25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet 2 OLA/LAR ve GÖRÜŞLER 5 EYLÜL 1981 T am Süre Yasası'nm tartışmalara konu olduğu günlerde, yasoyı destekleyan, hekimlere karşı cıkanların yönelttiği eieştirilerden biri şuydu: «GüvencemiZi te&lim edlyorsunuz. Yarın bu yasayı da değiştirlrlerse, tazminatlarımızı kuşa cevirirlerse, kaybettiklerimizin hesabını kim soracak?...» Zaman onları haklı cıkardı, yasa değlştlrlldl. Tazmlnatlar onların dediği gibi oldu. Bununla da yetinılmedi. Hekimlere hiç bir sivil meslek dalında bulunmayan 4 yıliık bır d9 «mecburı hızmet» yuklendı "Mecburi Doktor,, YOKSUNLUK BÖLGELERÎNDE MECBURİ HİZMET GÖREN HEKIMLERİN MUAYENEHANE AÇABİLMESİNE İZİN VERİLİYOR. BU, DURUMU KURTARMAZ SANIRIZ. Gencay GÜRSOY larında, Insan gücü eksiğl bir yana, aksine geniş bir fazlalık vardı. Trp mesleğinın ancak bir ekip çalışmaeıyla yürütülebllecegı noktasından hareket eden yasa, kapsam konusunda ölcüyü kaçırmıştı. Bu günlerde, dar gelirli kamu çalışanlannın, hodeflni şaşırmış öfkelerl, heklminden hemşlre8ine, hastabakıcısına kadar, her boydan sağlık personelinin üzerine yöneldl. Hemşlrenın gelirı, kavmakamla, sıhhıye astsubayınınkl albayla, doktorunki genel müdürle karşılaştırılarak bol boi demogoij yapıldı. Sonuçta devlet bütçesine milyarlara malolan, (gerçekte kaç milyar olduğunu öğrenmek hiç bir zaman mümkün olmadı) Tam Süre Yasaaı. kamuoyunda tepkiler doğururken ne sağlık alanında verlmllllölni artırdı ne de hekimleri tatmin ettl kesımınde çalışan hekimler, tazminct (') almamak koşulu ile muayenehane açabileceklerdı Yani aşağı yukarı eski düıene geri aönülüyordu. Bu arada, saflık edlp yasaların süreklıliğine ınanan ve muayenehaneslni kapatan ya da açması mümkünken açmayan geniş bir kesım şaşkına döndü. Tam Süre Yasası çıkarken. muayenehanesi olan hekimler cezalandınlırken, bu kez de tam süre çalışanlar cezalandırılıyordu. Bütün zamanını ve enerjıslni çalıştığı kamu kurumuna veren, şu ya da bu nedenle muayenehane açrnaK istemeyen hekimlere, devlet açıkça şunu söylüyordu: «Ben senın bu hizmetinin gerçek karşılığını vermiyorum, senin mesleğine hiç bir ayrıcalık tanımıyorum. Aç kalmak Istemlyorsan muayenehane açar ksyfine bakarsın...» Kamunun, kendl bünyesinde alablldiğlne eksikllğlni duyduğu bir Iş gücünü kaçırmak içln bu derece gayret sarfedilmemellydi. Yukarıda sözünü ettığim heklm tipl, yani tam süre çalışmayı terclh edenler, bu ikilem karşısında ne kadar dayanablllrlerdi? Şu sıralarda kamu sağlık kuruluşlarını yakından tanıyanlar bu sorunun yanııını bllirler. Ekonomik sorun her devirde ve her yerde oiduğu gibi bu alanda da meslek sevgisinl, kişıseı nkeleri, sorumluluk duygusunu yavaş yavaş kemirmektedlr. Ne yazık k| bu gidişın olumsuz sonuçlarını (bir kez daha), hastane kapılarında bekleyen yoksul halk çekecektir. Acıklı Öyküsü.. Hekimlerin çalışma duzenlyle llgill, gelmiş geçmiş en radikal değişikliklerden birl olan tam günün, kendisinden beklenileni vermesinin vazgeçilmez koşulu, geniş hekim kitlesinln aktlf dssteğinl eağlamasıydı. Geçmiş zamanın yönetimi ya bu geroeğl göz ardı etti ya da böyle bir desteğin var olduğunu düşündü. Blrıncı olasıhğı geçerll sayamayız. Zira yasaya tepkl gösteren hekimlerin, bir «pulsuz dılekçeyle» kamu görevlerini terkederek muayenehanelerine döneceği, zamanın siyasi iktidarının bunu zorlayıcı önlemlerlo engelleyemeyeceğl apaçıktı. Böyle zorlayıcı bir tavra, siyasal Iktidarın ne gücü ne de demokrasi ve insan hakları anlayışı elverlrdl. O halde diyebiliriz kl. yönetlm hiç olmazsa, doğması olası heklm acığını kapayabllecek oranda bir desteflln sağlandığını vareayıyordu. Benzer birçok olayda da rastladığımız aşırı Iyimser değerlendlrmelerln neden oiduğu yanılma payını bir yana bırakırsak, bu varsayım büsbütün yanlış değlldl. Mall hükumlerl ortaya cıkıncaya kadar, özellikle pratisyen v e genç uzman hekimler arasında bir dizi eksik ve yanlış yönlerine karşın. Tam Süre Ya6ası oldukca önemli bir desteğe sahiptl. Yasanın uygulamaya geçmesiyle blrlikte bu destek de hızla kaybedildi. Doğru ya da yanlış, hekimlerin cok uzun süreden berl sahip oldukları, muayenehane ve kamu görevini birlikte yürütme hakkı bir çırpıda ortadan kaldırılıyor ve karşılığında, üzerine bütün Irill ufaklı bürokrasinin göılerinı diktlğl cılız bir tazminat veriliyordu. Bu tazminat emekllliğe yansımadığı gibi. hızla artan enflasyon karşısında bir yıl içinde erlyip gidecektl. Yoksunluk bölgelerl Için ön görülen farklar özendirlcl olmaktan uzaktı. Kısaca, eli sıkı maliyecınin gölgesl bu yasanın da üzerine düştnüş. daha filizlenmeden ölümüne neden ol' muştu. Ne var kl hekimler yönünden hiç de özendiricl olmayan bu tazminatlar yasa kapsamının gereğinden cok genlş tutulması yuzunden, toplam bütçe glderlerini çarpıcı şekilde artırmıştı. Yosa kapsamına alınan bazı meslek dal II Iş gücü bulundurabilmek Için, kamu sağlık kuruluşlarındakj çalışma koşullarını alabıldiğıne çekicl kılmaya çalışır. Bütün bu ülkeıerde bir sağlık kurumunda tam süre calışmak, her hekim a kolay nasip olmayan ve her yönüyle özendiriai bir iştır. Hele Tıp Fakültesi ve diğer eğıtim hastanelerınde tam süre calışmak, maddi ve manevi yönden alablldiğin» doyum sağlayan alanlardır. Bu koşullar sağlandığı lcm do, kamu sağlık kuruluşları, en lyı yetlşmiş v e en başarılı hskimleri bünyesınde toplayabilmektedir. Yukarıda sozunü ettığım tutarlılık ışte bu noktada anlaşılması güç bır hale gellyor. Eğer insan sağlığını ciddiye alıyorsak, eğer sağlık kuruluşlarımızın nemen tümü kamunun elındeyse, eğer bu kurumlar hekim gereksınmesi içindeyse, eğer hekimlerin serbest meslekte ve yurt dışında çok daha cekici çalışma olanakları varsa, kamu sağlık kurumlarını ya her bakımdan özendıricl hale getirlriz ya da hekimleri burolarda calışmaya mecbur ederız Böyle bır zorlama benımsedığımız modellerle, eşitlik llkesiyle ve daha bır dızı evrensel hakla bağdaşmaz, dersek kımse gücenmesin. Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecılik T. A. $ adına NADİR NADİ Genel Yayın Müdürü HASAN CEMAL Müessese Müdürü EMİNE UŞAKLIOİL \'Q7i İşlerı Müdürü OKAY GÖNENSİN Basan ve Yayon: Cumhuriyet Matbaacılık ve Guzetecınk T A $ Cağaloâlu Türkocaâı Cad 39 41 Po 1 "Kutusu: 246 İSTANBUL Tel. 20 97 03 B Ü R O L A R : 9 ANKARA: Konur Sokak 24/4 YENIŞEHIR Tel 17 58 25 17 58 66. İdare 18 33 35 • İZMİR: Halıt Zıya Bulvarı No: 65. Kat: 3 Tel: 25 47 09 13 12 30. 0 ADANA: Atatürk Caddesl. Türk Hava Kurumu IşHonı. Kat 2 No 13 Tel: 14550 19731 T tmsak 4.41 Gttneş 6.28 A K V i M Akfam 19.36 Yatsı 21.U 5 EYLÜL 1981 Ögle tklndi 13.13 16.51 Ayrıcalıklı YükümlülükieeBu yazıyı kaleme almaya başladığımız gün, çoktandır basında sözü edilen ama yine de çoğumuzun «Herhalde bir yerlerae engellenlr» diyo düşündüğu yasa, Resmi Gazete'de yayımlandı. Numarası 25'14, adı, «Bazı Sağlık Personelinin Devlet Hlzmetl Yükümlülüğünt> Dair Kanun». Böylece yukarıda sözünü ettlğimlz tutarsızlık da ortadan kaldırıırnış oldu. Artık 6 yıl Tıp Fakülteslnde Okuyup (bu sürede bltlrenler yüzde 20'yi aşmaz) doktor olanlar 2 yıl (askerllk hizmeti harlc), doktor olduktan sonra yurt icinde, ya da dışında 4 yıl daha çalışıp (aslında okuyup demek gerek) uzman olanlar, 2 yıl daha olmak üzere, toplam 4 yıl Sağlık Bakanlığının «kur'a» İle göstereceği kurumlarda mecburi hizmet yapacaklar. Yasanın llanını Izleyen resmi açıklamaya göre, yoksunluk bölgeıerlne gönderllen hekimlere hiç bir ücret farkı ödenmeyecek, fakat muayenehane acabllecekler. Ünlver8lte Yasasının da yakında cıkacafiını varsayarsak, kazara akademlk karlyer içln Tıp Fakülteslne aslstan olarck glren blzlm cMecburl doktor», 6 yıl çalışarak ve tez, dll sınavı, kollogyum ve deneme derslnl başararak doçent Unvanı aldıktan sonra 2 yıl, eğer hâlâ aklı başına gelmlşse, 5 yıl daha çalışarak ve iklncl tez. Iklncl dll sınavı ve seçlm aşamalarını geçerek profesor olduktan sonra 2 yıl daha, yoksunluk, bölgelerlndekl Tıp Fakultelerlnden blrlnde hizmet yapacak. Ne dlyellm, Işte durum ortada. Ve Sonrası... Tam Süro Yasası doğru bir llkeden yola cıkmakla blrlikte, özünde muayenehane olgusuna karşı bir tepklyl de içeriyordu. Sağlık hlzmetinln verillşlnden memnun olmayan geniş kitleler, her zaman oiduğu gibi bu kez de, kestirmeden bir suçlu arama yoluna gittiler. Bu suçlu, olsa olsa tmuayenehaneden milyonlar vuran» hekim imajı idi. Hele heklm aynı zamanda kamu görevl yapıyorsa, suçlamaların dozu artıyordu. Gerçeğe dayalı makul ölcülerı çok aşan bu suçlamalara bir oranda resmi ağızlar da katılınca, koşulların zorlamasıyla ekonomlk güvenceslnl muayenehaneye bağlayan genlş bir hekim kltlesı kırgınlığa uğradı. Yasanın olumsuz sonuçlarını bu kırgınlıklar daha da artırdı Ûlkemizde yasaların ortalama ömrünü kastlrmek zor değildlr. Anayasa, yaklaşık her on yılda bir değlştiğine göre, bunu doğal karşılamak gerek. Görmüş geçirmiş hekimler de, Tam Süre Yasası'na bir kaç yıl yaşama şansı tanımışlardı. Ûnce tazmınatlar donduruldu, sonra sağlık personeli, öbür kamu kesimı çalışanlarına uygulanan ücret artışlarından yararlandırılmadı, sonra da yasanın oan alıcı özelliği fiilen yürürlükten kaldırıldı. Artık kamu Cumhuriyet 5 EYLÜL 1931 Balkan birliği 11 eklmde açüacak Bal kan konferansının progra mını hazırlamak üzere Türkiye Balkan BlrUğl Cemlyeti bugün saat uçte blr toplantı yapacaktır. Konferansa katıltnak İçin Yunanistan, Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya ve Arnavutluk'dan yüzden (azla murahhas gelecektlr. Konferans Balkan Blr llğl Cemlyeti relsi ve Trabzon mebusu Hasan Bey tarafından açılacak ve İdare edllecektir. llk toplantı Dolmabahçe'de, sonraki oturumlar Darülfünun'da yapılacaktır. Konferansuı son oturumu Ankara'da Millet Mec lisi binasında yapılacak, aza Gazi Hazretleri tarafından kabul olunacaktır. Misafirler hususi katar ile seyahat edeceklerdlr. Balkan konferansmdan evvel Balkan devletlerl Hariciye Nâzırlan da Istanbul'da toplanarak Bal kan meselesi hakkında gö rüşeceklerdir. Tutarsızlık Nerede? Yaşadığımız günlerdeki ekonomlk duzenln felsefesi elbette tam süre yasasını değlştlrecekti. Bunu belkj de tutarlı bir davranış olarak görmek gerekir. Tablonun doğal uzantısı, sağlık alanındaki genel örgütlenme biçlmlnln hızla sigorta âistemine dönüştürülmesl ve bu 81gorta sisteminde özel sigortacılığın aflırlık taşıması olmalıdır. Nıteklm model olarak benimsediğlmiz ülkelerde bu slstem egemendlr. Ancak bu ülkelerin hiç birinde, devlet sağlık alanından elini eteğinl çekememiştlr. Bu yüzden devlet, elınde sağlık alanında yeterll ve kallte Viyana'da karikatüı sergisi CVİT OKTAY AKBAL N Acı Ceken Oğretmenler Hfl¥ilt illi Güvenlik Konseyınce kabul edilerek yürürlüğe giren 2487 Sayıh Toplu Konut Yasası, toplumun gereksinmelerine uygun, oldukça cesur çözümler öneren bir yasa olarak mevzuatınuza girmektedir. Bu yasa ile genelde, toplu konut yapımı için kurulacak Kamu Konut Fonu ile bu fondan yararlanacaklann, bankaların, yapımcılann, kooperatiflerin ve sosyal güvenlik kurumlannın birbirleriyle illskileri bir düzene bağlanınaktadır. Toplu Konut Yasası BU YASA, ALDIĞI HER İŞTE ŞARTNAME BOŞLUKLARI ARAYARAK AKIL ALMAZ HUKUK CAMBAZLIKLARIYLA KAMU HAZÎNESÎNİ DOLANDIRAN FÎRMALARA «İKRAMDA BULUNMAMAKTA»DIR. DOYUMSUZ KURTLARA YEDİRİLMEMELİDÎR. aldığı her işi yarım bırakıp batırdığı halde parasal açıdan hep kazançlı çıkan; yaptıklan lşler dünyanın herhangi blr Ulkesinde yuzkarası olacakken, bizim Ülkemlzde hâlâ Iş bitlrme belgesi, yani referans olarak kabul edilebilen blr takun arsa stokçusu firmalara lkramda bulunmamaktadır. Yılda 50.000 konut Uretmek çok clddi blr lştlr. Bunun İçin çok ciddl kuruluş ve firmalara olan gereksinim her zamankinden çoktur. Yasa "hak eşitllği ilkesini benimsemlîtir. İyi uygulandığı takdirde, bu konuda uzmanlaşarak becerisinl kamtlamış büyük ve orta boy firmalarla, güçlerinl birleştirecek küçük firmalara, bu yasada büyük olanaklar vardır. Bu nitelikleri yüzünden, bir kısun dürüst iş çevreleri, yasaya sahip çıkmaktadır; t ü m yapı kooperatifleri, sosyal güvenlik ku rumları ve dürüst iş çevrelerinin yasaya sahip çıkması hem kendi açılarmdan, hem de ulaşılacak sonuçlar açısından büyük önem taşımaktadır. Yoksa kamu bütçesini daha kaynagmda ele geçirerek devleti ele geçirmek niyetinde olanların; so runlara bir kez olsun doğruluk yanlışhk açısından bakmayıp, ideolojik görüşlerin bir hastalık olarak girdiği gözlerle bakanların, bu yasayı benimseme si olanaksızdır. Bu yasa doyumsuz kurtlara yedirilmemelidlr. Viyana GUzel Sanatlar Cemlyeti ekim ayı başlangıcında Viyana'da beynelmlnel blr karikatür sergisi açacaktır. Bu cemlyet, TUrk Müstakil Bes samlar ve Heykeltraslar Cemlyetine mUracaat ederek TUrk karikatürlsüeri nin de sergiye katılmalan m iatemiştir. Sanatkarlarımızm sergiye katümak için eserlerini Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Cemiyeti vasıtasıyla en son 24 eylüle kadar Viyana'ya göndermiş olmalan lazımdır. ine bir kaç öğretmen mektubu size.. Bu seçtiklerlm haklılığma güven duyduğıım yakınmalar.. M11H Eğltlm Bakanlığı'nda bir büro olsa da bu t ü r yalanma dllekçeleri oraya gönderilse. Ne var ki bana yazan arkadaşlar daha önce Milli Eğitim Müdürlüklerine, hatta Bakanlığın ilgüi örgütlerine başvurup hiç bir sonuç alamamışlar, bu yüzden son umut olarak gazetelere, yazarlara, bu arada bana sesleniyorlar.. Y Neler getiriyor Toplu Konut Yasası her şeyden önce sağüklı bir kentleşme için zorunlu olan arsa üretimi ile altyapıya bir reform kapısı açmaktadır. Kent gelisme alanlarmdaki arazUerin toplu konut yerleşme alanı olarak ilanı ile kainulaştırma hakkı kendiliğinden doğacaktır. Kamulaştırmada ödenecek bedel toplu konut yerleşme alanlannın ilanından önce verümiş en son vergi beyanmdaki değerin iki katmı geçemiyecektir. Bu yasa, hibe dereceslndeki ucuz kredilerle alıcı güce bir potansiyel kazandmrken, yapımcı güce geniş bir iş alanı açmakta; teknik gücün örgütlenmesi, yeni teknolojilerin jeUstirilmesi olanaklannı sağlamaktadır. Artık proje ve mühendislık hizmetlerinin hızla gelişmesl; eksikliği duyulan proje müşavlrlik kuruluşlan n ı n güçlenmesi içln geniş bir ufuk açılmıştır. Çünkü ilerde yüz milyarlarla ifade edilecek olan fonun öngöreceği yaygın proje hizmetleri, bu müşavir mühendislik şirketlerlnce yürütülecektir. Yasa, yurttaşı konut sahibi yapmak için bir ön flnansman yöntemi getirmektedir. Bankalarda daha yapı tasarrufu he saplan açılmadan, inşaatların ihalesi yapılıp yapıma başlanabüecektir. Ucuz kredi taizleri İle yapı tasarrufu hesaplarına ödenecek prlmlerin yanında, ön finansmanla konutun yapımına başlanması biriktlrimi özendlrici bir öge olacaktır. Hak sahibi, üç yıl sonunda yapı yaklaşık maliyetinin en az %20'sini biriktirdiği takdirde, konutuna sahip olabilecek ve kira verine borç taltsidi ödemege başlayabilecefctir. Kredilerin %511 faizli ve 20 yıla kadar sürell olusu, fonun çeMciligini artırmaktadır. Bu arada yurttaslara açılacak kredilerden bir kısmı, ban kalann özkaynaklarından karşüanacaktır. Yapı tasarrufu kredisi denilen banka kredisi, yurttaşın tiç yıllık biriktiriminin birbuçuk katından az olmayacaktır. Bu kredi de yurttaşa %511 faizle verilecek; gerçek faizle aradaki fark, fondan karsılanacaktır. GörUlUyor M yasa, yapı tasarrufu hesaplanyla, bankalar için falzsiz bir mevduat kaynaSı yaratrnak; inşaat sektörU içln Cumhuriyet döneminta en bUyük fonunu oluşturmak suretiyle bir iktisadi faaUyet alanmı genişletmekte; alt ve orta gelir s r u p l a n n a yönelmekle bü yük bir sosyal amaç tasımaktadır. ö b ü r yandan bu yasa ile I m a r ve tskân Bakanlığının eline tarihi bir olanak verilmektedir. Bu olanağı Rereksinlmden kıvranan kitlelerin lehine İyi kullanarak büyümek: ya da yılpnlık ve lsteksizlik pöstererek kttcülmek artık bu BR.kanlı?tn elindedir. «Muğla, Erzurum, Sıvas, Kastamonu, Adapazan 111erinde çeşitli orta dereceli okuUannda öğretmen ve müdür olarak» çalışmış, çeşitli teftişler sonucu «teşekkur»ler almış bir öğretmen, Hami Karslı yazıyor: «Beyoğlu Fındıklı Lisesinde, Ortaköy Eğitim Enstitüsünde görev yaptım. Eğitim Enstitüsü kapatılınca Üsküdar Cumhuriyet Iisesi müdürlüğüne atandım. 15 şubat 1980'de hiç bir suçlama olmaksızın, hiç bir soruşturma geçirmeksizin, Kadıköy Akşam Ticaret Lisesine verildim, oradan da hiç bir suçlama olmaksızın înönü Ortaokuluna.. Danıştay'da dava açmıştım. Yürütmeyi durdurma kararı verilince, Bakanlık 30.4.1981 tarihli kararname ile beni tekrar Üsküdar Cumhuriyet Lisesi müdürlüğüne atadı..» Ne var ki îstanbul, Milli Eğitim Müdürlüğü Bakanlığmın bu kararnamesini dört ay sonra Karsu'nın çalıştığı okula da değil, ilgisinin kalmadığı Akşam Ticaret Lisesine göndermlş, liseye gidince Üsküdar Kaymakamlığına başvurması istenmiş. Kaymakam «sizin için iki kararname geldi» demiş. Karamamenin biri Danıştay gereği Üsküdar Cumhuriyet Lisesine müdür olarak atanmak, ötekisi de Akşam Ticaret Lisesi öğretmenliği... llginç bir durum değil mi? Ne var kı böyle ilginç durumlarla sık sık karşılaşılıyor. Ne demektir, «iki» kararnamenin aynı anda ilgili kişiye verilmesi? Oğlunun hastahğı dolayısıyla dertli ve acılı olan bğretmen Karslı, şöyle der ilgili kişiye: «Oğlumun can derdiyle uğraşıyorum. Yalmz sizden bir yamt istiyorum. Benim suçum ne?» Söylerler suçunu: on binlerce öğretmen gibi bir öğretmen derneğinin üyesi olmak!.. Gaziantep'ten ögretmen Galip Ünver yazayor: «Ben yirmi bir yaşmda matematik öğretmeni oldum. On beş yıllık öğretmenim. Bu arada 24 aralık 1979 boykotuna katıldım. Gaziantep Ortaokulunda çalışırken eşim ve çocuklarımdan ayrı olarak önce Eskişehir'in bir köyüne sürüldüm. Danıştay'm yürütmeyi durdurma kararı üzerine eski görevim olan Gaziantep Gazi Ortaokuluna atandım. Bu arada bir günlük derse girmeyişln cezası olarak 2 ay hapse ve 1500 lira para cezasma mahkum edil diysem de Mahkeme bu suçu blr daha lşlemeyeceğime kanaat getirerek verdiği cezayı erteledi. Ama mahKemenin bu kararmdan hemen sonra mayısın 29'unda okuldaki görevime de son verildi. Yaşım 35. Tüm hayatun öğretmenlik mesleğine hazırlanmakla ve öğretmenlik yapmakla geçti. Her zaman Atatürk ilkelerine bağlı kaldım. Hiç bir suç işlemiş değilim. Hastalık dışında görevimi aksatmadım. İyi bir aile düzenim var. Kısacası öğretmenlik mesleğine leke sürdürmedim. MGK'na yazdığım dilekçenin M. Eğ. Bakanlığma gönderildiğini bildirdiler. Gaziantep'de benim durumumda 129 öğretmen vardır. Bunların hepsi en azından beş yülık, çoğu yirmi yıllık eğitimcidir. Şunu da ekleyeyim bu şekilde tek uygulama Antep'de görülmektedir. Bizim konuyla hiç bir yetkili ingilenmedi. Acaba köşenizde yazarsanız M. Eğ. Bakanı ile bu Bakanlığın sorumlulan bu konuya bir çözüm getirmezler mi? Bu 129 öğretmenin boykota katüıp bir gün derse girmemekten başka hiç bir suçu yoktur..» Bu da Iznik'ten Rahmi Bilici'nin anlattıklan: «îznik Lisesinde öğretmen iken nisan 1980 yıhnda bu görevimden ahnarak Kastamonu ilçesine depo tayini olarak atandım. Oradan da Tosya Endüstri Meslek Lisesine verildim. Bu arada Danıştay'dan yürütmeyi durdurma kararı alarak yeniden eski görev yerime döndüm. Bir kaç ay bu görevde kaldıktan sonra hiç bir soruşturma geçirmeiısizin yine bu görevden alındım, bu kez Afyon ili Emlrdağ üçesinin bir köyüne atandım.» Bir oraya bır buraya! Bir Danıştay'a, blr Bakanlığa, bır Müdürlüklere!.. Oğretmenler şaşkına dönüyorlar bu gidiş gelişler arasında.. Oysa tam huzurla görev yapmalan gerekir öğretmenlerin. Öğrencilerine, dolayısıyla ülke ye yararlı olmalan için... Haksızhklara uğradığına inanan, üstelik derdini dökecek bir yetkili de bulamayan kisi. umutsuzluk içinde yıkılır gider. Sabahattin SAGSROĞLU Yük. înşaat Mühendisi, Emekli Denlz Albayı lan sistemlerle uyum içindedir. Devletçilik özel sektörcülük kompleksd duymadan denilebüir ki, 2490 sayılı yasa, hatta 6095 sayılı yasa ne kadar devletçi ise bu yasa da o kadar devletçidir. Bu modelde altyapı dahil, işler genellikle özel sektör şirketlerince gerçekleştirilecektir. Çünkü sosyal güvenlik kur u m l a n ile kooperatifler de kendi yükümlülüklerindekl işle ri ihale edebileceklerdir. Ama yasa, örgütlenme ve belirli bir teknolojiyi kullanma becerisi gösterecek kuruluşlara da ema net yöntemiyle iş vapma olanağı tanımıştır. Serbest rekabet sistemi, Ulkede yürürlükte olan ekonomik modelin kuramsal, yasal mevzuatın ise zorunlu bir gereğidir. Toplu Konut Yasasmda da rekabet ve yanşma, 2*ıl ögelerden biri olarak kabul edilmelidir. Kuramda rekabeti savunup, uygulamada tekelci tutkulan olan kuruluslann bu vasayı sevmeleri beklenmemeIidir. dan üretebildiği yülık 150.000 dolaylarındaki konut için gerek li pazar hâlâ yerindedir. Demek ki konut sorununun çözümünde özel sermaye ve girişimciliğin ıaaliyetlerine olan ge reksinim azalmadan sürecektir. Öbür yandan Toplu Konut Yasasının hak sahlpleri için öngör düğü büyük ve ucuz kredi olanakları ile devlet guvencesi, özel yapsatçının müşterlsini bir süre tereddüte düşurebülr. Yasanın olanaklanndan yararlanmak lsteyenler bankaların önünde kuyruklara geçebilir ve yurttaş, bu yasadan bir gün ya rarlanabilme umuduyla sırada bekleyebilir. Bu durumda, özel yapsatçının başvuracağı en önemli çare, fiyatlan düşürüp, konut niteliklerini iyileştirmek tir. Bu rekabet karşısında kent arsalannm fiyatlannda bir düşüş beklemek uzak bir olasılık değildir. jçMimari Işlerî için Yapımcı Rrmalar Aramyor Genel Müdürlüğümüzun Barbaros Bulvarında yapılan Yeni Yönetim Binasınayerleşim işleri için; Hareketll ve Sabit Mobilya, Bölme, Kaplama korsulannda uzmanlaşmış, Tasanmcı/Uygulayıcı/Yapımcı firmaiar aranmaktadır. ilgilenen firmalann son beş yıl içinde tamamladıklan benzer işleri tanıtan bilgileri, 15 Ekim 1981 tarihine kadar; Türkiye Şişe ve Cam Fabrikalan A.Ş. İnşaat Müdürlüğü, P.K.402Şlşliİstanbul adresine "Yerleşme" rumuzuyla göndermeleri ricaolunur. •< Beşiktaş Nüfus îdaresinden aldığım nüfus cüzdammı kaybettim. Hükümsüzdür. Ufuk Gükşin ERDAL • Ehliyetimi, Nüfus cuzdanımı, Sefer görev kâğıdımı kay bettlm. Hükümsüzdür. Zeki SİMŞEK • Çaylak olan soyadun lstanbul 20. Asliye Hukuk Hakimliğinin 981/170 981/1034 sayı, 12.8.1981 tarihıi kararile Arıkan olarak değişmıştir. Ahmet ÇAYLAK inşaat kesimi canlanır tnı? Ne hükümetçe MGK'na gönderi'.miş olan tasarı, ne de bu yasa, inşaat keslmine kısa sürede bir canlılık getiremezdl, getiremez. Çünkü hem hükümet tasarısmın, hem de yasalaşan metnin öngördüğü kurum ve mekanizmaların olusturulup dev reye sokulması, 1983'ten önce olanaksızdır. Hükümet tasarı sında büyük umutlar bağlanan arsalı toplu konut kuruluşlannın bugunkU durumlan ile yıllık kapasiteleri toplamı 2000 konut dolaylarmdadır. Yani ne eski tasandaki arsalı toplu ko nut kuruluşlannın girişimleri, ne de tasandaki ve yasadakl geçicl maddeler, İnşaat kesiminin bugunkU bunalumm kısa sürede hafifletemez. Bu bunalunı hafifletmenin bir yolu var dır: O da, yalnız konut yapımı İçin değil, ama kamu kuruluşlarmın programlannda yer alıp bütçe darhğı dolayısıyla ertelenen birçok inşaat projesine ödenek vermek suretiyle yürürlüktekl İhale mevzuatuıı işletmektir. Ekonomiyi yönetenlerin ellnde bütçe olanakları var sa, bu yolu denemeleri İçin hiç bir engel yoktur ve kısa sürede yalnız bu yolla sonuç alınabilir. Kısa sürede konuta çok büyük ödenekler aktarmanın anlamı yoktur; çünkü bireysel krediler dışında, konut için yapılacak yüksek düzeydekl bir ödenek enjeksiyonunun kısa sü rede, kullamlma olanağı yoktur. Eleştiriler, endişeler Nasıî bir model? Bu yasa devletel bir modeün "nsası de&üdir. özünde sosyal prüvenlik k u r u m l a n ve koopera tiflerle özel sektör arasında av ncalık gözetmeven. ülkemlzde ve birçok ülkede yUrtlrlükte o Bu yasa genelde ve özellikle bu işi bilenlerden olumlu eleştiriler almıştır. Yasayı olumlu bulanlar arasında, toplu konut alanında kendilerini kanıtlamıs birtakım firmalann bulunması ne denli önemli ise; olumsuz bulanlar arasında, konunun yabancısı ama sesleri yüksek çıkan, kâğıttan firmala n n çoğunlukta olusu da o denli anlamlıdır. Yasayı, toplu konut alanında «dev bir adım», «kentsel toprak reformu için önemli bir dttzenleme», «inşaat sektörünün canlanması için büyük bir olanak» diye niteliyenlerin yanında; «uygulama olanajı buluomayan». «devletçi görüşlerle hazırlanmış bir yasa» olarak niteleyenler oldu. Bu yasa kamu gider bütçesinin yüzde beşinl sosyal konut yapımına ayırmıstır. 1982 yılmda bu yüzde beşlik pay, 100 milyar TL. olacaktır. Bu neden le toplumun her kesimlnln bu yasaya ilgi göstermesi doğaldır. Alt ve orta gelir grubundaki yurttaşların beklentileri vardır. Bu konuda önemli bilgi birikimi, deneyim, teknoloji, makine ve donatı sağlamış tirmalann beklentileri vardır. Asıl sorulması gereken de, Bu yasanın, söz konusu beklentllere ne denll yamt getirdiğidir. Bütçeden aynlacak 100 mllyar TL. tutanndakl blr ödenek bugunku fiyat düzeyinde yılda Sonuç Bu yasa, a!dığı her Işte şart50.000 konut yapar. Oysa Ulkenin gereksiniml yılda 350.000 name boşlukları arayarak akıl konut dolaylarındadır. Şu halde almaz hukuk cambazlıklanyla özel kesimin kendl kaynakların kamu hazinesini dolandıran; EDIRNE TIP FAKÜLTESİ DEKANLIGINDAN Pakültemizde açık bulunan kadrolara atama yapılacaktır. tarihine kadar Dekanlığa başvurmalan duyuruluı. ÖĞRETtM ÜYE VE 1ARD1MCILARI: KÜRSÜ ADI tç Hastalıklan Patolojik Anatoml Pizyoloji Histoloji Embriyoloji Anatoml Biyokimya .< TKKNtK HÎZMETLER SINTFİ. ÜNVANI Maklna Müh. veya Yüksek Mühendisi Elektrik Teknikerl Sürveyan GENEL İDARE HtZMETLERt SINIFI: ÜNVANI Memur Daktilo Sekreter Evrak Memuru ADEDt 1 1 1 1 1 1 DERECESt 9 11 12 12 12 13 AÇIKLAMA Llaan blUr fakülte veya yüksek okul mezunu U s e mezunu ADEDt DERECESÎ 7 10 11 AÇIKLAMA Edirne'de görev alacaktır. » » » » » » ÜNVANI Profesor » Doçent X » îsteklilerin 17 eylül 1981 ADEDİ 1 1 1 1 1 1 DERECESİ 1 1 4 4 4 4 En az ortaokui mezunu elamanlar gereginde Edlme'de eö NOT: Genel tdare Hizmetleri Sınıfma alınacak ravlendirilebilirler. (Basın: 20.414) 7491
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear