16 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET 30 Nisan 1973 MOLU tAftdtll, rfiN Bü 4£5,if itftlHCİN ^ü MU*r£fc.lE*l OLMAtflLI İ5fcLERİNA$| KOUJNkJ İMCE BcLÎNf ISA'NIN GÜNCESİ MELİH CEVDET ANDAY13 Hesabt ödeyıp Mnhaneden çıktım. Onım kadar yıiruyerek gıtmek »stıyordıan. Kuşlar otuşuyordu ağaçlarda. »u smlen. kam t secfert&e kanftyoniu. Yatnnırun yennı karanlık almak uzereydı. Daıma yanm kalacak olan ışlerın, fazia onemsenmış kaygulann, her zamarüdnden daha zorunlu olan yaşama çabasıran trfrbirtae kanşıp ınsanları •elrşa ve hesaplaşmsya ittlgl tru otumsuz S3a0erde fczdabalık gunduzkınden daha katlamhr duruma gelır. Oyalaruyordttm. Bır dulücina gırjp yıyecek öte ben eklım Bir çiçekv»ye ginMıtı, kelebek kanadına benzeyen koyu renklı bır saksı çıçeğı Mrdırdım. Çiçekçuun sesı kurbaga >wne benzıyordu. «Başka bır akşam da o Denaen soyunmaHM istodı Benı seyredışı korku vencı ıdı. Sundan Ja, ben çekıiruuştım saokj orttdan, yoktum, onu yalnız bırakmıştım. BUtün kjz'ann ancak tek başlanna iken varacaklan blr rahathk ıçınde, kendini bütün merakı Ue onaya koymuştu Bu cesaretı aradakı rnesafeden alıyordu beikı, ayn dunyaıürda ıdik. Ya da gizli bır yerde ele geçıroıgi açık s&çık resımlı bir kıtaptım ben onun için; bu kitaba baktığını gören yoktu, var gticu ıle, doya doya. cıddi cıddi bakıyordu » Keşke bıraz daha jçseydum diye ^ düm. Sonra bu düşiınce ;le bır jışe de ıçki aldım. Ellerim dolmuştu, bir arabaya bındira. Ona gıttığım gunler vakıt daha geç olurdu, buctin b«nı boylt «riten erken görünce f»yır*caJctı her haloe Onunla bulu(«catın«ı du<uner«k ılk kex heyecanlandim. Butun bu boş saatterımı nıçın dışerda geçırmıçUm? Sevgılıme. . Atna sevfilım mıyciı o Dentm7 Evet, bu sozu ftramiida kullanı>orduk, atna zorakı oldu^unu ikımız de bılıyorduk, çunkü bir gt'nçlık ıhtıyacjmn sozle karsılanması o)omundan dogmuştu. «Onu bır akşam sokakta beklenu*tını Hava bugunku gıbı kararnmic Uiereydı. Pencereden pencereye onca yakın olduğumuz halde, sokakta benı gorünce tajmruulıktan geldl Şaşırdun, atna düşündııkçe anladjn nakl: oıduguou. Bjz yabancılıgıraıza sıguaras açılmı»tılc Efcer açılmasajdı, sadsce ijarclıeşrne Ue kalmış olsaydık, bu başlangıcı gellşttrmek üzere sokakta birbirimıze gülumser. ilk anlar güç de olsa, yavaş >"avaş konuşmava başlardık Am» biz sonun» degta yürumıiçttik dnceden. Ne yapacaktık şimdi* Nasıl scslenecektik bırbırimiıe'' Pencereden birblrimlzı seyrederken yakalannuçtık çimdı. Kaçmak «unanrdı onu anesk. tVyla de yvptı, k o ş a i k fittı önUmden > Sonrakı gunler pencerede gene goruvordum onu, ama bana hıç tnknuycrdu artık. btşını onbnden kaldınruyordu Aklın araym gırmesı olmadan, en dogru yohı tutmuştu My lece; yeniden birbirimıze yahancı kaİAcağınuz guaae, Mtate dcğın uzak duracektı benden. «Bereket bu sure çok uaamadL Btr gün, çalışma odasırıda yalnız oîduğu bir an, başını ışınden kaldırdı, bana baktı ve püKbnsedl Bu gulumsemenın güzellığinl tımrtamam. tHşkimiz işte şimdi, btitun anlığı, içtenhji Te korkusuzluğu lîs başlıyordu. Geçrmçtekiler her çocu£un (çoc\ıgun) başına ge>ebılecek bir t«Jom meraklardan başfca bir sey degiı<ta. Bunlara gulup geçecektilc, hlç önem vereraiyecektüt» «öyle oldu Buluşm» eaattni ayarladık pen cereden penctreye T« parkm kspıemda körşı karşıya geldık yeniden» Dur, d»dım «ofora, reldik. Oysa gelmemıştık, aribada sıkiırmîtım. Sıkılmaktan deha fazla bır şey, bır başkaidırma ıdi duyduğum. Zaman zamsn çarpılıyordum bu duygu ıle Bındıgımız aracın, ıçin» gırdığınjız yapının, karşılaçtıfjmîz ınsamn bıze zorlaaıiı düzen ve süre. etıcı \üi. Bu etki sureklı olduğü sürece sıkıntı duymuyordum, fakat o gun süreklıhk kopmuftu, beru oaca bırakmışlardı bırkaç saat içtn £en nrisin bırakan'. Indım arabadan. Yağmur gene haııanmjçtı. Yurumek. ıslaamak kendıme getırırdı benı, msallaştım. Jsyanımı, ortada kalnns bir at glbi anlamsız buluverdım bırden Hızlandım, kenduni bır yere, birine bığlamak zorundaydım »ımdı. Yok olraanıajıın başka çasesi >olctu Belki de fczumdeki d(teensiz*ıkt«n korfctutum ıçındı bu. Gerçek olana soylenceyı, büyuyu jMtmaktan kendımı alamıyor, ama ya her çey buyu oluverlrse dıje de korkuvordum. Az once ıçkı içtığun bırahane, bu bakîmdan bende kuUsl dıyebilecegım bır etkı bırakmıştı, her sey gerçektl ve duzensızdı orda, her çey buyu Idı ve yajıyordu Bundan mutiuluk duymuştum, bırabane gıbi değîşen bır şeydım. «Ne denlı değişıpı? olduğuna şastım onu gorunce. Melek gıbi suWrnsu\ordu, bır acılık 1 d » vardı bu gulurasemede ve ben daha once onu hiç bojlejme yakmdan gonnedığıme pore, değışmış olduğunu nereden çıkanj ordurr.' Pencereden pencereye bakıstığun, bır gun goğuslerını gorduğum, bır gun benl goren ve sonra bir gun, ak^am karanhğınd*. bır koşeda karşılaştığım bu kııla ılk konuşsctktım. Şaşkınlığımı gornjuş, ama buna bır anlam verememışti. (Devamı Tar) TOPRAGIMIZ İNSANİMIZ.. Röportaj: Mahmut ALPTEKİN BIRE BİR ÜRtJN VEREN TARLALAR.. YAYILIYOB HAVAYA, ÇEKtBGELER SIÇBIYOR VE KIRAÇ TOPEAK SICACIK, AH KAPISI AÇIK. GÖNLÜ, SEVDASI, DOSTLüGU AÇIK. VE YOLCU TJZAWITOR TOPRAKTAKİ BEEEKETLt YALNIZLIĞA» CEYHUN ATUF KANSÜ Toprak, toprak olah berl, tohumun yeşermesnle bırlıkte msanın yazgısını da ozunde taşır. Kaiaklar uzar gıder su boylarında.. Toprağa atılan tohum, ınsanların kutlu dıleğıdır. Anadolu bozkırınm gorunuşü «iOİuk sarıdır. Bu toprağın ustunde yaşavanların, toprakla, ıklımle savaşanlann yaşantısıdır kulaklarda, çevrede, koylerde anlatılanların çoğu. Kojlerde jaşanı zorluğuyle, acıyla burbınne kaxı«raışUr s»\ınç Çorak tarlaların >ollarıyj« biriikte, bu corak t<n)raklann bır'e on, jırmı, otuz vereceğl konusunda kurulan dü^ler uzar da uzar gayri. Bu yıl olmazsa, gelecek yıl. Dahm olmank, bir «cnrakı yıl . Duş bozumunun jnkıntısı, gelecek yıllann umuduna donuşuverır öjle ya, «Rençberuı kursatından kırk tane (Gelecek j ıl) çıXar » Ne demektır bu »oz. Onu büenler bilır. «AITIZLARÖAN TOZLU BİR KOKÜt>UR Karayolu da olsa geçtığımız, demıryolu da oUa; bozkır, yaşamımıra girmirtır bir kere.. Tren penceresınden bakanların gozune harmanyerı ılışıyor ama, hemen yol kı>ısında değıl.. ğın bır jeyler vardır her halde? En başta, geçımımı . Topr&klarımız kır&ç olduiundan, sulama ımkânı olmalı. Toprağı ışlıyecek traktore ıhtıyaç var. Kovumuzde kırka j akın traktor var Ben, vuz donume yakm tarlavı ışhyebıjroek jçuı, atlarımın karnını doyuracak yem ve saman alamadığımdan, «harman veresıje», traktor sahıplerıne surduruyonım Ektınyorum, bıçtırıyorum Ve harmanı kaldırtı>orum. Bıçerdöğerlerı olanlara... Bu da kalaırdığım mahsulun, veresıye oldugu ıçın, çokçasını a^ıp gotüru>or. Bana laydası yok. £lım hamur karnım aç, vanı. Bu toprağı ışleyecek ekın makınatı, harman makınası, traktor gıbı aletlere ıhtıyaç var Arazı kırsç olması sebebıyle gübreye ıhtjyaç var Bir'e bır, bıre ıkı veriyor, kıraç topraklarımız O da yağmur yagarsa Bır donum yerden bır kıle (1) buğday olur. Buklerde (2) bu bıraz daha artar. En çok ne yetıştırıyorsumıs? Tahıl En fazlası buğday. «Eyvallah» dıyorum Necati Erdogan'a. Onun anlattığj bozkır tarlalarından gççiyor yolumuz. Bır'e bır, bır'e ısı veren tarlalar Konya'ya doğru uzanıp gıdıyor Bu tarlalara baktıkça, öğrenım yaptırüamayan çocukları anımsıyomz. Ögrenımın sağlanmasıyle ılgılı Ana\asa maddesı şoylecHalkm ogrenım ve eğıtım ıhtiyaçiarını satlama Devletm başta gelen ödevlermdendır. Devlet, maddî imkânlardan yoksun başarüı oğrencılerın, en yuksek oğrenım derecelenne kadar çıkmalarını safelamak amacıyle burslar ve başka yollarla ^creklı yardımlan yapar. Devlet, durumlan sebebiyle özel egıtime ıhtiyaçı olanlan, topluma yararlı kılacak tedbirlerl alır » (Turkıye Cumhuriyeti Anavasası, Madde: 50) (1) Bir kile: 12 teneke btıfday (2) Buk» Verimli yer. Bozkır «Bozlur» denüdi mi durnıalı erada .. Durmalı ve düşUnmelı, B<>zkırın ıçıoe atıııyor otobü«iimıiı. Konya'nın Guneylnde uzanıp gldıyor yol . Hatutuaray Bucagı'run Kavak koyu Konya'ya 43 kılometre. Bır saatte alıyor otobusümUz bu yolu. Köy, bır dağın eteğino kurulmu?. Durduk, konu^tuk köyün kıyısuıda Necati Erdogan'la: KoyUmuzde en fazla toprağı olanın 500800 donum kadar tarlası vardır. Ama bunlar ikı kifiyı geçmez. Koy halkuun toprağı az, demek ıstıyorsunuz yanı! Evet, az. Sızin ne kadar? Benim tarlam 11 dönüm. Ortağa ışledıgım 80 donum kadar daha tarla var. Dedemın toprağı . Yıllardır ben ekıp biçıyorum. Ortağa . Kaç çocuğunuz var? Dört. îki oğlanla ıkl kus. Okuyorlar mi? tlkokulda okuyorlar En kUçukleri kız, küçuk daha. llkokulu bitinnce okutacak mısın onları?. Duşunceye dalıyor Necati Erdoğan Okutmak lsterim ama nasıl okutacağız? Alıp Devlet okutmalı kı . KUçük bıraden büe oiiutamadık. Bır sure susuyoruz. Hayvanlarınız vardır her halde° Tarım aracı.. Bır çıft at arabasiyle 10 xoyun . Çocuklann okumasını sorduydun . Oicutamayız beğım bız, çocuklan. Onlar da bızım gibı rençber olacaklar bu gıdışle Geçım durumunuz nasü? Topragınız yetıyor mu size? Azıcık düşunuyor Necati Erdoğan. Yaşı kırk ama daha fazla gosteriyor. Bozkır yanığı yüzunu, kırışıklar kaplamış. Geçım durumlan ıyi değıl Gucün guç yaşayıp gıdıyoruz ışte. Toprak dağıtımı lçln sizın uğraşmışlığınız varmış Ovle soyledı kdylülerinız. Bu ugraşının sonu ne oldu' 1956'dan bu yana Toprak Komisyonu'ndan toprak alabılmek ıçın başvurmadık kapı kalmadı Toprak Komısyonu kanahyle Koydekı topraksızlara toprak rerdirebilınek içın, kendıme de tabı; onculuk yaptım. Hattâ Ankara'ya büe gıttım Zamanın Tarım Bakanı'yle goruştum Toprak Komısyonu şoyle soyledr «Koye gelıp incehveceğız». Ama bır turlu gelmedıler. Yalruz bır keresınde komısyondan bir kışi çıkıp geldi. Koydekt toprakhlar, yani kbyün ıleri gelenlerı, bu gelen yetkıliyı; «Kövde dagıtılacak toprak yoktur» di verekten gen çevırdıler Halbuvsam hazıne arazı sı bıle var dagıtılacalf. Ancak topraklılar, bayvanlanra otlataeak y*t amltr dlye boyle söyledıler. Parçalanmış tarlalar Necati Erdoğan, şoyle bır soluklandıktan sonra konuşmasını »urdürüyor Koyumuzde toprak parçalanmif durumda Sozun gelışı bız dokuz kardasız Babamızın yuz ddnflm tarlası vardı Dokuza bolünUnce ll'er donum yer düştıi. Koyıin yansı boyle Bıze benzıyor yanı. Tarlalar gun gunden ufakyor. Sızın anlıyacağınız, surmesı, ekımı, dıkımı, bıçılmesı, dogülmesı guçletıyor. Toprak Beformu'ndan ne bekliyorsun? Umduğun, bekledıToprak, bır yerde gonendırır, b r yerde acılara umutsuzluklara surukler. îjte bozkırdan bır gorunum.. MALKOCOĞLU yazan veçlzen Ayhan BAŞOĞLU I A B I N ATATÜRK TOPRAK VE KILIÇ DtŞİ BOND TİFFANY JONES GARTH
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear