26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DÖRT CUMHURİYET 24 Mayıs 1975 ABDÜLCANBAZ RAZİYE 14 Dayım bana baktı. yukan Dinledm mı sö;iedıklerınin dıye sord.ı Ben başımı yana eğerek, tam aniamadığum belırten bir sesle: Evet. dedim. O bu kc7 Vedıa'ya Ben yokken sen de agabeyını derıze gotur. dedi. Sonra: Yemegın var mı° dıye sordu Var. dedi Yedia. Kuşlar var ya Sonra çok pilâv var... Dayım bana bakarak: Ögle yemeğınde buluşuruz, dedi. ben ko ye kadar gideyim rie şu kamyon isini yoluna ko yayım. Denize gidin sız. Sonra elini sallayarak Hacı'nın ardı sıra. ız lekten yurümeye başladı. İkide bır dönüp Vedia ya el sallamayı da unutmuyordu. Bu el sal lamalara ben de yamlarak karşıhk verdinı. Ama onuıı bana aldırmadığı belli oluyordu. Hacı, «Kısmet. diye yineledi, dayımı durup bekleyerek ve yüzünde biraz korku. biraz yorgunluk ve en çogu bıkkınlık. nedensiz bıkkınlık la. «Araba ile gönderelim desek. Kâzım'ın arabasının atlan kaçmış diyorlar, bu sabah çıktı aramaya atlan. Nereye gider hayran...» Sesi duyulmaz. söyledıkleri anlaşılmaz oldu Hacı'nın. dayım sağ elinin işaret parmağı :ie gokleri gostererek. heyecanlı bir şeyler soylüyordu ona. Hacı kasketini başına geçirmis. ellerini arkasında bırleştirmişti, paytak paytak ydrü;ordu. Vedıa yukarı gelince: Ne malı bu nakledilecek olan? dıye sordum. Kimin bunlar? Dayımın ılgisi ne? Nereye yoilanacak? Vedıa ehndeki testiyi balkonıın gölgelık oır yerine bırakarak, benim sorduklarıma hıç aldırmadan. heyecanla dedi ki: Ben söylemiştim böyle olacağını tebama ama bana inarunadı. Yan çizdikleri daha ne za. mandan belliydi. Daha domatesler de. patlıcan lar da olmadan. kışın. Babam kahrede ayağa kalkrmş. bağıra bağıra anlatıyordu da hiç binnın yüzünde sevinç yoktu. Camekâna kızdılar se nin anlayacagm. Rahatları kaçtı da ondaıı. Oysa babam kahvede kalkmış, onlan coşturmak içın anlatmıştı. onlar susmuşlaröı hep. Ben babama dedim ki. at arabası ile götürelim dedim. Ben bile götürürüm dedim babama yet?r kı. at arabası versinler. Şimdi bak, atlar kaçmış diyorlar. Atlan mahsus kaçınyorlar hem de sevmiyorlar atlan. Ben götürürüm demistim babama yeter ki versinler atlan. Bir kaç kez gider gelirim. Babamın midillisi \ar ama Yazan: Melih Cevdet ANDAY bu işe gelme7 o Midilliye Hacı bakar. nah şurada. kıyısında köyün. Biraz bıraz anlıyordum ne olduğunu arna açık seçik değildi anladığım. Sorsam. Vedıa. el bei anlamadıklarımı da anlatacaktı. Ama istemedim. sıcaktı, aydınlıktı. sessizlik akıyordu ağır ağır. Buylesı daha iyi diye düşündüm; domatesler. patlıcanlar. balarası yanan kamyon. kaçan atlar... Hacı gibi ben de yatıp uyumak ıs t:yordum. Vedıa: Beni kıskandıgı için de sert tutuyor Işini. dıye sürdürdü sözlenni. Anlaşmaya yanssmj yor. Zıt gidiyor hepsi ile. Bir gün ne demişlerse, bilmiyorum. babam dedikleri jji'oi yapmış.. ce;:miş tabancasını. üç el ateş etmiş. Kendisi enlatmadı bana. Hacı söviedi yarırn yamalak. Oy sa nasıl dedıkoducu o. burada ne olup bittiğüıı o götürüyor. Sonra: Mayonuz var mı? diye sordu Evet, dedim, bavulumda olacak. Bavulunuzu odamza koydum. dedi. hadı soyunun da deıiize gidelim. Hacının getirdigi haberler sanki onu ayak landırrmştı. coşturmuştu. uyuşukluktan kurtar nııştı. Fransızca dersi ya da Roma tarihinden konuşulduğıı sıradaki gibi baştan savma değll di tavırlan. Arabaya binmek. at koşturmak :sTiyordu. görgü kitabı o:;uyacagına. Bıaıclan faz la olarak. sevmci o konuda kalmamış. benimle konuşmasına da yetmışti. <Hadi bekliyorum» dı yordu ıçtenlikle. Ben hszırım.. Odama gittim. kapıyı kapatıp yatağıma oturdum, bavulumu çektıiTi yanıma. Denıze gıtmek ıçin istek du>muyordum. yalnız başıma kaimak, kendimı dinlemek daha hoşuma gıd'r di. Içinden çıkıp geldığim olaylarm anısını. bu hava içinde tümden unutabıleceğim korkusu ca nımı sıkıyordu. Çünkü benı bana bırakacak ses sız bir yer düşünürken, tam tersı bir duruır.la karyılaşmıştım. Hızlı bir akıntıya kaptmvermi> tim kendimı. Agır ağır soyundum. giysilerimi. çamaşırlarııtn böya kummun "üsttme gelişi güzel yığdım. tcayonıu gıydim ve \atağm üzerine arka üstü bıraktım kendimi.Tnınnışum. CVfelerimi pçtığımda. Vedia. karşırıda ypre oturmuş basır.ı dızlerine dayamış bar.a bakıyordu. Glilümsiıyord'i. Bir an nerede olduşumu bulamadım Vedia: Sayıkladın. dedi. O zaman kendımi topladım. Ne dedim sayıklarken, dıye sordunı. Kız gtilerek: Söj'lemem, dedi. Derin derin bakıyordu gözlerime. A.M1 N \R KURTULUŞ SAVAŞ1NIN İLK YILI MUSTAFA KEMAL GRUBU YENİ BİR YOL ARIYORDU Gördügümüz üzere, Vahdettin. ı.:r.ıdara myetli A. Rıza'yı oyaladıgı gibi, aynı niyetı taşıyan M. Kemal'i de oyalamıştır. Ama har ı'r.ı durumda da. zaman. ışm ger *ek yüzünü belli ediyordu. Padiijaiıın Iııgilizlere yanaşma gııışim lcri gızlı olmakla birükte. kendısinin İıüal devletlerine boyun egr.ıekten başka bir şey düşünmeüıgi yavaş yavaş anlaşılıyordu. Bayur'ua dediği gibi, Vahdettin, M. Kemal'i iktidara getirmeyi ıstemediğı takdirde M. Kemal'e 2 yol d£ha kalıyorau: 1> Darbe yaparak zorla iktiaara gclmek, 2» Anadoîu^.a gıdip hükümeün ve lrüaü Ğtvietlerinin erişenıeyecegı bir yerden çalışmak. İkinci yoiöi karar venueden önce, M. Kemal' ın bııincı yolu, bir gizli örgüt çeKirdegi kuraeak kertede ciddıye aldığuıı biliyoruz. Cierçekten. M. Kemal. Rauf. Fetiıı. Canbulat boyie bir örgüt kurdulaı. Anıaç. kabineji düşürmek. tıattâ gerekirsc Padışahı dalıı tahttan indirmekti. Fakat yabancı Ku\'. etlerin işgalı altmdata bir baçkentte. bu kuvvetlenn >an tııtıtadığı varsayılsa bile. bunu yapmak imkânsız derecede zordu. Kaldı ki. şubatın başında, Padışah bu tiir eylemlere karşı Ir.gilizlerden girli güvence alacaktı. Bu, M. Kemal grubunca bilinmese de, îşgal kııvretlerinin bu tür eylemlere karşı ııası! tavır alacakian kestırilemeyecegı gıbı. asajiş bozukluguny önlemek bahanesıyle, hıikümete büabütüu elkoymaian beklenebilırdi. Zaten orgüt ıçuıde de anlaşmazhk çıkmıştı. M. Kemal'e göre, yedek bir güç olarak kalmaic için. Rauf Beye göre ise, Kara Kemal'in bu ışe sokulm&sı ve M. Kemal'in, Kara Kemai'le Tevfik Paşanın şoforünu değtştırıp. Paşayı kaçırmak. hır yere saklamak yolunu konuşmasj uzerıne. İ. Canbulat Mustafa Kemal, Rauf, Fethi ve Canbulat Yadarbeyolu darbe yolunu gerçekleştirmek için gizli bir örgüt kurmuşlardı. Ancak yabancı ile iktidara kuvvetlerin işgalindeki bir başkentte bunu gerçekleştirmek imkânsız derecede zordu. Ayrıca bir süre sonra örgüt el konulacak içinde anlaşmazhk çıkması da bu yolyada Anadoluya dan vazgeçilmesine neden oldu. geçilerek mücadele edilecekti komitacılık istemedığını ılerı sürerek, aynlmaga kalkışmıştı. M. Kemal. orgutün olaydan sonra da devanı ettiğint. Rauf B. ise işın oylece kaldığını soylüyorlar. Tutuklamalann tozu dumanı içmde, eski İttihatçılann açık fırkacılık faaliyetlerı son buidıı. Herhalde bazı kovıışturmalar. tutuklamaiar beklenimfyo:değildi. Ne \ar ki. bunların bir den bire ve hayli' kalabchk olarak yapılması. sonra on sat Ittihatçısı olmajan Ismaıl Canbulat 'ın (Tereddüt) ve Hüseyın Kadri'nin «Hürrıyetsever Avam> de buniar arasında buhınması herhalde şa'jkınlık ve umutsu7İıık yaratmıştı. Nitekim, bundan sonraki tutuklamaya Fethi Bey de dahil edildi. Artık iş «ciddileşiyordu. tktidar yolu tıkandıkça ve Itilîf devletlerinin Türkiyeyi ezme ka rarlan belirdikçe. M. Kemal de aynmın başındakı seçeııeklerden ikincisine, yani Anadolu'ya gıtmek seçeneğine d.oğru itilecekri. Zaten M. Kemal'in ordu komutanı arkadaşları K. Karabekir'le AH Fuat da onu bu yönde teşvıx ediyorlardı. IstanbuTda iktidsr olmak yenne, Anadolu'da iktidar olmak ve gerekirse, oradan Istanbul'daki iktidara sahip çıkmak. Istanbul'da fırkalara. gazetelere dayanmak jerine a>m ısi Anadolu'da, fakat bu sefer aynca orduya yaslanarak japmak geregi ortaya çıkıyordu. îşte bu son derecede bunalımlı dönemde Rauf Bey askerlikten istifa e"'i '" $ubat 1919). O. denizcı olarak, karacı arkadasian gibı Ar.a dolu'ya görevli olarak gitmek olanagına saiılp değildi. Osmanlı donanması tümüyle tutsak. der.izlerın egemenı ise. onun Mondros'ta serefine güvenmış oldugn. fakat pek acj bir bıçimde bu güvene layık olmadığını göstermiş olaD İngiltere idı. Anadolu'ya yönelme karannm bir başka parçasi olarak da. M. Kemal, A. Fuat'ın Kolordusunun basına gitmesıni uygun gör dü. Mart basında A. Fuat Istanbul'dan avnldı. sürdukten sonra. bunların da ce zaiandırılmasmı istiyordu. Bu arada Osmanlı Hanedanının eskı bazı hesaplan aa açılıyordu. \'ahdettuı döneminde «Saray Fırkası» deyımlnin ne ölçüde geçerli olduğunu gösteren bu tutum, Yusuf îzzettin Efendinın intüıarının ve «Yıldız yagmasının» kurcalanmak ısteHineaiydıl Savaş ıçuıde. mtihar ederek'öle'a Veliaht Yusuf îzzettin'in nŞehit edildigi» yolunda bir idciıa ortaya atıldı. Bu işte sanık da, tabii İtrihat ve Terakkı oluyordu. Bu konuda, Enver V& şanın düzenlediği bir suikast ten söz ediliyor. Adliye Na7in Sıtkı Bey, soruşturma açılması için buyruk reriyordu. Bu olay Mithat Paşayı Abdülaziz'in «katlinden» sorumlu olarak idama mahkum eden Yıldız muhakemesini hatırlatan bir davrar.ıştı. Ote yandan, banedanın bir eski defteri daha kanştınlarak. «Yıldız yağması» olayınm soruşturulması söz konusu edılıyordu. Harbiye Nazirı Şakir l4şa. bir gazeteye rerdifi demeçte, baslayan sorusturmanın devam ettiğini. özellikle Abülhamit'ten «gaspedilen» bır milyon lira değerinde mücevherat ile dolu olan bavulunun üzerinde durulduğunu açıklıyordu. Bu konuda yazdıgı bir başyazıda. R. Cevat (Ulunay), «Bize Vahdettini Âdil gibi bir padişah veren hanedanı Âli Osman'a musallat olanlar hakkında dosyamızda mevcut olan hakaiki ortaya bütün vesaıki ile dökersek gücenmek olmaz, değil mi?» diyordu. Ve bu saltanata bağlıbk daha da evrensel boyutlar kazanabilıyor, İtilaf devletlerindeıı yanadır diye Şerif Hüseyin'in Osmanlı hükümetine barşı ayaklanması tasvip ediliyor ve «...Emır Faysal Hazretleri konferansta Osmanlılığın hukukunu, hilâtetın kudsiyetinı müdafaa için bızım de (Paris'tei muranhasımız bulunuyor» deniyordu. Bu tutuın. muhaliflerin, II. Meşrutiyetin ilk yılından bu yana ne büyük bir değişiklik tçıne girdikler.nı göstenr. O zamanlar, muhalifler, Jön Türklük davalannı sürdürerek, İttihat ve Terakki'nın Abdülhamit'le ujuşmasını bü yük bir suç olarak gösteriyorlardı. Oysa şimdi, R. Cevat, munaliflerin dayanacağı bır yer olmadığı büinciyle, Sarayla ittifak kuımayı gerekli görüyor, bu uğurda meşrutiyetçiliği çol;tan unutrugunu belli ediyordj. Dwletlnin îngiltere'ye tamamen boyun egdiğini («total submıssıon») blldirmege gelmlstı. Ger çi Ingıltere müttefticlenyle bır likte savasmıştı ama, Osmanlı Devleti yalnız tngiltereyie kar şılaşmış ve onun tarafından ye nılmisti. Kendisini yenen devlet dışındaki devletler© bagımti olmak daysnılmaz bir sey(Ş. Zaten devietin tek kurtufU$u İngiltereydi. Bu. hem duy gu. hem de menfaat açısından böyleydı. Sadrazam, Ounlan belirrtlkten sonra, Osmanlı Dev letinin dagılmasımn bir Axustur ya tmparatorluğunun dağüması na benzem«>yeof>5ini. ciinMj ortada bir de dinsel sorun oldufunu. Battâ bunur dın a:şı sorundan daha da r^nemli olduğunu sövledi. Bu s^rtsten sonra, OsTnanlî Devietmin nasi! mr ç« züme bağlanması gerektıSinl acıklayan vazılı ve eulı bir tasan sundu Paşa. Bunda. Türk, ve Anadolu ile Arabistan arasındaki. değişik soydan ınsanlann oturdugu bölgeler, Padişahın doğnıdan egemenliğine verüiyordu. Osmanlı Devlettnin Arap ülkelerine geniş bir özer=c lik tanmıyor, fakat dince buralar Halifeye bağlı kalacak, para basma hakkı Padişahın olacak, hutbe Padişah adına oku nacak. Osmanlı bayrağı dalgalanacaktı. Hicaz: Aun ailesinde kalacak, ama yanında bulunacak 10 askerli bir Osmanlı sıyasal temsilcisı sayesinde, dış ilişkilerde Osmanlı hükümetiyle ujıım sağlanacaktı. Dinsel bırüğin simgesi olarak, Medine'de. bir Türk generall komutasuıda bir garnizon bulunaca'.î tı. Yemen'de. savaş öncesi düzeni devam edecekt). Ermenıstan. Ingiltere'nin öbür devletler le birlikte karanna göre, bağımsız ya da özerk bir Ermeni Cumhuriyeti haline getinlecektl. Buna karşılık. 15 yıl bo \unca İngiltere, ıç asayişi sağlamak ve dışa karşı Osmanlı bağımsızlığını korumak üzere DiŞi BOND Devietin gerekli gördüğil nok talannı (özerk bölgeler daiıii; işgal edecektir. Avrupa'da sınırlar. Burgaz ya kınlarındaki Emine BalkarJardar başlayip, Samakof'a degin devam edecek. oradan Enez'in Da tısında Ege denızme ulasacaktı Karadeniz ve Çanakkale Bofaz lannda btltün istihkâmlar yıkı lacak ve buralan înşrilizler Işgal edecekti. îç yönetimde. İngiltere Padişahın gerekli görülen nez» retlere tngillz müsteşarlan ata masını «dostluk» icabı kabul edf cekti. (Mısır'da oJdugu üzere > Bundan baska, her viiayete. li ^1 süreyle valilerin yanında müî tesarlık da edecek olan tngili: Başkonsoloslan atanacaktı. Ye rel seçimlerle Mebusan seçimle ri tngiliz Konsoloslannın deneti mi altında yapüacaktı. Başkentt* olsun, taşrada olsun, tngüteTe maliye üzerinde denetim kurmal hakkına sahip olacaktı. Doğ". halklannın yeteneklerire uygut olarak Kanunu Esas! vahnlastı nlacaktı. D. Ferit, bu konuda, 1 suıat 1910'da Âyan Mecliiine bı rapor sunduğunu hatırlatıyordu Meclisler, bütçeyı oylayıp raerke zî hükümete verel ihtiyaçlar duyuraoaklardl. Dış slyaseti y£ netmek bakımından, Padişah «mutlak» serbesti sahibi olacak tı. Calthorpe, bu öneriye kar$ılıl herhangi bir umut vermekten ka çmmıştı. Bununla birlikte. Tür^ lerin ulus olarak ve sorumlula rın kisı olarak cezalandınlmaN rmdan sonra, Osmanlı Devletim karşı dostluk sösterilmesını cünkü buraların Hindistan Im paratorluğunun batı smın sayı labılecefini ve Padişanın berşev den önce Halıfe ve Hâdım J Ha remeyn ül Şerifeyn unvanma c nem verdiğini ve bunun küçüm setraemesi çerektiğinı merkezı karşı sa\undu. GARTH YARIN: ANADOLUDA ASAYtŞ SORUNU Damat Ferifin ilk kabinesi Vahdettin. gerek Hürriyet ve İtılâfçılann, gerekse lngilizlerin güçlü raulıalefetivle karşılaşan ve Fransızcı bir havaya bürünen Tevfik Pasa Kabınesine son vererek, kızkardeşıyle evii olan D. Fikret'e görev verdi. 4 martta D. Fikret Kabinesinın kurulmasıyle birlikte, muhalıf çevrelen büyük bir sevinç kapladı. Artık enerjik ve belırli bir sıyaset izlenecek, Tevfik Pasanın tereddütlü, idarei maslahatçı tutumu son bulacaktı. Bu. lierşeyden önce tttihatçılara karşı şidriet ve bundan ötürü İtilâî devletlerinin gözüne gırme, hafi£ barış şartlan elde etme anlamı nı ta$ıyordu. Vahdettırı gibi her ihtimaJı kollayan. son derecede ıhtıyatb ve kumaz bir Padişah ancak İngilizlerden tıüi destek tetnınatı geldikten sonra bir Hürriyet ve İtlUf Kabinesi kurduımak gıbı tevıl götürmez bır da\ ranışa geçmıştl. < Şubatın ılk yansı) Fakat bunu yapmaüan önce, dlzginlen elden kaçiımamak içın Hürriyet ve ttilâf yönetimin) ele geçumeyı ifımsl etmemısti (M ocak'. Refıl Cevat <Ulunay>, yeru kabıneyı, «Seta getdlnız arkadaslar!» üıye karşıladıatan sonra. ızleyecegi tutumu *Temlnı me\cudıyet, adaletı mutlaka, ıcraaM sedıde», dıye tammlıyord'J. Ertesi günkü basyazıöa ise. Tevtik Pasa, hılkümetlerinm 'azim. milthıs, b«r bat» yanlı&lar yaptıklaıııu oue ÎLÂN T C D D ESKIŞEHiR LOKOMOTiF VE MOTÖR SANAYii MÜESSESESi Alım Satım Komisyonu Reisliğinden: i SCMI TAN'DKSlMA VIEMNUM OU3ÜM OOC İLÂN Kadıköy ikinci Sulh Hukuk Hakimliği Satış Memurluğundan: (974 5 • Defter Tutma) 12.12.1İ>73 tarihinde veiat eden Nihat Cnalan terekesinin ^tedeni Kanunun 559. maddesi uyannca defterinin mahkemece tanzimi sırasında: Terekede mevcut 3 > 91 95 No.lu ve kullanma haXkının E a.000.000) lira muhammen degerli telefotıun ve 12 kalem cem'an (5.342^0) lira muhammen degerli yanhane eşyalarının bulunduklan mahal olan Kadıköy. Sögütlüçeşme Caddesı Bey&zıt îş Hanı, Kat; 2, No: 14'de telefonun 3 S.l^ı.î salı gıinü s*at İS.OÜ 16.30'da ve menkullerir. ise aynı gün, saaî 17.00 1T.30 arasında birinci açık arttırmalan yapılıp o gün muhammen kıymetlerinir yüzde 75'ini buldugu takdirde müşterisine ihaleleri japıl&caktır. Akst halde tn çok arttıranm taahhUdU baki kalıp, 2. açık arttırmalannm İse 4.6.19"5 çarsEmba günü aynl saatlerde yapılarak o gün en çok artt:rana ıhale edllecektır. Satış bedeli pesin olup. belediye dellaiiye resmi. binde 3 ihaie pulu müşterilere aittir. Telefonun devri sırasında idarece alınan ücret de mu>terlye aittır. îsteklilerin yazılı gün ve saatlerde yukarıda yazıh adreste yüzde 10 nisbetindeki pey akçeleriyle birlikte manallinde bulunmaları ve fazla bilgl isteyenlerin 974/5 sayı ile mahkeme Başktlpliğine müracaatlan ılân olunur. 22.5.1975 'Basın: 3735/4101) Azot Sanayii T. A. Ş. Istanbul Satmalma Müdürlüfîü'ndeıı Asa^ıda cins ve miktarı kajıtlı makına ve teçhızat reklıf alma suretiyle satın ahnacaktır. Şartnameler. Karaköy feöğüt Sokak No: lü'daki MUdürlüfümüzden temin edilebılir. Teklifler en geç 10.6.19*5 günü saat: 16.00'ya kadar Müdürlüğümüzde bulundurulacaktır. Postada vaki gecikmeler değerlendîrilme?. Şirketimlz 2490 sayılı Kanuna Ubi değüdır. SATIN ALI.NACAK MALZEME: 1 adet torna tezgâfıı. 14 adet smyel. 3 adet matkap teagâhı. lu adet perlon kesme ve taslama maklnası, 1 adet sübap taşlama tezgâhı. 1 adet takım dolabı, 5 adet kaynaK maklnası, 2 adet zımpara taşı tezgahı. 2 adet earaskal. 3 adet. çektnme. 13 adet hupçuk. • adet oksijen salome takım, 1 sdet aemirci pleyti. 3 adet lııdrolik kriko, 2 takım, takım çantası, 2 adet Amerikan aynası. 'Basın: 1«129/4100) Vahdettin'in İngilizlere önerileri 30 mart günü, Damat Ferıt bır gün önce uzun uzadıya gorüştüğü Vahdettin adına, Calt horpe'u zij^aret ettı. Osrnaniı 120 Kalem Sert Maden Ucu Satın Alınaeaktır 1 Müessesemlz ihtiracı olan 120 kalem sert maden uçlan «takriben 17230 Ad.) teknik şartname. eksiltme şartnamesl ve ihtiyaç Ustestoe göre kapalı zarfla eksiltme suretiyle teklif alınarak satın alınaeaktır. ? Eksiltmesi 19.S.197& tarifı perşembe günü saat ]4.C0'de Müessesemiz Alım Satım Komisyonlugunda yapılacaktır. 3 Muvakkat temınat teklif tutarmm yüzde 7'sidir. • Talipier muvakxat teminatlan ile kapalı teklif tnektuplanm eksiltmenin yapılaeağı gün ve saate kadar Komısyonumuz adına göndermeleri veya bızzat gatirmeieri gerekmektedir. 5 F.ksıltme saatine kadar Komisyonumuza teslim edllmeyen veya muvakkat teminatj bulunmayan teklil mek'upları geçerli dejtildjr. 6 rekm'î şartname. ıhtıyac lıstesi. eksiltme sartnamesi, tıp mukavele ve gazet* ılân sureti bedelsir olarak Komısyonumuzclan temın edilpbilecegi stibı istenijdiginde talipiere posta ile de gön<1erilecektîr. 7 ELMS eksiltme veya ^rttırma mevzuunn teşkil eden ışl iha.'e edıp etmemskte veya Kisnıpn etmekte ve terciü ettiği talioe ıhale etmekte tamamen serbesttlr. (Basın: 13457/4090) l. lir telcfgnU Gj;ete ;!l<iı «t t ıçif. auı Mr tcret alıomai. cenırı ıslerını ıjletoeımî lernîıit eder. ı : ggr!cri,i!;ı paT 1»j:r; ; t Tel.: 47 20 06 JSLJU CtUkll IŞLEKİ N T . lulun mumelt er h l e l m c e O aıl tlmalı uttrı 'urt ı;ı fur dı$ı. dürsai yorda ttnıtt naklı * tCenajans: 1345/ 4081)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear