisinden dinledim. Sabahattin Eyüboğlu'nun cinsel konularda bu gibi duyarlıklannın bulunduğunu bilmez değildim. Ama genelevlerimiz zavallı Anadolu kızları ile dolup taşarken, konuyu tabulaştırmanın ve ağız bozmanın anlamı neydi? Bir daha hiç aramadım onu. (Dostları da bu yüzden bana küstüler). Yalnız "Troya Önünde Atlar" adlı uzun şiirimin bir yerinde, Hep yabancı kızlar çalışır bizim genelevlerde Adları Lâ, Lî, Lu. dizelerini yazdım. Sabahattin o vakit sağ idi, belki okumuştur. İşin tuhafı, bir Amerikalı profesör, Amerika'da çıkan bir yazın dergisinde bu şiirden sözederken, "Türkiye'deki yabanct etkisine bakm, genelevlerde çalışanlar bile yabancı" diye yazmaz mı? Gönderdiğim yanıt yazısında, genelevlerimizde yabancı kızların çalışmasının yasak oiduğupu Özenle belirttim. Gösteri tSTANBUL •DEVLET Opera ve Balesi, "Peer Gynt" balesi ile saat 20.00'de perdelerini 20 ekimde açıyor. tçişleri Bakanlığı Basın ve Halkla tlişkiler Müşaviri sayın Hayat İlhan, "DuydukGörduk" sutunlarında yer alan bir yazıya açıklama gönderdi. Biz de kendisine teşekkur ederek bu yaztyı aynen koşemize aktarıyor ve doğrudan ilgilendirdiği için de Ester ve Huseyin Guven çiftine "gozünuz aydın" diyoruz, "11/8/1983 tarihlı gazetenîzin KM'Duyduk Görduk' sutununda ce puntolarla yazılmış bir nota 'Belkı Bir Gun, Bir Gün Diye... gözü ilişince donar kalır: Beklehm' başlığı altında yazılan yazı ılgılilere inceletildi. Gelen ' 'Bölgede ortalama ısı 40 decevabı yazıda; konu hakkmda rece dolaymdadır." bilgi ıstenilen TRT Genel MuPeyman hâlâ Ankara'da ve bu dürlüğu, 13/9/1983 gun ve nedenle de hatırlayamıyor ken TV.D.Bşk.Dış Kay.Md. tin adını... 3605/823/2831 sayılı yazılan ile adı geçene tercume ucretinin ödeneceğini bildırmıştir, denılmektedir. Bu açıklamanın ılk çı"5 ekim gunü yine Kuğulu kacak nushada aynı sutunda yaPark'tan geçiyordum. Baktım ymlanmasını rıca eder, ilgmize havuzu temizliyolar, teşekkur ederım." ılaçlamaya hazırlanıyorlar. Konuştuğum bir gorevli, 'Efendim,' dedi, 'o iki dişiyi zehirlemışler. Zehirleyenleri yakalayamadık. Geçenlede de bir deli, sopayla bir kuğuyu öldurdu.' Havuzdan iğrenç bir Mecitözu'nden sayın okurukoku yükseliyordu. Bız muz Muzaffer Seçım Toklu, dinleyenler de, sözde bu 3/10/1983 tarihli mektubuyla 6ımasala mandık. Oysa kaç li uyanyor ve çok haklı olarak kere gözlerim, parkta görevli şöyle diyor: bu bekçilenn çimenlere çıkan "Sayın DuydukGorduk" köya da havuzda yer değiştıren şesiyapımcıları; Anamur ılçesikuğulan sopayla nin Kukür Köyu îlkokulu'nun kovaladıklartnı, vurduklarını, kapamş haberini verirken, Anataşladıklarmı gördu. mur ilçesını Antalya ilıne bağla"İnsanlara zerre kadar yışınız, sanırım duyup ama gördeğer verilmeyen bu dünyada medığmızden kaynaklanıyor. kuğulara mı değer verilecek? Saygılar." O iki zarif, soylu, huzar Kendisinden ve tüm okurlarıverici, bembeyaz dişi kuğunun mızdan bağışlanmayı diliyor, bu yeşıl çimenler üzerinde, kez Anamur'u tçel'e bağlıyoruz. meraklı bakışlar çemberinde, sayın Toklu "ya, uyarısından debelene debelene, ınce sonra "gorme"duyumuzugelişboyunlarını uzata uzata son tirmek için özel bir çaba harcab'lüm balesini yapışları hâlâ gözümun OnUnden gitmiyor." yacağımıza soz veriyoruz. Anamur hangi ile bağlı? HAYVANLAR îsmail Gülgeç tSTANBUL • SİNEMA Televizyon Birimi Salonu'nda saat 10.30'da "Son 100 Yılda Ülkemizde ve Dünyada Sanat ve Mimarlık" sempozyumu var. Yine sinematelevizyon birimi salonunda saat 11.OO'de "Dünyada Plâstik Sanatlar" sempozyumu var. • SİNEMA Televizyon Birimi Salonu'nda salı günü 9.30'da "Dünyada Mimarhk" konulu sempozyum. Çarşamba günu saat 9.30'da "Ülkemizde Tiyatro, Sinema Plastik Sanatlar" sempozyumu. Perşembe 9.30'da "Ülkemizde müzik, mimarhk plastik sanatlar" sempozyumu yapılacak. Cuma günü de yine Sinema Televizyon Birimi Salonunda saat 9.30'da "Ülkemizde Mimarhk" konulu seminer yapılacak. • TURK Alman Kültür İşteri KUtuphanesi'nde (Odakule) çarşamba günu saat 18.00'de Bekir Yıldız'ın gazetemizde yayınlanan "Yaman G ö c " adlı yazı dizisi kapsamında bir konferans var. • SİNEMA Televizyon Enstnüsü'nde (KışlaönuBeşiktaş) pazartesi günü 10.45'de "Çağdaş Alman Sanatı" konulu, salı 9.30'da "Dünya Savaşlan Arasında ve 1945'den sonra Alman Mimarisi" konulu ve saat 10.15'te "Modernin İzlerinde: Almanya'da Mimari ve Resim Sanatı Arasındaki Diyalog" konulu konferanslar var. • SÎNEMA Televizyon Binmı Salonu'nda "L'Etot Sauvage" saat 18.00'de 24 ekimde gösterilecek. • ROCCO ve Kardeşleri 26 ekimde saat 19.00'da Sinema Televizyon Birimi Salonu'nda gösterilecek. • BEYAZ Köşk'te Valentino'nun cumartesi 17.OO'de "Kobra" adh filmi, pazzr 17.OO'de "Kanlı Meydan" adh filmi var. TARtHTE BUGÜN Mümtaz Ankan M CAPONE tS3t 'DE BU6ÛN, KOTÜ ÜNUÜ AMEftlHALI GAN. GSTER ALPHOMSO CAPONE, H tlL HAPSE HÜKÜM 6İYOİ. ASO'DE f913'PAgAÇLAYANAL. KOLLÜ İÇMİ )&S4ğ/ SIRASINÛA Ve CHICA6O KENTİNİN YEMLT NA YAVAŞ YAVAÇ E6EAÂEM OlA/J AL CAPONE, ASLBN NAPOÜLI BlR İ7ALYANDI, YA$At>l$l MAFİA ÖRGUTVHÜN DE ÜYE&yDİ. İ92CÜ YILLAROA, KACAK İÇKI IUALİ VE SATIÇIY. LA, KUMAR, BE/AZ KACHAJ TİCARETİ &/& İŞİERİ YÖNETİR HALE &EJM/ÇTİ. ÇJKAN EM. GELLERl DE, CİNAYETLEfZE VA&tN'AŞlRI YÖHTEMLERLE YOK EDİYCif!Du!SOMUNDA, FEDERAL f/Ü/OJM£7: OfilU VEKS/ KACAkÇtUSlNDAN TVrUKLA7X&/LPIİÇri ANCAK! !7 Ekim 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet Ankaradaki ilkmektepler tatil ediıdi Ankara 16 (Telefonla) tlkmektepler bugünden itibaren yirmi gün müddetle tatil edilmişlerdir. Cumhuriyet bayramı için şehrimize gelecek izciler ve sporcular ilkmekteplere misafir edilecekler. Ankara 16 (a.a.) On yıllık Cumhuriyet yaşayışımızın biiyük heyecamnı bir ağızdan bir sesle söyleyişimiz bayramm manasını, kuvvetini çok yükseltici bir hareket olacaktır. Ankara'da ordu, mektepliler, fabrikalar işçileri, sporcular, esnaf, fırka ve halkevi azaları marşı öğrenmek ve öğretmek için her yerde çalışıyorlar. Halkevinde hergün herkesin iştirakile çalışmağa devam olunuyor. Marş mektepliler tarafından şehrin muhtelif yerlerinde ve caddelerde yürünerek ve meydanlarda durularak ve toplu olarak söylenecek, buna halk da iştirak edecektir. Bugün Ankara'da bu hareket başlamıştır. Sinemalarda da her seanstan evvel ve sonra marş plağı çalınacaktır ve sinemada olanlar buna iştirak edecektir. Cuma gunü spor ve yarış sahasında ve meclis bahçesinde toplanmış kalabalıklar marşı hep bir ağızdan söyliyeceklerdir. Binlerce marş dağıtılmaktadır. Bütün teşekküller ve müesseseler onuncu yıl marşını öğretmek vazifesini üzerine almışlardır. Bandolar BUGÜN 19331983 cadde ve meydanlarda halk arasında marşı çalmağa başlamışlardır. MELEK (ÇAPKIN KIZ) MIL Vomfdı fılmnde B AB Y ANNY sınrmısında jen, neşeli ONDRA'yı 2 saat kahkaha „ „
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear