Catalog

CUMHURİYET 11 Mayıs 1974 ABDULCANBAZ TURHAN SELÇUK JAfrKMAM î AjtNl iit ZAP TUüuuu L zAPTtVE N£ZAzıNcîRf YıijUjM. ÖAiKAMlMl jlAHATO t p f f l VARıN SAUAH LtfcîMİTOPüWlH.TÖ PA İ1T/UAĞ1M Î NELER YAPMADIK! ŞAKİR BALKI 14 Bak, beyefendi ne diyor, dedi, dünkü deli haberi yalanmış! Sakallı genç adam: Efendim, diye söze başladı, ben adı geçen haberi poiisten değerlendirdim. Resimleri de onlar verdiler. Deli çok zararlı bir deli imiş. Beyefendi yanılıyor kanımca... Muhabir bev böyle konuşunca, başımdan kaynar sular döküldü sanki. Bir araba dayak yeseydim ve bunlarl işitmeseydim keşke. Ben buradan çıkıp bir başka gazeteye gidecegime, kendimi karakolda buldum! Etmeyin eylemeyin, beni karakola kim getirdi? önoe ben karakolda filan olduğumu pek farketmedim. Yukarıdan «Ben ettim, gayn sen etme kumser bey..» diye sesler gelince, karakolda olduğumu o vakit anladım. Hay Allah, benim başıma gelenler?.. Yütüm gözum ter içinde kalmış, elim ayağını tltrîyordu. Odalar. polisler, tutulanlar . Kapmın dibinde dikilen birine sordum, «Kardeşim, delilerle ilgili bölüm h»nji kattadır?» Güldıi adam istemiyerek: Pa more ben de yani ya bilmem... C*lmis« m bizim var bir Arnavut hemşeri, Gostivarlı. More bilmem yani ya ben... Bu herif de benım gibi hışıroğlu hışır çıkınca. yurüdüm. Yürüdüm ya bastm dönmeye başlatfı hemen. Ah bu yaşlılık, tansiyon •fendim, tansiyon! Sallana sallana oturacak bir yer arıyordum, biri ardımdan konuştu, «Biz nasıl adam oluruz. baksana adam yasına başına bakmadan. karakolda bile ayık değil... Bunlara sopa lâzım, sopa' > Ben böyle sallan yuvarlan bir odaya girmislm. Odanın içinde iki polis. yedı sekiz kisi de kız ya da kadtn vardı. Benim basım dö.ıduğünrfen sapkamt gözlerime jetiriyordum duşmemek için. Yani sapkamla yuzumıi ortüyordum. Iri yan poli* tnemunı konustu: Yuzünü neden örtuyorsun şapkanla, kızına sen hakim olma, sonra karakolda utancından yuzunü kapat!. Kim yutar bunları?. öbur polis bağırdı: Babalık hangi kız senin?. Benim kızım mızım yok, beni gazeteden gönderdiler, tımarhaneden kaçan deli için araştırma... «Sen. karakola git, bu için esasım öğren» dediler, ben de geldim. Kadınlardar. biri: Eh, detfi, gazeteciler gelmeye başlariılar.. Bir baskası: Aman amca. sakın bizi yazma!. dedi. Ben gazeteci filan degilim diyecegim ama, bir fırsatını bulup diyemiyordum. Baktım «Sen kızma hakim olama, sonra karakolda utancından yüzünü şapkanla kapat. kim yutar bunları?..» dıyen iri yan polis kırdı yavasça! İlk kez konuşan polis: Beyefendi, dedi, şimdi ifadelerini alalım da size bilgi veririz. oturun biraz. Bakın işe şimdi. Hadi gel bakalım, «Ben gazeteci filan tfeğilım» de şimdi. Deyiver de, gör gününu!. Yanımda berbat yüzlü bın bitti: Esas beni yaz da goreyim seni .. dedi. Kem küm ettim: Neyini yazayım?. dedim. Halimi! tki gündur marizliyorlar benj burada. Öylevse siyasîsin! Yok be abi, barbut oynuyorduk, hemen afillendik yani .. Yaz... Fazla konusmadan yukarı kata kaçtım. Sapkamla yaşlıca bir komiseri selâmladım. Beni görıince: Buyrun, dedi, buyrunT. Oturdum oturmadım: Komiser bey, dedım, beni gazeteden gönd'erdiler. «Meydan deülere kaldı» haberiyle ilgili araştırma yap2cağım! Komiser beyın gözleri dondii sanki: Demek polis muhabiri Süleyman Bey izine çıktı ha? Ama kaç gündür izine çıkaciğım diyordu! lyi etti canım, çok yoruluyordu son zamanJarda. Onun alacağı olsun, insan izine giderken bir «Allahaısmarladık» der canım!. Susuyordum. eh bu aJamlar benim gazetecı olmad»i>mı burada bir ögrenirlerse. beni Bahrı bey de kurtaramazdl! Komiser bey: Sizden ıvi olmann ama, Süleyman bey de babacan adamtfır!. Fazla susmamı ferekli görmedim: Hem babacan adamdır, hem de bilgilidir.. Ha, ne soracaktım size haddim olmayırak? Zülüf beyin işi nasıl oldu? Vallahi bu haber uzerıne Bahri bey küplere bındi. Hâlâ d? öyle... Adamın ismi birden deliye çıktı, buyük ayıp oldu. Züiuf beyin deli olduğunu size kim söyledi. komiser bevefendi? Efendim. tımarhaneden telefon ettıler! Azılı bir deli olduğunu söylediler!. Ah, çok tejekkür ederim komiser bey, ben şimdi riogru Bakırköye gıdeceğim! Bunları sizden o|rendint ya, yeter (DEVAMI VAR) ISTANBUL... ISTANBUL... Röportaj: Nevzat ÜSTÜN Fotoğraf: İsa ÇELİK İstiklâl Caddesi Sokağı... Urganlar Örülür Boynum için Daralır yollar Yorgunluğum koltuğumun altında Düzelttim kınşıklığını yüreklerin Dağlara gittim Hadi gel Uyur tnsan'm güzeli Uyur kan bahçelerinde N.Ü. ıru, kardeş Kardtşı vurur mu?.» diye marşlar okuyarak geçtılerdı.. O'nun adı da 27 Mayıs'tı.. Da ha sonra, daha üaha sonra, kardeşler kardeşlerı vurdular, üstelık de Wç acımadan vurdular... Pazarlık NABMANLI geçıtı'nın önünde oir kadınla bir erkek pazarlık ediyorlar. Yuz lira, diyor kadın. Elü lıra!.. Olmaz, dıyor kadın. Olmazl. Altmış oUun1. Kadın kesın bır tavırla: Seksenını aiırım!.. Diyor. * Ağa Camiının önünae on yaşarında bir kız şeker satıyordu. Bir polis arabası geçıyor, ardından bir de polis otobüsü.. tkısi de dolu .. Biraz sonra da bir taksi korna çalarak kendıne yoı açTiaya savaşıyordu. Yollar tıkalı, 4itmek kolay değil... Durmadan sorna çahyor, ama bir yere gidemiyor. Egılip bır goz atıyorum ıçine .. Döşü bağrı kan içinde bır adam, ak gömleğı tüm kan olITIUJ .. Başı yanında oturan adamın omuzuna dayalı... • Gazeteler, yarınki gazteler!.. Bir gazete almayı geçırıyonun aklımdan, vazgeçıyorum hemencecik . Yarın, yannda kahnalı, o'nu bugüne çekmek niye?.. Ustelik de yalancı bir yarın o!.. • Yarın sabah bu sokak uslu bir çizgi olur! Sait'siz bır uslu çizgi. Orhan Kemal'siz bir uzun çizgi. Fıkret Adil'siz... EEI EFENDIM'.. Istanbul'un şurasından burasından yakalamaya savaştığımız yazılar bugün burada biter... Yazılar biter ama. Istanbul bitmez... Son yazıyı tstiklal Caddesi sokagı'na ayırdım Evet, aslında bir sokaktır burası BUyük bulvarların yaya kaldirımları genışüğınde bır sokak Bir başka deyimle de, anılar sokağıdır Beyoğlu'nda anı bırakmamış bır Istanbullu olabilır mi hiç? Eskıden çoluk çocuk pek gelemezdi buralara . Akşamlar oldumuydu. öteki semtlerin seçkinlerı «Beyoğlu'na çıkarlardı» •»3yle bir .. Tok3tlıyan'da Degüstasyon'da demlenirler, pohtıkadan edebiyat'a uzanan konular üstünde konuşurlardı . Ve erunde sonunda «kadın» olurdu ışin içinde Istanbul'un en abartılmış sokağıdır: Istiklal Caddesi .. Kınler abartılmıstir... Kavgalar abartılmıştır. Beğeniler abartılmıştır Şehvetler, kunduralar, zenginlikler, giysiler. sınemalar ve her ne varsa Iıtanbul'da o abartılrms olarak gelir Beyoğlu'na . Neon ışıkları çoğu kez acemi bır ışıkla aydınlatır dört bir yani .. Vitrinlere bakan, isçi kızların yüzUndeki acıyla karısık umutsuzlufu görürsünüz... Sarhoşlann patırdısı, sinemadan dönen küçük kentsoyluları ürkütiir Gece ya da gtindüz, satılmayan alınmayan hiç bir şey yoktur .. Namus dahil!.. • • • YOKSULLUKI^ zenginligin bir arabayı çeken ikı at gibi yanyana dolaştığı yer az bulunur. tşte o az bulunan yerlerden biridir İstiklâl Caddesi sokağı, kaç tane bar, kaç tane pavyon, kaç tane «Night Clup» vardır?.. Sokak aralarındaki, apartman katlarına sıkışmış «Bilmem neyi sevenler kliıbü»nün, o bilmem «ne» ile ılgisı ne kadardır?... sıruf öteki bar'a şarkılar sbylemeye gıden, eteği boydan boya yırtmaçlı, onaltılık yüzü yüzyılları yasamış gibi durgun bu kız kim?... Ince bir yağmurla bırlikte yürüyoruz. Bır aralık. ^aıl Faik'i goTtÖ**' gıbi Ötayorum Kayboluy(»rr " t ^ Taksım Alanı bomboş, Galatasaray'dan aşagısında kimseler yok gibı İstiklâl Caddesi sokagı agzı beraber dolu .. tki ucu tıkalı cam bir tüb"ün içinde jaşkın, bır uçtan ötekine gidip gelen karıncalar gibi. . Arssıra yan BİR LZLN İ£RE sokaklara sapıyorlar, çok geçmiyor geri dönüp gelıyorlar .. lar «Müşten» arıyorlar. SigaraBüyük bankaların duvar diple dan esrar'a kadar her şey satılınnde kitap sergileri... Sergıler yor... siyasal ınançlarını hemen ortaya koyuyorlar... Daha sonra da... Alpaslan'lı sergılerde. toplum KÎMI şeylen anımsıyorum. Al sal kitaplar yok. . Otekilerde de tı yedi Eylül gecesıni Istanbul bir tutam bile faşıstlik yok <s!t üst olmuştu . Sokaklar yığın Bır de «üçüncüler» var Kitap la kumaş, yığınla makine, yığınln adlarma bakıyorum .. Bakıre'nin oteberi doluydu Sağ elinm ikı Asklan Papaz'ın Giinahı .. Yüz parmağı nerede ıse kopmakta Kocalı Kadın . olan bır adamı çevirmıştim de, Sokak aralannda genç kadın elini sarmak ıstemiştim... Yüzü CAKIYOKLAK. me şaşkınlıkla bakan o iki gbzü anımsarım. Adam birden yakala dıgım bilegini husla çekmişti elım den, sonra bağırır gibi şoyle demışti: «Bırak abı anam beni bu günler için dogurdu!..» Ve, ardın dan da karşıdaki koca vitrin camına tos vurarak aşağı ındirmişti... Ben boynu koptu derken. naralanarak yürüyüp gıtmıştı .. Sonra başka şeyler de gördiik bu sokakta. binlerce genç hep bır ağızdan: «Olur mu boyle olur Yeniden BELKI bir gün yenıden yazannı Istanbul 'u. Daha başka yönleri ile, soyup sovana çevırenleri de anlatarak .. Şimdi gidıp bir sıcak kahve ıçmeli bir yerlerde. ama nerede!.. MALKOCOĞLU yazan veçızen:Ayhan BAŞOGLU BİTTİ BOND BUBA»GEL£BrLECEC CA' GARTH «JEMOSAIDES NO5A1OHS TALUOM **> 7 ^ « * J * M Herşey satılıyor GECEYARISINDAN sonra, yanında iki koruyucusu ile beşincı sınıf bir bardan çıkarak altıncı T A K V İM 11 Mayıs R. Ahır 18 Rumi 1390 Nlsan 27 Hicrl 1394 Güneş Öğle İkindl Akşam Tatsı tmsak 5.46 12 10 17 05 20 15 22 04 3.43 9 31 456 8 51 12 00 1 49 7 34 İLÂN Şirketimiz Msrkez ve Taşra teskiUtımızda Ç3.;ştırıımak üzere askerlığini yapmış, TetauKer, Yuksek Teknıker. Sanat Enstıtülen Elektrüt voya ülektronık bölümü mezunu • • • • • • • • • • • • • •• • • • »»< • • • • • • • • • • • • • » • • • •»» ELEMAN ALINAGAKTiR tecrübe tercıh ««bebidır «37 saytlı Kanuna gb're ücret ödenecektir. Aynca vzn ödeme verilecektir. İsteklilerin en Kisa zamaoda sansen veya özgeçmışlerini belirten bır dilekçe ile ŞırMtimız Personel ve Sosyal İşler Müdürlüğune müracaatlan rica olunur. TtRKtYE ÇtMENTU SA.NAStl T.A.Ş. Atatürk Buivmn No: 211 Kavakiıdere / A N K A R \ (Basln: 14664 3737) Kıymtlı lıtcılır vc <«ılııııliıt» mttesekkıl cenıze merasım ckıtımız, bır teleltıtlı etnrınıztfedır. Cuitt lUm vt uman mujmtlit ıcn ıi" >ır icttt IİKIM2, c m n ılkrini »IttmıtM «r»me Mer, Uı |#>lerı»iîı ıtylnırı;. VEFATLARI l İT.Ü. Maden Fakültesi IÇIN Dekanlıgından i <> • • Fakültemizde Teknik Hizmetler Sımfmda açık bulunan 2 Adet 7. dereceden Teknisyen kadrosuna 657 Sayıh Kanun uyannca, • J ^ Tel 4720 06 • • • • İSLÂM CENAZE İŞLERİ KflT *. Butun msjmeleler ttititrtjt jıf olmıt üzere yırt ıcı, yırt tıy, yırt <i|irı<9n yıırd c m ı ı nıklı THilır. 6ih>i« k<r M l l ı n « emrr Eleman Alınacaktır \ Kadroların binne 5 yıllık eğitim görmüş Kimya Yuksek Muhendısı dığerıne 5 yıllık egitim görmüş Metalürjı veya Kımya Yüksek Miihendisı sınavla atanacaktır Askerlığinı yapmış, genel ve özel şartları haiz olanların ilânın yayın tarihinden itibaren 15 gün ıçlnde Dekanlığa başvurmalan, sınavlann 29.5.1974 günü saat 10.00'da, Fakültede yapılacağı duyurulur. ^ • J J X • • ntlittt'. (Cemajans: 3726) >•••••••••••••••••••••••••••••••••••••«,• » » t (Basın: 14829 3730)