27 Haziran 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 7 EKİM 1982 Yüksek Mahkemelerin son sözü, tasdik, bozma, islah suretlerinden biri ile söylediği karar ve hükümler için artık açık bir kanun yolu kalmamış ise o karar veya hüküm kesinleşir. Mühkem Kaziye olur, artık çelişme hali kalmamıştır. Herkese karşı olan bir devlet otoritesine dönüşmüştür. Kuramsal olarak, görüş olarak dogru adil bir karar veya hükümdür. Yine Anayasa ilkesi olarak artık böyle bir karar Parlamento, Yürütme devletin öbür organlannca başkalanamaz. Bu nedenle ölüm cezalanmn tavsibine ait Meclislerin genel af yetkisi, mahkemelerin karar veya hükümlerini inceleme yetkisi değildir. dosyalar üzerinde bunu yapamazlar. Genel af yetkisi bu bakımdan Devlete ait bir atifet muamelesidir.. Devlet Başkanının, yasalar üzerinde 10 gün içinde inceleme istemesi tamamen demokratik işleyişe ait apayn bir kuraldır, VETO degildir, nevi şahsına münhasır hukuken izahı başka nedenlere dayalıdır. Sonuç: Yukandan beri açıkladığımız nedenler ile, Devlet Baskanına, yüksek bir mahkeme olan Anayasa Mahkemesinin karar ve hükumlerinin incelenmesini istemek yetkisi verilemez. Böyle bir yetki mahkemelerin bagımsızhk ilkesine, yargıya ait tasarruflann safiyetine ters düşer. Demokratik idarelerde tüm Anayasalara göre saptırılmamış olmak kaydı ile mahkeme kararlannın mürakabesinde tek hak sahibi, tek yetki o toplumun kamuoyudur Geçmiş dönemde Allah'ın vekili Peygamber postunda oturan halifelerden en «evham sahibi» Abdülhamife, boşalmış olan Istanbul Savcılığı için kimi atayalım diye sorduklarında, Padişah «O, benim işim degildir. Onu Adliye Nazın Abdurrahman Münif Paşa'dan sorun» demiştir ümlenin malumudur ki demokratik ldarelerin Anayasalanna göre: Devlet dedigimiz bugünün en büyuk sosyal örgütünün üç esaslı lşlevi (fonksiyonu) vardır. Yasaına, Yürütme ve Yargı.. Bu görevler Anayasa ve idare hukukunun alfebesine göre de üç organ tarafmdan yerine getirilir. Yeni Anayasanm taslağmı teşkil eden başlangıç bölümündeki ilkelerle, madde metinlerindeki büyük tezadı gözönünde tutunca bu uyuşmazlıklann eliştirilmesinln bile gereksiz olacağı kuşkudan «vareste»dir. Yine de biz en göze çarpan, üçlü işlevde de bu işlevleri yerine getiren sorumlu or. ganlann dışında kalan Devlet Başkanının sınarsız yetkilerinden birinl eje alıp eleştirmekten kendlmizi alamadık. Örneğin, Anayasa Mahkemesinin verdigi kararlann Yasama Meclislerinden geçen Yasalarda olduğu gibi bir kere daha incelenmesini istemek hak ve yetkisi 113. madde ile Devlet Başkanma tanmmıştır. Böyle bir yetkinin, eski idarelerde eskl «Ahkâm»a göre bile bu derece iç içe yürütüldüğü görülmemiştir. Bugün için ise Anayasa ve idare hukukunun alfabesini bilenler böyle bir yetkinin verilemeyeceğini kesinlikle bilirler. Çunkü: A) Yargı yetkisi, Yargı Erkine tabi bağımsız mahkemeler ve teminata sahip hakimler tarafmdan yerine getirilir. Yargıya ait tasarruflann içeriği de buna amirdir. Kazai tasarruflar,' yürutmenin düzenlenmesi tasarrufları ile icral kararlarından çok farklıdır. B) Yargı erkinin, yargıya ait işlevi mahkemeler tarafmdan ilk ve esâsi bir hak olarak kullanılır. Sulh Hukuk, Sulh Ceza Mahkemesinden itibaren tum bidayet mahkemeleriyle ilk idare mahkemeleri ve bunlann son sö C Devlet Başkanı ve Yargı DEVLET BAŞKANINA,YÜKSEK BİR MAHKEME OLAN ANAYASA MAHKEMEStNİN KARAR VE HÜKÜMLERİNİN İNCELENMESİNİ İSTEMEK YETKİSİ VERİLEMEZ. BÖYLE BİR YETKİ, MAHKEMELERİN BAĞIMSIZLTK İLKESİNİ, YARGIYA AİTTASARRUFLARIN SAFİYETİNE TERS DÜŞER Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. adına NADİR NADİ Genel Yayın Müdürii Müessese Müdürii Yazı işleri Müdürii HASAN CEMAL EMİNE UŞAKLICİL OKAYGÖNENSİN AHMET KORULSAN YALÇIN BAYER , ALİ ACAR Rafet TÜZÜN Askeri Yargıtay Başkanlıgmdan Emekli Hakim Tumgeneral zu söyleyen Yüksek Mahkemeleri arasmda mertebeleşme yoktur. Hepsi doğrudan doğruya Milli Hakimiyetin Kayıtsız ve Şartsız Sahibi Millet adına uyuşmazhklan çözümlerler. Hakimler ilk ve esasi bir hak olarak Adalet Tevziine ait Karar ve Hükümlertni verirler. C) Yürütme organı, îdareye ait tasarruflarında Askeri, Mülki, Hiyerarşiye tabidirler... Aralannda Amir, Madun tüst, ast) ilişkileri vardır. Suç teşkil etmeyen tasarruflarda memurun o işlemi çözümlerken lnsiyatifi yoktur. Kendi görüşüne göre değerlendirme yapıp sonuca baglayamaz. Amirinin emrini yapmaya mecburdur.. Sadece yazılı bir emir vermesini isteyebiür. Yukanda belirlendigi üzere Sulh, Ce<za, Sulh Hukuk Mahkemesi ile, Asliyeler, Ağır Cezalar ve öbür türdeki mahkemeler ile Yüksek Mahkeme dediğimiz YARGITAY v e DANIŞTAY'lar arasında böyle bir derecelenme, böyle bir Amirlyet ve Maduniyet yoktur. Anayasada llkesl saptandıgı üzere her mahkeme ve bu mahkemelerde görev yapan tek veya toplu hakimler kimseye tabi olmadan, millet adına davalan korur ve hükme bağlarlar. Ç) 1024 Anayasasından Cumhuriyet döneminin tüm Anayasalannda yargının bu hak ve yetldsinin bu işlerliliğinden kimsenin kuşkusu olmamıştır. D) tstinaf Mahkemeleri kurulana kadar da davalann görülmesinde ilk hüküm ve karan Bidayet Mahkemeleri bağımsız olarak teminata sahip Hakimler tarafmdan verilirler. Bu hüküm ve kararlar hakkmda olağan veya olaganustü kanun yolları açık ise son sözü Yargıtay veya Danıştay söyler. Anayasa Mahkemesi de yüksek bir mahkeme oldugundan onun da karar ve hükümlerl üzerinde herhangi bir makamm söz hakkı, inceleme istemesi sözkonusu olamaz, bu sun'i olur, kural yaratmak olur. Yani, özden yoksun, şekll bir kanun maddesi olur. E) Hukuk ve Ceza Mahkemesi kanunlanna göre Danıştay yasasma ve önceki Anayasalara göre de kesinlikle bu böyledir. Evet, kesinlikle böyledir. Bidayet mahkemelerinin verdigi ve • Yazı işleri Müdür Yardımcısi Haber Merkezı Müdürii Mizanpaj Yönetmeni • TEMSİLCİLER .ANKARA : • İZMİR : • ADANA : YAIÇIN DOĞAN HİKMET ÇETİNKAYA MEHMETMERCAN SERVİS ŞEFLERİ * İstanbul Haberleri :Selahattin GÜLER Dış Haberfer : Ergun BALCI Ekonomı Osman ULAGAYYurt Haberleri. Barbaros GENÇAK Kültür: Aydın EMEÇ Magazın . Yalçın PEKŞEN Diızeltme : Konur ERTOP Araştırma. ŞahinALPAY BUROLAR Konur Sokak No. 24/4 Yenişehir ANKARA Tel: 17 58 25 17 58 66 İdare: 18 33 35 Halit Zlya Bulvan No: 65/3 İZMİR Tel: 2547 09131230 Atatürk Caddesi, T H . K Işhanı K a l 2 / 1 3 A D A N A Tel: 14 55019 731 Basan va Yayan: CUMHURİYET Matbaacılık ve Ga2etee1lik T.A.Ş. Türkocağı Cad. 39/41, CağaloğluİSTANBUL P.K.: 246 İstanbul, Tel: 20 97 03 (5hat) TAKVİM EKtMlOS CV£T OKTAY AKBAL T Tek Çıkar Yol: Yeni Bir Taslak, eçmiş zaman belleklerde silinip gidiyor. Mumcu'nun yazısında 1961 halkoylamasuun sonuçlannı okurken gittim o eski günlere... 10 temmuz 1961 pazar günü oy kullanamamıştun. Müşerref Hekimoğlu, Mustafa Yücel. Örsan Öymen. Vural Vahit Suiçmez'le birlikte Yugoslavya'da gezideydik. Zagrep'te 'Vjesnik' gazetesinin yönetim yerindeyken halkoylamasında 'evet'in kazandıgını öğrenmiş, çok sevinmiştik. 6 10 temmuz 1961 oylamasında 4 milyon yurttas. "hayır1 yanıtını vermiş. 6 buçuk milyona yakm yurttaş ise 'evet' demiş... Halkoylaması öncesinde kapatılmıs. DP liderleri ve yandaşlan 'hayır'da haynvardır' özdeyişini yurt ölçüsünde yaymaktaydılar. Dört milyon 'hayn*' oyu azımsanacak birşey değildl elbet. Kurucu Meclis'ln oluşturulmasında yanlış. bir yol tutulmuş, Meclis'e CHP yandaşlan büyük ölçüde aunmıştı. Gerçi CKMP'nin . temsücüeri d« vardı, ama derneklerden, üniversitelerden gelen temsilciler daha çok CHP egilimliydiler. Kapatılan DP'yl temsil eden Wr tek kişi yoktu. Böylece 81 Anayasası bütün güzel, lyi, başanh, çagdaş gerceklere yakışan yanlanna karşın ulkede büyük bir oy gücüne sahip bir siyasal partinin onayını almadan altıbuçuk milyon yurttaşça onaylanmıştı, ama 4 milyonluk bir seçmen yığını da karşısındaydı Anayasanın ve onun getireceği anlayışın, düzenln, göre vlerin... 1982 Anayasa taslağı ise kapatılmış bütün partllere oy veren seçmenleri, o partilerin finde gelen kişilerini, yazarlan, basın organlarını karşısına almış durumdadır. 61 Anayasası seçmen gücünün yandan çoğunun oyunu ve destegini kazanabilmlşti. 82 taslağı ise atanma yoluyla toplanan bir topluluğun çoğunluk oylarını elde edebilmiş, sağcı, solcu, ortacı, ilerici, gerici, her türlü görüş ve düşünüşteki basının, aydmların olumsuz tepkisiyle karşılaşmış durumdadır. Taslak bu haliyle halkm önüne getirilirse sonucun ne olacağını kestirebilmek güç... 1950'den bu yana her seçimde büyük oy almış ikl büyük parti vardır. Bunlar bugün kapatılmıştır. Ama bu Iki partinin yandaşlan, seçmenleri ortodan kalkmış degildir. Bu iki büyük partinin topluca oy oranı 1950'de yüzde 92, 1954'te yüzde 93, 1957'de yüzde 88, 1961'de yüzde 81. 1965'te yüzfle 82, 1969'da yüzde 74, 1973'de yüzde 65, 1977'de yüz. de 77, 1979 ara seçiminde ise yüzde 75'jtir. Görülüvor ki Türk seçmenlerin en az dörtte üçü bu iki büyük partinin yandaşlandır. Anayasa oylamasında da bu seçmenler oy kullanacaklardır. Öyleyse, önümüze getirilen taslağın bu iki büyük kapatılmış partinin yandaşlannın destegini kazanması gerekmez mi? 1961 halkoylaması bu iki büyük slyasal örgütten birinin kapatılmış da olsa büyük ölçüde etkinlik sahibi olduğunu göstermiştir. 1982 kasımında yapılacak halkoylamasında niye aynı durumla karşılaşılmasm? Hem bu kez iki büyük siyasal örgütün de bu taslağa şu ya da bu yönlerinden ötürü karşı olduğu da bilinen bir gerçek olduğuna göre... Vakit daha geçmemiştir. Taslak, MGK'nln gündemindedir Hep yinelediğim gibi, tutulacak en doğru yol. bu taslağın olduğu gibi geri çevrilmesl. yeni bir Meclis'in oluşmasını sağlayacak bir seçim yasasınm kısa sürede hazırlanıp, Kurucu Meclis seçimine gidilmesi, önümüzdeki altı ay içinde 1961 Anayasası esas alınarak yeni ve günümüz gerceklerine uygun bir Anayasa tasansının hazırlanmasıdır. Bu dediklerim olur mu? Pek sanmıyorum. Ama General De Gaulle'ün dedigi gibi «Geleceftin süresi uzundur.» Bizler, bu 'gelecek' için yazanz, sagduyu yolunu gösteririz. Bundan ötesine kanşamayız elbetl oplum olarak büyük ço gunlugumuz «Düşünmek ten» kaçınınz. Bilinçli ve sistemli bir düşünme. onun uzantısı olarak da davranma yerine, nedense anlamsız bir boşverme, bir oluruna bıralorcasına kendiliğindenlik içinde yaşamak tayız. Yani garip bir yazgıcüık. Düşünmeyi en yakmdan izlemesi gereken yazma etkinliğimiz ve alışkanhğımız da aynı edilginlik ve güçsüz lük içindedir. kişisel yaşantunızda. Doğaldır ki, her iki olaym da yalın ama yalm olduğu ölçüde de çok yönlü nedenleri bulunmaktadu, Ül kemize özgü, Ünlü dügünür Montaigne. herkesin düşünmesini, mutlaka ve tutarh biçimde düşünmesini istiyor. 16. yy.'ın karanlık Avrupası'nın sisli. bulutlu havalannı dağıtarak düşünmenin gerekliligini ve yararlannı anlatıyor. «Ben sizin yerinize düşündüm, düğümu çözdüm, siz artık düşünmeyin, sadeca dedigime uyun demiyerek bu sayın Montaigne, düşünmenin tekilliğini belirtirken, tekil düşünmekten hareketle özgür duşünme gerekliUğini ve düşunce özgurlügünü savunmaktadır. Düşünme kişiyi «ben» yapan güçtür. Genel düşünceyi özele indirgeten ve kişiye mal eden gizdir. Kişideki •düşünsel ben'lik» ise özüm semek ve yaratıcılık demektir. BiUndigi gibi, her tür de ğerin temelinde d© bu birey sel yaratıcılık vardır. Ne ki, bu bireysel nitelikli yaratıcılık ne denli toplumsal amaçlara ve yararlara dönük olursa, ne denli toplumu amaçlarsa, o denli anlamlı ve güzel olacaktır. Sanatın da, bilimin de bu kendine dönük yanlannda (Entroverti) bireysel yaratma. dışa dönük görünümlerinde ise, toplumsallık, işte bu ne denlerle bulunmaktadır. (Ekstroverti) Yazunızın başiangıcı ile bağlantı kurarsak. ne acıdır ki, genel olarak doğrudan mesleksel uğraşılann dışında, kişisel yaşamrmızda düşünme. düşünce üretme ve nihayet düşünenlerin düşün celerinden en iyi biçimde ya rarlanma yok denecek kadar azdır. Kişisel yaşamlan mızda, genellikle düşünmeden yaşayan ve davranan, dolayısıyla okumayan ve ya zı uretmeyen insanlanz, dersek, belki bir genelleme yapmamız açısından büyük söylemiş olabiliriz, ama, ne yazıktır ki gerçek, buna en azından çok yakmdır. Okurluk ekinimiz ve yazma etkinliğimiz bakumndan da istemlediğimiz bir düzey de olmadığımızı anlatmaya bilmem gerek var mı? Ülke miz insanlannuı, dahası zorunlu bir uğraşılan olmalanna karşm, öğrenci ve aydın kesimimizin bile günlük yaşantılannda bu etkinlikler ne ölçüde bir yer kapsamaktadır? Çok basit anlamda ve çoğunlukta da nitelıksiz bir gazete okurluğundan öte gitmeyen bir okurluk ekinine ve alışkanlığma okur insan, yazar insan alışkanlığı, aydm insan yaşamı diyebilir miyiz, gönül rahatlıgıy la? Sözlerimizl somuta indirgeyerek açıklayacak olursak bırakınız belli bir yaşın üzerindeki yetişkin bir insanı, dilerseniz yüksekokul dü zeyindeki bir kişide arayalım ve uygu.layalım olayımızı. Ortalama lise kültürü alarak (ki biz öyle sanıyoruz) yaşama atılan ya da yüksek okul kapısına dayanan fiğrencilerimizin kaçta kaçı bir Düsünmek ve Yazmak Üzerîne Necmettin AKYILMAZ Gazl Y. öğretınen Okulu Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü dilekçe yazabilmektedir? Da hası bunu üruversite öğrencilerimizin büyük çoğunluğu için uygularsak, beklediğimiz başannın ne ölçüde gerçekleşebildiğini görebiliriz? îşin içinde bir kişi ola rak gönüı rahatsızhğı içinde saptamaktayım M, görülen sonuç, yürekler acısıdır. Ortaöğretimi bitiren bir ki şi basmakahp birtakım bilgi leri zoraki de olsa, belki, bi lir. Çünkü gerçekten bu bilgilerin birçoğu öğrendlere bir bakuna zoraki, istemiye istemiye verilmiştir. o yıllar da. Çoğunlukla öğretici de, bunun yarar . zarar açısuıdan çok tartışma götürebileceğini bile bile bunlan öğ retmek zorunda kahnaktadır. Dolayısıyla ortaöğreüm öğrencisi yaran zararı ve ölçüsü belli sınular ve ölçü ler içinde düşünülmeden, bu bilgileri öğrenme zorunlulugu ile karşı karşıya bıra kılmaktadır. Görüşümüzün kamtmı öğrendlerde ikl genel şekilde görmekteyiz. 1 öğrencilerin birçoğu ortaöğreüm çağmda iken birçok dersi sevmeme, daha sı nefret etme durumuna gel mektedirler ve bunu da bize söylemektedirler çoğu kez. 2 Çok büyük bir çoğun luğu da ortaöğretimde gerek siz yere öğretilen ve öğrenciye seslenmeyen birçok bil giyi hemen aynı yıllarda unutmaktadırlar. Sözgelimi Edebiyat Dersi içinde verilen ve geçmiş yıllann bilgi yinelemesi niteliginde olan birçok şeyin anmda unu tulması gibi. Ve ne acıdır ki, bu yıllarda asıl kazandınlması gereken okuma ahşkanlığı ve yazma ekini ile düşünme gü cü ve yolları verilmez. Verihnedigi içindir ki, bu durumdakt öğrendler bazı bilgileri ezber yoluyla belle yen, ama düşünmeyi temel alan çok yönlü ekinden yok sun kişiler olarak yüksekokullara gelirler ya da yaşama atıhrlar Ve bilinen so nuç da kendiliğinden doğar. Sorun karmaşık, nedenleri de çok yönlü olduğu için ister istemez açılmak zorun da kaldık ve öğrenci düzeyinde yorum yaptık. Dilerse niz öğrencilerimizden hareketle bir de sıradan bir insammızın günlük yaşamma bakalım. Acaba böyle bir in sanımızuı günlük yaşantısının kaç saati düşünme, eleştiri, özeleştiri, okuma ve yazma etkinlikleriyle doludur? Yemeye içmeye aynlan saatlerin yanuıda acaba kaç saat bu tür, nitelikli işlere aynlmaktadır? Sanınm, hemen herkes bu sorulara istemlenen ölçüde olumlu yamt bulamayacaktır. Alın bu olumsu.duklan, toplumsal yaşantunıza uyar layın, bir de o açıdan karşıla8tırma yapın. Yine göre ceksinizdir ki ,aynı olumsuz luklar tüm insanlanmızda da vardır ve de çok acıdır. Bu çok önemli, önemli ol duğu ölçüde de gerekli olan sosyal ekin zengmliği ve güçlülüğü, düşünce, algılaraa ve yorum yeteneği kişisel, toplumsal yaşamnnızm kesin v«.tek temeli otaıasının yanısıra gecmişe yönelik Tarih Yazm (Edebiyat), Ekin (Kültür), Siyasal Varlığımızın da en önemli kaynağmı oluşturur. Oluşturur ama, ne acıdır ki, o alandada eğer yer yer bilgi, kanıt, kaynak eksikliği çekiyorsak (ki, çekiyoruz,) hep bu eksikliklerimizin olumsuz sonuçlanndandır. Söz gelimi yazıh yazm geçmişimizi yazılı kanıtlar açısmdan eğer M. S. 7. yy.' lardan ötelere götüremiyorsak, (ki bunlar da Orhun Yazıtlandır.) bu konuda uzun uzun düşünmemiz gerekmektedir. Ashnda her tür yaşam ve ekin varlığımızın çok zengin olduğu ve çok eskilere gittiği yadsınamaz bir gerçektir. Böyle olmasına karşın geçmişe yönelik varlığımızın ve zengin liğimizin yazılı kaynak ve yazıh kanıt olarak günümüze değin gelmemesi, hep yazıya, yazıh uygarhğa, kısaca yazmaya, bugün olduğu gibi, önemli ölçüde değer vermeyişimizden kaynaklanmaktadır, dün de. Yine, çok a a bir gerçek olarak bir başka şeyden de söz etmek istiyorum bu aşa mada. (Bilindiği glbi) Batı'da, birçok devlet adamı. ya şadığı çaga damgasmı vurmuş, etkili olmuş birçok ün lü kişi, çoğunlukla daha gö rev başındayken düşüncelerini, anılannı yazar. İster ki, hem kendi anılan tarihe kalsın, hem de bilinen . bilinmeyen birçok şey gün ışığma çıksm. Dahası gerek kendisi, gerekse ulusu düşü nen, okuyan, yazan bir insan ve ulus olarak görülsün, bilinsin. Yerine göre gurur duyarak yaparlar bunu çok kez. Ama bu alanda da gelin bir de bize bakalım. Yığınla, devrine, çağına damgasmı vurmuş. etkili olmuş önemli , insanımız, devlet adamımız ohnuş; buna karşm büyük bir çoğunluğu, bildiklerini, amlanm ya hiç yazmamış. ya da bir kısmı çok kısa bir biçimde anı özet biçiminde ve etkili olmayacak şekilde anlatmıştu. Içlerinde yalnız Atatürk vardır ki, bu olumsuzluğu da yıkmaya çalışmış ama ne yazıktır ki onun da bu işi sürdürmeye yaşamı yetmemiştir. Geçmiş tekileri bırakıyorum, yakın tarihimizden, ünlü ve güçlü bir Ismet înönü ilginç bir ör nektir. Ve uzun, nitelikli bir düzyazı yapıtlan yoktur ve ne acıdır. Okul dönemi ve sonrasında bu konuda başanh olmak için neler yapmamız gerektiğini başka bir yazımda belirteceKimj İMSAK 5.17 GÜNEŞ 6.58 ÖĞLE 13.02 İKİNDİ 16.17 AKŞAM 18.46 YATSI 20.17 Cay Kurumu Genel Müdürlüğünden MERKEZI ISITMA SİSTEMİ MALZEMESİ SATINALBNACÂKTIR Aşağıda cins ve miktarları belirtilen merkezi ısıtma slsteml maJzemelsri teknik ve idari şartnamesi ile teknik resimlerine göre karşılarında beürtilen ihale tarihlerinde olmak üzere teklif alma usulU ile satınalınacaktır. ÎLAN SÜMERBANK EREĞU PAMUKLU SANAYİI MÜESSESESt MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 Müessesemiz ihtiyacı 17 kalem ipUk maklnala" n, 14 kalem terbiye makinalan, 17 kalem dokuma ıhzar makinalan, 15 kalem Draper dokuma tezgâhlan, 55 kalem saurer dokuma tezgâhlan ve 41 kalem Dornier dokuma tezgâhlan yedek parçalan kapalı teklif almak suretiyle mübayaa edilecektir. 2 Bu işe ait geçici teminat maktuen 300.000, lira olup, kat'î teminat teklif fiyatı üzerinden ihale bedelinin % 10'udur. Her iki teminat da nakit, banka teminat mektubu veya Devlet TahviU olabilir. 3 İhaleye iştirak edecek firmalann 300.000, lira muvakkat teminatlanm kapalı teklifleriyle birlikte engeç 22.10.1982 günü saat 16.00'ya kadar Müessesemize tevdi etmeleri gerekir. 4 îmal edilecek yedek parçalann nümuneleri Müessesemizde görülebilir. 5 Bu işle ilgili şartname ve teknik bilgi Müessesemiz Ticaret Müdürlüğünden temin edilebilir. 6 Müessesemiz 2490 sayüı artırma ve eksiltme kanununa tabi olmadığından işi verip vermemekte kısmen veya tamamen vermekte serbesttir. (Basın: 22365) 16553 1 îhaleye 8it teknik, idari şartname, teknik reslm ile ıhtiyaç Hsteleri Çay Kutuır.u Satınalma MUdürlüğü Rize, Bölge Ticaret Müdürlüğu Sinan Paşa Köprüsü Sok. No: 19 Beşiktas • îstanbul ve İrtibat Müdürlüğü Konur Sok. No. 28 Yenişehir / Ankara adreslerinden bedelsiz temin edilebiür. 2 Istekli firmalar, kalem kalem gösterilen malzemelere htealanndaki teklif verms tarlhlerinde saat 17.30'a kadar şartname esaslan dahillnde hazırlıyacaklan teklit •jnektuplarmı Çay Kururau Genel Müdürlüğü Satınalma Müdurliiğu • Rize adresine iadeli taahhütlü gönderebüecekleri gibt elden de verebiltrleT 3 Postada oluşacak çreçikmeler ile telgrafla yapılacak mUracatlar dikkate alınmaz. 4 Kurumumuz 2490 sayılı yasaya bağlı olmayıp, ihaleyi yapıp yapmamakta, kalem kalem yapmakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. Son tekllfl verme DosyaNo thaJenm konusu Mlktan Tarihi 126223 Muhtellf ebatta şilte 1600 m2 27.10.1982 tipl cam yünü Muhtelif ebatta prefabrik 6750 m. ber, kaplı cam ytmü 900 Tabaka 126223/A Sunta 975 Kutu Muhtelif elektrot 324 Ad. MuhteHf buhar vanası 390 Ad 3.11.1982 Muhtelif rekor 700 Kg. Galvanizli boya 600 Kg. Sülyen boya , 126223/B Muhtelif ebatta diMşli 7490 m. celik boru Muhtelif ebatta Çelik 840 Ad. 9.11.1983 dlrsek 52 m. boru (Basın: 21600) 655* İLÂN SOSYAL SİGORTAIAR KURUMU MARMARA İNSAAT BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN Kîralık 1 mağaza ve 35 adet büro Kadıköy Altıyol Halitağa Caddesi'nde bulunan kurumnmuza ait 57 kapı sayılı eski Kadıköy Bölge Müdürlüğü binasının zemin katındaki 1 dükkân ile üst katlardakl 35 adet bflro. 18 10 1982 gunü saat 13.30'da açık arttırma suretiyle işyeri olarak kiraya verilecektir. Açık arttirma Meclisi Mebusan Cad. 1 kapı sayılı işhanımızın 5. katında Müdürlüğümüzden teşekkül ettirilecek komisyon tarafından yapılacaktır. İhaleye çıkartılan dükkan ve bürolann fazlalıg^ nedeniyle taliplllerin en geç 15 101982 günü saat 16.00'ya kadar (Miktarlan Müriürlü&ümu7de mevcut listede kayıtlı) geçici teminatlannı veznemize yatırmaları. dilekçe vermeleri ve şartnamevi okumak üzere Fındıklı'da bulunan Rölge Müdüriügümüze müracaatlan gerekmektedir Kurumumuz 2490 sayılı kanuna tsbi olmayıp İhaleyi yapıp yapmamakta veya diledigine vermekte serhesttlr Ilân olunur Sosyal SigortaTar Kurumu Marmara Tnşaat Bölge Müdörlü£ü Merlisi Mebusan Cad No: 1. Kat: 5. FÎNDIKT I/ŞEHTR IBasın: 22346) 6552 KAPALI TEKLİF ALMAK SURETİYLE 20 TON ETİL ASETAT SATINALINACAKTIR 1 Bu işe ait şartname Müessesemizden veya Sirkeci'deki 5.'ci Vakıfhan altındaki irtibat büromuzdan temin edilecektir. / 2 Teklifler 12.10.1982 günü saat 16.00'ya kadar Müessesemizin Beykoz'daki muhaberat şefliğine verilecektir. 3 Müessesemiz dilediği miktarda ahnakta veya alıp almamakta serbesttir. DERl VE KUNDURA SANAYİt SÜMERBANK MÜESSESESİ (Basın: 22446) 6550 KAPALI TEKLtF ALMAK SURETtYLE YARI MAMUL KROMLU YARMA DERÎ, MAMUL ETEK, KÖSELE, JAPON KÖSELE VE VİDALA PARÇALARI İLE MUHTELİF TEKSTİL SAYA, II. KALİTE SUNİ KÖSELE, TALİ HASILAT MADDELERİ, HURDA VASITA SATILACAKTIR 1) Bunlara ait satış şartnamesi Beykoz'daki Müessesemiz merke?inden veya Sirkeci'deki 5.'ci Vakıfhan altmdaki trtibat Büromuzdan temin edilecektir. 2) Teklifler engeç 11 Ekim 1982 günü saat 16.00'ya kadar Müessesemiz Muhaberat Servisine verllmiş olacaktır. 3) Müessesemiz satışı yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta tanıamen serbesttir. SÜMERBANK DERİ VE KUNDURA SANAYtl MÜESSESESİ (Basm: 22443) • 6551 TÜRKİYE ZİRAİ DONATIM KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Kurumumuzca; 15.000 tona kadar Zirai Toz Kükürt mübayaa edilecektir. Son teklif verme müddeti 3 kasım 1982 çarşamba günü saat 17.00'e kadar olup, bu işe ait Ticarî ve Teknik Şartnameler Genel Müdürlüğümüz ile îstanbul ve îzmir Bölge Müdürlüklerimizden temin edilebilir. Kurumumuz 2490 sayılı Kanuna tabi olmadığından ihalenin tamamını veya bir kısmını iptâl edip etmemeLte veya dilediğine dilediği miktarda sipariş vermekte tamamen serbesttir. llgililere duyurulur. (Basm: 22404) • 6540 ön kayıt yaptıranlara DUYURÜ Marraara Ontversitesl Atntürk Egitim Fakültes) MUzik bölUmü sınavlan için MUAMMER SUN yönetiminde hazırlama dersleri verillr. Tel.: 6410 90 1. Levent, SülUn Sok. No: 19
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear