01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A Ş. adına: NAZtME NADİ Genel Yayın Müdürü: OKTAS KURTBÜKE Sorumlu Yazı îşlert Müdürfl: BÜLENT DİKMENKR Basan ve Yayan: CUMHURll'ET MATBAACIL1K ve GAZETECİLİK T.A.Ş. Cağaloğlu Halkevl Sk. No: 39 41 TELGRAF v« MEKTUP adresi: Cnmborlyet latsnbml Posta Kntnsu: Istanbnl No: U* Telefonlar : 22 42 90 22 « 96 v * u m n u r i y e t LVMAVI XAAHHCT EDER. B Ü R O L A R : ANKARA: Ataturk Bulvarı Ventr Apt. Yenişehir, Tel: 12 09 20 • 12 95 44 • tZMİR: Halit Ziya Bulvan No 65 Kat 3, Tel: 31230 24709 • GÜNEY tLLERl: K.Köprü 34. S. No. 40 . ADANA. Tel. 145501393419731 12 6 3 1 ABOVE ve İLÂN Ayhk Ayhk Ayhk Ayhk Yurt içi 360. 180. 90.30.Yurt dıp 630. 315. 157.50 52.50 22 42 97 22 42 98 22 42 »9 3. *ayta (Saııtloıl) „ .......... 4. 8. 6 sayfa (SanUml) ölüm, Mevüd Tejekküı (5 Santim) ...... Nişan. Nikâh, Evlenmt, Uoğum ölum, Mevlitf, Teşekkflr 23 (5 Santim) Bajlık U l a k t u ) 2. v« Y »»>(• (Santlml) ..... luo »0 15ü 150 200 4UO U r «5 SAYISI 100 KURUŞ (BajUrafı 1. sayfada) ruz. Bu hazırlıklar uygulama safhasına geçtigi vakit tailin ki ekonomimize büyük bir canhhk gelecektir. Şimdiden de içinde bulunduğumuz ekonomi konjoktöriin kaçınılmaz sonucu olarak bir iki imalât alamnda durgunluk olabilir. Pakat onun dışında ekonomimizde bir durgunluk görmüyorum. Enaişe verici aşın fiyat hareketlen de, dalgalanma Ecevit lan da görmüyorum. özel sektorün büyücek bir kesımi çok anlayışlı bir.bekleyiş içindedir. Bu hükümete yöneltilen ve bızce çok haksız olan endişeleri paylaşmaya hazır pek çok ış adamıyla da görüşüyorum. Bu arada hükümet olarak kuruluşumuz dan buaune aldığıımz tedbirlerden özel sektörun endişelerinı haklı gösterebilecek bir tek örnek verilemez. Bir yandan sosyal adalet sağlayıcı uyguiamalarımızı yapıyoruz. Özellikle tarım kesiminde bunun ömeklerini verıyoruz. Ama bir yandan da özel sektörun daha rahat çalışması olanaklarını da sağhyoruz. Örnegin bir fiyat kontrol komisyonunun çahşamayışından, etkili olmayışından haklı bulduğümuz Sikâyeti vardır, özel sektörun. Bunu biz degiştirdik ve daha iyi işler hem halkı hem de özel sektorü daha tatmin edici işler hale getırmesini sağladık. Bunun dışında aldığımız tedbirler de ancak özei sektörun memleket yararına <,alısmasını teşvik edici niteliktp olmuştur. Aksine bir tek örnek gösferilebıleceğini sanmıyorum. Bazı alanlarda yatınm bakımmdan çekingenhk varsa bu çekingenhğin nedeni daha çok psikolojik olabilir. Bu psikolojık açıdan çekingenliğin gereği olmadığı zamanla daha iyi anlaşılacaktır..» Başbakan Ecevit, dış politika konusunda da, «Biz Yunanistanla sorunlanmızin karşılıklı anlayış içinde ve dostluk ortamı içinde çözümlenebüeceği umudunu hâlâ koruyoruz.» demiştir. Ecevit, bir gazetecinin af karunu ile ilgili sorusunu şöyle cevaplandırmıştır: «Şu ana kadar yapılmak ister.en dejişiklikler af kanununu tarunmaz hale selmesi sonucunu büyük ölçüde doğurmustur.. Tabii bu yüce senatonun takdirleri içindedir, ama, deSişiklikler genel kurulda da benimsendiği takdirde tekrar Millet Meclisi'ne gelecektir. Bildiginiz gibi bu arada muhalefet partilpri bütün demokratik memleketlerde serbestçe söylenebilen düşünceler: kesin suç sayma eğilıminde oldukları için bu suç telakkisi anlayışı içinde bazı maddeleri af kanununun kapsanundan çıkaracaklardır. Bunu açıkça ifade edıyorlardı, fakat bundan çok daha iierisine RitHler. Fikir suçu ile hiç alakası bulunmayan konularda umudunu afla gağlamış yurttaşlarımızı büyük haval kırıklıgına uğratacak bazı degişiklikler de yaptılar. Örne*in affm kapsamı içine girecek suçlarla ilgi'i tarihi bir kaç ay geriye almak istediler. Bunun için gerekçeleri, bu 50. yıl affıdır, onun için böyle yaptık olabilir. Fakat bu gelekçe bizce ve vatandaslar gözünde makbul olamaz. Cünkü 14 ekim seçimlerinderı önce bugun kii mutıaleiet. parlılerinin eünde affı kendi diledikien gü» ve kendi diledikien zamanda çıkar. ma olanağı vardı. Büyük Millet Meclisinde bunun için yeterli çofrunlukları vardı. Fakat bu olanakları kullanmadılar, seçimlere kadar umutlarını 50. yıl affına bağlamış olanlan insafsız bir şekilde oyaladılar, adeta baskı yaptılar. Seçimde bize oj' verirseniz affı çıkanrız anlamına gelen bir baskı yaptılar ve şimdi kendi uy gun gördükleri tarihi kendileri geçirmiş oldular. Şimdi o tarihe tekrar geri dönmek istemeleri büyük haksızhktır, insafsızlıktır. Vatandas vicdanında bunun kabul görmesine imkân tasavvur edemiyorum. Bu bir örnektir. Bu örnek, fikir suçları dışında bazı konularda da ne kadar dar bir açıdan ve vatandas vicdarunın, halk vicdarunın beklediği anlayış tan uzak bir şekılde af kanununu, af konusunu ele aldıklarını göstermektedir. Senato komisyonunda yapılan bu oızce çok olum suz değişikliklerin senato genel kurulunda ve Millet Meclisinde cnarılabilsceğini umuyorum.» Halktan Birinin Dedigi (Başyazıdan d mirel çekildiği Ukdirde AP ile birleşınekte hiç bir sakınca kalmayacağını söylemektedir. Bu koşoIUr altında Savın Demirel istediği kadar «AP. Demokrat Partinin devaraıdır» diye çırpınıp dursun, ne anlam taşır bu sözlerl İşte bir kahveci vatandas çıkar «ü halde yerini asıl sahibine bırsk» deyiverir adama. Ama yerin asıl sahibi böyle bir çagrı karşısında ne yapar? () da ayrı bir konu. Siyasal Partiler özel kişilerin malı değildir. Sayın Oemirel elbette; <Ben (ridiyorum. siz buynına diyemez Bayar'a. tlkin o gider, sonra AP ile DP birleşirler mi? Birleşirler de bir kongre toplarlarsa Bavar bu yeni kuruluşun Genel Başkanlığına adayhğını koyar nu? O kadarı kahveci vatandaşı pek ilgilendirmez her halde. Bu köşeden ğinin her gün bir sürii örneğıni hep beraber görmekteyiz... Yunanistan'ın ise bir Türk Yunan sataşından galip çıkacağından hadi nazikâne yazalım «yüzde yüz emin» olacak hali, herhalde yoktur. O zaman... Yapılacak iş bellidir.. Türk ve Yunan yetkilileri bir an önce bir masa başında karşı karşıya gelip, Türk Yunan ilişkilerini gölgeleyen bütün konularla birlikte deniz sahanlığı konusunu da görüşmeli ve iki ülke arasındaki dengeyi koruyucu çözüm yol lan aramahdırlar. Türkiye'yle Yunanistan'ın dost olduğu devreler vardır. Ve o devreler, iki ülkenin de hep çıkarına olmuştur. Denizde petrol... Ege denl zinin dibinde samldığı gibi bol petrol varsa, bu Yunanistan'a da yeter... Türkiye' ye de... İş onu çıkarmasını ve çıkanrken kavga etmemesini bilmektedir. Yoksa hikâye malumdur: Limana Karadeniz yönünden serseriyane dolaşan bir gemi yaklaşır.. Gider bakarlar.. Içindekilerin hepsi ya kurşundan, ya bıçaktan ölmüş... Biri de yaralı... Ama daha ölmemiş... Konuşabiliyor. Ne oldu, derler.. Kavga çıktı!.. Niye?.. Paylaşamadık.. Neyi? Haıineyi? Hangi harineyi? Hazin» mi buldumız? Bulmadık KM farzettik onu!.. Türk Yunan ilişkilerind* de hazineyi farzedip kavga etmek yerine, önce hazineyi aramanın yolu beraberc» araştırılsa ve niçin olmasın hattâ bu alanda işbirliği olanakları araştırılsa, daha iyi olacaktır. Erbakan: «AP MSP'nin yanında silinip yok olmaya doğru gitmektedir» KAHRAMANMARAŞ Dün ka rayolu ile Kahramanmaraş'a gelen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan, MSP ü bınasında halkla yaptığı sohbet toplantısmda, «AP, MSP yanında yok olmağa doğru gitmektedir» demiştır. Erbakan'ın konuşması özetl» şöyledir: AP'nin telâşı, çöküp, yok olma ya gitmesinden ilenye gehyor. Nasıl YTP, AP'nin yanında gıtmişse, şimdi de AP, MSP'nin yanında silinip yok olmaya dogru gitmektedir. Türkjye'de cereyan eden büyük olay şudur: MSP'nin bir fikır partisi olarak kurulması üzerine diğer partiler de yığın partisi olmaktan, fikir partisi olmaya dönüşmek zorunda kalmışlardır. Böylece Türk demokrasisinde yeni bir devir teessüs etmeye başlarmştır. Böylece bizdeki demokrasi de Batı ülkelerindeki demokrasiye yaklaşmaktadır. (Baştarafı 1. sayfada) Türkiye tutumunu açıklamışhr. Yunanistan'la oturup bu mesele karşılıklı anlayış içinde bir çözüm yoluna baf lanmazsa, Türkiye, Ege Denizinin kendısine ait olarak gördüğü deniz sahanlığını denizaltı aramalan için fiilen kullanmaya başlayacaktır. Bunun sonunda da Yunanıstan ya mze protesfo notaları, dünya basınına da protesto demeçleri verecek ve Türk gemilerini sejTedecektir. Ya da uçaklanna bomba doldurup. savaşı göze alacaktır. Bunun ıkisi de. Yunanıstan hesabına çıkar yol değildir. Protesto notaları yolu; deniz satıanlığı gibi. daha ortaya yeni çıkan ve birçok açıdan Türk tezine hak verdıren bu konuda Yunanistan'a dünya kamuoyunda destek kazandırmaya elverişli değildir. Hele o dünya kamuoyunun Yunanistan'dakj bugünkü rejım karşısındaki tutumu da gözönünde tutulursa, bu notaların, demeçlerin etkısinin ne olacağını, Yunanlıların daha da ihtiyatla hesaplamaları gerekir. Savaşa gelince... O alanda da goz var, iz'an vardır. Geçmiştskl tecrübeler bir yana, Türkiye'nin bugünkü askeri kapasitesi de ortadadır. Yunanistan'ınki de... Sanmayız ki Yunanlı dostlarımız, böyle bir savaşm, ksndilerine kpzanç sağlayacağı gibi bir hayale kendilfirini bir an için bile kaptırabilsmler... Savaş... Yüzyılımızda, hele daha bir görüşme masasına bile oturmadsn savaşı göze alan bir tutum takınmak. kazanacağından yüzde yüz emin olan devlet adamlarına da yakışmaz.. Artık savaşm galibine bile kazanç değil, sadece zarar getirdı (Baştarafj 1. gayfada) nuı saptar)m3sır.ın çok uaun »üre alması nedeniyle en kolay vergi kaçakçıhğı volu bu olmaktadır. • Tasarruf sahiplerinin banJjalara yaürdıkları paral»rın 500 Hralık faizi vergiden istisna edilmiştır. Örnegin bir milyon liralık tasarrufu olan bir vetandaş, bu parasını çesitli banka şubelerine yatırırsa vergiden muaf olmaktadır. • Hamiline yazıh hiss* senetlerınden elde edilen sreflrler, denetım olanakları bulunmadıgı için vergi kaçakçıhğına vol açmaktadır. Bu senetlerin kime ait olduğunun saptanmasının güçlüğü karşısında bu gelir sahipleri Maliye'ye ödediklen verginin büyük bir kısmını kaçırabilmektedirler. • Kanuna göre serbest meslek mensupları arasında yer alan mu ayene sahibi doktoı ve avukatlar da vergi kaçırma olanaklanndan yararlanabilmektedirler. ADALETSİZ VERGİ turalaruı muhasebe kayıtlanna 10 gön içinde jeçirilmesi zorunludur. Ancak gerekli denetlemeler yapılmadığı için bazı kuruluslar faturaları yıl sonunda bir araya getirerek dışardan anlaştığı bir muhasebeciye verebilmekte, böylelikle vergi miktarları istenen düzeyde gösterilebilmektedir. Piyasa araştırmalarma göre bazı işyerleri vergi dairelerine mükellef olduğunu bildirmemektedirler. Bunun önlenmesi için şöyle bir öneride bulunulmaktadır. Örneğin bir fınn. ya da lokanta açmak isteyen kişiler Belediyeden ruhsat alırken, vergi dai resine kaydını yaptırdığını gö»teren bir belgeyi ve vergi karnesini ibraz etmelidir. Bu takdirde bu kişi vergi mükellefi ol makta ve Maliyeye mall yıl !ç:.nde beyanname vermek zorunda kalmaktadır. önerilen diğer bir tedbir de mal teslim sırasında kesilen irsaliye ve diğer evraklann bir suretinin vergi dairelerine ?önderümesinin zorunlu kılınmasıdır. Böylelikle satış miktarlarını saptamak olanağına kavuşula cak, vergi tahsilat miktarlan da artacaktır. , vergi kanunlanndaki boşltıVları gidermek, vergi adaletjnl faj lanıak için özette şu tedbirleri önermektedirler: • Gelir ve kurumlar vergi' lerinde mall, lktisadi ve sosyal. amaçlarla her zaman bağdaşmayan muafıyet ve istisnalar bu vergilerin hasılatını olumsuı yöntfen etkilerken, verçilendirmede otokontrolü zayıflatmaktadır. Aksaklıkların giderilme' «i ve bu arnda 3. Beş Yıllık Kal kmma Planının finanîmanının ria sağlanabılmesi için mevcut sistemın etkenliği arttırılaralc yükseltilmesi ve vergi adaleti ilkesine daha çnk yaklaşmak üzere esa'lı şekilde ıslahı gerekmektedır. Doktorlar NADtR NADİ Dışişleri bakanı (Baştarafı 1. sayfada) kendisinden bana bir mesaj getiren Siyasi İşler Genel Müdürü Sunis'le Türk Yunan ihşkilerini görüştük. Bütün bunlar, sanıyorum ki, her bakımdan faydalı olmuştur. Soru Türk Yunan ilişkileriyle ilgili görüşmenizden sonra, bu ilişkilerdeki olumsuz gelişmelerın ortadan kalkabileceği yolun daki umudunuz güçlendi mi? Cevap: Son görüşmenin bu iliş kiler üzerine olumlu etkiler yapacağını umut ediyorum. Türkiye'nin politıkasını biliyorsunuz. Biz, barışçı bir politika izliyoruz. Ve başka ülkelerin, ve tabii burada bahiskonusu ülkelerin Devletler Hukukuna göre sahip olduğu haklara, ülke bütünlüğüne saygılıyız. Bu nedenle, başkasının hakkında gözü olmayanlarm bizden çekinmesıne bir sebep yoktur. Ancak biz de haklarımızı, herhangi bir şekılde, herhangi bir dostluğa feda edemeyiz. Kendi hakkımızm sınırını da bir başka devletin saptaması düşünülemez. Karşılıklı haklann sınırı, gene karşılıklı görüşmeyla çizilebilir. Bu görüşümüzü, Yunanhlara bir kere daha ızah ettım. Yunanlı müttefıklerimız de bu anlayış içinde oldukları takdirde, elbetteki meselelere Çözüm yolu bulunacaktır. Şunu da belirtmek isterim ki, Türk Yunan dostluğu, ortak menfaatlerimiz olduğu kadar, beraber yaşadıgjmız bölgede bir denge kurulmasma ve devamma bağlıdır. Bu dengeyi bir taraf lehînebozma çabaları dostluğun en önemü temelini yıkar. Soru: Ege Denizi sorununun çözümü hangi yoldan sağlanabilir? Cevap: Ege'deki anlaşmazlığın tek çözüm yolunu, şimdilik karşılıklı görüşmelerde görürüm. Soru: Yani Türk Yunan ikili görüşmelerinde.. Cevap: Evet. Soru: Kıbrıs görüşmelerinin yeniden başlaması için gerekli gördüğünüz şartlar nelerdir? Cevap: Kıbns görüşmelerinin temelini, Kıbrıs halkının iki topluluk olusu teşkil eder. Bu iki toplum, ada halkının ortak işlerini beraberce ve ortak olarak, ayrı oldukları alanlardakj işlerini de, ayrı olarak ve ayrı kurallara tabi olarak yürütmelıdirler. Kıbns'taki Türk toplumunu bir azınlık gibi telâkki edip bütün sosyal ve idari hayatı çoğunluğun eline teslim etmek sözkonusu olamaz. Zaten 1972 yılında toplumlararası genişletilmiş müzakeıeler, bu esas üzerine oturuyordu. Buna yeni bir esas ilâve edilmed'en. yani meselâ Rumlarca «üniter devlet» şartı ileri sürülmeden görüşmeler yürütülürse olumlu sonuçlara varılabilir. Soru: Güney sınırımızdaki Barzani Irak hükümeti çatış masını nasıl değerlendiriyorsunuz? Birle=miş Milletlerde iki Kürt temsilcisinin sizinle teması olduğuna dair bir gazetede haber çıktı.. Cevap: Irak'ta cereyan eden hadiseleri kendi sınınmıza yat kın olmaları açısından bir >ınır güvenligi meselesi olarak görüyoruz. Her devlet kendi sınırlarında bulunan komşu devlet bblgesinde bu gibi bir hacfise çıktıgı takdirde, sınırda gerekli gördügü güvenlik tedbirlerini alır. Biz de bu anlayışla sınır çizgimizde gereken tedbirleri .ilıyoruz. Bızim için mesele budur. Barzaninin mümessilleriyle ko nuştuğum tamamen asılsızdır. Xe\v York'ta bulunduğum sırada böyle bir mCmessilin mevcudiyetinden haberim bile olmadı. Gene de bir bilgim yoktur. Hele Türkiye'nin başka devletlerin içişlerine karışmama kesin prensibi karşısında bizden bir yardım istenmesi tam anla mıyla bir hayal mahsulüdür. Soru: Barzani kuvvetlerinin Iran'dan destekler.diği hatfa fsrail silâhlannın o yoldan Kürtlere ulaştınldığı ve hatta ABD' nin de bu işe yeşıı ış:k vaktıgı söyleniyor. Buna benzer haberler dış basmda da çıktı. Cevap: Resmi bir bilgim yoktur. Soru: Son temasiannızdan son ra haşhaş konusunda Türk hüVümetinin tutumu nasıl gelişecek? Cevap: New York'ta kimseyle haşhaşla ilgili özeı bır görüşmp yapmadım. Bu nedenle haşhas konusunu New York ten:aslarına bağlamamak gerekir. Bildiginiz gibi Türkiye haşhaş sorununa iktısadi, tarımsal ve insaru açılardan topluca br.kmaktadır ve. bu Vonuda çalışmalannı sürdürmektedir. Bunda da bir degışiklık olmamıştır. örneğin, bır doktorun özel muayenesinde hastalığını teşhis ettirmek isteyen yurttastan alıiıan ücret doktor rarafından deftere kaydedilmekte midir? özellikle doktorlar muayene ettirdikleri hastalardan aldıklan ücretleri vergi defterlerine işlemedikleri sürece gsrçek gelirlerini gızleme olanağına kavuşmaktadırlar. Bunun önlenmesi için doktorların Maliye Bakanhğı tarafından basılarak «Makbuz» reçeteleri kullanmaları önerilmektedir. Daha önce de belirtildiği gibi gerek kanunlardaki boşluklar, ge rekse vergi denetleme elemanlan sayısmın sınırlı olması, vergi ödevlilerin bazılarının vergi kaçır malarma yolaçmaktadır. Vergi Usul Kanununa <ör« fa Zaman aşunı Faturaların işlenmesi Vergi beyannamelerinin vergi dairelerine verilmesinden 5 vıl sonra ortaya çıkanlan vergi Vıçakçılığı konusunda hiç bir islem yapılamamaktadır. Kanun bu konuda 5 yıllık bir zaman a?ımı süresi tanımıstır. Veraset vergi sinde ise vergi dairesinin vergi ziyaından haberi olmasından 5 yıl jonra zaman aşımı islemektedir. Türkiye'de beyannamelerin ancak yüzde 2'sinin incelenebildiği jerçegi karşısında gelir vergisi için tımnın 5 ytllık zaman •Jimı süresinin kaldınlması öne rilen tedbirler arnsındadır. Üç temel parti Halen Türkiye'de üç temel zih niyet ve bunlan temsil eden üç büyük parti vardır. 1 Milli görüş partisi MSP, 2 Solcu görüş (Batı'daki adı İle sosyal demokrat görüş partisı ı, CHP; 3 Renksiz görüş, (Batı'daki adı ile liberal görüş partisi t AP. Batıda yıllardan beri bu üç görüşten milli görüşe bir bakıma tekabal eden sagcı muhafazakâr görüş oyların yüzde 3060'ını. sosyal demokrat görüş yüzde 545'ini liberal renksiz görüş ise, yuzda 5'ıni alabiimektedir. Bizde APnın bir zamanlar yüzde 56 oy aldığı halde bu nisbetin yüzde 30'a düşmesi, tesadufi degildir. Tabii sebeplerden Ueri gel mektedir. Ne sağcıyım, ne solcuyum, diyen liberal görüş sahibi AP'nin renksiz zihniyeti dolayısıyle oylarını kaybetmekte ve tabii olarak oy oranı Baü ülkeleriade oldugu gıbi süratie yüzjle 5,'e doğru düşmektedir. AP'nin MSP karşısında YTP gibi yok olmaya gitmesi de tabii bir olaydır. Bir yıl sonraki Senato seçimi bunu açıkça gösterecektir. 1977 seçimleri ise. AP nin sonu olacaktır. (a a) Türkiye (Baştarafı 1. layfada) ihtiyaç bulundugunu belirtmistir. Genel Kurulda söz alan Koç Holding Koordınatörü Can Kıraç da sanayimizin bugün içinde bulunduğu güçlüklere işaret ederek, «Bugünkü hükümet aşırı enflâsyon endişesi içinde hıçbir tedbir almamaktadır. Halbuki bundan daha kötüsU olan ekonominin durgunlaşması ile karşı karşıya bulunulmaktadır» demıs tir. Sosyal mevzuata dUzenlenmesinde de işveren işçi dengesinin şart olduğunu belirten Kıraç bu konularda hükümetin işçi ve işverenlerimizle yakın bir diyalog içinde bulunması gerektiğını» ifade etmiştir. Genel Kurulda bir konuşma yapan Ertuğrul Soysal da hür teşebbüsün Türkiye'de ulaştığı seviyeye değinerek, «Artık bugıin hıçbir hükümet inkâ r edem«z, sigortalı çalışanların Uçt» ikisini bünyesinde toplayan hür teşebbüsün ekonomiye katkısının olup olmadığı tartışılamaz.» demıştir. Vergi tecüleri Maliyc Bakanhgı tekntsyenleri bu arada vergi tecillerinin kesinlikle kaldınlmas görüşünü savunmaktadırlır. Defterdarlıklar v* Maliye Bakanhğı Gelirler Genel Müdürlüğü mal! güçlük içinde bulunan bazı mükelleflerin vergilerini ileriki yıllarda öden mek kaydıyla erteleyebilmektedir. Ertelenen bu vergiler arasında çalıstırdıkları isçilerden kesilen stopaj vergileri olduğu gibi SSK'ya yatırmaları gereken sıgorta primleri de bulunmaktadır. Bu durum Deftardarlıklann ve Gelirler Genel Müdiirlügunde yıpranması tonucunu ortaya çıkarmaktadır. Zira vergİ3İ tecil edilmeyen bir mükellef. vergi tah silâtı ertelenen mükellefin rüşvet karjılığı bu olanaktan yararlandığı •öylentUird yayabilmekte dir. Maliye Bakanhğı yetkilileri SANAYI (Baftarafı 1. savfada) lara tavsiyelerde bulunmak ve «DPT gibi diğer kamu kuruluş. lan ile Bakanlık Teşkilâtları arasındaki koordinasyonu sağlamak» görev ve yetkileriyle donatılmaktadır. Hazırlanan tasarıda, «yaptırıcı, organizatör, koordinatör ve değerlendiricU, olarak nitelenen yeni örgüt çok eeniş b» ta«ra teşküitına sahip olacaktır.. > Sanayi ve Teknoloji Bakanhğı yapısı içinde, güç ve oıanakları bir Bakanhğı aşarak Başoakanlığa bağlı bir örgüt görünümü kazanan Araştırma Plan Proje Genel Müdürlüğü'nün kuruhnası, proje hazırlayıcı bir merkezi örgütün bulunmayışına dayandırılmaktadır. Tasannın gerekçesir.de, Beş Yıl lık Planlar, Yıllık Programlar v« Hükümet Programında yer alan proje hazırlanmasıyla ilgili düşünceler tekrar edılerek yeni örgütün bu boşlugu dolduracağı belirtilmektedir. Ancak tasarı. kurulacak örgütün söz konusu boşlugu doldurmakla yetinmeyeceginı açıkça ortaya koymakta ve yeni örgütün «daha geniş vazife ve mesuliyet çerçeve ve alanlan içinde» çalışacağma ışaret etmektedir. eleman ve gerekli sayıda SUrveyan ve memur çalıştınması öngörülmektedir. Yeni kurulacak örgüte. bunlar. dan ayrı olarak özel kesime «bilhassa proje sahasında ve icaoın> da tahakkuk safhasında vardımcı olmak» görevi de verılmektedir. Ayrıca, rkalkınma planlan ve yıllık programların uygulanmasını proje yönünden izlcmek ve getişen $artlara gör« gerekli degişiklikler hakkında teklif» yapmak da yeni örgütün yetki alanma gırmektedir. Bütün bunlara ek olarak Baş. bakanlığa bağlı bir müsteşarhK olan ve çeşitli kuruluslar arasınaa koordinasyonu sağiamak ama. cıyla genel müdürıük düzevınde bir koordinasyon dairesine sahip bulunan «DPT gibi diğer kamu kuruluşları ile Bakanlık teşkilatlan arasındaki ksordinasyonu sağlamak» da Araşıırma Plan Proje Genel Müdürlüğü'nün uğıaşlan arasında sa>ılmaktadır. 1970 yılında finan^man kanunu ile yürürlüğe giren isletm* verçisi bu alandakl vergi gelirlerini arttırmıştır Perakervd» satıslardan alınaoak yüzde 5 ora nındakj satış vergisı mükelleflerin gerçek satış miktarlannı göstereceğinden vergi gelirleri önemll dlçCde artabilecektir. 9 Vergi idaresi yeniden düzenlenmelidir. • Gid"er vergileri ile işletmş vergilerl ıslah edilmelidir. Lük» tüketimden daha çok vergi alıa malıdır. • Mükellef Hazine ilifkilerinin düzenlenmesinde önem11 rol oynanacak yeminlj serbest mall müşavirlik düzenl gerçekle?tirilmelidir. Yıllardan beri kadük olan bu tasarı yürürlüğe konulmahdır. • Ihraç fiyatlarının bazı mallarda artması gözönünde bu lundurularak ihıacatta verji iade5İ sistemi yeniden düzenlea melidir. • Vergi usul kanununda yıpılacak değişiklikle yıllardır sü ren uygulama yeni bastan »1« ahnarak gerek idari vergilendır me teknikleri, serekse vergi kaza sistemi bakımından daha etkili hale getirilmesi öngörülmelidir. Halen vergi uyuşmazlıklannın uzun bir zaman sıirüncemede kalması Hazine b«kımından kavıplara yol açmak tadır. Bu nedenle mükelleflerl* Hazine ilişkilerinin vergi uyuşma7İığına dönüşmesini engelleyecek tedhirler ele ahnmalıdır. Bu öneriler Maliye Bakanlıjı vetkilileri ve Devlet Planlama Te<kilâtı uzmanları tarafından yıllardan beri ortaya atılmış, ancak sivasi iktidarlar bu «orunlara bir çözüm getirmetni}tir. «Vergi adaleti»ni gerçeklejtlreceğini söyleyen şimdiki lktidarın bu sorunları ele alması, Türk ekonomisine büyük katkllar sağlavacaktır. B İ TT 1 «Milletin şanına uygun bir af kanunu çıkaracağız» Pakistan (BaşUrafı 1. tayfada) tan'ın Çin Halk Cumhuriyetiyle yakınlaşma politikasının mimarlığını yaprnıştı, Ancak Ali Butto. Eyüp Han'in Hindistan'a yakınlaşması üzerine Devlet Başkanıyle görüş ayrılığına düş müş ve görevtnden azledilmıştı. Ali Butto daha sonra Eyüp Han yönetımince tutuklanmıştı. Aynı yıllarda ülkede parlamenter ılstemın kurulması ve genel oy hakkımn tanınması için kanlı gösteriler düzenlenmişti. Ekonomik rfurumun da kötüye gitmesi üzerine toplumsal huzursuzluk had tafhaya ulaşmıştı. Bu gelişmeler «onucu, Eyüp Han 1969 yılında yine bir askeri darbeyle iktldardan düşürülmüs ve yerine darbenin lideri Yahya Han Devlet Başkanı olmujtu. Eyüp Han 1969'dan beri ailesiyle birlikte Batı Pakistan'ın başkenti Islâmabad'da yasamak taydı. ARKIN KİTABEVI iftiharla sunar: Arkın Çocuk Edebiyatı yarışmasında jürinln, profesyonel ve amatör yazarların 273 eserinden seçtiği. Cumhuriyetin 50. Yılı Çocuk Bayramında Erbakan Gaziantep'te yaptığı konuşmada ise «Türk milletinin şanına uygun bir af kanunu çıkaracağız, herkesi haklı olan fikirlerinde serbest bırakacagız, anarşistlerin de temelinde bu var dı, bunlan da af edecegiz ama, bombalı, silâhlı karşı gelen fikirlere karşı olacağız» demiştir. 12 Kitap Türk ressamları resimledi ArkınOfset Basımevi tesislerinde en iyi kâğıda ve lüks kartona Ofset tekniği ile baştan başa renkli olarak basılan Bu eserler. TÜRK ÇOCUK EDEBİYATI'nın ilk örnekleri olacak: Şıpşrp'ia Tıptıp Şevket Usta'nın arabası düş kuruyor Köylerln en iyisl i * j bizim Köy ! Cici Kızla Bici Kız Tarlakuşlarının Öyküsü GDneşe Gidenlerin ÖyküsO Doğ Güneşira Doğ Çalgıcı Recep Leylefiin Getirdiğl Buğdayın Günlüğünden Zengezurlu Süleyman Yusufcuk Arkın Çocuk Edebiyatı Odülleri dizisini siz de, çocuklarınızla beraber zevkle okuyacak, dünya çocuk edebiyatına sunacağımız bu eserler için gurur duyacaksınız. Her kitap 5 TL. Genel Dağıtım : ARKIN Dağıtım Ltd. Şti. istanbul Birgit (Baştarafı 1. aavfada) larımızın kamulaştınlması için yasa hazırlıkları çalışmalan yaptıklannı, yakında TBMM'ye sunulacağını söylemiş, «Bugün için bu sorunun çözümlenmesinde sadece yasa olanaklannı dUşunmek yeterli değildir. Biz, özellikle Antalya bölgesinde olduğu gibi mevzii kamulaştırmaları »ürdürüyor, küçük kamulaştırma tedbirlerini yürütüyoruz» şeklinde konuşmuştur. Eleştirileri cevaplorken, bir soruya karşılık, yurt dışındaki Razete ve dergilerde reklam kam panyası yapılmıyacağını belirten Bakan, resmi ılâç sorununa da değinmiş. şunları söylemiştir: «71 gazetenin Basın İlân Kıırumundan resmi ilân aldığj ifade edildi. Ama bunlann içinden kaç tane sayabiiirsiniz? 101^'den fazla saymak güçtür. Hükümef ne düşünüyor bılemem ama, ben bu mesleğin bir mensubu olarak devletten çıkan 100 milyon iira ile ılânihaye (Üsteilk bu para devlet yatınmlaıından kesilerek) tu işin yürümeyeceğıni zannedıyorum. Tirajları artan gazeteler bu himayeye girecektir. IşverenJer için çahşan gazeteler var. Bir de bünyesindeki fikir ve beöen işçileri için çalışan gazeteler tar. Onların ödeme durumunda bulunduğu büyük meblâğîar var. Bır de berikiler var... Onlar aslında memnundurlar. Mesele Türk basınını konımaktır.» Turizm ve Tanıtma Bakanı Eirgit, konuşmasınm son bölünıünde kitle turizmi konusuna da değinmiş, «Biz hippileri tu. rişt saymıyoruz. Bunlar bütür. dünyanın başına belâdırlar. Bizim anladığımız turist, yılda 5 gece, hatta 1015 gece konaklayacak turisttir» riemiş. başka bir soruya karşıhksa şunları söylemiştir: «Müsteşanm Sayın Sezgin'in kırmızı plakalı araba ile değil bakanlığın hizmet aıaçıanndan biri ile çocuğunu okula taşıdığı ileri sürülmüştür. Bir takım fotoğraflar da vayımlanmıştır Konu aynı gün Teftiş Kuruluna ır.tikal ettirümiştir. Ayrıca Dev iet Bakanlığından da iconuyla ilgili tahkikat vapılması ıstenmıştir. Bu arada Cunıhuriyet Savcıhğı da idari tahkikat ıste. mıştir. Konu Teftiş Heyetmdedır. Bu kadarla vetineceğinı » Daha sonra Turizm ve Tanıtma Bakanhğı bütçesine, sahil yağmasım önlemek amacıyla konulan kamulaştırma ödeneği 40 milyon liraya çızarılmıs ve bütç* yapılan diğeı ekiemelerle birlikte 255 rnilyon İira olarak kabul edilmistir. (a a ) Neyzi, Denizcilik hizmetlerinin tek elde toplanacağını açıkladı Denizcilik Bankası eski Genel Müdürü Celâlettin Erol'un görev den aynlması ve yeni Genel Müdür Dr. Nezih Neyzi'nin göreve başlaması nedeniyle, dün Ulaştırma Bakanı Ferda Güley'in de katıldığı bir tören düzenlenmiştir. Denizcilik Bankası Genel Müdürü Dr. Nezih Neyzi, törende yaptığı konuşmada, «Tersanelerin bugünkünün çok ustünde bir kapasıteye ulaşacak biçimde, ayrı bir müdürlükte toplanması düşünülüyor. Limanların bir çatı altmda toplanması, Türkiye Limanlar Genel Müdürlüğünün kurulması planlanıyor. Denizcilik Bankası Deniz Nakliyat, Deniz Yollan Denizcilik Bankasının birleçmesi isteniyor» demiştir. Ulaştırma Bakanı Ferda Güley de yaptığı konuşmada, Yüksek Denizcilik Okıılunun, çok kötu du rumda ve yetersiz olduğunu belirtmiş, ulaşması gereken eğitirn durumu ile ilgili olarak TUBİTAK'ı görevlendirdiğini bildirmiştir. Bakan Denizcilik Bankasına ait bir arsayı öğTenciler için yurt ve lojman olarak ayırdıklanm, öğrenci harçlannın 75 liradan 150 liraya çıkanldığıru da bildirmiştir. o Örgütün işleri $nkm m' ADALET BAKANI; «AF KONUSUNDA MÜHALEFETİN NE DERECE SAMİMÎ OLDUÛU ORTAYA ÇIKTI» DEDİ ANKARA Atfalet Bakanı Şevket Kazan, hükümelin Millet Meclisinden gelen Af Kanunu teklifine Cumhuriyet Senatosunda sahip çıkmaya kararlı olduğunu söylemiştir. Adalet Bakanı Şevket Knzan, Cumhuriyet Senatosu Anayasa ve Adalet Komisyonunun, Af Kanunu teklifi üzerinde yap tığı değişikliklerle teklifin Cum huriyetin 50. yılını ifade eden bir hale gelmesi için tarihini değiştirirker\, muhtevası üzerinde yaptığı tasarruflarla ona alelâde zamanlarda çıkartılan Af Kanunlarından farksız haie getirdiğini belirtmiş, •Tesbit tarihini geriye almakla kader kur banlarına karşı müsamahada da muhalefetin ne derece samimi olduğu artık ortaya çıkmıştır» demiçtir. Bismil'de jandarmaya karşı gelen 25 kisi tutuklandı DİTARBAKIR Önceki gün öğleden sonra, Bismil ilçesi Rışık köyünde meydana gelen vt güvenlik kuvvetlerine karjı gelmekle sonuçlanan olayla ilgili 25 kisi tutuklanmıştır. Güvenlik kuvvetlerine bir »r» zi anla$mazlığı sırasında karjı gelen köy halkının, Jandarma Birlik Komutanı Teğmen Ahmet Hekimoğlu. uzatmalı çavuj Izzet Dogan. Isndarma assubay Pevket Ağca ile be? Iandarm» erini çesitli yerlerinden yaraladıkları anla;ılmı;tır. Aynı gect Közaltma alınan 50 kisiden 25 kisi dün suçlu görülerek tutuk lanmıştır. BOZBEYLİ; «SENATO BAŞKANI BAYAR'I TABİÎ ÜYELİĞE DAVET ETMELİ» Demokratik Partinin bugün Parkoteld'e yapılacak olan parti teşkilâtı toplantısına katılmak üzere Istanbul'a gelen Baş kan Ferruh Bozbeyli. «Celâl Bayar'ın Cumhuriyet Senatosu tabiî üyeliği» konusunda sorulan bir soruya, «Anaya?amıza göre Celâl Bavar, Cumhuriyet Senatosunun tabii üyesidir. Senato Başkanı adını okuyunca buradayım der mi demez ml kendi takdirine kahyor» demsf tır. Proje hazırlamak gerekçesiyle kurulması kararlaşıırılan bu yeni örgütün, görev ve yetkı alanına giren bir işievi, tasannın altıncı sayfasmda »u biçimde tanımlanmaktadır: ««Projenüı önceliğine karar ver mek, yapılabilirliğini tavin etmek, Hükümet kararlarından önceden haberdar olmak suretiyle projenin maksada uygunluğuna karar vermek.» Tasarı, kalkınma planUrının etkin bir biçimde uygulanması için sektör programlarınm bir kamu yatırım programına göre organizasyonu ve koordinasyonu ile projelerin hazırlanmasmı gerekli görmekte, bu görevı Sanayi ve Teknoloji Bakanhğı içinde kurulacak veni örgüte vermektedir. Tasan, Araştırma Plan Proje Müdürlüğü'nün ilgı alaninin tanımlamasını vaparken şöyle demektedir: «Bu Genel Müdürlük, merkezi teşkilâtı vasıtasiyle Bakanlık bün yesi içindeki diğer kuruluş ve teş kılatlann işbirliği ve ışoölümü ile Master, £ektörel ve Bölgesel Planlann meydana getirilmesinı sağlarken. aynı zamanda da valUiklere bağlı sanayi rnüdürlükleri şeklinde oluşacaic taşra teşkılâtından gelecek etüd. öneri, plan ve projeleri yurt çapında yaklaşımlar ve uluslararası ve • veya bölgesel Dotansiyel açısından değerlendirmek ve oelirıi ko nularda söz konusu taşra teşkilatını takviye etmek suretiyle jurt sathında standart ve kalite kontrollarını ve fiyat kontrollanru da sağlamak suretiyle kalkınma plan hedeflerine uygun smai yatınmların >Tjrt sathında yaygınlaşarak tahakkukuııa yardımcı ve yol gösterici olacaktır.» Araştırma Plan Proje Genel Müdüıiüşü'nün iller örgütü konusunda «valiliklere bağlı olarak çalışan sanayi müdürl'ikleri hu yerarşik sıraya göre kendilerinoen sonra gelen grupiarı da icafcında takviye etmek üzere 4 grup tan oluşur» ilkesi getirilmektedir. İller, gelişmişlik deıeceleri bakımından A, B, C ve D gTuplarına ayrılmaktadır. Tasarı, il örgütleri olarak tanımladığı kuruluşların da, bugün Türkiye'de mevcut olanlara göre küçük bir Kenel müdürlük hacminde olmasına özen göstermektedir. Verilen şemadan anlaşıldığına gore, örneğin A grubundaki bir il örgütünde, 25 yüksek düzevde teknık eleman, 13 yardimcı tekrüic Resmî ilânlar İlk ve orta dereceli okullarda vodvil ve açık saçık piyesler oynanmayacak ANKARA İlk ve orta dereceli resmi ve özel okullar müsamere yönetmeliği yeniden düzenlenmiştir. Yürürlüğe giren yönetmeliğe göre, öğrenciler ve veliler için d'üzenlenen müsamerelerde oynanacak piyesler, millî şuuru uyanık tutucu, bireyleri millî ülkülerle ahlâkt değerler etrafında toplayıcı ve birleştirici, millî gelenekleri, aile, yurt ve millet sevgisini yüceltici, iyimser ve ileri hayat görüşü kazan dırıeı, insanlılc ve tabiat sevgisi aşılayıcı nitelik taşıyacaktır. Okullarda hafif vodviller, İçinde açık saçık sahneler bulunan, toplumca benimsenmiş değerleri yeren, gelenek, görenek ve toplum düzenine uymayan, çocukluk ve gençlik çağının normal geüşmesine zararlı etkileri bulunan piyesler terasil edil miyecektir. Müsamerelerde oynanacak piyeslerin dışındaki gösterilerde de siyasî, ideolo.iik vt bolüeu telkinler yapılmasına, kisisel eleştiri ve taşlamalara yer verilmİyecekHr. Okul temsillerinde dekor, ko? tüm için fszla külfete girişil miyecek, sadelige ve tabîiliğp önem verilecektir. öğrenci ol mayanlar okol temjillerinde rol alamıyacaktır. (aa) kecep ÇALÇlCt <tos ninesim Cumhnrlyet Reşat Hnnlt Azlz Napolyon 24 ayar 22 ayar ALT IN 550., .• 5 3 2 «90 •• 710 S3O. . MO 500 .• 5 1 0 . 600. •• 6 1 0 . 77 50 • 77.75 . 71.00 •• 71.35 Edebiyatı Ödülleri W74 yarı;maw sonucı^ Haîiran'da ilân edilecektir. (llâncüık: b(J17 31«)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear