23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA ÎKÎ : CUMHtniİYET 11 Ocak 1971 f Q A Q C , « n ç Tiirklet îhtilâli, ne Tanzimat*• * ' * ' * ' tan, ne de çağın en karanlık çöküntusıi olan Abdülhamit idaresinden. bir üniversite devralmanuştı. O Tanzimat ki, bir nevi Batıya yönellş sayıhr. Ama, bu devit ve bu devrin okuryazariarından herhangi biri, blz'e çağda) Batı'nın fikir âleminden tek bir eser bile vermiş değildir! Gerçi arada, ımırnır yetistirmek icin bir MiiTldye Mektebi. doktor yetiştirmek icin bir Tıbbiye, mahkemeler için Hukuk Mektebi, subay yetiştirmek için de Harb Okulları kurulmuştu. Ama bu mekteplerin hepsine, değil yabancı dilde eserler. hattâ tstanbulda basılan gazetelerin girmesi bile yasaktı. Ortada bir Darül Fünân. yani bir üniversite ise yoktu. Gerçi Darül Fünun sözü ve teşebbüsü zaman zaman ele alındı. Ama. her ele altndıjjn yerde SÖD dürüldü. Nihayet 1962de bir nevi el atılan Darül Fünun ise, bir üniversite değildi. 1908 Genç Türkler thtilâli, durumıı btı halde buldu. Ve Meşrutiyette üniversfte, bilhassa Ziya Gokalp'ın bu catıda yer alması ile, bir nevi düzenlenme safhasına çirdi. Fakat Cumhuriyet kurulduğu zaman. Edebiyat ve Hukuk kolİannı icine alan İstanbul Darül Fünunu. öğretim kadrosu ile ve garip bir talih eseri olarak, sankl yeni rejime karsıydı! Onun için Atatürk, hir gün bu D»rül Fünunu kapatıp yerine bir üniversite kurmak işine kendini verdi. A n ı sonnç, ne yazık ki basansız oldu. Ve Mustafa Kemal: Bu işte muvaffak olamadım, sözlerinl açıkça sbylemekten çekinmedi. Hülâsa hizim üniversite dâvasmda şanssızlığımız. gerek İkmcl Meşrutiyefin, gerek Cumhurlyet'in. kendilerinden onceki rejimlerden bir üniversite devralmamalan ile baslar. Halbuki meselâ. eski Çar Rusyası'nda da despotik monarsi. yani müstebit hir saltanat Idaresi vardı ama. Rusyada üniversite ve üniversiteler. daha XVIII. yüzyıldan kurulmaya başlamışlardı. Ve bunlar, gerçek anlamda ünivcrsiteler olarak gelişmişlerdir. Çar gerci cok üniversitelinln başını yedi ama. Çarlar Fi'synsı. bütün kültür kollannda üstünlüğüp!. K t Çar*ın da durmadan müeadele et1' "\ h"versitelere borçludur. Ve mücadelelerden. C;ı \e onun korkunç polis teskilâtı ile, Dika>a Divizya, yani Vahşî Tümen denilen Sorumsuz Kazak Alaylan, değil. nice kurbanlar pahasına da olsa, üniversite galip çıktı. Onun icindir ki. bueiın de, dunyanm en büyük bir iki üniversitesinden biri olan Moskova Cniversitesi, eskl Rusyada finiversitenin Uk kuruculanndan olan Lomonosov'un adını taşır. Ve üniversite alanında, yalnız Lomonosov'un heykell vardır. Hülâsa bir bugün Türkiyede. üniversite denilen probleme eğilirken evvelâ. Cumhuriyet idaresinin kendtnden bnceki rejimden bir üniversi te devralmadığmı, on piânda dikkate almalıyız. Halbuki üniversite denilen müessese, aslında hlraz da, gelenek ve zaman içinde yerleşme düzenidir. Üniversile, çağdaş kanunlara baş eğer! Şevket Süreyya AYDEMİR bugünkü tiniversitelerc, çağın akımlan pirmiştir. O halde biz ki, ashnda ünlversitesiz bir devlet olarak Cumhuriyet niıamunıza başladık. Biz ki, aslında ve ançak, bu rejimle beraber üniversitemizi kurmak çabasuıa başladık. Ve bn çaba ki, daha ilk adımında ve bizzat Mustafa Kemal'i yıldırarak kadar başarısu geçmiştir. Fazla olarak, Hitler'in Yahudl düjmanlığından kaçıp bir aralık İstanbul Üniversitesine yerleşen ve bir aralık bu dünya şöhretlerinin sayesinde, âdeta dünyada yeni bir ilim mihrakı olmak ihtimalini yaraUn İstanbul t'niversitesi'nde bu imkândan da faydalanamadık. Yani bu şöhretleri de, hem de üniversite kadromuzun şarklı trayretleri ile az zamanda kaçırdık. O halde şimdi Türkiyede üniversite müessesesinin, bence daha başlangıcta bulunan oluş ve gelişme problemlerine, artık soğukkanlılıkla gözatmayı bilmeliyiz. Ama burada üniversite derken, şu veya bn VUâyette bir ikl parça bina bulup, içine iiç bej öğretim üyesi koymakla kurduk zannedilen tesisleri almıyorum. Şu veya bu vekilin, her gezdikleri vilâyete: Burada da bir üniversite kuracağiz. diye verdlkleri vaitlerl de, kendi gafletlerme terkediyorum. Üniversite kurmak, her sokakta kotayca bir mllyoner yetiştirmek dejHidir. Hayır, burada bahis konusu ettiğimiz: tstanbul ve Ankarada, az çok üniversite yapısına bürünmîis olan müesseselerdir ki, işte bunlar dahi. henüz teşekkül halindedirier. Henüz kurulmamı; ve yer lesmemiş bulunan ve eski bir kültür hayatımızdan hiç bir gelenek mirasi almamış bulunan kuruluşlardır. tşte bu kuruluslardır ki. bugün v« yann. hem kuruluşlannı tamamlamak, hem Ister istemez. rajpn akımlan içinde hafirne$ir olmak zorundadırlar. Ve bu akımlar yanında. artık ölü mâzf demek olan teokratik çabalan. elbette ki hesaba katmıyorum. Çünkü üniversite: anrak çağdaş degerlerle gelisir ve yaşar. Aneak bu değerlerie. hattâ yakın çağdan beri süzülüp gelen gelişmeleri de inceleyerek. dünya görüşlerini yaratır. Dünya görüşleri derken. kastettiğimiz mânâyı anlamak kolaydır: Evet, tek, stan daıt bir dünya görüşü değil, dünya gbrüşleri vardır. Ve bunları da ancak, üniversiteler. biljrinJer ve düşüniirler mânâlandırabilirler. Çünkü dünya KÖrü^leri. çağın akımı (rinde, çağın kriteryumlan ile işlenerek terkibedilebiilr. Bu terkipte, sosyal şartlar. ekonomik şartlar ve fikir ölçiileri. elbette ki. harekete geiecektir. Böyle bir terkip ise ancak. entellektüelin, yanl aydınm. düşunürün, kısacası, unlveniter gorügün ijidlr. yız. Bu problemlerin, eeşltli vesilelerle Büyük MiUet Meclisindekl tartışmalan, öyle görülmüştür kl, hiç bir suretle anla$ılmış değildir. Şimdl de, eski bir asker olan sa>in Cumhurreisimlzin başkanlığında veya huznrunda. bir üniversiteler konusu ele almacaktır. Ve çeşitli parti başkanlan, fikirlerinl açıklayacaklardır. O halde r« acaba şoyle bir hüküm verebilir miyiz: Demek ki, üniversitelerde yaşanan kaos, yani başıboşluk, şimdi yalnız idari bakımdan ele almacak demektir. Üniversitelerde bir Idare anarsisi v«r mıdir? Evet! Kfanlikleri blllnmeyen, nereden »üâhlmdnıldıkları bilinmeyen. niçin silâhlandıklan bllinmeyen ve «her şeyi blliyornz» diyen hükümet adamlarının da, yıllar yılı tek bir bilgî ortaya atamadıklan bu anarsi bahsinde. idari tedbir ihtiyarı, elbette kl ortadadır. Çünkü sağduyulu hütun vatandaşlatın kuşkusn gunda toplanmaktadır kl. üniversite olup biten kansıklıklardan ve bu karışiklıklara kurban giden vatan çocuk. larının kantndan. elbette ki ve en başta idare aczi sonımludur. Ama üniversite meselesl. sadece Idarî bir mesele midir? Hayır! Hele bu idare tedbirleri sadeee polis ve baskı tedbirleri olursa? Bu vesile ile gene tekrar edelim kl, ne polisi. ne orduyu, ne de komando, toplum tahurlan ve benzerl adlarla düzenleneeek knvvetleri, öfrencl kitlelerinin, direniş yapan işcilerin. toprak davası güden köylülerln ve hele Doğu illertmizde hem kaderin. hem de ağanuı, beyin sillesinl yiyen zavallılann karşısına pkarmak, gelecek İçin, ancak kötü. ruhî birikimlere yol açar. Çflnkü bütün bu oygnnsnzluklan eğer nizam ve millî bünye yaratıyorsa, o halde tedbir, idarî olmaktan ziyade, sosyal, ekonomik ve politik olmalıdır. Kaldı ki, çağımız: aynı zamanda, polis gücünün, komando giicünün. Çeka, Gestapo cinsinden sommsuz terör teşkllâtınm, rilâhlı milis kuvvetlermin ve nlhayet Asya ve Avrupada, Sibirya'dan Atlas denizine kadar her çeşit toplama ve imha kamplarının, alablldiğine kurnlduklan bir cağdır. Ama ne var ki, insanlık, çağın çok pahalıya ödediğt bu tecriibelerini, artık arkada bırakmalıdır. Hele bir ülkede, yabancı ve gizli güçlerin, para ile söz ve müdahale sahibi olabilmeleri, o ülke için, ancak yüzkızartıcıdır. Ralbuki bngün sağduyulu her vatandaşın kuşkusu, bu noktalar üjtünde toplanır. Meselâ biz iki arkadaş, iki sene kadar önca Marmara kıyı sehirlerinde doiajarak: biz, bu bakundan İ ŞTE jimdl üniversite problemi ve bu denll bilimsel bir karsısmda Ey ahall. biz komUnlzmle müeadele İçin dolasıyoruz, ben filân gazetenin sahibi ve bajyazarıyım, bu hanım da sekreterim, diye Erdek'te halkı başına toplayıp konuşan bir çift gormüşüzdür ki, Türkiyede onun dediği isimde bir gazete yoktu.' Ama altlannda gayet pahali bir otomobil vardı ve sekreter bayanda, hiç de saygı toplayıcı bir kıyafet ve hal yokfo. Ama, giysileri pahalıydı. O halde bu muhayyel gazetenin ve bu sarlatan yalancı ile bu masraflı kadının ve bu süpheli seyahatlerin bedellerini khnler ödüjordular? Ne ise, biz gene konumuza donelim. fbireniş Haftası ve Çankaya Sonuç lışahm: ^ Türkiye Cnmhurlyeti, kendisinden önceki rejimlerden. tam anlamı ile, bir üniversite devralmamıstır. Türkiyede bir finlversite geleneği olmayışı da, bugünkü rejimin ve durumun büyük sanssnlığıdır. A Atatürk eski ve yetersiz Darül FünOnu ele alarak bir günde lâğvetmiş, ama yerine bir üniversite kurmak davasmda, muvaffak olamamıştır. A Hitler faşizml jfiçlenmeye başlaymea, HiÜer Almanyası'ndan kaçan ve bilhassa rahmetll Cevat Dursunoğta'nun gayretleri ile istanbul Üniversitesine \e Ankara'daki yüksek tıp kuruluşlanna kazandınlan dünya şöhretlerinden, maalesef faydalanılamamntır. Ve bunlar, bizzat üniversite kadrosunun menfl cabalan ile, yurt dışma gitmek zonında bırakılmışlardır. O üniversitelerdekl bugünkü buhran. üniversite olamayısın, bünyeden gelen patlamalarıdır. B n A patlamalarda, hem gericl, hem emperyalist gizli örgütlerden gelen etki ve beslenmelerle. hükumetin dar polis zihniyeti ve müdahaleleri, daha dogrusu idare aczi. taemll rol oynamaktadır. A Ünlversite; fıniversiter, yani dünya ölçüsünde bilgi ve görüşlerin yaşadığı ve çağdaj akımlann işlediği yüksek bilgi ve araştırma müessesesidir. Onun problemlerine. ancak sosyal •çıdan eğilinebilir. Oralarda İdarî tedbir, her şey demek değildir. Ama bütün bunlar bupün üniversitenin, bir yetersizlik. verimsizlik. otoritesizlik ve sahip«iziik içinde bolnnduğu gerçeğini görmemek için sebep teşkil etmez. Bu buhranda en önemli faktor, oğretici kadrodaki sıhhatsizlik ile. öğrenicl kadrosunria geleceğe olan güvensizliktir. Bugün üniversiteleri saran. üniversite ici işsizlik ile, yann buraları bitirecek olanlan bekleyen ve hele fakir ailelerden gelen corukları gece gündüz tedirgin eden gelecekteki Işsizlik korkusu. bu cocuklarm bugiin kendilerini sağa. sola carpıjlannda. başta gelen ruhî etkendlr. Hattâ biz bu etkene, bugünkü şartlar İçinde, lyi yetişmemekten gelen gençlerin ruh derinliklcrinde onları, hem ailelerine. çevrelerine, hem kendi nefislerine karsı kOçük düşüren bir nevi asağılık duygusunu da, aynca işaret etmeliyiz. Geleceğe gu\ensizlik ise, hele hayatında bir misyonu olacağına inanan. gelecekten birşeyler beklemek için kendinde hak gören genç insan İçin, en ıztıraplı ruh halidir. değinmelerimizl Ü NtVERSİTE bahrindekl tamamlamaya ça söylece özetleyerek, sonra «Direnme» kavramı, 1961 Anayasasıyla polıtik hayatımızda I önem ve değer kazanmıstır. Anayasanın «Başlangıç. bolumunde Türk milletinin «mesrulu s unu kaybetmis bır ıktıdara Rar • sı direnme hakkını knllanarak» 27 Mayıs Devrimını yaptıgım | yazar. 1960 Devriminden bu yana, çeşitlı toplum guçlen. naKîannı arama yolunda bilinçlenmısler. zaman zaman dırenlşe • geçmişlerdır. Gerçekte bu gelisme bir toplumsal vr*™V »»» 1 retler. Direnme olaylannı karamsar bir gözlükle izletnek yerlne. anîayışla karsılamak esrekir Ancak direnişlere tamarnen • ilgisiz vekarşı bir siyasi iktidar var«a. divalcg kavboldugun | dan, direnişlerin yaratacagı kargaşa olumsuz. yollara suruslenebilir I # Haftamn niteliği . Geçen hafta çesitli kesimlerde uvRUİanmaya baslayan « I renislerle dolu oiduSundan «Direnig H»tta«ı. «*na layıktır Teknik personel. Beledive memurlan. saglıîc hizmetleri perso • neli. tstanbul Beledivesi temizlik i<cileri hafta içinde direniş I lerini vürürliiSe kovmuslar: Türkive ö?retmenler Sendıka I sıvla Emekli Sandıgı mensupları da sert demeçlerlt seslenni . duyurmuşlardır. . . .. . . | Direnişlerin kavnaSf' ç«Sur,!ukla yenl personel re]imımn I yarattıgı huzurstızluk gibl gÖTÜnmektedir. Ama bu aldatıcıdır . Kamu per^oneHrin protesto hareketlerinin çoftunda toplum | dÜ7enini ele^tirer, ve bu nedenle sivasi iktldan suclavan bır hava ya ankça eörülmekte veya «P7İlmektedİT Kokenmde maddi istekler yatan çıkişlann toplumda değislm Bzlemiyle da saptanmaktadır. # Başan ölcüleri Direniş evlemlerinin bir kı<:mı tam başanva nlasmış •• Cvelerinin (îavanı<!masını Ispatlamı^. baziian eevçek kalmıştır Her ne olursa olmn. bülün direnis evlemlerine radvolar ve Ca7eteler büvuk ver avırmıslar ve seslerini duvnrmak isteyen kurulu«1ar amaçlanna ulaşmak volupda bir »orluga ugramamıslardır. Haftanın sonma dognı valt ve kavrnakam Bibl ıdarecileri kapsayan kurulusların da Personel Kanunundaki tutarM7İiklan orote^to etmek ve haklarını »ramak volund» teslerini vGV.eittikleri sön"ılmü;tür Dcvletin bürnkrat kan^adının. siva«i iktidann tut'imura kar<si cıkması önümüzdeki günlerde rfaha da voSunlaîaTak <;üreoe5e r.en7pmektedir 7Ara per«onel reiiminin tnalî vnnlerini uveıılamak İcin 1" milvar lirava ihMvaç oldu?u «nvlpnmpktedir Bu miktarın navla'iima'inda herkesî tatmin pdcrpV hir seHl bulmak olanayını, Hükümet, daha ba«'=n<"''ia VovVıptmi» niarak vnla cıkmıştır. ^ Cankava <»örüsmeleri Çağdaş üniversite VET, Üniversite veya Darül Fünun. bbr gelenek ve zaman içinde yerlejme müessesesidir. Ama bugünkü üniverslteler, elbette ki, dönkü Darül Fünunlar demek defildir. Çünkü Dlrenl? Hafta^ımn DOİitikava dönök vflzunde en Bnemli I olav Cankava pörüsmpleridir Ne var ki. bu eSrösmeler İçinde | hulundugumu7 «iva<:i bımalıma bir çözum aravanlan yeni bir körHîi^üm nnGnp eetirmiştjr I Cumhurba«kanı Sunav. epeen haftanın İçinde. parlamen I tod» erubu bulunan muhalif parti lidprierivie tpker teker ko I nti'rmlar varmıstır Btı konu<rmaİ9nn smacını C"mhurba?ka • nı rfahîi Bnre acıklamıc idndp bulundııî'umıı? bunalıma bir | çare arîrnak volunds olduîunn «BvlemUti Anavasa'va göre «orumluluSıı ve vetkilpri <!inırb ve taraf<:i7İı9ı kesin olan I Cumhurha^kın'nın. «iva«;i parti Hdprlerivie viiriitme organını j ileilpndirprek eörü'melprp piri>:me<!İ. ratpn ortada o!aganü«tö I hir durum oldıı?unu eö«ter1r Warptt1r Savm Runav. Silâhiı KiıvvptİPrrİpn epî«n ve GpnPİ KIHTTKIV Başkanının vılbasi me I saimda sçıkca dilp eptirilen «rahatstzlık» emarelerinl değer | lpr^irpr»k Hıınım» mnHshaleî'e karar vermisti. 01 Görüs avnlıSı | Eatşılıklı biıet yollarlar olnt biteı! Kıbru konnsunda Sayın Çağlayanjçil. bn yılın misyonn tartışmalarında mntln bir soromlu gibi Geçen yıl Senatoda, neticesini düsünmeden Smitli Taptığı «finiter devlet» »vanmasındaki hsli ve o yoktn fizerinde. BStçe Kokonosmadı. bir eda ile halin keyfi Çünkü evvelâ, zaman zaman onun koluna z^rerek «Men cher collegue» diye söze baslayıp Türk Tnnan milletlerinin yüksek menfaatlerinden büyük anlayıs ( ! ) ile bahseden ve Kıbrıs meselesini tatlı Uadelerle ve ümit verici mimiklerle idare eden Tnnan Dısişleri Bakanı fipinellis öldü. Bütün bnnlardan sonra belki ÇağUyanc/il de anladı ki, Kıbrıs davası, Kıbrı» Adasında yasavan cemaatlerin halledecekleri bir konn değildir. tste senelerden beri Denktas Kleridls konuşmalannın kısır donge halinde sürüp gitmesinin sebebi bndur. Aslında belki Sayın Çaglayangil de anlamıştır ki, bu cemaatler arası müzakere sistemi, zorluk içinde yaşaysn Tnnan runtasına Eaman kazandırmak için Pipinellis dostnmnz tarsfından icat edilen enternasyonal knrnazlıklardan biridir. Her geçen zaman Makarios'a yaramakta, o, Lefkoşe'dekt tsntssnt kulesinden Türkiye'yi kollamakta, ve Türkiye'deki en nfak bir iç bunalımdan istifade için sabırsızlıkla beklemektedir. 1963ten bu yana Makarios daims Türkiye'de iç bnnalımlar çıktıgı zaman adıraını atmıstır. Buna karşılık Türk diplomasisi ne Kıbns'ta, ne de Tnnanistan'da buhran mevcntken bundan istifade etmeyi, kendi erkeklifine yedirememi» oldngnndan. karşılıklı müeadele aynı silâhlarla yapılmamıstır. Türkiye'yi yeni iç bunalırnların beklediginı en kör gözler gördüğüne göre, bu bunalımların arkasından Makarios'un Yunan cuntasının himayesi altında kendine göre yeni hamleler yapmayacağım «sanmak büyük çaflet olur. Daha bugünden Girne voln üzerinde açılan tartısmalar üzerine dikkati çekmek isterim. Evet, evet, Sayın Çağlayangiri, Tnnan dostlan tarafından ihanete uğramıs, ke'ndisine verilen söz tntalmamis mutsuz bir insan olarak cördük.. Bu sıkıntıdan kurtulmak istiyorsa, cemaatler arası müzakereleri kesip belirli bir sonuç için Tunanistan ile kesin bir dille konnsmalıdır. Tunanistan böyle bir müzakereve ysnasmazsa, o, belirli sonuca bizzat varıp, masanın basına oturmalı, müzakereyi karsı taraf isterse ondan sonra konusup konusmayacağını gerçeklestirmelidir. Aslında iki taraf böyle belirli bir sonuca da varmıs gibidirler. tki eemaat birbirinden avrılmıs sınırlarda askerler beklemekte. iki bağımsız devlet taalinde karsı karsıva yasamaktadırlar. Is. TSrk Kıbrıs'ın tanınmasma ve ilânına kalmıs çibidir. Birbirlerine birer elçi yollarlar olur biter.. 6u kuratardtt çok «' bır prob)*mı x»m*rı kaybvtrn* ö«n ^ttzm«rıın yol lannı ttfrsnoeokai n.z PostK •)• 0 » ı««yrt y«p.l.r imtihanlanna Hazırlama Kursları ÜNİV ERSİTE DEVREtER 3 Oc«k 30 M«y»« 3 O Ocak 1 9 " * * * 5 S *u»«t H«* n n ı o n u 1 t Mart M*yı««onu f 1 Nıo*n May» • * " > « "1 Ni»«n 1 Ha»ır«n O » 3 Mayia M i y ı t « » n o 30 Mtyıs 1 H«K.r«n 6 H«z'r*n Hwrir«n »onu 2 HMiran 2 T » m m u ı î\ H«»ır»nlmtob«nponij ÜNİVERSİTE HAZIRLIK KURSLARI Her 15 günde bir Oaşlatılan devrelerin hepsi Haziran sonuna kadar devam eder. Göks MAHMUT GÖK SEN FENDİL DERSHANELERt Telefon: 17 60 35 Ankara (Stüdyo 7 : 1032/327) Dersao 6 S 1 NİMBÜS T.t. 275132 Cumhurıyet 331 merika'da bir müddetten beri, Avrupa'daki askeri Tıirkıye Büyük Mület Meclisikuvvetlerınde önemli bir nin Başbakan hakkındaki sonıştndinm yapmak veya bunlan geri çekmek gibi gittikçe büyüyen turma hazırlık komisyonunun bir mesele, nihayet hükümetleri raponı ile ilgıll müşterek birlekamuoyu baskısıyla parlamento şiminin genel havasuu yaşadıkiçinde bunaltan ciddi bir sikıntı tan sonra dış politikada serbest Genellilüe iç politikada afırlıhaline gelmiştir. Eleştiri noktalahareket edemeyişin 2aaflannı ve gını duyuran sorunlar dış politi• Avrupa'daki Amerikan n birbirinden farklı olarak şunsebeplerlni müşahede etmek her kaya da yansır ve onu koşullakmvetleriyle Avrupalı üyelelardır: kes için daha kolay bir hale gel rına gore aktif veya pasif bir harin kuvvet istirah oranlannın miştir. Bu yazı, bu müşahedenın le getirir. İçteki istikrar^r7lık ve (T) Varsova Paktmın saldırdençeleştirilmesi, bır gereği olarak yazılmıştır. hükumeti teşkil eden idarecilergan bir askeri harekâta giriş• Akdeniz'deki siyasi ve ı de bu ıstikrar<!' 'lı&a seben olan mesi ihtfanali okadar azdır ki askeri durum, zaafiyet ve tezkivenin bil^i, tavartık Avrupa'da kuvvet bulun • DotuBatı iliski''i ve siye ve teklif yeteneği üstünde durulmasına lüzum kalmamışBerlin sorununun çözümüne bır toplavıcı ve şarta en uypun tır. Amerika. Avrupa'da bubağlı olarak taraflar arasında karan verme yetenegine sahip lunmadan da ana yurdunda müzakere i<!teçi, olamaması. kendisi olaylann gebulundurduğu kuvvetlnie ba• SALT toplantılan, karrisinde kalması halinde. dıs DOtı Avrunp'vı savunabilir . sılıklı kuvvet indirimi, silâhlitika ba§ımsız hareket olana?ını (2) Avrupa'daki knvvetler sızlanma ve silâhlann kontunun yanında, dış politika kaybeder Bunun tioik 6'meSinl Varşova Paktmın girişebilecerolu. ve milli savunma konulaKuzey Atlantik Pakti Bakanlar ği askeri bir mactrayı caydıBu konulann hemen hemen rında tartışma ve eleştiri racak güçte dejh'ldir. hensi ^eçen yıl piındeminın avelan alışılmamış bir meseledir. (3) A>rupa'da mevcnt knvret rebiliriz. Karıalı kutu olan Varnıdır. Biz bu konulardan sadpce Oysa, bu iki konunun birleşimi tertipleri, cari harcamalann bırinci ve ikinci maddeler üzefmilll güvenlik'» sorununu mey şova Pnktmm konsev calısmalayüksekliğinden dolayı azaltılrinde duracağız. dana getirir. Bu haliyle de bu rına yakınen vakıf olmadıgirmz malıdır. ve ancak sistemin peregi serbest Ortak bildiri dikkatle tetkik sorun, muayyen kişi veya zümiradeye davanmavan bir politik!» edildiği zaman, iç politikalann, (T) Avrnpahlann ekonomik relerin inhisannda değil bütiln düzeni içinde bulundugu cihetle dıs politikayı aktif ve pasif şedurumlan ziyadesiyle düzeldîdüşünen kitlelerin mah olmak: batıdaki C8nh rtr"»Wpr1 dogudp kilde nasıl etkiiedigini belirli ğine gnre. Amerikanın NATO lâzrnı gelir. Kitleler kendi milll bulmak kolav degildir. hatlarla eörmek mümJriindür. savunma giderlerinden hissegüvenliklerini düşünebüir, tartıBunun aktif tarafı. A.B.D ile 1ttlsine düspn haksız vüksek paysabilir duruma girmedıkçe veva Baüda serbest irade aüçler o dan kurtulmak, Avrnpt'vı »o^ bu seviyeye yaklaşmadıkça, bu ranı ile kontrol ediMiSinden iç fâkın Avrupalı üyeleri arasındaki ilişki; pasif tarafı da Akdenizrumu ile kar<n karsıva bırakyönde kadro arttırmadıkça, gepolitikalann dış nolitikaya aktif de gelişen Sovvetler BirliSI sivasl mak eereklidir. rekli denetimi yapmadıkça güven ve pasif şekillerde nasıl yansıdıve askeri baskısıran mazideki lik, bireylerce hem yeteri kadar Amerikan hükümetlerinin gö£ı açıkca ?örülur. Bu batılı sisşartlara nazaran en yüksek seviduyulamaz, hem de beklenen terüşlerinin temel unsuru ise, Batı temlerin eüçlü vönlerinden biriyesine varmasma ragmen Türkikâmülü gösteremez. Zira, dış Avnrparun Amerika için ekono dir. Bu güç. sistem İçinde buye v8 Tunanistan gibi ülkelerin politika list kademedeki bir kaç mik, siyasl ve askeri güvenlik lunan devletlerin yönetici kadroşartlan eleştirmekten çekinmelesorumlu Jdarecinin ve Dısişleri bakımından hayati bir rol oynalannm ayn ayn kuvretli kişilere ridir. Bakanlıklannın dar çerçevelerimasıdır. Burada (Batı Avrupal sahip olma zonmlu*undan dogar ni ve ihata kapasitelerini asnuş, tabiri dikkatimizi cekmelidir. Bu Bu kuvvetler teessüs edemezse. Aralık 1970 basında yapılan Baher sahada genişleyen bilimin ve sistem kuvvetli olamn vcva olankanlar Konseyi toplantısma, Dış tabir, son zamanlarda yetkililerteknoîojinin gereklerine göre lann jnünferit veyn müşterets işlerl Bakanı VBSitesıvla bir me ce, sık sık kullanılmaktadır. muhassal neticelerl elde edecek kararlannm vönüpd*> eeli<;ir triasa] gönderen A.BD. Başkanı Mr. A.B.D. Milli Savunma Bütçesikadrolann toplu çalışmalanna recilertnin Mşiligivle zaafivet Nivon. bu toplantınm Kurey Atnin takriben °o20'sl veva 14 milihtiyaç göstermiştir. Bu da insan içınde bulunan ülkeler hazin kalantik ittifakı tarihinde en »nemll yar dolarhk bir •parçası. Avruoadüşünce gücünü aşmış ve geniş derlerini değiştiremezler. Bu hu konferanslardan biri olacagım yı desteklemek için Amerika'da belirtmiş ve toplantı sonunda tutulan kuvretlerlp Avruoa'daki yayımlanan bildiri, basın bülten2SÖ.000 Hşiden müteşekkü 41/3 lerinde de bunun gerçekte bu tümen, hava kuvvetleri ve destek anlamda bir toplantı olduğu teblrliklerinin masraf toplamıdır. barüz etttrilmiştir. İttifak İçinde Amerika'da bulunan ktnrvetlere bir toplantıya (tttifak tarihlnin 11,4 milyar dolar: Avnıpa'dakl en ÖnemU toplantılanndan biri> kısmma da 2,6 milvar dolar «arf damgası vurulurken bunun öneedilmektedir. Avrupadald bu minin haneri noktalarda toplandımasraflar Amerikanın dıs Odefmm öa lyl bfiinmesi lâMTndTr. me dengesinde olumsus etWler Bu toplantının A.B.D lerl açısmmeydana eetirmekte ve Avrtıpadan gerçekten çok Onemli olmava altın akımmı doŞuTrnaktadır. sı. Arrupa'da tızun villanliT erV Buna karsı. Avrurjalı TTATO üverülen bir çeMmserliğin v» an İPrinln milH celtrlerlnln. Avrulasmazlıgın karstlıklı bir hazırpadald konvansivonel kuvvet lıktan sonra Amerika lehîne çökatkısını arttıracak Iktisadl bir zümlenmesidir. Avrupalı ittifak seviyeve ulasmalanna raftroen bu Oyeleri. Amerikan hükümetinl, )g katkıyı bugüne kadar arttırmapolitika baskısının meydana ge malan ve Amerikan askeri kuvuzey Atlantik Andla$ma<;ı Bakanlar Konseyinın Aralık 1970 başında yaptığı toplantıda aldığı kararlar, dünya kamu oyuna intikal eden sekliyle çu konulan ihtıva etmektedir. ürkiye'nin çok hareketli ve butaranlı ocmel^e olan iç poiitika olayları muvacehesinde kamuoyu dış politika olaylanru yakından izlemek olanağını bolamamaktadır. Ayrıca maddî ihtiyaçların baskıh olduğu donenv lerde haikın çevre koşullannın da etldsiyle dünya oiaylarıyla ilgilenmesi isteği azalır ve bunların dikkatini çekmemesi de tabii bir sonuç haline gelir. Bu koşullarU birlikte; son zamanlarda A3X». ile Sovyetler Birliği'ne karsı yöneltilen ve şuursıu davranışlara sebep olan bulanık bir propagandanın istismanna kansmamayı da düsünerek bir kaç a\Iık bir süredir bu sütunlarda dış dünya ile Uişkilerimiz sorununa dokunmarruştık. T İttifak içison durum: Batı Avrupa 1 YAZAN Em. Amiral Sezai ORKUNT İSTANBUL MİLLETVEKİLÎ ölçüde sibernatığın yardımına İhtiyaç duyulan karmaşık bır kontrol sisteminin meydana gelmesine yol açmıştır. Ancak yina karar, politika j'apıcmın en ıleri tekniği ve gelişmeleri hazımkâr kışıliğinde toplanmaktadır. Bu ıtibarla bu yazıda eleştirünıek istenen husus iç ve dış politika ilişkileridir. Yazının tkinci gayesi de budur. susları akılda tutaraic şimdi kr> nuya gelelim. tirdiği ciddi bir sıkıntıdan Kurtarmak suretiyle, bugüne kadar yapmaktan çekindikleri bir yardımda bulunmaktadırlar. Bu haliyle de büyük müttefikin iç politikasmın ittifak polıtikasına tntikaü, esnek mukabele stratejisinden sonra hemen ilk defa bu kadar bariz çizgileTle ortaya çıkmaktadır. Ne var ki. «1va«1 parti !ir»er!erivle vapılan cfirusmeler. Sayın Cumhurbaskanı ile liderler ara<;ında blr eörüş avnlıgı ol I dugunu ortava kovmustur. Bu cörüs ayrılıjh durum» teşhi« koymaktan çok, tedavl yoilarında belirmektedir Sunav. duru • mun vahim olduSunda. üniver«iteden basiıvarak birtakim ted I birler almmssi çerekti8inde parti ba<;kanlanvİ3 hemfikirdir Ancak muhalefet lid'erieri. bu ıfedMrlefi Demirel hükiimeftne ı teslim etmemekte ısrar etmi«!ef. Cumhurbaşkanjrın Hflkfime I te dp<tek olmaia'n völundalci teVHfin* olumlti eevap'Vermemlşlerdir. I Savın Cevdet Runav. bu durumda. muhalif parti liderleri | ne, Basbakanın de?l«tirilmesi konusundaki volun parlamentodan çprtiSini hatırlst»nak*pn ha'îka çare bulamamıştır. 1 ^ Sunav ve Demirel I I Alınan kararlar Eleştiri noktaları I K A Ancak gSrGş avnlıSı sadece muhalefet partileriyle Cum I hurbaşkanı arasında kalmamaktadır Basbakan Süleyman De | mirel, Cankava Borü<!melerinde taraf olm»d"ı8ıni ve rejimin tehlikede bulunmadıSını belirterek eSrOsmeleri Bzımsamıs I olaSanüstü bir durumun varh&ını reddetmistlr Basbakana gö | re Türkive'deki olavlar her verde ra«lamr rflrdendir. biJvütülmemesi gerekir, telâ'lanmak için bir sebep voktur Su hal I de Cumhurbaşkamyla Baibakan arasmda teshi!" «lanında bir | beraberlik söz konusu olamaz Hatta Demirel'in son demeçlen, Cankaya'vı müskül tfurumda bırakmıs, Savın Cumhurbaşkam. I hiç eereSi vokken Demirel hükümetine muhalefet çevrelerin I de destek ve vardım talep eder duruma dCsürülmüstür. önü . müzdeki haftaya, hiçbir soru isaretine cevap »prpmeden Bİr I miş bulunuyoruz. CUMHURİYET I Millî güvenlik sorunu DEMİREL ARTIK ÇEKİLMELÎ! AHMET HAMÜİ BAŞAR'ın bu Snemli yazısını BARIŞ DUNYASI DergısİDin son Ocak sayısında mutlaka okuyuauz. Bâyilerde bulamazsanız 3 liralık posta pulu karsılıgı [P JC. 478 İstanbul] adresinden ısteyebilirsiniz. (Cumhuriyet 325) vetlerinin ilmasına da şıddetli karsı çıkmalan da Amerika' yı sinirlendirmektedir. Bu şartlar, dünyanın hassas bölgelerinden biri olan Batı Avrunava askeri taahhütlerde bulunan ve bunu fiilen rlevam ettlren: uyfculadıgı esnek karsıhk stratejisi ile ittifak içinde beliren sirohelere ve çörülmelere manl olma J üsüncesiyle bu destegi idame eorunlugunu duvan Amerikan hükümet'>rin1 cidden rahatsız edici tf B Başkan Niron. bu baskı »onueu Avrupa'ya hera tatlı bir tehdit, hem tfe vaadini teyit suretivle müracaatta bnltmarak kendisine yardım edtlmeslnl lstemektedir. Başkan Ni*on, muttefiklerinin «VBI »ejdlde hareket et. meleri kaydıvla. Birleşik Devıkanlar Kornevl askeri *•letlerin AvTupt'dak! kuvvetlehada «avunmava fazia katrinl muhafaza ve nlâh ki«ı olmavan vp fakat si6in1 beilrtmekte v» bu sebepya«!Î aiarnîa Bnpmt cok olan blr le de toplantının. Ittifak tarihimpseVv! ç»7fjmlpmi<:lprdir. Elnln etı Bnemli toplantılanndan bettpH İç nroDapnnflalar buna birl olacagma l*aret etmektedir. t'tedikieri eiHkullan«paW»Hır. Blr difer açidan, A.B.D BasBu me«ple kMf bir iç politlV* 8 kanı mi3ttpfiWpr1n1n avnı »ekilkonusunıı kudr»tH bir (SevVrin de hareket ermemesi halinrfe dn politikav» t»e «eMTa> Tinsitİse yeni kararlar aiablleceSinl tıSınm blr RrncgfcHr Ahnmsn lmt etmektedir. Amerikanın bu TPreken I)«M, rtevletin çapı ne afırlıSı meselevi Bakanlar Kon olursa ol n. IruvvtftH «labilTO «eyinin en Bnemli konusu hamenin gartlannı vsratabfimekline getirmis ve konsev evvel«r. Lozanla 1se haslavan Törden hazırlıklı bulunarak ve bu kive rjp hımun bBvle bfr ornegl ç a î n n ittlfaV davsnısmasıniTi bir teyldi kabul ederek karsihkta bulunmuştur. Bunun sonuVARIN cu olarak geçen yıllirdan beri büyük yüku Peder«l Almanyatttifak Ici son nın tasıdıfı «pkilde müttefikledurum: Akdcniz rin Amerika'dan «ilSh ve malzems almalanyla Amerikanın Avrupr/j altın akımının kısmen önlenmesi, ve bu suretle Amerikan kuvvetlerinin masraflannın dolavh sekilde azaltılması: îneiitere'nin NATO'ya d5rt uçak filosu tahsisl ve mevcut kuy vetlerin tnsan EÜCÜ bakımmö'an degil, fakat silâh ve malzeme kalitesl bakımından ısiShı Bngörülmuş. bo da Amerika'nın iç politika vflkünu hafifleten bir yardım olmuştur Esasmda lneiltere'nln vaptigı. blr savas halinde mü$terek hedefler fizerinde kullanacaSı blr kuvveti millt kuvvetter Hstesînden çıkararak, kâSıt flzerinde, NATO tahsili bir hale eetirmekten ibarettir. Ingfltere de bunu derhal basm böltenlerivle büyflk bir katkı ribl gBstererek kama oyuntl et» k i l v it B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear