23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Îşçiİşveren arasındaki anlaşmazlıklara çözüm aranıyor Işveren, direnişi yasa dışı olarak nitelerken, sendika 47 işçinin işten çıkarıiması için «kanunsuz lokavt» deyimini kullanıyor n w*p* Uzun süreli grevlerin sayısı gün geçtıkçe artıyor Geçtığimiz haftalar sıyasal ıhşkilerde olduğu kadar işçiışverensendıka ilişkilerınde de anlaşmazlıklar, uyuşmazlıklarla doiu olarak geçtı. Toplu sözleşmelenn yenılenme tarihlennin yıgıldıgı bir yılm ıçinde bulunmamızın da etkisı ıle, sendikalararası yetkı anlaşmazlıklan, grevler, lokavtlar ve uyuşmazhklann ya6aiar çerçevesınde çözümleneme'ne!>ı sonucu direnişler birbınnı izliyor. Bu arada. uzayan gTevlenn sayısının geçmiş yıllardan çok daha fazla olduğu dikkati çekiyor. sendikadan aldıklan fçln btiyük ölçüde bir zarara uğramıyorlar. Uzayan grevlerde ıkincılık rekoru yıne Madenlş Sendlkasını ilgilendiren bir diğer ış yerwie. 200 işçinin çalıştığı Anaaoıu Döküm Fabnkasındakı grev, toplu sözleşme rnüzakerelerımn sonuçlandınlamaması üzerine 24 nisan tarihinde başlamış u. Madentş Sendikası yetkililenmn verdıkleri bilgiye göre, Anadolu Döküm de de anlaşmaya gidiimesi konusunda şimdilik hı;bır belirti görülmemektedir. rCıbrıs olaylan öncesi başlamış ve Kıbns Banş Harekâtı sırasında tüm grevlerin ertelenmesin» karşın sürdürülen bir diğer grev ömür iş yerinde. Oleyis Sendikasınm Omür l o kantasındaki grevi 12 temmuz tarihinde başlamıştı. Sendıka ısverenın olumsuz tutumu Kaı flsında grevi ertelemeden sürdürduklerini ve anlasma konusunda henilz en ufak bir belirtinin sö» konusu oUnadığım açıklamıştır. 115 işçinin çalıştığı iş yeri U« ilgili olarak gelen haberlere gOre, başka yatınmlan olan Uveren. bir başka yerde aynı tür lokanta açmayı plânladığı İçin süren erevi önemsememefctedlr. Geçmiş yıllarda da yoğun sendikal olaylara konu olan Gislavet'te 870 işçinin sürdUrdüğU grev bir ay ve bir haftasını tamamladı. Gislavet'teki grev, işverenin Lâstikİş Sendikasmın yaptığı toplu sözleşme çağrısına gelmemesi Uzenne başlamıştır. tAs tikîş Sendikası ile sözleşrae yap mamakta ısrarlı görünen işveren, geçmiş yıllarda da aynı sendika ile çatışmıstır. Ancak yeni toplu sözleşme dönemi için sözleşme yetkisini yeniden Lastikİş Sendikası alınca, muzakerelere oturulamamış ve 7 ekim tarihinde grev başlamıştır. Sendika yetkilileri anlasma konusunda henUz hiçbir görUşmenin yapılmadığını belirterek, işverenin 1300 işçinin işinl yıllardan beri 870 tşçıye yaptırdığını ve hiçbir oak vermek istemediğini Ueri cürmUşlerdir. Yıldız Porselen'de işçi direnişi devam ediyor Topçular Yıldız Porselen Fabrikasında 47 işçinin sendikalaşma hareketi nedeni ile işten çıkarütnası sonucu üç gün önce başlayan işçi direnışi devam etnıektedir. Polis kordonu altındaki fabrikada işçiler, çıkarılan arkadaşları i;e alınmadan çahşmama konusunda direnmekte ve fabrika önünde beklemektedirler. Kauçuktş Sendikası yetkililerinin verdıkleri bilgiye göre, 150 iş çinin çalıştığı fabrikada işveren önce 24 işçinin i;ine son venniş, daha sonra da bugüne dek hiç bir sendikanın giremediği iş yeri için Kauçuktş'in toplu sözleşme yetki sini aldığmı öğrenince 47 işçiyi is ten çıkarmıştır. Uzayan grevler 600 işçinin çalıştığı Elektromet&l grevi 7. ayını doldurdu. Elektrometal Pabnkasında işveren ile Madenîş Sendikası arasıodH çı kan uyuşmazlık sonunda srev S nisan 1974 tarihinde başlamıştı. O günden bu yana taraflar arasında hemen hemen hıçbır gcrüş me yapılmadı. Bazı aracılann ça basına rağmen sonuç aunrnay:ın uyuşmazlıkta, işçiler ücreüârini Şükran KETENCt sayılabileceği konusunda çeşitll kaygılar bulunduğu öne lürülmektedir. Referandumdan amaç, işçi nin gerçek düsüneeslnl saptamak ve sendlkasını baskılar dışında seçmesini lağlamak amaçlandıjına göre. referandu mun gizli oy ve açık tasnifle y t pılması gerekiyor. Ovsa Adana'daki ilk uygulamada işçilerin açık oyuna baş vuruldu. İlgililer bu tür oylamalann devam edeceğini açıklarlarken, işçi çevreleri bunun bir «yutturmaca» olduğunu iddia ediyorlar. Gislavet'te gTev nöbetinde bckleyen işçiler HALKI EN ÇOK İLGİLENDİREN ETBALIK KURUMU GREVİ ANLASMA İLE SONA ERDİ Geçtiğimiz haftanın halkı en fazla ilgilendiren gTevlerinden biri Et ve Balık Kurumundakı işyerlerınde surüyordu. Ancak Et ve Balık Kurumunun yurdun çeşith yerlerındeki 37 işyerinden 30'unda süren grev, dün akşam Besin îş Sendıkasıyla işverenin toplu iş sözleşmesi imzalanmasıyla sonuçlandı. Serbest pıyasa ıle büyük fiyat farklan olması nedenıyle zaten «yok» satan Et ve Balık Kurumu bayılerindeki kuyruklar grev süresınce hiç görülmemişti. Işyeri seviyesinde imzalanan S. dönem toplu ış sözleşmesiyle işçilenn yövmiyelerine bıruıci yıl 20 lira, ikinci yıl 19 lıra zam yapılmıstır. Ayrıca, işçılere 7 lıra olarak ödenmekte olan yemek parası 9 liraya, çocuk zammı 25 liradan 35 liraya, mallulUk ve emeklılik halinde evvelce ödenen 25 günlük tazmınat 30 gune çıkartılmıştır. İşçıler çeşitlı sosyal haklar da saflamışlardır. îşçiler bu sabahtan itıbaren işbaşı yapacaklardır. çuk fabrikasındakı grev, 74 gününü tamamlamıştır Grevın bir süre daha devam edeceğı belırtılen ış yerinde 25 ışçı çalışmaktadır. Madentş Sendikasmın 6 gün önce DokümAy Fabnkasında başlattığı grev olaysız sürmektedır. 300 işçinin çalıştığı iş yerinde toplu sözleşme uyuşmazlığı özellıkle ücretler ve sosyal haklar konularında görülmuştür. mal çalışma düzenı yeniden başlatılmıştır. Sona eren birkaç aylık bir diğer uzun grev Ayazağa Tuğla Fabnkasında. Çımseîş Sendikası ile Ayazağa Ateş Tuğla Fabrıkası ışverenı arasında imzalanan toplu sözleşme 180 işçiyi kapsıyor. Yasa dışı mı? Arkadaşlarının işe alınması için direnen ışçıler, polisin çağınldığı iş yerinde iş yerine sokulmamıştır. Işveren, işçilerın direnişinin yasa dışı olduğunu açıklarken, Sendîka yetkilileri, işverenin işten çıkarma hareketinin bir çeşit kanunsuz lokavt olduğunu Ueri BÜrmüş'.erdır. Sendika yetkilileri ayrıca, söz konusu iş yerinde bugüne değin hiç toplu sözleşme yapüamadığını ve işçilerin ücretlerinin çok düşük, çahşma koşullarımn ağır olduğunu belirtmişlerdir. Türk kablo Metalİş Sendıkasının Türk Kablo Fabnkasında 24 ekım tarihinde başlattığı grev devam ediyor. 350 işçinin çalıştığı ış yerındekı grev toplu sözleşme müzakerelerindekı uyuşmazlık sonunda başlamıştı. Bu arada greve katılan fakat Madenîş tiyesı olan işçilerin ücretlerinin Metallş tarafından ödenmemesi bazı uyuşmazlıklara neden olmuştur. Avusturya şirketi Bu arada Eskişehir yöresinde Dutluca, Margı ve Kömürlü Manyezıt ocaklannda çahşan 1000 işçi için grev kararı alınmıştır. Avusturya şirketi ile Madenİş Sendikası arasında devam eden toplu sözleşme rnüzakerelennde anlasma sağlanamaması Uzerine sendika yakuı bir tarıhte greve gideceklerini açık Salyangoz fabrikaları Tek Gıdaİş Sendıkasının Salyangoz ve Su Ürünlerı Fabnkasında 4 ay süre ıle sürdürdükleri grev anlasma ıle sonuçlanmıştır. 55 işçinin çalıştığı ış yerinde toplu sozleşmenın ımzalanması uzerine 8 kasim'da nor Kausan Kauçuk Lâstiklş Sendikasının Londra Asfaltı üzerindeki Kausan Kau 111 kişi çıkanldı Mersin Tasaş Türk AmbalaJ Sanayii iş yerinde çalışan işçilerden 111 kişinin işten çıkarılarak geriye yalmz 10 işçinin kalması çe fitli olaylara yol açmıştır. İşçilerin bağlı olduklan Madenl ş Sendikasuıdan verilen bilgiye göre, adı geçen iş yerinde bir süre önce sendikalasma hareketi başlamış ve işçiler adına toplu söz leşme yetkisi almabilmesi için Bölge Çahşma Müdurlüğüne ba} vurulmuştur. Ancak Sendika top lu sözleşme yetkisini alamadan iş veren 111 işçiyi birden işten çıkar mıştır. tşçilerin sendıkaya girmeleri nedeni üe isten çıkarıldıklarını ileri süren Madenlş yöneticileri, «İşveren işçilerin sendikasız olmalarından yararlanarak, iş yeri nin geçici özelliği olduğu gerekçesi süreli anlaşmalar imzalatmış. Şimdi bu anlaşmalara daya narak işçileri kolayca çıkartmak tadır. Aslında işverenin başka iş yerleri de vardır. Buralardan işçi çıkarmamıştır. Çıkarmanın normal tensikatla ilişkisi yoktur. Asıl neden sendikalaşmadır» demi?lerdir. Çıkanlan işçiler Mersin'de bir protesto yuruyuşü yapmışlardır. Aylardır uıayan ve sonu beliniı ömflr f ftlrıntan (rerl iamıştır. Kissinger petrolcü ülkelere yeniden meydan okudu CHİCAGO Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Henry Kissinger, önceki akşam Chicago Üniversitesinde, Enerji sorunlarını ele alan ve «çok önemli» olarak nitelenen bir konusma yapmıştır. Bazı çevrelerin, Kissinger'in meslek yaşamının «en önemli» ko nuşması olarak niteledikleri bu konusma ile Dışişleri Bakanı, pet rol tüketicisi ülkeleri, ihracatçı ülkelerin kurduğu örgüt (OPEC) karşısında, bir kartel kurmaya teşvik etmiştir. Kissinger, sanayileşmiş batılı ül kelere, beş maddeli bir «eylem programı» önermiştir. Bu programda, yıl sonuna kadar petrol tü ketiminde °'o 10 oranında bir indi rim ve 25 milyar dolarlık, bir fon kurulması öngörülmektedir. Bu fon ise, üretici ülkelerin, gelir faz lalanyla sanayilefmiş ülkelerde yaptddarı yatmmları yeniden devreye sokmakta kullamlacaktır. ABD Dışişleri Bakanı, bugünkü enerji bunalımının, Batı dünyası nin iktisadi ve siyasal dengesini bozma tehlikesine her zamankinden çok daha ağırlık vererek, «bu günkü iktisadi eğilimler sürecek olursa, dünya çapında yeni yokluklar, işsizlik, yoksulluk ve açlıkla karşı karşıya geleceğiz» demi$, «bu çapta bir iktisadi bunalımın, tehlikeli siyasal sonuçları kaçoıümaz kılacağını» söylemi$tir. Devletleri için bir dialog kurma saatinin henüz gelmediğini» bildirmiş ve şöyle demiştir: «Bir tüketici üretici dialoğunun zorunlu olduğunu kabul edi yorum. Fakat bunun yanında, tüketiciler arasında daha büyük bir dayanışmaya gerek var. Girişimi mirin can damarı, tüketici uluslar arasında işbirliği olmalıdır. Fiyat lann indirihnesi. yalmzca bir tüketici üretici dialoğuyla sağlana maz. Petrol fiyatları, ancak, böyle bir indirim için gerekli nesnel koşullar sağlandıktan sonra iner, daha önce değil.» Amerika Birleşik Devletleri Dış işleri Bakanı, petrol fiyatlarının indirilmesini sağlayacak bu «nes nel koşullar» m yaratılabilmesi için de «tüketiciler arasında işbirliği için bir strateji» adını ver diği bes maddelik bir programı Diyalog mu? Henry Kissinger, önümüzdeki yüın başlarında üretici ve tüketici ülkelerin bir konferansta bir araya gelmeleri yolunda ki Fransız önerisinden doğrudan söz etmeden «Amerika Birleşik Boronkay'da Kâğıthane Boronkay işyerinde hastalık nedeni ıle goreve ge lemeyen baş temsilcininışe alın mayışı, fabrikada çahşan 330 işçinin 3 gün süreli direnişine neden olmuştur. Ancak işçilerin bağlı olduğu Madenlş Sendlkasmln aracılığı İle yapılan goruşmelerde, işveren rapotlu kanuni sureden fazla işyerine gelememiş olan baş temsılciyi yenıden işe almayı kabul etmiş ve dîrenış sona ennıştir. Fransa'da işsiz sayısındaki artışı bir süreklilik içerisinde gösteren grafikte sa\üar 000 ilâvesiyle 1968 yılındaki işsiz sayısında büyük bir artış olduğu Avrupa ülkeleri üe Japonya'ya •förülmektedir. sunmaktadırı. Bn olgu Kissinger'in söz konusu strate aynı yılm jik programının beş maddesi şun mayıs ayında lardır: • Enerjinin muhafazası için ha patlak veren ve öğrenci zırianan ya da hazırlanacak olan hareketi» ulusal programların hızlandırıhp olarak düzenleştirilmesi. nitelenen • Yeni petrol kaynakları ile olayların öteki enerji kaynaklannm geUşönemli bir tirilmesine hız verilmesi. ekonomik krizı # Uluslararası para sistemini üe iİKİlt korumak için ortak iktisadi gü olduğu sanısını uyandırmak venliğin güçlendirılmesi ve yeni bir petrol ambargosuna karşı ko baJumından iljri çekicidir. nulması. # Kalkınma umutlan petrol fiyatlarındaki yükselmeyle balta lanan yoksul ülkelere yardım. 9 Tüketici ülkelerin, aralarmda dayanışma göstererek üreticilerle diyaloğa girmeleri. (a.a.) İŞSİZ SAYIS! 500 400 • 1Ç0 100 | YILLAR .* 1961 74 YILLARI ARASINDA FRANSA DA İŞSİZ SAYISlNIN ARTIŞI | 60 . . ... , * * ı ı i ı f 4 i ı 1961 1%2 1%3 1%4 1%5 1<fcb 19<»? f^4ü 1H9 1070 197. 1972 W î fî?4 İnsa'da 280 işçinin çalıştığı Avcılar însa Navlon Sanayii Fabrikasında da sendikalaşma nedeni ile çıkarılan 9 ışçinm yol açtığı dırenış sona ermış ve normal çalışma duzenme geçılmıştır. însa'da Teksıf Sendikasmdan istifa eden ışçıler Kımyalş Sen dikasına uye olmuşlardır. Ancak iş kolunun Kımyaîş koluna giremıyeceğ* yolunda dava açılması uzerine ısçüer adı geçen ışyerı için Sentiksİş Sen dıkasım kurarak topluca uye olmuşlardır. Bu arada işveren, 9 işçiyi işten çıkarınca dıreniş başlamıştır. Ancak adı geçen işyerinde işveren yeni kurulan. sendikayı tanıyınca direnış kalkmıştır. KİSSİNGER'İN ÖNERİSİ, PETROL FİYATLARİNDA INDİRİMI AMAÇLIYOR • BATILI PETROL TÜKETtCÎLERÎ ARASINDA ÖNGÖRÜLEN «PETROL FOM!»MJN ÜLKELER ARASI.NDA D A Y A M Ş M A Î l SAGLAYACÂĞl ÖNE SÜRÜLCTOR WASHİNGTON Henry Klssmger'in sanayileşmiş Batılı petrol tüketicileri arasında kurulma sını önerdiği «fon»u ele alan Washington resmî çevreleri, fonun nasıl ışleyebilecegıni şöyle anlatmaktadırlar: Fon, sanayileşmiş Ülkelerin. kendı mali pıyasalarından alacakları borç para ıle beslenecek tir. «Uluslararası Enerji Ajansııtna üye her ülke, Kendı ıktisadî gücüyle orantılı olarak bu fona kat kıda bulunmayı taahhüt edecektır (üluslararası Enerji Aiansı, Fransa dışmda, sanayileşmiş 16 Batılı ülkeden kuruludur). Aynı çevreler, Amerika Birleşik Devletleri'nin, bu fona geniş katkıda bulunmaya nazır olduğunu be lirtmektedir. borç, pivasaJann normal tıcari koşulları dışında olmayacaktır ve petrol üreten ülkelenn Batıdaki özel bankalara yatırdıkları paralardan çekilecektir. Kuruluşunun birmcı yılmda 25 milyar dolarlık bir güce erışecegi sanılan «fon», bu parayı, aynı koşullarla gereksırumi olan üye Ülkelere dağıtacaktır. Fakat üye bir Ulkenın «fon»dan «yardım» görebümesı için. daha önceden petrol tüketiminı azaltıcı etkıli tedbirler almış ve kendi özel mal kaynaklarını tüketmış olması gerekecektir. «işsizlik artışındaki temel neden, enerji krizi değildir» Ortadoğu'dald son savaşı izleyen petrol ambargosunun ardından Batı dünyasında başlayan ekonomik bunalıma ilişkin yapılan değerlendirmeler bu iki olgunun birbirini izlemiş olmasından kaynaklanarak bunalımın nedenlerini petrol krizine bağlama efiliminde olmuşlardır. üysa Fransa'daki Nanterre liniversitesi öğretim görevlisi Raymond Courbis, bir makalesinde, sorunu özel olarak Fransa çerçevesınde incelerken birçok başka iktisat çı gibi petrol ambargosunun zaten var olan ekonomik bunalımı yalnizca hızlandırıcı rol oynadığını Ueri sürmektedir. «LE MONDE» gazetesinde yayımlanan, bu makaleyi özetienmiş bir biçimde okurlanmıza sunuyoruz. 1970 yılının başından itibaren işsiz sayısı yeniden çogalmaya başlamış tır. Nıtekim 1974 eylülündekl \9sizlık düzeyi son 10 yılın evrimı ile bağdaşmaktadır. Şu halde eylül aymda görülen 498.500 ışsizin doğrudan dogruya enerji krizi ile ilgili olduğunu söylemek pek doğru olmayacaktır. Yalmzca son bır kaç aydan beri izlenen ışsız sayısındaki hizlı artış bu olguya bağlanabılırse de bu hızh artışın 197273 arasındaki durgunluktan sonra normal artış eğilimı düzeyıne erişmek Uzere ortaya çıkan bır artış olduğu da söylenebılir Kaldı td, daha 1972 yılmda yazdiğımu bır makalede Fransa'da tssız sayısındaki yapısal artış eğihmıne dikkatı çekmis ve işsız sayısının 1975 yılmda 750 ila 675 bıne yükseleceğini belirtmıştik. O zamandan bu yana görülen gelışmeler 1972 yılmda ilen sürdüğümüz bu kötümser öngörüyü doğrular niteliktedir ve 1975'te enerji krizinden bağımsiz olarak 650 bin işsiz sayısma ulaşacağımız açık görülmektedir. 196364 arasında işsiz sayısmda görülen olaganüstü artış özellikle Cezayir'deki Fransızlarm ülkeye dönmesinden ileri gelmektedir. Işsiz sayısım 1964'deM düzeyde tutmak için tiretim kapasitesini ve yatınmlan arttırarak bugüne kadar 2 milyonluk bir ek istihdam yaratıhnahydı. Oysa geçen 10 yıl lçlnde yaönmlarm artış egilimi Işsizliğin artısma paralel bir seytr tzlemlstir. Dolayısıyla üa tstihdam sağlanması acısından bir vptersizlik görülmüştür. Gerçi 196774 arasındaki haftalık çalışma sUresinde üç saatlik bir azaltma yapümakla 1 milyonluk tstihdam yaratılmıssa da yine de gerekli olan istihdam kapasitesine ulaşılamamıştir. Buna bir de sanayidekl yapısal değişikliklenn ve rekabetin sonucunda dmegin üretkenliğinin artmasmın getirdiği etkiler eklendiğinde son 10 yıl içinde issizliğin petrol krizinden bağımsiz olarak artması kolayca açıklanabilmektedir. tşsizliğin ar tışını önlemek ıçin yatınmlan arttırmak gerekirdi Ancak rekabetm varlığı ve karlılığın düş me eğilımı bunun gerçekleşmesini engelledi. Bu durumda akla gelen tedblrlerden biri paranm değerinin yük seltilmesidir. Böylece ıthâl edilen petrol ve diğer ham maddelerın maliyeti mekanik olarak düşurülebilir. Bunun yanı sıra lthalâtı kısıtlamak ta gereklidir. Bu yolda yapüacak en olutnlu şey Ulkede üretilebilecek maddelerın tthalini kısıtlamak ve bunlann yerlı sanayi tarafından üretılmesinı sağlamaktır. Ote yandan yatınmlan korumak ıçin alınacak bazı mali tedbirler de bir çözüm yolu olabllir; ancak genellikle bu tür tedbirler devletin yükünü arttırmaktadır. Buna karşüık gelir üzennden alınacak vergilerin arttuılması da düşünülebilir. Ekonomik yönden bu en fazla tercih edilmesi gereken yoldur, ancak sosyal açıdan yükü ücretlilerin sırtma bindirmemek için bu tedhirden önce vergi kaçınlmasına kası etkin mticadele verilmesi gerekır. KİSSİNGER, «Çok önemli» diye nitelenen konuşmasında enerji bunalımınm Batı dünyasında ekonomik ve siyasal dengeyi bozabiieceğini beUrtti. te olan mali sistemleri koruyacaktır. • Üye ülkelere. ağır koşullara katlanmak ve sınırlayıcı siya set uygulamak zorunda kaimadan borç alma guvencesi getu^cektir. dar Ulkeye borç olarak dağıtmış tır. ABD Dışişleri Bakanı, önceki günkü konuşmasında, «Uluslararası para fonu»nun gelıştırdiğı bu sistemin, petrol fivatlarındak: yükselmeden en çok zarar gören 2030 ülkeye asırı olmayan faizlerle borç verecek bıçımde penışletılmesıne karşı olmadığını da belırtmiştır. «Tüketici Ulkeler fonu» ise Washıngton'un enmde sonunda olacagını belırttiği Detrol fiyat ındirımine kadar çalışacaktıı. Referandum mu? Çeşitlı sendikalar ve kumluşlar ıçınde bulunduğumuz gunlerde referandum konusundaki kampanyalarını yoğunlaştırırlarken, Adana'da bu konuda ilginç bir uygulama baş lamıştır. Teksif Tekstil çatışmasmda ki referandum oylamasının Uk turunda Teksif Sendikası ekseriyeti alarak toplu sözleşme yet kısinl kazanmıstır Ancak işçi çevrelerınde yapılan referan dumun ne olçude referandum Bugün ekonomik durum ıncelenırken ilk ağızda ışsizhğin artışını sanayileşmiş ülkeleri sarsan enerji bunalımına bağlama eğilımı doğmaktadır. Ama bu kesin midir? Bugün Fransa'daki ışsiz sayısı son 15 yıllık gelişım içerisinde mütalaa edildiğinde bu rakamm 19641974 yıllan arasındaki uzun vadelı eğilimle bağdastığı görülmektedir. (Tabloya bakımz) Fransa'da 1964 yılından bu yana ışsizliğin artmasına doğru düzenli bir eğılim görülmektedir. 1968 yılmda gelirlenn yükselmesı ıle tüketimin artması ve 1969'da vapılan devalüasyonla ıhracatın artması ışsu sayısında bır azalmaya yol açmişsa da Ne gibi yararlar? Henry Kissinger, nunılmasını önerdiği bu fonun su yararlar sağlayacağını belirtmektedır: # Tüketici ülkeier arasındasi dayanışmayı somutıasııracaktır. # Petrolle kazanılan Daralann venı yatırımlara vönelıneanden doğ&n bUyük tehlıkeden ıslemek Bir örnek Kissinger'in öneraıği «petrol fonunun bır örneğı de bulunmaktadır. «Uluslararası para fonu», bu yıhn başlarında pe'rol üreten ülkelerden 5.5 milyar dolar borç almış ve bunun 1 mıl\ar dolara vakınını. eeneılıkle kalkınma yolunda bulunan 6 ka Ü Nereden sağlanacak Ajans üyesı ülkelerin Batılı mali piyasalardan alacakiarı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear