17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DÖRT CUMHUR1YET 23 Mart I itl BiR. KU2 B i M . ASDÜLCANBAZ TURHAIU SELÇUK KtN|M BUNt / ^ j . SANIK Yirmı dört ağustos dokuz yüz yetmi» iki .. perşembe.... Saat onbır... Alımet oğlu. cıokuzyüz k;rk beş^e Medine'den Saımbeyü iiçesinde doğr.ıa, Tufanbeyli ilçcsı, Bozgüney köyü, cilt sekız, sahife se&sendört. lıane otuzaltı aüfusuna ka yıtlı. Istanbul Teknik Üniversite son smıf öğrencisi. Yaşar Y'ıknaz. Şişbane Eralko Han'aa. Statik büroda, adım adım yakiajan slnsi tehlikeden ha bersiz stst'k betonanne hesabı yapıyordu. Ter içindeydi... Aklında bir yığın rakam vardı ve faşızmi hiç düşunmüyordu; sık sık saate bakıyordu. Saat onikide, hanın önünde nişaniısıyia buluşacsklardı çünkü. Öğle yeır.eğinde, buz gibı. koca bir bardak bira içmeyi düşünüyordu. Öksüzüyle beraber. «Ök?üz» diyordu nişanhsma... Öksüz büyümuş hir kızdı nisanlısı Ağustos başlarında geknişti köyaen. Dev Genç davasının tutuksuz satuklanndandj. Üç güncür aciı okanuvordu radj'oda. İddianame tebliğ edilemeyen simklara çağnydı bu. Geldiği gjn. Savcıhğa uğramış. iddianameîini ?Jıp Dsvutpaşadaki Dev Genç duruşmalarms kaulmiitı. Işe başhyslı on aJtı gün oluyordu. Bir arkadaşı sesleniyor... • Yeşar. ikinc: katta ziyaretçilerın vsr > Aniamadan. «ziyaretçi» Ue herhsngı bir bsğ kuramadan bakıyor ona Yaşar... •Sekreterin yanında» diyor ve gıdı>or. Eiindek; hcsaplan bırakıyor; ıkincı kats çıksrken düçünüyor. «Kim olabüir?» Saat onbiri yirmi geçiyordu. Kimseyi beklemiyordu. «Ziyaretçiler» kim olabüir. Kişanlısı oia mazdı. Köyünün öğretrneni Hasanla gelmijlerdi köyden. Bir akrabasını Aimanyaya yolcu edip dönecekti Hasan. Döneceği Ziman uğramasını ıstemişti. O muydu gelen? Hasan mıydı? Tanıınadığı üç adam, oturduklan yerden kalktııar onu görünce. Biri yaklaştı, bir diğerî kapıya doğru yürüdü, üçünoüsü iki adım «ağladı; bıyıkları sarkık, yırmibeş otuz yaşiariüda, irı yarı. dişlek bir adamdı «Yaşar Yılmaz siz misiniz?» «Bcnim!» «Bizimie emnıyete kadar geleceksmiz!» Emnıyet... kelepçe... cop... taş duvar. . Ansızın. görünmeyen ellerln çevresirse çelik durarlar ördüğünü, koptuğunu, msanlardan koparîldığını duydu Yaşar... Oç adamm onasındaydı. «Çalisma masar.ı görmek istıyoruz» deriiler. «Buyrun.» Çıktıiar. Merdıvenleri inerken ortalarına almışlardı Yaşan. Yatafj yeni deglçtirümış oır ırmak gibıydi. Nereye, niye götürüleceğini bilememenin tedirginliğiyle doluydu. Çevrenın duymasını istemiyordu. Yenı girdiği bir iş yerinde «Sıkıyönetimce aranıp götürülmek» hoj karşıIaniTiıyabilırdı. Çahştığı odaya girdiler. Üç arkaâaşı vsrciı, proje hesabmı yapıyorlardı. Meraunar yapr.ıacık b)r tavırla. gülümseyerek seiajnladılar onları Hemen aniadılar: kıpırtısız ve kuşxu dolu gözîerie ızlemeye koyuldular. Yaşar'm kafasmda doğjrgan sorular canlanıyordu... Ma^asır.da ne anyabilirlerdi? Emniverte ne ı.ş: 1 • i rd! ' «Sen:n mı bu?» «Benım.» Kuçük oır ?*p csftîrıyrfi. Sayfalarını h:2.*. ustünsörü çevirip baktjlar... Bırtalîim adresler, telefon numariüârı... küçük küçük n.rlar.. «B:j".u alıyoi".!./.» Obıne Koyciu. Bir polis çekmîcelere. csrr.1: doiaba bakıyoıcu. Bir diğsri kapıda ar.ımuştu. Şimdi her şey, yaşayan ve kendilerirıi n.ıyurar^. uyaricı, saiaicı bir özellik göster:;. ordu. Beton he^abı yaptıgl kağ;tlar. rapıdü takımı ve hesap cetveh, kurşjn kaiernier. silpıJer. Ve arkadaşJarı... Onaitı gundiir duğru durüst bir s?y konusarDadıst. konuşacak sey bulamad:ğı arkacfaçlar:.. «Buyıun g;de!:m' rtccii dişiek olsnı. E:r cçy u:utmuş cibl. ararcaîina çevre>ın» b?.\ırrt: ArsradEflarının kajjil:. »cıyan göıleri; !e kwrş:;Bştı. GülÜTnSîd: onlara.. Yazan: Yılmaz GÜNEY «E'"vaî!ah '•• KIBRIS SÜKLNU Dr. Hikmet Sami TÜRK Hiç konuşmadar. tnriiler rrerdiveni. Ssst nnıkl;e uç varciı Hanın onünde sıyah bir Yolksu'agen polis otosu ve terl;. kırrmzı »Ü7lu b:r memur bekliyordu. Arabanın arka5ina oturttular. Firı «afına. bırı soıura yrrîeşti Sıcaktı. Araba hareket etti. Saat onikiydi U^akîan teüşlı adımlarla nışanlısnT.n çe!di|ir.ı gördıi. Hızla vanırdar ?ect:ler. Bajını çevirip arcfından baktı. Bo.una hçkl=yecekti kapıda... Sonrs öğrenecek'ı çotljriildüğünü... «A!o... Btn çiçek... Doksanaltı numaralı mîssfir gelivor... Tamam.. » Demek numarası doksanaltıydı . «Misîıf'.r» dediklerinr g"!"c, öyie ikt üç aünfte bı rakmıyacaklarrtı Dev Genc djruşmalan «ıra^ında bir sanık, bulurdufu lıapisha:>edpr ahnarak, aözleri bağlı, bilmeriisi b:r yere gn*ürü]riüğünü. iki şün alı konduğunu. bunur. kanurıfuz bir işlem olduğunu «oylpm'.şü O SÜne dek, sorgunun yainız pnüslp. Ririnoi Şubfde vapıldığını san:yorrfu Yasar. B J durum kafa^ını karıştırdı «Bem neden 2<ıfjruyor = ur.'j.''1» Cevap vernıedıier • Birkaç gürdur D?v • Gcnı, dsva'ina ::'• nıiyordum... or.un için ır.ı'.'» Yir^ ses yok... Sokağa, kavnaynn ;n»n ^'ine, gbze çarpan kadnı VP k:zlara bakıyorlardı. Duruşrr.alar ba5İayalı üç hafta ol'jyordu. Tutuksuz sanıkların >ur3Uf.ı genellikle bitmışti. Duruşma yargıç:ndan. sorgusunun bir an önce yapılmasını istemistî. Bir iş bulduğunu, gplip gitme^inin isp r,a<Iama?ını enEellediğini büdirmi.eti. Bir scv «riylem":Ti!!tı ciur'jşma vargıci, kafasını saKaniakla yetinmisti; anlamsız bir biçimd». Biitün yol boyu. r.ivr eoturiildüğünii düşündü. Niye sorgusunu yapmamışlardı; bir büdiklerı mi vard:? Ne olabilirdi ki? Durusmanın ilk siinleriydi. Avukat'.ardan birı. tersar.e işçilerinir» bir kjsmınır. Rçmı nlaylsnyla ilgili tutuklandıklanrı söyleır.iştf. Sendika üyesi bir i?çi. ilgilenme?! için ricaria bulunmuç «vukata Tersane î?':n kurtıltr.sfindA rinayak oianlardaTi bırivrij Yaşar. Tahkikat yapıp bırakırlar her halde» demisti avukst. ÖrıemsememiMi o gün. Şimdi, Rİderck kökii dtrinlerp varan bir sızı duyuyordu. Arkadaşlarının tutuklanmafi, su an d"uyri'igu pfkiyi vapmarnı.stı üzerinip. llgilenrnelt grreğini de duvmu^tu. . Birkaç gün sonra da unutmuştu onları. Evet. unutmuştu .. t'tancın ezikliği sardı içini .. L'nutmuş olmanm utancı yeni borııtlar kazamyordu düşündükçe. Arkadaşları tutuklandığına göre. sorrnazlar mı tanıdıklan devTimrileri? Onlar da sözetmiş olamazlar mı kendisinden? Tersane tş'in kııruluşıında eraegi geçmişti: takat heriıangi bir soramluluğu. örgütsel bir ilişkisi olmamıştı. Bir buçukiki yıldan beri de sendika üyelennden hiçbirini görmemişti. En son. Hilmi abiyi bile Röreli çok zpman geçmişti aradan. Onlarla ilgili olarnazdı. Kdyden geldikten on gtın sotıra. yayınlanrru.ştı sıkıyönetim bildirisı. «Vatan haıni saho•ajcılar yakalandı.» diyordu bildiride. Büroday dilar. İşe başladığının ikinci ya da üçüncü günilydü. Birkaç mühendis ve öğrenci arasında tartışma konusu olmustu bu bi'c'.iri. Kimse ;nanmi}"ordu sabotaj iddiasına Reichstag Ul nmeği bir komplo olduğ'inu srtyleyiD giilmüşlerdi . (1) Reichslaj: (\lımma Biiyök MilİPt Meo lisi binaüina \eriJen ad). ?~ şubat iyH3'de bu bina Inuidaklanarak vakılmıştır Iktidara verIpŞTâipk ve faşist diktatörlüğü me«ru kılmık iıin Hitler vönetimi. vanem olavını hstiane ederek Almanya'da başka knınünistler ve i^ çiler olmak üzere crnis bir tıılukUma e>lemiııc girişmişlerdir. Faşist Hitler vönetlminin haskı. terör ve katliâmlannın serekcesi olarak gösterilen Refchstar Tangınının bütünüyie faştstler tarafından '»/eihlanmıs bir kompln ntduğu l.eipzijr dıuusmalan sırasında nrtava çıkmıştır. (DEVAM1 VAR) RUSYA, TÜRKİYE'YE KARŞI IHTİYATLI TAVRA SAHİP • GEÇM STE TÜRKiYENiN KIBRIS'A SiLÂHLI MÜDAHALE GiRiŞiMLERiNE KARŞI ÇIKAN SOVYET HÜKÜMETi, 1974 YAZINDAKi ASKERî HAREKATIMIZI SADECE BU DARBE iLE SlNIRLI BiR HAKLIUK OLÇUSU iÇERiSiNDE DEĞERLENDiRDi. Türkiye'ye silâh ambargosu, tâm bir siyasal basiretsizlik örneğidir Gunüniüede Kıbrıs soruıra. ık: etkın grubun kavgasını veya temelciekı Türk • Yunan yekişrnusini aşan boyutlara ulaşmış bulunuyor. Yıllar geçtikçe Kıbrıs' la iljrilenen devletlerin sayısı o kadar artmışnr ki, sonur.da ış. çözümü daha da zorlaşmış bir uiuslararası sorun ciurumuna gırmiştir. Hcr buııalını dun\"a kamuuyunun ciikkatini Kıbrıs üzennde toplamış; çcşitlı ülkeler bunalimın yauşTirılmasında veya soruna bir çozünı aranmasınckt ya cioğrutJan doğruya. ya üvesı oulundukları uiu«lsrarası brgu'ier (Birleşmış MiîİPtler, N'ATO. Avr;pa Ekonomık Toplulugu. Avru;ja Konseyı vo> aracüıgıjis arkiler.ni duyurmağa çslışmişiardır. Dolayısıyla Kıbrıs için dnerilerok yeni «ıyasi çöJÜmün. dünya kamuoyu ve en azından bajiıca büyuk devîetlerce hiç deg:lse arlayışla kar.şılannıası yerekır. .Ne var ki, ba^ka ülkelerin soruı.a jakiaşımian bazen birbirine &hrsi'. bazen aslmda Kıbns'la ıli>LZ nederüere dayanmaktaaır. Şimdi ana çizgileriyle bunları ^o relim: Yunamstan'ın sözcülüğünü üstlenen d Estaing Fransa'sının hesabı, kendı silah sanaYÜnin değerli b'r müşterisini elde tutmaktır da Y'unan iddialanna kar?n daha duyarlı yapan din ve kültür '^aglan. Amenkadaki zengin Rum derneklerinin büyük paralaria kiraladıkları gazete sütunlannı kaplayan yoğun Yunan propagan dası ve Amerikan seçmen kütlesi içinde politikacılann kazanmak ıstedikleri Rıını oyları düşülün<e: Kongre'de dana önce e'uimınden dolayı zaten n üzerine çeken Türkiye'ye karşı niçın sert bir havanın estiğı koiayca snlaşılır. Kıbns'ta Garanti Antlaşması'n dan doğan müdahale yetkismi kullandığı için Türkiye'ye yapılan askeri yardımın tam bir silâh ambargosu biçiminde Sesilmesi. bu karan verenler yönünden Türkıye'yi bırtakım karşı t«dbirler almağa itmekten başka bir işe yaramayacak bir 3iyasl basiret' sizük örneğidir. Nıtekim olayın doğrudan doğru ya Kıbns'la ilgili ilk tepkisı, Kıbrıs Federe Türk Devleti'nln ilâııı olmuştur. öte yandan, Ame rikan askeri yardımının üstelık NATO'nun askeri yapısından eyrılmıs bır Yunanistan'a verilmeğe devam etmesi, Yunaniılarla Ada Rumlannı yersız hayallerle cesaretiencünp bölgedeki gerginliği artırabilecek niteliktedir. Frans» Devlet Başkanı d'ESTALNG Kıbrıs'a ilişkin hesaplar. niu lıderiik edeceği ayrı bir grup oluştunnak çabası ile açık lanabilir. remeyen Türkıye'nin 1960'ları ortalarında dış politikada ye: dengelere yönelişı. II. Dür.ya S vaşı ertesinde Stalin Rusya'sını 1 toprak istekleri yüzünden boz lan Türk Sovyet üişkilerint yeni bır düzelmenin başlangv olmuştur. Varşova paktı ülkeleri NATO'nun doğu blokundaki karşılığı olan Varşova Paktına üye ülkeler, Kıbns sorumına başka bir açıdan bakmaktadırlsr. Batı blokundaJi farklı çıkarlan dolayısıyle bu, doğaldır. Kıbns'ta iç düzenin henüz yerieşmemiş buiunması, Ada'yı dış ilişkilerinde de yenı gehşme lerle bozulabilecek bir kararsız denge içmde tutmaktadır. Dogu bloku 1960'Jardan berı Kıbrıs oiaylarını bu dengenin Batı blo ku yararma değişebileceği kaygısıyla ızlemiştir. Varşova Pak!.ı devletlen, Kıbns'taki her bunalımda NATO çeyrelerinı buıayı bir üs haiıne geürmek amacına jönelik tertiplere gırişmekle suçlamı$lardır. Pakt üyeleri, Kıbnsı N'ATOya bağlayacak ENOSİS veya taksim fornıüJlerme karşıdırlar. NATO ülkelcri Büındiği gibi, Türkiye ve Yuıanistan. 19ö2"den beri NATO ü;,esidirler. Bundan başka ayrı a.»rı tariiılerde sırayla Yunanistan, Türkiye ve Kıbrıs, NATO'nun Avrupalı üyelerinden çogunu bir araj'a getiren Avrupa Ekonomik Topluluğu ile kademeli bir gümrük birliğ; kurulmasını amaçiayan ortaklık anlaşmaları irazalsmıçlard:r. Kıbrıs. Ada'dakı Ingiliz üs'e.ri nedeniyle NATO Uc dolayh b&ğlantısı bir yana NATO böigesı dışındadır. Bununla dcrabpr NATO, özellikle iki üyesi Türkiye re Y'unanistan arasmda zanıan zaman ittifak bağlannı zedele\en cıddi anlaşmazhkiara konu oln:ası yüzür.dcn Kıbrıs torunu ile daima yakından ilgilenmiştır. Aynı nedenle diğer üye devletlerin geçmiştekı çabalan, dsha çok. Kıbrıs uyuşmazlığının NATO'nun Gür.eydoğu kanadını parçalayabilecek bir Tiirk • Yun&n çatışmasına dönüşmesini önley.cı girişimlerde bulunmak ve iki müttefikı göriişmelere teşvik etmek biçimınde olmuştur. Şırndı ise sorunun bir an önce bir çözüme bağlanması. Yunaır.stan'ın ycniden NATOnun askeri yapı?ma dönmesı bakımından orıemlidir. Bu amaçia Türkiye'dpn tavir, isteyecek baskıların sınırı. NATO'nun Güneydogu kanadıır.n tanıamen kopnıa olasılığıdır. Aslında NATO iilkelerinin iki tnüttefikten birim gönenaıreceK, > büriınü eücendirecek bir çözuTmı açıkça desieklemelerı beklenemez. Karşılıklı ziyaretler Sovyetler Varşova Paktrrıın lideri SOTyetler Birliği. öteden beri Kıbrıs soruau ile yakından ılgılenmektedir. Son zaman larda Ortadoğu'da Amerika Bırieşik Devletlerin:n yeniden nüfuz közanmağa başlaması, Soıjet hesapia rında Ada'nın stratejik değer;ni daha da artırmıştır. Bu hesapia rda Kıbns'ın haylı giiçiü komüriist partısı AKEL'in bir gün iktidara gelmesıyie Ada'da uslenme olasılığı da bulunabılır. So\yetler Bıriiği, böyie bır gelisnıeye açık kapı bırakan, ustelık doğü bloku ile ıyı ılışkıier kurmasını bilen 'Makarios ÜÎJ kış:lığinde başka devletlerce bağımsızhk ve toprak bütunlügüne saygı gösterilmesı gereklı bır ulkenın başını . sırasında Adaya sılah seviiyatıyle . desteklediğı gıbı: onu görevinden uzak;a5tıran darbeyı de sert b:r dıl1e kmamıştır. Geçmışte rUrkiye'nin Kıbns'a silahlı müdahaie sırışimlerme karşı çıkan So\j'et Hükümet;, 19T4 ya/indata askeri tıarekâtımızı sadece bu darbe ile sınırl) bır nakhlık ölçüsü ıçerısınde de ğerlendirmış'ir Bununla beraber Sovyet tutu:iıunda Ada'dak] Oü;ün yâbancı Kuvvetlerın geri çekıimesını isterken bile Türkıye'y; açıkça k<jr sısıns aimayan bır üıtıyathlık gd?e çarpmaktadır. Kıbrıs'takı haklı e!avp.vnria miir tki ülke hükümet adamlannı bu düzelmeyı sağlayan karşılıii zıyaretleri dolayısıyla yayımiana ortak bildirilerde So^etler Bı liği'nin de, Kıbm sorununa Adı nın bağımsızhk ve toprak bütüi lüğü içinde iki ulusal topluluğu varlığı ilkesine dayalı barışçı bı çözüm bulunmasmdan yana 0 duğu açıklanmıştır. Bu arada, Sovyet Dışişleri Bi kanı Gromyko, 21 ocak 1963de I; vesrıa gazetesıne verdiğı demeı te. Kıbns halkınm Ada'daki ı) uiüsal topluluğun özel durumun dikkate alarak tek, egemen v birleşık bır Kıbns devleti içı «federal bir devlet biçımi de df hil olmak üzere» Kerhangi oi örgütlenme biçimini bağımsızc seçebıleceginı belirtmistir. Kendisı de federatit bir yapıy sahıp Sorjetler Birliği nin 1^ olaylarmdan sonra Kıbns sort nunun tederal devlet formülü ıl çozülmp^irii nner°n Türki'.p''' gösterdiği en büjük yakmiık bı aeır.f^ip Kalmıştu ABD ve 15 Temmuz Amerikan Hükumeti ıse 15 temmuz darbesınir. perde arkasındaKi şupneii rolünden sonra. Türkıye'nin kararlı tutumunu iyi değerîpndırilen bir polıtika izlemeğe başlarrnştır. Uluslararası kavgalarda barısı sağlayıcı diplomatik ustahğı ile Kıbrıs somnunda da önemli Dır arabuluruluk hızmetine aday sözüken Dışişleri Bakanı Dr. Kıjsinger'in yoğun çabalan. uyuşmazlıgın, NATO savunma sis'emınde açılan gediğı daha faz:a büyütmeden onarabileceU bir iveciilikle giderilmesi amacına vöne lıknr. Aslınaa Kıbrıs'ı da N'ATO bö» geb'.ne alacak çözümlere yatkn olan Amerikan polıtikası. ılerde Ada'nın Dır Akdenız KüDasınH dönüijrıiesmj önleyecek nernan^ı oır çözüme razı, Türkıye'nin federatit yakla*ımına anlavısiıdır. Bir ara uluslararası kuru:uşlarda Yunanistan ın söjcüiüg^jnü übrlenen ri'E<taing Fransa'sır.ır, tutumuna gelmçe: bu. bir uvgarlık borcunu ödemek veya Yunan;stan da demokrasıyı korumakian çok, Fransız sıarı sanayıinın dejerlı b:r müşterisini elinde tutmak hesabı. ılende Ege petroHennı beraber ışlfrmpk Çok yönlü dengeler GARTH ABD"nin özel yeri NATO'nun lıderi durumundaki Amerika Birleşık Devletieri'run Kıorıs scrıınunda özel bir yc/ı vardır. Cyuşmazlıgın 1963den son rakı bunahmlı aşamalarında • > " laylara vön değiştirici roller oynayan bu ülkenin uyguladızı yön temler, her zaman pek talihli olmamıstır. Geçmiste Amerikan poli'ikasv nın gösterdigı çelişkıler. şinıdı Demokrat çoğunlugun kontrolündeki yasama meclislerı ile Cumlıunyetçi rüriit;r.e orgsnı arasıııda açık bir sürtüşmç olarak orçıkmaktadır. rrok Batı ııi TOlACAtf ATZT»: Halen Sovvetler Bırlıgı. Kıbns ın kadeıınde etken bır tol oyna yabılmenin yoluııu. sururnin Ken dısinin de katılacağı uluslaryrsıs bir konlernnsta gnrüşülmesin< yönelik çabalarla siyasi ilgism* bir de hukukı temel kazandır makta görmekîeüu. Bu »ıtum. TurUıye'nın Kıbnstakı fiili üstünlüğüne karşı COH yonlü dengeier arayan Yunanıs tan'a uyguıı gelmektedir. Fakat Sovyet polıtikasır.ın ışm esası bakımından aa. NATO'nun asjcsrl yapısınrian çeKilmıs ve Komünı>t Partısını vprirlon n m n 1 1 ' " " ^ bir Yunanislarda daha fazla ortak nuktaiaı oııinrıiiıiıesı ııu nareketlenn sonuçlarına baglıdır. 5?ırndilm Sovyetler Birliği'nı aslında Kınrıs'ı nend] nüıuz raber hiç rieğılse Adayı dofu ve oa'ı oii)«ı«ıı nı^sınciaki detente çizglsı üzennde nıtaoık 6tatükonun devamına razı. Türkıvenın federatıl vakiaşımına da bır ölçüde anlavışlı sayabilinz. alnntna ı^irn"'•• ,.P*"O.>..KIP rx> İ'ARIN: «Üçüncü Dünya»
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear