25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CLAÎHURÎYET 17 Ocak 1974 FAHMıHİNiN s/ AH1AMAK ta'N, Kı ıZLEMEK Toz Duman îçinde TALİP APAYDIN 115 An«h kabul etstn Düjmana Jyı bır toto' attık Belkı yirmi • otuz kayrp verdırdık Dünkt ujagırmz kotu Yonan memlefcc*inıızi ı$gai etntek ıçın gelmış. Şu AUahm işine bak' Emme bunu yanlanna «omıyacagız. Fırsat bu dukça ensesıne vuraeagız Doyte Ankara'da ©rdu hazırlanıyor Yakınd* göreceksinız GelcüJüen gıbı gen gjdecekJer. Bız Kötü Yonaıu esur olmıyacagız kardaşlar' Olroıjracağız! üıyc bağmştllar Sımdi burada ayntacafi7 Herkes evıne, koyune gıdecek Emme kulağınız bızde olsun. Habertmizl bekleyln. fto gtinler s m n t gunlerıdır' Allahını vatanını, ırzını, namusunu teven b'zden olsun' Gel dedığımız yere gel sın' Hadı Allaha emanet olun' Sağool' dıye bağırıştüar Bır kanşıklık oldu Herkes bır tarafa doğru yoneldı Kımısı tokalaşıyordu kımısı *i sallıyordu Bazısı koylusunu anyordu Kara kuru, sırım gıbı adamlardı Bozarmış uıbalar ıçınde ınce, yorgun, ama canJıydılar Hadın bakalım surun' Molla Mahmudun kolu acıjordu ama belI' etmemeğe çahşıyordu Sallanmasm dıye s<^ğ elınl b!r paçavra ıle boynuna asmıştı Mavzerlerı de arkadaşlarına verdı, onlar taşıyorlardı Gune>e saptılar Daracık kov yolunda hızla yol almaya basladılar Kestırmeden gıdıyorlardı. Bır zaman ayıngacılık yaptığı ıçuı bu yolları Yan Bılal ıyı bılıyordu Öne o dtlştU Ikındı sonu koydeyız dedı DaJı deyın, Bır su başında mola verdıler Karınlannı doyurdular Mamıt yaran nasıl kardaş, acıyor mu' îstersen bıraz daha kalalım' Yok, gıdeüm Varınca anama yakı vurdururum Yardım edıp ata bındırdıler Yüzü ıyıce kararmıştı Yaranın acıdığı bel'ı oluyordu Ikiudı sonu ko>e vardılar Molla Mahmu* tek kolu boynuna asılı, atın ustunde sallanarak geld:, yanmış yıkılmış, damt çokmuş evın onünde durdu Bır yerlerden hala dumanlar tutüyordu Anası vatakların ustune oturmtlç. tu Yuzu azgındı Hacer gelın Kucağında Mnradı sallıyor uyutmağa çalışıyorau Hıç konuşmadan bınbırlerıne bakıştılar. Ne oldu'' dıye sordu Manmut Elının koru oldu' dedı anası. Ayaga kalktı Sınırden tıtnyordu Evımızı yaktılar damımızı oaşımıza yıktılar sen nerde gezersın durzunun oğlu'' Demedım mı ben sana otur otarduğun yerde, duşman kazanma dıye, ha9 Molla Mahmut çok sakındı Kim yaktı' Kım olacak, alçak durzuler! SUtUbozuk Komşular yardıro etmedi m r Ettıler Ettıler emme ıcurtaramadıkPllıyı pırtlyı çıkarabıldık ancak Hacer gelin aglaassys başiadı Hn Uzülmeyın yeniden yapanz Gelin yardım edin de ben meyım. îklsf birden fırladj Ne oldu, yaraiı mısın «en7 Yaralıyım ama onemli değıl Tutun benl Koluma doKunmayın Ne oldu ulen koluna, sovlesene? Attan mı duştün' Mahmut cevap vermedı Ayaklarını uzengıden çıkardı Bır ayağını eğerın Kaşından aşırıp sıyrıldı aşagı Soylesene ne oldu7 Mahmut e\e doğru yürudu Duvarlara, pencerelere bakmağa başladı Önemlı değıl ana, uzulme Sıze bır şey olmadı ya° Murat nasıP Geldı yatakların ustune uyuyan oğluna baktı Çenesını okşadı Eğılıp aınvndan optü Hacer gellnln gozlerı domur doınur olmuştu, yaşlar akıyordu. Neyln var senin ogtum, ne olau, söylesene'' Yok bır şey dedık carum, önemlı degıl Sonra arüatınm Aç bakım, göreyiın Ne yurası bu' Sonra bakarnn Acelesı yok Omuzunda a»ılı tuleklerı çıkaraı, yatakların ustune koydu Tekrar eve bakmağa ba?ladı Kafasını sallıyor, kendıkendıne sdyleniyordu Yuzu kasılmıştı oyle Vay alçaklar \ay Bız duşmania bogusurken ha7 Sutubozuklar' Dışlerını sıkıyordu Bıraz sonra tbrahıru.^eyle ZühtU ajjfjlttgı., Haceh koşarak geldl Duyan koçtu ^•uıKt» oMaıyavu, geçnuş olsun. Ne zaman oldu bu ış 1 Vay ıt oglu 1ıtler vay' Nammsuzlar Üıülme be, yenlden yapanz Elbet yapanz Sağlık olsun lbrahırn bey evm onünü ardını dolaştı. Canı nlulmiftı. Bafını lkı yanına «aUayıp du. ruyordu. Hadl şımdı blzım eve goçun, dedı Toplayın pılıyı ptrtıyı. Haceh gıt bır kagm koş. Hadı çabuk! Bize taşıyın eçyayı önemli değıl, uzülraeyln. Yenlden yapanz (ÜEVAM1 VAH) lar' MOSKOVA, AZERBAYCAN NOTLARI İbrahim OLGUN Tarihçi Aziz Şerif 65 yıldır hergün not tutuyor orenden sonra bır salonda akademı başkanı bızlerı agırladı Çefitlı ıkramlarda bulundu Konuklardan bır bölümu de Bakuya 25 Km kadar uzaklıkta bulunan Gobustan a çok eski zamanlardan katma kayalıkları gormeğe gıtmıştı Öğleden sonra otobuslerle denız kıyısındakı petrol bolgesıne gıdıldı Orada ıjı gıyınmış kız *. j«iierinda..çıcel(ierle bızlerı karşıladılar Sonra kuçuk bır ha da hararetli bir biçımde kutlaracagız Hocamız tam 64 yıldan bwl günü günune butun anılanm yazar. Şımdıye dek b»r gün biie akaatmamı*tır Işte, bu akşam, sen ve ben de o deftere geçtık Bu ülkenin bır anlamda 65 yıllık tarihı o defterlenn ıçındedır Yakınaa burada >*ayımlayacaktır» dedı Azız Şerıf Mosko\a Ünı\ersıte sınde Kafkas Dıllerı ve Edebıyatları okutuyormuş Onun dostluıc tan ve bılımden başka hıç bır konuyla ılgısı yok Iran Dılı ve Ede bıyatı uzmaru Prof Komıssarov her yerde onunla beraber Farsça konuşurken Komıssarov u bır Iranlı dan ayırt etmek mumkun degıldır Şamahı'ya T nı bestelenen Nesımi Balesınin bır bölümu sahneye kondu Sonra solo ve toplu olarak Azerbaycan Halk Türkulen »oylendı, reıllı oyunlar oynandı Aynı adı taşıyan dedesı de buranın en tanınmı? kompozıtörü olan Müslım Megayef eşsız hançeresıyle bırkaç arya soyledı Çılgınca alkışlandı Konser bıttığı zaman halk devamını ıstercesıne ısteksız ıstelcsız salonu du MALKOÇOĞLU yazan veçizen.Ayhan BAŞOGLU SÜPHELİ ZAFER Canlı tarih temsılcısı buradakı petrol sanayu kuruluşları uzennde Rusça Aksamları vefalı dost Abbas olarak can sıkacak kadar genış Zamanof otele ugruyor bcnı alıp bılgı Terdı Arkasından, dı^arda denız kenanndakı Kafe ye gotubirçok klçıler, delegeler Rusça rüyor, orada bıraz hoş beş etkonuftular, konuftular Bunların tıkten sonra ddnuyorduk O akyöntemlen böyle Kürsüden birı şam otele ugradığında «Bak demıp bın çıkıjor Bu bezgınlık dı, sıze en çok sevdıgım, saydıveren lconu?malardan sonra, oto ğım kışıyı tanıtacağım » Otelın busiere bınılerek yol Uzerınâeki onıkmcı katına çıkük Bır odaAteşgaha gelındı Burada yer nın kapısmı tıklattık Aydınlık den çıkan gazla hlç sönmeyen yuzlu pos bıyıklı kısa boylu bır Wr ateş yakılıyor Bu ate? bu zat bızı dostlukla karşıladı Içerada çok eskı çağlardan ben ya rı aldı bır şeyler ikram etmek nar dururmuş VII juzyılda ıstedi Bıraz sonra \emek yeneArap isttlacılan buraya gebnce cefı ıçın dztır dıledık. Odadakı küçük masanın Uzennde açık bır bu taptnağl yıkmitlar. Sonra Hıntlı tacırler ta VIII. yüz>nl defter vardı Onu hemen toparbaşlannda tru tapınafı förünce ladı bır yere koydu Zamanof, bana donerek dedı kı <Azız dosartık burayı devamlı tapınma yen japmışlar Bırçokları gelıp tum, şu anoan ıtıbaren adın taburaya yerleşmifler Tapınağı, ıyı nhe geçtı Bu benım sayın hocam, Tann uzun omurler verbır bıçimde yenıden kurmuşlar Buıada, ortada dıkdcrtgen bıçı sın, tam 79 yasındadır 70 yaşına mtnde bır ıbadet yen var Bu gırdığınde burada kendısı ıçın tantanalı bır jubıle yapıldı Onunun dort yanında medrese odalan gsbı bırçok odalar var Bu muzdekı yıl 80 doğum yılını darada da Hıntlı MılletrekUi delege ateş karjısında raüzıklı coşkulu nutkunu söyledı Sergi 13 Eylül 1973 Perşembe günü Kültür Bakanlifinın Sanat Salonunda dıkılecek Nesımi Heykelı ıçın yapüan yarışma ile ılgili sergı gezıldı Burada pek çok hejkel yarişmaya konmuş, yanşma gızlı olarak yapılacağı ıçın uzerlenne sanatçılarm adı yazümamış O gun akşam yenı yapılmış olan bes bın kışilik Lenln Devlet Salonunda Nesımi nın Doğumunun 600 Yılddnumü ıçın büyUk bır toren daha yapUdı Ancak çok seçkın kışılere davetıye gönderılmıştı Burada konuşmayı Cumhurbaşkanı Halılof yönettı. Once kendısı bır açış konuşması \ Mı sonra sörü sırayla b*»kalarma verdı Bu amaçla dış ulkelerden çağrılanlar üç sıra olarak kursunün arkasındakı ozel •verlere oturduk Salon ağzına kadar doluvdu Konusmalar yalnız kursudekı ozel çagrılılara başka dıllerde de sımultane olarak verılıjordu Sonra Bırıncı Sekreter Alıyef e soz verildı Alıjef uzunca bır konuşma yaptı ve çokça alkı»lanoı Bu gecenın en saygılı kışısı Moskova dan bu amaçla gelen Yazıcüar Topluluğu Başkanı Şaır Tıknanov ıdı Butün Sovyetler Bırlıgı adma bu (übıle komıtes'nın baskanı, seksen vaşlarındakı bu öner ! kışı ıdı 3>eloruslan arasındaydı. Sonra Unesco temsılcılerınden Vıetnam lılara varıncaya dek pek çok kışı konuştu Lenın m koydugu barış polıtıkası ovuldu. Bu törene katılanlara teşekkür edlldi «Yasasın uluslann dostlugu ve kardeşlığı» denılerelc uzunea alkışlardan sonra toren tamamlandı Yanm saat kadar blr ara \enldi Içerde geni» bir «alonda devlet ve hukumet ilerı gelenferıyle akademısj enlere ve kürsude oturtulan konuklara ikramda bulunuldu Sonra yeniden ziller çaldı Dıaardakiler aalonu tekrar doldurdu Once Nıyazı Takızade yonetımındekı buyuk orkestra onlarm Koroglu Operasının u\erturunu çaldı Sonra değışık şefler yönetimlnde çeaitli operalardan parçalar çalmdı Herkes buyuk bır hayranlıkla duıledı. Ye 14 Eylul Cuma sabahı Şamahı' ya yolculuk var Burasım Nesımi nın doğum yen olarak ılân etmışler Benım gordüğum bellı başh kaynaklardan hıç bıri Şa mahı'yı Nesımı'nın doğum yen olarak gostermez Örneğın, Dıyarbakır m, şaırm dogum yen olması olasılığı Şamahı'ya gore yıiz kez daha guçlüdur Ama gel gor kı Şamahı denılen ve Baku' dan 130 km otedekı kasabada Nesımî'nın heykelınin yen \ e çe. resı hazırlanmış bıle Ingılızce programda «Shamakhy motherland of Imadeddm Nasırm» dıye yazılmış Otobusler otelın onunde daha sabahın erken saatlerınden ıtıbaren hazır Dort otobuse dagıldık Bana orada arkadaşnk etmek uzere rehberım gazet«ci Efgan Asker çok tan hazır Prof. Mırza Aga da jardımcısı Prof Kemal Bey'ı gondermış Otobus lerle sehırden çıktıktan sonra ver yer yol onanmı yapılıyor, toza bulanıyoruz Otobus yerden bır haylı yuksek, rahat da sayılmaz Bızde artık o tıp otobus kuüa mlmıyor Şamahı'ya jaklaştığım^z sırada bağların ıçınden çıkan kız \e erkek ışçıler bır ellennde uzum sepetlerı, obur ellerınde çıçek demetlerı olduğu halde yolumuzu kestıler EUerımız ve kucaklarımız uzum ve çıçeklerle doldu taştı Bırçoklan yolun tozuyla buğulanmıs uzümlerı yemekte bır sakınca gormedıler. Azıcık daha ılerlemıştık kı, karşıda tar denılen sazı çalan adamlar, def, dumbelek, zurna çalan Ganun erkrn sastierınde ışlerıne gıden yerleştik. Masada neler yok kl. Bunlann da üstüne şışler, kebaplar, çılovlar geldi de geldi. Geleneksel Türk konukseverliğmın bır örneğlydi bu O denli çok j emek zorunda kalmıştık M, yerl mizden kımıldayacak gücümüz kalmamıştı Bu yüzden oracıktakı unlü rasathaneyi bıle görememıştik Kendımızi zorlukla otobuslere atabıldık îkı saat sonra oteldeydık ama, yorgunluğumuzu hlç sormayın' Yol bovunca ne bır ağaç, ne bir yeşıllık ne de bır su var Yalnız kasaMedeniyet Evi baya yakın bir bolge, baştan baOradan otobuslerle, hazırlanan şa asmalarla kaplı Devlet, her öğle yemeginl yemek üzere üzum kolhozdan o yıl için alaeağı ürün Kolhozumın Medeniyet Evıne geî mıktarını onceden bildıriyormu?. dik Burası bizım halkevleri gibi O kadannı satın aldıktan sonra bır yer Külttir eri desek daha fazlasını kolhozlar isterlerse dev doğru olur. Zaten burada Kültür lete, ısterlerse pazara gotürüp Bakanlığına da Medeniyet Bakan satabilıyormuş lı£ı denıyor Bınadan içeriye gırilince yanyana iki büyük salon YARIN: var Bıri sinema salonu öbüru her halde sergi ve toplantı saloBAKÎDAN nu olacak Biz bu salonda T biJ çimınde hazırlanmış masalara AY RI LI Ş yerlılerle renlc renk giyınmif kızlar, bır yandan mıllî oyunlar ojnuyorlar, bır yandan da ellerındekı çıçek demetlerlnı ayrı ayn konuklara sunuyorlardı Heykelin diluleceğı jerde her şey hazırlanmış, bir de hıtabet kürsüsü konmuş Kasabanın belediye başkanı ilk konuşmayı yaptı Ondan sonra tabıi arkası sökün ettı. Kendımi gölgell bır ağacın dıbıne zor attım. Neyse, bıraz sonra toren bittı DİŞj BOND TİFFANY JONES NUSUNC3A !i£ <EUV1H GARTH
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear