22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Uazetedlik T.A.Ş. adına: NAZİME NADİ Genel Yayın Müdürü: OKTAS KURTBÖKE Sorumlu Yazı Işleri Müdüru: BÜLENT DİKMENER Basanve Yayan: CUMHURİİET MATBAACILIK \t GAZETECtLİK T.A.Ş. Cağaioğlu Halkevi Sk.No:3941 TELGRAF ve MEKTUP adr««i: Camhuriyet Istanbal Foıta Kntnsn: Istanbal No: U* Telefonlar : 22 42 90 22 42 98 22 42 97 22 42 98 22 42 99 Cumhuriyet * * BASIN AHI.AK YASAS1NA LYMAY1 1'AAIiHtT EDKH 12 6 3 1 ABONE ve İLÂN Aylık Aylüt Aylık Aylık Ynrt içi Vurt d ı p 360. 630.180. 315. 90. 157.50 30.52.50 B Ü R O L A K ; ANKAHA AtatSrk Bulvarı V!ener Apt. Yenişehlr, Tel: 12092U 129544 * İZMİR: Hallt Ziya Bulvan No. 65Kat 3, Te!. 31230 2*709 • GÜNKY ÎLLERl: K.Köprü 34. S. No. 4Ü ADANA, Tel. 145501393419731 Başlık (Maktu) ....„........„.„„.... 40ü Ur» 2 ve I »d>îa (Santlmi) „„.„..... « > 3. iayfa (Santiml) „ ........... İ U U 4 5. 6. sayla (Santlml) . . . . . . »0 Ölüm, Mevlld, Tejekkür (5 Sanllm) „ . „ 150 Kijan, Nikah, Evlenme, Dugum 150 Ölüm, Mevlid, Teşekkür 23 (9 Santlm) 2 U U SAYIS1 100 KUKüŞ Millî savunma r(Baştarafı 1. sayfada) dlr. Türkiye aynca savunma gücünün en etkin tarafı olan manevl unsura, yaşama azmine ve savunma gücünü artırma çabalarma değer vermektedir. Türlöye bu gücüne güvenerek kalkınma çahşmalarına hurur içinde devam edebilecek durumdadır. Bir ittıfaka dahil olmak o ülkeyi bütün meselelerden bir an da geri kılmaz. Türkiye de bütün devletler gibi kendisine yakın çevresinden gelebilecek teh likeleri azaltmak için bir ittifa ka girmiştir. Türkiye'nin maddl Imkânları ile komşulannınki arasında farklar vardır. Ama bu farklar Türkiye'nin yenileee ğinin mukadder olduğu demek değildir. Yaşama azmimizi d»vam ettirdigimiz ve savunmaya değer verdiğimiz için kuvvetliyiz. Dışardan gelebilecek saldırıları d'aha gelmeden önleyebile cek en kuvvetli silâh budur.» rumumiB, hem de elimlzdekl sl lâh gücü bakımından bir süre in dirimi ve asker sayısı indiriml imkân dahilinde görünmemektedir. Süre indirimi tasarruf sağlıyor zannedilmektedir. Terhis edilenin yerine yapılan yeni celp le daha çok masraf gerektirmek tedir. Silâhları modernleştirip insan gücünü azaltmak mümkün dür ve Türk Silâhlı Kuvvetlerinin hedefidir ama, şimdilik buna imkân yoktur. Bu arada savunma gücümüzün a^altılmasında ne mahzur olabi lir sorusu akla gelebilir. Bu soru sadece akla gelmeli, orada kal malıdır. Böyle bir azaltma Türkiye'nin «Caydırıcılık» vasfında eksilmeye sebep olur. OLAYLARIN ARDINDAKİ Tarihî eser Malî Şube'nin son kaçakçılık Istanbul'a geliyorlar olayı ile ilgili olarak yaptığı aPolisin verdigi bilgıye goıe raştınna ve baskınlar sırasında Kapahçarşı'da kuyumcu Yuvakım Kapahçarşı'da yeniden çok sayıda eski eser ve tarihi eser ele Duvarcılar'ın ortagı olan SUsrro, geçirilmiştir. Eski eser satan Yunanistan'a kaçıracağı eierleıi Feraç Üzülmez'in diikkânına posağladıktan sonra, malın adzır oiduğunu Niko'ya bildirm.'ş VÎ Nı lisin yaptığı baskın sırasında üç çuval dolusu tarihi eski eser buko, yanına eşini de alaras tsta:ılunmuştur. Ancak uzmanlarca bui'a gelmiştir. Istanbui'da oir incelenen eserlerin çoğunun dehafta kalan tarihçi karı kogersiz ve sahte olduğu, bir kısca Niko ve eşi, Stavro ile mınm ise aynı kisi tarafından yeniden görüşmelerde bulunmüzeye liste halinde bildirildiği muş, kaçıracakları maiı görmüş ve çoğunun da kendisine geri veve anlaşma olduktan &onrı. da rildiğini söylemişlerdir. Polis Muammer Görhan'la bu.uçmu>o'.aylarla ilgili gözaltına aldığı lardır. Salim Dere, Feraç Üzülmez, Berç Aynı gemi ile Üzülmez ve Yuvakim Duvarcılar hakkında soruşturma yapmaktaNiko Patrikiyadis, ıçi tarihi edır. ser dolu bavulun yollanacağı «Akdeniz» yolcu gemisi ile Atina'ya hareket etmiştir. Niko bavulun Atina'da bir gemici veya kendisi tarafından gemiden çıkarılacagına dair d« teminat ver(Baştarafı l. sarfada) miştir. Bu teminat sırasında Ancak yeni tesise teşvik belgesi Stavro Elenopulos da bulunmuş verilmesi halinde, yüzde 35 orave parayı bir pün sonra uçakla mnda kârla çalışacağı planlanan Atina'ya giaerek alacağmı söyfabrika 30 milyon liraya kurulalıyerek, para konusundaki anbilecektir. laşmayı da sağlamlaştırmıştır. (Baştarafı 1. sarfada) rikiyadis'le arasında görüşmeler olduğu, bu görüşmeler SUIIJCÜ iki tarafın anlaştıklan ögıenıimıj tir. sonra yakalanacağmı anlamış ve üçakla Atina'ya kaçmıştır. GERÇEK Basklnlar sırasında Şiddete Ovgü (Başmakaleden devam) ken Jean Paol Sartre Pransız Komünist Partisini özünii yitir miş, burjuvalaşmış saymaktadır. Ne ise, bu konular fiıerinde yayılıp ^ünümüzün rejimle ilgili asıl sorununu elden kaçırmayalım: Her şiddete karşı oldnklarıııı, ama çene c'e demokratik özgürlüklere toz kondurmak istemediklerini söyleyen sayın azınlık partilerinin Parlamentodaki durumunu görüyoruz. Davayı yitirmek üzere bnlundukları anlaşılır anlaşılmaz bunlar hemen pusulayı şaşınveriyor, demokrasi kurallannı da, diişün özgürlüğünü de bir yana itip Sartre'ın salık verdigi şiddet yoluna sapmakta en ufak bir sakınca görmüyorlar. Çelişik tutumlan ibret vericidir, 141 ve 142,maddeler (Baştarafı 1. Sayfada) almış, komünizmin kötülüklerin anası, siyonizmin ise babası olduğunu söylemiştir. AP'li Memduh Erdemir ise. konuşmasında bol bol «Kuran'ı azimüşşan, Allah rızası, müslümanlık, beş vakit namaz, Bey tullah'a yüz sürmek, Allah yülunda olmak, Allah rızası için müslüman Türk miüetl lehıne vazife yapmak. Hakka rucu edümezse Allahın gazabına maruz kalınacağı» çeklindeki ibareler kullanmış, AP'li sözcü konuşmasınln sonunda «Bismillahirrahmanirrahim» diye başlıya rak Nisa suresini de okumuş ve sözlerini «Günahlannızı amel defterincie yazan melekleri alda tamazsınız» diye tamamlamıştır. ve suçlulann belli olduğunu söyleyerek, «AP içinde suçlu aramak niye.. Biz iktidar dönemlerimizin hesabını verdik. Size göre kalan bir hesap varsa onu da veririz. İktidardasımz. Devletin arşivleri elinizdedir. Bildiğinız bir sey varsa getirin. Eğer suçluluk spikozu içine girdınizse ufunet dağıtıyorsunuz demektir. Suçlu aramayın. Suçlu sizsiniz, AP değildir» demiştir. Demirel'in bu konuşması ıızerine CHP Grup Başkan Vekili Selçuk Elverdi. grubuna sataşıl dığını belirterek söz istemiştir. Başkan Vekili Memduh Ekşi, saatin 20'ye geldiğini belirterek 3 ve 6. maddeler üzerindeki görüşmelerin tamamlanması ve sataşma iddiasıyla söz isteklerinin karşüanması için bütün bu işlemler bitene dek çalışmaların sürdürülmesini önermiştir. Başkan Vekilinin önerisi iktidar grup larının oylarıyla kabul edilmiştir. Bundan sonra 6. madde üzerindeki değişiklik önergeleriyle ilgili işlem tamamlanmış, bu önergeler iktidar partilerinin oylarıyla reddedilmiştir. 6. ve komisyondan gelen 3. madde kabul edildikten sonra Başkan Vekili Ekşi, önce AP'li Feyzullah Değerli'ye, 5. madde üzerinde yaptığı konuşmada TCK'nun 141 ve 142. maddelerini kapsam dışı bırakmayanlan ihanetle suçlayan sözlerini geri alıp almadığını sormuştur. Değerli, «Hayır aynen tekrar ediyorum. Bu maddeleri affm dışmda bırakmayanlar delâlet, hiyanet, cinayet ve hatta ihanet içindedirler» cevabını verince, kendisine Genel Kurul karanyla bir «kınama» cezası verilmiştir. Daha sonra CHP Grup Başkan Vekili Selçuk Elverdi kür süye gelmiş ve Demirel 'i cevaplamıştır. Demirel'in af kanunu dolayısıyla CHP'ye sövme yanşı içine girdiğini bildiren Elverdi, «CHP'nin küçük adamlardan %a tanperverlik, iman fukaralanndan din dersi almaya ihtiyacı yok tur» şeklinde konuşmuş, bu sözleri AP'lilerin tepkilerine yol açmıştır. Elverdi, 12 Mart sonrasındaki AP'nin tutumuna işaret ederek, «Vakti geçmiş kahramanlığı her. kes yapar. Kahramanlığı zamamnda yapın» demiş, yüzde 34 ora nında oy almış bir partiye muhalefet tarafından söylenenlerin yakışıksız olduğunu ifade etmıştir. Elverdi'nin konuşmasmdan sonra AP Genel Başkam Demirel, yeniden sataşma olduğunu bil direrek söz almıştır. Elverdi'nin kendisini bir nefis müdafaasına ittiğini söyleyen Demirel, özetle şöyle konuşmuştur: Başaıısız çabalar (Baştarafı 1. sayfada) yesini amaçlamakla birlikte 12 Mart'tan sonra solun iktidara geçmesine yol açmıştır. Amaç gerçeklfşmemiş, yapılanlar tersine tepkiler yaratmış, seçimlerde sola açık partilere iktidar olanaklan yaratmıştır. Bundan sonra da aynı yönteralerle kurulan tuzakların ille de sağa yarayacağı kesinlikle iddia edilemez. Türkiye'yi so la kapalı antidemokratik bir re jime KÖtürmek isteyen sizli hesapların şaşmaz biçimde çalı*tışını söyliyemeyiz. Çünkü deneyler ortadadır. Günümüzde sosyo ekonomik olaylar ve ?elişmeler üzerine yapılan ralışmalar çok ilerlemiştir, elektronik makinelerle ist» tistik ve anketler çabuk sonuçlandırıimakta. kamuoyu yoklamalarına dayanarak bir takım hesaplar yapılmaktadır. Ama bu hesapların çotu zaman aldanıslara da yol actıŞı eörülmektedir. Bnnun içindir ki satrcı koman doları tahrik eden odak noktaları 12 Mart'tan önce ve sonra başarılı bir sınav vernneminler dir. Demokratik rejim aleyhine ve ülke zaranna davranıslara prim tanımak dönemine artık bir son verilirse, Türkiye'nin te mel sorunlarına ulusça eiilmek olanakları artacaktır. Bn tntum, devlet kesimindeki her kurum için artık kaçınılmaz bir görev olarak saptanmalı; ve bn eörev den kaçmanlar ulus çıkarların» nynmlu bir çalışma düzenine soknlmalıdır. *•*••*• Bedel usulü Bedel usulil bugün için düşUnülmemektedir. Ülkelerin yazıl mamış anayasalan vardır. Bizde askerlik deyince millet nöbet tu tan. elinde silâh bulunan kimse yi düşünür. Müsait olmayan mev zuatta bedel usulünü getirecek bir değişiklik düşünebilir ama Türkiye'nin bugünkü durumu be del'i oluşturmaya müsait değildir. Toplulumumuz b/îdel usulünü kabul edecek bir durumda de ğildir. Bunda his rol oynamaktadır daha çok. Ama hissin kendisine göre öyle hakh sebepleri vardır ki, akıl bunu idrak edemez.» (THA) AP terkediyor Türk Ceza Kanununun 141 ve 142. maddelerinin af kapsamı dışmda bırakılmasmı isteyen bir başka önerge de AP, DP, CGP ve MHP Genel Başkanlannın imzasıyla sunulmuştur. Bu önerge de reddedilince AP'liler topluca genel kurul salonunu terketmişlerdir. Salondan çıkan AP'liler arasmdan bir üyenin kullandığı çok ağır bir küfür Bakanlar Kurulu sıralarmdan işitilmiş, Turizm ve Tanıtma Bakam Orhan Birgit'in ayağa kalkarak AP'lüere doğru bağırdığı, dışarıya çıkan üyeye «korkak» dediği duyulmuştur. Daha sonra AP'li Mehdi Keskin'in ve DP'li Kubilay tmer'in eski ve yeni parlamento üyelerinin af kapsamı dışmda tutulmalanna ilişkin önergeleri ele alınmıştır. Önerge dolayısiyle AP'li Mehdi Keskin salona gelmiş ve söz alarak. önergenin kabul edilmesini istemiştir. Keskin, CHPlilere seslenerek, «Bu önergeyi kabul ederseniz demokratik yollardan iktidardan uzaklaştığınızda demokratik bir iktidar olarak anılırsımz. Kabul etmezseniz dosyalı iktidar olarak anılırsınız» şeklinde konuşmuş, Başbakan Bü lent Ecevit ve Başbakan Yardımcısı Erbakan'ın dokunulmazhklarının kaldınlmalanyla ilgili dosyaları bulunduğunu hatırlatmıstır. Keskin'in konuşması CHP'liler tarafmdan gülüşmeler ve alkışlarla dinlenmiştir. Yunanistan sorunu (Baştarafı 1. sayfada) bildirilmiştir. CHP Malatya Milletvekili Hakkı Gökçe, AP Kayseri Milletvekili Hayrettin Nakıboğlu ve DP Gıresun Milletvekili Ethem Kılıçoğlu tarafmdan Komisyona sunulan raporda ayrıca, 1973 yılında 1533 kaçakçılık olayının meydana geldiğj ve jandarmanın 60 milyon 400 bin lira değerinde kaçak eşyaya el koyduğu belirtilmiştir. Kaçakçılığın ilk nedeninin eko nomik olduğu hatırlatılan raporda, daha etkin ekonomik ve sosyal tedbirlerin alınması gereğine de işaret edilmiştir. Bakanlığının bütçesinin görüşülmesi nedeniyle Bütçe Karma Komisyonu'nda bir konuşma yapan İşiçleri Bakam Oğuzhan Asiltürk, «Vatandaş huzurunu bozmaya. en geniş anlamiyle kararlı olduğumuz fikir ve inanç hürriyetlerini tahakküm altına almaya yönelecek teşebbüs ve davranışlar, nereden gelirse gelsin karşısmda daima devletin tarafBarış yolu Atatürk'ün bu anlayışla kendl sız ve güçlü zabıtasmı bulacakdoğduğu şehir olan Selânik' tır» demiş, kimseye düşünce ve in Türkiye hudutları içine alın inancından dolayı baskı yapılmamasında bile israr göstermedisini yacağını, Anayasa'nın teminatı hatırlatan Ijık, şöyle devam eı altında olan fikir ve inanç özgurJ.ugünü fiilen yaşanır hale getirileceğini tekrarlamıştır. «Yunanistan'la aramızdaki ihiiÎçişleri Bakam Asiltürk, konuşlaflarjibatif .yplu ile^tehirimizle . *şöylC' devtirn etrriiştîr'f*** snlaşarak halİetmeİiyiz. İki ülke Idarenin tarafsızlığı «Esas» birbirlerine karşı üstünlük snğla tır. mak için rekabete girerlerse ikisi «Aynı bayrak altında yaşayan, de ekonomik bakımdan yorgtın aynı millî, ahlâkî ve manevi de düjer. Yunanistan da yarar görğerlere saygılı, millet bütünlüğü mez bundan, Türkiye'nin kalkın nün üstün değerine lnanmış 40 ma çabaları da.. Türkiye Hüküme ti sulh yolu ile halli mümkün bir milyon insanm kardeşçe yaşıyacağı bir düzen kurmak istiyoruz. çeyin sonuca vardırılması için baş ka yollara gitmeyecektir. Ama bu Üçüncü Cumhuriyet diye de isim anlayış karşılıklı olması gerekü lendirebileceğimiz bu dönemde herkesin birbirine saygılı olmadir. Kanaatimizce azim ve sabır, sım istiyoruz. mazide olduğu gibi bugün de ihti Mücadelenin fikir sahasmda lâflann üstesinden gelebilecektir kalmasım, kardeş kavgasma dön Yunanistan'la karasularımız ko memesini istiyoruz.» nusunda bir sorun vardır. Bizim Asiltürk konuşmasında geçen karasularımız 6 mildir. Yunanisyaşama döneminde 20 kadar tatan kıta olarak değil, ada olarak sarmın yeniden ele almdığmı ve bize yakındır. İyi niyetli çabaları bu metinlerin kanunlaşmasıyle mız vardır. Ama bu gayretlerimi? Türk idaresinin belirgin hastalıhak bildiğimiz hususlarda herhan ğı olan kırtasiyeciliğin giderilegi bir taviz verme şeklinde tecelii ceğini de sözlerine eklemiştir. etmeyecektir. Eleştirildi Yunanistan'ın silâhlanma du rumu konusunda kesin bir bil Bakanm «Üçüncü Cumhuriyet» gimiz olması tabiatiyle güçtür deyimini eleştiren DP1i Etem Şunu söyleyebilirim ki, Yunanis KUıçoğlu, «Bu üçüncü Cumhuritan bu tutumunu, davramşlannm yet nereden çıktı, anlamıyorum. Türkiye'yi bir hırçınlığa sürükleModaya uymak için mi söylenyebileceğini düşünmeden sürdür mıştır. 27 Mayıstan sonra da bumüş görünmektedir. Ama tutu na benzer çok şeyler söylendi. mundan dönmemiştir. Tutumun Sonradan AtatürkçülükJe bağdaş genel karakteri Türkiye'yi tahrik tırma güçlüğü çıktı ve kapandı. etmekten ziyade Türkiye'nin zaCumhuriyete inanıyorsak, bunu rarına hareket etmekte olduğu birinci, ikinci, üçüncü diye artintibaını vermektedir. tırmaktan vazgeçelim. Bu davranış ülkemize ve hiçbir kimseye Yunanistan bir takım meseleyarar getirmez. Bakandan bu kolere daha önce el atmakta, binuda ayrıca açıklamada bulunma zim, onların haklarına el atmasını istiyoıum» demiştir. mıza fırsat vermeden kendisi bizim haklarımiza el atmaktadır. (İçişleri Bakanlığı Basm BüBu tutum devam ederse, kendirosunca Asiltürk ün, bütçe koliğinden, arzu edilmeyen bir şey nuşmasında yer alan «Üçüncü ler olabilir. Ancak Yunanistan'ın Cumhuriyet» sözünün önceden bu tutumun kendisi için de böl dağıtılan metne sehven girdiği ge için de zararlı olduğunu müd' açıklanmıştır.) rik bulunması gerekir o bakınv dan Yunanistan'ın bu konuda en az Türkiye kadar anlayışla hareket etmek mevkiinde olduğunu (Baştaran 1. sayfada) hatırlatmaktan kendinıi men etcn Halil Kiya, «Her şeydtn öndemeyeceğim. ce sorurüarın kjbs kuvvet yslu Yunanistan'la hudut çizgisinde ile çözülmesı gorüşünün karşısmbirbirine girme olmuştur. Aslındayız. Bu yj\n başvurmayı deneda bu her memlekette olan cins yenler haklıhklarına inanmayanten bir ihtilâftır. Onlara, bu lardır. Bu ntd^nb hjl.ümel /.Bnkonuda, aramızda çelişme var, gi taraftan gelirse Relsin kî.nunizale edümelidir, dedik. Onlar bir suz olaylaı Karşuında kesın bir şey söylemediler henüz. Yunanis turum ben'.msîmelidır» demiştrr. tan, kıta sahanlıklarında bir taGenişletilmiş yönetim kurulu kım şirketlere, bir takım imtr toplantısında yeniden tesbki düyazlar tanımış üstelik. Biz bunu şünülen asgari ücretlenn de £Ö>10 sene sonra farketmiş bulumr den geçirildiğini bsiırten HaHl yoruz. Ama durum bu olmasma Kaya, bu konuda şuniarı söylemış rağmen bu hudut çizgileri çatıştir: masmı Yunanistan'la bir araya «Ekonominin genel durumumı gelerek haUedeceğimizi umuyozorlayan bir asgari Ocret tesbiti ruz.» diğer ücretleri de kademe kademe yukarıya iteceğinden, enHasyonj Kıbns sorıınu etkileyen önemli bir unsur olacak Işık, Kıbrıs konurunda da şöytır.» le demiştir: Kıdem tazminatı konusunda alı «Kıbns konusu arzuladığımıa nan kararları açıklayan Halil Ka derecede hızlı bir çözüm yolunya bu müessesenin yeniden ele da gitmemektedir. Ancak 19631ealınarak düzenlenmesi gereğini ri. 1968leri hatırlatacak bir dubelirtmiş ve şunlan söylemiştir rumun ortada mevcut bulunma«Kıdem tazmınatında yapılması dığını da hatırlatmak isterün.» düşünülen değişiklik tek taraflı Irak'la ilgili olarak Bakan Tür olarak ele alınmamalıdır. Her şey kiye'de olağanüstü tedbirler aden öne bu tazminatın ne için lmmasını gerektirecek bir duruverileceği tesbit edilmeli ve buna mun bulunmadığını da bir sorugöre bir düzenlemeye gidilmeliya cevaben açıkiamıştır. dir. Kıdem tazminatı müessesesiAskerlik süresi nin yeniden ele alınarak düzenlen mesi sarttır. Yeni düzenlemede bu Millî Savunma Bakam Işık, tazminatın işçiye sağladığı yarar askerlik süresi konusunda şunile işverene ve dolayısiyle ekono ları söylemiştir: miye yüklediği külfetin dengeli «Askerlik süresi bizde başka o'jTiasi gözönünde bulundurulma ülkelere nazaran fazladır ama hdır.» •orunludur. Hem jeopolitik du «Ülkemizdeki müşterek savun ma tesislerinin kullanılması behemahal irademizin inzimamını gerektirmektedir.» diyerek konuşmasmı sürdüren Millî Savunma Bakanı bir ittifaka dahil her ülkenin her sorunda öteki üyelerden kendisini tatmin ede cek çapta llgi görmesinin daima beklenemeyeceğini de belirterek çunları sö'ylemiştir: cTürkiye ittifakları içinde ne kimseye medyun olacak haldedir ne de kendisini ihmal edilmiş sayacak tfurumdadır. Bazı konularda ittifak içinde almmış yanlı? kararlar olduğu düşünü lebilir, ama bunu iyi değerlen direbümek gerekir. Geçmişi uzun olan bir Kıbrıs ihtilâfı Yunanistan'la bizi karşı karşıya getirdiği için müttefiklerimizle aramızda bir ihtilâf doğmuş mudur sorusu sorulabilmekte dir. Ancak hepimiz ihtilâflan kal dırmaya çalışmak durumundayız. Yunanistan'la Türkiye, Cumhuriye tin kuruluşunda aralarmdaki me seleyi halletmiş memleketlerdir. Eğer iki ülke arasında yeniden bir ihtilâf çıkarsa, edebiyat yapmayı sevmiyorum ama, milll mü cadele sırasında bu vatan için öl mü; bulunan insanlara lâyik evlatlar oîuruz. Bütün bu kanlar bu iki memleketin, Türkiye ile Yunanistan'ın yeniden çatışma haline gelmemesini sağlamak içindir ve Atatürk'ün, tevcih ettiği, sanıyorum, nasihatlerden bir tanesi de komşularımızla dost olmaktır.» fimerikan kahvesi NADtR NADİ Kaçıyor Tarihi eser kaçakçılığıru Istanbul'da yöneten Stavro, olaym nıeydana çıkmasmdan bir gün İthal durduruldu Türkiye'de yüksek gelir gruplarının bir tüketim maddesi olan Amerikan kahvesi uzunca bir süre sadece büyük şehirlerdekl «Amerikan Pazarlarınnda satılabilmiştir. 12 Mart'tan sonra kurulan birinci Erim Hükümeti zamanında Tekel Genel Müdürlüğüne, Amerikan kahvesi ithali İ211İ verilmiştir. Bu yolla, söz konusu kahvenin sürüm ve kullanım alanı genişletilmiştir. Fakat son zamanlarda Tekel Genel Müdürlügü'nün Amerikan kahvesi ithalini durdurması üzerine genişletilmiş eriyebilir kahve piyasasındaki talep karşüanamaz duruma gelmiştir. Kurulacak fabrika, Tekel Genel Müdürlügünden satm alacağı çiğ kahveyi işleyerek 169 ton çekilmiş ve 506 ton eriyebilir kahve üretecek şekilde planlanmaktadır. Fabrikanın 1976 yılında üretime başlayacağı hesaplanmaktadır. Eskişehirli işadamlannm kuracağı fabrika 36 milyon liraya mal olacaktır. Bunun 12 milyon lıralık kısmı ortaklar tarafından sağlanmaktadır. 6 milyon liralık kısmımn, fabrüaınm gümrük muafiyeti ile teşvik edilmesi halinde, Hazinenin vazgeçeceği vergi geliri yoluyla karşılanması beklenmektedir. Geriye kalan finansman ihtiyacının ise iç ve dış kaynaklardan kredi şeklinde bulunacağı düşünülmektedir. Haîirlanan projeye göre, fabrika tam kapasiteyle çahşmaya başladıgı tarihten itibaren yılda yüzde 35 kâr edecektir. Aynca, Eskişehir'de 90 kişilik bir yeni istihdam imkâm yaratılmış olacaktır. Çerkezköy'de 2,5 milyarlık yatırım yapıldı Çerkezköy'de kurulan organize sanayi bölgesinde şimdiye kadar 9 firmanm 2,5 milyar liralık yatırım yaptığı açıklanmıstır. Çerkezköy Sanayiciler Derneği Yönetim Kurulu önceki gün Çer kezköy'de DSİ, TEK ve PTT idaresi yetkilileriyle sanayi sitesinin sorunlanm görüşmüştür. Toplantıda yapılan açıklamaya gpre, Çerkezköy'de yatınm yapmak üzere 33 firma yer almış, ancak bunlardan 4'ü yakm zamana kadar hiç bir teşebbüste bulunmadığı, bunların arsalan spekülâtif amaçla aldıkları belirt.ilmiştir. Istanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu üyesi ve Çerkezköy Sanayiciler Derneği II. Başkanı Naim Akbay, «Türk sanayicisi bugün hükümetini yanında görmekten sevinç duymaktadır» demiştir. Jandarma Meclis Notları (Baştarafı 1. sayfada) AP hırçındır, AP yıllarca sürdüğü SEİtanatın, keyifı yönetimin kaçırıldığma yanmaktadır, muhalefet olmayı hazmedememektedir. Halk yaranna bir umudun gerçekleşmeye başladığını gördükçe hırçınlığı artmada. akıl almaz girişimlerde bulunmaktadır ve af yasasmı bahane ederek... Ve, «kışkırtmacılıkta» gerl kalan CGP de bu geri kalışlığı örtmek için olacak. önceki gün sahneye çıkmıştır. «Tahammülsüz» lüğün örneğini vermede yarışa gi ren AP ve CGP'nin bu yoldaki çabaları ve ortak girisimleri sonucu, yüce parlamentoda eller, iki hükümet üyesine kalkacak kadar ölçüsüzlüğe varmıştır. MP eski Genel Başkanı Osman Bölükbaşının «çantacım» dediği AP'ye transfer bir üyenin, zamanında AP Genel Başkanı Demirel'e en galiz sözleri uygun gören bu üyenin çirkin davranışı da karşıhksız kalmamıştıı, daha önceleri de görüldügü gibi, kavgalı oturumda da bir yumruklar sıralara uçup boylu boyunca uzatılması eski anıları tazelemiştir. Daha 5. maddede böyle bir gerilim içine sokulan yüce Mecliste, bundan sonra nelerin Olabilecegini artık apaçık bilmekte. îir Basbakana. «hırsız Başbakaa» diye bağırıldığını görerimiz geregi işittik, tanık olduk. Ama, iki hükümet üyesine saldırma çirkinliği «AP ana muhalefeti.ne nasip olmuştur ve bu davramş ana muhalefet ı>artısine şeref getirmeyecektir. Yurtta bir kardeşliğl içeren af yasasmın çıkmaması için yüce parlamentoda akıl almaz işleri pervasızca ortaya koyan yasayı engelleyen, banşa engel olanlar bugün de, yarın da elbette iyi anılmayacaklardır. İktidan oluşturan partılerin nasıl bir sabır içinde olduklannı görüyoruz, ama bunun da yavaş yavaş taştığım da... Hükümet kanatları bu oyuna gelmemeli, af yasasmı, halka söz verdikleri bu af yasasmı çıkarmak için, «bağırlarına taş basmalılar.» Pompidon (Baştarafı 1. sayfada) ortaya çıkıverdi. De GaullecU Fouchet, aşın solcu Arlette Larguiller ve müliyetçi Le Pen, şansları olmamasına ragmen büyük bir acelecilikle adaylıklanm koyduklanm ilân ettiler. Dünyanın ilgisi Fransa gibi bir ülkenin yeni Cumhurbaşkanımn kim olacağını merak etnıek ülkenin içij lerine karışmak sayılamaz. Gerek A\Tupada geıekse dünyada, iddia lı bir tutumla bunca yıldır kendi ne özgü bir stilde sesini duyurma ğa, ağırlığmı koymağa al;§mıj bir ülkenin Devlet Başkanı yabancı ülkeleri de en az Fransızlar kadar ilgilendirebilir. , İşte bu nedenle, dün sade bir törenle toprağa verilen Fransa Devlet Başkanı Georges Pompidou için hafta sonunda Paris'teki tari,,. hi Notre Dame Katedralinde de düzenlenecek törenden sonra önü müzdeki 5 hafta içinde yapılacak yeni seçimler dünya kamuoyunun bakışlarını bu yana çeviriyor. Sol iktidar Amerikau gözlemcilerin yorumlarında bir tedirginlik var: Solun iktidara gelmesinden kuşkulanıyorlar. Solun tek bir adayda birleşerek sosyalist lider Mitterand'ı destekleme olaşıhğı ve geçen yıl ortaya atılan sosyalist komünist «Oıtak Programı.nın uygulanma sı Washington'daki yorumcuları düşündürüyor. Sağcıların iktidarı ellerinde tutması halinde ise, Amerikaya kafa tutmaya devam edecek De Gaulleist bir politikacınm gelmesini de temenni etmiyorlar. îngiltereye gelince; tşçi Partisi iktidara geldikten sonra Ortakpa zarla olan ilişkilerinin yeni baştan düzenlenmesini istediği bir sı rada Pompidou'nun yokluğu Lond ra'yı kuşkulandırıyor. Pompidou' yu, îngiltere'nin Ortakpszara alınmasını sağlayan Avrupalı lider olarak anan tngilizler, yeni Cumhurbaşkanını merakla bekliyorlar. Moskova'nın ise, Pompidou tara fından izlenen politikayı destekle dikten sonra şimcU «hesaplı bir bekleme» devresine girmesi bekle niyor. Arap ülkelerindeki etki ve tep kiler ilginç. Arap başkentleri Pom pidou'yu Arap ülkelerinin dortu ve destekleyicisi olarak anıyorla.r Cumhurbaşkanhğı seçiminin ke sin günü hafta sonunda belli ola cak. Fransız Anayasasma göre. bi rinci ve ikinci tur seçimlerinin 28 Nisan ile 12 mayıs günleri arasında yapılması kuvvetle muhtemel. Istanbul 15'inci Asliye Hukuk Hakimliğinden 974/7 Hüseyin Şola vekili Av. Celâlettin Yiğitcan tarafından Hazine ve İst. Belediyesi aleyhlerine açılan tescil davasına konu teşkil eden İst. Fmdıkzade Şair Mehmet Emin Sokak 1720 ada 1/C parselle ilgisi olanların mah kememize müracaatları ilân olunur. 1/4/1974. (Basm: 2472 27(16) CHP Grup Başkan Vekili Necdet Uğur, Mehdi Keskin'in «Dosyalı iktidar» sözü ile ulusal ira(Baştarafı 1. sayfada) deye de gölge düşüren bir sataş«îstanbul'a geliyorduk. Ankamada bulunduğunu öne sürmüş ra'dan bir genç otobüse birıdi. ve verilen önergenin özellikle Arkadaş olduk. Bana otobüs tuAP'lileri ilgilendirdiğini belirtetup tutmadığım sordu. Kendisirek söz istemiştir. Başkan Vekine şimdilik rahatsiz olmadığımı li Memduh Ekşi, tutanakları insöyledim. Sürekli otobüsle seceleterek, sataşma olup olmadıyahat ettiğine değinerek bende ğını saptayacağmı bildirmiş ve bir hap var, çok etkili, hiç oto önergenin oylanmasına geçilmtşbüs tutmaz dedj ve büyükçe bir tir. Turizm ve Tanıtma Bakanı hapı bana yutturdu. Allahtan ce Orhan Birgit, İçişleri Bakanı Obimde fazla para yoktu, 560 H ğuzhan Asiltürk, Maliye Bakanı ranu ve yüzüğümü aldı. Ben Düz Dpniz y^nyifn] yf» Ormau .Bakanı ce'ye yakın bir yerde derin bir Ahmet Şener'in lehte oy kullanuykuya dalmışım. Istanbul'da dıklan önerge iktidara bağlı üyeotobüsten indirmek istediklerin lerin oy çokluğu ile reddedilmişde komaya girmişim.» tir. Oylamaya, AP grubu katılParaları ve yüzüğü cebüıe inmamıştır. dirdikten sonra otobüsten inip Kabul edilen değişiklik kaçmak isteyen 19 yaşmdaki Ah met Volkan, dün sabah Istanbul önergeleri Emniyet Müdürlüğü'nde sorguya 5. madde ile ilgili olarak CHP' çekilmiştir. Ankara Istanbul li Hasan Basri Akgiray ve arkaarasmda sürekli seyahat eden ve daşlan tarafından verilen üç aybu tür soygunlar yaptığı saptan değişiklik önergesi ise, kabul nan soyguncu, «Adam saftı. Daedilmiştir. Bunlara göre TCK'ha önce hazırladığım hapı kennun 149. maddesinden hüküm gidisine verdim. Uyumuştu. Parayenler, Gomel davası samkları sını ve yüzüğünü aldım. Ben oto ve eski eser kaçakçılarının yanı büste polis olacağım nereden bi sıra 15 yaşmdan küçüklere tecalecektim. Tam kaçacağım sırada vüz edenlerle şiddet yoluyla ıryakayı ele verdik» demiştir. Ah za geçenler veya kendini koruyamet Volkan daha sonra Dursun mayacak durumda bulunan kişiErdoğan'a verdigi hapın optali lerin ırzma geçenler af kapsamı don olduğunu, 6 adet optalidonu dışında bırakılmışlardır. Aynca, ezerek gripin kapsülü içine koy yine kabul edilen değişiklik öduğunu söylemiştir. nergeleri uyannca mütekabiliye Otobüste Demirel, tekrar kürsüde CENAZE MERASİMİ Büyük uçak kazasında eşi MOŞE UZİYEL ve evladı LİAT UZİYEL ile birlikte aramızdan ebediyen ayrılan, hatırasını, sevgisini ve acısını ilelebet kalplerimizde yaşatacağımız değerli varlığımız ti söz konusu oldukta Bakanlar Kurulu karanyla casusların iade edilmesi sağlanmış ve Yassıada muhakemeleri sonunda mahkum olanlann para cezalannın affedilmesi de önlenmiştir. Böylece teklifin 1. maddesme eklenen (E) fıkrasıyle affa uğrayan Ali Ipar'dan devletin alacağı olan meblâğın kurtanlması sağlanmış tır. RAŞEL UZİYEL'in (Doğuşu Rottmann) Cenaze merasiminin bugün 5 Nisan 1974 Cuma saat 1 2.30'da LeventArnavutköy Musevi mezarlığında yapılacağını teessürle bildiririz. îşveıenler Solun şansı var mı? Başkent'teki bazı gözlemcilerin kamsınca Fransız solu bu kea Mart 1973'deki genel seçimlerden tam bir yıl sonra eline geçirdiği bu ikinci boy ölçüşme fırsatmı iyi kullanırsa, iktidara gelebilecek. Bu gözlemcilere göre, sol işbaşma gelebilmek için iktidara hiçbir zaman bu kadar yaklasma mıştır. Yeni Cumhurbaşkamnın seçimi ne kadar işbaşında kalacak Mess mer hükümetiyle geçici olarak Eliza Sarayma yerleşen Merkezci Senato Başkanı Alain Poher, bu yanşmada iktidan sola kaptırma mak için ellerindeki bütün olanak lan kuşkusuz kullanacaklar! A ma. bu arada ulusal yastan yararlanmak isteyen çevrelerin sos yal çatışmalan önleme veya erteleme çabalarının ise bir sonuç vermediği de görülüyor. Fransız parlamentosu yeni Cumhurbaşka nı seçilinceye kadar ve de yenı bir hükümet kuruluncaya kadaı calışmalarını erteledi. Buna kaı şılık «Beyaz gömlekli» memurl? rın da katıldığı Işçi grevleriniı ertelenmesi kolay olmayacak. Bu ortam içinde yapılacak sf çim kampanyasında ana tem kuşkusuz hayat pahalılığı, ener; krizi ve buna ilişkin ekonomi' sorunlar olacak. Fransız seçmer ni bu konularda en fazla doyur cak ve inandıracak prubun Cum hurbaşkanını ülkenin siyasal ge leceğini etkileyecek biçimde çı karması bekienebilir. UZİYEL ve ROTTMANN AİLELERİ 5. madde yapılan bu degişikliklerle oylanacağı sırada Başkan Vekili EkşJ, açık oylama öneren iki önerge olduğunu bildirmiştir. Önergelerden birinin sahibi olan DP Genel Başkanı Bozbeyli böyle bir maddenin oylamasına «Kimin aktan, kimin karadan, kimin kızıldan, Idmin yeşilden» yana olduğunun görülmesi için katümayacaklannı bildirmiş ve AP grubundan sonra DP grubu da CGP'lilerle salonu terketmiştir. Diğer açık oylama isteyen önergenin sahibi APlilerin salonda ohnadıklan görüldüğünden önerge işletne konmamış, 5. madde iktidara bağh üyelerin oylarıyla kabul edilmiştir. «Aksı ıspat edilinceye kadar kimseyi suçlu sayamazsınız. Üze rinde senelerce münakaşa edılmış konuları başa kakaç yapmaya hakkıniz yoktur, Hiçbir şey ispat edilemedi hakkımda. Edebiliyorsamz gelin, ben buradayım. 10 defa daha tahkikat komisyonu kurun. Kim alıkoyuyor sizi? Birtakım iftiralar, doğrudur diye iftiralara uğrayanlara tasdik ettirilir mi? Kimı küçültmeye çalışıyorsunuz. Karşuıızda alru ak, başı dik insanlar var. İddialarinızı ispat edin, edemezsiniz, sizi müfteri, fazilet ve namus cellâdı olarak ilân ederim.» Elverdi'nin AP iktidarımn 12 Mart sırasmdaki turumu ile ilgili ifadelerini cevaplayan Demirel şöyle devam etmiştir: «Ne yapacaktık, 12 Martta?.. 12 Mart bir darbeydi. Siz yokmusunuz muhtırarun içinde?.. Siz hangi celâdetj gösterdiniz? Biz daha o gün, (Bu muhtlra Anayasa ve hukuk devletiyle bağdaşmaz) dedik. Başka ne yapabilirdik. Orduya karşı neyle savunacaktık iktidan. Siz nerede idiniz o zaman beyler? Ne söylediğinizi biliyoruz. Bu darbenin CHP içindeki bir hizbi iktidara getirmek için yapıldığmı söylediniz.» Demirel'in konuşmasmdan sonra birleşime son verilmiştir. Mec lis 9 Nisan Salı günü saat 14'de toplanarak genel af teklifi üzerindeki görüşmelere devam edecektir. Dünkü birleşimde Meclisin haftada dört gün ve saat 14 21 arasında toplanması da kararlaştırılmıştır. Ecevit (Baştarafı 1. sayfada) ni ve toprak bütünlüklerini koruyabilmiş olmaları, NATO'nun temel göre\ini yerine getirmedeki etkinliğinin açık bir kamtıdır. Türkiye ve NATO ; 2691 CENAZE MERASİMİ Paris yakmlarındaki müessif kaza sonucunda hayatını kaybeden, şirketimiz kurucularından HUGO ROTTMANN'ın sevgili kızı RAŞEL UZİYEL'in (Doğuşu Rottmann) Cenaze merasiminin bugün 5 Nisan 1974 Cuma saat 1 2.30'da LeventArnavutköy Musevi mezarlığında yapılacağını teessürle bildiririz. CİHAN KOMANDİT ORTAKLIĞI llancüık: 6539 2729 ittifak sistemi için güvenlik bölünmez bir bütündür. Heı üysnin, itMak dışmdaki ulkeierle dostluk ilişkilerini gelişürerek Komisyondan gelen dünyadaki genel yumuşama eği'umine katkıda bulunması ne kauar 3. madde yararlı ise, bu bütünlüğün ioıu.ı Bundan sonra önceki gün de ması da dünya barışı bakınıinğiştirme önergeleri ışığı altında dan o kadar gereklidir. O arada, yeniden düzenlenmek üzere gekanatlarda yer alan ülkelerin tam ri alınan 3. maddenin görüşülbir güven duyçıısu içinde buluıımesine geçilmiştir. Bu maddenin raalarının sağlanması ve ortak gü görüşülmesi sırasında AP ve DP' venliğin gereği olarak üstlenıiikle liler yeniden Genel Kurul salori ağır savunma yiikünü taşıya»ıl nuna gelmişlerdir. CHP'li Nuretmelerinin kolaylaştırılması, itlifakın tiimü için bir giivencedır. tin Yılmaz'ın bir değişiklik önergesi dolayısıyla bu madde yeniTürkiye, bu çerçeve içinde, üden komisyonca geri alınmış ve yesi bulunduğu ottak güvenlik 6. madde üzerindeki görüşmelesisteminin. değişen dünya ko^ulre devam edilmiştir. Af kanunulanna en uygun yönde geliştırnnun uygulanmasında, bir suçlu mesine katkısını azımle süıJu.shakkında verilmiş çeşitli cezalacektir. Türkiye, ittifakın etkinlirın ayn ayn af kapsamma soğini, dayanişmasmı ve gtiçıiu'ıgi kulmasını öngören 6. madde üzenü korumasının, dünya barışırinde konuşan Hasan Yıldırım, na olduğu riaclar kendine de >isözlerinin bir yerinde. 12 Mart rarlı olduğunu bilmektedir. l'ürk öncesi olaylardan ötürü hüküm ulusu, bağımsızlık, banş ve öitrur giyerek hapishanelerde bulunan lük kavramlarının biribiriyıe sı.^ıkişilerin dışında da suçlu arasıkıya baglantılı olduğıma inHnır. mak gerektiğıni, o zamanki yöOnun için. NATO'nun demoKidöi ve özgürlük anlayışını içtenııkıe neticilerin ve iktidann da suçlu ve tavizsiz olarak sürcîürmesinı. olduğunu öne sürmüş ve «Şimdi bu ortak güvenlik sistemini oa.jsuçlu ayağa kalk desem, başta lıca manevi güç kaynağı olaıas AP Genel Başkanı olmak üzere, görür. birçok AP'linin ayağa kalkması gerekir..» demiştir. Türkiye. Kuzey Atlantık A.r.ıaş masının 25 nci yıldönümünu bu Demirel söz alıyor anlayışla kutlaınakta, ittifakın şa lecegine ve dünya banşı ıçın \vp AP Genel Başkanı, sataşma nemağa devam edprpği hıznı jılcıe deniyle söz almıs, partisinin heumutla bakmaktadır.» (a.a.) »abını verdigirü söylemiş, iuçun
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear