17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHUTIIYET 3 Nisan 1973 AFFflA.&ÎİEVÎM ÖEfJ... Al VkHK ZıMBALAYA^AKTM AUAK KAty! .îMPİ 5.İ5.1ERİM JfMiKAftA ..,' HüUüML TUffiHAH SetcuK SIS IÇINDE BEHZAT AY'IN ROMANI 81 Okul tatil olmadan Sneekl bir hafta, gene blrbirleriyle neşeli, içten konuşmaya basladılar... Okulun son günü, öğrencüer dağıldıktan sonra, Seville Besim, okulun bahçesinde oturuyorlardı. Beslm: «Bu yü ikimiz için de çok üzücü geçü,» dedL •öyle oldu,> dedikten sonra konusmasını sürdürdü: «Her şeye karjın, güzeldi. îçten bir arka. daşlık, dostluk, sevgi... îlerde özlemle anılacak temiz, doyumsuz bir anı Bir daha da belki böyle bir ilijki kuramam...» Besim, Sevil'e sevgiyle, gülümsiyerek bakıp elini sıktı... O anda, Besim'in bir yüksek okulda okuyan yeğeni Ali çıkıp geldi.. Yanlarma oturdu.. Konuşuyorlardı üçü... Bir sürc sonra öğretmen Ayscl, gulerek geldi: «Son günümüz bugün Besim Bey, bizi gezdir,» dedi. «Ohır.» Kararlastırfılar ve blrîikte otobüs durağma doğru yürüdüler.... Bir saat sonra, Küçüksu'daki Sevdatepe Gaünosu'nda idiler... GünbaUmı, gazinodan kalkıp tepeye doğru yü rüdüler.. Aysel: «Yoruldum,» diyerek kaldı. Ali de yanında... Besim: «Biraz daha yukarılara çıkacağım, beraber yürüyelim Sevil,» dedi. Besim ile Sevil, tam tepeye çıkmıslardı. Bofazm lâcivert sulan ayaklarmın alnndan akıyor gibiydi. Rumelihisarı, Aşiyan, Emirgân hemen önlerinde, ellerlni uzatsalar tutaeaklardı sanki. lçtikleri içkiden ötürü de çakırkeyiflerdi. Besim, hırkasını çıkarıp yere serdi.. îkisi de hırkamn üzerine yanyana oturdular... Sevil: €Üç mevsiml acı tatlı anılarl* bitirdik,» dedi. •önümüzde koca bir yax var... Ne yapacaksn yazboyu Bes?» «Yazboyu evime çekilip çahsacağım Sev. Okuyacağrm, yazacağım... Yorulunca da denize gideceğim .. Beynim çalışacak, bedenlm çahjacak... Ama yüreğim... Evet yüreğim... Kapalı ka lacak... Bir mahpushane gibl içlndekini tutsak edecek...» Sevil güldü... Elinl Besim'in omuzuna atü... Besim, Sevil'ın gözlerinin içine bakıp. onu kendine doğru çekti ve usulcacık öptü; acıyla, sevgiyle... Çevrelerine bakblar, hlç bir yerden gözükmüyorlardı... Besim, Sevil'e eğildi, dudaklanru ağzına aldı .. Bir süre «onra kalkfjlar, inmey» bajiaHılar doruktan... Ali ile Aysel'i de alıp, yola indiler... Besim'in hırkasma bir cürü dikenler, otlar yapışmıştı... Sevil, otobüste bunlan temizlerken, Besim, Sevü'in ellerine bakıyordu; yabancı olmayan ellerine. Ve o ellerde, günleri, ayları, üç mevsimi görüyor, okuyor gibi oluyordu *** Besim'i üç ay arkadaşlan dıjarda göremediler.... Arayanlar evde buluyorlardı: Kitapların, gazete ve dergüerin arasmda, üzerinde yalnız bir şort, saç sakal birbirine kanşmıs olarak çalifirken göriiyorlardı. Gelenler, «dışan çıkalım» de. seler, masanın üzerindeki bir yığın kitabı göste riyor, onlan bu yaz okuyup bitirmesimn gerektiğini söylüyor; sonra, masasınm üzerindeki ciltli büyuk defteri eline alarak: •Bu da dolacak,» diyordu.. SON BİR KONFERANS... BİR ÜLKE... Benghazi sokahlarında Israil fistnne bir sohbet ibya'da haltalık tatıl günü «mübarek Cuma», bu bakımdan Konferans, Pazar olmasına rağmen çalışmalanna devam edıyor. Ancak bu kez kapalı kapılar ardında. İçerıde oianlan, daha sonra kulislerde kurulan, 141 pazarlannda öğreneceğız. gerekse teknık gücü açısından daha güçlü. Unutma, bu yarıs bıtmedığı sürece, sız güçlendikçe o da daha guçlenecek, aradaki uçurumu kapatamazsmız.Ji Akdenız'in ötelerinde batan güneşin kırmızılara çaldığı «corniche» boyunda, palmiyeler, hışırtüı titreşimler içinde.. Ahmet'ın yüzünü ansızın bır hüzün kaplıyor... Sesi eskisi kadar hırslı değil bu kez... Yalnızız Evet, Israil bızden ileride, bunu bılıyoruz. Ama biz valuzız. Koca Arap dunyası yapv yalnız... Herkes bıze oyun ediyor. Kimse yardım elını uzat mıyor. Tüm gelışmişlenn yardun eli tsrail'm üstünde. 2. Dünya Savaşında, Kora Savaşında çarpışmış tecrübelı pılotlar, şımdı Israil (antomlanni kullanıyorlar . Nasıl başa çıkarsın? Rusya Araplara yardım etti, edıyor dıyorlar. Hepsı ya» lan Ruslar bıze hiç bırşey vermedıler. Mısır'a, JttG'Ier SAM' lar verdıklerı bırer koca palavra .. Şımdı bızım arayıp da bulamadığımız kadar paramız var, ancak silâhı kımden alacağız. Fransa veriyor diyeceksinıs. Ama şartı var Pransa'nın, verdiklerini hıç bu; zaman îsraıl'e karşı kullanmıyacakmışız... Daha geçenlerd*, Nıxon Brejnev'e gıttı, Araplara yardım etmiye.ceksinız dedi. Ederseniz sıza buğday vermem, yardım etmem dıye tehdit ettı.. Bunlann hangısine inanacaksınız, hangısınden yardım bekliyeceksiniz .. I luğu, oldukça duşük kaliteli mallar... Arap ülkelerinin ortak özelliğinin aksine, Libya da abartma bır luks merakı yok. Daha doğrusu varsa da bu duygu, büyuk ölçüde kısıtlanmı? .. Benghazı'nın Suk'uyla bızım Istiklal Caddesi arasındaki fark, tstıklâl Caddesının, Faubourg St. Honore"ye olan farkıyla orantılıdır dersenız, pek yanılmış sayılmazsımz .. Ahmet'le tanışma Konferansı düzenleyen Libyah yetkıtıler, her heyete bir ögrenciyi yardımcı atamıslar. Türklerin rehberi de Ahmet isimli bir genç. Yabancı Dıller Yüksek Okulumın Ingılizce Bölumunde, son sınıfı okuyor. Lıbya standartlarana görs, oldukça parlak bir kışi Ahmet ve faenüz 21 yaşında. Okulunu bitirince, ya Dışışleri Bakanlığına memuru olacak. ya da Ingilız ce öğTetmeni... Iibya'da, bizde olduğu gibi, dışışleri memuru olabılmek için, dyle çok ileri yetenekler aranmıyor. Belirli bir kültür ve bilgl çizgisının ötesine geçenlere, korkunç denecek bir kadro sıkıntısı çeken ülkede, bUyük olanaklar tanınıyor... TUrk heyeti konferansta olduğundan, Ahmet de ben de boşuz. Bırlikte kendimızı Benghazi 'nın sokaklarına vuruyoruz. O bana kentini tanıtıyor, bu arada çeşitii konular üstune gevezelik ediyoruz... Canlılık konusu Ahmet'le konuşurken, konudan konuya atüyoruz. Lıbya'nın eski canlılığını kaybettiği görüşüne o da katılıyor. Ama buna, bazı gerçek yorumlar katıyor... «Lıbya'nın eski canülığı, Tripolı ve Benghazi'de yaşıyan mutlu azmlıklann yarariandıgı ve daha çok yabancılar ıçın yaratılmış bır ortamdı» dıyor Ahmet... Genç öğrenciye göre, Libya'nın artık birkaç kumarhane, birkaç gece kulübü aracılığiyle gelecek köksuz turist gelirlerine ihtiyacı yok . Paraysa, petrolden gerektiginden fazlası ile gehyor bu para. önemhsı olan, paranin nasıl kullanılacağı? Çarşılard» tüm ihtiyaç maddelerini bnlmak mümkün ama lüksten lanmıyorlar. Ama ne var ki, Lıbya'da Kaddaiı'yi eleştırmek benüz bır haylı güç. Ülkenin bir numarası, eleştirilemiyecek Akşamüstü, Ahmet'le «Corniche»te turluyoruz.. Çöl durmuş, «Gıbli» esmiyor. Onun yerine, Akdenız'den ılık tatlı bir meltem var Ahmet heyecan içinde, bu kordon boyunun, tam orta yerde kesinti yapan Denız Kuvvetleri üs'sü kaldınlarak uzatılacagım anlatiyor. güvenip, konukseverllğini engel saydıgı konuya, çekıne çekıne gırıyor .. Ahmet soruyor.. TTlrkîye neden îsram tanır, ihşkısini sürdürür, aliş veriş yapar bunlarla? MUslUman bir ülkenin bunu yapması, baş duşmanımızla dostluk etmesı, yakışık alır mı? MALKOCOĞLU yazan veçizen:Ayhan BAŞOGLU KILIÇ Ahmet'i dinliyorum 1 t Ahmet gibi b.Ujp* sınırlı, yargılan taraflı bir gençle bu konuda daha uzun tartışmalara gırmenın pek yaran yok elbette .. Dıle getırdıgi hüzünlü yakınışını, içtenjikle dinliyorum hepsı o kadar... Benghazi sokaklan, günes bat tıktan sonra bıraz daha hare ketleniyor. Dükkânlann çoğu da kepenklerinı uzun bır öğle tatılınden sonra, aksam saatlerinde açıyor. Sokak kahvelennde masalann çevrssına ılışenler, Arap dılinın özellığinden mldir nedir, çok hararetli görünen konuşmalara gırışiyorlar... Baskaca yapacak bırşev de yok ki!. Tüfeğin namlusu «Bak Ahmet» dıyorum... «Biz Türkler, yıllarca durmadan dınlenmeden savaştıktan sonra, artık barışa ınanıyoru^. Bizler Israil'le olan kavganızın, konuşarak, anlasarak çözümleneceği kanisını taşıyoruz. Blzım tsrail'le olan ılışkımiz, bakarsın bir gün, böyle bır banş ortamının yaratılmasına yararlı olur...» Kesınlıkle karşı çıkıyor Ahmet... Banş, tüfeğin namlusunun ucundadır, bunu böyle bilin!... «Ama» diyorum, «Biliyorsun, lsraıi sizden, gerek silâhlan, İsrail adlı nefret lsraıi kesin bır öfke tüm Libyalılarda .. Kaddafi halkmı bu yolda bilınçlendirıyor. Israil'in bır nefret duygusuna dönüstürülmesıne gayret ediyor, var canıyle yönetım. Başkalan gibi Ahmet de Israıl'i can dUsmanı biliyor. Türkıj'e'ye de, yıne başkalan gibi kızıyor. Bir ara içtenligimize Aşırı ama.. Büyuk kentte yaşıyan Libyalılann pek çogu, ıçkı, eğlence gibi konulardakı yasakları aşırı buluyorlar. Dinı inancın ve getirdigi yukümlülüklenn bıreysel olması gerektığınde bırleşiyorlar. Kendilenne zorla kural dikte ediîmesinden de pek hoş Kaddafi'ye hayran thtılâl sonrası Libya'yı daha çok seviyor Ahmet. Açıkça soylemıyor ama, bütun görüşlenne katılmasa da, Albay Kaddafı'ye derın bir sevgı ve hayranlık beshyor. Ülkenın genç liderine inancı sonsuz... önce ailesinden söz ediyoruz.. Babası, Benghazi yakmlanndakı Beida kentmde Malıye Bakanlığının bir memuru. Ahmet' ın anlattıgına göre, durumu oldukça ıvi, 150 Libya lirası (Yaklaçık olarak 6750 TL.) maaş alıyor ve hükümetm verdiği bır lojmanda oturuyor. Bır de Mercedes marka otomobili var. Benım anladıgım kadar, Ahmet'in babası, Libya'daki sanslı memurlardan. Ülkenin zengmhğinden herkesin bu ölçüde yararlandığı izlenimi pek kalmadı bende .. Y A R I N: . KONFERANS KULİSLERİNDE DİŞİ BOND /mueı e u UAYDUOH Ahmet'ler tam 11 kardeş, bunlann çogu okuyor. Kaddafi yönetimımn en olumlu yörüerınden bıri, gençlenn egitimine büvük önem vermesi. öğrenim çağındaki tüm gençler, çeşitii tedbirlerle okumaya yöneltiliyorIar. Bunlara ayncalık sayılacak haklar tanındığı gibi, 30 Libya lirası (1350 TL.) aylık da verilıyor. Yok aılenizin yanında değil de, yurtlarda yatıp, kalkıp, yıyip içersemz bu aylık 10 Libya lirasına düşüyor... Eğitimin önemi TİFFANV JONES Lüks kısıtlanmış «Suk» adı venlen çarşıyı arşınlıyoruz. Hemen her şey lthal malı. Caddenın ikı yanına dizilı, köhne görünüşlü dükkânlann vitrinlen, ithal malı giysiler, radyolar, pikaplar, kaset teypler, mutfak esyaları ile dolu... Ancak bunlann çoğun GARTH DOUUN EPEMDI ONU DOLOPASO KOCAELİ KÖSEKÖY BELEDİYE BASKANLIĞINDAN Trafo postasıyıe aiçak eenlım eiektnk sebekesi yapıro Ist fcapan zart usulüyle eksıltmeve çıkanlmıştıı Munaramen DeOeli İ46464.9tl llrs olup geçlci temlnatı 13574 üra'iır Pennı ıdart şartnamesı 12J6 ıtra bedeiie temın ecUlebülr thale 13. NiMin 1973 Cuma günd saat M.tlD'de EncUmeo tıuzurunas raoııacaktır Zarflann ihaJe snatlnden Dlr saat önce Encümen Baskamıema feslimı »artnt Postadaka vata gecikmeler (Basın: 129252189) TÜRK DONANMA N/AKFINA yapılacakhertürlü bağış ŞANLI DONANMAMIZI GUÇLENDİRECEKTİR
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear