Catalog

Cumhuriyet 12 8 ARALIK 1982 Sismanlık, yalnizca yeme İcme oranına bağlı değil • ABD'de yapüan araştırmaîarda, beyinde iştahı hontrol eden, fıatta zayıfhh ve şişmanlığı etkileyen bölgeler bulunduğu ortaya çıharüdı. Dıs Haberler Servisi ABD'nde blr grup bilim ada mı, beyinde iştahı kontrol eden, hattâ zayıflık ve şlşmanlığı belirleyen bölgelerin bulunduğunu ortaya çıkardılar Eldokl deliller bazı Insanlarda şlşmanlığın ve zayrflığm yemek yeme oranıyla değil, beyindeki kimyasal maddelerin etktslyle. kişinln kontrolü dıgında gerçekleştiginl eösteriyor. Bevtndeki bu bolgelere, «Iştah reseptörleri» de nlyor. Bu bölpe'.er. beyln sipımn üzerinde yer plan ve bir kontrol bölgesi olan htnotalamus ile omurilifîin en üstü ve beynln ise en alt kısmı oîan be?ln sapmda bulunuyor. Ayrıca az sayıda olarak beynln içlne dağıimiş bölgeler rtp var. Araştırmalar fareler tlzerinde yapılmış Anfetamlnler ve iştah kaçırıcı ilaçların beyindeki bu bölgelerl nasıl etkilpdiğl kontrol edllmlş. Genetik şişmanlığı olan hayvanlarm beynindeki bu bölgeler. zayıf olanlardan daha fazla. tştah reseptörle rinin beyinde fazla olması iştahın da daha fazla olduğunu gdsteriyor. Reseptör bölgeler yalnız amfetaminlerin iştahı düzenlemelerini etkiliyorîar. Amfetamln in kişlyi slnlrll yapma özelliğlnl ise artırmıyorlar. Araştırmacılar, bu durumda, llaç şirketlerlnln anfeta mlnlerln tehlikeli alışkanlık son hastalığmı (ilerl yaşlar da, kaslarda zayıflama yapan kronik sinir hastalıgı) tedavi eden Ldopa ılacı hastalara kilo kaybettınyor, çünkü bu ilaç beyinde Dopamine adlı sinirsel taşıyıcıya dönüşuyor. Bununla birli'ıte billm adamları, bu bilgilere dayanarak henüz istah açıcı ya da kesici yeni ilaçlar yapamadılar. Bilim adamları be yınde iştahı denet'eyen daha pek çok kimyasal ?eliçmelerin olabilece*lnî söylüyorlar. Bu bölg^lerde iştahı kontrol ed^n ve daha bulamadıkları temel bir maddenin de olması olasılıgını vurguluyorlar. Tüm bunlar tartışılırken bilinen bu1 gerçek var, o da aşırı yemen'n lnsanı şişmanlatacağı: ancak bu alan da insan vücudundaki kim yasal maddelerin de rol oynadıgı. Böylece şişmanlığm sadece aşırı yempkten kaynaklandığı görüşü de geçerliliğini yltiriyor. Eslü meslegin yeni haîîcıi Röportaj Yalçın PEKŞEN / Fotoğraf ve çizgiler Beysun GÖKÇİN nük. Böylece hem benim le, hem Beysun Gokçin'le konuşabilıyor Biri gelir de bir şey sorarsa tonıyorum bu kı 7i dersin. Yolda karşılaştık konuşuyoruz tamam mı? Tamam. Eee. Ne istiyorsunuz? Valla bu arkadaş Anadolu'dan geldi (Bevsun'u gostenyorum) Biraz e^lonmek istiyor Onu gezdinvorum Gezdir, gezdir. Şimdi bak şekcrim. Biz altıbin alınz. İkibin de otp le vereceksiniz. Bir saat için... tkiniz için mi altı bin lıra İki klşi olur mu? A) tışar bin lira. Çok pahalı Bu kadar veremeyız Öteki p k ne dpdi. Yirmi bin istedi değil mi giderken • • . • sımz orada .. yirmibine cıksan iyi. Bir de kabr... Ama altı bin lira çok fazla Neyse bız baş kalarına bakahm. O!ma? sa yinp geliriz. Şlşmanlık, günümıizde daınar sertliğınden, kalp rahatsrrlıklaruı», şekerden yüksek tansiyona kadar blr çok hasialığrn önemll ne. denlerl arasuıda lcabııl cdiliyor. Ne var kl, fotoğrafta görünen çiftin, mntln hallerlnden, bu gerçeği fazla önemsemedikleri anls şılıyor. lar yaratan yan etkllerinden uzak, iştah kesici yenl ilaçlar üretebileceklerini söy lüyorlar. Bu buluş, başka bir bakımdan da önemll. Bundan böyle İştahın nereden kaynaklandığı ve beyin de iştahı artıran ya da azal tan gellşmelerln ne olduğu anlaşılabilecek. Geçtiğlmlz yıllarda, bilim adamları, hücrelerarası uya rı göndermeye yardımcı olan beyindeki sinirsel tagıyıcılardan en az dördünün iştahın artıp azalmasm da etkili olduklarını ortaya koymuşlardı. YATIŞTIRICI İLAÇLAR Genelde, yatıştırıcı ilaçlar hastanm kilo almasına oeden oluyor, ancak Parkin Arzer balınm kilosu 7500 liradan satılıyor RİZE (ANKA) Rize'nin ünlü Arzer balının kilosunun 7500 liradan alıcı bulduğu ve Arzer balı almak içın büyük şehirlerden tüccarlann geldıği bildirildi. «Her derde deva» olarafc tar nınan Rize'nln üıiIU Arzer balı, geçtlğünia sena içinde kilosu 6 bin liradan alıcı bulmuştu. Bizeli bal saücüanndan alınan bügiye göre, Arzer balının a» üretilmesi flyatların yükselm* •Ine neden oldu. 12 Eylül 1980 barekâtından sonra kent içindeki randevu evlerinin faaliyetine kesinlikle son verildl. Buralarda çalışan kadmlar ya yasal yollara (genelevlere) girdiler, ya da sokaklara dökülduler. Evlerinde oturarak telefonla çalışmak da son yıllarda moda oldn. # Fiyatlar «standart» vvashingtondan HalukŞAHIN Fuhusla mücadele tam bir "kördöğüşü,, Şu aıralarda aksaml*' n saat 19.00'dan sonrs Takslm'den Elmadağ'a kadar olan bölg« bir anlamda «şenleniyor». Etap Marmara otelinin dvannda, Gezi otelinin önünde Sheraton otelinin arkasında ve Divan otelinden Hirton otelin» kadar uzanan kaldınmlar boyunca stop lamban lan yanık, Murat'lar, Renaulflar. BMWler Men. cedes'ler karmakanşık dl ziliyorlar. «İş» arayan otomobiller iç lambalannın yanması ile diğerlerinden ay rılıyor. Bir tür işaret bu. Genellikle ikişer ikişer dolaşan hammlar (ya da hanmı görünumündo erkekler) yanaşıyorlar otomobillere. Üç . heş dakika süren pencere görüşmelerinden sonra arabaya yükünü almış olarak hareket ediyor, ya da söz konusu hammlar yeni pazarhk için arkadaki arabaya yöneliyorlar. Biz de aym yöntemi uyguluyoruz. Ben direksi yondayım. Fotoğraflan çekecek olan Beysun Gökçin arkada. Divan otelini geçer geçmez kaldırıma yanaşıyoruz. Arabamızın iç lambası usulüne uygun olarak yanık. İ Kanıuoyu WASHİNCTON Amerikalüar heneyin «ay»larla açıklanmasından hoşlanırlar. Gazetelerin tpor aayfalan bir istatistik ormanıdır. Sut yflzdeleıt r»> korlar, puan cetvelleri... Radyo haberleri her saat başında borsadaki inlş çıkışlan verir. Enflasyon v» işsizlik oranlan ayın belirll bir günunde neredeya* törenle açıklamr. Sanat aayfalannda «n çok «ataa kitap ve plâk listeleri... Sayıya dökuldüğü zaman en karmaşık şeylerin bile anlaşılır duruma geleceği sanısı yaygındır Amerika'da. Kamuoyu, eakilerin deyişiyle »Efharı Umumt' ye» bu sannnın en yaygın olduğu alanlardan biridir. Halkm siyasal, külturel, tuketimsel tutum. kanı v« davranışlanyla ilgili binlerce araştırma yapıur her yıl. Gallup, Harris ve otekl kuruluçlar, Amerikan toplumunun bilmen hücrelerini didik didik ederler. «Şu anda seçim yapılsa kime oy vertrdiniz?» •îsraü'e askeri yardım artsm mı artmasın mı?»' •Ehonomih bunahnun iorumlusu htm» •Slzcs en yahışıkh ahtör hanglsi» gibi sorulann eonu gelmez... Sorulann sonu gelmediği gibi bazan cevapların da sonu gelmez. Çünku bulgular yer yer birbiriyle çelişir. Sorana ve soruş biçimine göro farklı çeyler çıkar ortaya. Kamuoyu kendiliğinden varolan bir olgu 'değHdir çönku. Oluşturulan bir oljrudur. Çoğu kez, 61çülurken oluşur. Gidip sorarsınız: *İşslzlih yüzde U'e yaklaştı. Sizce bunun sorumlusu kim» cevapı •Reagan.» Sonra gidip gene sorarsınız: •Yarın «eçim olsa kim kazanıv cevap gene •Reagan.» Her sorunun cevabı adeta ayn bir bölmeden gelmektedir ve bu bölmeler arasmdaki kapılar kapalıdır. Ekonomi kutusundan siyaset kutusuna, siyaset kutusundan kültür kutusuna geçilmez. Kitlelerden ideolojik tutarlılık bekleyenler bu yuzden sık siK hayal kınklıgma u&rarlar. Elde edilen sayılann yorumunu yapmak, anlamım çıkannak, başka bir sorundur. Geçen yıl bir Amerikalı sosyolog ile bir Sovyet sosyoloğu arasında ilçinç bir tartışmava tanık olmuştum Her iki ulkede de 'hayatınızdan memnun musunuz?» sorusuna verilen cevap yüzdeleri birbirine tıpatıp uyuyordu, yanılmıyorsam her ikisinde de memnun olduklannı söylpvenlerin orani yüzde 70 dolaymdavdı. AmerikaJı sosyolog nasıl olur», diyordu. •Ülkenizdeki tüketim maddeleri sıkmtmna ve siyasal baskılara rağmen bu oran nasıl aym çıfear» Sovyet sosyoloğu ls« olaya kendi acısından bakıyor ve «nasıl olur», dlye sortıyordu. «Ülhenizdehi sosyal adaletsizliklere v« ırksal gerginliklere rağmen bu oran nasıl aym çvfeor» Belki asıl sorun bu yüzdelerin aym olması aeğil, bu yüzdelerin içeriğini açığa çıkarabilmekti. Bunun icin tek yanli bir açiklama ile yetinmemek gerekiyordu. Yapısalcılann deyimiyle, kamuoyu metnlnln çeşitli biçimlerde okunması zorunluydu. Bu metin, valmkat bîr anlamdan ibaret de&iidi çeşitli dflzeylerde çeşitli anlamlan vardı. En doğrusu, bu anlam tabakalannı. bir lahanayı soyar gibl yaprak yaprak ortaya koymaktı. Yoksa, uzaktan lahanaya bakıp onun yuvarlakh^ına karar verenler yanılabilirlerdl. Yakalanan kadınlar eğer İS yaşmdan bii3^ükse bir gece nezarette kalıp, ertesi gün Zührevi Hastalıklar Hastanesi'ne sevkediliyor. Hastahk saptanamazsa yapacak bir şey yok. Satılık kadınlar TV'de oynatılan Amerikan dizilerindeki kadınların adlarım taşıyorlar. Bir çoğunun takma adı «Pamela» ve «Sue Ellen.» madan surduruyor konuı masım: Çok temic hanımlar Tar lster mislnlz? Nerede bu hammlar? Telefon ederiz, çağırınz gelirler veya kalkar gideriz. Kaç paraya olacak buiş? r Gecelik mi, saatliğine mi? Ikisini de söyle... Şimdl yakışıklı abim. Gecelik olursa fiyat biraz artar. Yirml bin olur yani. Ama güzel, te mlz kızlar. Memnun kalacaksmız. Saatliğine olursa?.. Saatliğine yedibin U radan başlıyor. Çok pahalı. Bu kadar olur mu? Abim bak, hovarda hğa çıkmışsm. Parayı esîrgemeyeceksin. Güzel kızlar bunlar. Vallah on sekiz, bilemedln hadi ylr mi. Acemi daha. Şimdi burdan yoldan alırsan... bak demediydl deme karanlıkta göremezsin haminnen gibi çıkar. Bilemezsin karıdır diye alırsın erkek çıkar. Bizde hi le yok. Bak Anadoiu çocuğuyuz. Bizde yalan yok. isteyeceksin? Gönlünden blr şey kopar herhalde. Biz de bu yolda.. ayıptır söylemesi Anadoiu çocuğruyuz. Biraz ağınmıza gidiyor yani bu Işler. Hovardalığa çıkmışsm bize de bir şey verirsin herhalde. Ne kadar istiyor» •un? Abi ben iki bln ahnm, Ama bak mert Ana dolu çocuğu sözü size. Hi le hurda yok. Memnun kalacaksımz. îstanbul'da «aracıhk» yapan «mert Anadoiu çocuğu» ile anlaşamıyoruz. Parayı çok fazla bul duğumuzu söylüyoruz. Daha aşağısı «idare etmediği» için kapıyı açıp çıkıyor. Hemen ardından öndeki arabayla pazarlıkta anlaşamayan iki kız bize yanaşıyor. Biri esmer ve topluca. Diğeri sarışın ye zayıf. Yani iki ki» şi tum zevklere hitap ediyorlar. Sarışin ve za1 yıf olanı pencereden başmı uzatıyor. Ne haber? tyilik. Sizden ne ha ber? Yuzümüze biraz baktıktan sonra on koltuğa oturuyor. Garip bir otur ma bu. Ayakları dışarda. Yuzu de arka koltuğa dö Fazla uzatmıyor sözü kadm. Arabadan çıkmaya hazırlanırken Bak ama diyor... bu yolda fiyatlar standarttır. İb... bile beş bin lira alır. M... 'nun... mu, yoksa on ların... süngerden... git... hakiki e] işi...« iki dakika daha. fazla müstehcen sayılscağı için burada yazılamayacak sozlerle süren konuşmamız sonunda kesıliyor. Benzer konuşmalan başkalanyla da yapıvoruz. İlk kadının söylediği soz lerde gerçek pavı büvuk. Bu yoldaki fiyatlar gerçekten «standart.» Kadm lar için istenen fivat 60OO liradan asagıva inmivor. Sesi ikimizden de kalın. sinek kaydı tıraçlı «banı mımsı» bir erkek ise 5000 liraya zar zor razı oluyor. £ Manzarai Umumiye İKt GÜN ÖNCE DEFNETMÎŞTt Adana'da »Heslnln yanhs te«hisi sonucu öldüğü blldirilerek nüfustan kavdı sllinen 18 ya?ındakl Nejla Ozbek îstanbul'da bnlnndu. Fotoğrafta Nejla Ozbek babası Mahmut özbek İle tstanbnl Emniyet MüdürlUğü Küçükleri Kornm» Kısmı'nda kncaklaşırken. (Fotoğraf: ajı.) Adana'da topraga verdîgî kızmı îstanbul'da bulrîu îstanbul Haber Servlsl 30 kasım günü Adana'da tecavüz edildikten sonra yuzü yakılarak Incirlik flçesine bağh Ali Hacıali köyündeki drena] kanallanna atılan kadını kendl kızı sanarak toprağa veren Mahmut özbek'in kızı Nejla özbek (17) Îstanbul'da bulundu. Emniyet Mttdürlüğü Kayıplar Masası ekipleri önceki gün Ataköy'de bir dlskotekde arkadaşlan ile eğlenlrken üzerlnden kimlik çık mayan bir genç kızı gözaltma aldılar. Daha sonra bu kızın Nejla özbek olduğu saptandı. Bunun üzerine babası Mahmut özbek İstanbul'a çağrılarak kızı kendislne teslim edildi. özbek Emniyet Müdürlügü Çocuk Şubesi'nde kızına sarılıp ağlayarak, «tki gün öncesi seni toprağa verdik ama sen sağsm o zaman kahnm dan ağlıyordum şimdi ise sevincimden afflıyorum» dedi. 4 | «Temiz hammlar» Daha ilk sigaralanmızı yakmaya fırsat bulamadan otomobilin sağ penceresinde bir erkek yiizü beliriyor. Uzanıp kapıyı açıyorum. Giriyor içeriye. «Arkadaş anyor sunuz gaiiba» diyor dogrudan doğruya. Cevap vermemize fırsat bırak 130 Belediye Baskanı ndan anlayıs bekliyorlâr £ Gönlünden ne koparsa w Peki sen ne kadar «En eski mesleğin» sosyal ve ekonomik necîenle ri özerinde bir kaç kUap yazılabilir. Fakat bunlar defalarca yazıldiğı için bu va?ı dizi^indp Hp«"ml medi. Yazımızı bitirmeden önce şu bilşileri de aktarmakta varar van 12 eylül 1980 harekatmdan sonra kent içinde ki randevu evlerinin faaliyetine kesinlikle son verildi. Buralarda çalışan kadınlar va vasal vol lara fgenelevlere) girdiler, ya da sokaklara döküldüler. Evlerinde oturarak telefonla çalışmak da son yıllarda moda oldu. îlgililerden aldığımız bilgiye göre vasal düzen lemelerin eksikligi ve toplumsal gereksinmeler nedeniyle fuhusla mücadele bir «kör döftüşü» olarak sürüyor. Hemen he men her akşam Ahlâk Za bıtası'nm minibüsleri bu yollan tarıyor. Yapılan ihbarlar üzerine evlere baskmlar düzenlenlyor Ama yine de sorunlar çözümlenmiyor. Bir gece nezarette kalan kadınlar, ertesi sabah zührevi has talıklar hastanesine gönderiliyor. Eğer bir hasta lık saptanamazsa, bunlan serbest bırakmaktan başka çare vok Kapatılan telefonlar ise kısa bir süre sonra baska bir (Arkası 9. Sayfada) Berherler "Serbest tarife,, istedi ANKARA, (Cnmhuriyet Burosn) TürMye Berberler ve Kuaförler Federasyonu Baskanı Seylt Giirol, 130 Belediye Baş kanına mektup göndererek, «Be lediye başkanlan bu pahalılıkta berber Te knaföriere fösterip forlfelerl serbest bv rakmalı» Bnerisinde bulundu. «Belediye başkanJarrndan anlayıs bekliyonız» diyen Fed©rasyon Baskanı Güroi. kamuya hlzmet veren berberlerin masraflan gOzöntine alınarak ayda ortalama 81.600 lira kazanmala n gerektiğinl öne sürdü. Otlrol, ldralannın mal sahibi taraftndan artınldıfmı. elektrik, odun, kömür, tüpgaz fiyat lannın devamlı arttıSı gibi varm da ne düzeyde olacağınm belli olmadıgını öne sürerek mektubunda şu görüslere ver verdi: «Berberln Idşlsel çabası sanatı lyl ve rahat malzeme kullanması, püzel blr Işyeri olması Rereküdir. Biitün bunların vanmda beledfve tarifesi gerçeklere ters düşmekte. bn sanat. kârlar vokluğa tnahkum edllmekte emeklerlnln, masraflan(Arkası 11. Sayfada) EŞE. DOSTA. MOLWS RASTlADlSlMKM^v SORDUK. KENO'lNi SATANB»RİMİ f ? 3 TANIVORLARMlMDI. VV ÖNUNDE KANİINI Ç.ATAH AOAMASORDUK... ^ ^ M İ E ^ E R S ) f"j5. TlCARl FiLMLEK ÇEKEN. |.* KAZANACA6I PARA İLE 'ıı KENDı FıLMİNİ ÇEKECFK OUAM ÛLAMADI. FABRİKATÖR A U BEWİN06tU İLE İWi &'» A 5 L I MANlM &&&•>. TAN1T1M ŞÎRKETtNDt SATAN B'ıR»Ni VAZÖEOP 6AZETE4E A M A FOT06PAFMAKİNEH BıZ'lMLEA4Nı FİfclRDfc....