01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHTTRÎYET 8 Mayıs 1974 asa%a gore avukatlık «Kamu hizmetl nitellğınde, «Serbest Meslekler»den bıridır. Bovle olunca çağrmızda serbest mesleklerin genel gorunumu ve geleceğı nedir? Bu konuda «Fransız Avukatları Mılli Derneğı» 7 9 Hazıran 1973 tanhınde, obur serbest meslek temsılcileri ile bırlikte bır toplantı tertıpledi. Aşağıdakı bılgiler, bu toplantı tutanaklanndan derlenmiştır (Gazette du palais. 1973 n. 360) : Serbest mesleklerı bağımsızlık temsil eder. Bu bağımsızhk aynı zamanda «hızmete amade olmaklık», «fcamuva itımat telkın ederlık», «msanlık», «*ır tutmak» gıbl ozelllkleri kapsar. Çunku bunlar ancak mesleğın «serbest meslek kalması» ıle mümkundur. öte yandan «kamu yararı» Iddıası ile müdahalecı bır tutum. mesleğin serbestlığını va bağımsızlığını daraltmak eğılımındedır. Bu genel gorunume bır unsuru daha ekleınek geıekir: Tekmk gelışmenın serbest mev leklere etkısı nedır? örneğın bugunku teknık, ınımarlıkta «imkânsız» kelımesinı hemen henıen kaldırmıştır. Bazı mesleklerde teknık ıle mesleğı ayırmak mümkun değıldır. «Teknık, Tıp'a yardımcı mıdır?» sorusu anlamsıztfır. «Teknık olmazsa, Tıp da yoktur», fakat teknık ilerlemektedir. Bunun sonucu uzmanlıklann daha fazla parçalanmasıdır. Teknık ılerleme karsîsında bazı kuskular doğmaktadır. Insanlık sımdıve kadar gorulmemıs turde bır «tutsakhk tehlıkesı» ıle karşı karçıva mıdır? Sosval ılımler, teknlğı ınsanın emrınde tutmak ıçın jenı kurallar getırmek zorunda değıl mıdırler? Serbe^t meslek sermaye ilişkisi üzerinde durulmaktadır. Sıkâvet konusu şudur: Sermaye, serbest mesleklerde yenı bır «yatırıra alanı» gormeğe başlamı«tır. Meslektaşlar arasında «gruplaşma»larda bıle bovle bir sakınca gorulebılır. Mesleğe serrnayenın dlştan »ızmasın Y Olaylar ve göriişler SERBEST MESLEKLER Prof. Dr. Faruk EREM da Ut mesleğin lcrasında bağımsızlık ve bağımsızlığın sağlad.ğı yararlar tehlıke>e gırer. van^al duzen belld daha basanlıdır. Karıncaların, arılann jaşama duzenl bızı şaşııtır Fakat bu duzende eksık olan ınsanın vazgeçemıyeceğı şu a\rıcahktır: însanlann kurduğu duzends «ınsanın cfeğer'», «adalet fıkrı» esastır. Mesleğin kendı duzenıni kendısi kurması, resmi duzen zorlamasına, bu bakımdan ustündür Serbest mesleklerin geleceğı üzerınde düsünurken akla gelen soruların bırkaçı sunlardır: Her serbest meslekte «meslek kuralları. tespıt edilebılır mı'' Bu kurallarda ortak nitelikte olanlar butun meslekler ıçm «genel kurallar» haline getıri lebılır mı' Bir serbest meslek deontolojisı (mesleklere değgın odev bılgısı) kurmak mumfcün değıl mıdır"" Serbest mesleklere Devletın mudahalesının olçusu ne olmalıdır, serbest meslekte alınan ucıetler kafa ürunu» olmasına, bunların, herhangı bır «ırat» sayılması mumkun bulunmamasına nazaran, ayn bir vergı sıstemi ve oranına vey» ba zı muaflıklara tabi tutulması gerekmez mi? Buna karşılık «vergi ziyaı» isnatlannı gidermek için meslekJ kadıo ıçınde tedbır alınabılır mı? tş sahibmden alınacak ucretin olçusu ne olmalıdır? Kamu nitelığinde ssyılan çeşitli kuruluşlann kanunl »tatulerinde tek biçımlilık sağlanamaz mı? Demokrasimizde mesleklerimiz açısından ve «meslek alanında etkı gruplan» olabılmek ıçın ne yapa bıliriz? Mesleklerımize gıren konularda alınacak kararlarda «resmen gorevli» olabılmek ıçın ne ya pılabılir? Serbest mesleklerde haksız ithamlara fazlaca rastlamr. Kanunl takıplerde teşhıri onlemelc içm «takıbe izın mercılerı.nın ıhdası veya mevcut olanlarm yetkılerını kullanmaları bir olçu^e bağla namaz mı?. Ahşap Konak na kapının pirinçlen her zaman oğulmu? olurdu ««psan, pınl pınl. tçeri glrdığıniz zaman dört • beş basamakla bır mermer salona çıkıhrdı. Yerın mermerl her hafta arap sabunuvla gıcır eıcir yıkanırdı ama, yüksek tavanların, ahsap duvarlarm los vansımalannda, ancak golgeîı bır bevazlıkla parlav abilırdl. Doğan Nadi, kapıslndakı buzlu cama elektrik ışıfl vurmuşsa ıçerdevdi. Sağda ilân servı«ı, vezne .. Fuat bejın cep saatı varrfı; kadranı beyaz ve kıvrım kıvrım rakamlarla dolu En asağı otuz yıllıktı. Duvardakı küçuk bır çıvınin ucunda zınclriyle birlıkte asılı dururdu. Muhasebe Mudürlüğünün açık kapısından Ziya bey masası başmda görünürdü; bir diplomat, ya da genel müdür ed«sı ve beyaz saçlanyle... Ana kapının tam karsısında bir buvuk merdiven dönerek çıkardı ikind kata... Her yanda buyük ve kapah kapılar, bihnmeyen odalara «alonlara açılırdı. Uzun korld'orlar, los geçitler, aşınmıs halılar; eskımis muşambalar üzerinde kahvecl Cemal efendi ayaklarını sürüverek dolaşırdı beyaz tıraşh; dişsiz «Jzından nukteler dokülürdü: Cemal efendi bir kahve az şekerll.» Tatlı içelım, tatlı konuşalım. Konuşalım. Ben diyorum kl bu memleketl Cemaller batınr, Kemaller kurtarır. Üç Cemal var: Bahriyeli Cemal P ı s t , Cemal Gürsel Paşa, üçüncüsü kimdi? Kahveci Cemal Paşa!.. Tavanlarda yağlıbova resimler, süslemeler... Yürflr» ken yerler gıcırdar, herbir odanın Syküsü anlatıhrdı: Burası Yunus Nadi beyin bekleme odasıymış... Yagmur pencerelerde garip sesler çıkarır, bazen çatlak kıremitlerin arasından sızar, şıp sıp içeri dokulurdü. O zaman vangın kovalanndan birı damlalarm altına itilırdi. Koridorlarda kırmızı vancm kovaları dururdu dizl dızı, ve vançın sondürme âletleri duvarlarda asılıydı. Bazen bır sınek dü^erdi bir kovarın içine .. Bir koca sinek; gunlerce kahrdı suyun vuzunde . Kapı diplerınde eski ve bevaz tukrük hokkalan. avnalı portmantolar rfururdu. Bır devrimd gazetenin bir eski konakta bannma«,ı, bir devrimci hükümetn padişahhktan miras kalmı? feodal duzende vaşaması gibiydi. Cevat Fehmi gün kararmadan ma?a lâmbasını vakar. kalm gözlüklerinin ardından ln«ana dikkatle bakarak kı«ık bir se=le knnusur. el kadar bir kâgıt parçasına eciş . bucüş bir plan çizıp sekreterlere venrdi: Alın çocııklar! Ertesi gun butün haberler sayfada yerli yerine oturmuş olurdu. Ovmalı mobilyalar, avnalı dolaplar, lşlemell koltuklar, e<=ki şezlonglar, tavanlardan sarkan avizeler, kıtaplar, kıtaplar. kıtaplar; kâgıtlar, kâgıtlar. klğıtlar .. Döne done vükselen trabzanlar, uzun pencereler, duvar kâjıtları, kocaman kapı rezeleri, el karfar pencere mandallan, valdız çerçeveli fotoSraflar .. Bır de Elıf Naci, ressam, tarihçl, müze müdürü, arşivci, vb hep hatır sorardı: Bpvefendı nasılsınız? Konağın her vanına kahverengilık sinmiştl Bembrandt'ın resimlerındekine benzer .. tlkyaz sonu bahçedekı ağaç yeşıllemr; üç beş dal camlara vurur, peneerelerder» içerl yapragın rengi vansırdı. Yaz gunleri kuytu ve eunessiz kö=elerı bulurduk. Kış kıyamette bazı odalarda tırıl tırıl tltrenirken, bazı odalarda umulmaz bir ncaklık denge<;ıni iliklennde duyardı insan .. Solgun ve bakımsız vuzüyle dı<=ardan yapavalnız gSrünurdü ahsap konak. Çevrede üstüste lşhanları yapllır, eskiler yıkılır, betonlar dökülürdü. Ahşap konak yalnıılaşırdı gün geetikçe .. Yazeısını biliyor, boynunu büküyor gıbıvdi Dırenivordu zamana, sessiz ve onurlu; cörevinl yapıvordu kuskusuz. Ama bir gün geldi. hepimiz bıraktık onu; Içimiz »ızlamadan; ve bahçenın bır köşesindekl yeni yapıya taşındık Şimdi hergün, ahsap konağın yanmdan geçip yeni b!nava gelırken «uçluluk duvgusuna kapılınm; eski bır do^tu gormezlıkten gelmek zorundaymışım gıbi kafamı ceviremem o yana... Sosyal Devlet Bır anlayışa göre serbe«t m»slek, geçmişin bir kahntısıdır. Yakında kaybolup gıdecektır. Başka bır anlayış, seıbest mesleklerı şöyle korur: Toplum, gıttıkçe >oğunlasan gayriınsaniliğe vönelmek tedir. însan ve vatandaşın ozgurluklerını koruvacak gorev. kamu nıteliğındekı serbest meslekleıe duşmektedır. 1959 yılmda «Fıkir Isçileri Milletlerarası Konfederasyonu» fıkir ışçısmi şöyle tanımladı: «Tamamivle bağımsız. emir altında olmavan serbest bir mesleği ıcra eden ve fıkrî nitelığı üstün emeğıni ve bılgılerını başkasmm hizmetıne su nan kımse, fıkir ışçısıdır.» Serbest mesleklerin geleceği her seyden önce demokrası'nin vaılığına ve bu mesleklerin, demokrasılenn «Sosyal Devlet» kavramına doğru gelışme sıne uyabılmek ye'eneklerıne bağlıdır. Kısinin resmî merci veya memur sayılanlar dıjmda bazı meslek sahiplerıne serbestçe başvurabil me haklarmm tanınması demokra=ının basta gelen kosullarından bıridır. Jandarma Devletten Sosval Hukuk Devletıne doğru gelisme. başka bir deyışle «çok gorevli devlet» kavrjmının ortaya çık. ması bu çeşıt meslekleri daha da gereklı hale getırmıştır. Zua, De\let'in etkısı buvudukçe, alanı genışledıkçe ferdm korunması sorunu daha yoğun lasmaktsdır. A Sosyal Açıdan Sosyal açıdan serbest meslekler so\le bır gorunumdedır: Bazı roeslekler bırbırıne çok yakındır, orneğın bir kım=evı teda\ı etmekle savunmak arasında \akınlık fazladır. Fakat bı.tun serbest mesleklerin ortak ozu şudur: Insana, onun isteğınce. favdalı olmak O halde bazı mesleklerin serben olusu kı=ılerin ozgurluklem le ılgılıdir. De\let bu mesleklerrien kısının favdalanması olanaklarını arttırmakla gore\ lldır. Saçlık açısından suvenlık si'temlerl, adalet açısından adii yardım, kola\lık ve benzcrı tedblrlen bovle dıisünmek lâzımdır Bu mudahalenin akışında ferdin ı«teğinı, tercih hakkınj kaldırıcı tedbırler, mesleğin tabıatını değiştırecek, hatta «serbest meslek»leri lüzumsuz hale getırecektir. Serbest meslek. bugun tam bır «çalısma fels'fesı»dır. Bu felsefenın genel bir toplum gorunumu yansıttığı gorulür: Otomatık veya hay HUKUK VE BAR1Ş M. İskender Özturanlı ÎZMIR BAROSU BASK*NI nsanlığın yuzyıllar boyu uğraşısı, toplum içinde yaşayan kışilere daha çok mutluluk, daha çok esenlik ve daha çok gonenlık sağlamak olmuştur. Bu nedenle «Dünyanın insandan başka bır anlamı yoktur». Ana problem, «önce insan, sonra insan»dır Ve ınsan «Her şeyın olçüsüdur». Toplum insan ıçındir. Devlet ınsan ıçın, hukuk insan içindlr. Insanın mutluluğu ıçındır tum orgutler, tum kuruluşlar... Hıç kuskusuz «Hukuk devletı» sorunu da bu istekten, bu bzlemden doğmuştur Daha adaletli bir düzen kurmak, insan İçm daha çeklllr, daha yaşamr bır dunva yaratmak duşuncesınden doğmuştur. Kisı ıle devlet ıhşkilerınde bır denge sağlamak gereğınden doğmuştur. Onun İçındır kı «Hukuk Devletı» ve «Hukukun Üstunlüğü» sozcuğu, sadece bır terim olarak yasalarda, kitaplarda \e programlarda kalmamalıdır. Kavram olarak butün bir ulusun bılıncınde jaşamalıdır. Hukuk devleti, her şeyden önce «Anayasal bır rejiml gereklı kılar». Anaya^alar toplumdakı hak anlayışının sımgelerıdır Hukukun odak noktalan ve «Ulus iradesinın en ustun», en guçlu belgeleridir. Bu nedenledir kı ınsan, hukuka ve Anayasava saygılı olmalıdır Devlet hukuka ve Anayasaya saygılı olmalıdır. Toplum, hukuka ve Anavasaya saygılı olmalıdır. Hukuk devletı, ancak boyleslne bır saygı sonucunda gerçekle«ebîlır Insanlar, «Daha bzgur olmak içın \acalara bovun eğerler», daha muthı olmak ıçın jasalara bağlanırlar. Ujgar devletlcrde ve u\gar toplumlarda, «Yoneticıler degıl, yasalar egemendır». Hukuk ve Ana\asa doğrultusunda çıkarılan yasaların egomenlığıdır soz konusu olan egemenlik. Çunku hukuka ve Anayasaya aykırı yasa, hukuk değildir, adalet değıldır. Ne .\azık kl çok yakın bir geçmiste böylesına bır uygulamaya tanık olmuştuk ülkemızde. Temel hak ve özgurlüklerin kısıtlandı«ını gormüştuk. Objektif gerçeklerden uzak subjektıf istekler, yasa değişıklikleriyle elde edilemeyince, Anayasa degişıklığjne baş vurulmuş; hak arama özgurlügüne, savunma ozgurluğüne, dernek, sendıka, bılım ve sanat özgürluğune gpreksız sınırlarnalar getırilmiştı. Hukuk devleti llkesıne aykırı duşen bir görüşle, güvenılir ve güvenilmez mahkemeler ayınmı vapılarak yargı blrllği ve mahkemelerin bağımsızlığı ktıralı zedelenmlş, Türk ülusu adına tüm vatandaşlara nak dağıtan yargıçlanrruzın kendı özlük ışlennden oturu Danıştaya başvurma haklan ellerinden alınmış, bu arada Anayasa Mahkemesının yetld alanı da daraltılmak lstenmıstı Nedenleri ne olursa olsun, hukuk devleti ilkest ile bagdaşması ımkânsız bu tür uygulamalann gerilerde kalmasını ve onurnuzdekı günlenn «Hukuk Devletı» açısından yukselış gunleri cimasını gonülden dıleyellm. Bu yukseliş, ancak hukukun vükselişiylp sağlanabüır. Hukuka ve adalet* değer vermekle elde edılebılır. Hukuk, zamanımızda «Sosyal bır karakter kazanmıştır» Ve sosyBÎ hukuk duşüncesi, tnsanlan sevgı içinde birleştlrecek güçte ve yücelıktedır. Çağımızın dunya görüşü, «Sıyasl demokray:nın ekonomık demokrasiyle tamamlanması» düşüncesıne dayanmaktadır. Bu nedenledır ki hukuk devleti, «Sosyal hukuk devletn anlayışına dönüşmüştür. Sosva: hukuk devletının yaratılmasında Türk hukukçusuna düşen bdevler vardır. Demokratik hukuk devletinln yaşatılmasında Turk vatandaşını, Türk devlet adamını çeşıtll gbrevler bek'emekteciır Hukukun ustunluğune gonul verenler; bans, insanlık sevgısı ve kardeşlık duygusu ıle her turlu sorunların çozüleceğıne ınanrruş olanlardır. Sosyal hukuk devletıne gonülden bağlı olanlar. sosvaı hukuk devletının tam anlamiyle gerçekleşmesı nalınde, her turlu huzur, banş ve mutlulugun yaratılacağına ınanmış olanlardır. Asıl dava, yonetileni ve yönetlcısıyle Lırlıkte butün bır ulusun hukuk devletı ılkesıne bağlanması ve hukukun üsti'nluğü kuralını benimsemesidir. Boylesme bır saygı, toplumu hukuk yolu ıle süreklı bır barısa goturecekür. 141 142. MADDELER VE AF atı demokrasılerinde, komunıst partılen hukuken tanınmıştır ve komunıst bır toplum duzenınin »ıddeı* başvurulmadan getırılme$l arr.a cını guden dernekler ve ba^ka kuruluşlar da, genelllkle hıç bır baskıya uğramadan rahatça çalısabılmektedırler Bu «atırların yazarı, • Batılı çağdas rifcmokratik düzenin gönulden fjvunueusu. mılli demokratik (her uıu »un kendı tarıhsel cMişımıne ve ozel ıhtıyaçlarına eore şekılalan) ılımlı bir toplumculuğa inanan bir çok başka kişi gıbı Turkıvemlzde, ne komunivt partısınin kuıulmasını kabul etmiştır ve eder, ne de komunıst bır duzen getınlmesi amacıvle kışılen doğrudan doğru.» a somut bır eyleme ıteleyen kıskırtıcı söz ve yazıları caiz gorur. Çunkü bellı bır uygarlık duzeMne ulasmıs toplumlar ve toplumumuz ıçın, en doğru rejımın, çağdaş Batılı demokrasi olduğur.a inanmaktadır. Ve bızımki gıbi, demokra«inm henuz sağlam bacaklar uzerınde durmadığı, çoğulcu bır toplum yapı sına, sosyal gücler dengesme ve kuvvetlı bır kamuojuna henuz kavusulamadığ* bir toplumda, ozgurluk duzenıni ortadan kaldıracak ciddi orgutlenmelere ve kışkırtmalara musaad'e edilmesının, «Hurrıyeti ve demokrasiyl >ok etme hurriyeti» anlamına geleceğıni bilir. Bunu sozle, yazıyla ve Meclis tutanak larına geçen açıklamalarla tekrar tekrar dıle getırmiş bulunuyorum. Î B 141 VE 142. MADDELER, YURDUMUZDA ZAMAN ZAMAN DÜŞÜNCE VE SÎYASET ALANLARINDA BÎR TERÖR HAVASININ ESMESİNE NEDEN OLDU. BU DURUM, «ERİMSEL MELENSEL» DÖNEMDE DORUĞUNA VARDL ortadan kalkacaktır. Zaten demokraslnın ıcabı da, ıçtımaî sı nıfların tabu seyrını takıp ede rek gelişmelerınl temm etmektlr. Böyle bır gelışme hurriyet içerısinde tahakkuk edebilecek olursa, kaatimce sosyalist partıyi menetmeye lüzum yoktur. Bu itlbarla cebir unsurunu kanunun metninde muhafaza etmek lâzımdır » Osman Bölükbaşı Prof. Dr. Muammer AKSOY bugıinkü formülü İle llgili olarak şoyle demıştı: «... Cebır unturu olmazs», siyasî partılerın ve cemiyet hareketlerinln tesekkülünde, gayeyi aşan takıpler olabilir. Meselâ o vakit, bu hukum bir sosyalist partinın kurulmasma manidir. Hükümet gerekçede bu fıkri isabetle müdafaa ettikten sonra, şımdıki lozlerinde «Hayır, sosyalist bır partinin teşekkülune mani olmaz» gıbi manâ çıkıyor. Cebır unsurunun ipkası, bu maddede cemiyetin ve ferdin hürriyetıni koruyacaktır... Şimdıye kadar bır çok vatandaşlar komünistItfc ffflrasiyle hapishaneye atılmıs sonra beraat etmişlerdir. Fakat bu hal onların aylarca hapishanelerde kalmalarlna manı olmamıştir. öyle zannederim kı, cebir unsurunun mevcut maddede bulunmaması, bunun iaıklerinden biri olmuştur..» de hlç hir kulağın inanamıyaca ğı yazı, konuşma, tutum ve dav ranışlardan otunl, tamamen hur riyetçi göruşlere sahip (her kultür duzeyinden, her meslekten ve her yaştan) yuzlerce kışi, 141142. maddelenn kllıcı altında, ya sanık ya hukümlü olarak yıllarca manevi iskence çekmis lerdlr. Şimdl, sağda ve ortada yeralan başka sıvaset ve bilim adam larının bu doğrultudakı gorjşlerıni aktarmadan once. bır mu galataya tekrar değınmek lsterız: Bır suçtan mahküm olanların cezalannı artık çekmemelerini • fu veya bu ınsancıl nedenle savunmak, o fıilleri des teklemek anlamma gelseydı, son derece garıp sonuçlara ulaSılırdı. örneğın, 12 Mart iktlda nnın Başbakan Yardımcılarından Kemal Satır, Nihat Erım ile birlikte CHP Grup Başbakanvekill iken (ve bu sıfatla attığı her adımda Erimle gdrüşüp onunla birlikte hareket ettipi günlerde 142. maddeden mahkum Şadi Alkılıç'ın hapishaneAncak bu goruşü savunmak den çıkarılması içın çaba gov bızı hıç blr zaman dusunce oz termişti. 14 Eylül 1969 günlü gurluğunu red etmeye kadar Akşam ve Cumhuriyet gazetelegoturemez. Bu nedenle somut rinder» su haberi aktanyoruz: bır gerçeğı yıllardır teslım et«CHP Mıllet Meclisi Grup mek zorunluğunda kalmışımdır. Başkanvekili Dr. Satır Alkılıç O da, 141 142'incı maddelerın hakkında Haydarpasa Numune «elâstlki ve ıktıdarlann zıhnıve Hastanesı hekimlerinin verdigl tine gore uygulanış kapsamı raporun ele alınmasını...» «..Has temelden değişebilecek ve de ta olan yazarın serbest bırakılğışe durmuş formulleri» yuzunması gerektığını bildirmistir.» den, «düşünce özgurluğünun ve Şimdi bundan öturil «Satır'm demokratlk havatımızın karferı» ya Mazallah Enm'in! 141 nin. iktidarlann keyfme bağiı 142. maddelerdeki suçların faılkalmış olduğudur. lerını desteklediğı» sonucuna mı varacağız? Satır'la Erim Siyasal hayatrmızın dürüst ve lnandığını samiml olarak dile getıren ender lıderlerınden Bolukbaşı'nın, solcu olduğunu iddia etmek herhalde şevtanın bile »klından geçmemıştir. Bakınız Bölükbaşı, cebir unsurundan yoksun bugür»kü 141142. maddeler için 20 yılı aşkın bir zaman önce ne demişti: «Burada bir arkadaşımız. sos yalıst partilerin de yasak edılmesi talebinde bulunrfu... Komunistligin girmediği kısve voktur. Sosvalist de görunebilır komunıst, gaye«lnin bir vasıtası olarak dinci de gözükür, her şey gozükür. Şımdi sosyalızmi de mi yasak edeceğiz Elbetteki hayır... Millet Partisi, neoliberal bir slstemı kabul e,tmisfJr. Programında «o«valkmi açıkça reddetmiştir. Fakat bır akideve taraftar olmamak, o akidevi vasak etmek, ağızları tıkamak marMnına gelmez. Faik Ahmet Barutçu'nun da Ifade ettiği glbi. bugün medenî dünyada sosvalizme giden bir çok memleketler varrfır. So^valizmin bu kadar alıp yüriidü6ü bir devirde, bizımle dost olan bir çok memleketler bu yolda gfderlerken, sosvalizmi yasak edelim demek, tasavvuru mümkün olan bir şey değıldır • (Tutanak Dergisi c. 10 s. 202203). Yukarıda Meclis tutanakların dan aktardığımız cumleleri oku mak, 22 yıl içinde nereden nereye geldiğimizi, yani ne kadar geriledigimizi gdstermek için yeter de artar bile! Bir zamanlar bir DP milletvekılinin ağzıncfan «sosyalist partiye de musaade etmiyelim» gıbi bır söz kaçınca zamanın düriıst ve bıleiü sağcıları bıle kıvameti kopanvor... DP sıralarından «bu sozlerın partı ve hükümetle ilgısı bulunmadığı israrla belırtılerek, bu aylbın partıye ve hukumete bulasmaması amacnla ozel bır çaba harcanıyor. Ve sağcı Bölükbaşı, dunyaya karşı utanılacak duruma düşmememiz için, memleket hesabına açıklama vapma ve bu çatlak sozü reddetme zorurv luğunu duyuyor. Şimdi i<;e, vaktiyle demokratik so<:yallst olduğunu ıftıharla soyleyen bazı «eyyamcı profesör • politikacılar», sosval zihnıyete ve her sosval goruse kar şı övlesıne saldırma marifetınde bulundular ki, kişiler mahkemeler huzurunda bile «demokratik toplumculuğu benımsemenin suç olmadığını uzun uzarfıya kanıtlamak» zorunluSunda kalmaktadır. Gerçekten bu durum, 141 • 142.'den mahkum olanların affedllmesi münasebetıvle ortaya atılan Eülünç iddıa'ardan bıle daha acıklı!.. "«r. ?'l" Okuyucu Mektupları Erlikte Geçen Süre de Meslekte Geçmis Sayılmalı 6721 sayılı yasa İle yedek subayhk yapanlann bu hlsnetleıi meslekfe geçmış gibi sayılmaktadır. Erlıkta geçen sür» borçlanmak suretıyle sadece emeklilılcten sayılmaktadır. Oym halen yedek subaylığı meslekte geçmis gibi sayılan lise mezunlan, er olarak askerlık yapıp sonradan okuduğundan vatanl tılzmetleri meslekte geçmis gıbı sayılmayan Universite mezunlan vardır. Eşitlik ükesine gör« erlikte geçen süre de meslekte geçmis gıbı sayılmalıdır. TecrubesJ daha az olan kimselenn yüksek dereceli ve tademlı sayılması meslekte daha eslu olanlar ıçın ezıklık yaratmakta ve bunun yan haksız lıklan da olmaktadır. Bu arada hâkımlıkte yedek subavlıklıktan artan bır mıktar sure, geçmış uygulamalarda, ihtıyat olarak tutulmuş, vükselme dönemlerinde meydana gelen bırkaç günlük eksıklıkler oradan karşılanmış, yedek subaylığı olmayanlann ıse her donem bırkaç gun eksıklıklerl ıçın muntazaman 4 ay kayıplan meydana gelmiştir. Son bır karamame tle bütün memurlann geçmış fcayıplan değerlendırılmış, hâkımler bu kararnameden aynk tutulduklanndan bu voldakı eski kayıplarının telâfısi olanak bulamamıştır. Anılan karamame bu yönden Anavasaya da aykındır. Işte bu nedenlerle şımdl tdare hukukunda mevcut tstıtaf müracaatımj yapıyorum. Aldı£ım cevapla veya cevap almazsam Danıştay vt dava için de Anayasa Mahkemesı yolu açık olacaktır. tşte böylece yedek sub«yhlc yBpanların bu sürelertnın htzmette geçmis gibi sayılması çok baslı, bilmeyenlenn t»hmin edemeyecegı kadar »Jır haks'zhklar meydana getirmıştır. Erlıkte geçen sürenin d» meslekte geçmış gıbi sayılma» sını, vukselmelere, kadrosuzluk ve günlerin denk gelmemesı nedenlenvle savılmamu hâkımlere ait eski hızmetlerm de değerlendinlmesini dilemek tejim. Boylece kimsenln bllmedlği, farkma varmadığı blze Ise çok ağır gelen ıkı başlı adaletsızlıgı ortadan kaldırmıs olacaksmi2. Çünkü haksızhk tek de olsa haksızhktır Hem dile getınlpmeren bırevsel haksızlıklar tse haksızlıklann en büyuğudür Mıı«tafa Vasfl Vücesan Tirrholu Hukuk Hittimt Necip Bilge Dürüstlüğü, objektıfliği ve bilımsel haysiyeti ıle herkesin sayısınl toplamış bır kişi olan Prof. Dr. Necip Bılge, DP Mılletvekıli olarak cebır unsurunun maddelerde yer almayışını eleştirirken, soyle diyor: «Cebir unsurunun maddede kalması lâzım geldıği kanaatm dayım. Cebir unsuru mevcut olmadığı takdirde, meselâ sosyalist bir partinin, yanl sadece Istihsal vasıtalannda Iştlrakl tazammum eden haktkl bır sosyalist partinin teşekkülune ımkân verilmiyecektır. Hakıki bir sosyalist partinin porgramında, cebırle bir sosval sınıfın ortadar« kaldırılma^ı mevcut değıldır. Onda ancak tekâmül naza rıvesi vardır; ve o nazariyeye gore kapıtalızm kendıliğınden >••••••••••• • • Istanbul Emniyet Sandığından ISTANBUL EMNİTET SAVDIGI GAZİ O PAŞA ŞLBEMtZE BORÇLU ÖLÜ NİGAR VOLGA VARİSLERİNE İLAN TOLC ÎLE TEBLtG Dosya No: 973/5121 Sağlığında, maliki bulunduğu Gazi O. Paşa Küçuk Kov Yenı aeılan yol sokak taj. 22 no.lu seneden kârgır mahallen adı kârgır evin tamamını Sandığımız Gazi O. Paşa Şubesıne bırinci derecede ıpotek gostererek 25/5/972 tanhınde İPa: 1421 hesap numarası ıle Sandlğımızdan (15 000.) Hra ıstıkraz etmlstir. 31/12/973 tarıhlı hesaba nazaran faiz ve masrafları ile beraber (17850) llrava balığ olan borç, vadesınde ödenrı»dığınden, 3202 savlı kanun mucibince adı geçen hakkında ıcra takıbme başlanmış ve borçlunun oldügü anlaşılmıştır. Mezkıır kanunun 45 ınci maddesı vefat halinde tebligatın borçlu varıslerıne ılânen yapılmasırn âmirdir. Borçlu Nıgar Volga mırasçılan lşbu ilân tarihinden itibaren bırbuçuk ay ıçınde Sandığımıza muracaatla murislerının borcunu ödemeleri lâzımdır. Borç odenmedıği takdırde, ıpoteklı gaynmenkul mevzuu olan kanuna gore, Sanriıkça satılacaktır Bu cihetler alâkadarlarca bllinip ona gore hareket edılmek ve herbirine ayn ayn ihbarname teblığı makamına kâim olmak uzere keyfiyet ılân olunur. • « • • • • • • • • • • • • • • • Bu maddeler, yurdumuzda 7a man zaman duşunce ve sı\a«et alanlarında bır teror havaiının esmesıne sebep olmuştur; ve bu durum, Enmsel • Melensel donemde doruğuna varmı«, 1908'lerden berı gorulmeven bır duzeye ulaşmıştır. Dünku yazımızda, 141 142. maddelerd'en mahkum olanların affedılmelerıne karsı çıkan muhalefetin ilen surduğu iddiaların temeloen gerçeklere aykırı olduğunu belirtmefe başlamıstık. DP'lı lki bakanın açıklamaları gostermışti kı, bu maddelerın o günku ve zamanımızdakı elastild ve «cebre başvurma kastı» unsurundan yoksun formulleri içensıne, yalnız «komunıst kıskırtmalar ve komunıst faaliyetlere yonelik birleşmeler» değil, «Batılı anlamda demokratik top lumcu hareketler, sosyal demokrat hattâ neoliberal gdrus ve davranıslar» bıle gırebılecektır. Nıtekim 20 vılı aşan uygulamada da, korkulan gerçekleşmıştır: Dünyanın Batılı anlamda herhangi bır demokrasisın Behzat Bilgin Tanınmış DP Milletvekıli Beh zat Bılgın, 141 142. maddelerın TEŞEKKUR Bız Mecıdıyeköyu Ortaklar caddesi Sakızağacı halkı sakınlerı olarak. semtimızle Eminonu arasında ışlejen 74 XoJu otobusun tahsısıru ılgılı makamlar nezdınde sağlayan ve bu suretle bızlerı hakıkaten rahata kavusturan ve halka hizmet anlayısınırı pek güzel örneğini gosteren Sayın Avtekıl Kotıl ve Sayın Nurettın Bolukoğlu ıle Fen Işleri Mucfurü Sayın Çetin Kumbasar, Şişli Beledıye Şube Mudüru Savın Erdoğan Tuzel, Ta^ıtlar Daıresı Başkanı Sajın Erdoğan Uzunel, tl tdare Kurulu Cyesl Sayın Şabsn Yaşaroğlu, Mahalle Muhtarımız Sayın Fehmi Ezgene ve emeklennı, yardımlarını esirgemeyen dığer gorevlılere sukranlarımızı sunar, memleket çalışmalanndakı başarılanmn devamını en iyı dıleklerimızle temenni edenz. Sakızağacı Sokafı ssldnleri mdıns: MELtHA TAÇ (Cumhurlyet 3635) Kooperatifimizi Kurtpralım;. B İ TT î VEF AT Merhum HÜSEYtN KÂZIM PASA ile merhume Nt'RtTE hanımın kızı Y Müh. ZtYA SOMER'in eşi Y. Muh. ORHAN SOMER, Prof Y. Müh SELÇUK SOMER ve İNCt BAYSAL'ın annelerı. VRENÎ SOMER, CLKÜ SOMER ve Y Vıun FARIK BAYSALın kayınvalıdelerı, METİN, MURAI, TTJRGAN. ATtLLA ve BABÜR SOMER ın oabaarJl^le^, »LMKü ve LEÎLÂ BAISALın anneannelen. HAŞMET ve KÂZIM, IŞIN'ın halaları, ERtP ve JEFRt SIKÇAnın teyzelerı •••••••••••••••••••• (Basın 14652) 3628 ULVİYE SOMER 3. MayıS 1974 cuma günü vefat etmiştır Cenaz^sı 9 Mayıs Fersembe günü ögle nany».zıni müteakıp Tesvikive almarak Zıncukkuyu mzarhğında topraga verubceKtuCamiinden TÜHK EGİTİM VAKFI Çelenk Bağışlarınız tçin Emrinizdedir ÎSTANBUL Tel: 45 «5 48 «9 80 M ANKARA TeU 13 » «J U lfl fl İZtltiR Tel: 41751 A İ L ESI Cem Ajaııs: »0/ . 3t>37 19î2 vılında Ankara'da kurulan vedek parça kooperatlfinin durumu acıklıdır. Bu. koooeratıf kurulurken Otobüs İçin amacı şu. idı: Otomobıl ıtha) va da temfn Teşekkür etmek, vedek parça ithal etmek, otomobili olmavana otoBiz Mecidiveköyü Ortaklar mobu. olana d? vedek parça Caddesi Sakızağacı'nda oturansaglamak tdi Kooperatif bazı lar olarak. so'.ağımızla Emınonü esnafımıza biraz vardımcı, olarasında işleyen bir otobüsün muşsa da tüm esnafımızın 1htahsisıni ilgilı makamlardan sağ tivacını karsılavamamıştır Böy layan ve bu suretle bizleri ger lece esnafırmz karaborsavs terçekten rahata kavusturan. hal kedılmış. kooperatıf vönetıdka hizmet anlavışının pek guzel leri de «adam sende» tutumunörneğıni çosferen savın Aytekın da oldugu tçın ne umutlarls Kotil ve Sayın Nurettin Bölükkurulan bu kooperatit amacınoğlu ile Fen tsleri MOdürü savın dan uzakla^mış adeta btr tn«Çetin Kumbasar. Şişli Beiedhe nav dükkânı halini almıstır. Şube Müdürö Sayın Erdoğan Tü Ancak şımdlkj hükümetımiz zel, Taşıtlar Dairesi Başkanı sakooperatıfçıiıge önem vermekyın Erdoğan Uzunel tl tdare Ku te satılan malın esnafın elme rulu üyesi sayın Şaban Yaşaroğ. dırek eeçmesim sağlamaktadır. lu, Mahalle Muhtarımız savın Esnafımıza seslenıvorum önüFehmi Özgen'e ve emeklenni. mÜ7dekl eunlerde toplantı var. yardımlaruu esirgemeyen öbur Çok üveli kooperafımize yön Edrevlilere şükranlanmızı suvermemız tçin bu fırsatı kanar, memleket çalışmalanndaki çırmavalım. Yenı kavniarla da başarılannm devamını candan esnafımıza daha taydalı oladUeriz. cağına kaniim. Kooperatifimize sahıp çıka) n. Sakızağacı Sokağı sakinleri adına $oför Kerim üyıal Meliha TAÇKIN ANKARA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear