28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 ARALIK 1982 Yazılı Basmın Geleceği semineri; Cumhuriyet 9 Roma, Sofya'ya karsı sert tutum takınma (Baştarafı 1. Sayfada) role ilişkln yaygın kanı güçlen mış görünüyor. Kompıoda Sov yetler'ın herhangl bir rolü olup olmadığma Uişkın olaraK şu anda sağlam kanıtlar bulun madığı anlaşılıyor. Sovyetier'ın olayla ilişkisi, genellikla, Sot ya • Moskova bağlantısınm oto matik biçimde işın ifime karıştınlmasıyla kuruluyor. Önceki gun Sofya'da düzenlenen, Papa'ya suikast girişimine adı karışan Bulgar gdrev liler, kaçakcı Bekir Çeienk ve Roma'da tutuklu Balkan Hava yolları Biirosu Şefi tvanov Antonov'un eşinin katıldığı basın toplantısının yankıları sürüyor. Corriere della Sera gazetesı, Bulgar makamlarınm neden Bulgar görevhleri Ayvazot ve Vasilev ile Çelenk'i aynı ma sada biraraya getirdiğinin «an lasılamadığmı» belirtiyor, bu kişilerin «aynı platfonna konması»nın Bulgaristan'la ilgili iddialan guçlendirip güçlendır. meyeceği sorusunu ortaya atıyor. «SUİKAST ÖNCEDEN HABER VERİLDİ» AP'nin Paris kaynaklı haberine gore, Fransa'da gıkan «Le Quotidien de Paris» gazetesi Fransız gizlı servısinden yüksek düzeyde ikı yetkilinm Mehmet Ali Agca'nın Papa'yı vurmasından üç hafta önce Vatikan'a giderak, Papa'ya suikast yapılacağmı bildırdikleri. ni ileri sürdü. Gazete bu haberlnı, Fransız karşı casusluk drgütünün (SDECE)) eski başkanı Alex< andre de Merenches'e dayanarak verdi. SDECE'nin başkanlığında 11 yıl bulunan de Meranches, hazıran 1981'de Sosyalıst Partı'nın ıktıdara gelmesinden sonra görevden alınarak yerine orgütün şımdıkı başkanı Pierre Marion getinlmiştı. «Le Quotidien de Paris» gazetesine göre 1981 Nısan'ında SDECE orgütü Papa'ya karşı bir suikast hazırlandığını naber aldı. Ancak gazete örgütün bu haberi nasıl ve kimden aldığım açıklamıyor. Bu haberin alınmasından son ra Alexandre de Marenches en yakın iki yardımcısını Vatikan'a göndererek yeUcüüeri üyardı. Gazeteye göre, Fransız gizli servis üyelertnin Vatikan'a ver dikleri bilgı «çok hassastı». ÇünkU bu bilgi doğrudan «yabancı bir Ulkeden» söz ediyordu. Bu olaydan üç hafta sonra 13 Mayıs 1981'de Menmet Ali Ağca Papa'yı vurdu. Gazeteye göre, Alexandre d« Merenches, bu yıl baharda Papa'ya suikast düzenlenebileceği konusunda Vatıkan'ı yina uyardı. Anımsanacağı gıbi, 11 Mayısta Portekiz'de fanatik bir rahip Papa'ya saldırmıştı. SOVYET ATAŞESİ . SINIROIŞl EÜİLDt ;,;,: . îtalya, SovyeUer Eoma Büyükelçiliği'nde li Atase Ivan Chelak'ı «diplomasi ile bağdaşmayan faaliyetlerde bulunduğu» gerekçesiyle sırıır dışı etti. Sovyet Büyükelçisi Başkatibi Valentin Cudakov, Chelak'ın önceki gün ülkesine döndüğunü, ttalya'nın bu olayla ilgili hiçbir açıklama yapmadığını bildirdi. Chelak, 1979'dan bu yana Sovyet Büyükelçiliği'nde görev yapmaktaydı. îtalyan Haber Ajansı ANSA, bu olayın Papa II. Jean Paul'e suikast girişimine Bulgaristan'ın karıştığı İddialan üzerine bozulan Îtalya Doğu Bloku ilişkileriyle ilgisi olmadığını belirtti. Gevgili Basınin geleceği demokratik acıiımlara bâglıdır ÎSTANBUL, (UBA) Hürriyet Gazotesi Vakfı'nca düzenlenen, «Kitle iletişim tekniklerin deki gelişme ve yanlı basmın geleceği» konulu seminerde ko.. nuşan Istanbul Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu Öğretım üyelerinden AIi Gevgili, «yazılı basmın geleceği toplumun demokratik açılımlarına bağlıdır» dedi. Gevgili konuşmasında, görsel, işitsel ve iletişim araçlannın etkilerinln artınlması karşısmda yazılı basınin görünüm ve işlevlerinde olması gereken jşlemleri anlattı. Gevgili şöyle dedi: «Bugün tehlikede olan şey yazılı basılı tekniklerin tümüdür. Gazetelerin biçimi, gazeteciliğir. niteliği ve toplumun gazetelerden beklentisi değişecektir. Tür kiye bir geçiş dönemindedir. Basın nraçları geçlş toplumunda demokratik bir toplıunun gereklerini yerine getirmell, çesitli toplumsal sorunlarım tam bir yansızhkla aktarabiImcU, kadınları, çocuklan ve gençleri geleceğin toplumuna hazırlayacak hir biçimde değerlendire bjlmelidir. Yazılı basmın geleceği toplumun demokratik açılımlarına bağlıdır.» Seminerin ikincı günilnde konuşan Doç. Dr. Alemdar ıse gpzetecilik eğitimi yapan öğrencılerin bu meslekte kullamlan araç ve gereçleri tanımadıklarmı söyledi «Okullarda eğitlmle istihdam arasında bir bag voktur, okul bitirdikten sonra öğrencilerin iş bulma konusunria bir güvencelerl bulunmuyor» dedi. Doç. Dr. Alemdar öevletin eğitimini sağladığı çocuklan meslek'eri için gerekli clan araçlan sağlayamadığını sözlerine ekledi. Hacettene Üniversitesi tdarl Bilımler Fakültesi Öğrstim üye lerinden Di. Ertuğrul özköıc, a!terna*iı' iletişim sistemlerinin yanlızlaştırıcı etkileri ve sonuçları konusunda bilgi verdi. Özkbk şunları söyledi. «Kitle ile. tişim araçlarının hepsinl planIı, programlı, akılcı ve hesaplı biçimde kullanmazsak, bundan en zararlı çıkacak olan şey ge. lecekteki drntokrasimiz olacaktır.» Seminar ae konuşan Hacettepe Üniversitesi Öğretım üyelerinden Doç. Dr. Emre Konçar aa .«^erbest zamanın gittikçe Bzaldığını belirterek, insanlar kendilerini eğilmek ve yetiştirmek için siirekli olarak dahd çok scrbest zaman istemektetlir. Basmın en önemli görcvi fonksiyon arından birlde insanın kendisini eğitmeslni sağla Corriere, Amerikalıların, Türklerın ve Italyanlann ey lemlerinden haberdar bulun duğu Henry Arsan, «Nasıl olur da. kaçakçılığın en yü>< sek kademelerine varır?» dıye soruyor. Işe önce ıçki ve sigara kaçakçılığı ıle başlayan Arsan'ın. herkesın ha berdar olduğu bir crtamda faaliyetlerini nasıl silah ve uyuşturucu kaçakçılığınn vardırdığı merak konusu oluyor. Corriere. Arsan'.n •İkili oynamış» ya da ken dİsine işbirliği teklif eden görevlileri aldatmış olduğ.ı tezi üzerinde duruyor. Ispanya'da çıkan El PaN Gazetesi'ne «öre. tlario Mar tella, M. Ali Ağca'nm Lech VValesa'yı da öldürmek için görevlendirildigi yolundaki ıddialar konusunda bir gazeteciye. «Bazı şeyler ba«ına nasıl sızdırılıyor anlam>yorum, blrlsi görevtni yerine getirmiyor, besbelli» dedi. Martella. Tabil, gazete cilerl kasdetmiyorum» dıve ekledi. Ayrıca Kız'l TuBaylar'ın Roma Bölüğü'nün haşt olan ve Aldo Moro'nun kaçınlma sını ve sorguya çekilmesinl sağlayan terörist Mario Morettl'ye ait bazı anahtarlann Prag'daki bir eve vit old'iğunun anlaşılmasi ve söz konusu teröristin veraltında olduğu dönemlerde Bulgaristan'a değişik detalar sa yahat ettiğinin ortaya çık ması, Kızıl Tugaylar'ın da Bulgaristan'la ıltşkilerinı gundeme sretırdi. Bu konuvlfl ılerıll oînrak, Bulgar ajanı İtalyan sendikacı Scricciolo'nıın çalıstı^ı Vil Sendikasr Cene! Sekreteri Giorgio Benvenuto'nuıı. Aldo Moro'nun kaçırılışından sonra «bir sefarette ha pls tutulmuş» olabiIcMğıni söylemesi de îtalya'da yan kılar yarattı. italyan basınınafföre.IUI yan Gizll Servisi'nin yantıâı soruşturmadan şimdiye k»dar elde edilen «sonuçla' Bul Karistan'ın kesin olarak terör ve kaçakçılık olavlarina kanştığmı teyit ediyor. Ö^tetmeninögrencirıin Muammeı TUNCER Sorulan... sorunlart ÖĞRETMEN HASTANESİ SORUNU SORU Öğretmen olan eşimin mua yene ve tedavisi için Rıze'den gelip Milli Eğitım Bakanlığı Sultanahmet Sağlık Merkezine başvurduk. Burada eşımin hastalığı ile ilgili klimh bulunmadığı için, dispanser görevlilerınce duzenlenen yeni bir sevk kağıdı ile Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastahklan Endokrinoloji bölümune gönderildik. Burada işlemlenmiz tamamlandıktan sonra, yetkili memurun verdiği muayene günunü görünce şaşırdık. Randevu günümüz, başvuru günümüzden tam bir yıl sonrasıydı. O «trada biri, kısa sürede muayene olabilmemiz için bir takım çareler Önerdi. Ne var ki. epey masraftan çıkmamız gerektiğinden bir yıl beklemek zorundayız. Şimdi bir yıl içinde eşimin durumu ne olacak, bilmiyoruz. Hastane kapılannda sürünmek diye bir şey olduğunu, ınsan başma böyle bir olay gelince anlıyor. Bir öğretmen hastanesinderı soz ediliyordu. Ne oldu? Lütfen D.K. RtZE YANIT: Yetkılilerden aldığırmz bilgiye gore, Endokrinoloji Bölümünde hem başvuru fazlalığı, hem de muayene ve ıncelemelerin uzun süre alması nedeniyla hastaları epey bekletmek gerekiyor. Öğretmen hastanesı sorununa geünce; Mılli Eğitım Bakanlığı, «52S bin personeli bulunduğu, bu rakamın bak mahla yvkümlü olduklan kimseler, ilk ve orta dereceli okul öğrencileri de gozonune alındıgında büyük bir kitle oluşturduğu» gerekçesiyle büyük kent lerde tam örgütlü öğretmen hastanelen açılmasım kararlaştırdı. Bu güzel girişim, Devlet Planlama Teşkilatı kar şı çıktığı için gerçekleştirilemiyor. Bakanlığm, ayrıca ucuz ilaç sağlamak amacıyla eczaneler açmayı planladığını da öğrendik. Ama bu yerinda tasarı da, 'Mevcut yasaların izin vermemesi" nedeniyle olumlu bir istek olmaktan öteye geçemiyor. Oysa Baîcanlık yetkilileri, boyle bir tasannm gerçekleşmesinin devlet butçesine de önemli bir katkı sağlayacagraı belirtiyorlar. bir bilgi verebilir misiniz? Bir aya kadar yağmur yağmazsa tehlike baslar,, ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Sonbahar ve kış yagışlarırun mevsim normallerinın çok altında gerçekleşmesi toprak ve tarımla ilgili kuruluşla rın gündeminde bas sorun olarak duruyor. Toprak Mahsülleri Ofisi Bölge MUdürleri yagış azlığı sorununu RÖrüşmek amacıyla yarm Ankara'da bir araya geliyorlar. Tanm Bakanlığı vetkililerl kuraklıgın «şimdilik tehlikell boyutlara uiaşmadıSını» bıldire rek sövle dediler: «Yağış eğer 15 ocafca kadar düşmezse o zaman hayatl tehlike başlar. Eğer ocak ayının ortasına kadar yağmur ya da kar biçlminde yağıs olursa ekine gerekll olan su Ihtivacı karşılanmıs olnr.» Türkiye'de uzun yillardan beri ilk defa çok kurak bir kış geçiyor. Kar ve yafcnur yağışının kış ortasına eelindlği hal de bekleniien düzeyde durmaması tanm kesiminde endişelerin doğmasına neden oldu. çiftçiier Konya ilınde yağmur duasına çıktığı belirtilirken, Yozgat civarında da buğday tohumlannın tarlada kavrulduğu öğrenildi. Yozgatlı çiftçllerın bir bölümünUn sonbaharda ekilen buğday tohumlanru tarladan sökerek topraga yeni tohum attıkları belirlendi. Tarım Bakanüğı vetkilileri bazı çiftçilerin tariadak: tohumların kavrulmasından sonra yağmur vagmadan yeni ekim vapmaya çalıçtıklarına dikkati cekerek, «Yağmur vağdı&ı takdirde trak törün tarlaya girmesi mUmkiln olmamaktadjr. O zaman 1983 eldmi ancak llkbabarda yapıla bilecektlr. Clftçller bu yttzden tohumlan sökerek yeni ekim yapıyorlar» biciminde ko nustular. HASAT GEÇ OLUR Uzmanlara göre buğday ekitninin tlkbahar'da yapılması tiretim açısından bir sakınca doğurmuyor. Uzmanlar tohumların başak çıkartması için kış yağışının önemli olduğunu belirterek şöyle konustular: «Ancak ilkbaharda da ekim yapılırsa hasat yine olur ve üretimde azalma söz konusu değildir. Eğer ilkbahar vağmurları erken yağarsa tahıl ürünü yaz sezonu içinde normal süresinde olgunlaşır Geç vağış olursa hasat da gec olur.» ÇALIŞMALAR SÜRtYOR Kurakiığın sürmesi halinde alınacak önlemler ile ilgili çalışmalar da sürüyor. Bu amaçla TMO. tüm bölge müdürlerını Ankara'ya çağırdı. TMO'nun Ankara'dakı toplan tısı yarın yapılacak. Toplantıda TMO'nun ödeme ve stok durumunun yanısıra kurakiığın sürmesi halinde ne eibi önlemlerin alınabileceği KÖrüşülecek. Her bölge müdürü kendi yoresiyle ilgili yağış raporunu ve ekim durumunu içeren bilgilerı toplantıva getirecek. TMO Bölge Müdürleri "kuraklık icin,, toplanıyor ;i veyanıtları SİGORTA GECİKME CEZALARI GİDER YAZILABİLİR Mİ? SORU Büyük bir şirketiz. Sosyal Slgortaiar Kurumu'na zamanında Odemedlğimiz primler nedeniyle gecikme cezası tahakkuk ettiriliyor. Bunlarm gıder olarak kurum kazanç matrahından lndirilemeyeceği yolıında hakim bir görüş var. Acaba bu gecikme cezalan bir finansman gideri glbi ele alınırsa bizim için gider yazma imkanı doğar mı? Sigortalar Kurumu'na ödeme yapmada gecikmemiz bizim kasıt ya da ihmalimizden değil, para sıkjntunızdan doğuyor. Eğer parayı bulup prim borcunu yatırabilseydik, banka faizini Devlet gider olarak kabul etnıeyecek mlydl? Bunu tartışabüir miyiz? (O. H. İSTANBUL) VANIT Gerek Maliyeye ve gerekse Sosyal Sigortalar Kurumu'na ödenmesl gerekli borçlar için uygulanan ceza faiz rın seçeneklerı gbzönüne alımrsa aradaki fark daha da belirginleşiyor. Örneğin «ödenmediği zaman yıllık yüzde kırk üç gecikme cezası olan SSK borcuno ödeyebilmek için» alınacak kredlnin yıllık faızi yüzde yetmişe gslebiliyorsa, böyle bır durumda tercıhini p n m borcunu ödememe yonünde kullanan firmalann kasıtlı olduğunu, cezalandınlmaya müstehak olduğunu söylemek doğnı olmaz. Kendi yönünden doğru ve en az zararlı olanı yapmış tır denebilir. Işte bu durumu gözönünde tutan yasa koyucu, kredı faizi ile gecikme faizi arasında tercih kullanacaîv firmalan. prim yatırılmasma yöneltme yönünde etkileyebilmek için, gecikme cezası yanmda bu cezanın, kazanç saptanmasınds» gıder kabul edilmemesi gibi bir yaptırımı (müeyyideyi) öngörmüştür. Gecikme cezasını bir suçlama değil, bir kreüi maliyet unsuru olarak kabul ettiğiniz zaman, umarım: hem gönlünüz rahatlayacak hem de gecikme faızinin görünenden daha yüksek ler yapabileceksiniz. olduğunu farkedip daha da sağhklı seçım Konuya Gelir Vergisi Yasası'nın dilıyle yanıt vermek gerekirse «her türlü» para ceza.lan gider kabul edilmeyen ödemelerdendir. (Md. 41/5). Bülent SÜVLAN oranlarınm çoğu zaman, firmalann diğer kaynaklardan bulacakları paralara uygulanan faiz oranlanndan geride kaldığı bır gerçektir. Hatta zor durumdaki firmala ınaktır.» Zeki Alcın ve Ankara eski milletvekili örgüt üyeliği suclamasından beraat etti ANKARA (THA) Feshedilen CHP'nin Gençlik Kollan Genel Başkanı Zeki Alçin ve Ankara eski Milletvekili Abdurrahman Oğultürk, «yasadışı örgüt üyeliği» ıddıası ile yar gılandıklan davada diğer sanık )ırk birlikte beraat ettiler, aynı davada ileri sUrUlen «diploma yolsuzluğu» iddiası konusunda, askeri mahkeme görevsızlik kararı verdi. Diploma yolsuzluğu iddiasıyla Ankara Ağır Ceza Mahkeme sı'nde yargılanmalan istenen, bunun yanısıra yasadışı tfrgüt üyeliği iddiasından beraat eden sanıklar şunlar: Abdurrahman OğultUrk, Zeki Alçin. Nlyazi Altunya (GEE Müdür baş vardımcısı). Ramiz Cetlk (GEE Müdür yardımcısı), Tahsin Doğan, Subaydın Tantaoğlu, Bedrettin Kemal, Tiilay Eroğlu, Ahmet Kartaloğlu, Birsat Dursun, Yücel AdlKiizel, Ayşegül Dedeoğlu, Nurte" Dokuyucu, Müfide Tekin, Aziz Kıhçaslan, Emlne Ünver, Sezer Alçin, Aysel Gfiner, Aziz Kevinç ve Ramazan Güçlüoğlu. AR4NIRKEN OYNADI önceki geceki arama operasyonlarııifU bazı arsçlar da çevrilerek Jçindekiler arandı. Bu ararnaiar sırasmda içkiyi hayli fazla kaçırdığı gözlemlenen bir yurttaş ise aranırken oynamayı yeğledi. ^. Istanbulda operasyon: 63 kişi (Baştarafı 1. sayfada) yonlarda bar, pavyon. gece kulüpleri, diskotekler, birahaneler ve kahvehaneler arandı. Önceki gece yapılan operasyoniarda kimlik kontrollerî ve üst aramaları yapıldı. Kahvehane ve bırâhanelerde bulunan 18 yaşından küçükler ile bazı şüpheli kişiler gözaltına alınır ken, gece kulübü ve diskoteklerde eğlenen 10 vaşmdan küçük kız ve erkekler ailelenne teslim edildiler. Gözaltına alınanlann çoğunluğunu kimliği olmayanlar oluşturuvordu. Bu arada, «Ne fş vapıvorsun?» sorusıına «hiç bir is yapmıyorum» diye cevap verenler de gözaltına alınanlar arasında yer aldılar. Gözaltına alındıklan sırada hesap ödemekten kurtulan bazı «Garibaniar» ise seviniyorlardı. Beyoğlu'nun ara sokaklannda yapılan aramalar da şüpheli görülen bir yurttaş ile görevliler arasında şoyle bir konuşma geçti: Abi, vallaha, billaha yeni çıktım abi. Nereden çıktın? Hapisten abi. Yalan söyleme. Adanalı'yım abi. vallaha yalan söylemem. Herseyl yaparım yalan söylemem. Peki neden girdin i ç e n 9 Abi kız meselesinden. tşte, bir kız vardı seviyordun onu. O bana Ihanet etti. Ben de omın için kavga vaptım. So nunda hapise düştüm. Peki senın hanısten yeni çıktığını burada bilen var mı? Var abi, var. Kime sorsan ben! tanırlar. Kahvehanede oturanlara soruldu: Bu adamı tanıyan var mı? Ben tanıyonım abî. Nereden tanıyorsun? Sokaktan tanıyonım abi. Bu konuşmalar sonucunda Adanalı yurttaş da şüpheli görülerek Közaltına alınanlar arasma katıldı. Gözaltına alınanlardan bir kişinin annesi de sabah erken saatlerde polise gelerek, «Ne olur beş dakika önce bırakın oğlumu, kendlsi ciğerlerinden veremdir» diye dert vandı. Po lisin oğlunun ne is yaptığını sorması üzerine dertli kadm içinî dökerek şunlan sövledi: «Oğlnm esas ağır nakllyecldlr. Ama clğerlerinde verem olduğu tçin doktor calısmasına müsaade etmiyor. Doktor raporu var, çalışamaz dive. Ne olur eünize ayağınıza kapanayım içeridckl sİRara dumanına davanamaz oğlum. Olür sonra ben ne yapanm. Ben kendisine akşam kahveye eitme dedim ama dinletemedim. Kahveye eitmeseydi buralara da düşme yecekti. Ne olur oğlumu beş dakika önce çıkann». Görevli polis memuru da bu dertli annenin yalvarmalarma da\'anamayarak çocuğunu diğerlerinden «Beş dakika önce» çıkaracağma söz verdiBunlar Tophane ve Beyoğlu' nun ara sokaklannda vapılan operasyondan görünümlerdı. Şişli, Nişantaşı ve Valikonağı' nda diskotekierde, eece kulüplennde yapılan aramalarda da 18 yaşmdan kuçuk cocuklara rastlandı. Buralardan, 18 yaşmdan küçük olduklan için çıkanlan çocukîar ise aileîerıne teslim edildiler. ROMA îtalya, Sovyetler Birliği'nin Büyükelçiliği'nde görevli Ataşe Ivan Chelak'ı sınır dışı etti. Sovyet Büyukelçisi Başkatibi Valentin Cudakov Chalak'm önceki gün ülkesine dönduğünü Italya'nın bu olayla ilgili hiçbir açıklama yapmadığını bildirdi. Chelak, 1979'dan bu yana Sovyet Büyükelçiliği'nde görev yapmaktaydı. îtalyan Haber Aiansı ANSA, Chelak'ın «Dlplomasi ile bağdaşmayan faaliyetlerde bulunması» nedeniyle sınır dışı edildiğini bildirdi. Ajans, bu olaym Papa ir. Jean Paul'e suikast girişimine Bulgaristan'ın kanştığı iddialan üzerine bozulan îtalya . Dogu Bloku ilişkileriyle ilgisi olmadığını belirtti. KAÇAKÇILIK SORUŞTURMASINDA TÜRK AJANI Uzun süredlr yürütülen, îtal ya'da odaklanan silah ve uyuşturucu madde kaçakçılıgıyla ilgili soruşturmada bir Türk aianmm yer aldığı bildiriliyor. Corriere dolla Sera Gazetesi'ne göre, silah kaçakçılıgının «beynU olarak kabul edilen Henry Arsan'a Amerikan Narkot'k ŞubesJ 1973'de işbirliği teklif ederken, yanlannda bir Türk ajanı da hazır bulunuyordu. Amerikalı ajanm «Tonı» diye tanınan Thomas Angiolettf olduğu ortaya konurken, Türk ajanın raporlarda SX400006 koduyla geçen kişi olduğu dO şünülüyor. İtalyan Içlşleri Bakanlığının 58066 No'lu raporundan edinilen bu bilgilerin yanısıra, ayrıca îtalyan Ctiminaîpol'ünun da (kaçakçıiık vs. suçlarla ilgllenen Ttalyan po lis birimi) işbirliğlnde bu Iunduğo kanısına vanlıyor Raporda şöyle deniyor: «Bıı andan Ittbaren Arean, Roma ve MİIano büroianmızdan aldığı izinle, bizimla tsmet CJ1 ve Mustafa Sivril' den 100 kiloluk baz morfln elde etraek için işbirliğindo bulunacaktır.» New York Tinrıes emekli diş hekimi Barney Clarke'ın durumu yayaş ya vaş iyiye gidiyor. Clarke'ın doktorları, zatürreenln lyileştlğini ve kalp atışlannm tmlandıgmı bellrttiler. Doktorlar Clarke'ın yapay kalblnln organlardakt su fazlasmı da atmakta yar dımcı olduğunu. btinyedekı EU fazlasmı atmak İçin mekanik kalbl daha fazla kan pompolayacak şekllde ayar lamanm yeterll olduğunu Clarke'ın vücut ısısı normal durumda, hasta halen midesine uzanan bir beslen me borusuyla günde 3 bın 500 kalorl gıda alıyor. New Fork Times gazete•îinde yavınlanan «öltim sü p resini uzntmak zafpr degrîldir» bashk'ı bir yazı, yapav kalbin yerleştirilmesinin an lami ve ah'akt yönlerl Ü?:Prinde veniden şlddetli biı tartışma başlattı. Yazıya ya nıt veren ütah Üniversitesi yetkililerl. Barney Olark' ın ameliyattan önce vaoav kalbin ve kalp ameliyatlarmın tflm sakıncalarını bil dîSînl acıkladılar. Utah fînîvprsltesi Raftlık Boiüm'i Baskanı Doktor Chase Peterson, «bflimfn amacı yasn mı nzatmaktır. Barney Clar ke ameliyat olmasaydı 2 ara 'ıkta acı çekmpden ölmiis ifacafctı, ancak yaşamaya karar verdî&lnl ve blrkac Tün ance de yapay kalbin irızalı böliimtiniin defciştirilmeslni onaylarken bn ka rarı ypniIprtlMrıi» söyİPdi. \ew York Trmes'm «bfltün bu acıya değecek mi?» hp'lrtfvnrlnr (Baştarafı 1. Sayfada) sorusuna Peterson, «Clarlıe' dan çok daha fcötü durumdaki hastalarm tümüyle iyileştiğini buradan yürüyerek çıktığını gördük» yamtını verdi. Afrika'da (BdŞtaratı 12. Sayfada) çınde, parkiarda devamlı olarak, guvenlık gorevüleranın ao laşmasını sağlaroak oiaugu be lırtıldı. Fıldişlerinın kıta dışında kilosunun 15 dolar olması ve bir fıldişınm yaklaşık 200 kılo gelmesı yuzünden, fıldışi avcılığı önlenermyor. Idı Amın'ın devrilmesıne kadar Uganda'da fıldlşi avcılığı ordu ve üst duzeydekı devlet memurlurı taıa fından yürütülüyor ve yurt cUşına pazarlanıyordu. ö t e yandan, fil katliamını ön lemeye çalışan görevlilerle avcılar arasında zaman zaman çatışmalar çıktığı belirtildı. Edinilen bilgıye çdre, bır sıne önce Sudanlı fildişı avcılanyla Uganda askerlsrı diaüuıüa çıkan çatışmada 2 ügandalı as ker ve 1 fildişi avcısı öldü. Sudan'a en fazla silah satan tilke olan Amerika Bırleşık Dev letleri'nin dıplomatık baskısıy la, bu Ülkede fildişi avcıhğının düşmeye basladığı belirtı! di. Ankara TKP davasında sorgular tamamlandı ANKARA (UBA) Ankara Sıkıyonetun Komutanlığı 2 No lu Askeri Mahkemesı'nde yasa dışı Türiuye Komunist Partısi (TKP) üyesı olduklan ve ^•eş'tlı e y ı e m l e r c l e bulunduklau ıddıasıy la yaıgılanan 28U kl^ının sorguiarı tamamlandı. l'um saıuıuann Sürguıarının tamamlanmasından sonra söz alan sanık Hilmi Kusuf Işık'ın vekılı avukat Muza(fer Özkayıı.ı şoyle konuştu: «Uyguianan ekonomik politlka>ı devam edildiği taktirde bankerlerin oatacağuu, bankalarm kriz lç,ine gueceğini, orta kuçük şirketlerin bızla yıkıma sbrükieneccğini ekonomik ve planlama uzmanı olaa ınüvekkillmiz çok önceden tahmin et mlş, Uerde çalışmalanna hazır lık olmak bakımından ekonomlk rapor adı altında yazmıştır. Bugfinkü ekonomik durumu çok önceden açık verilere daştınarak tahmin eden ekonomi vt planlama uzmanı olan mövolkilimizin cezalandınlsın nu ınksa ödüllendirilsin ml gere&'nin talrtirinl heyetinize bıra (Bastaran 12. Sayfada) kömür kuyruğuna giren Kez ban îşcan'a son bir soru soruyoruz: ilk kez mi gelıyorsunuz? Uykulu gozlerle bır Daktıktan sonra, siKkın, yanıtlıyor: Hııııı... Komur almaya gelenlerin çoğu devlet memuru ya da sabah erkenden ışJerme gıtmek zorunüa ulaniar. 1/ın alamamaktan yakınıyor hep sı. Aralarında bırkaç kere sıraya girıp eli boş dönenler var. Bir devlet Kurumunda çalı şan Ouran Aslan ile konuşuyoruz. Sabaha kar.>ı saat 3 t e geldim. 2 ton kömure jazılmıştun. Günü 20 gündür geç tl. Çoluk çocuk evde perişan. Komürü bir türlü alanıatlun. Ne zaman alınması gerekıyordu kömürun? Aslında H'nci ayın 19' nda asacaktık. Ama maalesef bugüııe kadar ualdı. üeldik, gittik, geldik, gittik. Kaç kere geldıniz bura ya? Üg kere geldim. Ssabaha karşı S'de, i'te geldim. jNo zaman vakit bulsaıu, o zaman geldim. Oaha önce geldiğimde 1U0, 130, lSO'nci sıradaydun. 100'U geçioce vermiyorlardı zaten. Nıye vermiyorlardı? \Jüze kadar alıyorlardı. Yüzden sonrasuu vermiyoriardı. Bugün çok şüldir 45' nci sıradayım. Inşallah buUiin alırıııı. Abdurrahman Biçer, 15 günden beri kömür satış de posuna gelip, bır türlü kömür alamadığıncian yakınıyor: Aksam saat 21'de geliyorum. Sabahın 8'i oluyor. Kömür kapandı dlyorlar, gidiyoruz. Uu^ünkü sıram i)5. Akşam Ül'de geldim yine. Et lik Esertepe Mahallesl'den geliyorum Z ton kömür almaya. Paranızı ne zaman yatırmıştımz? Parayı yatıralı 4 ay oldu. Kasıoun 24'iinde günüm varüı.^Verilecekti. 14 gün ol ılu. üaba hâlâ gidip geliyorum. Bugün alabılır misiniz? Vallahi bekliyorum iş. KÖMÜR KUYRUĞUNDA te. Saat sabah 6.30'a doğru, sırada bekleşenlerde bir ha reketlilik başladı. «Müracaat Memurluğnsnun iki görevli si gelmişti. Bağnsmalar, çıî rışmalar, birbirinı iteklemeler oluyordu. YARIN: tKtNCt SABIRLI BEKLEYİŞ Waslıingtondan HalukŞAHİN kadar becerikli olsunlar, bizim filmlerimizi taklit edemezler. İş film yapmaya gelince elimize su bil* dökemezler.» Valenti'nin istediğl bir çeşit komisyon. Video aygıtlanna ve bantlanna verilen paranın bir yüzdesi kesilip Hollyvvood'a verilsin istiyor. «Yofesa», diyor, 'video'yu asıl sattıran yaratıcı kaynakları kurutmuş oluruz.» Japonlar, bantlann Batış ve kirasmdan elde ettiği paranm Hollywood'a yeteceği görüşündeler. Uzlaşmazlığın davası, sonunda yüksek mahkemeye kadar geldi. Kesin karann yakmlarda çıkması bekleniyor. Bu karar ne olursa olsun, aslında fazla bir şey değişmeyecek. Japonlar aygıt, Amerikahlar program pazannın kralı durumunda kalacaklar. Olsa olsa, pastanm dilimleri bir parça farklı bölüşülecek. Bizim gibi ülkeler de Japon makineleriyle Ame rikan filmlert seyretmeye devam edecekler... (Baştarafı 13. Sayfada) TEŞEKKÜR Eşim, annemiz Türkân Ergin'in hastalığı sırasmda her türlü bakımı ve en iyi şekilde yapan Hacettepe Ünîversitesi Tıp Fakültesi Acil Servis ve Gastroenteroji Devamlı Bakım Servisl tüm çalışanlanna, hastalığında ve vefatında yakuı ilgilerini esirgemeyen tüm dost ve akrabalarımıza teşekkürlerimizi sunarız. Mustafa, Cengiz, Orhon, Ayşegfll (Nazım Rek. 2610) TEŞEKKÜR Bakırköy Meslek Lisesi Fizik öğretmeni Nurten Tater'in hayati tehlike arzeden ameliyatmda insanüstü çabalar gösteren, Bakırköy Çocuk Esirgeme Kurumu Doğumevi Başhekimi, Jin. Dr. Sevil Kuran'a. Jin Opt. Dr. Ertuğrul Erdeş'e, Opt Dr. Nevin Doktoroğlu'na, Opt. Dr. Esen gül Enercan'a, Opt. Dr. Oktay Erdener'e, Narkozitör Dr. Ulviye Ceylan, Başhemşire Sebiha Sağban ve diğer hemşire ve Doğumevi personeline, yardımlarını esirgemeyen herkese teşekkürü bir borc biliriz. Aynca hastanede kaldığı sürece telgraf, telefon ve bizzat Doğumevi'ne kadar zahmet eden dost, arkadaş ve yakınlanmıza candan teşekkür ederiz Eşit Nurdoğan Tater Babasu Turhan Sanlar (Cumhuriyet 8678) İs Bankası • Edime NUfus Müdürlü Sü'nden aldığım nüfus cüzda tnmı kaybettim. Hükümsüzdür Engin AYTÎMUR • Keşan Nüfus Müdürlü gü'nden aldığım nüfus cüzdanımı kaybettim. HükUmsüzdür Mürüvvet AKIN • tÜ.G.H.İ.Y.O'ndan aldıgım şebekemi ve tETT kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. Nurgun ERDİNÇ (Baştarafı 1. sayfada) vrardâr, Tarık Buğra, Hasan Pulur, Oktay Akbal ve Metin Konca'dan oluşan Seçici Kurul, bu yılki Deneme Eleştiri Ödülü'nün Salâh Birsel'in «Paf ile Puf» adlı kitabma verilmesini oy çok lu|;uyla kararlaştırdı. Üç yüz bin lira tutanndaki ödül, Salâh Birsel'e ocak ayı içinde düzenlenecek bir törenle verilecek. Tarih dalmda bu yıl, ödüle değer bir yapıt bulunamadu
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear