Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURÎYET 21 Kasım 1974 üksek yargı organlan, Yargıtay, Danıştay ve TUksek Hâkimler Kurulu temsilcUerlnin, Cumhuriyetin 51. yıldönümü törenlerine katıimadılclannı gazetelerde okuduk. Daha önce de yeni adalet yılının açılıs töreninde Yargıtay Baskanı Sayın Cevdet Menteş'in konuşmasından, protokoldaki yerlerinin doyurucu biçünde belirlenmemesi nedeniyle, 1962 yılından beri resml tören ve kabullere üzüntü duyarak katılmadıklannı iaittik. yine Sayın Baskanm konusmasından, o tarihten beri bu konunun çözümü içın yamsmalar yapıldığını, fakat bir sonuç alınamadığını öğrendik. Y ADALETE SAYGI Şerafettîn CANPOLAT ADANA DEVLET GÜVENLÎK MAH. rınaa naıunuere. uarodan sonra gelen bir sırada yer venlir. Devlet parasi ıle kutlanan Cumhuriyetin 50. yıldönümü törenlerine adliyeden yalmz savcının çagnldığına, niceleri (!) çağnhrken, görev sıfatlarının başında Cumhuriyet adını taşıyan öteki savcüar ile Cumhuriyetin koruyuculuğunu yapan hakimlerin çagnlmadıklanna tanık olduk. Görülüyor ki, sonın bir protokol sorunu olraaktan öte, Yargının ve yargı görevlilerinin değeri ve saygınlıgı sorunudur. Anayasa ayn bir bölümde yargının bagımsızlıgını kurallara bağlarken saygınlığını da sağlayıcı kurallara yer vermiştir. Anayasanın «Hâkimlik teminatı» başlıklı 133. maddesi, «Genel veya özel hiçbir görev alamazlar» yolundakı buyrugu, öteki memurlardan ayrık tutarak «Maaş ve ödeneklerinin kanunla düzelenecegi» kuralı v.b. bu saygınlıgı sağlayıcı kurallardır. Ne yazık ki, bu Anayasa kurallarının amaç ve anlamlarına uygun saygınlık kazandıracak yasa düzenlemeleri 13 yüdan beri bir türlü yapüamamıştır. Bu^ hâkim ve savcılarla bu meslekten sayılanlar ayn bir maaş yasasma kavuşamadıklarından, personel yasasına eklenen bir madde sayesinde maaş alabilmektedirler. H&kimlik teminatı ise son Anayasa değışiklikleri ile zedelenmiştir. Her yurttasa tanınan ÜYESÎ haic arama ve başvurma yolu hfildm ve savcılar» kapatılmıştır. Haksız bir işleme ugradığı fcanısında olan bu kimseler haklarında yapılan ışiem aleyhine, hiç bir yasa yoluna başvuramaz, durumuna düşürülmüşlerdir. Yargı görevlüeri, özellikle hâkimler, Anayasa'nın buyrugu karşısmda hiç bir genel veya özel görev alamazlar. Örneğin: bilirkişUik, ö£retmenlik yapamazlar. Bu nedenle maaşlanndan başka öteki kamu görevlilerinin bir kısmında olduğu gibi hiç bir yan gelirleri bulunmamaktadır. Anayasa, hâkimlere başka görevleri yasaklarken, darlık ve yokluk içinde kalmamalannı sağlamak için de maaşlarını ayn bir düzenlemeğe bağh tutnıuştur. Bunun gibı devleti de «Çalışanlann yaptıklan işe uygun ve insanlık haysiyetine yaraşır bir hayat seviyesı sağiamalanna» olanak verraekle yükümlü tutmuştur. Oysa yargı görevlilenni aldıkları maaşla bu anlamda bir «hayat seviyesı» içinde sönneye oianak yoktur. Üstelik göreve yeni başlayanlardan son dereceye yükselenlere dek, taşıdıklan sıfatın saygınlığını korumak için maaşlannın büyük bir bölümünü ev kirası olarak vermek durumundadırlar. ÇünkU, yol yapımı, orman korunması ve benzeri devlet hizmetlerinde çalışan görevlilerin saray gibi lojmanlarda oturmalan karşısmda, bir gecekondu bozmasında oturmasının saygıniığından çok seyi Yarım yüzyıl önce, daha kısa bir zaman parçası içinde yapılan devrünlerle, hukuk düzenini köklinden defiştinneyi başarabilen Türfc ulusu bugün ne acıdır ki. 12 yıl süren ugraşılara karşın, onemsiz bir protokol düzenlemesinın sonın halini alabüdiğine tanık olmaktadır. Bu durum hukuk devleti ve yargı üstünlüfunü benimsemiş bir anayasal düzen içerisinde gerçekten üzücü ve düşündürtlcüdür. Sonın, sonuçta yargının ve adaletin saygınlıgı sorunu halinı almıstır. Toplumda yargı hizmetine ve onun görevlılerine kendilerine yarasır yer verilmeyınce, adalete saygı nasü sağlanabilecektir? Protesto edüen duruma gelince, bu durum yalnız Başkentte bulunan yüksek yargı organlannın sorumı olmaktan uzaktır. Devletin protokol kurallan, sırasında en küçük Uçeden başlayarak, öteki büyük uiere vanncaya dek her yerde geçerlidir. Bayramlarda veya ötekl resml törenlerde bütün daire müdürlerine, şube müdürlerine' natta demek başkanlanna vanncaya dek, temsücüerıne yerler aynlıp çağınlırlarken. adliyenen yalnız savcmın çağnlması ıle yetinilir. öteki savcı yardımcılan Ue hâkimlerin adlan bile geçmez. Dlusal bir bayramda, bu coşkunlugu görmek ve heyecanuıı duymak isteyen nâkim ve öbür savcılar kaldınmlarda, tutukladıgı veya ceza verdıgi kimselerle koltuk koltuğa toreni izlemek durumunda bırakıhrlar. Yine bu protokol anlayışı ile, resmi bayram kutlama programla alıp götüreceğinl bilmektedirler. Yani devleün esirgeyip sağhyamadığı saygınlıgı, bağırlarına taş basarak kendileri saglamaktadırlar. 1974 yılı bütçesine, Yargıtay üyeleri için iki otobüs alınması amaciyle konulan ödenek, sonracfan bütçeden çıkarılmıştır Karayolları, Su Isleri ve öteki birçok kamu kuruluşlannda çaJışan daktilo ve hizmetliler için bile servis otobüsleri çalışırken, yargı görevlilerinin tUmüyle bu olanaktan yoksun bırakılmalannın nedenini anlamak güçtür. cBütçe tasarrufu» gerekçesi veya «fakir millet» edebiyatı yalnız Yargı için mi geçerli olacaktır. tşçisine, memumna karşılıksız hiçbtr hixmet gördürülmeyen anayasal bir düzende, sırasında tatillerde de çalışan Yargı görevlilerinin saygınlıgı söyle dursun, öteldlerle esitlikleri bile sağlanamamıştır. Yargı organı ile görevlilerinin saygınlığına gölge düşüren, zedeleyen örnekleri daha fazla sıralamağa gerek yok. Verilen birkaç örnek bile ne durumda olduğunu, nasıl bir sorun halini aldığını yeterinee göstermektedir. Durum böyleyken, Yargı organına karşı zaman zaman bllimsel olan veya olmayan eleştirilere ve yergilere de tanık olunmaktatfır. Yargı organı bir tabu değildir. Elbetteki eleştirilebilecektir. Ancak haksız ve yersiz saldınlınn saygınll^ından çok sey alıp götürmekte olduğu zamanla anlaşılacaktır. Hâkimlere güvensizlik, sonuçta adalete olan saygıyı da, inancı da yok edecektir. Eğer «Adalet mülkün temeli» olacaksa, adalete karşı inancı da saygıyı da toplumda kökleştirmelidir. Yoksa, adalete saygımn her yönü ile törpülenmesi yolu Ue dejil. Yargı, vatandasların her türlü hak ve hukukunun, özgürlüklerialn güvencesidir. Bu giivencerfen yoksun insanların yaşadığı topluluklara «uygar toplum» denilemez Devleti oluçturan üç güçten biri olan yargı gücüne, yarasır olan değer ve saygınlığını vermek ve adaleti vüceltmek devletin başta gelen bir ödevi olmalıdır. Bu yapılmakla, kazanaa toplum, güçlenen devlet olacaktır. Adamcıklar... 1935 yılında bir Burıa gezisinde Atatürk, yanındakl mebuslardan bırine sormuş: Sizin bir kardeşiniz vardı, aynı sınıfta okumustuk, çimdi nerelerdedir, ne yapıyor? öğretmemür, buradadır; emrederseniz çağırayım. Mebusun bir de öğretmen büyük ağabeyi olduğunu duyunca, Atatürk hepsini sofrasına çağırmış. Amaç, gönül almak, sohbet etmek; belkı de bir değişik çevreyle ilişki kurarak ülke sorunlannı başka btr açıdan değerlendirebilmek... Bir saat sonra çağnlı kişiler gelmişler. Atatürk'ün sınıf arkadaşı daha salonun kapısından girerken yüksek ve tepeden bir sesle bağırarak, gayet lâubali: Hoş geldin Kemal!... Atatürk bozmamış, ama sofrada içildikçe yıvışmaya başlamış eski sınıf arkadaşı; bir ara: Kemal, demiş, hatırlar mmn, Selânlk'te sana (...) Paşanın kızını istedik de vermedilerdi. Mustafa Kemal: Yok canım, demi?, ben evlenme lainl bir kez istedira ve yaptım, bunlar lâftır. öykünün bundan sonrası pek önemli değil. Bizim için önemli olan şu: Hayat sürekli bir değişim demektir. Insanlann bu değişimde çeşitli anıları, girişimleri, başarıları, başarısızlıkları olabilir. Klslnin kendine saklamak istediği yaşantılan da olabilir. Bu yaşantıları paylaşan bazı kişllerin, sonradan kendilerine pay çıkarmak istemelerl insan ruhunun anlaşılır yanlannı yansıtır. Bir kimse vaktiyto ?u veya bu nedenle yanyara bulunduju kişiyi birtakım bulanık anüara dayanarak küçültmek isterse, kuşkusuz kendisi küçülür. Bundan bir süre önce bir lokantada arkadaşlarla yemek yiyorduk. Yandaki masadan içkinin etkisiyle denetimini yitirmJ» sesler yükseliyordu. Birisl Ecevit Kabineslndeki genç CHP'li Bakanlardan birinin adını yüksek sesle çevreye duyurarak: Ulan adam mı o be!. diyordu, b«n kendisinl yirmi yü Sncesinden tanınm: cahildir, mallye ekonomi bilmez... Pöyle konuşan adamlara her yanda rastlanır. CHPli genç Baksn yirmi yıldır ne yapmış? Kendisini yetiştirmis mi? Hangi sınavlardan geçmiş? Bugünkü Kişiligiyle yirmi yıl önceki kisiligi arasında olumlu veya olumsuz açıdan nasıl bir degişim gerçekleşmiş? Bunlar düsünülmez. Vaktiyle aynı okulda bulunmak, ya da bir süre ortak olaylar içind» yasamak, ahkâm kesmek için yeterli sayıür. Ama unutmamak gerekir Id, insan bir başkasına değgin bir yargıya varırken kendisini yargılamaktadır. Son zamanlarda Ecevit için 8ürü sepet yan yazılıyor. lcitaplar yayınlanıyor. cKolejli Eco» nun nasıl «Karaoğlan» olduğu atılatıhyor. Bunlann içinde dejerli olanlar var, işin ticaretine kacanlar var. Ama bir de bu yayım seterberliginin küçük tüccarları oelirdi piyasada... Ecevit halkın sevfrilisi ve demokratik solun lideri oldu ya; küçük anılannda Ecevit'in kişlliğini azımsamak çabasımn ticareti gırla.M Bır fün ben Eco'ya dedim ki... Karşımda müşkül duruma düşmüstü... Mebus olmak için yalvardı bana... Adam&kıllı paylamıştım kendlstni... Evet. böyle konuşan adamcklar. her zaman piyasada bulunur. Ama bu adamcıkiann konuşmalan iki nefeste daŞılan sigara dumanlan gibidir. Ressam yaptıgi tabloıarla, mü*i»yen besteledıgı parçalarla. yazar ortaya kovdufiu vapıtlarla, kumandan kazandığı savaşlarla, devlet adamı geıçeKİestirdigı eyleralerle deierlenlr. tnsan», talka, devnme dönük v« çağdas deger yargılarına ba|lı loivak k&çırulaıac bu ölçüdür. Kişinin kimliği; yaratıcılığı ve vapıcılığı vönünde astığj sınavlarla oiuşur; belirlenir Dedikodusaı tjevezelikler ise yapanları küçüjtmekten gayn bir dejer catımaı. Adam degil de adamcık olan, gerçek adamlarla ılişkiye hiç bır «aman geçemes. Adamcığın değer yargılan terstir, bonıktur, küçükttir, mideseldir. Bunun içindlr kı attem olanlfcnn adamlığı, adamcıkların küçük amlarına vansımaz, yansıyamaz. BAKANLARA BAKARKEN! OKTAY AKBAL Evet , Hayır PERSONEL HAREKETLILİGI temmuz 1965 tarihinde kabul edilen 657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu 23 temmuz 1967 tarihinde yayınlanımştır. Kanunun bazı hükümleri yayın tarihi ile yürürlüge girmiş, ancak mali hUkümlerının uygulanması bazı nedenlerie geri bırakılmıştır. 1970 yılında, Kanunun yürurlüğe girişinden o tarihe kadar omşan yeni dunımlara uygun degişiklikler yapmak, konuyu gunün ekonomık ve sosyal koîullann» göre yeniden ele alraak ve 657 sayılı Kanun kapsamı içinde ve dışında kalan kamu personei; arasında ücret denkligi saglanıak amsa ile çalışmalar yapılaıak 657 sayılı Devlet Memurlan Kanununa ek 1327 sayılı Kanun çıkanlmıştır. Personel reformunun genel a macı ise, iş ile insan arasınüaki ılişkiyi yeniden düzenleyerek kamu yönetiminin etkinligini ve verimliligini arttıracak personel rejimini kurmaktır biçiminde açıklanmaktadır. Yazımızda, 657 (1327) sayü: Devlet Memurlan Kanununun yukanda yer verilen amaçlanna karşın, yol açtıgı personel narekettütti «Persortel devHs konus»> nu yönetim personel iliskileri ışığında inceleyeceğiz. 657 (1327) sayılı Devlet Memurlan Kanunu'nun uygulamaya girmesi, özellikle ilk ödemeler ile baslayan intibak derece ve kademelerine yapılan itirazlar, değişilc örgütlerde farklı intibak uygulamalan, farklı anlayışlar, kurulup kurulup dagılan çeşitlı intibak komisyonlan, ilk dört aereceden kadro alma. gösterge karşılıklan fazla olan kadrolara geçme, yan ödemelerden yararlanabilme girişimleri, arka arkaya çıkarılan kanun kuvvetindeki kararnameler ve bunlara baglanan ümitler, biteviye bekleyişler ve tUm bu lslemlerin gunün kosul M akan oltnak... Galiba Türkiye'de en kolay islerden biri! Bir adam gelıp bir bakanlık koltuğuna oturuyor. Nasılsa hangi rüzgârın itifiyle oraya gelmışse geliyor. Üç ay, beş ay kalıyor oratfa. Birtakım ışler yapıyor, birtakım »özler soyluyor, sonra baska bir rüzgâr esince gidiyor o yerden. lyi bir •d. birtakım yararlı yapıtlar bırakmışsa ardında, günü jehr yeniden bakanlığa getırilir, bu dogaldır. Ama ardında yalnız kotü anılar, başarısızlıklar bırakmış bırı yeniden bakanlıga letirihrse bunda bambaşka nedenler aramamalı mı? Irmak kabinesınde 12 Mart hükümetlerinde görev alraış kijiler pek çok. Tek tek adlarını savalım blrlıkte: tlhami Sancar, Zeyyat Baykara, Mehmet Ö7güneş. Hayrı Mumcuoglu, Mukadder öztekin, Vefa Tanır, Kemsl Demır, Sabahattin Özbek, Selâhattin Babüroflu. Tam dokuı bakan! îçlerin<îen biri, yalnız Babüroflu ll'ler hareketine katılmış. Ötekiler Erim. Melen, Talu kabinelerinde görev almış kişiİer. 12 Mart sonrapı hükümetlerinin giri'jtıkleri işlerde derece derece sorumluluk payları bulunan kimseler. örneŞin bir özbeki na^ıl unutabilirsiniz? Eğitim Bakanı clduğu günlerde devrimci, Atatürkçü. ilericı ne kadar öğretmen varsa hep«i kıyıma uğramış. Böyîece Eğitim dünyamızm «unutulmaz»ları arasına girmis bu bay. Oldu olacak yeniden Eğirim'in başına getirselerdi de Üstündag'ın gerçekleîtirdiği olumlu, yararlı işleri kökünden degiştirseydl! Ssncar, Öz.^üneş. Mumcuoğlu, Öztekin, Tanır, Demlr gibi 12 Mart dönemi bakanları rfa başanlı bir binav veremediler bakanlıklarında. Geldıler. geçtiler. Şimdı yeniden onlan gün ı?ı*M^ıkarmak kJmin düsühce>»fdir»Hem bu ülkede «taraf«ıriflBt altında bakan yapılabilecsk.bafka«.la»il»r..yok «ı»<^ dur? llle de •olaSarvüstü» her donenıin bakanları bu kişller mi olmalı? Demir, Özbek, Sancar, Tanır, öztekin, Mumcuoğlu! Ne vazgeçilmez ki'Mlermiş bıınlar Sayın Irmak oldu olacak bu bakanhklara da ünıversiteden profesör ve d'oçentler bulsaydı bari. Hiç defilse bllimsel bir kabine kurmuş olurdu! Öteki Dftkanlara bakıyorum. Bay Baloğlu'nun Eğitim Bakanlığına atanması, sonradan Spor'a geçirilmesi de şaşırtıcı bir iştir. Bay Baloğlu'nun bunca yıllık Talim ve Teıbiye Kurulu Başkanlığı ne denli verimlidir, bunun yarpısı ıı iğitimcüer versin benden önce. Ya Nermin Hanımın Kültür B?.Kaulığı? Atatürkçü kabine kurmak istedin mi ille oe bir buyan alacaksın, başka yolu yok! Göstermelik AUtürkçülük degil midir bu, başka ad verebilir misiniz böyle Kte'.uikaiz islere? Bayan Neftçi bir avukattır, bari Adalet Bajcanı yapsaydmız! Hele Türk İş Genel Sekreterinin Sosyal üüvenlik Bakanı olu$u büsbütün garip bir iştir. Bu Bakanlıgm ne yapacağı, hangi görevlere bakacağı bile belli degil, Bay Şidc kimdir. necidir, «Sosval Güvenlik» derken ne anlar, ne düsünür? Hepsi karanhkta. Geneı Sekreterini olağanüstUtat>3ineyeveren Türk İş bu olağanüstü kabinenin destekçisı ,nidir?. Hani Bay Tunç «erken seçim»den, özgürlükçü denıoKrasiden y m r.aydı? Genel Sekreterini kabineye veren Genel Başkan cerken seçim» için genel grev önerisini sürdürecek m:di!? Açık söylemek gerekir, bu kabine ölü dogmustur. Tek bir yurt sorununu çözümleyecek güçte defildir. Sayın Irmak'ın yetmiş yaşuida girdiği bu güç sınavdan başarıyıe çıkmasmı isterdim. «Bir Atatürkçü" yazımda bu isteğimi belirtmekten de cekinınedim. Sandım ki, Bay Irmak hiç değilse kendı «Atatürkçülük. çizKİsinde kişilerden bir kabine kuraı Ama açıklanan kabine listesi bu umudu da kökünden yok etu. Irmak Kabinesi Meclis'ten güvenoyu alabilir mı? Şimdiden partiler olumsuz bir tutum takındıklanna göre. böyle bir umut da yoktur. O zaman bu olağanüstU Kabine güvenoyu almadan uzun süre ayakta kalabüir mi, iş görebilir mi? Anayasa. sağduyu. demokrasi v.b., v.b. deferler. ölçütler anlayıslar böyle bir durumu hoşgöriir mü? Bir anda akla gelen îsir sürü soru. Ben yanıtlayamıyorum. Belki Baçoakan yanıtlar. Nasıl mı? Bekleyelim, anlayahm. B r Çağdaş Yayınlarının 7. Kitabı DÖRT KUPUCU ÖÖBETIVIBNİN IASARI İLE VÜRÜTTÜftÜ NADÎR NADÎ UNIVERSİTE (Cumhuriyet 9182) Türkiye Demir ve Çelik Işletmeleri Genel Müdürlüğünden KARABÜK lşletmelerimiz, MaUeme îkmai Müdürlüğü, Etüd Planlama Müdürlüğü ve Bas Müterclmlikte gerevlendirUmek üzere, enftz5 yıllık megleki tecrübeye sahip 3 adet tngilizce bilen Mütercım Almacaktır lsbu elemanlar 657 sayılı Yasa dışında tatminkir bir ucretle ıstıhdam olunacaklardır. İsteklilerın ılân tarihinden itibaren en geç bir hafta içinde dilekçe Ue Personel Müdürlüjümüze müracaat etmelcn gerekmektedir. îlânen duyurulur. Tt5RKtYE DEMİR VE ÇELtK IŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜGÜ (Basın 25400) 9170 İsteme adresi: ÇACDAŞ YAYINLARI Cağaloğlu Halkevi Sokak No 39 41 TEL: 22 42 90 vanlarının büimsel dejerlendirmelere dayanılarak saptanmadıgı görülmektedır. Aynı kanı, 14 derece kadrolann dagılımı için de geçerlidir. Devlet Memurlan Kanunu ve ek kararnamelerin, yönetim personel Uiskilerini büyük olçude olumsuz yönde etkiledlğl ve oersonel hareketliligine zemin hazırlacügı bir persooel grubu oıu»Mehmet KOYUNOĞLU muştur. Devlet Memurlan kapsamına giren örgütlerde, ö«eUikle Bakanlıklarda araştmna ve planBağKur Gen. Md Şb. Mudurü lama birimlarinde förevU. mali, ekonomik, teknik öfremmle, lısans üstü özel uzmanlık eğitımilanna uyumu güçlükleri, yöne cegini belirleyen karamame ile, ne, bilgi ve uzun tecrübeye sahip tim • Personel ili»kilenni btiyuk özellikle teknik • sağlık egitım belirli bir grup uzman personel Ue devlet yükünün önemlı bir ve öğretim hjımetlen sınıllarının bir ölçüde etkilemiştir. her kademede personelino denge böltirr.Unü omuzlannda taşıyan Gelişmelerin üzdügü, dlger bir •orumlu şet ve ionınjlu memurdeyişle yönetimden katkısının li bir biçimd* yan öderr» vsril lar, kendi kadro dereceleri karmesi öngöriilmüş bulunmakuıdır. karşılıgını alamadıgtna inanan Bu kararname ile yönetim per şılıfı aylıkları ile çalışma durukamu personeli, kurtulusu, görev mundadırlar. veya sınıf veya örgüt değiştirme sonel ilişkilerini olumlu bir bıAynı görevlerin Iktisadi Devlet çımde etkilemek ve Kanun uygude. olanaklar elverdiglnce özel Tesekküllerinde 1 4 derece kadıokesime geçmede veya dış ülkelere lamasından bu tarihe kadar süre t,'elen. ücret ve çalışma koşuilıun lardan yararlananlan gibi, kuragitmede aramıştır. nedeni ile görev değiştinrseyi. luşların özel kanunlarına day jııKanun uygulamasımn yol açtı özel sektöre geçmeyi, yurt dışın larak yaptıklan ek ödemeleri ue gı personel harekeüilıği, aynla da çalışma arzu ve girişimlenni bulunmaktadır. nın tamamen ken<tW»tegıne baj büyük ölçüde gidermek müm'.cün Bu durumda, özellikle Bakanlı ve sadece Ucret ve çalışma ko olacaktır. lıklarda, sö» konusu uzman gerşullanmn yetersi«#H|pe dayalı S8z koAttsb" kbrVrıtatliAdn W <o*l il* sofulnlu şrf ve kaliteli « nedenlerden oluşmaktadır. ilginç yeniliği iîe Genel Idari Kiz memurlar ya kendi örgütlen için657 (1327) sayıü Devlet Memur metler sınıfı bölümUnde karşıla de görev veya sınıf degiştirmek lan Kanunu ve kanun hükmündo şıyoruz. durumunda kalmakta, yahut da Genel Idari Hizmetler Sınıfı maddi olanaklan iyi Iktisadi Dev ki kararnamelerin özellikle ödemelere ilişkin hUkUmlerini ycni BölUmünün 121 sıra nurnarala Jet TaçeMtüUerıne vey» özel sekleyici bir biçimde hazırlanarak rmda yer verilen görev Unvanla tdrdekJ kuruluşl«ra geçmektediryaymlanmış bulunan 31.5.1974 rı, kamu kesiminin her kademe ler. tarihli 12 sayılı Kanun hükmün den yöneticisini oluşturmaktadır. Örgütlerde personel hareketlilideki kararname, genel anlaıuda Iktisadi Devlet TeşekküllerinIe. güıin oranının yüksek olması ve bir ölçüde personeli hoşnuı k&rarnamede yer alan yönetim maddl ve manevt bakımdan saetmiş ise de mali hükUmleri he kadrolannuı tümü, genel ve kat kıncaiı durumlar ortaya çıkarmak nüz yürürlUge girmemiş bir Ya ma bütçeli dairelerin ise % 9O'ı tadır. Görevin gerektirdiğı niteliksanın yarattıgı bu hosnutlugun .^imdiki durumda 1 4 dereceden leri taşıyan uzman elemanlann ve sUreklillği konusunda, göruş be kadrolarda görevll bulunmakta tecrübeli şef ve memurlann ördırlar. iirtme olanagına sahip defilU. gütten aynlması, bunlann yerleYöneticiliğin önemüıi takdir rini doldurmak konusunda, yöne5.8.1974 tarih ve 7/8672 sayıü, hangi görevler için ne miktarda edenlerdeniz . Ancak, Genel tda time oldukça güç görevler yüklei$ güçlUgü, iş riski ve eleman te ri Hizmetler Bölümünde yan ö mektedir. (1) minindeki güçlük zammı odene demelerden yanrlanan kadro UnYönetim personel iliskilsrt açısmdan, 3040 yaş arasında lisans üstü özel uzmanlık bügısıne sahip, yetenekli ve tecriibelı orta kademe mtelikli uzman personelin örgütlerden ayrümaları, hiç bır zaman, genç personel arasında, evlenen genç kızlar arasında, 50'nin üstündekl yaş grubunda, 8 aydan az hizmet süreli niteUkslz memurlar veya büro peısonelinin aynlmalan kadar daha az önem tasımamaktadır. örgütlerde bu sevıyedekı memur hareketlüiginın oranının yüksekügi yönetim • personel Ui*kllerüu tıimü Ue olumsuz yonde etkileme durumundadır. Ayrılan personeün, yerlerine ftiınan|gr hem niteliklen hem de davraaışian Ue bırınüe uyum saglayauamakta, bu durum djjer personelin hoşnutsuzluğunu artürdıjı gibi morftl dunımlannın bozuimasına da yol açmaktadır. Bakanlıklar gibi özellikle plânlayıcı ve koordine edici fonksiyonları agırhkta olan merkec örgütlermde, niteUkü ve tecrübeli orta kademe uzman personele daha fazla gereksinme duyulmak ta ancak, mevcut sıstemler çarkı ters yönde islevsel küarak, yetismiş personelin aynlmalanna, yer lerine ise yetersız maddl koşullarla nitelikli personel alma uisnağı bulunmadıgı için tecnibesiz ve niteliksiz personelin atanmasına yol açmaktadır. Bu kofullarda, maddi olanak lardan en üst seviyede yararlan dınlmalan geregüıe ınanılan yonetici kesımın, kamu yöneunuom etkinligini ve derinligini artürmada ıstenen duzeyde basan sag layabUmeleri konusu, süphe gctürilr. Sonuç olarak, bu duzeydekı personel bareketlüıjıru asganye indirmek yolunda, personelin gör düğü işin gereginin ve önemintn benimsenmesi ve personele benimsetilmesi yanında, örgütlerde 14 derece kadrolardan yan ödemelerden ve tüm maddi koşullardan yararlanma durumunda olan görevlerin, büimsel yöntemler ve tekniklerle saptanan belli faktörler açısmdan incelenerek. her görevin birbirine oranla taşıdıkları degerlerin bellrlenınesı ve göreve göre kadro ilkesıne da yalı bir öderoe dengesinin Kurul ması ve bunun giderek hızlanar. toplumsal degı?me süredne uy gun bir biçimde korunması, objektifligin ve büimselliğin ışığında atılmış bir adımın beUrusı olarak almabilir. GÖREVE GÖRE KADRO İLKESİNE DAYALI BtR ÖDEME DENGESÎNÎN KURULMASI VE BUNUN HIZLANAN TOPLUMSAL DEĞÎŞME SÜRECİNE UYGUN OLARAK KORUNMASI GEREKtR. TEŞEKKUR Çok sevgili alle büyüğümüz Erzurumlu CELÂL KUŞÇULUOĞLU'nu 17 kaaım pazar günü kaybetmiş bulunuyoruz. Acımız büyüktür. Yakın ügüerini esirgemeyen Doktor Ayhan CANER ve Doktor B«kiı UZEL beylere, acuTUZi paylajan dost ve dkrabalarımıza sonsuz tetekkürler. AİLESt Cumburiyet 91S1 TEŞEKKUR Annemiz MEHLİKE BARLAK'ın hasUlıgı «ırasmda tedavisi ile yakından ilgüen«n lıt. Gögüs Cerrahisi Merkezindea basanlı ameliyatı Ue kendisini laftlıjına Sayın Dr. TEZER ULUSOY'a kavufturan yakın ilgisini bizden esirgemiyen degerli dost Sayın Doç. Opr. Dr. ULU SUNGU'ya Sayın Dr. TUÛRUL ÇAVDAR'a cıktı Bashemsire ESEN hanıma ve bütün cerrahi servisi personeline »onsuz tefekkürlerunici tunaru. AV. Erain Ö. BARLAK Cumhuriyet 9180 Vunan prapagandası Kıbrıs koriusundo .Yunanlıların . şu sırnda nolor 'yaptıklafırıı k bilmok ,> ister Sokakfa gürfiltü tar Fıyatı: 15 Lîra DİmiM KİtsıKis kaynak kitaplar lijıîım KİTflş lzmıt'te Devıen Kıralık Yazıhane (Cumhuriyet 9184) IMIMIMMMMMMMM Cumhuriyet: 9192 (1) Dr. Dofan Canman, Personel Hareketliliği, Amme tdaresi Dergisi. Cilt 6, sayı 4. Pethiye Caddesi Bilir Pasajı'nda tam donatılmıj avukat yazıhanesi devren kirahktır. Telefon: 41 10 23 31 37 37 ! • #• • • » (Cumhuriyet 9188)