Catalog

CUMHUEÎYET 25 Temmuz 19 •j |W uvvetsi:; hak aciz. haksız kuvvet laıim•1 Lft c ' l r ı > s o z u n u n Çiplak, yalın doğruluğunu, 1 1 •• son 25 Mllık Kıbns oiajltn ve bu olajl?n \ rgullejen son olaylar fecı şekılde gostermıştıı Zıırıh ve Londra Andlaşmaıannm çerçekler uzerme oturttmadığı bır b na dana ılk gunlerden ıtıbaren çatırdamağa başlamış,, 20 temmuz 1174 harekâtına jol açan olayıarıa da vıkı!mış bulunmaktadır Zıra bu anlaşmular naklıyı kuvve'sız, kuvvethyı zalım hale »etırmıştır Gerçekten, anlasmalann Turklere tanıdıgı anayasal hakların hıç birı Turkleıce kullanılamamış, anayasdl haklar şoyle dursun, Ada nufusunun dortte bırını teşkıl eden Turkler can ve mal guvenlıklenne hıç bır zaman KavuşamaTı şlardır 20 temmuz 1974 harekatmdan sonra Ttırlc lenn katlıamına gınşılmiştır. Ve buna Türkiye dahıl, Bırleşmiş Mılletler dahil, butun dunya seyırci kalmıştır. Bu neden böyl? olmustur'' Londra ve Zurüı Andlaşmaları, Turklenn can ve mal guvenlikiennın sağlanması ıçın gereklı kuvvetı sadece cellâtiara teshm etmıştır Adada kuvvetsız hakkı temsıl eden bır başka kuruluş, Bırleşmiş Mılletler Barış Gueudur. Kor kunç kan fırtınalan Ada Turklerını sılıp süpurur, Adayı bır kan golü halıne getırırken bu kuvvet acaba ne yapmaktadır' Adada can ve mal güvenlığını kuramayan ve koruyamnyan bır kuvvet daha ne gune kadar orada Kaıacaktır? Bırleşmiş Mılletler Teşkılatı bu Barış Gucunun masraflarını karşılamak ıçm bır ara lane yoluna başvurmuştu Bu yardım hangı luzmetın karşılığı olarak ıstenıyordu 7 Kuvvetsız hakkın temsılcısı bu gucun mensuDlannm bugune kadar yapMdarı tek sey en yuksek ücretlerle Adada turıst, milyoner turıst hayatı surmek ve Rum kızıarıyle eğlenmekten ıbaret olmuştur Ve bız, bu gücun sahıbi Bırleşmış Mılletlerln ate$kes emnne uyma acelecllıği içindeyız Boylelikle neyı ışpatlamak ıstuoruz' Turkun hakka sajgılılığmı m ı ' Hak vasıtadır amaç değıldır ^maç, kışının can ve maı guvenlığıdır. O halde, bız ırkdaslarımızı oluın makınesının çarklarına teslım e'mekle amaca değıl araca (vasıtava) onem venyoruz Londra ve Zünh Andlaşmalan. ırkdaşlarura. zın can ve mal guvenlıgmı sağlayacaklardı Bu bunu çıkarma harekatımıza. şehıtlerimizin kanlarına ragmen yaptıramadık O halde. Londra ve Zurıh Andlaşmalarınm kurduğu duzenı gerı getırmek ıçın gmştiğımız harekâtın ne anlamı kalıyor'1 Ba açıklamalanmız, bizı şu sonuca getirıvor: Olaylar ve göfuşler MÜDAHALEMİZ Vehbi BELG1L TürJcün haktanı ancafc Türtcun kuvreü konıyabılır nndaki «flçler de Adanın EnosiS rejlml 11e yBnetılmesını ıstıyorlar Yanı, Rum'arla. Yunanlılar bagımsızliK istemıyorlar. tşte I onura ve Zurıh Andlaşmalarınm ıstemsyerek 'Iavandınlmi* ıstendıgı tenıel buydu Aynı temellere davandırılaoak yenı bır Kıbns duzenı de a.\nı biçımde ıfUsa mahkumdur 0 halde, venı bır bağımsızlık duzenı d.şında Adanın Turk halkı ıçın tett gerçekçı tutum Turkıye ıle bırlesme olabılır Buna karşı olan ve savgi duyulması gereken başka dış guçler \ar elbette Ba euoenn ılgılendıgı tek sev, \danın bır ^ \JO ussu halıne getınlmemesıdır. Bunu bız de candan ısterız Aaanın \ATO ussü halıne 'ııç bır şekalde getırılmejecegı DU dış kuvvete Dev'et Garantısı olarak anlasına ıle verııebıhr sunu da ekleyelım, eskı duzenın aetırılmesı, TurK lenn sıstemlı şe'tılde oldurulmesı veva Aaadan kaçmava mecbur edılmesı sonucunu doğuracaktır Yunanıstan, bojlece, Fransız şaırının «Savaş. çı kalmadığı ıçın savaş aa biıtı» ded'g; durumu >aratmak ısteyecek'ır \ e bu .şm sanıldıgi kadar guç olmayacağını şon olajlar açıkça göstermıştır Yeni Düzen Londra ve Zurıh Andlaşmalan Adar.m dmamıt deposu, Yunan kışlası halıne Keımesını onlevememıştır Bovle olduğu halde ulusîaj arası anlasmalara baglılıfımızdan bu duzenı korumak ıçın savaştık O halde, bız şımdı va bu duzene garantıler sağlamahyız >a da ışlemedıgını duşunerek bu duzenı değıştırmelıyız Bu durum muhakemesmın eosterdığı çozum yolu su olabılır Adadan çıkmamak, ııkdaşlarımızın can ve mal güvenlığını kendı kuvvetımızle güvence altına almadıkça Adada vavılmaya devam etmek Hakka uyma gorevımızın dogabılmesı ıçın karşımızdakının de hakka saygılı olması gerekir Dağ ve orman kanunlannı ılke dıva kabullenmemış olanlara karşı cıvanmertlık. en hafıî deyımı ıle enayılıktır Londra ve Zurıh Andlaşmalan, ıkı bın kuşur yıldır duşman çızmeleri altında yaşaya yaşaya yozlaşmış olanların aşağılık duygulannı tatmın ıç.n bır duzen kurmustu Bu duzen artık gerıye gelmemelıdır Anlaşmalar bır bakıma fıılıyatta geçerslz olmuş savılabılır Yenı bır duzen ve bu yeni duzenı kuracak yeni anlaşmalar gereklıdır. Londra ve Zurıh Andlaşmalan bagımsız bır Kıbns ongoruyordu Yanı Adanın Yunanıstanla bırleşmemesını ve bagımsız bir ülke olarak yaşamasmı isteyen bir duzen sayılabılirdi bu . Buna karsılık, Adanın binlerce vıldır duşman çızmesı altında yaşamaya aksmış Rum halkı, j m e kendısı gıbi binlerce yıl duşman çızmelen altında yaşaya yaşaya yozlaşmış Yunan halk yıgını ıle bırleşmek istıvor Bu ıkı erup halkın arkala derinlıge kadar da kıta sahanlığı vardır Adalar bırbırlenne çok yaıîin olduau '>,ın kaıastılan ve sahanlıklar bırbırlenne karı^maktaaır. ü halde, Ege Denızı ve ıçmdekı tarıh, maaen ve petrol zengınlıklerı tamamen Yunanıstan a ai'tır » Bu mugalatava so\le ce\ap vıılebuır <j) Tuık Karasulaıı Karuruna ar;e ae Turk karasulan b mıldır Bum uo me're deıınhse kadarkı kıta sahanhgı eklenmektedır \ e bu ı<u alan ıçmdeKi madenl^r natt^ o niodenlerı ıhtıva eaen adalar da Turkı\e'.e aıt olrrak sere.or Bu da bır muşalata mı dıyeceksınız' Neden olsun' Yunan mantığı ıle \urununce dosal aonuç bu olmaK gerekır «Ama /unanıstan kendı egejnenlığındekı adaları verır nn » dc denebılır. Savaşsız vermez tabıî. Ksa^en Yuıwibtan £ga adaları ıçın de bu tehdıaı zımnı olarak savurmaktadır. b) ^urasını özellikle belırtmek gerekır kı, karasulan kavramı adalar Içm değil, kıtalar ve ülkeler ıçın ortaya atılmıstır Kıta Yunanistanmm elbette kendı karasul«n ve tata sahanlığı vardır Ama, uzermde seksen sışının otuıdugu butun adalar ıçın avnı şsyı ıstemek, hakk'n sanstımalınden başka bır şev degıldır Ded^g'mız gıbı karasuyu kavramı kıtalar ve ulkeıer duşımulerek orta>a konmuştur Her adanın karasuvu ve Kita sahanlığı goruşunden hrreketle butun bır denıze sah p çıkmava \eltenmek ancak kleftecüıkle (dolandıı ıcılıkla) ızah edılebılır. Bir Öneri Londra ve Zurın Andlaşmaları Turklenn haklarmı koruyamadığı, zaiımı daha zalım haksızı daha haksız mazlumu daha mazlum hale getırdığı ve ayaklar altına aldıgı ıçın gerçeKcı ve ıçten bır uygulama bulamadı Yenı bu anlasma, Turk haklarmı Turklere «orutacsk Turklenn dış dunya ıle ilışkısml kuracak, ve heı halukarda Adada daımî bir Türk kuvvetı oulunduıacak bır duzen getırmelıdır Bagımsız Kıbns ıvı nıvetı, vaktıyle Gırıt te de denenmış ve sonuçta Adanın Yunanıstan'a bağlanmasıvle sonuç vermıştır. Ada toprak mülkıyetınm jarısına yakın kısmı Turklerin tapusu altındadır O haıde. Aoanın °n az yarısı, Türklerm olmalıdır Buna gört NATO üssune fırsa* vermeyen bır taksırn planı uvgulanmalı, üs kurulmayacağı yolundd Rusva'va t c n ' nat verilmehdır. Federasvon sistemı benırrsenecek ise Türklerin hakkını Korjvacak pratık çaıe ve denge bulunmalıdır. Ege Adalan ise. ancak Ikı ülkenin kar^ılıklı anlaşmasîyle hakh bır statuve baglanabılır Kıta Sahanlığı Yunanıstanla aramızda ıkıncı buyük anlaşmazlık konusu, hıç şuphesiz kıta sahanlığı konusudur. Bu konunun çozumu de en aşatı bırıncısınınki kadar guçtür. Zıra Yunanistan bu konuda tamamen akıl ve hukuk dışı hareket etmekte ve bununla da destek (jöreceğını sanmaktadır. Yunanıstanın ıddıası şudur: «Ege denızı Yunanistan'a aıt adalarla doludur. Her adanın 6 mıl karasuyu ve kaıasulan. nın bittıgı noktadan başlamak U7»re 200 metre "DOST DOST DİYE,, OKTAV AKBAL Evet Hayır YENEN KIM, YENÎLEN KIM? nönü, önsoztınde, müttefıkp lerın, dSBellıkle îngıhzlenn f bıze karşı utumlarını anlatır Müttefıkler, Bırmcı Dunva Savaşında yenen devletler. Bız, Kurtuluş Savaşı zaferıvle gelıyoruz Lozan a tnonu nun sozlerıyle durum »ovle «Sırası geldıkçe ben Btışmurahhas 011rak Mudanya Mutarekesınden buraya geldıJHm) »oyleruım. Lord Curzon ise b<ına Mondros Mutarekesını hati'latmı/i çalışırdı Mesel?, aramuda, ha!lolunmadan >htıiaflı Kah'dı » D o«tun kım, duşmanın k ı m ' Bunu kışıler gibı ulusların da bılmelerı gerekır. Dost bellemı««ın, dort elle sarılmıssın Yıııar geçmıs bovle, haval içıncfe Kahvelerde oturmnşsui, ojunlar ovnamısMn, aertlerını dokmjşsun, sıkıntısına ortak olmuşsun, zamanında vardım etmıasın, zamanı gelmış onun ıçın koşmuşsun, yorulmussun, başkalarıyla aran açılmi'ı j m e de v u gelmış sana, dostum o benim, yenm onun •vanındadır demışsın Anlatmıslar, o sandığın gıbı bın değıl, hem senı sevmez, ıvılığını ıstemez, hatta şu «.u olavlarda şunu şunu yapmıştır, demısler Tanıklarla, kanıtlarla ortava dokmuşler o dostun eerçekten dost olmadığını Aldırmam.şsın, gulup teçmışsın, ıçınde buyuyen kuşkuvu azar azar eritmış, vok etmışsın guvenlı, umutlu dalgalarla'. İ «BIRINCt DÜNYA SAVAŞI'NDAN KALAN ANDLAŞMALARIN HİÇ BİRİ YAŞAMAZ. LOZAN AYAKTADIR. BUGÜN (51 YIL SONRA) DE TAZELIĞLNİ KORUDUĞU ORTADADIR» Seha L. MERAY lgtn esaslı değerini ve uluslararası münasebetlerde kılavuz 0lacak ılkelen taşımakta devam etmektedır DenılebUır kt, Lozan Muahedesi, imzasından 46 (bugun 51) sene sonra tazeligını muhafaza etmektedır.» Neden bu boyle olmuştur? Lozanda Turkıye, hakkından başka bır şey ıstememıştir de ondan. Karşımızdakilerse hakkımızı yemek çabasmdavdılar Turkıye, hakkını isterken. trunün alışkanlıklanm, kavramlaruu, degerlerıni asmasını da başarmıştır. Yeni Turkıye dogmakta olan yenı dunyamn oncusu olara< gelecegm umutlarını değerlennı, kavramlarını, ışiKlannı ufkun ardında goreb:lnııştır Karşımızdakıler cmanda» «fetıh hakkı». «koruma». «açık kapı», «nufuz oolgelerı» «kapıtülasyonlar. . gıbı. çokmekte olan XIX. vuzyıl uluslararası sömuru duzenını sürdurme hevesmdeydıler Yenı Turkıye. uluslann gelecenlerın: kendılerının saptamalan hakkını bagımsızlığı, eşıtlığı savunmaktaydı Geleceğın dunyası rürkıye'nın S8vundugu değerler ılkeler kavramlar Üzerınde kuruldugu ıçın, Lozan Andlaşması da vıllar boyunca degennı, gençligını geçerlıgını koruvabılmisiır gündü «Ben dayanamayacagım, yapamıyorum; gonderın benı gerı» gıbı seyler soylüyordu Ben ise. çok isabetli bır ış yapmış oldugunu, üzülmemesını soyleyıp, kuvvet vermege çalıştım. Ertesı gun, temsilci heyetlerinın icalmakt» olduklan otelde, herkçsın jçmde yemek verdun ona. Yemek salonunda koluna gırdım; iltıfatta bulundum Herkesın ıçınde kendısinı tuttugumu, destekledigimi gösterdım » Şonu sordum înönü'ye «Paşam, Rıza Nur, neyı yıktıgını, neyı yaptıgını bllemeyecek bır insan mıydı''» Kapatmak lster gıbı bu konuyu, elını şöyle bır salladı «Ruh hastasıydı. muvazenesızdı» demekle yetindi, Konuyu değıştırdı. «Lord Curzon verine otururken, torende toplanmış olanlar beni, hayretle, kürsüde gordüler. Reısıcumhura hıtap ettıkten son ra. konuşmama başladım Sulh arzularıyle geldığımızı, çofe haksızlık gorduğumuzu soyledım; sulh arzularınm butun konieran sa hâkım olması, adalet ıçınde bır sulh yapılması dilegl Ue sözü bıtırdim. Oturdum. «Herkes, garip bır vaziyette, nıhavet benim dıplomat usullerını bılmeyen bır asker olduguma hareketımi vererek, aramızda sataşmalar ve usul münakaşalanyle. törendekı müdahaleml hazmedıp geçtıler » uksek sesle soylenmese bıle alttan alta bır îieştiri havası dolaşıjor ortalıkta Hazır Kıhrıs a çıkmı^ken Ada'jT alıp su tşı soKunden çozumlesevdık, nıje durduk? Bazan bu dusunce aklı basında kunse.eım 01le «lılıne vuru^oı Kıbus çiKaıma ve ındırmesındekı Mu^tafa Kemal gerç°kçıl'ğmı alkıslayacak verde Lnver Haşa di'*çulugune kavanlar var Ovsa başarı her bakımdan çok buyuktur. t n az kanla amaca ulaşılmıştır \mac Mehmetçık narodVuraK Adavı ıstılâ etmek, toprak kazanmak değıldir Adı ustunde <Barış tvlemi»dır sozkonu^u K bns takı furk ınsanınm hayatmı ve hakkını guvenceye almak ıçın yeterlı noktada durmak, dünva uluslannın desteğını korumak ıcın eeıekli bir sınırdır. hcevıt'ın dedığı eıbı artık « l e n l bır Kıbns \ ardır «ımdr, dünvada lurkive'nin dunkünden baska bır verı vardır.» Gerçekte Ankara Atına fuasındavdı Kıbns çatışması. Bu tur ovunlaıda ıkı raKipten bın peıde ındıgı zaman jiKilır Mıllî Kuıtuluş Savaşı sonunda nem Atına nem Londra da vıkıldı hukumetler Başarı kazanamasayd'. Ecevıt Hukuaıeti gumbur gumbur çokecektı lurısıve zaferi kazanınca hem Lefkoşe'de, hem Atına da faşızm yedı vumzuğu Gerçekte Türkiye, Kıbns evlemıyle Kıbrıs'm sımrlarını kat kat aşan bır ış yapmıstır Çunku Kıbns demek Ortar'ogu sorunlarında bıııncıl onemlı toprak üoiçası derrektır Ba^ra Korfezıne dek oetro' "ataklarını dpnetlıven usler kurulabıl'r Kıbns ta ABD nın Letko^e\e ve Auna*ya: ınsan hakları, ozgurlukler ve demokrası açısından değıl, petrol hesaplarından yaklaşmasma şasmamalı Aslında Lefko^e ve \tma cuntalannı vıkmak, vururluktekı pohtıka propagandasına gore Turkıveve degıl, «hur dunvanın ve demokratık ulkelerın lıden Amerıka» ya duşerdı Ama Amerıka başından beri «Hür dunvanın lirteri» olsrak Atına cuntasmı destekledı, Lefkoşe'de bir şube açmasına blle «evet» dedı Bu duruma çöre «Hur dunvanın Loerhğı» gorevını bız vuklenmış olmahyız kı ıkı cuntayı bır evlemle devırıverdık Bundan «onra ne olacaktır' Hıç ku=kusu? Kıbrıs'ta demokrasi vrva özgurluk olmuş, olmamıs; Turk toplumu ezılmlş, ezilmemıs, ABD ne «ımdıve dek oldugu eibi vız gelecektir Wa«hıngton'un derdı Kıbns'ı OrtadoSu petrollennı denetlemeV ıçın rampa gıbı kullanabılmektır S o v v t l e r bu goru«e karşıdır Tıpkı Lozan'da oldufu gibi ıkı dunvanm fiucu birbırıne zıttır Doça yasalarına gore birbırlerıne karjı Ikı guç bırbınnı etkısiz bıraktıfeı noktada bır ucuncü. daba zavıf ol=a bıle duruma daha etkıli olabılır Üçüncü guç Turkı\e Barış Harekâtı sonunda kazandığı avanta^la masava dunkunden çok daha btvuk kuvvetle oturmaktadır Bu kuvvetını ıvı kullanabıhrse Kıbn 1 ! sorunu ulusal çıkarlanmıza gore kökunrfen çozumlenpbihr. Ne var ki bu konuda dusçulükten kaçınmahvız. Çajımız toplumlarında insanlar iki vBnelisın billncıtıe donukturler Birincısi nln«al bHinç, öteki «ınıfnal bilinç Turkıve gıbi mazlum ulkelerde ulu«al bılinçle sınıfsal bllinç, voksul halk kitlelennde empervaüzme karjı butunlejebihr Somuren değıl, sömurulen ulkelere özgü bir oluşumdur bu . Kıbrıs'ta i«e daha özel durum var 1 Ada'da ^nkar*•dan baftımsız bir Turk. ve Atina'dsn bagımsız bir Rum toplumu «imdive dek gorulemedı Kıbrı« toplumlan bağlı bJİundukları ulu«lann bırer parça«ıdırlar: ve Arfa'da kurulacak federasvonun nıtehgi ve Ada bagimsızlıjının gtivenceM Ada dı«ında karar altına almacaktır övlevse duslere kapılmadan gerçekçi bir yaklaşımla çozum vollan aramak gerek .. Ada'da Washington'a us saglamakla bu yaklasım «aglanamaz Çunkü vaktivle Ku7ev'e karjı ToroMardan çektiBi savunma hsttını, bu kez ABD, Kıbrıs'm Be«parmak dafilsnndan çekenilır Y Düş ile Gerçek Sonra bır gun ge'mis, dostun duşmanın bellı oldugu o |rün Apaçık çıkmn her şey ortaja Bır de bakmışsın kım$t v ok \anmda Gırışmış«ın bır kavgava, hem de hakh bir \asam olum kavgasına Her sevıni kovmuşsun, va kazanacak'in v a~viffreceksfn her şe>mı V Bunei* > ıldıp'dost bîldtjın'" guvendıgin kişıler to? olmuşlar bır «nda 1 Daha da kotusu' karşına geçmışler hoşlanarak «evredivorlar o kavgada davak jemenı, va da davak vıvecek duruma tfuşmenı Bır bir hatırlanır o dost ıçın vaptıklann o anda . Acıyla... Birey'e' ıçın dogru olan, uluslar içın de «eçe/lıaır Bır ulus başka bır ulusa hıç bır zaman korukdrüne güvenmeyecektır Ker.aı 6> çıkannı onun ıçın harcamayacaKtır Hpr ulus bır batundur avrı bır varlıktır Devletlerarası ılışıiıleıde akılca davranmaıc, duygusal yakınlıklardan kaçınmak gerekhdir Dostluklar dusmanlıklar değışken durumlardır özel çıkar yüzünden sızın'e dost olur bır kışı bır devlet siz de avnı nedenlerden jakla^ırsınız ona, benımser gıbı davranırsmız dostlujhınu. Bu kesm, temellı bır şey değıldır Bır an geıır çıteırlar dengesı alt us* olur, o zaman dostluk falan kalmaz orta verde Bunu b \ec>si^ız onceden goreceksınız sonucu yanıldım aldandım, ben onu dost savdım devıp vanıp vakmmamak icın Y un.r.ıstan yuzyıllarca Osmanlı devletının bır parçasıvdı Bagıtiiir bır devlet olusundan bu yana yuz kUsuı vıl geçti aneak. O z<»mandan ben Yunanlıların bıze karşı g a r p duyguları vaıdır Buna, bır çeşıt kompleks bır ruh sarMntısı demek de mumkvrdur Anlamak gerekır bu duyguyu, demek yuz vıl da geçse, vu? ellı vıl da geçse toplumların içıne ıslemn birtaKim duvguları degıştırmek kolav degıl' Bu vtızdtn de Yunanlı ıle lu'kuiı dostlugunu sağlamak kurmak çok zoı oir iş'ır. 'Vtafiırk t u ışı gerçekleştırmek ıstedı Balkan Andıaşmasının temelınd" Türk Yunan dostluğu, ışbırlığı var<ur Uzun yıllar yakın bır ulke belledık Yunanistan'ı kendımızi bhyle bır dos'luga mandırmak ıstedik Avnı andlaşma cephfsınde olmak, bırl'Ke manevralar yapmak aynı «hur dunva»nın bzdevişlennı s.vlemek, daha da onemhsı ABD'nın en «sadık» müttef'k'en savılmak Buna ragmen bır cunta geıd; ışbasına, \ ıjnan haiKinm ıçme ışleven'emış bır dostluk masa'.ını d i kısa zamanda yerle bır ettı. ABD ıle de oyle degıl m i ' Amenkan dostlugu öyle»ine benımsedığımız bır şeydı, aldıgımız hava, ıçtıgımiz su 1 gıbıjdı «Amerıkasız olamayız Amenka en buyuk dostuTiuzdur Amerıka da Amerıka» nakaratıvle vıllar ge1 çırdı't Para gelır. sılâh gelır her şey her şey oradan gelır Ame rıka I Love You ş<»rkıları>le, fılmlerle Amenkan bavraklı gomlekler gıyerek Amerikaıi marslan sovleverek ulusal goster'ler yaparak Bır çelışkıydı bu Hem asın uluscu davranıvor lardı, hem de Amerıkasız olamavız, herşeyımız Amerıkadır dı1 vorlardı boyİPİerı «Hele parababalan ıçın, ueuz polıtıkacılar ıcm hersevın anahtan Amerıkavdı Amerıka n n polıtıka«ma bağlanmaktı. korukorune' Bu dostluk değı'dı, nlamazdı Eşıt degıldı duygular çıkarlar Tek vanh bır bağıanıştı. Dostluk esiilığe dayanır eşıt sevgıye, savgıya, ortak çıkara. Yoktu biri bile' . Turkıye dunvanın butun devletlerıvle dosttur, dost olmalıdır ABD de, tngıltere de Sovyetler de. Fransa da. Çm de, Yunanıstan da o da bu da . önyargıyla duşman olunmaz kımseve . Bakarsın nasıl sana karşı tutumu, davranışı? Sen de ona ovle davranırsın. bılerek. anlayarak. ışin başını sonunu hesaplavarak Kışısel vaşamımızda nasılsa oyle Korukorune bağlandıfımız dost b'ldigımız kışı bır anda nasıl duşmanımız olabıhyorsa, devietlenn de. o dost, yakın sandıgımız devletlerın de çıkarları bozulunca arıamızaan b.zı bıçaklayacaklarını bümeliyız. Bunca dersten b'r şevler oğrenmeliyiz . • Dost dost dıve nıcesıne sarıldım» dıyfn Vevsel teK «ani' dostluklann yararsızlıgını dıle getırır Dengelı bır duygu olmalı dostluk duygusu, hesaplı, sagduvuva bağlı.. Kışıler ıçm boyle olunra, topıumlar ıçın, devletler ıçın daha da v"Ok dana da derınden, dan? da guçlu olmalı Yaşadık boyle dostluklan, so nunda bcyıe dostluklann duşmanlıkla eş oldugunu anladık Anladık .<• tam anladık1 Kendi Sözleriyle.. Ilk gunden oaşıavarak esıtl 1 fımızı kabuı ettırme çabaıarır... egemenlıgımızı kor ı.l.a (4, %ivunma kaygıı&r'irııcı a n i a t r Vninu Önsoz"de Lord ıurzurun manevralarını nasıl onledı*"nızı belırtlr. Konıer&nsın büvük sorunları» üzerınde durur Ir.onu. Arazı sorunian Bogazlar sonınu Kapıtülasvonıar Osmaiıı Devlet Borcu 4101 feoyie der Kapıtulasyonıar « o n u s u n d a «Konferansta Kapıtülasyonlar btıyük dava oımustıu B'indsı butun Muttetıkler \e Ame' 'ca karşımızda bu(unmu« ardır Bız ae bu meselevi ha>att da»aıarımızaan Din sa/ıyorduk • Butun bu Kunuibrın «Hesapsız başka meseieleıle berabeı» konuşulduğunu sovler Inonu ö nemlı bır gozlemı de su. «Bır konferansı netıcev^ vardım ıak ıçın taraflann cıdui oıan uzlasma arzusu esaslı rolü ovnar Bız hayatî bır manı o.madıkça sulh yapmak mecbunvetındevdiK Müttefıkler kendılerı ıçın fecpma meselesı sayılabılecek icorular dısında Türkıve ıle suln yapmayı ve venı memleketlprde sulh ıçınde verlesmer» tercıh edıyorlardı'» Bütun tartışmalaı, Kapışmalaı çekışmeler, kopusmaıardan sonra, barış vapılmıştır. Barışı kafcul ederken Müttefıkierın «ba*ka şeylere» de güvenmekte 01duklannı belırtır Inonu «Müttefıkler Daşkd bır şe'.e ae guvenıyorlardı: Yenı Turkıye yeru bır devletın buyuk reformları ıçınde ıdı BL relormlan Turkıye bunyesının ne kadar haz medecegı meçhul dı ve onl&r ıçın, konferansta navoettık'enrj venıden elde etme fıısatını verebılecek bır ihtımal KÜ BU sebeple bır takım vadelere Oaglanmış kaıarlarla setmmekte mahzur gormedıler Vâdeler gelınceye kadar olacak hâdıselerden umıtlı ıdıler.> «Muttefıklerln âıi ıçın bır ümıtlerı de. vorulmu* lakır duşmuş bır mılletın harap oimus memleketı tâmır etmek ıçın mut laka jardıma muntaç olacajı bunun ıçın kendılerine muracaat edıldıgı vakıt fıarpte ve Lozan da kaybedılmiş olan eskı »lıştıklan 'osullpnn ve muamelelerın tekrar konulabılecegı ıdı» Öte yandan Muttefıklerm bır umudu da Inonu ve gore Lozan Andlaşmasının uygulanma>acagında ıdı înonu bu konuda, kısaca şoyle der Ûnso^'ae: «Bu umıtlen hıç gerçekleşmedı » Lozan'dan gunumuze atlayan bır gozlemmı ae şovle bzetlıjor tnonu «Müttefıkıenn ıktısadı nufuz sahaları ve Turkıye ye yardımın anormal ıstıladeler İcarsılığında vapılması alışkanlıgı hıç bır zaman gevşemedı ve Ikıncı Cıhan Harbıne kadar ılk safhası devam ettı tkıncı Cıhan Harbınde muttefık olduktan son ra, bu vazıyet ıttıfakın şartları ve ıttıfak munasebetlen ıçınde. bır dereceye kadar duzeltılmıştır IKtısadî şartların nullı menfaate gore <tt sıvaseten ve ıktısaden kuvvetlnı memleketleruı usuılenyle ışıemesı meselesı hâla nalıedılecek bır mesele olarak aevam etmektedır » Inonu Önsoz unu bıtınrken Lozan Andlaşmasınm çok onem verdığı bır özellı»ını belırtır «Bırıncı Cıhan Haıbınden Kaları muahedelerın hıç oırısı vaşamaz Yalnız Lozan ayaktadır. Ikınci Cıhan Harbmden sonra venı muahedeler dUnyaya yenı meseleler ve yenı ıhtılaftar çıkartmıştır. Lozan Muahedesi Turkıye Kaç İmzası Var? înbnü'den önsbz'U aldıktan sonra, uzunca bır stıre geçtt aradan tki yıl sonra, 13 kasım 1971'de veniden karşılaştım. Yakın çalışma arkadaşlanndan bir dostun evındeydık Akşam UsfJ, saat 19da kapı çalındı: tnonü, eşıyle gelmışler. Şundan bundan konuşuldu. Konu Lozan'a geldı Hep merafc ettıgım bir konu vardı tnonü, Lozan'da, ımzasmı Fransızca harflerle «M tsmet» dıye atmıştı; ama, ımzanm altını çızer gibi yaparak, eskı harflerle sağdan sola, bır «tsmet» daha kondurmuş gıbı gelırdi bana Boylece, hem konferans dılınde, fıem de devletımızm o zamanki resml yazısmda imzalamış olmaktaydı belgelerı. Sanırım, Mudanya MU tarekesıne ilışkın belgelerdeki imzası da bovlevdi. Bu sanımın doğru olup olmadığını sordum Gülerek, «Doğrudur» dedı Bır kağıt ıstedı Önce, eskı harflerle bır «Ismet» yazdı «O zamanki ımzam boyle bır şevdı ışte» dedi Ayrıca, Lozan'dakı F'ansızca ımzasını. eskı yazımızla bırlıkte nasıl attlğını denedi «Buna benzer bir seydı sanınm» derken, durdu. Başmı kaldırdı dızımı tuttu: «Bır şey sovlıveyım mı sana' Yeru harflen kabul et*ıgımızden bu yana ılk defa bu akşam eski harf kullandım!» Bu kâğıdı bugun de saklamaktajım. Sağlık Mensubu Eleman Almacaktır EREĞLİ KÖMÜRLERİ İŞLETMESİ MÜESSESESİNDEN îktisadl Devlet Teşekkulu olan Muesse«emız Saglık Teşkılatı Hıstane ve Dispanserlerınde çalıştınlmak uzere aşağıda gosterilen branşlara hızalarında cösterılen mıktarda kendılerine 657 ve 1327 sayılı Kanun gereğınce maas, yakımlık komur ve yan ödeme venlmek ve Doktorlara ayrıca imkfinlanmız nljpetınde lojman tahsls etmek suretıyle eleman almacaktır. Brans Adet Rontgen Mütehassısı Göğus Hastalıkları Mufehas^ısı K B B Hastalıkları Mütehassısı Iç Hastalıkları Mütehassısı Genel Sırurji Mutehassm Çocuk Hastalıklan Mütehassısı Bakteriyolojl Mütehassısı Havatı Kımva Mutehassısı Ortoped! Mütehassısı Asablve Mut*has=ısı Asıstan veva Yardımcı Hekım (Dahılive, Hjnciye Kısaıje, Gogus ve K B B . dallannda) 12 Pratısyen Hekım 13 Ebe 14 Sağlık Memuru 15 Hemşire 16 Rontgen Laborantı 17 Rontgen Tekni$yenı 18 Narkozıtör Basın 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 2 1 1 6 2 2 1 1 1 1 7 13 1 2 6 1 1 1 18251 596 İlk Konuşmam tnonü, Lozan anılarını anlatıyordu «Bak, ılk açılış konusmam nasıl oldu» dedı «Açılışta bana soz vermeyeceklerdı Lord Curzon konuşmasuıı bıtırınce, soz fılân ıstemeden, çıktım kürsuye «Monsıeur le Presıdent, Messıeurs » dıyerek başladım nutka Herkes şaşırmıştı, ama dınledıler soyledıklerımi.» Bu sozlerı Fransızca, konferansdaymış gıbı sesını yükselterek sovledı Sonra da oastı kahkaha>ı Lozan Barış Konferan sı Tutanaklan na v ardıgı önsoz de anlatır bunu «Toren açıldı Reısicumhurdan sonra Lord Curzon a soz verıldı Lord Curzon teşekkurlerle bırlıkte sulh arzularıyle geldığmı soyledı; sulhun luzumu nu butun mıiletler ıçm göstere rek ve temennı ederek hakh ve lyı nıjetlı bır eda ıle konuşma vaptı «Patrikhane» Konusu Önsoz un vazılması bıtince, Inonu Lozan dan anüar anlattı Patrıklık konusunu sordum «Bak, onu nasıl kajbettık» dedı «Bır gun Rıza Nur, Ingılız Heyetınden Nıcolson'la konuşuvormuş Nıcolson Patnfcn Turkıye'den çıkartılmasında neden 9 bu kadar dırenıvorsunuz Lord Curzon çok davanacak bu Konuda» demış Rıza Nur da ne de se begenırsın «Bu konu îsmet Paşanın meselesı o mesele yap' yor o ısrar edıvor» Inonu sozlennın burasmda durdu Kızarak, sesınl yükselterek, «Bak şımdı» dedı bana; «Bu konu Turkıye'nin defıl, Turk Hukumetının değıl temsilci heyetımızm bıle değıl sadece Is met Paşanın şahsi meselesıv mış 1 Ben Turkiye adına konusmuyorum sanki! Rıza Nur bu konuşmavı ba^a da anlattı Çok sınırlendım «Nasıl söylersm boyle9» dedım «Ne yaptığınm 9 farkmda mısın » Bır haylı uzul du Rıza Nur; pışman bır halı vardı «Benı gerı gonderın ba şaramıyorum bu ışi» fıtön dedı O akşam Lord Curzon'un vaş gunu partısı vardı. Gıttım. Cur zon benı goriınce «Ismet Paşa bana Patrıkhaneyı vaş günu he 1 dıvesı olarak mı getırıyor '» de dı Kesınlıkle bovle bır şeym soz konusu olmadığını, bu yanlış an lamayı duzeltmek ıstedığımı sov ledım. Ama, ış ışten geçmıştı îşte, boyle kaybettık Patrikhane 1 meselesını Benı valnız sandılar Hukumetım temsilci hevetım desteklemıyor sandılar Öylesıne dınledıler soyledıklenmi Dayat tılar sonuna kadar Venızelos bıle, ozel bır konuşmasmda, Pat nkhanenın Avnaros'a taşmn^a»] na razı olacak gıbı zorur>r<vj«tu O da sertlestı s^iradan, d:r»nri' » Bır başka anıya geçtt Inonu «Bır gun de, Rıza Nur suklum püklüm geldı. Azınlıklar Komıs yonunda göruşmeler olurken Ermenı temsılcılennı de dmie mek ıstemışler. Rıza Nur ıtıraz etmış, olmaz, dınlenemez fılan demış Aldırmamışlar. Çağırmışlar Ermeni temsılcisıni Komısyona. Rıza Nur da toplantıyı bırakıp çıkmış. Çıkarken sert sözler soylemışler arkasından. Çok üz Bt TT t VEFAT Hacı Hasan Boyner Hacı Ismail Bov rver ve Fazıl Boyner'in babalan, Hacı Ruveyde, Haeı Mu»mmere ve Nadıde Boyner'ln kayınbabaları, A Osman ve Ayten Bovner'in. Hulkl ve Fusurı Boyner'in, Netml, Nlhat, Mıthat ve Tuzun Boyner'in, Fuat, Lâtıfe Lerzan ve Leman Boyner'in, Akıle Fendun Mdlıkı, Ruhıye • All Narın, Guzıde AH Germirll'nin bu>uk babalan, Hacı Bakl Boyner'in amcası TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN I , 500.000 ton daha ekmeklik buğday ithal edilecektir Bu lthalâta aıt tafsılâtlı ılân ıle mukavele taslağı Genel Mudurluğumuzden (PAZARLAMA MÜDÜRLÜĞÜNDEN), Afvon, Ankara, Dıjarbakır, Erzurum, Istanbul, Iskenderun, Izmır, Konja, Samsun Bolge Mudurluklerı ıle Mersın ve Trabzon Şube Mudurluklenmızden bedelsız olarak temın edılebılır. îlgılılere duvurulur (Basın 19953) 5963 HACI OSMAN BOYNER 24 / Temmuz / 1974 çaışamba gunü Hakkın rahmetine kavuşmustur. Cenazetı 25 / lemmuz / 1974 per$env be gunu (bugun) öğle nama^ım muteakıp Teşvıkıye Camıınden kaldınlarak Zıncirlıkuyu aıle kabrıst*L.ın. da toprağa verıleoektir. A İ L ES I NOT: Çelenk gönderilmemesı, arzu edenlerin Turk Eğıtim Vakfına teberrudı bulunmaları nca olunur. 597